http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/d/d8/Mahmud_II.jpg

SARIK, CÜBBE VE SAKAL

II. Mahmut döneminde gerçekleştirilen kıyafet değişikliği kayda değer bir gelişmedir. 1828'de Asakir-i Mansure-i Muhammediye askerlerine fes giydirildikten sonra, ertesi yıl devlet memurlarının batılı tarzda giyinmeleri bir irade ile sağlandı. Sarık sarmak ve cübbe giymek yalnız din adamlarına bırakıldı. Bizzat padişah sakalını keserek batılı kıyafeti ile tebaasına örnek oldu. Avrupa tipi eğlenceler düzenledi.




MEHTER YERİNE MIZIKA-İ HÜMAYUN

II. Mahmut döneminde memleket dışına yapılacak geziler için Hariciye Nezareti (Dışişleri Bakanlığı)'nden pasaport alınması şartı getirildi. Mehter kaldırılıp Mızıka-i Humayun kuruldu. Tiyatro, opera girdi. Eğitim alanında ilköğretim mecburi yapıldı. Tıp Mektebi, Adliye Mektebi açıldı. Divan-ı Hümayun yerine Meclis-i Hassı Vükela; Reisül-Küttablık yerine Hariciye Nezareti kuruldu. Ayrıca Şura-yı Bab-ı Âli kuruldu.






http://farabi.selcuk.edu.tr/suzep/tarih/ders_notlari/guz_yariyili/bolum_2/bolum02.html

Osmanlı döneminde sevmediğim padişahlardan biri...

Normal halk fes giymediği için ceza almışmıdır?
Fes yerine kafasına sarık takan halka bir yasak gelmişmidir?

Fes bence absürt birşey değildir...Karşı çıkmam bu yeniliğe...

Normal halk fes giymediği için ceza almışmıdır?
Fes yerine kafasına sarık takan halka bir yasak gelmişmidir?

Fes bence absürt birşey değildir...Karşı çıkmam bu yeniliğe...

Zorunlu olmasa dahi avrupayı hep örnek almış.
Avrupa tarzı yenilikler yapmış.
Sünneti kaldırıp bir köşeye bırakmak.
Hilafet makamındaki bir padişaha asla yakışmayan iğrenç bir karardır.

Zorunlu olmasa dahi avrupayı hep örnek almış.
Avrupa tarzı yenilikler yapmış.
Sünneti kaldırıp bir köşeye bırakmak.
Hilafet makamındaki bir padişaha asla yakışmayan iğrenç bir karardır.

II. Mahmud'dan sonra gelen Abdülmecid'de bu yenilikleri uygulamış ve hatta yenilerini getirmiştir. Mesela ilk kez kravatı Abdülmecid takar. Memurlara pantolon giydirir. Sakal uzatmaya karşı çıkar. Kısa sakal benimsenir. Cübbe yerine ceket giyme yeniliğine devam eder.

http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/b/b8/Sultan_Abdulmecid_Pera_Museum_3_b.jpg/200px-Sultan_Abdulmecid_Pera_Museum_3_b.jpg

2. Mahmud gibi Abdülmecid'te kısa sakal ve ceketiyle


http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/5/52/Abdulhamid21890.jpg/200px-Abdulhamid21890.jpg

II. Abdülhamid, daha önce karşılaşmadığımız bir şekilde tamamen kesilmiş sakalı ve ceketiyle.



Yenilik öncesinde ise;

http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/0/0a/Konstantin_Kapidagli_002.jpg/200px-Konstantin_Kapidagli_002.jpg

Uzun sakal, sarık ve cübbe-kaftanlı 3. Selim

fesin zararı nedir?

fesin zararı nedir?

Ben zararı vardır demedim ki dayı..
Yararıda yok..Yani efendimizin sünneti varken ne diye bir şeye ihtiyaç duyuyoruz ki.
Bence o reform hareketlerinden dolayı şu anda buradayız.
Dinden uzaklaştıran reformlar yaptık.
Yanlış batılılaştık.

2. Abdulhamid demiş ya babı ali isyanında baktım gelenler arasında hz.hızır (a.s) var.
İsyana boyun eğdim.Anladım ki bu milletin kaderiymiş bu.
Bir söz vardır.
Kula bela gelmez hak yazmadıkça.Hak bela yazmaz kul azmadıkça.

