Ak_Zeynep
03-03-2008, 13:52
'Başörtülü görmek istemiyorum' diyen, insanlık suçu işliyor
Başbakan Tayyip Erdoğan, üniversitelerdeki başörtüsü yasağının kaldırılmasının ardından başlayan başı örtülü-başı açık tartışmasıyla ilgili önemli mesajlar verdi.
http://medya.zaman.com.tr/2008/03/03/basbakan.jpg
Zaman zaman bazılarının, 'ben yanımda başörtülü gençler istemiyorum' dediğine işaret eden Başbakan Erdoğan, "Bu çok çirkin bir şeydir. Bu insanlık suçu, özgürlüklere tahammülsüzlüktür. Özgürlüklere saygılıyız, kimsenin özgürlük sınırına tecavüz etmeye niyetimiz yok. Kimsenin de bizim özgürlük sınırımıza tecavüz etmesine tahammülümüz yok." dedi.
AK Parti Ankara İl Gençlik Kolları 2. Olağan Kongresi'nde konuşan Erdoğan, son günlerde bazı üniversitelerde meydana gelen olaylara değindi. Gençlerin ellerinde satırla değil, kalem ve bilgisayarla dolaşmalarını tavsiye eden Erdoğan, özgürlüklere saygı gösterilmesini istedi. Başbakan, sözü daha sonra başörtüsü tartışmasına getirdi. Toplumda başı örtülü ile başı açık arasında bir ayrım olmadığını ifade ederken eliyle kongre salonunu gösteren Erdoğan, şöyle devam etti: "Türkiye artık eski Türkiye değil. AK Partili gençlerimizden özellikle bir şey istiyorum. Sizler bizim AK elçilerimizsiniz. Sizler bu ülkede birlik, beraberliğin sigortası olan bir gençliksiniz. Buradaki şu tablo var ya, Türkiye'nin özlediği tablodur. Başı örtülüsü, başı açığıyla işte sizler Türkiye'siniz, sizler Türk gençliğisiniz. Asla birbirinizi küçümseme, horlama diye bir şey AK Parti çatısı altında var mı? İstiyoruz ki Türkiye'de de bu olmasın. Zaman zaman görüyorum bazıları çıkıp diyor ki, 'ben yanımda bu başörtülü gençlerle bulunmak istemiyorum.' (Salondan yuh sesleri) Çok çirkin bir şeydir. Bu insanlık suçu, özgürlüklere tahammülsüzlüktür. Ama tam tersi bir cevabı başörtülü genç kız, 'hayır ben mini etekli de olsa, daha farklı da olsa aynı çatı altında bulunmayı bir özgürlük gereği olarak görüyorum' diyor. AK Partili gençler olarak sizler bunu devam ettireceksiniz. Kimseyi horlamayacaksınız, küçümsemeyeceksiniz. Neden? Çünkü biz yaradılanı, Yaradan'dan ötürü severiz. Biz kuru dogmaların temsilcisi değiliz, sadece özgürlüklerin savunucusuyuz."
Kara harekâtının sona ermesiyle ilgili spekülasyonlara da cevap veren Erdoğan, TSK'nın operasyonunun Meclis'ten alınan yetkiye dayalı olarak gerçekleştirildiğini hatırlattı. Operasyonun uyum içerisinde bir çalışmayla bitirilmiş olduğunun altını çizen Başbakan Erdoğan, "Birçok spekülasyonlar yapılıyor. Bunlara kulak asmayın. Biz askerimizle el ele, omuz omuza bu süreci getirdik. Stratejileri, taktikleri var, bunlar içinde götürüldü. Bırakın da lütfen bu işi bilenler konuşsun. Bu iktidar, siyasi iktidar olarak kimseden emir almamıştır, emir almaz. Bunu böyle bilin. Bunu bilenler de çok iyi biliyor. Vakti zamanı geldiğinde bunlar tarihe kayıt olarak giriliyor. Onlar da vakti geldiğinde açılacaktır. Biz kimin kimler önünde elpençe divan durduğunu, randevu almak isteyip de alamadıklarını biliriz. Tarih bunlarla dolu." diye konuştu.
Dağdakilere 'eve dönün' çağrısı
Terörle mücadelenin bitmediğini anlatan Erdoğan, meselenin sadece askerî boyutunun olmadığını; sosyoekonomik, psikolojik, kültürel boyutlarının farkında olduklarını söyledi. Ardından dağdaki teröristlere 'eve dönün' çağrısı yaptı: "Biz dağa çıkmış olan o teröristlere de sesleniyoruz. Gelin ana-babalarınızın yanına. Onları da daha fazla üzmeyin, bu yanlıştan dönün diyoruz. 221. maddeden ne denli istifade edecekseniz, edin diyoruz. Her şeyi kuralları içinde yürüten bir Türkiye Cumhuriyeti devleti var. Türkiye, bir hukuk devletidir. Bu doğrultuda gereken neyse bu yapılır."
Erdal Şen
Başbakan Tayyip Erdoğan, üniversitelerdeki başörtüsü yasağının kaldırılmasının ardından başlayan başı örtülü-başı açık tartışmasıyla ilgili önemli mesajlar verdi.
http://medya.zaman.com.tr/2008/03/03/basbakan.jpg
Zaman zaman bazılarının, 'ben yanımda başörtülü gençler istemiyorum' dediğine işaret eden Başbakan Erdoğan, "Bu çok çirkin bir şeydir. Bu insanlık suçu, özgürlüklere tahammülsüzlüktür. Özgürlüklere saygılıyız, kimsenin özgürlük sınırına tecavüz etmeye niyetimiz yok. Kimsenin de bizim özgürlük sınırımıza tecavüz etmesine tahammülümüz yok." dedi.
AK Parti Ankara İl Gençlik Kolları 2. Olağan Kongresi'nde konuşan Erdoğan, son günlerde bazı üniversitelerde meydana gelen olaylara değindi. Gençlerin ellerinde satırla değil, kalem ve bilgisayarla dolaşmalarını tavsiye eden Erdoğan, özgürlüklere saygı gösterilmesini istedi. Başbakan, sözü daha sonra başörtüsü tartışmasına getirdi. Toplumda başı örtülü ile başı açık arasında bir ayrım olmadığını ifade ederken eliyle kongre salonunu gösteren Erdoğan, şöyle devam etti: "Türkiye artık eski Türkiye değil. AK Partili gençlerimizden özellikle bir şey istiyorum. Sizler bizim AK elçilerimizsiniz. Sizler bu ülkede birlik, beraberliğin sigortası olan bir gençliksiniz. Buradaki şu tablo var ya, Türkiye'nin özlediği tablodur. Başı örtülüsü, başı açığıyla işte sizler Türkiye'siniz, sizler Türk gençliğisiniz. Asla birbirinizi küçümseme, horlama diye bir şey AK Parti çatısı altında var mı? İstiyoruz ki Türkiye'de de bu olmasın. Zaman zaman görüyorum bazıları çıkıp diyor ki, 'ben yanımda bu başörtülü gençlerle bulunmak istemiyorum.' (Salondan yuh sesleri) Çok çirkin bir şeydir. Bu insanlık suçu, özgürlüklere tahammülsüzlüktür. Ama tam tersi bir cevabı başörtülü genç kız, 'hayır ben mini etekli de olsa, daha farklı da olsa aynı çatı altında bulunmayı bir özgürlük gereği olarak görüyorum' diyor. AK Partili gençler olarak sizler bunu devam ettireceksiniz. Kimseyi horlamayacaksınız, küçümsemeyeceksiniz. Neden? Çünkü biz yaradılanı, Yaradan'dan ötürü severiz. Biz kuru dogmaların temsilcisi değiliz, sadece özgürlüklerin savunucusuyuz."
Kara harekâtının sona ermesiyle ilgili spekülasyonlara da cevap veren Erdoğan, TSK'nın operasyonunun Meclis'ten alınan yetkiye dayalı olarak gerçekleştirildiğini hatırlattı. Operasyonun uyum içerisinde bir çalışmayla bitirilmiş olduğunun altını çizen Başbakan Erdoğan, "Birçok spekülasyonlar yapılıyor. Bunlara kulak asmayın. Biz askerimizle el ele, omuz omuza bu süreci getirdik. Stratejileri, taktikleri var, bunlar içinde götürüldü. Bırakın da lütfen bu işi bilenler konuşsun. Bu iktidar, siyasi iktidar olarak kimseden emir almamıştır, emir almaz. Bunu böyle bilin. Bunu bilenler de çok iyi biliyor. Vakti zamanı geldiğinde bunlar tarihe kayıt olarak giriliyor. Onlar da vakti geldiğinde açılacaktır. Biz kimin kimler önünde elpençe divan durduğunu, randevu almak isteyip de alamadıklarını biliriz. Tarih bunlarla dolu." diye konuştu.
Dağdakilere 'eve dönün' çağrısı
Terörle mücadelenin bitmediğini anlatan Erdoğan, meselenin sadece askerî boyutunun olmadığını; sosyoekonomik, psikolojik, kültürel boyutlarının farkında olduklarını söyledi. Ardından dağdaki teröristlere 'eve dönün' çağrısı yaptı: "Biz dağa çıkmış olan o teröristlere de sesleniyoruz. Gelin ana-babalarınızın yanına. Onları da daha fazla üzmeyin, bu yanlıştan dönün diyoruz. 221. maddeden ne denli istifade edecekseniz, edin diyoruz. Her şeyi kuralları içinde yürüten bir Türkiye Cumhuriyeti devleti var. Türkiye, bir hukuk devletidir. Bu doğrultuda gereken neyse bu yapılır."
Erdal Şen