Gönülden
10-15-2008, 10:11
Ne olacak; bir gün yazacağız, sonra işin peşini bırakıp, olayı unutacak mıyız?..
Biz unutacağız, 260 işadamı da, devlet arazisinde zevklerini bedavaya tatmin etmeye devam edecekler, öyle mi?
Böyle bir şey kabul edilebilir mi?
Bakın daha dün, Milli Emlak Genel Müdürlüğü, bir tebliğ yayınladı..
Amaç ne? “Hazine’ye Ait Taşınmazların Değerlendirilmesi”yle ilgili esasları belirlemek..
Bizim; Harp Akademileri Komutanlığı’na tahsis edilen alanda, 260 trilyoner işadamının, golf oynama keyiflerini bedavaya çakırttıklarının çarpıklığını yazdığımız gün, bizden tamamen habersiz şekilde, Milli Emlak da bir tebliğ yayınlayarak, Hazine’nin arazilerinin şunun-bunun elinde bedelsiz kullanılmaması için neler yapılacağının kurallarını belirliyordu.
Hazine malının, şuna-buna peşkeş çekilmemesi yönündeki irade tamam..
Peki, gözlerden ırak şekilde, Harp Akademileri örneğindeki gibi, kamu alanlarının özel kuruluşlara kullandırılmasındaki yanlışlık ne olacak?
Nasıl düzeltilecek?
Düşünebiliyor musunuz; dün yayınlanan tebliğde, sürekli bile değil, geçici olarak da olsa, Hazine’ye ait alanların kullanımı karşılığında alınacak bedellerin nasıl formüle edileceği ve kamunun hakkının nasıl titizlikle korunacağının izahı yapılıyordu.
Milli Emlak Genel Müdürlüğü bürokratları, Hazine’ye ait alanları bir günlüğüne, iki günlüğüne kullananlardan bile, ecrimisillerin nasıl tahsil edileceğinin kurallarını belirlemek için gece-gündüz çalışsınlar..
Trilyoner işadamlarımız, Harp Akademileri Komutanlığı’nın arazisini, göstere göstere bedava kullansınlar..!
Olacak iş mi bu?!
Kabul edilecek, görmezlikten gelinecek bir şey mi bu?!
Trilyoner işadamlarımız, sadece kullandıkları alanın rayiç değerlere göre kirasını değil, kendilerine öyle güvenlikli bir alan tahsis edildiği için, ayrıca güvenlik ödemesi de yapmalılar!
Düşünsenize, işadamları, gelişigüzel bir yerde, böyle bir tesis açmaya kalkışsalar, hem tesislerini korumak için, hem de kendi güvenliklerini sağlamak için, asgari 20-30 kişiyi istihdam etmeleri gerekir.
260 dönümlük alan..
Dile kolay!
Ama, Harp Akademileri Komutanlığı’nın arsasında, güvenliklerini sağlamak için böyle bir istihdama da gerek yok!
Çünkü, zorunlu askerlik görevini yerine getirmek için teslim olan gençlerimizden kimisi Aktütün’ü beklemek için Şemdinli’ye gidiyor. Kimisi de Harp Akademileri Komutanlığı’nın güvenliğini sağlamak için Maslak’a gidiyor.. Harp Akademileri Komutanlığı’nın güvenliği sağlanırken, doğal olarak, Harp Akademileri Komutanlığı’nın arsasındaki golf oynayan işadamlarının da güvenliği sağlanmış oluyor!
Tabiî ki, kimseye haksızlık etmeyelim.. Hususi olarak, Golf kulübünün güvenliği için oraya asker tahsis edilmiş değil.
Ama vakıayı da tam olarak görelim. Golf kulübü üyeleri, Harp Akademileri’ne ait alanda keyif sürerken, başka bir yerde aynı keyfi sürmek isteseler, çalıştıracakları güvenlik görevlileri için ceplerinden bir para çıkartıyorlar mı?
Hayır..
Harp Akademileri Komutanlığı, güvenlik açısından, işadamları için özel olarak kasasından bir para harcamıyor ama, işadamlarının cebinden çıkması gereken bir para da, onların ceplerinde kalıyor..
Bu tür durumlar için, hukukçular “Sebebsiz zenginleşme” kavramını kullanırlar..
“Durup dururken, bir emek sarfetmeden, başkasının bir faaliyetinden dolayı, kendiliğinden zenginleşme” anlamında..
Harp akademilerinin güvenliğini sağlayan askerlerimiz, aynı zamanda golf oynayan trilyoner işadamlarının da güvenliğini sağlamış olduklarına göre, burada da “sebebsiz zenginleşme” var demektir..
Demek ki; golf meraklısı işadamlarımızın yapacakları ödeme, kira bedeli ile de sınırlı değil.. Bir de, başka yerde golf oynasalardı, harcayacakları “güvenlik masrafı”nı da ödemeleri gerekecek..
Yetkililer, duymazlıktan gelseler de, biz bu olayın takipçisi olacağız.
Bakalım, işadamlarımız daha ne kadar, kamuya ait bir mekânda bedavaya golf oynamayı sürdürecek?
