Orijinalini görmek için tıklayınız : Sevk Zulmü Ak Parti Önünde Protesto Edildi
Tarantula_
07-27-2011, 22:06
Sevk Zulmü Ak Parti Önünde Protesto Edildi
Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'ndeki Hizbullah hükümlüsü mahkûmların batı illerindeki cezaevlerine sevk edilmeleri Ak Diyarbakır İl Başkanlığı önünde protesto edildi. Hür Der'in düzenlediği protesto eyleminde, sevklerinin acil olarak durdurulması veya ailelerinin ikametgâhlarına uygun yerlere yapılması insanlık namına talep edildi.
DİYARBAKIR - Cezaevinde kalan mahkûmlardan çok aileleri cezalandırmaya yönelik olarak değerlendirilen sevk zulmü tüm çağrı ve girişimlere rağmen gerçekleşti. Bunun üzerine genel merkezi Diyarbakır'da bulunan İnsani Hak ve Hürriyetler Derneği (Hür Der), gayri insani ve gayri hukuki gördüğü sevk zulmünü düzenlediği kitlesel basın açıklamasıyla protesto etti.
Ak Parti Diyarbakır İl Başkanlığı önünde yapılan protesto eylemi saat: 18.00'de başladı. Protesto eylemine mağdur edilen mahkûmların aileleri ve duyarlı vatandaşlar katıldı.
Protesto eyleminde "Sakın Allah'ı Zalimlerin Yaptıklarından Habersiz Sanma! Ancak, Allah Onları Korkudan Gözlerin Dışa Fırlayacağı Bir Güne Erteliyor. İbrahim 42." Şeklinde afiş açıldı, "Giresun Nere Yolunu Bilen Var Mı? Ey Zalim! Sürgün Hicrettir Bize, Müslüman'a boykot, Alçağa Bahane Çok, Yusuf'uz biz… Bize Her Yer Medrese" şeklinde pankartlar açıldı. Ayrıca, "Zalimler İçin Yaşasın Cehennem" şeklinde sık sık sloganlar atıldı.
Basın açıklamasını Hür Der Genel Başkan Yardımcısı Av Abdulgani Orhan okudu. Yerinde olmayan gerekçelere dayalı hükümlü sevklerinin acil olarak durdurulmasını veya bu mümkün değilse ailelerinin ikametgâhlarına uygun yerlere yapılmasını insanlık namına talep eden Orhan, aksi takdirde hükümlü ile birlikte hasretle büyüyecek yavrular, vefakâr eşler ve ana-babalar mağdur edileceğini vurguladı.
Bunun Adı: Sürgündür
Orhan, tek suçları inançlarını yaşamak olan ve bu uğurda işkencenin, muhaceratın ve zulümlerin her türlüsünü tadan Hizbullah mensubu yüzün üzerinde hükümlünün yer darlığı gibi komik bir gerekçeyle Diyarbakır D Tipi Cezaevinden sevk adı altında sürgün edildiklerini hatırlattı. Sevk edilen bu şahısların haftalık ziyaretlerine gelen aileleri çoğunlukla Diyarbakır ve çevre ilçelerinde oturduklarını ifade eden Orhan, "Sevklerin bölgede bulunan ve yeterli yer kapasitesi olan Siirt, Batman, Mardin, Bingöl, Muş, Adıyaman gibi illere değil de çok uzak yerlere çıkartılmasının sevk değil "sürgün" olduğunun en büyük göstergesi olduğunu söyledi.
Hasretle Büyüyecek Yavrular, Vefakâr Eşler, Ana-Babalar Mağdur Edilecektir
Orhan sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu uygulama ile yıllar yılı delilsiz, mesnetsiz, iftiraları doğrulayıcı tek bir belge bulunmaksızın hukuk dışı gerekçelerle zindanlara tıkılan alnı secdeli dindar insanlara bu zulüm az görülmüş olacak ki; şimdi de ailelerinden yüzlerce kilometre uzaklara sürgün edilmek isteniyorlar. Böylece bu zulüm, bu ayrılık hem hükümlülere hem de körpe yavrularına, cefakâr eşlerine ve beli bükük ana-babalarına uygulanmış olacaktır. Zindanın soğuk duvarları arasında haftada bir de olsa aileleriyle hasret gideren insanların ellerinden bu hakları alınmakla da yetinilmeyecek, hasretle büyüyen yavrular, vefakâr eşler ve ana-babalar da mağdur edilecektir."