Anlamıyorum neden hep yanlış batılılaşır ve yanlış yüceltme yaparız anlayamıyorum doğrusu.

Ben zararı vardır demedim ki dayı..
Yararıda yok..Yani efendimizin sünneti varken ne diye bir şeye ihtiyaç duyuyoruz ki.
Bence o reform hareketlerinden dolayı şu anda buradayız.
Dinden uzaklaştıran reformlar yaptık.
Yanlış batılılaştık.

2. Abdulhamid demiş ya babı ali isyanında baktım gelenler arasında hz.hızır (a.s) var.
İsyana boyun eğdim.Anladım ki bu milletin kaderiymiş bu.
Bir söz vardır.
Kula bela gelmez hak yazmadıkça.Hak bela yazmaz kul azmadıkça.

Anlamıyorum neden hep yanlış batılılaşır ve yanlış yüceltme yaparız anlayamıyorum doğrusu.

Yanlış batılılaşma konusunda yerden göğe haklısın. Ama açıkçası ben de fes konusunda çok radikal değilim. Normalde biz kavuk kullanıyorduk. Ama çok büyük ve kaba olması sebebiyle fes daha estetik bir hava kattı. Keşke kendi kültürümüze ait bir başlığımız olsaymış.

Fes değil de 1800'lü yılların ortalarında Fransa'nın isteğiyle çıkartılan Maarif-i Umumiye Nizamnamesi, Osmanlı'daki yanlış batılılaşma ve ahlaki çöküntünün de (bence) zeminini oluşturur. Bu yasa sonucunda pek çok misyoner okulu açıldı. Konuyu daha iyi kavrayabilmek için bu okullardan bir kısmının isimlerini alıntılamak istiyorum;


--------------------------------------------------------------------------------------------------------------
A. FRANSIZ OKULLARI

Saint - Benoit Fansız Okulu

Saint - Georges Fransız Okulu

Saint - Louis Dil Oğlanları Koleji

Saint - Pierre Fransız Okulu

Nötre Dame De Sion Fransız Kız Lisesi

Saint Pulcherie Fransız Okulu

Saint - Josep'n Fransız Koleji

Saint - Esprit Fransız Okulu

İmmacule Conception Fransız Okulu

B.İNGİLİZ OKULLARI

C. AMERİKAN OKULLARI

Harput Amerikan Koleji

Robert Koleji

İstanbul Amerikan Kız Koleji

Merzifon Amerikan Koleji

D. İTALYAN OKULLARI

İtalyan Kız Ortaokulu (Ağahamamı Kız Ortaokulu)

İtalyan Kız Ortaokulu

Büyükdere İtalyan Okulu (R. Scuole Femminiledi Büyükdere)

Santa - Maria İtalyan Okulu (Büyükdere)

Bakırköy İtalyan Okulu

Yedikule İtalyan Okulu

İtalyan Erkek Okulu (R. Scuole Elementare Maschile)

Beykoz İtalyan Okulu

Sainte - Marie İtalyan Okulu (Beyoğlu)

Sacre Cour İtalyan Kız Okulu (Yeşilköy)

Bartelemeo Giustiniani İtalyan Okulu

San - Pietro İtalyan Kız Okulu (Galata)

İtalyan Kız Okulu (Kadıköy)

San - Pietro Okulu (Kadıköy)

ALMAN OKULLARI

AVUSTURYA OKULLARI


--------------------------------------------------------------------------------------------------------------


Maalesef bu okullarda okuyan Osmanlı çocukları, benliklerini, kültürlerini, inançlarını kısmen ya da tamamen yitirmiş bir şekilde, 1800'lü yılların ikinci yarısında Osmanlı gençleri (Fransızca Jönler) olarak karşımıza çıktı.

fesinde sarık gibi önü düzdür çıkıntı yoktur bu yüzden namaz ve başka bir ibadette sorun teşkil etmez...

fesinde sarık gibi önü düzdür çıkıntı yoktur bu yüzden namaz ve başka bir ibadette sorun teşkil etmez...

Mübarek ben sorun teşkil ediyor demedim ki..:)
Ama o açıylan baksak kippa da engel teşkil etmez..

Benim dediğim bu padişah yanlış batılılaşma yapmıştır.
Sünneti bırakıp batıyı almanın ne faydası var.

