Orijinalini görmek için tıklayınız : Dunya Hz Muhammed (s.a.v) yuzu suyu hurmetine mi yaratildi?
Sayin islamoglu nun bu konudaki görüsleri..
oJov2Nir-wQ
İntifada
09-22-2011, 03:52
evet...
bu hadisin sahih olmadığı hatta hadis dahi olmadığını pek çok hoca açıkladı...
ebubekir sifil hoca dahi sahih olmadığını söyledi...
İntifada
09-22-2011, 03:57
perde meselesinde de çok güzel dokundurmuş sağolsun hocam...
benim okuduğum kadarıyla evet...
hz.Adem'in affedilmesinde bile sevgili Peygamberimizin adı geçmektedir...
kaynak belirtip daha sağlıklı bir yorum yapacağım inşaAllah....
evet...
bu hadisin sahih olmadığı hatta hadis dahi olmadığını pek çok hoca açıkladı...
ebubekir sifil hoca dahi sahih olmadığını söyledi...
peki hala daha neden cuma hutbeleri dahil cogu merasimda bu hadis örnek verilir ki?
bu hadis noktasinda bir konsensüs neden saglanamiyorki..
Peygamber efendimiz, özellikle kendisini meryem oğlu hz isa gibi yüceltimemesi içim şahsen ciddi uyarılar yapmıstır.
Hayatının her anında '' Ben bir kulum '' mesajını verdi.
Böyle bir hadisin olması efendimizin genel mizacına bakarsak mantıklıda değil.
Kendisini övenleri bile uyaran bir peygamber..
Bu denli bir statü'yü kendi ağzı ile kimseye söylemez, hayatı boyunca hep tevazu timsali olmustur.
Peygamber efendimiz, özellikle kendisini meryem oğlu hz isa gibi yüceltimemesi içim şahsen ciddi uyarılar yapmıstır.
Hayatının her anında '' Ben bir kulum '' mesajını verdi.
bence de.ve de bi takım hocalara karsı takınılan tavırların da son derece yanlıs oldugunu düşünüyorum. ruhbanlığa kacılmamalı, kulun allah'la arasına kmse girmemelidir.
not: bakalm şikayet yicek miym :hihi2:
Özgür Çağrı
09-22-2011, 04:17
bence de.ve de bi takım hocalara karsı takınılan tavırların da son derece yanlıs oldugunu düşünüyorum. ruhbanlığa kacılmamalı, kulun allah'la arasına kmse girmemelidir.
not: bakalm şikayet yicek miym :hihi2:
uh
elektrik bile barajdan gelirken nice kablolardan geçip buraya geliyor bilmiyormusun sen
itikadı bozuk sapkın şia
;D
uh
elektrik bile barajdan gelirken nice kablolardan geçip buraya geliyor bilmiyormusun sen
itikadı bozuk sapkın şia
;D
eveeeet :D aforoz olma yoluna girdim sabaha ateistim artık :P :D :hihi2:
Özgür Çağrı
09-22-2011, 04:22
eveeeet :D aforoz olma yoluna girdim sabaha ateistim artık :P :D :hihi2:
seni tekfir ediyorum bebe ;D
artık angarada dolanma
seni tekfir ediyorum bebe ;D
allah razı olsun ;;)
Zaten tez zamanda tekfir boy gösterir, şimdiye kadar nasıl yazılmadı şaşırdım ortalama 30 dk geçti :)
Özgür Çağrı
09-22-2011, 04:26
din mafyasının müritlerinin eksikliğini kalplerimizde yaşıyoruz abi
onların eksikliklerini giderdiysem ne mutlu bana (:
İntifada
09-22-2011, 04:28
sen ne diyon olum ben bugün akabeye imza attım ve itikadı hepten bir kenara bıraktım :D
sen ne diyon olum ben bugün akabeye imza attım ve itikadı hepten bir kenara bıraktım :D
ben de bimden değil migrostan alısvers yaptım şu an tövbe etmekteym :D
nerdee o bayram abiler...
Cihannur
09-22-2011, 04:32
Bu konu Sorularla İslamiyet internet sitesinde yer alan, Doç. Dr. Şadi Eren'in yazısında şöyle açıklanmaktadır:
"Sen olmasaydın, ey Habîbim, felekleri [kâinatı] yaratmazdım" kudsî hadisi ne anlama gelmektedir?
Hz. Cabir anlatıyor: “Ey Allah’ın Resulü! Anam-babam sana feda olsun, Allah’ın her şeyden önce ilk yarattığı şeyi bana söyler misiniz?” diye sordum. Şöyle buyurdu “Ey Cabir! Her şeyden önce Allah’ın ilk yarattığı şey senin peygamberinin nurudur. O nur, Allah’ın kudretiyle onun dilediği yerlerde dolaşıp duruyordu. O vakit daha hiçbir şey yoktu. Ne Levh, ne kalem, ne cennet, ne ateş/cehennem vardı. Ne melek, ne gök, ne yer, ne güneş, ne ay, ne cin ve ne de insan vardı.
Allah mahlukları yaratmak istediği vakit, bu nuru dört parçaya ayırdı. Birinci parçasından kalemi, ikinci parçasından Levh’i (Levh-i mahfuz), üçüncü parçasından Arş’ı yarattı. Dördüncü parçayı ayrıca dört parçaya böldü: Birinci parçadan Hamele-i Arşı (Arşın taşıyıcılarını), ikinci parçadan Kürsi’yi, üçüncü parçadan diğer melekleri yarattı. Dördüncü kısmı tekrar dört parçaya böldü: Birinci parçadan gökleri, ikinci parçadan yerleri, üçüncü parçadan cennet ve cehennemi yarattı. Sonra dördüncü parçayı yine dörde böldü: Birinci parçadan Müminlerin basiret nurunu/iman şuurunu, ikinci parçadan -marifetullahtan ibaret olan- kalplerinin nurunu, üçüncü parçadan tevhitten ibaret olan ünsiyet nurunu (La ilahe illallah Muhammedu’rresulüllah nurunu) yarattı.” (Bkz. İmâm Ahmed, Müsned IV-127; Hâkim, Müstedrek II-600/4175; İbni Hibban, El İhsân XIV-312/6404; Kastalanî, Mevahibü'l-Ledünniye: 1/6; Krş. Aclunî, I/262-6)
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) bir hadisi kudsîde : "ALLAH : "Seni kendi nurumdan, diğer şeyleri de senin nurundan yarattım."buyurdu" buyurmuştur. (Îmân Ahmed, Müsned IV-127; Hâkim, Müstedrek II-600/4175; İbni Hibban, El İhsân XIV-312/6404; Aclûnî, Keşfü'l-Hâfâ I-265/827)
Kâinatta en büyük hâdise hiç şüphe yok ki, Kâinatın Efendisi Peygamberimiz (s.a.v.) Hz. Muhammed'in (a.s.m.) dünyaya teşrifleri hâdisesidir.
Çünkü, hilkat ağacının çekirdeği odur. Kâdir-i Zülcelâl, onun gelişini takdir etmemiş olsaydı, kâinat da, insan da olmayacaktı. Dolayısıyla imtihan dünyasının kapısı da açılmayacaktı. "Şu gördüğün büyük âleme büyük bir kitap nazarıyla bakılırsa, Nûr-u Muhammedî (a.s.m.) o kitabın kâtibinin kaleminin mürekkebidir: Eğer o âlem-i kebir, bir şecere tahayyül edilirse, Nur-u Muhammedî hem çekirdeği, hem semeresi [meyvesi> olur. Eğer dünya mücessem bir zîhayat farzedilirse, o nur onun ruhu olur. Eğer büyük bir insan tasavvur edilirse, o nur onun aklı olur."
İşte, "Sen olmasaydın, ey Habîbim, felekleri (kâinatı) yaratmazdım" kudsî hadisi, bu sırra işaret etmektedir.
Sen olmasaydın kainatı yaratmazdım hadisi nasıl anlaşılmalıdır ve Hakikat-ı Muhammediye nedir?
Tasavvufi anlayışa göre, Allah’tan başka hiçbir şey yokken ilk defa hakikat-i Muhammediye var olmuş, bütün yaratıklar bu hakikatten ve onun için halkedilmiştir. Alemin var olma sebebi, maddesi ve gayesi bu hakikattir.
Tasavvuftaki ilk yaratılışa dair bu bilgiler, Risale-i Nur’daki bilgilerle büyük benzerlikler göstermektedir. İlk yaratılan Hz. Peygamberin temsil ettiği nübüvvet nurudur. Kainat onun nurundan yaratılmıştır. Varlığın mebde ve müntehası Hz. Muhammed (s.a.v.)’dir. “Hem o melek, cin ve beşerin seyyidi olan zat, şu kâinat ağacının en münevver ve mükemmel meyvesi ve rahmet-i İlâhiyenin timsali ve muhabbet-i Rabbâniyenin misali ve Hakkın en münevver bürhanı ve hakikatin en parlak sirâcı ve tılsım-ı kâinatın miftahı ve muammâ-yı hilkatin keşşafı ve hikmet-i âlemin şârihi ve saltanat-ı İlâhiyenin dellâlı ve mehâsin-i san'at-ı Rabbâniyenin vassâfı; ve câmiiyet-i istidat cihetiyle, o zat mevcudattaki kemâlâtın en mükemmel enmuzecidir. Öyleyse, o zâtın şu evsâfı ve şahsiyet-i mâneviyesi işaret eder, belki gösterir ki, o zat kâinatın illet-i gaiyesidir. Yani, "O zâta şu kâinatın Hâlıkı bakmış, kâinatı halk etmiştir. Eğer onu icad etmeseydi, kâinatı dahi icad etmezdi" denilebilir. Evet, cin ve inse getirdiği hakaik-i Kur'âniye ve envâr-ı imaniye ve zâtında görünen ahlâk-ı âliye ve kemâlât-ı sâmiye, şu hakikate şahid-i kat'idir.”