Geçmişteki Zulümlerin Katmerlisidir
Hükümet ve özelde Adalet Bakanlığı'nın tek suçları inancını yaşamak olan bu insanlara ve belki kat kat daha fazla bir şekilde ailelerine zulüm ettiğini belirten Orhan, hükümlü akrabalarının birçoğunun çok uzak yerlere; yakınlarını görmek için kalacak yer ve yol paralarının bile olmadığı düşünüldüğünde verilen bu kararın tek parti döneminin mazlum halka dayattığı faşizan uygulamalardan hiçbir farkı olmadığının görüleceğine dikkat çekti. Orhan, "Bu zulüm bir dönem Said-i Nursi'yi diyar diyar sürgün ettiren, mezarda bile rahat ettirmeyen faşist, din düşmanı zihniyetin tekerrüründen ibarettir; hatta o zulmün daha da katmerlisi uygulanmaktadır. Zira şimdi hedef tahtasına konulan, mağdur edilen sadece şahıs değil onunla beraber bütünüyle ailesi, eşi ve akrabalarıdır. Yaşlı ana-babaları, zavallı eşleri, yıllardır babalarına hasretle büyüyen çocukları sevdiklerinden uzaklaştırmak bunun en büyük kanıtıdır" dedi.
Samimiyetsizliğin Delilidir
Orhan, hak, adalet ve özgürlüklerden dem vuran, sözde insan hakları havarisi hükümet ve Adalet Bakanlığı yetkililerinin gerek istiklal mahkemelerini aratmayacak mahkeme kararlarını, gerekse de tek merkezden koordine ediliyormuş hissi uyandıran basının linç kampanyasını görmezden geldiğini söyledi. Orhan, "Bir yandan helalleşme kampanyaları yürütürken, genel af konuları dillendirirken diğer bir yandan da belirli kesimlere yönelik haksızlık, insan hakları ve özgürlükler konusundaki samimiyetsizliğin açık bir delilidir. Böylesine faşizan uygulamalarla özellikle dindar insanlara hukuk dışı muamele edilirken, her türlü insani hakkı rafa kaldırırken, yeni hazırlanacak sözde insan merkezli anayasanın ne kadar insan merkezli olacağı konusu da şüphe uyandırıcıdır." diye konuştu.
Onlarda Sizin Gibi İnsanlardır; Yollarını Bekleyenler Var
Orhan, hukuk dışı uygulamalara maruz bırakılan, mesnetsiz bir şekilde yıllar yılı zindanlara tıkılmış olan mazlum ve Mustazaf insanlara bir de sürgün zulmünün tattırılmasının bir hukuk faciası olacağını bildirmek istediklerini söyledi. Karar merciinde bulunan insanlara seslenen Orhan, "Yollarını gözleyen anne-babalarını, gördüklerinde huzur buldukları eş ve çocuklarını düşünmelerini istiyoruz. Haklarında haksız kararlar verdikleri kişilerin de onlar gibi birer insan olduklarını, onların da yollarını bekleyen annelerinin, eş ve çocuklarının bulunduğunu hatırlatmak istiyoruz." dedi.
Ankara'daki Girişimlerde Olumlu Cevap Alamadık
İnsani Hak ve Hürriyetler Derneği olarak, 3 kişilik avukat grubu ile Ankara'da girişimlerde bulunduklarını açıklayan Orhan, Bakan Mehdi Eker ile yapılan girişimlerde olumlu bir cevap alamadıklarını söyledi.
Bu Zalimane Sevki Allah'a Havale Ediyoruz
Orhan sözlerini şöyle sürdürdü: "Hastalık dolayısıyla Diyarbakır D Tipi Cezaevine sevki çıkan, okul okuduğu için Diyarbakır D tipi Cezaevinde bulunan öğrenci mahkûmların bile sevkini çıkardılar. Yer olmadığı için sevk çıkarıyoruz deyip 450 kişilik kapasitesi olan şuanda 1000 mahkûmun barındırıldığı Sivas Cezaevine 10 kişinin gönderilmesini açıkça 'biz sizin kaleminizi kırdık, alnı secdede dindar olmanız ve dini, Allah' ı ve Peygamberi savunmanızın bedeli olarak sizi ikinci defa ve sizinle beraber ailelerinizi de cezalandırdık' dercesine yapılan bu zalimane sevki Allah'a havale ediyoruz. Bilerek zulmedenlerin başına da aynı zulmün gelmesini bir beddua olarak yapmayı insani bir hak olarak görüyoruz."