Tek tük bilgi sahibi olduğum bu tarz konulara olan meylim için Prof. Dr. Kemal Karpat, Osmanlı ve yakın dönem Cumhuriyet isimli kitabını alarak tatmin olmaya çalışıyorum.Gerçekten yalnış bildiğim bir çok meseleye farklı bir bakış acısı sunarak tarihin tek taraflı değil opjektif araştırılmasına sürüklüyor beni. Kısa kısa bildiğimin dışındaki satırları burada ileriki günlerde paylaşmak isterim.

Mübarek ben sorun teşkil ediyor demedim ki..:)
Ama o açıylan baksak kippa da engel teşkil etmez..

Benim dediğim bu padişah yanlış batılılaşma yapmıştır.
Sünneti bırakıp batıyı almanın ne faydası var.


Batı yenilikler ve ilmi yönden başını almış gidiyor . Yeniliklere direnen bizdeki statükocu kesim ise her yönden geri kalıyordu Osmanlının ve yenicerilerinin önce askeri yönden zayıflanması yeniliklere karşı direnen zihniyet tarafından olmuştur. Aslında daha geniş bir açıklamayı kitabı iş yerine getirdiğim vakit paylaşmak isterim Muhammedim.

Batı yenilikler ve ilmi yönden başını almış gidiyor . Yeniliklere direnen bizdeki statükocu kesim ise her yönden geri kalıyordu Osmanlının ve yenicerilerinin önce askeri yönden zayıflanması yeniliklere karşı direnen zihniyet tarafından olmuştur. Aslında daha geniş bir açıklamayı kitabı iş yerine getirdiğim vakit paylaşmak isterim Muhammedim.

Kitabı ben okumadım, paylaşacağın bilgileri şimdiden merakla bekliyorum Ukba Abi. Yalnız bu konuyla ilgili kendi şahsi düşüncem, çağdaşlaşma ve uygarlaşma kavramını biz hep yanlış algıladık. Radikal kesimler bu kavramlar için dine aykırı dedi. Sözde okumuş insanlar ise bu kavramları sadece kültürel olarak yorumladı. Bu yüzden hep geri kaldık.

2. Mahmud hataları olsa da bilinçli bir padişahtır. Daha önceki bir paylaşımımızdan, peygamberimizin mezarı konusundaki hassasiyetini öğrenmiştik. Ayrıca o güne kadar yaklaşık yarım karış uzunluğundaki gelenekselmiş sakal konusundan vazgeçerken de peygamberimizin sadece bir tutam sakal bıraktığı gerçeğini göz önüne almıştır.

Tarihi konularda eleştiri yaparken çok araştırma yapmamız gerekiyor. Bu nedenle yapılan ve yapılacak olan her paylaşımı merakla bekliyoruz.

Bilmem kabul görürmü ama okuduğum kitabdan ilgimi çeken çok önemli kabul ettiğim noktalar var.

Sanki Osmanlı padişahları batının üstünlüğüne karşı bir denge kurma münasebeti için imparatorluğun askeri teşkilatını güçlendirerek orduda ve devlet idaresinde reformlar yapmışlar. zamanla bu yenilikler toplumu da etkileyen zincirleme tepkilere yol açarak toplum hayatını her noktasında köklü değişmeleri zorunlu kılmıştı.

Aslında Cumhuriyet devrindeki ınkılap fikri Osmanlı imparatorluğunun ordu içindeki değişmelere verilen ıslahat ismi ile aynı , Osmanlı reforma askeri noktada başlamış olsada Cumhuriyet devrimi toplumun gelenekci dini ve fikri hayat tarzını baştan sona değiştirmek amacı güdüyordu. Onlara göre böyle bir dönüşüm her alanda geri kaldığı düşünülen ortam için gerekliydi.

