fatih kısaparmak balon baskılı balon Erdoğan'dan Gazze vurgusu - Siyaset Forum

PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Erdoğan'dan Gazze vurgusu


Ertuğrul ÖZGÜL
09-25-2009, 11:52
Başbakan Erdoğan yaptığı konuşmada Ortadoğu'daki barış çalışmalarının önemine vurguda bulundu

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'na hitap etti.

Türkiye olarak Filistin - İsrail ihtilafı üzerinde hassasiyetle durduklarını belirten Erdoğan, "Filistin - İsrail ihtilafının yan yana, barış ve güvenlik içinde var olacak iki devlet temelinde çözüme kavuşturulmasını bölge ve dünya barışının vazgeçilmez bir şartı olarak görüyoruz." dedi.

Filistin'de ulusal uzlaşının sağlanmasının bağımsız Filistin devletinin kurulması sürecini hızlandıracağını vurgulayan Erdoğan, İsrail'in 2008 yılı sonunda Gazze'ye yönelik saldırısının kısa sürede bir insanlık dramına dönüştüğüne dikkat çekti. Başbakan Erdoğan, İsrail'i "Fosfor bombalarının atılması neticesinde bin 400'e yakın insan; çocuk, kadın, burada hayatını kaybetti. 5 binin üzerinde insan yaralandı ve Gazze'nin altyapısı yerle bir edildi. BM'nin Gazze'deki binaları dahi bu yıkımdan kurtulamadı." sözleriyle suçladı. Erdoğan, BM'nin Gazze raporunun da bu gerçeği çok net bir şekilde teyit ettiğine dikkat çekti.

Uluslararası toplumun Gazze'nin yeniden imarı için yaptığı taahhütleri hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti: "Üzülerek ifade etmeliyim ki, Gazze'deki insani trajedi halen devam ediyor. İnsanlar çadırlarda yaşıyor. İnsanlar içilecek su bulamıyor. Bu tabloya karşı biz insani görevimizi yapıyor muyuz? Acaba BM ne yapabiliyor? Veya Güvenlik Konseyi ne yapabiliyor. Böyle bir yaptırım gücü var mı yok mu? Gazze için verilen sözler tutulmadı. Gazze saldırı sırasında olduğu gibi, saldırının ve ağır tahribatın ardından da kendi kaderine terk edildi. Şu anda Gazze'ye inşaat malzemelerinin girişine dahi izin verilmiyor. Sadece ilaç, gıda. Gazze halkının acıları ve sıkıntıları devam ediyor."

Hem İsrail'in hem de Filistinlilerin barış ve güvenliği için söz konusu engellerin derhal kaldırılmasını ve Gazze'deki yaşamın normalleşmesini talep ettiklerini belirten Erdoğan, şunları söyledi: "Filistin sorunu sadece bir tarafın talepleri esas alınarak çözülemez. İsrail'in güvenliği kadar Filistinlilerin güvenliği de önemlidir. İsrail'in istikrar talebi kadar Filistin halkının özgürlük ve barış talebi de meşrudur. Bölge ve dünya barışının önündeki en büyük engellerden biri olan Filistin sorununun çözümü ancak herkese adil ve eşit muamele edilmesi halinde mümkün olacaktır."

Gazze'deki insani durumla ilgili vahim tabloya göz yumulamayacağını her vesileyle vurguladıklarını belirten Erdoğan, "Gazze'deki insanlık dramının sona erdirilerek kalıcı huzur ortamının tesisi insani ve vicdani sorumluluğumuzdur. Uluslararası toplumun ilgi ve hassasiyetini kaybetmemesi ve sorunun çözümü yönündeki çabalara yeni bir ivme kazandırması son derece önemlidir." şeklinde konuştu.

'İSRAİL - SURİYE GÖRÜŞMELERİNDE ARABULUCULUĞA HAZIRIZ' MESAJI VERDİ

Erdoğan, Gazze kriziyle sekteye uğramış olan Filistin - İsrail müzakerelerinin yeniden başlatılmasının büyük önem taşıdığına inandıklarını belirtti. Erdoğan, Ortadoğu barış sürecine her türlü katkıyı yapmaya gayret ettiklerini belirterek, İsrail - Suriye dolaylı barış görüşmelerine ev sahipliği yaptıklarını hatırlattı. Erdoğan, gelecekte de tarafların istemesi durumunda bu konuda aktif bir tutum sergilemeye hazır olduklarını ifade etti.