"Mazlumların Bedduasından Sakının"
Sonuç olarak; yerinde olmayan gerekçelere dayalı hükümlü sevklerinin acil olarak durdurulmasını, bu mümkün değilse ailelerinin ikametgâhlarına yakın yerlere yapılmasını insanlık namına talep eden Orhan, sözünü âlemlerin güneşi Hz. Muhammed'in (s.a.v) sözü ile bitirdi; "Mazlumların bedduasından sakının. Zira Mazlumun bedduasıyla Allah-u Teâlâ arasında perde yoktur…"
Yapılan basın açıklamasının ardından toplanan kalabalık sesiz bir şekilde dağıldılar. (M. Salih Keskin - İLKHA)
http://www.dogruhaber.com.tr/upload/image/2011/07/26/1_1311699382.jpg
http://www.dogruhaber.com.tr/upload/image/2011/07/26/2_1311699520.jpg
http://www.ilkehaberajansi.com.tr/images/photogallery/249/7.jpg
http://www.ilkehaberajansi.com.tr/images/photogallery/249/11.jpg
http://www.ilkehaberajansi.com.tr/images/photogallery/249/17.jpg
inaşaallah u Taala... kuşatacak ve bu zülmü reva görenler dizlerini dövecektir.
İntifada
07-27-2011, 22:24
berfo nine için seferber olan hükümetimiz,mustafa pehlivanoğlu için ağlayan başbakanımız umarım bu zulüm içinde gerekeni yapar...
Tarantula_
07-27-2011, 22:25
berfo nine için seferber olan hükümetimiz,mustafa pehlivanoğlu için ağlayan başbakanımız umarım bu zulüm içinde gerekeni yapar...
İnşAllah...
konu zaten forumda mevcut o acidan tekrar tekrar acmaya gerek yok!
Tarantula_
07-27-2011, 23:53
konu zaten forumda mevcut o acidan tekrar tekrar acmaya gerek yok!
Bunuda kilitleyin...
su anda kilitlenmeyi gerektirecek bir durum yok.. neyse konuya dönelim..
Özgür Çağrı
07-27-2011, 23:59
devlet insanlıktan anlamıyor bu açık ve net
ben kendimi islama ve eğitime adadım dersen devlet senle uğraşır bir açığını bulmak için yırtınır
hizbullah eline silahları alsın hele bir dönsün
bakın bakalım o zaman devlet nasıl kul köpek moduna giriyor
Türkiyede böyledir
pkk niye silah bırakmıyor zannediyorsunuz ?
mustazaflara derin sabırlar diliyorum Allah yardımcıları olsun çok uzarsa bu iş gidin il başkanını veya bir tane bakanı dağa kaldırın abi bakın bakalım devlet nasıl arkanızdan zırlayarak geliyor .
ama tabi ben sabretmenizi isterim.
furkan benim anlamdigim nokta sudur.. eger bu konuda ak parti sucluysa o zaman ergenekonda, sike sorusturmasida, kck da ak partinin dahlind yapiliyor ?
hani hukukun üstünlügü diyorduk..
ama sorun surada ak parti degil ama sistem insanlari zorla marjinallestiriyor o insanlar iyi yada kötü bir dernek kurmuslar ve calismalar yapiyorlar eger siz o calismalari baltalarsaniz onlarda baska yollara basvurmak zorunda kalacaklar ki o köhnemis sisteminde amaci tam budur!
