Necip Fazil
01-02-2008, 13:13
Çoğunluk olduğumuz halde, yıllardır azınlık muamelesi gördük ... İmam Hatiplerden katsayı adaletsizliği ile mezun olduk, Örtümüz namusumuzdu, ama ona el uzatanlara hadi sövmedik, sineye çektik. Öz yurdumuzda ikinci sınıf insan konumuna getirilmeye çalışıldık, yine de Öz Yurdumuza küsmedik ...
Gün geçti devran döndü, sabrın selametini görme sırası bizlere geldiğinde azınlıklların sahte coğulcu sesleri bizleri çekemez oldu ...
Bizde okumaya başladık çünkü, görmeye ve analiz etmeye ... Ak ile Kara ayrımını yapmaya ... Hem Ak ile Kara'yı ayırdık hemde siyasetin kirli oyunlarına dur diyebilecek yiğitler yetiştirdik bağrımızdan. Birileri tanklarını sürdü üzerimize, birileri meydanlarda soluksuz bırakmaya çalıştı. Birileri anayasayı annesi sanıp yeni tarifler üretti mutfağında ...
28 Şubat'ta şarabımızı içirdik, korku sarhoşu ettik koyun sürüsü çoğunluğu, bunlar koyunluktan kurtulamaz dediler. İki avuç kum tanesinden bir tümsek yapalım, bunu da dağ diye halka yutturalım dediler ... Söz sırası halka gelmeden eldeki kumlar döküldü, Mumlar söndü ... Saçlar Ağardı ... Tersi olsa halk bunu yermiydi? Elbette yemezdi ... Belkide kumlar bu nedenle dirayetsizce dağıldı ...
Ne tanklar ezip geçebildi halkın bağrını, ne çığırtkan sloganlar nede köşelerinde korku senaryoları yazan satılıklar ! Halk bayrağını önce TBMM'ye sonra Çankaya'ya dikti ... Ve şimdi sineye çekme sırası sizlere geldi ...
Çekilen bu zulümlerin %1'ni çekmeden, bir kez olsun bira göbeğiniz hakkında tek kelime edilmeden, açılıp saçıldığınız için üniversite kapılarından geri çevirilmeden, kamusal alan muhabbetine Çankaya köşküne eşsiz davet edilmeden küsüyorsunuz öyle mi?
İşte sizin kaybettiğiniz ve bizim kazandığımız yanlar ... Biz çekerek yücelir, siz kaçarak ufalırsınız.
Yolunuz açık olsun Nişantaşı Beyzadeleri ... Biz vatanımızı beklemeye devam edeceğiz !
VesseLam
Gün geçti devran döndü, sabrın selametini görme sırası bizlere geldiğinde azınlıklların sahte coğulcu sesleri bizleri çekemez oldu ...
Bizde okumaya başladık çünkü, görmeye ve analiz etmeye ... Ak ile Kara ayrımını yapmaya ... Hem Ak ile Kara'yı ayırdık hemde siyasetin kirli oyunlarına dur diyebilecek yiğitler yetiştirdik bağrımızdan. Birileri tanklarını sürdü üzerimize, birileri meydanlarda soluksuz bırakmaya çalıştı. Birileri anayasayı annesi sanıp yeni tarifler üretti mutfağında ...
28 Şubat'ta şarabımızı içirdik, korku sarhoşu ettik koyun sürüsü çoğunluğu, bunlar koyunluktan kurtulamaz dediler. İki avuç kum tanesinden bir tümsek yapalım, bunu da dağ diye halka yutturalım dediler ... Söz sırası halka gelmeden eldeki kumlar döküldü, Mumlar söndü ... Saçlar Ağardı ... Tersi olsa halk bunu yermiydi? Elbette yemezdi ... Belkide kumlar bu nedenle dirayetsizce dağıldı ...
Ne tanklar ezip geçebildi halkın bağrını, ne çığırtkan sloganlar nede köşelerinde korku senaryoları yazan satılıklar ! Halk bayrağını önce TBMM'ye sonra Çankaya'ya dikti ... Ve şimdi sineye çekme sırası sizlere geldi ...
Çekilen bu zulümlerin %1'ni çekmeden, bir kez olsun bira göbeğiniz hakkında tek kelime edilmeden, açılıp saçıldığınız için üniversite kapılarından geri çevirilmeden, kamusal alan muhabbetine Çankaya köşküne eşsiz davet edilmeden küsüyorsunuz öyle mi?
İşte sizin kaybettiğiniz ve bizim kazandığımız yanlar ... Biz çekerek yücelir, siz kaçarak ufalırsınız.
Yolunuz açık olsun Nişantaşı Beyzadeleri ... Biz vatanımızı beklemeye devam edeceğiz !
VesseLam