İran'ın nükleer programıyla ilgili anlaşmazlıkların diyalog yoluyla çözümlenmesini isteyen Erdoğan, "Türkiye, tüm ülkelerin barışçıl nükleer enerjiden yararlanma hakkına sahip olduğunu savunur. Diğer taraftan nükleer silahların yayılmasının dünya barışını tehdit eden bir gelişme olduğunu hatırlatarak, herkesi sorumlu davranmaya çağırıyoruz." dedi.

Başbakan Erdoğan; Afganistan ve Pakistan halklarının radikal akımlarla mücadelelerini desteklediklerini de sözlerine ekledi.

(CİHAN)

Ertuğrul ÖZGÜL
09-25-2009, 11:54
http://img19.imageshack.us/img19/5379/resim881491.jpg

Feride
09-25-2009, 11:59
Başbakanımızın uluslararası bir arenada, Filistin halkının sorunlarına, bu denli hassasiyetle vurgu yapması, söylenmesi gerekenleri hakkaniyetle dile getirmesi karşısında, duygulanmamak elde değil..

Yani artık anlaşılmalı ki, olay sadece Davos çıkışıyla sınırlı kalmıyor ve de inşeAllah da sınırlı kalmayacak..

Ertuğrul ÖZGÜL
09-25-2009, 12:12
Başbakanımızın uluslararası bir arenada, Filistin halkının sorunlarına, bu denli hassasiyetle vurgu yapması, söylenmesi gerekenleri hakkaniyetle dile getirmesi karşısında, duygulanmamak elde değil..




Aynen öyle kareşim....



Yani artık anlaşılmalı ki, olay sadece Davos çıkışıyla sınırlı kalmıyor ve de inşeAllah da sınırlı kalmayacak..

Özellikle bu kısmı bazılarının anlaması lazım her ne kadar istemeselerde bu bir gerçek....

Ertuğrul ÖZGÜL
09-25-2009, 12:19
İsrail'in Filistin'deki katliamı nedeniyle Davos'ta Şimon Peres'e sert çıkan ve tarihe "One Minute Vakası" olarak geçen restten sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, BM Genel Kurulu'nda İsrail'in askeri saldırı dahil yaptırım uygulattırmak istediği İran'a sahip çıktı. İsrail'e ikinci 'one minute' şoku olarak değerlendirilen konuşmasında Erdoğan, her ülkenin barışçıl nükleer enerji hakkına sahip olduğunu söyledi. Erdoğan'ın bu sözleri, İran'a yaptırım uygulamak isteyen İsrail ve Batılı ülkelere mesaj olarak nitelendirildi.


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde nükleer silahlarla ilgili düzenlenen zirve toplantısına katıldı. Toplantıda söz alan Erdoğan, Türkiye'nin nükleer enerji ve nükleer silahlarla ilgili duruşunu aktardı. Nükleer silahlarla ilgili meselelere dair toplantıyı 'yerinde ve zamanlı' olarak nitelendiren Erdoğan, bu konularda insanlığa karşı ortak sorumlulukları olduğunu söyledi. "40 yıl önce nükleer tahribat tehdidi insanlığın ufuklarını bugünküne kıyasla daha fazla karartmakta iken dünya liderleri bir araya gelip 20. yüzyılın tartışmasız en önemli anlaşmalarından biri olan nükleer silahların yayılmasının önlenmesi anlaşmasını ortaya çıkarmışlardır." diyen Erdoğan, bu anlaşmanın insanlığın barış ve güvenliğe duyduğu evrensel ve temel arzuyu yansıttığına dikkat çekti.

Geçen süre zarfında bu çerçevede birçok önemli işlerin başarıldığını belirten Erdoğan, "Ne var ki anlaşma rejimini bütünlüğünün ve geçerliliğinin güçlendirilmesi ihtiyacı mevcuttur. Toplantımızın uluslararası toplumu yeniden harekete geçireceğine, ve anlaşmanın gelecek yıl yapılacak gözden geçirme konferansına giden süreçte bu hedefe yönelik yeni girişimler doğuracağına olan inancım tamdır." şeklinde konuştu.

Nükleer silahsızlanma konusunun adım adım ilerleyen ve aynı zamanda süreklilik arz eden bir yaklaşım gerektirdiğini kaydeden Başbakan Erdoğan, "Nükleer silah sahibi beş devletin ellerindeki nükleer silahları topyekun biçimde imha etme yolunda ortaya koydukların kati taahhüt anlaşmanın en büyük başarılarından biridir." dedi. Erdoğan, stratejik silahların azaltılmasının yerini alacak hukuki bağlayıcılığı haiz yeni bir anlaşma yapılması yolundaki çabaları bu anlayışla memnuniyetle karşıladıklarını ve desteklediklerini söyledi.

