Sadece AKP değil, yerine kurulacak olan da kapatılır
HEP, DEP, HADEP ve DEHAP kapatıldı.
DTP�nin kapatılması da kuvvetle muhtemel.
Dava devam ediyor.
DTP kapatılırsa ne mi olacak?
Elbette başka bir isim ve amblemle yenisi kurulacak?
Peki, kurulacak olan bu partinin yaşama şansı olur mu?
Mümkün değil.

Onun da akıbeti eşyanın tabiatı gereği diğerleri gibi olacak.
Olmazsa şaşırmak gerekir.
Öyle ya, kurulacak partiye yapılacak böyle bir ayrıcalık sadece hukuku çiğneme anlamını taşımayacak, aynı zamanda Türkiye�nin bölünmesine onay anlamına gelecek.
Bölücü ya da etnik ayrımcılık yapan cenahta tablo bu.
Dönelim öbür kesime, yani siyasi İslam cenahına:
MNP, MSP, RP ve FP kapatıldı.
AKP her ne kadar ben onlardan değilim dese de kapatılma davası açıldı.
Peki AKP kapatılır mı?
Tereddütsüz kapatılır.

Kapatılmazsa diğerlerinin neden kapatıldığı sorusu sorulur.
AKP ile diğerleri farklı demeyin. Devletin Başsavcısının bulguları öyle değil.
Böyle bir dava açıldığına göre artık kapatılıp kapatılmayacağını tartışmak abesle iştigaldır. Kapatılmama devletin kuruluş idelojisinin kepenk indirmesi demek olur.
Yüzde 46 oy almış hükümet eden bir parti için böyle bir dava açılmış ise bu bir şeyin değil, çok şeylerin işareti ya da hebercisidir.

Bir başka şey bu dava açıldıktan sonra artık balkonda olanlar ve gelişmeleri uzaktan seyredenler bile zorunlu olarak müdahil olmak durumundadır.
Bundan böyle hiç kimsenin durumu idare etmeye kıvırmaya şansı da kalmamıştır.
Açılan dava ile artık saflar belirlenmiştir.
Ya o tarafta olacaksın ya bu tarafta.
Bu işin ortası yoktur.

Kapatılma davası ile iş ve çıkar icabı sütre gerisinde saklanan İstanbul dükalığı misali kimi etkin ve yetkinler de artık vaziyet almak durumundadır.
Açılan dava tıpkı DEP, HEP, DEHAP, HADEP misali devletle sorunlu olan başka bir kesime karşı kurumların verdiği hukuksal bir muharebedir. DEP ve benzerlerinin kapatılması ne kadar meşru ise diğerleri de aynıdır.
Burada bir parantez açıp bu muharebenin bir proje etrafında sürdürülmesi gereğine de dikkat çekmek istiyoruz.

Kazara yüzde bir ihtimal olsa da dava ters yüz edilir ve de belli projeler ya da uygun siyaset mühendislikleri yapılamazsa korkarım işte ondan sonrası kaos ötesidir.
Tam bu noktada bazıları AKP kapatılırsa hemen benzeri olan başka bir parti kurulur diyebilir.
Doğrudur, kurulabilir ve muhtemelen de kurulacaktır ama zerre tereddütünüz olmasın o da çok geçmez çizgisini belli eder ve tıpkı AKP misali kapatılır ve MSP ve RP�den gelen malum zincire ilave olur.

Bakın Türkiye�nin kuruluşundan bugüne iç tehdit algılamasında iki şey hiçbir zaman gündemden düşmemiştir.
Bunlar bölücülük cereyanı ile siyasal islamdır.
AKP için eğer böyle bir dava açıldı ise ülke bekası adına devlet bu işten hukuk çizgisinde olmak koşulu ile mutlak suretle sonuç alacaktır. Aksi hal, rejimin ve hatta devletin çökmesi anlamında değerlendirilecektir.
Bazıları duygu yoğunluğu ile bunu asla başaramayacaklar şeklinde esip gürleyebilir.
Bunların önemi ve değeri yoktur.
Devletin artık açılan dava ile girilen süreçten değil dönmesi, milim sapması bile varlık bağlamında mümkün değildir.
Tam bu noktada bazılarınız ama bu yapılanlar milli iradenin katli değil mi diyebilir.
Benim buna cevabım şudur:
AKP�nin aldığı oy asla milli iradenin yansıması değildir!
Niçin mi?
Onu yarın yazacağım..
Sabahattin Önkibar
Yeniçağ