"Levlake” hadisi
“Tasavvufta sık sık kullanılan ve kutsi hadis olarak da rivayet edilen, ‘Sen olmasaydın ben kainatı yaratmazdım’ (Levlake...) (Acluni, II: 164; Hakim el Müstedrek, II: 615) ifadesiyle” varlığın Hz. Muhammed için yaratıldığı anlatılır.
Çekirdek ve Meyve
Tasavvufi anlayışta, “Rasül-i Ekrem’in ruhu ve nuru bütün insanlardan, peygamberlerden, hatta meleklerden önce var olduğundan Peygamber insanlığın manevi babasıdır. Hz. Adem insanların maddeten babası (ebul beşer) Hz. Peygamber ruhların babası” olduğu söylenir.
Risale-i Nur’da da Hz. Peygamber, yaratılmışların çekirdeği ve en mükemmel meyvesi olarak ifade edilir. Bu hakikat aşağıdaki alıntıda şöyle izah edilir:
“Ve herhalde, zîhayat içinde o fert zîşuurdan olacaktır. Çünkü, zîhayatın envâı içinde en mükemmeli zîşuurdur. Ve herhalde, o ferd-i ferid, insandan olacaktır. Çünkü, zîşuur içinde hadsiz terakkiyâta müstaid, insandır. Ve insanlar içinde, herhalde o fert Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm olacaktır. Çünkü, zaman-ı Âdem'den şimdiye kadar hiçbir tarih, onun gibi bir ferdi gösteremiyor ve gösteremez. Zira, o zat, küre-i arzın yarısını ve nev-i beşerin beşten birisini saltanat-ı mâneviyesi altına alarak, bin üç yüz elli sene kemâl-i haşmetle saltanat-ı mâneviyesini devam ettirip, bütün ehl-i kemâle, bütün envâ-ı hakaikte bir üstâd-ı küll hükmüne geçmiş. Dost ve düşmanın ittifakıyla, ahlâk-ı hasenenin en yüksek derecesine sahip olmuş; bidâyet-i emrinde, tek başıyla bütün dünyaya meydan okumuş; her dakikada yüz milyondan ziyade insanların vird-i zebânı olan Kur'ân-ı Mu'cizü'l-Beyânı göstermiş bir zat, elbette o ferd-i mümtazdır, ondan başkası olamaz. Bu âlemin hem çekirdeği, hem meyvesi odur.”
“Evet, nasıl ki hayat bu kâinattan süzülmüş bir hülâsadır. Ve şuur ve his dahi hayattan süzülmüş, hayatın bir hülâsasıdır. Akıl dahi şuurdan ve histen süzülmüş, şuurun bir hülâsasıdır. Ve ruh dahi, hayatın hâlis ve sâfi bir cevheri ve sabit ve müstakil zâtıdır. Öyle de, maddî ve mânevî hayat-ı Muhammediye (a.s.m.) dahi, hayat ve ruh-u kâinattan süzülmüş hülâsatü'l-hülâsadır ve risalet-i Muhammediye dahi (a.s.m.), kâinatın his ve şuur ve aklından süzülmüş en sâfi hülâsasıdır. Belki maddî ve mânevî hayat-ı Muhammediye (a.s.m.), âsârının şehadetiyle, hayat-ı kâinatın hayatıdır. Ve risalet-i Muhammediye (a.s.m.), şuur-u kâinatın şuurudur ve nurudur. Ve vahy-i Kur'ân dahi, hayattar hakaikinin şehadetiyle, hayat-ı kâinatın ruhudur ve şuur-u kâinatın aklıdır.
Evet, evet, evet! Eğer kâinattan risalet-i Muhammediyenin (a.s.m.) nuru çıksa, gitse, kâinat vefat edecek. Eğer Kur'ân gitse, kâinat divane olacak ve küre-i arz kafasını, aklını kaybedecek, belki şuursuz kalmış olan başını bir seyyareye çarpacak, bir kıyameti koparacak.
Şu gördüğün büyük âleme büyük bir kitap nazarıyla bakılırsa, Nur-u Muhammedî (sallallâhu aleyhi ve sellem) o kitabın kâtibinin kaleminin mürekkebidir. Eğer o âlem-i kebir, bir şecere tahayyül edilirse, Nur-ı Muhammedî hem çekirdeği, hem semeresi olur. Eğer dünya mücessem bir zîhayat farz edilirse, o nur onun ruhu olur. Eğer büyük bir insan tasavvur edilirse, o nur onun aklı olur. Eğer pek güzel şaşaalı bir cennet bahçesi tahayyül edilirse, Nur-ı Muhammedî onun andelîbi olur. Eğer pek büyük bir saray farz edilirse, Nur-ı Muhammedî o Sultan-ı Ezelî'nin makarr-ı saltanat (saltanat merkezi) ve haşmeti ve tecelliyat-ı cemaliyesiyle âsâr-ı san'atını hâvi olan o yüksek saraya nâzır ve münadi ve teşrifatçı olur. Bütün insanları davet ediyor. O sarayda bulunan bütün antika san'atları, hârikaları ve mucizeleri tarif ediyor. Halkı o saray sahibine, sâniine iman etmek üzere câzibedar, hayret-efza davet ediyor. Binaenaleyh İncil'de "Ahmed", Tevrat'ta "Ahyed" ve Kur’ân’da "Muhammed" ismiyle müsemma, iki cihanın güneşidir.
İnsanlardan bir çekirdek var ki, Cenâb-ı Hak şecere-i hilkati o çekirdekten inbat etmiştir. O çekirdek de ancak ve ancak bütün ehl-i kemâlin ve belki nev'-i beşerin nısfının ittifakıyla efdal-ül halk, seyyid-ül enâm (herkesin efendisi) Hazret-i Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm'dır.
Bu kâinat sahibinin tezahür-ü rubûbiyetine ve sermedî (ebedî) ulûhiyetine ve nihayetsiz ihsanatına küllî bir ubudiyet ve tanıttırmakla mukabele eden Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm, bu kâinatta güneş lüzumu gibi elzemdir ki; nev'-i beşerin üstad-ı ekberi ve büyük peygamberi ve Fahr-i Âlem ve hakikat-ı Muhammediye (sallallâhu aleyhi ve sellem) hem sebeb-i hilkat-i âlem, hem neticesi ve en mükemmel meyvesi olduğu gibi, bu kâinatın hakikî kemalâtı ve sermedî Cemîl-i Zülcelâl'in bâki âyineleri ve sıfatlarının cilveleri ve hikmetli ef'alinin vazifedar eserleri ve çok manidar mektupları olması ve bâki bir âlemi taşıması ve bütün zîşuurların müştak oldukları bir dâr-ı saadet ve âhireti netice vermesi gibi hakikatları, hakikat-ı Muhammediye (sallallâhu aleyhi ve sellem) ve Risalet-i Ahmediye (sallallâhu aleyhi ve sellem) ile tahakkuk ettiğinden, nasıl bu kâinat O’nun risaletine gayet kuvvetli ve kat'î şehadet eder.
F. Gülen Hocaefendi, bu konuda şunlara dikkat çeker:
Hakikat-ı Muhammediye (sallallâhu aleyhi ve sellem) hem hayatın hayatı, hem kâinatın hayatı, hem İsm-i A'zam'ın tecelli-i a'zamının mazharı ve bütün zîruhların nuru ve kâinatın çekirdek-i aslîsi ve gaye-i hilkati ve meyve-i ekmeli olmasından, o hitap doğrudan doğruya O’na bakar. Sonra hayata ve şuura ve ubudiyete O’nun hesabına nazar eder. Efendimiz’in temsil ettiği bir Hakikat-ı Ahmediye var, bir de Hakikat-ı Muhammediye var. Dünyayı teşriflerinden önce O, Hakikat-ı Ahmediyesi ile vardır ve Kâ’be hakikatı ile tev’emdir. Bu sebeple O, İncil’de Ahmed ismiyle anılmıştır; Kur’an’da da geçtiği üzere, Hz. İsa (as) O’nu, Ahmed ismiyle müjdelemiştir. O, dünyayı teşrifleri ve risaletleriyle birlikte Hakikat-ı Muhammediye’yi temsil etmiştir. Vefatından sonra da, yine Hakikat-ı Ahmediye’nin tecellisi söz konusudur.
Meselenin bir diğer yönü de şudur: Hz. Peygamber'in (sav) risâlet ve nübüvveti temelde, diğer bütün peygamberlerden önce idi. Nitekim O, bir hadislerinde: "Allah'ın ilk yarattığı şey, benim nûrumdur" buyurmaktadır. Diğer bir hadislerinde de; "Hz. Adem henüz çamur ve balçık arasında debelenirken, Ben peygamber idim" ferman etmektedir. Demek ki, O'nun peygamber olarak planlanması, herkesten önceydi. Bu mesele, tasavvufçularca "hakikat-ı Ahmediyye" ünvanıyla ele alınmış ve uzun uzun üzerinde durulmuştur. Onların bu mevzudaki mülahazalarında, hakikat-ı Ahmediyye, aynı zamanda kainatın da hakikatı olarak işlenmiştir ki, bununla da, Hz. Peygamber'in (sav) büyüklüğü ve en büyük risâlete mazhariyeti anlatılmak istenmiştir.
Necip Fazıl, O’nu ifade için “O ki, o yüzden varız” derdi. Bu yaklaşım, hadis kriterleri açısından tenkid edilse de, mânâsı doğru olan “Sen olmasaydın, âlemleri yaratmazdım” hadis-i kudsîsinden mülhemdir. Evet Allah, kâinatı O’nun için yaratmıştır. Kâinat, Allah’ı anlatan bir kitapsa -ki, öyledir- bu kitabın tercümanı Hz. Muhammed (s.a.s)’dir. O olmasaydı, kâinat kitabı okunamayan, anlaşılamayan bir sır olarak kalacaktı. Dolayısıyla onun içinde yaşayacak ama, onunla Allah’ı tanıyamayacak ve O’na ulaşamayacaktık. Oysa ki, Allah, Kur’ân-ı Kerim’de beyan ettiği üzere, varlığı, kendisine ibadet etsinler, İbn Abbas’ın tefsirine göre de, kendisini tanısınlar diye yaratmıştır. Bu itibarla denebilir ki, Hz. Muhammed olmasaydı, varlık bilinmeyecek ve dolayısıyla Allah da tanınmayacaktı. Öyle ise O’na varlığın ille-i gaiyesi, yani, yaratılış sebebi denebilir.
O’nu, kendinden önce gelen her peygamber, misyonu ölçüsünde ve çerçevesinde anlatmış ve haber vermiştir. Meselâ, Endülüslü büyük alim Kadı Iyaz’ın Şifa-i Şerif’inde geçtiği üzere, Hz. Âdem, kendisine yasaklanan meyveden yedikten sonra Cenâb-ı Allah’a O’nu şefaatçi ederek yalvarmış; “Muhammed hürmetine beni affet!” demiştir. Cenâb-ı Allah’ın, “Sen Muhammed’i nereden biliyorsun?” sorusuna karşılık da, “Ben, Cennet’in kapısında ‘Lâ ilâhe illallah, Muhammedün rasûlüllah’ yazısını gördüm. İsmi, Senin İsm-i Şerifi’nin yanında anılan biri, Sen’in yanında en kıymetli olmalıdır” şeklinde cevap vermiştir. En son Hz. İsa da O’ndan çok bahsetmiş, İncillerin eldeki nüshalarında “Size daha çok söyleyeceklerim var; fakat, şimdi siz bunları kaldıramazsınız. Ben gideyim, ta ki, dünyanın Efendisi, gerçeğin ruhu, hakkı bâtıldan ayıran Zât gelsin ve size bütün hakikatleri anlatsın” (Yuhanna, Bab 16/12-14) demiştir.
Hz. İsa, O’nu Ahmed olarak haber vermiştir. İlâhî bir tevafuktur ki, dedesi Abdülmüttalib, “Gökte ve yerdekiler O’nu övsün” diyerek, O’na Muhammed ismini koymuştur. İmam-ı Rabbanî gibi büyük zatlar, önemle Hakikat-ı Ahmediye ve Hakikat-ı Muhammediye üzerinde dururlar. O, yeryüzüne gelmeden önce “Hakikat-ı Ahmediye”nin sahibiydi. Dolayısıyla Hz. İsa, O’nu Ahmed ismiyle müjdelemiştir. Dünyadaki misyonu itibarıyla de O “Hakikat-ı Muhammediye”yi temsil etmiştir. Nebiler Serveri bu temsil sonunda Hakikat-ı Ahmediye’ye bi’l-fiil ulaşarak veya Hakikat-ı Ahmediye’yi bilfiil gerçekleştirerek, yine “Hz. Ahmed” ünvanıyla işaret buyurulan varlığın ruhu olma âlemine dönmüştür.
O, en çok eza ve cefaya maruz bırakıldığı bir zamanda Mirac’la şereflendirilmişti. Bu, kâinat içinden kâinat ötesine yolculukla, kendisine rehberlik eden Cibril’i bile bir noktadan sonra geride bırakmış, yoluna devam etmişti de, kendisine “Top senin, çevkan senin bu gece” denmişti. Mahzen-i Esrâr sahibi Nizamî’nin engin ve renkli ifadeleri içinde, “Yıldızlar, yolunda kaldırım taşları gibi dizilmiş, melekler kendisine teşrifatçılık yapmış, yarım ay atının ayakları altında bir nal gibi kalmış, Güneş O’nun ışık kaynağına sığınmıştı.” O, Kur’ân’da ifade buyurulan “Kâbe kavseyni ev ednâ”nın mânâsına göre, imkânla vücub arası bir noktaya gelmişti. Bu şu demekti: Bir kere O da, bir insandı ve yerdi, içerdi, uyurdu, sokaklarda dolaşırdı. Fakat, Buseyrî’nin ifadesiyle, “bir beşerdi, ama herhangi bir beşer gibi değildi; taşlar arasında bir yakut gibiydi.” Bunu avâmî bir benzetmeyle şöyle izah edebiliriz:
Meselâ; Selimiye’nin önünden geçen herkes, kendince, bir şeyler hisseder: İyi ve zevk-i selim sahibi bir mimar, ondaki sanat karşısında zevkten zevke girer. Bir çoban da kendine göre onun karşısında bir şeyler hisseder. Bir diğer misal verecek olursak, mesela; iyi gelişmiş damak zevki olanlar, yemekleri çok iyi ayırırlar ve onlar sıradan insanlardan farklıdırlar. Bunun gibi, onun her şeyi hissedişi bir başka idi. Dış görünümü ve yapısıyla bizim gibi bir beşer görünümündeydi ama bambaşka buudlarda yaşıyordu. Namaza durunca bazen, O’nun önünde cennet temessül eder, ona doğru adım attığı olurdu. Bazen de, bir başka şeyin temessülü karşısında geri çekilirdi. İşte, Mirac’la beşeriyetin en son sınırına varmıştı ki; ondan sonra sonsuzluk başlıyordu. Hiç bir şekilde Allah olunamayacağına göre, şüphesiz o Allah değildi ve olamazdı da. Bu yüzden, O’nun ulaştığı makama “imkânla-vücub” arası mânâsına “Kâb-ı kavseyni ev ednâ” dendi. O makamdaki, durumu itibarıyla kelamcılar, hadisçiler başka türlü değerlendirmelerde bulunsalar da, sufîler, O’nun Mirac’da zaman, mekân hususiyet ve kayıtlarından, müberra olarak Allah’ı gördüğünü söylerler. İşte bu makamda iken bile O, yeryüzüne aramıza geri dönmek istemiş ve dönmüştü. Büyük velilerden Abdü’l-Kuddüs: “Eğer ben, o makama varıp, orada kalmak ile geriye dönmek arasında muhayyer bırakılsa idim, vallahi dönmez, orada kalırdım” der. Ama O, geri gelmiş ve kendilerinden eza-cefa gördüğü insanların arasına inerek, onları da, bizi de, kaybettiğimiz cennete taşımıştı. Hiç olmazsa hepimizi o duyguya uyarmıştı. Mevlâna’nın ifadesiyle, bir ayağı hakikatte, diğer ayağı da 72 milletin arasında, ömrünün bakiyesini, halkın içinde Hak’la beraber sürdürmüştü."
abi sonuc ne onu söylermisin :)
Özgür Çağrı
09-22-2011, 04:37
sen ne diyon olum ben bugün akabeye imza attım ve itikadı hepten bir kenara bıraktım :D
tübe tübe tübe tübe
Allah seni affetsin
;D
Özgür Çağrı
09-22-2011, 04:37
geliyorum reyiz yarın üsküdardan alıyormuş mavera gençlik direk servis varmış yenibosnaya 12 de . sen direk yeni bosnaya gel orda buluşak tamam mı.
yola çıkınca ararım ben seni zaten.
İntifada
09-22-2011, 04:41
geliyorum reyiz yarın üsküdardan alıyormuş mavera gençlik direk servis varmış yenibosnaya 12 de . sen direk yeni bosnaya gel orda buluşak tamam mı.
yola çıkınca ararım ben seni zaten.
uhaha ;D
la bende üsküdara gelemde oradan geçeyim yav ;D
kemanı bilmiyorum vallahi neyse bulucaz artık ;D
Özgür Çağrı
09-22-2011, 04:42
ha gel üsküdar belediyesinin önünden 12.00 servis kalkacak :)
sen ne diyon olum ben bugün akabeye imza attım ve itikadı hepten bir kenara bıraktım :D
Yavuz bu akabenin bursa şubesi felan varmı?
İntifada
09-22-2011, 04:52
Yavuz bu akabenin bursa şubesi felan varmı?
vardır kesin kardeşim...
ben güngören şubesini bile buldum artık hafta içleri gidicem...
cumayı akabe mescidinde kılıcam inşallah sorarım senin için...
akabe kimin ki?
mustafa islamoğlu
Cihannur
09-22-2011, 05:02
Dinimiz İslam internet sitesinde ise bu konuyla ilgili olarak şunlar söylenmektedir:
"Sual: (Sen olmasaydın âlemleri yaratmazdım) kudsi hadisine, kim niye karşı çıkıyor?
CEVAP: Resulullahın üstünlüğünü anlamayan veya ona düşman olan yahut hadis-i şeriflere rast gele uydurma diyenler, karşı çıkar.
Âdem aleyhisselam, Arşta gördüğü nurun mahiyetini sual etti. Hak teâlâ buyurdu ki:
(Bu nur, gökte Ahmed, yerde Muhammed denilen, zürriyetinden bir peygamberin nurudur. O olmasaydı, seni de, yer ve gökleri de yaratmazdım.) [Mevahib-i ledünniyye]
Allahü teâlâ yine hadis-i kudsilerde buyuruyor ki:
(Ya Âdem, Muhammed aleyhisselamın ismiyle her ne isteseydin, kabul ederdim. O olmasaydı, seni yaratmazdım.) [Hâkim]
(Ey Resulüm, İbrahim’i halil [dost], seni de habib [sevgili] edindim. Senden daha sevgili hiç bir şey yaratmadım. Senin, benim indimdeki yüksek derecenin bilinmesi için, dünyayı ve dünya ehlini yarattım. Sen olmasaydın, kâinatı yaratmazdım.) [Mevahib-i ledünniyye]
Hadis-i şeriflerde de buyuruluyor ki:
(Âdem aleyhisselam Cennetten çıkarılınca, ya Rabbi, Muhammed aleyhisselamın hürmetine beni affet diye dua etti. Allahü teâlâ ise, [ne cevap vereceğini bildiği halde, cevabını diğer insanların duyması için] “Ya Âdem, onu henüz yaratmadım. Nereden bildin?” buyurdu. Âdem aleyhisselam da, “Arşta, la ilahe illallah, Muhammedün Resulullah yazılı olduğunu gördüm. Anladım ki, şerefli isminin yanına, ancak en çok sevdiğinin, en şerefli olanın ismini layık görürsün” dedi. Allahü teâlâ buyurdu ki: “Ya Âdem doğru söyledin. O bana insanların en sevgilisidir. Onun hürmetine dua ettiğin için seni affettim. Eğer Muhammed aleyhisselam olmasaydı, seni yaratmazdım.”) [Taberani]
(Allahü teâlâ, İbrahim’i halil edindiği gibi beni de halil edindi.) [M. Ledünniyye] (Demek ki Resulullah, hem habib, hem halildir.)
(Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım) kudsi hadisi, Marifetname’nin ön sözünde, Yusuf-i Nebhani hazretlerinin Envar-ı Muhammediyye kitabının 13. sayfasında ve İmam-ı Rabbani hazretlerinin Mektubat’ının 122. mektubunda vardır. Mektubat’ın farsça haşiyesinde, bu hadisin Deylemi’nin Firdevs’inde bulunduğu bildirilmektedir. Deylemi de, Buhari ve diğer muhaddisler gibi, meşhur ve muteber bir hadis âlimidir. Mektubat-ı Rabbani’nin 3. cildinde, (Sen olmasaydın Cenneti yaratmazdım) ve (O olmasaydı kâinatı yaratmaz, rububiyetimi izhar etmezdim) kudsi hadisleri de bildirilmektedir.
Miracda Allahü teâlâ, Resulullaha, (Senden başka her şeyi, senin için yarattım) buyurunca, Resulullah da, (Ben de, senden başka her şeyi, senin için terk ettim) dedi. (Mirat-i kâinat)"
İnternetten baktım kampları felan oluyor ama, şubesini bulmadım.
Belki bilindik biryer değildir, sen bir sor unutmadan. Bende cok isterim katılmayı.
İntifada
09-22-2011, 05:05
yok dernek ismi farklıdır...
öğeniriz...
Cihannur
09-22-2011, 06:22
abi sonuc ne onu söylermisin :)
Mavera, Taberani'de yer alan bir hadis-i şerif'te şöyle buyuruluyor:
"Âdem aleyhisselam Cennetten çıkarılınca, ya Rabbi, Muhammed aleyhisselamın hürmetine beni affet diye dua etti. Allahü teâlâ ise, [ne cevap vereceğini bildiği halde, cevabını diğer insanların duyması için] “Ya Âdem, onu henüz yaratmadım. Nereden bildin?” buyurdu. Âdem aleyhisselam da, “Arşta, la ilahe illallah, Muhammedün Resulullah yazılı olduğunu gördüm. Anladım ki, şerefli isminin yanına, ancak en çok sevdiğinin, en şerefli olanın ismini layık görürsün” dedi. Allahü teâlâ buyurdu ki: “Ya Âdem doğru söyledin. O bana insanların en sevgilisidir. Onun hürmetine dua ettiğin için seni affettim. Eğer Muhammed aleyhisselam olmasaydı, seni yaratmazdım.”"
Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım hadis-i kudsisine itiraz edenler, yukarıdaki bu hadis-i şerif'e de itiraz ederler mi acaba? Yukarıdaki hadis-i şerif'in hadis-i kudsi olan bölümünde Allah, Hz. Adem'e, "Eğer Muhammed aleyhisselam olmasaydı, seni yaratmazdım." buyurmuş. Ayrıca yukarıda Dinimiz İslam internet sitesinden alıntıladığım yazıdan da anlaşılacağı gibi, Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım hadis-i kudsisine benzer başka hadis-i kudsiler de mevcuttur.
Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım hadis-i kudsisine itiraz edenler, yine hadis kitaplarında yer alan ve peygamber efendimizin Hz. Cabir'e söylediği: "Her şeyden önce Allah’ın ilk yarattığı şey senin peygamberinin nurudur." sözüne de itiraz ederler mi acaba?
Allah'ın nurdan yarattığı meleklerine Adem aleyhisselama secde etmelerini emrettiğini ve bütün meleklerin Hz. Adem'e secde ettiklerini unutmayalım. Allah ilk yarattığı insana bütün meleklerini secde ettiriyor. İlk yarattığı insana meleklerini secde ettiren Allah'ın, yaratılmışların en üstünü ve en şereflisi olan ve katında en sevgili kulu olan peygamber efendimiz Muhammed aleyhisselam'ı yarattığı için kâinatı yaratmış olması da doğaldır.
yani burada sayin islamogluna reddiye mi var?
Cihannur
09-22-2011, 16:32
yani burada sayin islamogluna reddiye mi var?
Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım hadis-i kudsisi, İmam-ı Rabbani'nin, Erzurumlu İbrahim Hakkı'nın ve Yusuf-i Nebhani'nin yazmış oldukları kitaplarda yer alıyormuş. Başka İslam âlimleri de eserlerinde bu hadis-i kudsiye yer vermişler. İmam-ı Rabbani'ye, Erzurumlu İbrahim Hakkı'ya, Yusuf-i Nebhani'ye ve o hadis-i kudsiye eserlerinde yer vermiş olan İslam âlimlerine itibar ederek o sözün hadis-i kudsi olduğuna inanıyorum.
İntifada
09-22-2011, 16:50
Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım hadis-i kudsisi, İmam-ı Rabbani'nin, Erzurumlu İbrahim Hakkı'nın ve Yusuf-i Nebhani'nin yazmış oldukları kitaplarda yer alıyormuş. Başka İslam âlimleri de eserlerinde bu hadis-i kudsiye yer vermişler. İmam-ı Rabbani'ye, Erzurumlu İbrahim Hakkı'ya, Yusuf-i Nebhani'ye ve o hadis-i kudsiye eserlerinde yer vermiş olan İslam âlimlerine itibar ederek o sözün hadis-i kudsi olduğuna inanıyorum.
o saydığın isimler alim olsa da sen bir sözün hadisi kutsi olup olmadığını onlara bakarak karar veremezsin...
birşeyin hadisi şerif olmasını belirmek için sözün senedine bakılır arkadaş...
bu hadisle ilgili yorum yapan hocaların hepsi en azından benin duyduklarım rivayetin senediyle ilgili herhangi bir bilgi verilmemektedir diyorlar...
kimiside evet bu hadis değildir ama manası doğrudur diyor...
onu da bilemem...
ama dediğim gibi söz konusu hadis ise itibar edeceğin peygamberimiz olmalıdır islam alimleri değil...
Cihannur
09-22-2011, 18:25
o saydığın isimler alim olsa da sen bir sözün hadisi kutsi olup olmadığını onlara bakarak karar veremezsin...
birşeyin hadisi şerif olmasını belirmek için sözün senedine bakılır arkadaş...
bu hadisle ilgili yorum yapan hocaların hepsi en azından benin duyduklarım rivayetin senediyle ilgili herhangi bir bilgi verilmemektedir diyorlar...
kimiside evet bu hadis değildir ama manası doğrudur diyor...
onu da bilemem...
ama dediğim gibi söz konusu hadis ise itibar edeceğin peygamberimiz olmalıdır islam alimleri değil...
Muteber İslam âlimleri eserlerine bu hadis-i kudsiyi aldıkları için onlara itibar ettiğimden dolayı hadis-i kudsi olduğuna inanıyorum diyorum. İmam- Rabbani gibi İslam âlimlerinin en büyüklerinden biri eserine bir hadis almışsa ona itibar ederim. İmam Rabbani, bu hadis-i kudsiyi eserine alırken onun hadis-i kudsi olduğuna inanarak eserine almıştır. Bediüzzaman Said-i Nursi de bu hadis-i kudsiye eserinde yer vermiştir.
Hadis demek zaten peygamber efendimizin diliyle söylediği sözlerdir. İslam âlimleri, peygamberimizin hadis-i şeriflerini toplamışlar ve hadisler bize bu şekilde ulaşmıştır. İslam âlimlerinin çalışmaları olmasaydı peygamberimizin hadislerini kimlerden öğrenecektik? Peygamberimize de itibar ediyoruz onun yolundan yürümüş ve yürümekte olan muteber İslam âlimlerine de itibar ediyoruz.
Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım hadis-i kudsisinin senedinde sorun olduğunu ama manasının doğru olduğunu söyleyen bazı âlimlerin olduğunu sen de kabul ediyorsun. Öyle söyleyen âlimlerin bu söyledikleri ne anlama gelir? Peygamber efendimiz böyle bir söz söylememişse bile o sözün manasının yani anlamının doğru olduğu anlamına gelir. Bunu bir misalle anlatayım: Peygamberimiz: "Kur'an-ı Kerim'in indirilmesi 23 yılda tamamlanmıştır." dememiş olsa bile, böyle bir hadis-i şerif olmasa bile bu sözün manası doğrudur. Yani Kur'an'ın indirilmesi 23 yılda tamamlanmıştır. Böyle bir hadis-i şerifin olmaması, Kur'an'ın indirilmesinin 23 yılda tamamlandığı gerçeğini değiştirmez.
Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım hadis-i kudsisinin manasının doğru olduğunun söylenmesi, o sözün mana olarak doğru olduğu, yani kâinatın peygamber efendimiz varolduğu için yaratıldığı anlamındadır.
EpiVaTeS
09-22-2011, 18:42
islamoğlu hoca mı...???
İntifada
09-22-2011, 18:48
ezbere konuşuyorsun her zaman ki gibi...
kimlerin buna eserlerinde yer verdiği değil senet ilgilendirir bizi...
hadi mustafa islamoğlu,abdulaziz bayındır gibi isimler bunun hadis olmadığını söylese bazı güruhlar onlar zaten hep öyle deyip bu sözü tamama tutmayacaklardır ama ebubekir sifil hocada senet olmadığını ama alimlerin manaen doğru olduğunu bildirdiklerini söylüyor...
ben mana doğrudur diye kabul etmiyorum doğru oku alimlerin görüşünü dile getiriyorum...
ve sen aradaki farkın ciddiyetini anlayamıyorsan boşa tartışmayalım derim...
eğer bu bir hadisi kutsi olsaydı biz buna şüphesiz iman etmek durumda olacaktır yani kainatın peygamberimiz için yaratıldığına şüphe taşımayacaktık...
ama bir alim çıkıpta bu hadis değildir ama manası doğrudur diyorsa bu kendi yorumudur.
her insan buna katılmak durumunda değildir.
İntifada
09-22-2011, 18:48
islamoğlu hoca mı...???
evet hoca...
varsa aksini kanıtlayacak ilmin reddiye yazmakta serbestsin...
EpiVaTeS
09-22-2011, 18:50
evet hoca...
varsa aksini kanıtlayacak ilmin reddiye yazmakta serbestsin...
bence değil...
sana göre mi karar vercem olm...
sen ispatla reddiye yazarak hocalığını bakem...???
bence değil...
Sana göre hoca kimdir üstad merak ettim?
İntifada
09-22-2011, 18:54
bana göre hoca bana göre hoca değil ne demek ?
sen benmi belirliyoruz birisinin hocalığını...
hoca olmasa elbet biri çıkar hoca değilsin der değil mi bu kadar hoca içinden...
adam eğitimini almış,yıllardır yapıyor hocalığını düşmanları bile hoca diye bahsediyor ortada realite var sen hoca olmadığını neye göre söylüyorsun ?
reddiye aksi bir durum için yazılır
ben islamoğlu hocayı sayıyorum seviyorum ve vakfınada üyeyim...
EpiVaTeS
09-22-2011, 18:55
bana göre hoca bana göre hoca değil ne demek ?
sen benmi belirliyoruz birisinin hocalığını...
hoca olmasa elbet biri çıkar hoca değilsin der değil mi bu kadar hoca içinden...
adam eğitimini almış,yıllardır yapıyor hocalığını düşmanları bile hoca diye bahsediyor ortada realite var sen hoca olmadığını neye göre söylüyorsun ?
reddiye aksi bir durum için yazılır
ben islamoğlu hocayı sayıyorum seviyorum ve vakfınada üyeyim...
tamam hocalığını ben belirlemiyorsam sende belirleyemezsin...
yanlışmıyım...???
bence değil...
sana göre mi karar vercem olm...
sen ispatla reddiye yazarak hocalığını bakem...???
pardon abi sen kimdin, herhalde basbakanimizin bahsettigi ulema sen oluyorsun..
İntifada
09-22-2011, 18:56
evet...
bence hoca diye birşey söylemedim ve benim belirlemediğimide gördüğün gibi mesajımda yazdım...
EpiVaTeS
09-22-2011, 18:56
Sana göre hoca kimdir üstad merak ettim?
absürt meselerle gündeme gelmeyen kişidir bana göre hoca...
hocalık farklı bir mevzuu...
islamoğlunun neredeyse alim ilan edecek kişiler var...
Ebu Hanife'ye laf etme cürretini gösterip sonradan kıvıran adamla işim olmaz...;;)
EpiVaTeS
09-22-2011, 18:57
pardon abi sen kimdin, herhalde basbakanimizin bahsettigi ulema sen oluyorsun..
ne alakası var olm...
bilimsel olarak hoca olabilir...
zira zb ile ynö de hoca...
ama kime göre neye göre...
absürt meselerle gündeme gelmeyen kişidir bana göre hoca...
hocalık farklı bir mevzuu...
islamoğlunun neredeyse alim ilan edecek kişiler var...
Ebu Hanife'ye laf etme cürretini gösterip sonradan kıvıran adamla işim olmaz...;;)
sana göre hoca yoksa camiide parayla namaz kildiran imamlardi degil mi ;)
EpiVaTeS
09-22-2011, 18:57
Seyyah hoca istersen Ömer Tuğrul İnançer yeter...
fazlasına gerek yok...
EpiVaTeS
09-22-2011, 18:57
sana göre hoca yoksa camiide parayla namaz kildiran imamlardi degil mi ;)
he ondan...
ne alakası var olm...
bilimsel olarak hoca olabilir...
zira zb ile ynö de hoca...
ama kime göre neye göre...
bende diyorum ki "bence" diye konuda kanaat getirebildigine göre otorite olmalisin yani "bence" nin kriterleri nelerdir, söylede bilelim kimler hoca, kimler haci..
İntifada
09-22-2011, 19:00
ne alakası var olm...
bilimsel olarak hoca olabilir...
zira zb ile ynö de hoca...
ama kime göre neye göre...
valla mustafa islamoğluna muhalif bir sürü insan var...
hocalar hepsi...
şimdiye kadar her türlü eleştiriyi duydum...
ama o hoca değil eleştirisini ilk defa duyuyorum...
zaten hoca olmasa kimse sallamaz he der geçerler ;)
EpiVaTeS
09-22-2011, 19:00
bende diyorum ki "bence" diye konuda kanaat getirebildigine göre otorite olmalisin yani "bence" nin kriterleri nelerdir, söylede bilelim kimler hoca, kimler haci..
niye hoca sıfatını siz eklediniz olm...
bende değildir dedim...
kanaatim gördüklerimdir...
okuduklarımdır...
dinlediklerimdir...
okey...???
İntifada
09-22-2011, 19:01
absürt meselerle gündeme gelmeyen kişidir bana göre hoca...
hocalık farklı bir mevzuu...
islamoğlunun neredeyse alim ilan edecek kişiler var...
Ebu Hanife'ye laf etme cürretini gösterip sonradan kıvıran adamla işim olmaz...;;)
Allah Allah ne demiş...
yavuzcum önce ibrahim abinin beynindeki hoca nin anlamina bakalim.. önüne gelen sakalliyi hoca yaptigimiz icin sayin islamoglu birakta o kategoriye girmesin ;)
EpiVaTeS
09-22-2011, 19:02
valla mustafa islamoğluna muhalif bir sürü insan var...
hocalar hepsi...
şimdiye kadar her türlü eleştiriyi duydum...
ama o hoca değil eleştirisini ilk defa duyuyorum...
zaten hoca olmasa kimse sallamaz he der geçerler ;)
birincisi eleştiriim fazla şiacı...
ayrıca büyük islam alimleri bir şey bilmiyor ben biliyorum demeye getiren biri...
EpiVaTeS
09-22-2011, 19:03
yavuzcum önce ibrahim abinin beynindeki hoca nin anlamina bakalim.. önüne gelen sakalliyi hoca yaptigimiz icin sayin islamoglu birakta o kategoriye girmesin ;)
alakası yok olm...
mustafa islamoğlu gözümde hoca değildir...
yav sizin sevdiiğinizi ben sevmek zorundamıyım...
sevmiyorum olm...
benim gözümde de hoca değildir...
niye hoca sıfatını siz eklediniz olm...
bende değildir dedim...
kanaatim gördüklerimdir...
okuduklarımdır...
dinlediklerimdir...
okey...???
biz hoca yada degildir iddasinda bulunmadik ki.. biz ona kendi icimizden geldigi sekilde hoca diyoruz ki bunu onun bilgisine dayanarak söylüyoruz ama sen aksi birsey idda ediyorsa onu ispatlamak zorundasin yani bizim bilmedigimiz birsey varsa buyur söylede bizde kanaatimizi söyleyelim..
İntifada
09-22-2011, 19:03
valla şimdi çıksam mavera bence bu forumda üye değildir desem aynı kapıya çıkar...
adam bu forumda muhattabım olduğuna göre yazabildiğine göre okuyabildiğine göre üyedir...
mustafa islamoğlunun bulunduğu makam ve muhattapları belirliyor ne olduğunu...
sana 2 arapça kelime versem yarım saat translate yaparsın
adamın tefsirli meali var
tefsiri var adamı tefsiri...
EpiVaTeS
09-22-2011, 19:04
en basit meselede amentü'yü inkar ediyor...
ötesimi var la...
alakası yok olm...
mustafa islamoğlu gözümde hoca değildir...
yav sizin sevdiiğinizi ben sevmek zorundamıyım...
sevmiyorum olm...
benim gözümde de hoca değildir...
sevmek yada sevmemek göreceli seylerdir yani bunlarda serbesti vardir ama sen ortaya bir idda atarsan, kanitlamakla mükellefsin olaya "bence" diye bir bakis acisi getiriyorsan, arkasida olmali be güzel abicim.
en basit meselede amentü'yü inkar ediyor...
ötesimi var la...
icini acalim abicim bizim kafamiz o kadar basite ermez..
İntifada
09-22-2011, 19:06
birincisi eleştiriim fazla şiacı...
ayrıca büyük islam alimleri bir şey bilmiyor ben biliyorum demeye getiren biri...
kaç sohbetini izledin kaç kitabını okudun kaç makalesini okudun bunu söylüyorsun ?
şiaya düşman olmayın demek fazla şiacılık...
alimleri uçan kaçan az zorlasa peygamber gibi olacak insanlar olarak görmediği için mi alimler birşey bilmiyor ben biliyorum demeye getiriyor...
EpiVaTeS
09-22-2011, 19:07
icini acalim abicim bizim kafamiz o kadar basite ermez..
basitsen bilemem...
aklın var görmek istediğini görebilirsin...
amentüyü bozan adam isterse alim olsun benim için içi boş biridir...