BARIŞÇI NÜKLEER ENERJİ HAKKINA VURGU

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasında Türkiye'nin de yararlanmak istediği nükleer enerjiyle ilgili haklara da dikkat çekti. Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nun nükleer teknolojinin güvenli ve barışçı kullanımını ilerletme çerçevesindeki rolünün güçlendirilmesine önem verdiklerini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Türkiye, güvence denetimleri yükümlülüklerini harfiyen yerine getirmekte olan ülkelerin anlaşmada kayıtlı hakkını kullanmak suretiyle sivil nükleer teknolojilere kısıtlamasız biçimde erişmesi gerektiği düşüncesindedir. Biz, kitle imha silahlarına sahip olmanın bu çağda hiçbir ülkeye ilave güvenlik sağlamadığı görüşündeyiz. Bilakis bu silahlar bölgesel güvenlik ve istikrara zarar veriyor. Bu nedenle Türkiye, özellikle Ortadoğu'da olmak üzere kitle imha silahlarından arındırılmış bölgeler tesisine yönelik bütün ciddi adımlara önem atfetmekte ve desteklemektedir."

Başbakan Erdoğan, nükleer teknolojiye itimadın sağlanması için nükleer emniyet seviyesinin artırılması gerektiğini de belittiği konuşmasında, nükleer terörizm ve nükleer maddelerin yasadışı ticaretini 'küresel bir ortak taahhütle karşı konulması gereken ciddi bir gevenlik tehdidi' olarak değerlendirdi.

Erdoğan, devletlerin nükleer maddelerin yayılmasını suç olarak kabul ettikleri ve bunu önlemek için gerekli önlemleri almayı taahhüt ettikleri 1540 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararının etkin biçimde uygulanmasının önemine de dikkat çekti.










(CİHAN)

Ertuğrul ÖZGÜL
09-25-2009, 12:20
http://img12.imageshack.us/img12/1139/resim881451.jpg

Ertuğrul ÖZGÜL
09-25-2009, 16:26
Başbakan Erdoğan, BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, "Gazze için verilen sözler tutulmadı" dedi.

New York'ta Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'na seslenen Başbakan Erdoğan, uluslararası toplumu, 9 ay önce yaşana savaşın ardından Gazze'ye sırt çevrimekle suçladı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'na hitap etti.

Türkiye olarak Filistin - İsrail ihtilafı üzerinde hassasiyetle durduklarını belirten Erdoğan, "Filistin - İsrail ihtilafının yan yana, barış ve güvenlik içinde var olacak iki devlet temelinde çözüme kavuşturulmasını bölge ve dünya barışının vazgeçilmez bir şartı olarak görüyoruz." dedi.

Filistin'de ulusal uzlaşının sağlanmasının bağımsız Filistin devletinin kurulması sürecini hızlandıracağını vurgulayan Erdoğan, İsrail'in 2008 yılı sonunda Gazze'ye yönelik saldırısının kısa sürede bir insanlık dramına dönüştüğüne dikkat çekti. Başbakan Erdoğan, İsrail'i "Fosfor bombalarının atılması neticesinde bin 400'e yakın insan; çocuk, kadın, burada hayatını kaybetti. 5 binin üzerinde insan yaralandı ve Gazze'nin altyapısı yerle bir edildi. BM'nin Gazze'deki binaları dahi bu yıkımdan kurtulamadı." sözleriyle suçladı. Erdoğan, BM'nin Gazze raporunun da bu gerçeği çok net bir şekilde teyit ettiğine dikkat çekti.

Uluslararası toplumun Gazze'nin yeniden imarı için yaptığı taahhütleri hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti: "Üzülerek ifade etmeliyim ki, Gazze'deki insani trajedi halen devam ediyor. İnsanlar çadırlarda yaşıyor. İnsanlar içilecek su bulamıyor. Bu tabloya karşı biz insani görevimizi yapıyor muyuz? Acaba BM ne yapabiliyor? Veya Güvenlik Konseyi ne yapabiliyor. Böyle bir yaptırım gücü var mı yok mu? Gazze için verilen sözler tutulmadı. Gazze saldırı sırasında olduğu gibi, saldırının ve ağır tahribatın ardından da kendi kaderine terk edildi. Şu anda Gazze'ye inşaat malzemelerinin girişine dahi izin verilmiyor. Sadece ilaç, gıda. Gazze halkının acıları ve sıkıntıları devam ediyor."

