fatih kısaparmak balon baskılı balon Genelkurmayda hata yapabilr...Yapıyor da!..(ALİ KARAHASANOĞLU) - Siyaset Forum

PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Genelkurmayda hata yapabilr...Yapıyor da!..(ALİ KARAHASANOĞLU)


Gönülden
10-11-2008, 09:46
Mantıkta tümevarım diye bir metod vardır.
Verdiği sonuçlara, her zaman için mutlaka “doğrudur” demek mümkün değildir.
Ama bilimsel bir metoddur. Bazı farklı testlerle takviye ederseniz, isabet payı hayli yüksek bir usûldür.
Olayları yorumlarken, bazen açık açık, bazen de bilinçaltında, ben de bu metoddan yararlanırım.
Doğrulara ulaşmak için; tek metod olarak bel bağlanmayacak, ama faydası inkar edilemez bir yoldur.
Gelin, son 17 şehid olayına da, bilimsel bir metod olan “tümevarım”la bir bakalım..
Aktütün neresi? Askerlerimizin şehid olduğu Bayraktepe neresi?..
Aktütün Karakolu’nun faydası ne?..
Aktütün Karakolu hadi olsun diyelim, Bayraktepe’de askerin işi ne?..
Aktütün’ü korumak için..
Peki yarın da “Bayraktepe’deki askerleri korumak için, .. tepesinde de 5 asker bulundurmak gerekir” denilirse (ki son olay denilmesi gerektiğini gösteriyor), onu da yapacak mıyız?
Vs. vs..
Bunlar, bizim dahil olamayacağımız kadar teknik tartışmalar..
Uzmanlar bu konuları tartışsınlar..
Ama biz, çok iyi bildiğimiz bazı konuları derinleştirerek, tümevarım metodunu da kullanarak, doğru sonuçlara ulaşmaya çalışalım..
Genel olarak olaya bakalım. Çok iyi bildiğimiz konularda, neler yapılıyor, oraya bakarak, tam ayrıntılarını bilemediğimiz konularda da doğru sonuca ulaşmaya çalışalım. Tabiî “mutlak doğru budur” şeklindeki dayatma yanlışına da düşmeden..
Genelkurmay, bizim çok iyi bildiğimiz konularda ne yapıyor?..
Örneğin; akredite konusu.
Bizim birebir içinde olduğumuz, çok iyi bildiğimiz bir konu bu..
Ne yapıyor Genelkurmay bu konuda?..
“Bu iş, askerlik işi değil. Bizim işimiz değil. Önemli bir şey de değil. Biz toplantıları herkese açık yaparız. Gelen gelir, gelmeyen gelmez. Bu konunun üzerinde böyle uzun boylu durmayalım, taraf da olmayalım” mı diyor, yoksa bunu açık bir kavga haline dönüştürüp, büyük bir sorunmuş gibi ısrarla akredite listeleri hazırlayıp, “şu şu gazeteler akredite, şunlar şunlar değil” ayrımcılığında ısrar mı ediyor?
Maalesef, ayrımcılıkta, yanlışta ısrar ediyor..
Hatırlatıyorsunuz... Duymazlıktan geliyorlar, yaptıkları yanlışı izah etmek için bir çaba bile sarfetme lûtfuna girmeden, hatalarını tekrarlıyorlar.
“Hürriyet, Milliyet, Sabah, Vatan akredite.. Vakit, Milli Gazete, Zaman akredite değil” diyorlar.
Soruyor; “Niye?..” diyorsunuz..
Lafı çeviriyor, değiştiriyor, “Komutanlık makamının takdiri” diyorlar.
O zaman, ben de tümevarım için bu örneklemeyi alıyor, kenara koyuyorum.
Genelkurmay, çok iyi bildiğim bir konuda, Genelkurmay’a kesinlikle önyargısı olmayan bir gazete / gazeteler hakkında, önyargılı hareket edebiliyor. Yanlış yapabiliyor!..
Hem de hatırlattığınız halde..
İzahı olmayacak kadar ağır bir yanlışta, tereddüt etmeden ısrar edebiliyor!
Bir başka örnek.. Kışlalarda bazı gazeteler satılıyor, bazı gazeteler satılmıyor.
Soruyorsunuz, “Niye böyle?..”
Yine mantıklı bir izahat yok..
Bir başka örnek.. Soruyorsunuz, “Bazı subayları, YAŞ’ta, disiplinsizlik gerekçesiyle ihraç ediyorsunuz.. Bunlar gerçekten disiplinsiz subaylar ise, niçin savunmalarını alıp, itiraz hakkı da tanıyarak ihraç etmiyorsunuz” diye..
Cevap vermiyorlar. Veremiyorlar.
“Bize güvenmiyor musunuz?.. O dosyalar defalarca elden geçiyor” diyerek kestirip atıyorlar.
“Böyle, ‘subayları sorgusuz-sualsiz ihraç etme’ gibi bir imkân varsa, her suç işleyeni böyle ihraç edin, niye hırsıza, arsıza, namussuza yargı hakkı tanıyorsunuz?” diyoruz.
Yine cevap veremiyorlar.
Bu örnekleri arka arkaya sıralıyorum.
Ve sonuca varıyorum. Tümevarıyorum.
Genelkurmay da ciddi hatalar yapabilir. Yapıyor da..
O zaman şehid verdiğimiz konularda da aynı sonucu tekrarlıyorum.
Bu kadar çok şehid vermemizde, Genelkurmay’ın da ciddi hataları olabilir.
O zaman buyurun, “asker düşmanlığı”, “vatan hainliği” türünden ucuz suçlamalar yapmadan, olayları tartışalım. Sorumlular hakkında gerekli soruşturmaları açalım.. “Layüsel”lik zırhlarına bürünmeden, şeffaf şekilde her konuyu, herkesi sorgulayalım!..