EpiVaTeS
09-22-2011, 19:07
kaç sohbetini izledin kaç kitabını okudun kaç makalesini okudun bunu söylüyorsun ?
şiaya düşman olmayın demek fazla şiacılık...
alimleri uçan kaçan az zorlasa peygamber gibi olacak insanlar olarak görmediği için mi alimler birşey bilmiyor ben biliyorum demeye getiriyor...
laa akıncı bizide bişey bilmiyor zannetme...
35000 sayfa tefsir-ilmihal-fıkıh kitabı okudum ben...
herhalde okuduk...
EpiVaTeS
09-22-2011, 19:08
icini acalim abicim bizim kafamiz o kadar basite ermez..
aynı nurcu reyizlerin yaptığı...
bizim kafamız basmaz...
bizim ona kafamız basmaz...
ona aklımız ermez....
olm ALLAH ne diye vermiş sana o aklı...
kullanamıyorsan ben napim...???
basitsen bilemem...
aklın var görmek istediğini görebilirsin...
amentüyü bozan adam isterse alim olsun benim için içi boş biridir...
oo olmadi öyle simdi bir laf attin,icini doldur.. ben sayin islamoglunun bir cok sohbetinde sahsen bulundum gerek hilal tv de gerekse internette bir cok sohbetini dinledim ama senin gibi iki dakikada cözemedim abicim..
İntifada
09-22-2011, 19:08
en basit meselede amentü'yü inkar ediyor...
ötesimi var la...
Kuranda amentünün karşılığı 2 ayette var diyor ve o ayetlerde kadere iman geçmiyor diyor...
buyur geçiyorsa adamı yalanla...
amentunun kadere iman maddesinin olmadığı hadislerde var diyor ve bunları kitabında paylaştı...
hadisler sahih değilse buyrun ispatlayın...
bence biraz yavaş olmak gerekir...
İntifada
09-22-2011, 19:10
laa akıncı bizide bişey bilmiyor zannetme...
35000 sayfa tefsir-ilmihal-fıkıh kitabı okudum ben...
herhalde okuduk...
Allah kabul etsin ilmini arttırsın...
ben sana islamoğlunu sordum okudun mu diye...
EpiVaTeS
09-22-2011, 19:10
oo olmadi öyle simdi bir laf attin,icini doldur.. ben sayin islamoglunun bir cok sohbetinde sahsen bulundum gerek hilal tv de gerekse internette bir cok sohbetini dinledim ama senin gibi iki dakikada cözemedim abicim..
hilal tivi kimin olm ya...
savunmaya bak hilal tivide görmemiş...
kıstas hilal tivimi oluyor şimdi...???
EpiVaTeS
09-22-2011, 19:11
Allah kabul etsin ilmini arttırsın...
ben sana islamoğlunu sordum okudun mu diye...
okudum araştırdım elbette...
en azılı islamoğlu savunucusu Hasan Akgül ağabeyle gece yarılarına kadar tartıştık...
işimiz sadece geyik değil yani biline...
belki göstermeyebiliriz ama ayaklı kütüphane sayılırız olm...;;)
hilal tivi kimin olm ya...
savunmaya bak hilal tivide görmemiş...
kıstas hilal tivimi oluyor şimdi...???
senin o adami taniman icin o adami izlemen gerekmiyor mu? sen nasil o sahsiyet hakkinda "bence" diye baslayan bir kanaata vardin güzel abicim..
İntifada
09-22-2011, 19:12
adam izlemiş hiç değilse...
ben şu ana kadar 2 kitabını okudum...
hemen hemen tüm makalelerini okudum...
internette bir çok sohbetini dinledim...
hilal tv de bir çok sohbetini dinledim...
''hocamı o'' gibi bir tavra girecek hiç bir yanlışını görmedim...
okudum araştırdım elbette...
en azılı islamoğlu savunucusu Hasan Akgül ağabeyle gece yarılarına kadar tartıştık...
işimiz sadece geyik değil yani biline...
belki göstermeyebiliriz ama ayaklı kütüphane sayılırız olm...;;)
birakta ayakli kütüphane olduguna sen degil, biz karar verelim :)
İntifada
09-22-2011, 19:14
okudum araştırdım elbette...
en azılı islamoğlu savunucusu Hasan Akgül ağabeyle gece yarılarına kadar tartıştık...
işimiz sadece geyik değil yani biline...
belki göstermeyebiliriz ama ayaklı kütüphane sayılırız olm...;;)
bilemeyeceğim o kadarını...
hasan akgül abin kim tanımam etmem...
ne türlü savundu sen ne eleştirdin o ne cevap verdi onuda bilmem...
EpiVaTeS
09-22-2011, 19:15
Gerçekten mi? Toprağım link verir misin bu konuyla ilgili..
hemen yazayım buraya az bekleyin toprağımmm...
EpiVaTeS
09-22-2011, 19:16
birakta ayakli kütüphane olduguna sen degil, biz karar verelim :)
o senin bileceğin iş...
ama bana hiç bişey bilmiyosun dinlememişsin...
araştırmamışsın diyemezsiniz...
kaç aydır bunları araştırıyor okuyorum...
Cihannur
09-22-2011, 19:22
ezbere konuşuyorsun her zaman ki gibi...
kimlerin buna eserlerinde yer verdiği değil senet ilgilendirir bizi...
hadi mustafa islamoğlu,abdulaziz bayındır gibi isimler bunun hadis olmadığını söylese bazı güruhlar onlar zaten hep öyle deyip bu sözü tamama tutmayacaklardır ama ebubekir sifil hocada senet olmadığını ama alimlerin manaen doğru olduğunu bildirdiklerini söylüyor...
ben mana doğrudur diye kabul etmiyorum doğru oku alimlerin görüşünü dile getiriyorum...
ve sen aradaki farkın ciddiyetini anlayamıyorsan boşa tartışmayalım derim...
eğer bu bir hadisi kutsi olsaydı biz buna şüphesiz iman etmek durumda olacaktır yani kainatın peygamberimiz için yaratıldığına şüphe taşımayacaktık...
ama bir alim çıkıpta bu hadis değildir ama manası doğrudur diyorsa bu kendi yorumudur.
her insan buna katılmak durumunda değildir.
Ezbere konuşmuyorum. Her zaman ezbere konuştuğum sözün de doğru değildir. Doğruları ve gerçekleri söylüyorum. Bu konuda yazmış olduğum bütün mesajlarımı dikkatlice okursan doğruları ve gerçekleri söylediğimi sen de göreceksindir.
Doğru okuyorum; doğru okumayan maalesef sensin. İkimizin mesajlarından alıntı yaparak benim doğru okuduğumu, senin ise doğru okumadığını kanıtlayayım. Sen mesajında diyorsun ki:
kimiside evet bu hadis değildir ama manası doğrudur diyor...
Ben de mesajımda diyorum ki:
Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım hadis-i kudsisinin senedinde sorun olduğunu ama manasının doğru olduğunu söyleyen bazı âlimlerin olduğunu sen de kabul ediyorsun.
Yukarıdaki mesajımdan açıkça anlaşılacağı gibi, senin mana doğrudur diye kabul ettiğini söylemedim. Ya ne söyledim? O hadisin manasının doğru olduğunu söyleyen bazı âlimlerin olduğunu kabul ettiğini söyledim. Aradaki farkın ciddiyetini anlayamayan kimmiş, sen mi yoksa ben mi? Böylelikle aradaki farkın ciddiyetini anladığımı da görmüş oldun.
Hadis-i şerifin senedinin durumu bizi ilgilendirdiği gibi, o hadise kimlerin eserlerinde yer verdiği de bizi ilgilendirir. İmam-ı Rabbani, Mevlana Cami, Mevlana Halid-i Bağdadi, Bediüzzaman Said-i Nursi, Erzurumlu İbrahim Hakkı, Ahmed-i Cezeri, Yusuf-i Nebhani gibi İslam âlimleri, Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım hadis-i kudsisine eserlerinde yer vermişler. Böyle değerli İslam âlimleri eserlerinde o hadis-i kudsiye yer vermişlerse, biz Müslümanlar o İslam âlimlerinin o sözün hadis-i kudsi olduğuna dair ilimlerine itibar ederiz.
İntifada
09-22-2011, 19:37
Konu Cihannur tarafından (Bugün Saat 05:30 PM ) değiştirilmiştir..
5 dakika sonra yani...
evet neyi düzelttin acaba...
neyse hadi diyelim ben onu yanlış gördüm alimlerin olduğunu kabul etmişim...
bu neyi değiştirir ?
sen bir alim yorumuyla bir hadisi kutsiyi birmi tutuyorsun ?
ikincisi bir söz söylüyorsun sonra ona takıyorsun...
bana istersen bütün alimleri sayabilirsin...
mezhep imamımı bile yazabilirsin oraya...
beni ilgilendirmez birşeyin hadisi kutsi olabilmesi için senede bakarız senede...
Cihannur
09-22-2011, 20:40
Konu Cihannur tarafından (Bugün Saat 05:30 PM ) değiştirilmiştir..
5 dakika sonra yani...
evet neyi düzelttin acaba...
neyse hadi diyelim ben onu yanlış gördüm alimlerin olduğunu kabul etmişim...
bu neyi değiştirir ?
sen bir alim yorumuyla bir hadisi kutsiyi birmi tutuyorsun ?
ikincisi bir söz söylüyorsun sonra ona takıyorsun...
bana istersen bütün alimleri sayabilirsin...
mezhep imamımı bile yazabilirsin oraya...
beni ilgilendirmez birşeyin hadisi kutsi olabilmesi için senede bakarız senede...
Alıntı yaptığım mesajlarla ilgili bir yanlışım olmamıştır. Senin mesajını yazım zamanın 03:48 PM, benim ise ilk yazım zamanım 03:25 PM ve üzerinde yaptığım değişikliğin zamanı da 03:30 PM. Mesajımda yapmış olduğum son değişikliğin zamanı, senin mesajını yazmandan 18 dakika önce olmuş. Yani bu da demek oluyor ki bir önceki mesajımda senin ve benim mesajlarımdan yaptığım alıntılardan önce mesajımı değiştirerek müdahalede bulunmadım.
Hadisin senedine bakarız elbette; ama bir hadisin senedinde zayıflık var diye de o hadise illa da uydurma hadistir denilemez. Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım hadis-i kudsisinin senedinde zayıflık olması da, o hadis-i kudsinin uydurma hadis olduğunu kanıtlamaz.
Bu konuda internetten bulduğum iki yorumu buraya alıntılayayım. Süleyman Kösmene şunları söylüyor:
"Levlâke levlâke Lema halaktü’l-eflâk=Sen olmasaydın, sen olmasaydın Ben âlemi yaratmazdım” sözü İslâm ümmetinin âlimleri ekseriyetince kudsî hadis olarak biliniyor.
...Bir defa şiddetli hadis tenkitçileri bin dört yüz yıldan beri hep var olagelmiştir. Bu tenkitçilerin çoğundan bu hadis senet itibariyle olmasa da, mânâ itibariyle geçer not almıştır. Yani bu hadîse mânâ olarak ilişen bir tenkitçi olmamıştır. Hadis tenkitçileri bu hadîsin kuvvetli bir senedi olmadığı konusunda birleşmişlerse de, bu hadîsi mânâ olarak doğrulayan ve senedi de kuvvetli olan başka hadisler ve hatta âyetlerin de bulunması bu hadîsi temize çıkarmaya yetmiştir."
Ömer Faruk Uysal ise bu konuda şunları söylemiş:
"Buna göre; hadisin kuvvetli bir senedi olmadığı doğrudur, fakat bunun bir hadisi uydurma (mevzu) yapmadığı da ilm-i hadis çerçevesinde izahtan varestedir. Ümmetin telakkisine göre manasının doğruluğu kesin olduğu gibi, Cumhur-u muhaddisince de manasının doğruluğu tespit edilmiştir."
Ömer Faruk Uysal ayrıca, "Sen olmasaydın cenneti halketmezdim." "Sen olmasaydın cehennemi yaratmazdım." ve "Ya Muhammed sen olmasaydın, ben dünyayı halketmezdim." hadislerini ve birkaç başka hadisi naklederek, bu hadislerin aynı manaya kuvvet verdiğini ve böylece söz konusu hadisin senedindeki zaafiyetin ortadan kalktığını, hiçbir senedi olmasa da aynı manaya işaret eden pek çok hadis ile yine kuvvet bulduğunu söylemiş.
Yukarıdaki yorumlardan da anlaşılacağı gibi, Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım hadis-i kudsisinin senedinde zayıflık olması, o hadis-i kudsinin illa da uydurma bir hadis olduğunu göstermez.
İmam-ı Rabbani, Mevlana Cami, Mevlana Halid-i Bağdadi, Bediüzzaman Said-i Nursi, Erzurumlu İbrahim Hakkı, Ahmed-i Cezeri, Yusuf-i Nebhani gibi İslam âlimleri eserlerinde yer vermeleri ve o hadis-i kudsinin manasına kuvvet veren başka hadis-i kudsilerin de var olması sebebiyle, o sözün hadis-i kudsi olduğuna inanıyorum. Doğrusunu Allah bilir.
İntifada
09-22-2011, 21:05
aynı mesajları tekrar tekrar yazıyorsun cihannur...
http://www.youtube.com/watch?v=kCf11gFOvjg
http://www.youtube.com/watch?v=81QnUOC2Wao
http://www.youtube.com/watch?v=jugDrVOxTS8
3. "Sen olmasaydın alemleri yaratmazdım."
Bu rivayetin de uydurma olduğu söylenmiştir.[6] Konuyla ilgili kaynaklarda genellikle es-Sağânî'nin bu doğrultudaki hükmü nakledilmekte, rivayetin senediyle ilgili herhangi bir bilgi verilmemektedir. Ali el-Karî şöyle der: "Fakat manası sahihtir.
ebubekir sifil
görüldüğü gibi hadisin senedinin olmadığında hem fikirler...
böyle videolar bulabilirsin...
bu hadis kütübü sittede yoktur...
ama hadis kutsi olmsada manası doğrudur diyen alimler var o konuda benim ilmim yetmez alimin kendi yorumudur birşey diyemem...
ama hadisi kütsi demekle bir alimin yorumu arasındaki farkı biliyorsundur herhalde...
sana yeteri kadar açıklama yaptığımı düşünüyorum...
sayfalardır aynı şeyleri kopyalamaktan sıkılmadın...
ama yaptığın alıntılar bile eksik..
görüldüğü üzere bundan sayfalar önce bu hadisin senedine ulaşılamadığının ama manaen doğru olabileceğini söyleyenlerin olduğunu söylemiştim...
senin koyduğun alıntılarda farklı birşey söylemiyor...
Cihannur
09-22-2011, 23:07
aynı mesajları tekrar tekrar yazıyorsun cihannur...
3. "Sen olmasaydın alemleri yaratmazdım."
Bu rivayetin de uydurma olduğu söylenmiştir.[6] Konuyla ilgili kaynaklarda genellikle es-Sağânî'nin bu doğrultudaki hükmü nakledilmekte, rivayetin senediyle ilgili herhangi bir bilgi verilmemektedir. Ali el-Karî şöyle der: "Fakat manası sahihtir.
ebubekir sifil
görüldüğü gibi hadisin senedinin olmadığında hem fikirler...
böyle videolar bulabilirsin...
bu hadis kütübü sittede yoktur...
ama hadis kutsi olmsada manası doğrudur diyen alimler var o konuda benim ilmim yetmez alimin kendi yorumudur birşey diyemem...
ama hadisi kütsi demekle bir alimin yorumu arasındaki farkı biliyorsundur herhalde...
sana yeteri kadar açıklama yaptığımı düşünüyorum...
sayfalardır aynı şeyleri kopyalamaktan sıkılmadın...
ama yaptığın alıntılar bile eksik..
görüldüğü üzere bundan sayfalar önce bu hadisin senedine ulaşılamadığının ama manaen doğru olabileceğini söyleyenlerin olduğunu söylemiştim...
senin koyduğun alıntılarda farklı birşey söylemiyor...
Hep aynı şeyleri yazmıyorum Akıncı. Bu konudaki bütün mesajlarımı okursan farklı kaynaklardan farklı bilgilere ve alıntılara yer verdiğimi ve konunun açıklığa kavuştuğunu göreceksin. Konuyu açıklayacak kadar olan gerekli alıntıları alıyorum; yaptığım alıntılar eksik değil.
İnternetten bulduğum bir bilgiye göre, Deylemi'nin Müsned'inde (Firdevs-ül Ahyar) hadisin senedi vardır. O hadis, Abdussamed b. Ali b. Abdullah isimli râvi tarafından rivayet edilmiş. Deylemi'nin Firdevs-ül Ahyar kitabı incelenirse, o hadis-i kudsinin senedinin olup olmadığı, internetten bulduğum o bilginin doğru olup olmadığı kontrol edilebilir.
Konunun diğer can alıcı noktası ise, Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım hadis-i kudsisinin manasının doğruluğunu destekleyen başka hadis-i kudsilerin de var olmasıdır. İmam-ı Rabbani'nin Mektubat'ında yer alan; "O (peygamber efendimiz) olmasaydı kâinatı yaratmaz, rububiyetimi izhar etmezdim." hadis-i kudsisi, "Sen olmasaydın Cenneti yaratmazdım." hadis-i kudsisi ve Taberani'de yer alan, "Ya Âdem doğru söyledin. O bana insanların en sevgilisidir. Onun hürmetine dua ettiğin için seni affettim. Eğer Muhammed aleyhisselam olmasaydı, seni yaratmazdım." hadis-i kudsisi, "Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım." hadis-i kudsisinin manasının doğruluğuna destek veren diğer bazı hadis-i kudsilerdir.
Cübbeli Ahmet Hoca'nın bu konuyla ilgili görüşleri şunlardır:
y_aLCmwxnyk
Cübbeli Ahmet Hoca'nın yukarıdaki videodaki bazı sözleri videodan anladığım kadarıyla şunlardır:
"Hâkim var Hâkim bu Nisaburi hazretleri. Buhari ve Müslim'e ilaveler yapmıştır. Müstedrek'tir bunun kitabı, Sahihayn'a (Sahih-i Buhari ve Sahih-i Müslim) ilave olan kitap. Onda bir hadis var sahihtir. Adem aleyhisselam Cennet'ten indiği zaman yüzlerce sene ağlayıp da affolmak isterken, Ya Rabbi, Muhammedinin başına beni affetmez misin? sallallahi aleyhi sellem deyince, Allahü Teâlâ, sen onu nereden tanıyorsun? sorunca, Ya Rabbi ben Cennetteyken baktım, Arş'ın direklerinde, Cennet'in kapılarında La İlahe İllallah Muhammedur Resulullah yazılı gördüm, o zaman anladım, tanımıyorum bilmiyorum ama bu kimse bu Muhammed sallallahi aleyhi ve sellem demek senin en sevdiğin ki ismini yanına koydun, kendi adınla onun adını beraber zikrettin, ben onun hürmetine istiyorum o kim olursa olsun. O zaman Allahü Teâlâ ona, doğru söyledin ey Adem. O senin zürriyetinden gelecek son peygamberdir. O olmasaydı seni de yaratmayacaktım.