Hem İsrail'in hem de Filistinlilerin barış ve güvenliği için söz konusu engellerin derhal kaldırılmasını ve Gazze'deki yaşamın normalleşmesini talep ettiklerini belirten Erdoğan, şunları söyledi: "Filistin sorunu sadece bir tarafın talepleri esas alınarak çözülemez. İsrail'in güvenliği kadar Filistinlilerin güvenliği de önemlidir. İsrail'in istikrar talebi kadar Filistin halkının özgürlük ve barış talebi de meşrudur. Bölge ve dünya barışının önündeki en büyük engellerden biri olan Filistin sorununun çözümü ancak herkese adil ve eşit muamele edilmesi halinde mümkün olacaktır."

Gazze'deki insani durumla ilgili vahim tabloya göz yumulamayacağını her vesileyle vurguladıklarını belirten Erdoğan, "Gazze'deki insanlık dramının sona erdirilerek kalıcı huzur ortamının tesisi insani ve vicdani sorumluluğumuzdur. Uluslararası toplumun ilgi ve hassasiyetini kaybetmemesi ve sorunun çözümü yönündeki çabalara yeni bir ivme kazandırması son derece önemlidir." şeklinde konuştu.

'İSRAİL - SURİYE GÖRÜŞMELERİNDE ARABULUCULUĞA HAZIRIZ' MESAJI VERDİ

Erdoğan, Gazze kriziyle sekteye uğramış olan Filistin - İsrail müzakerelerinin yeniden başlatılmasının büyük önem taşıdığına inandıklarını belirtti. Erdoğan, Ortadoğu barış sürecine her türlü katkıyı yapmaya gayret ettiklerini belirterek, İsrail - Suriye dolaylı barış görüşmelerine ev sahipliği yaptıklarını hatırlattı. Erdoğan, gelecekte de tarafların istemesi durumunda bu konuda aktif bir tutum sergilemeye hazır olduklarını ifade etti.

İran'ın nükleer programıyla ilgili anlaşmazlıkların diyalog yoluyla çözümlenmesini isteyen Erdoğan, "Türkiye, tüm ülkelerin barışçıl nükleer enerjiden yararlanma hakkına sahip olduğunu savunur. Diğer taraftan nükleer silahların yayılmasının dünya barışını tehdit eden bir gelişme olduğunu hatırlatarak, herkesi sorumlu davranmaya çağırıyoruz." dedi.

Kaynak: Ajanslar

musab
09-25-2009, 16:45
başbakanın olmertle görüştükten sonra 1 hafta içinde israilin filistine girmesi hala kafamda şüpheler barındıryor..

Ertuğrul ÖZGÜL
09-25-2009, 16:51
başbakanın olmertle görüştükten sonra 1 hafta içinde israilin filistine girmesi hala kafamda şüpheler barındıryor..

Ne demek oluyor Şimdi bu cümle??? biraz daha açık konuşun isterseniz....

musab
09-25-2009, 16:53
Ne demek oluyor Şimdi bu cümle??? biraz daha açık konuşun isterseniz....

haberi varmıydı..destekledimi arkanızdayız girebilirsinizmi dedi..kapalı kapılar ardında neler konşuldu şüphem budur

Ertuğrul ÖZGÜL
09-25-2009, 17:01
haberi varmıydı..destekledimi arkanızdayız girebilirsinizmi dedi..kapalı kapılar ardında neler konşuldu şüphem budur

Ayıp oluyor ama....
Bu denli bir yorum yapmanız yapabilmeniz gerçekten çok acı bir durum.....

musab
09-25-2009, 17:06
Ayıp oluyor ama....
Bu denli bir yorum yapmanız yapabilmeniz gerçekten çok acı bir durum.....

kardeşim bunları ayıp olcak diye saklayamayızki..bildiğiniz varsa paylaşın bizde öğrenmiş oluruz..

Ertuğrul ÖZGÜL
09-25-2009, 17:12
kardeşim bunları ayıp olcak diye saklayamayızki..bildiğiniz varsa paylaşın bizde öğrenmiş oluruz..




O kadar yaşanan olaylardan bir bilgi edinememişseniz ben sizin karşınıza olmert ve Başbakanımızın konuşmasının görüntülü halini bulup izletsem bile o şüpheyi içinizden çıkartamam......