Batıyı model almak Cumhuriyet tarihi dışında 1876 yılında daki Anayasal sistemimiz Belçika Anayasası olmsıda ilgimi cekti Böyle bir anayasanın islam ve osmanlı kültüründe yeri olmadığının savunanlar çokmuş. O dönemlerde de dışarıdan gelen her şeye karşı haklı veya haksız direnmeler varmış bazı müslümanlar osmanlı devletinin hristiyan Avrupayı anayasa bakımından örnek almanın Kuran'a islama aykırı olduğunu söylemeside yakın tarihteki İttihatcıların islami muhafazakar kesime karşı dehşet düşmanlığını anlamamıza vesile oluyor. Ama karşı cıkanlar kadar bu fikrin tarihi gerçeklerimize uygun olmadığını söyleyenler de vardı Emevilerin Roma kurumlarını ve kanunlarını alıp uyguladıkları bilinmektedir.Abbasilerin ve sasanilerin kurumlarını alarak bunları tüm islam dünyasına mal ettiklerinide okumuştuk.VEzirlik gibi devlet kurumları istibdatçılık mutlakiyetcililik gibi kavramlar islamiyete farslardan ve gayrimüslim sasanilerden geçmiştir .

Şu da söyleniyor bir ç ok yenilikci ve faydalı şeyleri Osmanlı devleti yeteri kadar kurumlaştırmadığı için başaramamıştır. Örnek lolarak ta Nevşihirli ibrahim paşa ve 18 yüzyılda giriştiği reformlar aslında batı da gelişen merkantilist kapitalizme hem uyma hemde ona karşı koyma amaçlı önlemlerdir . Tuhaf olan kendiiisini destekleyen bilinçli bir orta sınıf olmadığı için ibrahim paşa başarı sağlayamamış ve osmanlının 1720 başlayan ekonomik kakınması patrona halil isyanı ile az zaman son bulmuştur.

Elbetteki reformlara karşı değilim.
Teknoloji,tıp,edebiyat.. Bir çok alanda örnek almalıyız.Alabiliriz.

Fakat Sarığı çıkarıp Fesi takma sadece kendi benliğini yok etmedir.
Sonuçta Fes takınca ne devletler muvazenesindeki konumun değişecek
Nede hazinende bulunan para.

İşin trajikomik kısmı biz onların bilimini ilimini değil kültürünü aldık.
Kültürel olarak batılılaştık.Ve fikir dünyamızda zamanla oryantalistleşti.
Kültürlerini almamız hasebiyle bu gün Türkiyede en büyük iki akım var;
Oryantalizm ve Sekülarizm.Hatta ikincisi Tüm islam aleminde en büyük akım.

Bizim padişahlardan bazıları yabancı hayranı oldular ve yanlış batılılaştılar.
Misal başka ülkenin hukuk kurallarını almak ve şeriatı bir köşeye itmek.
Allah'a küfürdür.Haşa Senin yasanın vakti geçti beşerin yasasının vakti geldi demektir.
Ki bunu kimse meşru kılamaz.

Fakat hep kızmış ve gıpta etmişimdir.
Hristiyanlar Tiyatro alanının gelişmesi üzerine hemen bir çeşit oluşturmaşlar.
Adı Myster klisede oynanır.Çocuklar dini sevsin diye yapmışlardır.
Fakat biz Tutup bu gelişmelere şeytan icadı diyip dışlamışızdır.
Ve Cami'yi namaz vakitlerinde tek girilen sadece namaz kılınan bir yer yapmışız.
Fakat Hz.Muhammed (s.a.v) camide şiir okutmuştur.
Osmanlıda Camiilerin yanında çocuk parkları varmış.

:) Uzun lafın kısası hep sapla samanı karıştırdık.

2. mahmut adam halisane niyetlerle avrupaya ilim öğrensinler bilim öğrensinler diye öğrenciler yolluyor bizimkilerin hepsi orada benliğini kaybedip apaçi oluyorlar pipolarla şapkalarla pantollarla geliyorlar. Aynı zamanda japonyada mutsişito denen kralda avrupaya öğrenci yolluyor japonlar avrupadan motor makina her türlü ilim alıyorlar alamayanlarda harakiri yapıp kendini öldürüyor.
Biz her zaman olduğu gibi batının ilmini değil ahlaksızlığını aldığımız için bu hallere düştük ...

:) Ben imam olsam halk beni recm eder inancınız olsun..:)
Camiide neler yapmam ki..:)Normalde yaşlı amcalar çocukları kovar ya..
Öyle bir şey olursa ben amcaları kovarım..:)

Biz ona devrim değil çöküş sürecin'in başlangıcı diyoruz yahut çöküş devrimi de diyebiliriz :)

Batıya elini verirsen kolunu kaybetmezsin o eli tutar seni sürükleyip yanına kadar çeker..!

Sonra bir bakarsın başın da noel baba şapkası (: