![]() |
#11 |
![]() Ankaram Ankara yı dün dolaştım. Çıtır simitinin susamları, bebekliğim gibi. Yeryüzünden gökteki sisi aradım. Evlerin önündeki çiçeklerden, Yere bükülen leylakları kokladım. Dün dolaştım Ankara’yı. Kocatepe ‘de ki ezan sesini.. Yaşlı yorgun dilencileri buldum. Karda kızakla kaydığım çocukluğumla.. Kardan adamı aradım, okulumun yolunda. Ankara’yı dün dolaştım. Cinnah yokuşundan, Kuğular gibi süzüldüm,Kızılay’a. Arabamın radyosunda, rock Aradım caddelerde, Çocukluğumun ayak izini. Ankara’yı dün dolaştım. Atakuleden etrafa baktım sesizce.. Ankara gene yerli yerinde.. Yıldızlar, ay öyle... Alkole küs kadehler rafta.. Ankara dönüyor; ağır ağır.. Kalbim fırlarken yerinden; Ankara yı dolaştım. Gözlerime dolan bulut. Sıyrılıp geçti... Başkent’imin büyüsünde.. Ahh Kentim,Memleketim; Ankara’m. Dün dolaştım ben seni.. Küçükesat’taki nostalji esintisi, Remzi usta ya uğradım.. ‘’Başım üstüne ‘’ yine dedi. Fasıl müziği dinledim. Tarih izi Kale de’ Dün dolaştım ben Ankara’yı. Kitap saraylarında sular içtim. Aydın gözlerden yine umut aldım. Zaman hızına (metroya) bindim. Beşevlerde, okul yıllarım..Öğrenciliğim.. Kalbimin ilk kıpırdadığı ergenliğim. Keziban Teyzenin mantısında, Dolaştım ben Ankara’yı. Çılgın liseli günlerim, Ayrancı.. İlk dansım ‘’Love story’’ de, Akasya kokuları buram buram.. Özlediğim günlerimi,anılarımı Gezdim Ankara’m da. Dolaştım seni, pırıltım, Dünümün tanığı Memeleketim Ankara ‘da! Esra Oskay |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#12 |
![]() Ankara- Ankara da... Hüzünlü bir kış akşamı. Kar yağıyor inceden inceye. Tuzla buz her taraf. Kanımı donduruyor sokaktaki adam. Ankara da... Soğuk bir kış akşamı. Fırtınalar esiyor sokak araların da. Mendil satıyor. Köşe başların da çocuklar. Donuyor iliklerim. Kan damlatıyor gözlerim. Ankara da... Yorgansız bir kış akşamı. Acı yağıyor kaldırım taşlarına. Bir yanda sokak çocukları. Kapkara elleri ile. Kağıt topluyor yaşlıca bir amca. Ankara da... Beyaza bürünmüş bir akşam. İnadına karanlıkta kalan insanlar. İnadına kör bakan gözler Artık üşümüyorum. Öldürüyor beni. Bu Ankara akşamları. Cömert Yılmaz |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#13 |
![]() Ankara Kızı Bu diyarda ne çok çile varmış; Kimi çok çekmiş kimi görmemiş, Kimi hiç sevmemiş adam gibi, Ben ölümüne sevdim be Ankara kızı. Sevdim ama sevilmedim, Hep başımı diktim eğilmedim, Zalimlere hiç ezilmedim, Sen ezdin beni be Ankara kızı. Bir çıkabilsem yollarına, Bir sarılsam kollarına, Bu vatanın dağlarına, Dağ demem be Ankara kızı. Bir gün beni anlarsın, Sende beni ararsın, İşte o gün çok ağlarsın, Ağlarsın be Ankara kızı. İşte böyle Ankara kızı, İçimde ateş yüreğimde sızı, Gel de silinsin bu kara yazı, İnat etme gel be Ankara kızı. Fatih Çiftci |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#14 |
![]() Kim
Biri beni boğacak ama kim. Ya Ankara ya sen Yada sensizlik sevdiğim… İbrahim İmer |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#15 |
![]() Sana Bir Ankara Gönderiyorum Sana bir Ankara gönderiyorum, Takvimleri, yirmi beşi yirmi beş geçe durmuş. Saatleri, şubatı otuz geçiyor hep. Kanat kanat maviye çarpmış, Cebimde kalmış, şiirimin arasında... Sana bir Ankara gönderiyorum, Gökyüzü yalnızlığında büyüyor, içimde, Kapılarıma kilit vurulmuş... Sayfaya bir gül, bir de Ankara iliştiriyorum, Sarıya boyalı duvarlardan şiir söküyorum, Hepsini sana gönderiyorum... Sana bir Ankara gönderiyorum, Puslu bir eylül sabahı tanıştığım kenti, Yağmurlu sokak aralarını, Kalabalık çarşılarını, Kızılayı sonra... Semt pazarlarında satılan çocukluğumu, Metroda unutulmuş ellerimi.. Sana bir Ankara gönderiyorum, Şehirler arası bir yolculuğu, Şiir kokan nefesimi, Omzunda ağladığım bir dostu, Cüzdanımda biriktirdiğim yılları, Kavgayı, şiiri, eylülü, Ve gülü... Sana bir Ankara gönderiyorum, Minibüs sıkışıklığında, soğuğa kesmiş gözlerimi, Üçüncü yağmurun hikayesini, Tunalıda attığım adımlarımı, Sakaryada söylediğim türküleri... Sana bir Ankara gönderiyorum, Yenimahalle şentepe yokuşunu tırmanan şairi, Karda yalınayak yürüyen şairi, Öfkesini aynalara yapıştıran şairi, Yeşil gözlerini marmarada kaybeden şairi, İstanbul yalnızlığı omuzlarında kalan şairi... Sivas caddelerini, sokaklarını, akşamlarını, Doğuyu, batıyı, kuzeyi, güneyi, Haftanın yedi gününü, yılın on iki ayını, Üçüncü cemreyi, beşinci mevsimi, yedi iklimi, Yağmuru, karı, güneşi, ayı, yirmi dört saati... Sana bir Ankara gönderiyorum. Mum alevinde ıslanmış göz yaşlarımı, Bir çift karanfili, gülü, papatyayı, Duraklarda seni beklediğimi, Di’li geçmiş zamanları, Dağ başlarında yakılan çoban ateşlerini, Silahımı, kalemimi, yalnızlığımı, Ve sana bir Ankara gönderiyorum... Sana bir Ankara... Bir gece... Şiir... Gönderiyorum... Orhan Karahan |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#16 |
![]() Sensiz Ankara Demli bir çay tadında Acı tütünün yoldaşlık ettiği Hüzünlü bir Ankara akşamı Ve yağmur yağıyor Burnumda şarabii toprak kokusu Hasret Tıpkı İstanbul gibi Çok bilinmeyenli bir denklem Girdabına kapılırken hayatın Düşlerden umutlardan senden uzak Senden güzel gözlerinden uzak Gelde çöz bu denklemi Çözebilirsen... Şimdi ankara sokakları Islak Ve yorgun Şimdi Ankara sokakları Soluk resimler gibi Ben ise hüzün giyinmişim Tıpkı yağmurlu gecelerde İstanbul gibi Seni mi arıyorum boş sokaklarda Kendimden bir izmi? Seni mi kaybettim karanlık dehlizinde ömrümün Kendimi mi? Bilmiyorum. Belki çıkıp gelsen ansızın Düzelir herşey diyorum Gelmeyeceksin biliyorum Ankara hep öksüz kalacak Ankara hep yokluğuna ağlayacak Kabullenemiyorum. Kapanıp işte böyle daracık odama Penceremden yağmuru seyrediyorum Bak! Bahar geldi Mimoza Son bir umutla Bahçemde açmanı bekliyorum... Mehmet Erdoğdu |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#17 |
![]() Yağmur Yağmur yağıyor yine Ankara da Aklıma sen düştün yine sevgilim Gayrı senden ayrıyım buralarda Mehtaba sen düştün yine sevgilim Uzar giderken yollar Ankara ya Rüyama sen girdin yine sevgilim Yağmur yağıyor yine Ankara da Ağlıyor gözlerim sana sevgilim Gündüz kederli olsamda burada Mahkum gecelerim sana sevgilim Utanmam sormaya gri bulutlara Rüzgarım ol gel sen yine sevgilim Yağmur yağıyor yine Ankara da Akşamlar gamla doluyor sevgilim Gel, özlüyor kollarım buralarda Masumca sokul bana sen sevgilim Uyanıp Ankara da çıksam sokağa Rahmet yağıyor yine Ankara ya İrfan Cebeci |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#18 |
![]() Gördüm Yine üzerinde aynı kıyafetlerin Aynı saç stilin Ya o hızlı hızlı gidişin Bu sabah seni gördüm Ankara’da Bu sabah seni gördüm Ankara’da Garip bir telaşın vardı sanki Bir yere yetişecektin yada benden kaçıyordun Bu sabah seni gördüm Ankara’da Bu sabah seni gördüm Ankara’da Hayal mi yoksa sen misin Seni görmek istediğimde hep yanımdasın Yanına yaklaştığımda anladım ki Bu sen değilsin Yine yalnızlığımla kala kaldım Ama ben kendimi şuna inandırdım Bu sabah seni gördüm Ankara’da Hikmet ERDEM |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#19 |
![]() Şiirlerdeyim Bir yaz akşamı Ankara'da Efil efil esen rüzgarlarla Şiirlerdeyim. Şiirlerdeyim seninle gelen İçten bir merhabada. Bir yaz akşamı Ankara'da Işıl ışıl yanan yıldızlarla Resimlerdeyim. Resimlerdeyim senden gelen İçten bir gülümsemede. Bir yaz akşamı Ankara'da Pırıl pırıl duran dolunayla Hayallerdeyim. Hayallerdeyim seninle giden İçten bir hıçkırıkta. Bir yaz akşamı Ankara'da Kızıl kızıl yanan gözlerimle Dualardayım. Dualardayım senden giden İçten bir hoşçakalda. Nurdan Elver |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#20 |
![]() Ankara Bir Ankara sabahıydı hiç unutmuyorum, Yeni gelmiştim daha. Özlemelere, iç kanamalarına, Ve oksijensiz yaşamalara alışamamıştım henüz. Hala kanıyordum sana, Hala öksüzdüm ardından, Ve hala ağırdım kendime hiç olmadığım kadar. Yağmur vardı, Üzerimde ince bir mont, Ve içimde sen. Bir Ankara sabahında Sen içindeyken insanın, Yürümek bile ağır geliyordu üşüyen yanlarıma. Kaybolmuş bir iklimde buz kesmişken şarkılarım. Seni hala Tren garlarında karşılayabileceğim hayali, İçimi yedikçe kalıyordum ortada. Belki de bir hiç uğruna ama ‘’neyse’’ diye düşünüyordum. Zaman geçmek bilmiyordu Ve seni unutmayı isteyecek bir vedayı İçimden uğurlayamamıştım hala. Durmadan yıkılıyordu beynime cümlelerin. Hatırladıkça hala sen oluyordum, Sen oldukça daha bir eksiliyor Daha bir kanıyordum. Cümlelerim sen gittin gideli öznesiz kuruluyordu Ve anlamsız bir yüklemle sonlanıyor Sonrada haberim yokmuş gibi Ankara’ya savruluyordu. Ben ise zaten Hiç olmadığım kadar yoktum Ankara’da. Dedim ya yeni gelmiştim daha. Sırtımda yıllarının hayal acıları vardı. Artık her şeyi bir çırpıda unutacaktım, Artık ardından ağlamayacak Yeni hayallere savrulacaktım. Böyle anlatıyordu çünkü son cümlelerin. ‘’Mutlu kal’’ diyordu. Mutlu kalınabilecek bütün yanlarımın Başı sağ oldu o gün. Benle beraber öldüler. Şimdi ben Ankara’da Yalnız yas tutuyoruz hala Gidenlerin ardından... Bu yüzden midir nedir? Her Ankara güncesi, İçimi acıtır yıllardır, Her ayrılık acısı, Ardında kalan her yürek sancısı, Ve buğulu her Ankara levhası, Hala acıtıyor içimi, Ve her Ankara’da olduğumda, Hiç olmadığım kadar, Yokumdur aslında. Şakir Açıkgöz |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|