Dünyanın dört bir yanında bangır bangır filistini savunan Başbakan ne ilginçtirki Chp tarafından silahlı terör ögütünü savunmak ve hamiliğini yapmakla suçlanıyor sizde israillle iş birliği yapmakla suçluyorsunuz....

sizcede gariplik yok mu işte......

Ama doğru siz şimdi Chp ilede iş birliği yapıyor dersiniz....

Selametle.....

ishakyilmaz
09-25-2009, 18:08
Gazze saldırıları insanlıkla bağdaşmayan,siyonist ve yahudilerin müslümanları yok etme çabasından başka birşey değildir!Başbakanımızda halkı olarak,insanlık vazifesini yerine getirmektedir.Konu ile ilgili her platforumda tepkisini dile getirmiştir.Filistinli kardeşlerimize reva görülen zulümün karşısında susmak,onları öldürmekten daha kötü olsa gerek.İslam alemi olarak bir ve bütün bir şekilde soykırıma uğrayan,uğramakta olan kardeşlerimizin yanında yer almalıyız,desteklerimizi sunmalıyız.Bu bağlamda sayın erdoğan sesimiz ve kulağımız olacaktır.

kıtlamaşeker
09-25-2009, 19:00
İsrail aleyhine ilk karar öncesi Türk heyeti salonu terketti…

(UAEK) 53′üncü Genel Kurul Toplantısı’nın son gününde İsrail’in atom ve nükleer programlarını eleştiren bir karar çıktı. İsrail’in nükleer kapasitesiyle ilgili kaygıların dile getirildiği önerge 16 çekimser ve 45′e karşı 49 oyla kabul edildi.

Tv karşısında işi showa dönüştürme değil israil aleyhine olacak oylamalara katılıp aleyhte oy kullanmktır önemli olan...

montenegro
09-25-2009, 19:23
başbakanımızın israile tepkisi sadec bunlarla bitmiyor

mesela el-fetih ve hamas arasında arabuluculuk yapması ve hamasın el-fetihinn türkiyeyi ziyaret eden süreçlerin başlamasını bi hatırlayalım

daha sonra lübnan ve suriyeyide bu arabuluculuğa katarak süper bir diplomasi sergilemiştir

laf değil icraat yapmıştır

sırf hamas ve el fetih arasındaki arabuluculuğu bile yeter

ayrıca uluslararası arenada hamasın suçlu olmadığını dik duruşuyla anlatması ve haykırması herşeye yeter

kıskananlar çatlasın

menes
09-25-2009, 19:36
başkanımız dik durmaya devam etsin...kafir yapacağını yapmaya devam ediyor...filistinle ilgili yaptığı tek şey one minute onuda moderatöre söylemiş ne alakaysa:w:

Bu dik duruşun milyonda birini Erbakan gösteremedi.Hem de kendisi yüzünden dindarlara yüklenildi.Bahane oldu kafirlere.

montenegro
09-25-2009, 19:39
en azından erbakan gibi kaçmıyor değil mi :)

Feride
09-25-2009, 19:40
başkanımız dik durmaya devam etsin...kafir yapacağını yapmaya devam ediyor...filistinle ilgili yaptığı tek şey one minute onuda moderatöre söylemiş ne alakaysa:w:

El insaf yahu.. El insaf..

Başbakanımız, Filistin'in sorunlarını, hemen hemen her platformda dillendiriyor. Hem de tam bir halk ağzıyla. Halkın duygularına tercüman olaraktan...

Ne yapması gerekiyor başka cidden merak ediyorum..! Gidip kafa göz falan mı patlatması gerekiyor.

Kafir elbetteki elinden geleni ardına koymayacak. Bizler de bunula beraber , sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz.

Sadece eleştirmek için eleştirmeyin. Evet orada moderatöre dedi belki. Ama neden ne amaçla dediğini hala kavrayamamış iseniz, daha söylenecek pek bir söz yok size..!

menes
09-25-2009, 19:47
Moderatör'e olan kalkıp gitmeydi.Peres'e neler söyledi.Daha sonra Peres arayıp Erdoğan'dan özür diledi.
Erbakan Kaddafi'ye karşı süt dökmüş kediye döndü.Ağzını açıp tek kelime edemedi.Abdullah Gül'de vardı orada kıpkırmızı oldu laflar karşısında.Ama Başbakan var diye cevap veremedi.Başbakan da zaten iş yok.Sonra Davos'a laf söyle.Erbakan'da Kaddafi'ye laf söyleseydi alkışlasaydık takdir etseydik.

