Hüdaverdi
04-07-2008, 13:52
CHP Bartın Milletvekili Rıza Yalçınkaya, İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına sunduğu soru önergesinde öyle bir olayı Meclis'e taşıdı ki, şaşırmamak elde değil... İşte o haberin ayrıntıları...
Merak edilen sorulara bak
CHP Bartın Milletvekili Rıza Yalçınkaya, Darülaceze'de eğitim alan türbanlı kursiyerlerin, sertifika töreninde erkeklerle tokalaşmadığı iddiasını Meclis gündemine getirdi.
Yalçınkaya, İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına sunduğu soru önergesinde, 113 yılık hayır kurumu olan Darülaceze'nin din, dil, ırk, cinsiyet ve mezhep farkı gözetmeksizin, cami kilise ve havrasıyla önemli bir hayır kurumu olduğunu ifade etti.
Bağışçıları, gönüllüleri ve çalışanlarıyla büyük bir aile olan Darülaceze'nin, yoksul insanların yaşam sigortası olduğunu kaydeden Yalçınkaya, şu soruları sordu:
''Kurumda 8 ay eğitim alarak bakım hemşiresi ve görevlisi sertifikası verilen türbanlı kursiyerlerin, 4 Marttaki sertifika töreninde, sertifika veren erkeklerle tokalaşmadığı görülmüştür. Bu kursu bitiren türbanlı kursiyerlere din, dil, ırk, cinsiyet ve mezhep farkı gözetilmeksizin hastalara yardımcı olacakları hususu öğretilmemiş midir?
Sertifika alanlardan kaçı erkek kaçı bayandır? Verilen sertifikanın AB ülkelerinde de geçerli olduğu doğru mudur? Geçerli ise kendi vatandaşına elini vermeyen bir bakıcı kadına, yabancı insana nasıl hizmet vereceği öğretilmiş midir?
Bu kursu bitirenler Darülaceze bünyesinde mi çalıştırılacaktır? Bayan kursiyer erkek hastalara bakmayacak mıdır? Bu sertifikayı alanların çalışma alanları nerelerdir?''
cafesiyaset
AA
Merak edilen sorulara bak
CHP Bartın Milletvekili Rıza Yalçınkaya, Darülaceze'de eğitim alan türbanlı kursiyerlerin, sertifika töreninde erkeklerle tokalaşmadığı iddiasını Meclis gündemine getirdi.
Yalçınkaya, İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına sunduğu soru önergesinde, 113 yılık hayır kurumu olan Darülaceze'nin din, dil, ırk, cinsiyet ve mezhep farkı gözetmeksizin, cami kilise ve havrasıyla önemli bir hayır kurumu olduğunu ifade etti.
Bağışçıları, gönüllüleri ve çalışanlarıyla büyük bir aile olan Darülaceze'nin, yoksul insanların yaşam sigortası olduğunu kaydeden Yalçınkaya, şu soruları sordu:
''Kurumda 8 ay eğitim alarak bakım hemşiresi ve görevlisi sertifikası verilen türbanlı kursiyerlerin, 4 Marttaki sertifika töreninde, sertifika veren erkeklerle tokalaşmadığı görülmüştür. Bu kursu bitiren türbanlı kursiyerlere din, dil, ırk, cinsiyet ve mezhep farkı gözetilmeksizin hastalara yardımcı olacakları hususu öğretilmemiş midir?
Sertifika alanlardan kaçı erkek kaçı bayandır? Verilen sertifikanın AB ülkelerinde de geçerli olduğu doğru mudur? Geçerli ise kendi vatandaşına elini vermeyen bir bakıcı kadına, yabancı insana nasıl hizmet vereceği öğretilmiş midir?
Bu kursu bitirenler Darülaceze bünyesinde mi çalıştırılacaktır? Bayan kursiyer erkek hastalara bakmayacak mıdır? Bu sertifikayı alanların çalışma alanları nerelerdir?''
cafesiyaset
AA