Özgür Çağrı
07-28-2011, 00:12
istedikleri yerlere öyle bir güzel müdahale ediyorlar ki abi .
sistemin istediği buysa bu insanları korusunlar
hizbullahın aklına yanayım gireydi seçimlere 3-5 vekil göndereydi kilitti şu an .
o zaman nasıl peşlerinden yalvarıyorlardı göreydiniz şamatayı
işte türkiyede bu böyledir silahsız bir şeyler yapmaya çalışan bir müslüman gördüler mi tepenize binerler.
ama pkk gibi yapsan
müzakereler görüşmeler
tavizler
böyle yani siz benden iyi biliyorsunuz.
peki elini kana bulastirmak cözüm mü? yani pkk gibi yapsa ondan farki ne kalir ki gecmiste hala daha aydinlanamayan sorular var..
o acidan ben dernek olarak mücadelerine devam etmeleri gerektigine inaniyorum en basta kuran ziyafetleri olmak üzere, özellikle doguda bir cok güzel ise imza attilar ama is hep dönüyor, dolaniyor gecmislerine baglaniyor..
ama bu sorusturmalarda ak partiyi hedef göstermek pekte insafli olmaz daha dogrusu ak parti neden böyle birsey yapsin, mustazaf deri kendine rakip mi görüyor ..
birde su bagimsiz girseler o kadar cikaracaklarina inanmiyorum heleki dogu gibi ideoloji ve hizmetin arasina sikismis halkdan..
mazlum mizgin
07-28-2011, 00:45
şuanda hizbullahin ve msutazaflarin tek suclari vardir bu hükümlü insanlarin tek suclari vardir sene 90 yillara bu insanlar camilerde ders vermişleridr inan başkada suclari yokturrr
http://beykozyolcusu.tr.gg/hizbullah-ana-davasi-saniklarindan-cemal-tutarin-mahkemeye-verdigi-savunma-metni-1.htm
işte saniklarin mahkeme ifadeleriii
mazlum mizgin
07-28-2011, 00:46
Burası sürgün kampı değil...burası savaş meydanı da değil.burası nazi kampı da değil guantanamo da değil.burada olağanüstü hal,sıkıyönetim de uygulanmıyor.burası türkiye arkadaşlar.bi de demokratik(?) bir ülke.hem de ileri demokrasi uygulanıyor.derin yapılar mı?onlar tasfiye edildi.şimdiki tüm kurumlar çok şeffaf(?) çok demokratik.emniyet çok şeffaf.haa o saldıra uğrayan çocuklara ''dereye atın gebersin''dedikleri dünyalı değildi.belki de insan bile değildi.yargı sistemi çok adaletli.eski derin yapılardan kurtuldu artık.çok tarafsız kararlar veriyor.bakmayın o 150 yıl cezaya,o sanıklar uzaydan gelen canavarlardı.vermeseydi bunlar herkesi öldürecekti canım.polis adalete ne olduklarını söyledi.polis şeffatı ya hani.
pkk mı? derin yapılar tasfiye edildiği için onlar da şeffaf oldu.her ne kadar derin yapılar onu kurup kemalizmin kürdistanda yerleşmesine ve kürtlerin iradesini ele geçirmek için kullandıysa derin yapılar tasfiye edildiği için ve ilişkileri su yüzüne çıktığı için militanları da rahat nefes aldı.artık orası da demokratik.iç infaz yok,herkes eleştirebiliyor,herkese değer veriliyor,rantçılar yok artık.ve halkını hedef seçmiyor artık,tamamen kürtlerin maslahatı için çabalıyor.bakmayın şu derneklere ve çocuklara saldırmalarına.o insanlar ajandır ajan.çocuk olsalar bile.onlar da şeffaf oldu.o kadar ki artık polisle beraber hareket edip vatan hainlerine karşı mücadele ediyorlar.yöksekova ve tarsus olaylarını duymadınız mı yoksa?haa bi de adana olayı vardı unutmuşum.
hükümet mi? çok adaletli canım..bakmayın o felçli çocuğu hapiste bıraktığına. öylesi onun için daha iyi.orda ona çok iyi bakıyorlar.çok merhametli bu hükümet yahu.hatta mahkumları uzaklara sevk ederek ailelerin başka yerleri görmesine bile vesile oldu.çoluk çocuk, yaşlı,hasta biraz gezsin de açılırlar o sayede.ne de olsa yollar duble.kazalar da olmaz artık.
dur dur.yeni anayasa çıkacak.herkes dinini ve kültürünü özgürce yaşayacak,sosyal ve ekonomik adalet gelecek,yoksullar zengin olacak,rantçı vampirlerin kökü kazınacak,kürtlere haklar tanınacak,islamın ve dilin önündeki engeller kalkacağı için ,kimse aşağılanmıyacak,horlanmayacak,dışlanmıyacak çünkü insanlar inançlı olacak,birbirlerini kardeş görecek ve artık avrupanın bize ihraç ettiği ırkçılık hastalığının kökü kazınacak.kimse kimsenin nesebini sormayacak bile.tüm ülke bir aile gibi olacak.ve mutlu son.
