Orijinalini görmek için tıklayınız : Randevu...
Terennüm
12-03-2010, 19:54
http://www.hacihafizmustafaozgur.com/FileUpload/bs56666/File/kil-beni-ey-namaz.jpg
”Hangi sevgili size günde beş defa randevu
verir?”
İskender Pala
valla bi tane vardı..
dayanılcak gibi değildi..
yol verdim...
valla bi tane vardı..
dayanılcak gibi değildi..
yol verdim...
Ebubekir ne yolu:) Mevzu başka.
Üstat çok manidardı. Eksik olma.
O randevuya geç gelmek bir yana..
Ya hiç gitmeyenler..Ya hiç huzura çıkmayanlar: (
Fakat kıyametin ne zaman geleceği bilinmez. Belki de gönül kapılarımızı o saatlere kapatacak ömrümüz boyunca. Aslında "O" değil, biz kendimiz kapatıyoruz da farkında bile olmuyoruz..
Belki tüm insanlığın kıyameti, belki de kendi kıyametimiz..
İnşaAllah kendi kıyametimiz gelmeden, o randevulara saatinde, vaktinde gidebilip, layıkıyla icabet edebiliriz..
İnşaAllah..
Her geçen gün amellerin hayatımızdan sıyrılması korku verici. İmandan sonra gelen en kuvvetli hakiketa karşı gereken hassasiyetleri gösteremiyoruz. Allah varmı diyorsun var deniliyor ama bakıyorsun yok gibi yaşanılıyor. Var ederek sana hayat bahşedenin ısrarla istediği bir ameli hayatın içindeki farklı insani ilişkiler ile tamamlayıp namaza alternatif kullanan zümrelerin varlığı yoğunluk kazanmakta. Cemaat şuurunu bir kenara bırakırsak vaktinde eda edilmesi gerekli namazlara karşı bile o kadar lakayt bir toplum oldukki rahmetin bizleri teyet geçmesi ruhani bunalımlar yaşanması kaçınılmaz. Hakkı ile sergilenen özüne hakim olunan namazlar bizleri terketmesin inşaAllah.
İnşaAllah..
[size=3]Rahmetin teğet geçmesi.. Çok güzel bir ifade. Olabilitesi yüksek bir durum ne yazık ki. Gene de en iyisini muhakkak ki O bilir..
Ben de hep namazların bizi terketmesi hususunu savunuyorum. Yani bizim onu değil, onun (namazlarımızın) bizi terketmesi..
Değil bilerek kılmamak, lakayt bir şekilde gerekli özen itina gösterilmeden kılınan namazlar bile, o güzide ibadetimizin elimizden kayıp gitmesine sebep olabiliyor. Belki de farkında bile olamıyoruz..
Bu görüşü savunuyorum ben de..
Rahmetin teğet geçmesi.. Çok güzel bir ifade. Olabilitesi yüksek bir durum ne yazık ki. Gene de en iyisini muhakkak ki O bilir..
Ben de hep namazların bizi terketmesi hususunu savunuyorum. Yani bizim onu değil, onun (namazlarımızın) bizi terketmesi..
Değil bilerek kılmamak, lakayt bir şekilde gerekli özen itina gösterilmeden kılınan namazlar bile, o güzide ibadetimizin elimizden kayıp gitmesine sebep olabiliyor. Belki de farkında bile olamıyoruz..
Bu görüşü savunuyorum ben de..
Yorum capınızın genişliği farklı ve ideal mülahazalara sürüklüyor. Aslında namazın içinde rızayı var etme ve olması gereken hali ile temiz sunuşları isteyene karşı sergileyememe endişesi bir tarafta eksik hali ile dursun kısa bir zaman diliminde bile rabıtayı sağlayamama kopukluğun yaşanması rekatlardaki niyet azlığı rekatın zirve hali ile sonlanmasına engel oluyor. Bu sefer olacak teslim olmayacağım dediğiniz anda bile anlık saldırılar ile namazlardan calmamız hep yaşanılır. Hem renkli hayat hemde haram ve halale hakkı ile dikkat etmeme hususu sıradanlaşan namazlarımız için de bizim gafil noktaya taşıyan sebeplerden. Namaz öncesi hazırlıklardaki eğri duruşlar namazın içselleşmemesi diğer vakit ile namaz ile arada yaşanılan eksik modeller hep tamamlanmamıza engel.
Her olumsuz şeye rağmen imanın canlı ve diri durmasına en kuvvetli pompalamayı sağlayan namazların tadili erkana göre tamamlanması adına siyer kültüründen kopmamak en mühimi cemaat kültüründen bize miras kalan ekstra lütüflar ile donanmak her tavrımızda sürekli rızayı gözetmek soluklamak namazdaki zirve hali bize kazandıracaktır. Hani sizinde ifade ettiğiniz gibi eksik namazlarımızı alışganlığımızdan ötürü terketme cesareti gösteremeyiz ama içinde doğru olana ulaşma azmi vesilesi ile onu bize monte eden Mevlamın namazın içinde yeniden doğarak onun her uzvumuza olan hükmünü tamamlayacak olmasına olan inancımız bizi şahlandıracaktır.Teşekkürler yorum için biraz uzattım.
Terennüm
12-04-2010, 12:55
her gün beş defa sevgilinin mabedinden çıkan seranadlara kulak tıkmak ne kadar büyük bir talihsizliktir...ya sevgiliyi ciddiye almıyoruz(hafizanAllah)..ya da dünya meşgalesi ve dağdası sevgilinin davetinden daha çok kabul görüyor..aslında daha çok şey yazmak isterim..ama yazacaklarım önce kendine çeki düzen ver diyen içimde ki ses yüzünden nakıs kalıyor..be hey hodgam nefsim sen kimsin ki yar ile yaran arasına giriyorsun...haddini bil...
Özgür Çağrı
12-04-2010, 13:19
valla bi tane vardı..
dayanılcak gibi değildi..
yol verdim...
ya abi sen varya ne yaptın ;D
Çok güzeldi üstat..
Senai Demircinin çok muhteşem bir sözü geliverdi aklıma;
"Namazımız kabul olur mu? Bilemiyoruz ama biz namaza kabul olunduk."
”Hangi sevgili size günde beş defa randevu
verir?”
İskender Pala
Çok çok güzel..
vBulletin v3.8.4, Copyright ©2000-2025, Jelsoft Enterprises Ltd.