Gönülden
11-10-2008, 10:57
Dünkü mitingden siz bir şey anladınız mı?
Ben anlamadım.
Bir yandan dini reddeden Komünist Parti’nin desteklediği bir miting düzenleniyor. Diğer yandan, kürsüden üç kuş uçurulup, “Allah, Muhammed, Ali”nin sembolize edildiği ileri sürülüyor.
Bir başka çelişki; mitingi düzenleyenler/katılımcılar, ağırlıklı olarak Atatürkçü olduklarını ileri sürüyorlar.. Atatürkçülüğün yanı sıra, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, laik devlette olamayacağını söyleyenler de bunlar. İyi de, Diyanet İşleri Başkanlığı’nı, devlet yapısı içine AK Parti yerleştirmedi ki! Hem Atatürkçü olup, hem de Atatürk’ün devlet yapısı içine aldığı bir kuruma nasıl karşı çıkıyorsunuz?
Sivas’ta ölen 37 kişiyi ön plana çıkartmış, dünkü mitingin düzenleyicileri.
Oysa Sivas’taki 37 kişinin ölümüne sebep olan, sonrasında “Sivas’ın intikamı” denilerek gerçekleştirilen Başbağlar katliamında aynı sayıda insanın ölümüne sebep olan, ateist Aziz Nesin değil miydi?
O Aziz Nesin değil miydi, “Şeytan Ayetleri kitabını Türkçe’ye çevireceğim” diye toplumda karışıklıklara sebebiyet veren... Dünkü mitingi düzenleyenlerin, peygamber olarak kabul ettikleri Hz. Muhammed’e (SAV), “Şeytan Ayetleri” isimli kitap vasıtası ile hakaretler yağdıran, ateist Aziz nesin değil miydi?..
Sivas olayları kınanırken, niçin tahrikçi Aziz Nesin unutturuluyor da, tüm fatura mütedeyyin insanlara çıkartılıyor?
Evet, mitingçiler, bu çelişkiyi de bir düşünmeliler.
Yıllardır talep edilir durulur, “Madımak Oteli, müze olsun!”
Dün de, aynı talep yinelendi..
Bunu talep edenler, “Bu ülkede 20 milyon Alevi var” diyenler. Ve müze talebinin de, 20 milyon insanın talebi olduğunu ileri sürenler.
Bu hesaba göre, her Alevi 1 lira verse, 20 milyon lira eder. Değil sadece Madımak Oteli, yanındaki binaları bile alabilirsiniz bu para ile.. Alın ve müze yapın, niye devletten istiyorsunuz ki bunu?
Üstelik, “Diyanet İşleri Başkanlığı kaldırılsın” derken, “Laik devlet cami yapmaz” derken, kendi ideolojik talebiniz olan Madımak Oteli’nin müzeye dönüştürülmesinin faturasını, niye devlete çıkartıyorsunuz?
Bu da bir çelişki değil mi? Kendileri; Aleviler olarak, devletten talepte bulunuyor, devlete masraf yaptırma hakkını kendilerinde buluyorlar. Başkalarına ise, “Devlete, kendi öznel inançlarınız için masraf yaptıramazsınız” diyorlar.
Mitingdeki bir talep de, “Hacıbektaş Dergahı’nın yönetimi Alevilere bırakılmalıdır” şeklinde..
Dergahların (biz önermesek de) kapatıldığını sanıyorduk ama, dünkü mitingciler, açık açık dergah talebinde bulunup, yönetimini üstlendiler.. Atatürkçü söylemle, dergah yöneticiliği nasıl bağdaşır, hiç düşündüler mi acaba?
Tabii, kendi dergahları için istedikleri talebi, başka dergahlar için hiç gündeme bile getirmemiş olmaları da, ayrı bir çelişki.. Kendi dergahları kurulsun, ama diğer dergahlar kapalı kalsın, öyle midir, sizin özgürlük anlayışınız?