FarukARSLAN.
09-26-2009, 02:00
mazlumların hakkı ONE MİNUTE diye savunulmaz....orada one minute der ..... katili mecliste konuşturur...

One munite kıskançlarına da bak..
Çatlayın be..
O katilin yanında Filistin'in devlet başkanı da konuştu.
İster beğenelim ister beğenmeyelim "resmi" olarak devlet statüsü gereğince budur.

Düşün peşimize, takibe devam..
Çatlaya çatlaya.. Eriye eriye.. Hülyalara dala dala..

Sizden "helal olsun be başbakan" demenizi bekleyen de yok gerçi.
Akıl ve dil-göz-nizam gerekli..

Geç..


VE, laflarını çapın kadar etmesini bil.
Bura ne dingonun ahırı ne de MG ini.
Yedirmeyiz anlıyor musunuz?!? Bu davayı o pis ayaklarınıza da vermeyiz o lanet ağzınızda da telaffuzunu geçirtmeyiz YAZIK OLUR diye.

Zaten başka yerde "lafzımızı söyleyemeyecek, kadar aşağı ve çukur laştığınız" için, sorun olmuyor.

Bu sınırlar içerisinde, adam olacaksınız; hizaya geleceksiniz. Sözün özü budur;;)

musab
09-26-2009, 02:24
bu konular uzar gider..

FarukARSLAN.
09-26-2009, 02:36
Adam gibi gönlüyle siyaset yapmasını bilen yapar yorumunu gönlü-yüreğiyle, eder tebriğini yada hoşnutsuzluğunu çekilir kenara.
Gelip benim mahallemde salyangoz satmaya çalışıp, öyle (kendi) Mahalle Ağzıyla benim DEĞER biçtiğime laf ederse..

UZAR DA GİDER DE.
Kuyruk kıstırma peşinde koşanın KUYRUĞUNU KESERİZ DE NEYE UĞRADIĞINI ŞAŞIRIR.


Dediğimiz gibi, bu sınırlar içerisinde herkes yola gelecek.
Mağara değil burası

kıtlamaşeker
09-26-2009, 17:11
İsrail aleyhine ilk karar öncesi Türk heyeti salonu terketti…

(UAEK) 53′üncü Genel Kurul Toplantısı’nın son gününde İsrail’in atom ve nükleer programlarını eleştiren bir karar çıktı. İsrail’in nükleer kapasitesiyle ilgili kaygıların dile getirildiği önerge 16 çekimser ve 45′e karşı 49 oyla kabul edildi.

Tv karşısında işi showa dönüştürme değil israil aleyhine olacak oylamalara katılıp aleyhte oy kullanmktır önemli olan...

MG ini diye tabirde bulunan Faruk Aslan nickli şahıs senin Genel Başkanın, Genel Başkan Yardımcıların Hatta Cumhurbaşkanımızda (SENİN TABİRİNLE) o inden çıktı....

Dikkat et laflarına ... Eğer orası in ise bu saydıklarım sence nedir ? Onada bir tabir bulda bilelim...

mücahid55
09-26-2009, 17:29
Bura ne dingonun ahırı ne de MG ini.
Yedirmeyiz anlıyor musunuz?!? Bu davayı o pis ayaklarınıza da vermeyiz o lanet ağzınızda da telaffuzunu geçirtmeyiz YAZIK OLUR diye.

Zaten başka yerde "lafzımızı söyleyemeyecek, kadar aşağı ve çukur laştığınız" için, sorun olmuyor.

Bu sınırlar içerisinde, adam olacaksınız; hizaya geleceksiniz. Sözün özü budur;;)

Beş vakit Allah(cc) ın karşısında kıyamda dikilen ayaklarımız mı pis?
bize ülkemizi, milletimizi, dinimizi sevdiren öğreten milli görüş "in" mi?
Allah(cc)' ın zikriyle açılan ve ancak O'nun rızası için çabalayan ağzımız lanetli öyle mi?

yazık, yönetici olmak sorumluluk gerektirir. Fikirlerini beğenmedikleriniz banlamak onlara burdaki yetkilerinizi kullanarak hakaret etmek marifet değil.

Bizler Allah rızası için ve tüm insanlığın saadeti için siyaset yaparız, başka gayemiz yoktur ne koltuk meraklısıyız nede para. siz bulunduğunuz makamlarda kendinizin ebedi kalacağınızımı zannediyorsunuz?