AHİRET Mİ? ORSINI BİLMEM İŞTE.KİM SEVİNECEK KİM ÜZÜLECEK.ALLAH BİLİR.
şuanda hizbullahin ve msutazaflarin tek suclari vardir bu hükümlü insanlarin tek suclari vardir sene 90 yillara bu insanlar camilerde ders vermişleridr inan başkada suclari yokturrr
http://beykozyolcusu.tr.gg/hizbullah-ana-davasi-saniklarindan-cemal-tutarin-mahkemeye-verdigi-savunma-metni-1.htm
işte saniklarin mahkeme ifadeleriii
peki güzel kardesim bu isin ak partiyla alakasi nedir?
mazlum mizgin
07-28-2011, 00:52
istedikleri yerlere öyle bir güzel müdahale ediyorlar ki abi .
sistemin istediği buysa bu insanları korusunlar
hizbullahın aklına yanayım gireydi seçimlere 3-5 vekil göndereydi kilitti şu an .
o zaman nasıl peşlerinden yalvarıyorlardı göreydiniz şamatayı
işte türkiyede bu böyledir silahsız bir şeyler yapmaya çalışan bir müslüman gördüler mi tepenize binerler.
ama pkk gibi yapsan
müzakereler görüşmeler
tavizler
böyle yani siz benden iyi biliyorsunuz.
kardeş eğer hizbullah cemaatide polise silah sıksaydi askere polise taş atsaydi akp binalarini ateşe verseyisi böyle sürgünler olmazdi adamlarn yol paralar yoktur
vallahi müslümanlar kendilerin taş atmak adam öldürmek yakişmaz müslümanlara ama müslümanlar bunu yapmadklari için bu zulümlere mazhar kalyorr
niye öyle diyorsun.. O Alemlerin Rasülü bile kendisine o kadar zulüm edilmesine ragmen, taslanmasina ragmen onlarin islahi icin dua etmistir..
siddet, kan, terör neye cözüm olduki bunuda cözsün..
mazlum mizgin
07-28-2011, 00:54
peki güzel kardesim bu isin ak partiyla alakasi nedir?
MUSTAZAFLARN AVUKATLARİ meclse adalaet bakanliğna ve bölgedeki akp millet vekilli lerin aracliğiyla girişimlerde bulunmuşlar avukatlar diyorki bu aileler mağdur durumdadirlarrr eğer dürgün ediliyorsa yakin illlere versinler örneğin bitlis mardin bin gölll
şimdi soruyorum karadeniz nerde diyarbakir nerde adalet bakanliği hükümete bağli değilmdir b
mazlum mizgin
07-28-2011, 00:55
diyorlar ki cezaevlerinde yer yoktur şuan da boş yatak sayisi 450 dir ve bu dürgünler sadece ce sadece birilerini memenun etmek içindirr
iste yanlisin sudur adalet bakanligi yargilamalara müdahil olamaz adalet bakanligi o kurumun üst kimligidir yani öyle özel olarak su yargilanma surada olacak, bu hakim olmayacak, su sürgüne gönderilecek diye bir yaptirimda bulunamaz ki eger öyle olursa bu yargiya müdahaledir buda erklerin ayriligi ilkesine aykiridir!
mazlum mizgin
07-28-2011, 00:57
inşallah devam edeceğm bu konuuya şuana şim vardir selam ve dua le
cafermelek
07-28-2011, 01:05
iste yanlisin sudur adalet bakanligi yargilamalara müdahil olamaz adalet bakanligi o kurumun üst kimligidir yani öyle özel olarak su yargilanma surada olacak, bu hakim olmayacak, su sürgüne gönderilecek diye bir yaptirimda bulunamaz ki eger öyle olursa bu yargiya müdahaledir buda erklerin ayriligi ilkesine aykiridir!
konuda ceza yemiş mahkeme ile alakası kalmamış. yıllardır yatan mahkumlardan bahsediliyor. cezaevi içi mahkeme değil bunların mehkeme ile işi bitmiş.
evet farkindayim ben konuyla alakali degil arkadasin yorumuna binaen o cevabi yazdim..
ama ben yinede ak parti hükümetinin bilerek böyle bir yaptirimda bulunacagina inanmiyorum bu belki diyarbakir cezaveinin güvenlik gerekcesiyle aldigi bir karardir yani bu konuda net bilgi verilirse bizde ona göre yorum yapalim ve ortada bir haksizlik varsa hep beraber kinayalim..
