MHP’li üç genel başkan yardımcısının rezil görüntüleri ve onları aratmayan İstanbul eski İl Başkanı’nın skandal ilişkisi, partinin yöneticileri tarafından nasıl yorumlanıyor?
Daha doğrusu nasıl yorumlanmalı?

Tabii ki işin doğrusu, herkes kendi hayatından sorumludur. Ve bir başkasının yanlış ilişkisini bilmiyorsa, ona tepki vermesi de istenemez.
Dolayısı ile, MHP yöneticileri, skandal görüntüleri çıkan 4 arkadaşlarının o ilişkilerinden haberlerinin olmadığını, haberleri olduğunda da istifa ettirildiklerini açıklamakla yetinseler, eleştirecek bir şeyimiz olamaz.

Ama MHP yöneticileri, böyle yapmıyorlar..
Bir yandan skandal görüntülerin faillerini istifa ettiriyorlar.. Diğer taraftan da, bu olayın partiye oy kazandıracağını iddia ediyorlar.. Evet, yanlış okumadınız. Bu skandal ilişkilerin, MHP’ye oy kazandıracağını iddia eden MHP’liler var..
Geçtiğimiz hafta içinde, Anadolu’da bir il başkanı bu yönde açıklama yapmıştı. “İl başkanını muhatap alıp eleştirmeye değmez” dedim.
Ama dün baktım ki, Hürriyet gazetesinin hemen hemen tam sayfası, kaset skandalı üzerine MHP’lilerin açıklamaları ile doldurulmuş.
Ve en cesur açıklama da, MHP Kadın Kolları Genel Başkanı Dr. Şennur Şenel’den gelmiş.. İfadesini aynen aktarayım ki, yanlış anlaşılma olmasın: “AKP’ye, CHP’ye oy vereceğini söyleyen birçok insan, bu olaylardan sonra MHP’ye oy vereceğini söylüyor. Görev yaptığım üniversitede sol görüşlü insanlar dahi, komploculara inat MHP’ye oy vereceklerini söylüyorlar!”
Bu açıklamayı okuduktan sonra, hemen şu cevabı vermek, zorunlu oluyor artık: “Madem bu görüntülerle oy artıyor. Bu görüntüleri normal gören adaylarınıza söyleyin, bol bol bu görüntülerden versinler. Siz de oy patlaması yapın.”

Başka ne cevap verilir, bu mantıksız açıklamaya, söyler misiniz?
Şennur Hanım, siz ne söylediğinizin farkında mısınız?
Ne komplosu, ne inadı?
Adamlar, resmen gayrı resmi ilişki içindeler..
Öyle şeytanın tuzağına bir seferlik düşme gibi bir izlenim de vermiyor, anlatılanlar.. Beraber olunan kadına araba almalar, aynı evde birden fazla kadınla buluşmalar vesair.. Kasetlerden anlaşılan o ki; bu genel başkan yardımcıları için, o hayat artık olağanlaşmış!
Böyle bir tablo karşısında, ilkeli milliyetçilere düşen görev, “O görüntülerdeki adayları istifa ettirdik. Daha önce bilseydik, daha önce istifa ettirirdik. İlişkileri tasvip etmiyoruz. Kınıyoruz. Bizim partimizde böyle sululuklara izin veremeyiz” demeleri..
Ama onlar ne yapıyorlar?

“Sol görüşlüler bile, komploculara inat, MHP’ye oy atacak” diyorlar..
El insaf yani..
MHP’li yöneticiler, skandal görüntülerin kendilerine oy kazandıracağını ileri sürerlerse, MHP’nin muhafazakar tabanının da şunu söylemeye hakkı olmaz mı: “Yazıklar olsun size... Solcuların oy atacağı partide bizim ne işimiz var? Gayrı resmi ilişki içinde olanların ahlaksızlıklarını kınayacaklarına, bu görüntüler sebebiyle oylarının artacağını söyleyenlerin yöneticiliğindeki partide bizim ne işimiz var!”
Sadece Şennur Hanım’la sınırlı değil, bu söylem..
Muhafazakar kimliği ile tanınan MHP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ekici de benzer açıklamalar yapmış.
Onun da açıklaması şöyle: “Yerli yabancı konsorsiyumun organizasyonu. Kimin yaptığını biliyoruz. Seçimden sonra açıklarız!”
Yakıştı mı şimdi size, bu açıklama Mehmet Bey..
Adamlar haltı yemişler..
Birileri de bunu ortaya çıkarmış..
Yerli yabancı ortaklığı ile ne ilgisi var bunun..
Esas; bu görüntüler elinde olanlar, bu deşifreleri yapmasaydılar, işte o zaman “Yerli yabancı konsorsiyumu” suçlamasını yapmaya hak kazanırdınız.
Çünkü bu görüntülerle, üç genel başkan yardımcınıza birden, çok kolay şantaj yapma imkanı doğacaktı..
İnternetteki iddialara göre, “4 kaset daha var” deniliyor.
Ne yapıyorsunuz o 4 kişi ile ilgili?

Hiçbir şey. Bekliyorsunuz, kasetleri yayınlansın..
Ondan sonra da, yine aynı mavalı okuyacaksınız: “Komplo!”
Veya Şennur Hanım gibi siz de meydan okursunuz: “ilk 4 kasetle oylarımız artmıştı. Son 4 kasetle, zirve yaptık!”
Buna inanıyorsanız, 4 kaseti, dört gözle bekliyor olmalısınız!