Şimdi Adem aleyhisselam yaratılmayınca dünya yaratılacak mıydı? Okuyalım: Ey insanlar dünyada ne varsa sizin için yarattım, diyor; o da ayettir. Dünyada ne varsa bizim için yaratıldıysa, babamız ilk insan Adem aleyhisselamsa, Allah Teâlâ da ona, Muhammed Mustafamı yaratmayacak olsaydım sallallahu aleyhi ve sellem, seni de yaratmayacaktım buyurduysa, bu sahih hadis Hâkim'de, o zaman, sen olmasaydın felekleri yaratmazdım manası doğru mudur? Doğrudur. E sen şimdi levlake levlak uydurmadır diyebilir misin? Dersen naneyi yersin, yersin. Rasulullah'tan dayağı yersin. Bak yersin feci yersin, öyle bir tokata çarpılırsın ki..."
Hüdavendigâr
09-22-2011, 23:09
yine besmele çekmeyi bilmeyen adamlar 3 kuruşluk ilmiyle hadis inkar etmeye başlamış..neyse hiç sallamıyorum..delinin biri hatta malın biri kuyuya bi taş atmış 40 akıllı çıkaramıyor..mustafa islamoğluymuş ;D haa mustafa islamoğlu dediyse kesin doğrudur ;D biz doğru bildiğimizden şaşmayalımda sonra kim takar yalova kaymakamını..
BlueMoon
09-22-2011, 23:12
Alemlere rahmet olarak gonderilmistir ama dunyanin ismi şerifi bereketine yaratildigina dair olan hadisin sahih olup olmama konusu tartisilir. Dogrusunu ancak Allah bilir
yine besmele çekmeyi bilmeyen adamlar 3 kuruşluk ilmiyle hadis inkar etmeye başlamış..neyse hiç sallamıyorum..delinin biri hatta malın biri kuyuya bi taş atmış 40 akıllı çıkaramıyor..mustafa islamoğluymuş ;D haa mustafa islamoğlu dediyse kesin doğrudur ;D biz doğru bildiğimizden şaşmayalımda sonra kim takar yalova kaymakamını..
kardes takindigim tutum bence cok yanlis.. kendi deger verdigin insanlara burada laf denildigi zaman mangalda kül birakmayan hatta hakarete varacak seviyede savunan sen, baskalarinin deger verdigi insanlara daha saygili olman gerekir diye düsünüyorum..
sana göre, ona göre, suna göre hoca olmayabilir ama onu sevenler ve sayanlar var ve hicde azimsanmayacak sekilde, hayirli hizmetleri var hemde hicde kücümsenmeyecek seviyede o halde edebimizi takinmak en hayirlisidir güzel kardesim ;)..
Hüdavendigâr
09-22-2011, 23:15
kardes takindigim tutum bence cok yanlis.. kendi deger verdigin insanlara burada laf denildigi zaman mangalda kül birakmayan hatta hakarete varacak seviyede savunan sen, baskalarinin deger verdigi insanlara daha saygili olman gerekir diye düsünüyorum..
sana göre, ona göre, suna göre hoca olmayabilir ama onu sevenler ve sayanlar var ve hicde azimsanmayacak sekilde, hayirli hizmetleri var hemde hicde kücümsenmeyecek seviyede o halde edebimizi takinmak en hayirlisidir güzel kardesim ;)..[/B]
geçti o geçti..başkalarının değer verdiği adamların aleyhine açılan konular kilitlenirken 50 kere yazdık kimse sallamadı..milet benim itibar ettiğim adamlara saydırırken adminler izlerken ben niye seviyeli oluyorum ?
geçti o geçti..başkalarının değer verdiği adamların aleyhine açılan konular kilitlenirken 50 kere yazdık kimse sallamadı..milet benim itibar ettiğim adamlara saydırırken adminler izlerken ben niye seviyeli oluyorum ?
aykiri bir örnek olacak ama seni bir köpek isirdigi zaman dönüp köpegi isiriyormusun?
dikkat edersen cübbeli hocayla alakali konuda actim, gülen hocaefendi hakkinda konuda actim..
varsa konu hakkinda söyleyecegin söylersin, varsa reddiyeler bizi aydinlatirsin ama konudan cok kisiye yorum yaparsan niyetinin aslinda iyi olmadigi cikar ki bu sitede bu hareketi en son yakistiracagim kisi sensin güzel kardesim ;)..
Hüdavendigâr
09-22-2011, 23:20
aykiri bir örnek olacak ama seni bir köpek isirdigi zaman dönüp köpegi isiriyormusun?
dikkat edersen cübbeli hocayla alakali konuda actim, gülen hocaefendi hakkinda konuda actim..
varsa konu hakkinda söyleyecegin söylersin, varsa reddiyeler bizi aydinlatirsin ama konudan cok kisiye yorum yaparsan niyetinin aslinda iyi olmadigi cikar ki bu sitede bu hareketi en son yakistiracagim kisi sensin güzel kardesim ;)..
konu bir kişinin görüşleri üzerine düşünmeyi endekslemişse kime yorum yapacağım ? isim vermeden islamoğlunumu eleştireceğim ? konu hakkındaki görüşüm bellidir yukarıda yazılıdır..
konu bir kişinin görüşleri üzerine düşünmeyi endekslemişse kime yorum yapacağım ? isim vermeden islamoğlunumu eleştireceğim ? konu hakkındaki görüşüm bellidir yukarıda yazılıdır..
ben konu hakkindaki yorumundan cok sahis hakkindaki yorumuna takildim..
ama su yönden haklisin kardesim bu sitede yönetim tartisma ortamlarinin güvenligini ve seviyesini koruyamadigi icin sende bir sekilde kisasa kisas yapiyorsun ama yönetimin bu konudaki hatasini bizlerden cikarman yanlis bir tutumdur ;)..
Hüdavendigâr
09-22-2011, 23:29
hangi yönetim ?
o konu cok su götürür kardesim ki onu tartisma yeride bu konu degildir.. ama su cemaatler arasi tartismalardan hic hazzetmedigimi bir kez daha dile getirmek istiyorum..
sevmeyebilirsin, tasvip etmeyebilirsin, önemsemeyebilirsin ama hakaret, dalga, küfür kimsenin haddine degildir ;)
BeldeiTAYYIBe
09-22-2011, 23:50
kardes takindigim tutum bence cok yanlis.. kendi deger verdigin insanlara burada laf denildigi zaman mangalda kül birakmayan hatta hakarete varacak seviyede savunan sen, baskalarinin deger verdigi insanlara daha saygili olman gerekir diye düsünüyorum..
[/B]
Degerli kardesim,
haklisin...
fakat bir gercegide acikca vurgulamakta fayda var.
Aylardir üyeyim...bircok yorum yaptim. En haz etmedigim hocalara bile sirf ilmine saygimdan, adaba riayetten ötürü hep hocaefendi demisimdir...
Fakat bu hassasiyeti diger kardeslerimden görememenin izdirabini yasiyorum.
Gectin bir hocaya, koskoca mezheb imamlarinin ilmine hakarete varan sözler yazildi bu forumda...en aci verenide bunlar oldu.
Seni tenzih ederim lakin eli vicdaninda olan kardeslerimin bir nebze, hak ve hukuk namina bu tavirlarin önüne gecmelerini en azindan tepki babinda birseyler yazmalarini beklerdim.
Ilim islama acilan kapiysa,
o kapinin anahtari edeptir....
Hüdavendigâr
09-22-2011, 23:51
Degerli kardesim,
haklisin...
fakat bir gercegide acikca vurgulamakta fayda var.
Aylardir üyeyim...bircok yorum yaptim. En haz etmedigim hocalara bile sirf ilmine saygimdan, adaba riayetten ötürü hep hocaefendi demisimdir...
Fakat bu hassasiyeti diger kardeslerimden görememenin izdirabini yasiyorum.
Gectin bir hocaya, koskoca mezheb imamlarinin ilmine hakarete varan sözler yazildi bu forumda...en aci verenide bunlar oldu.
Seni tenzih ederim lakin eli vicdaninda olan kardeslerimin bir nebze, hak ve hukuk namina bu tavirlarin önüne gecmelerini en azindan tepki babinda birseyler yazmalarini beklerdim.
Ilim islama acilan kapiysa,
o kapinin anahtari edeptir....
adamsın..
Degerli kardesim,
haklisin...
fakat bir gercegide acikca vurgulamakta fayda var.
Aylardir üyeyim...bircok yorum yaptim. En haz etmedigim hocalara bile sirf ilmine saygimdan, adaba riayetten ötürü hep hocaefendi demisimdir...
Fakat bu hassasiyeti diger kardeslerimden görememenin izdirabini yasiyorum.
Gectin bir hocaya, koskoca mezheb imamlarinin ilmine hakarete varan sözler yazildi bu forumda...en aci verenide bunlar oldu.
Seni tenzih ederim lakin eli vicdaninda olan kardeslerimin bir nebze, hak ve hukuk namina bu tavirlarin önüne gecmelerini en azindan tepki babinda birseyler yazmalarini beklerdim.
Ilim islama acilan kapiysa,
o kapinin anahtari edeptir....
degerli gurbettasim söylediklerin, söylediklerimden farkli degilki.. ben sahsen yönetimi birakmamda bu tartismalarin tam ortasinda kalip, elimin baglanmasi etkilidir diyebilirim..
cünkü ben tartismayi seviyorum ögrenmeyi seviyorum ama birilerinin degerlerine hakaret, küfür veya alayla ögrenme olmaz..
o acidan bu konudada arkadasla tartistigim gibi ülkemizin önemli cinarlarini gelisi, güzel "bence" diye elestirirsek hadi onu gectim töhmet altinda birakirsak isin icinden cikamayiz..
Velhasil kelam birbirimizin degerlerine, düsüncelerine, fikirlerine daha fazla saygi, daha fazla tahammül olmalidir yoksa söylediklerimiz ne kadar dogru olursa olsun samimiyet testinden sinifta kalacak ve dolayisiylada bir ehemmiyeti olmayacakdir..
vBulletin v3.8.4, Copyright ©2000-2025, Jelsoft Enterprises Ltd.