Bakalım yetkililer, bu görev suîistimalini ne kadar sürdürecekler?..
Biz unutacağız, 260 işadamı da, devlet arazisinde zevklerini bedavaya tatmin etmeye devam edecekler, öyle mi?
Böyle bir şey kabul edilebilir mi?
Bakın daha dün, Milli Emlak Genel Müdürlüğü, bir tebliğ yayınladı..
Amaç ne? “Hazine’ye Ait Taşınmazların Değerlendirilmesi”yle ilgili esasları belirlemek..
Bizim; Harp Akademileri Komutanlığı’na tahsis edilen alanda, 260 trilyoner işadamının, golf oynama keyiflerini bedavaya çakırttıklarının çarpıklığını yazdığımız gün, bizden tamamen habersiz şekilde, Milli Emlak da bir tebliğ yayınlayarak, Hazine’nin arazilerinin şunun-bunun elinde bedelsiz kullanılmaması için neler yapılacağının kurallarını belirliyordu.
Hazine malının, şuna-buna peşkeş çekilmemesi yönündeki irade tamam..
Peki, gözlerden ırak şekilde, Harp Akademileri örneğindeki gibi, kamu alanlarının özel kuruluşlara kullandırılmasındaki yanlışlık ne olacak?
Nasıl düzeltilecek?
Düşünebiliyor musunuz; dün yayınlanan tebliğde, sürekli bile değil, geçici olarak da olsa, Hazine’ye ait alanların kullanımı karşılığında alınacak bedellerin nasıl formüle edileceği ve kamunun hakkının nasıl titizlikle korunacağının izahı yapılıyordu.
Milli Emlak Genel Müdürlüğü bürokratları, Hazine’ye ait alanları bir günlüğüne, iki günlüğüne kullananlardan bile, ecrimisillerin nasıl tahsil edileceğinin kurallarını belirlemek için gece-gündüz çalışsınlar..
Trilyoner işadamlarımız, Harp Akademileri Komutanlığı’nın arazisini, göstere göstere bedava kullansınlar..!
Olacak iş mi bu?!
Kabul edilecek, görmezlikten gelinecek bir şey mi bu?!
Trilyoner işadamlarımız, sadece kullandıkları alanın rayiç değerlere göre kirasını değil, kendilerine öyle güvenlikli bir alan tahsis edildiği için, ayrıca güvenlik ödemesi de yapmalılar!
Düşünsenize, işadamları, gelişigüzel bir yerde, böyle bir tesis açmaya kalkışsalar, hem tesislerini korumak için, hem de kendi güvenliklerini sağlamak için, asgari 20-30 kişiyi istihdam etmeleri gerekir.
260 dönümlük alan..
Dile kolay!
Ama, Harp Akademileri Komutanlığı’nın arsasında, güvenliklerini sağlamak için böyle bir istihdama da gerek yok!
Çünkü, zorunlu askerlik görevini yerine getirmek için teslim olan gençlerimizden kimisi Aktütün’ü beklemek için Şemdinli’ye gidiyor. Kimisi de Harp Akademileri Komutanlığı’nın güvenliğini sağlamak için Maslak’a gidiyor.. Harp Akademileri Komutanlığı’nın güvenliği sağlanırken, doğal olarak, Harp Akademileri Komutanlığı’nın arsasındaki golf oynayan işadamlarının da güvenliği sağlanmış oluyor!
Tabiî ki, kimseye haksızlık etmeyelim.. Hususi olarak, Golf kulübünün güvenliği için oraya asker tahsis edilmiş değil.
Ama vakıayı da tam olarak görelim. Golf kulübü üyeleri, Harp Akademileri’ne ait alanda keyif sürerken, başka bir yerde aynı keyfi sürmek isteseler, çalıştıracakları güvenlik görevlileri için ceplerinden bir para çıkartıyorlar mı?
Hayır..
Harp Akademileri Komutanlığı, güvenlik açısından, işadamları için özel olarak kasasından bir para harcamıyor ama, işadamlarının cebinden çıkması gereken bir para da, onların ceplerinde kalıyor..
Bu tür durumlar için, hukukçular “Sebebsiz zenginleşme” kavramını kullanırlar..
“Durup dururken, bir emek sarfetmeden, başkasının bir faaliyetinden dolayı, kendiliğinden zenginleşme” anlamında..
Harp akademilerinin güvenliğini sağlayan askerlerimiz, aynı zamanda golf oynayan trilyoner işadamlarının da güvenliğini sağlamış olduklarına göre, burada da “sebebsiz zenginleşme” var demektir..
Demek ki; golf meraklısı işadamlarımızın yapacakları ödeme, kira bedeli ile de sınırlı değil.. Bir de, başka yerde golf oynasalardı, harcayacakları “güvenlik masrafı”nı da ödemeleri gerekecek..
Yetkililer, duymazlıktan gelseler de, biz bu olayın takipçisi olacağız.
Bakalım, işadamlarımız daha ne kadar, kamuya ait bir mekânda bedavaya golf oynamayı sürdürecek?
Bakalım yetkililer, bu görev suîistimalini ne kadar sürdürecekler?..