CHP’lilerin destek verdiği bir mitingde, “dergah açılması ve yönetiminin sivillere verilmesi” talebinin dillendirilmesi de başlı başına, bir partinin kapatılma gerekçesi değil mi?..
Diyeceksiniz ki, “Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, anayasal düzen içinden çıkartılmasını talep etmek de kapatma gerekçesi ama.. CHP’nin desteklediği mitingde, bu açık açık dile getiriliyor. Başsavcımız sağolsun!”
Sağolsun tabii...
Mitingçiler “Diyanet İşleri Başkanlığı lağvedilsin, cemevleri yasal statüye kavuşturulsun” derken de, çelişki içindeler.. Devletin din işlerine karışmamasını isteyerek, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın lağvedilmesini isteyen bir düşünce yapısı, kendileri için ibadet yeri olduğunu ileri sürdükleri cemevlerinin, yasal statüye sahip olmasını nasıl isterler? Devlet dine karışmayacaksa, ne statüsü istiyorlar ki?
Bir çelişki de şurada.. Ne istiyor mitingçiler: “Eşit yurttaşlık hakkı!”
İyi de, daha 6 ay önce, Anayasa’daki eşitlik maddesi yeniden düzenlendiğinde, eşitliği daha kapsamlı düzenleyen maddenin iptalini isteyen, dünkü mitingde yan yana olduğunuz CHP değil miydi? CHP’nin talebi ile, eşitliğin ayrıntılarını düzenleyen madde Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmedi mi?..
Hani mitingçiler, eşitlik istiyorlardı.. Eşitlik isteyenler, eşitlik maddesini daha kapsamlı olarak düzenleyen maddenin iptal edilmesi için dava açan bir partiyle nasıl yan yana olurlar?
Evet, mitingçiler oturup düşünmeliler.. Ve bu çelişkilere, bir çare bulmalılar..
Yoksa; CHP’den TKP’ye, DTP’ye kadar bir dizi partinin desteklediği o topluluğa, kimsenin ciddiyet gözüyle bakmasını beklememeliler!
Ben anlamadım.
Bir yandan dini reddeden Komünist Parti’nin desteklediği bir miting düzenleniyor. Diğer yandan, kürsüden üç kuş uçurulup, “Allah, Muhammed, Ali”nin sembolize edildiği ileri sürülüyor.
Bir başka çelişki; mitingi düzenleyenler/katılımcılar, ağırlıklı olarak Atatürkçü olduklarını ileri sürüyorlar.. Atatürkçülüğün yanı sıra, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, laik devlette olamayacağını söyleyenler de bunlar. İyi de, Diyanet İşleri Başkanlığı’nı, devlet yapısı içine AK Parti yerleştirmedi ki! Hem Atatürkçü olup, hem de Atatürk’ün devlet yapısı içine aldığı bir kuruma nasıl karşı çıkıyorsunuz?
Sivas’ta ölen 37 kişiyi ön plana çıkartmış, dünkü mitingin düzenleyicileri.
Oysa Sivas’taki 37 kişinin ölümüne sebep olan, sonrasında “Sivas’ın intikamı” denilerek gerçekleştirilen Başbağlar katliamında aynı sayıda insanın ölümüne sebep olan, ateist Aziz Nesin değil miydi?
O Aziz Nesin değil miydi, “Şeytan Ayetleri kitabını Türkçe’ye çevireceğim” diye toplumda karışıklıklara sebebiyet veren... Dünkü mitingi düzenleyenlerin, peygamber olarak kabul ettikleri Hz. Muhammed’e (SAV), “Şeytan Ayetleri” isimli kitap vasıtası ile hakaretler yağdıran, ateist Aziz nesin değil miydi?..
Sivas olayları kınanırken, niçin tahrikçi Aziz Nesin unutturuluyor da, tüm fatura mütedeyyin insanlara çıkartılıyor?
Evet, mitingçiler, bu çelişkiyi de bir düşünmeliler.
