Terennüm
02-16-2011, 10:42
Bu Türkiye'nin sözünü ettiğimiz yeni duruşu Batı'da pek de hoş karşılanmıyor. Aldığı pozisyon itibariyle rahatsızlık veriyor..."
http://www.iyibilgi.com/images/haber/45392.jpg
Müslüman Kardeşler'in kurucusu Hasan El Benna'nın torunu Tarık Ramazan, Habertürk TV'de Belkıs Kılıçkaya'nın sorularını yanıtladı. Eski İngiliz başbakan Tony Blair'in, eski Amerikan başkanı Bill Clinton'un danışmanlığını yapmış, halen Oxford Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olan Ramazan, Türkiye'nin pozisyonunun dünyada nasıl algılandığına dair çok önemi ipuçları verdi:
Başbakan Erdoğan Mübarek'e çağrıda bulundu. Ona ölümü hatırlattı ve halkın sesine kulak vermesi gerektiğini söyledi. Bu mesaj Mısır'da nasıl tepki buldu?
Erdoğan üstelik de nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan bir ülkeden onlara desteğini sunan ilk lider. Halk buna çok memnun oldu. Zaten Başbakan Tayyip Erdoğan Arap dünyasında ve tabii Mısır'da da çok popüler, çok sempati uyandıran ve izlenen bir lider. Bu son çağrısından önce bütün Arap dünyasında çok daha fazla yankı bulan şeyler yaptı. İsrail cumhurbaşkanını Davos'ta bütün dünyanın gözünde Gazze'deki katliamla suçlaması çok yankı buldu. Mavi Marmara için İsrail'den özür dilemesini istemesi de çok önemliydi. Arap halkları için İsrail'den özür isteyen bir liderin ne kadar mühim olduğunu düşünebiliyor musunuz? Ve işte üçüncüsünde bu defa da Mısır halkına destek verdi. Diktatöre herkesin ölümlü olduğunu hatırlattı, halkı dinlemesini söyledi. Bunlar Müslüman ülke liderlerinden, Arap ülkeleri liderlerinden duymaya kesinlikle alışık olmadığımız sözlerdi ve kesinlikle çok kuvvetli mesajlardı. Demokratik Türkiye demokratikleşmesi gereken Mısır'a destek veriyor. Ben daima üçüncü bir yol daha var dedim Müslüman ülkeler için. Ve Türkiye'yi örnek gösterdim. Ama bugünlerde bu örneği verirken başka bir şey daha idrak ettim. Bu Türkiye'nin sözünü ettiğimiz yeni duruşu Batı'da pek de hoş karşılanmıyor. Aldığı pozisyon itibariyle rahatsızlık veriyor. Daha bağımsız bir politika güdüyor artık Türkiye. Eskisi gibi Avrupa Birliği'ne üyelik fikrine takılmış bir ülke değil artık. Güney Amerika ülkeleri, Asya ülkeleri, Çin ve Hindistan'la ilişkiye geçmiş, çok güçlü ekonomik ilişkiler peşinde bir ülkeye dönüştü... Bu arada tabii ekonomisinin de güçlenmeye devam ediyor olması çok önemli. Cesur adımlar atıyor. Tabii ki eksiklikleri var. Ama kanımca sonuçta bir gün artık Türkiye'ye ihtiyacı olan bir Avrupa'dan, Avrupa'ya ihtiyacı olmayan bir Türkiye'den söz edeceğiz.
http://www.iyibilgi.com/images/haber/45392.jpg
Müslüman Kardeşler'in kurucusu Hasan El Benna'nın torunu Tarık Ramazan, Habertürk TV'de Belkıs Kılıçkaya'nın sorularını yanıtladı. Eski İngiliz başbakan Tony Blair'in, eski Amerikan başkanı Bill Clinton'un danışmanlığını yapmış, halen Oxford Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olan Ramazan, Türkiye'nin pozisyonunun dünyada nasıl algılandığına dair çok önemi ipuçları verdi:
Başbakan Erdoğan Mübarek'e çağrıda bulundu. Ona ölümü hatırlattı ve halkın sesine kulak vermesi gerektiğini söyledi. Bu mesaj Mısır'da nasıl tepki buldu?
Erdoğan üstelik de nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan bir ülkeden onlara desteğini sunan ilk lider. Halk buna çok memnun oldu. Zaten Başbakan Tayyip Erdoğan Arap dünyasında ve tabii Mısır'da da çok popüler, çok sempati uyandıran ve izlenen bir lider. Bu son çağrısından önce bütün Arap dünyasında çok daha fazla yankı bulan şeyler yaptı. İsrail cumhurbaşkanını Davos'ta bütün dünyanın gözünde Gazze'deki katliamla suçlaması çok yankı buldu. Mavi Marmara için İsrail'den özür dilemesini istemesi de çok önemliydi. Arap halkları için İsrail'den özür isteyen bir liderin ne kadar mühim olduğunu düşünebiliyor musunuz? Ve işte üçüncüsünde bu defa da Mısır halkına destek verdi. Diktatöre herkesin ölümlü olduğunu hatırlattı, halkı dinlemesini söyledi. Bunlar Müslüman ülke liderlerinden, Arap ülkeleri liderlerinden duymaya kesinlikle alışık olmadığımız sözlerdi ve kesinlikle çok kuvvetli mesajlardı. Demokratik Türkiye demokratikleşmesi gereken Mısır'a destek veriyor. Ben daima üçüncü bir yol daha var dedim Müslüman ülkeler için. Ve Türkiye'yi örnek gösterdim. Ama bugünlerde bu örneği verirken başka bir şey daha idrak ettim. Bu Türkiye'nin sözünü ettiğimiz yeni duruşu Batı'da pek de hoş karşılanmıyor. Aldığı pozisyon itibariyle rahatsızlık veriyor. Daha bağımsız bir politika güdüyor artık Türkiye. Eskisi gibi Avrupa Birliği'ne üyelik fikrine takılmış bir ülke değil artık. Güney Amerika ülkeleri, Asya ülkeleri, Çin ve Hindistan'la ilişkiye geçmiş, çok güçlü ekonomik ilişkiler peşinde bir ülkeye dönüştü... Bu arada tabii ekonomisinin de güçlenmeye devam ediyor olması çok önemli. Cesur adımlar atıyor. Tabii ki eksiklikleri var. Ama kanımca sonuçta bir gün artık Türkiye'ye ihtiyacı olan bir Avrupa'dan, Avrupa'ya ihtiyacı olmayan bir Türkiye'den söz edeceğiz.