Yıllardır talep edilir durulur, “Madımak Oteli, müze olsun!”
Dün de, aynı talep yinelendi..
Bunu talep edenler, “Bu ülkede 20 milyon Alevi var” diyenler. Ve müze talebinin de, 20 milyon insanın talebi olduğunu ileri sürenler.
Bu hesaba göre, her Alevi 1 lira verse, 20 milyon lira eder. Değil sadece Madımak Oteli, yanındaki binaları bile alabilirsiniz bu para ile.. Alın ve müze yapın, niye devletten istiyorsunuz ki bunu?
Üstelik, “Diyanet İşleri Başkanlığı kaldırılsın” derken, “Laik devlet cami yapmaz” derken, kendi ideolojik talebiniz olan Madımak Oteli’nin müzeye dönüştürülmesinin faturasını, niye devlete çıkartıyorsunuz?
Bu da bir çelişki değil mi? Kendileri; Aleviler olarak, devletten talepte bulunuyor, devlete masraf yaptırma hakkını kendilerinde buluyorlar. Başkalarına ise, “Devlete, kendi öznel inançlarınız için masraf yaptıramazsınız” diyorlar.
Mitingdeki bir talep de, “Hacıbektaş Dergahı’nın yönetimi Alevilere bırakılmalıdır” şeklinde..
Dergahların (biz önermesek de) kapatıldığını sanıyorduk ama, dünkü mitingciler, açık açık dergah talebinde bulunup, yönetimini üstlendiler.. Atatürkçü söylemle, dergah yöneticiliği nasıl bağdaşır, hiç düşündüler mi acaba?
Tabii, kendi dergahları için istedikleri talebi, başka dergahlar için hiç gündeme bile getirmemiş olmaları da, ayrı bir çelişki.. Kendi dergahları kurulsun, ama diğer dergahlar kapalı kalsın, öyle midir, sizin özgürlük anlayışınız?
CHP’lilerin destek verdiği bir mitingde, “dergah açılması ve yönetiminin sivillere verilmesi” talebinin dillendirilmesi de başlı başına, bir partinin kapatılma gerekçesi değil mi?..
Diyeceksiniz ki, “Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, anayasal düzen içinden çıkartılmasını talep etmek de kapatma gerekçesi ama.. CHP’nin desteklediği mitingde, bu açık açık dile getiriliyor. Başsavcımız sağolsun!”
Sağolsun tabii...
Mitingçiler “Diyanet İşleri Başkanlığı lağvedilsin, cemevleri yasal statüye kavuşturulsun” derken de, çelişki içindeler.. Devletin din işlerine karışmamasını isteyerek, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın lağvedilmesini isteyen bir düşünce yapısı, kendileri için ibadet yeri olduğunu ileri sürdükleri cemevlerinin, yasal statüye sahip olmasını nasıl isterler? Devlet dine karışmayacaksa, ne statüsü istiyorlar ki?
Bir çelişki de şurada.. Ne istiyor mitingçiler: “Eşit yurttaşlık hakkı!”
İyi de, daha 6 ay önce, Anayasa’daki eşitlik maddesi yeniden düzenlendiğinde, eşitliği daha kapsamlı düzenleyen maddenin iptalini isteyen, dünkü mitingde yan yana olduğunuz CHP değil miydi? CHP’nin talebi ile, eşitliğin ayrıntılarını düzenleyen madde Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmedi mi?..
Hani mitingçiler, eşitlik istiyorlardı.. Eşitlik isteyenler, eşitlik maddesini daha kapsamlı olarak düzenleyen maddenin iptal edilmesi için dava açan bir partiyle nasıl yan yana olurlar?
Evet, mitingçiler oturup düşünmeliler.. Ve bu çelişkilere, bir çare bulmalılar..
Yoksa; CHP’den TKP’ye, DTP’ye kadar bir dizi partinin desteklediği o topluluğa, kimsenin ciddiyet gözüyle bakmasını beklememeliler!