Özgür Çağrı
07-28-2011, 02:15
ne alaka bu durum yargıyla abi Allah aşkına
cezaevleri adalet bakanına bağlıdır
adalet bakanıda badem bıyıklı güler güzlü bir amcadır
ee sorun ne ?
sende hemen komplo teorisini kurdun, o dedigin emniyet degilmiydi, adalet bakanliginadami sizdi badem biyiklilar!
Bunuda kilitleyin...
Şunu ben yazsaydım eğer, yiyeceğim damgaları dülşünemiyorum :)
Özgür Çağrı
07-28-2011, 02:27
sende hemen komplo teorisini kurdun, o dedigin emniyet degilmiydi, adalet bakanliginadami sizdi badem biyiklilar!
ooo bizim amcalar her yerde ya sen dışardasın ya ondan haberin yok abi
badem bıyık forever yani bu aralar kurumlarda
kirli sakal versiyonlarıda var
:)
yav anlayamadigim Ak Parti ile alakasi nedir bunun?
bizzat basbakan adaletemi karisiyor?
hemen bulunmus gunah kecisi....
ooo bizim amcalar her yerde ya sen dışardasın ya ondan haberin yok abi
badem bıyık forever yani bu aralar kurumlarda
kirli sakal versiyonlarıda var
:)
peki hizbullahla dertleri nedir?
İntifada
07-28-2011, 02:36
ne alaka bu durum yargıyla abi Allah aşkına
cezaevleri adalet bakanına bağlıdır
adalet bakanıda badem bıyıklı güler güzlü bir amcadır
ee sorun ne ?
Nurcu değil mttb gençlik :)
Fatih semtinin badem bıyıklılarindan
Bendemi badem bıyık bıraksam ki :/
Özgür Çağrı
07-28-2011, 02:37
peki hizbullahla dertleri nedir?
bölgeye girmek istiyorlar ama bölgede islami camia içinde hizbullah çok güçlü olduğu için bölgede pek etkili olamıyorlar sadece batıya gelen gençleri maddiyatla elde tutabiliyorlar.
Yıllardır gerek filmlerde gerek dizilerde sürekli karalıyorlar terörist damgası yapıştırıyorlar
dertleri bu sanırım
klasik rant kavgası işte ya
batı yetmemiş belliki yada dünya yetmemiş denebilir
Bendemi badem bıyık bıraksam ki :/
gozluklerin altinda guzel durur aga....
dene bi sana yakisirsa bende birakirim;D
Özgür Çağrı
07-28-2011, 02:39
Nurcu değil mttb gençlik :)
Fatih semtinin badem bıyıklılarindan
fatih kirli sakala döndü reyiz ya
badem bıyık pek kalmadı
badem bıyık sembole dönüşünce bizim amcalar o bademlerden zannedilmeyelim diye model değiştirdi galiba :)
bizim sakallı bir hoca vardı
diyodu bi sigarayı bırakmam birde bıyık bırakmam
neden hocam ?
anladın sen
;D
bazi noktalarda katiliyorum yani cemaatle, hizbullahin yildizi barismiyor ve bunu filmlerdede anliyoruz..
ama sunuda anlatmaya cikiyoruz hizbullahin gecmiside pek parlak görünmüyor yada bizim bilmedigimiz derin bir hizbullah var!..
cünkü itiraflar, devlet arsivi hizbullahin, pkk ya karsi kuruldugu yada desteklendigini idda ederken zamanla durum degisiyor ve dengesiz güc halini aliyor..
su andaki durum dahada enteresan doguda pkk-hizbullah catismasi ve buna bir sekilde müdahil olan devlet yani ak parti ve cemaat tabi birde bunun asker yani var yani orasi tam anlamiyla bir cadi kazani!..
İntifada
07-28-2011, 02:43
unahmet badem bıyık sana iyi gider :)
Özgür Çağrı
07-28-2011, 02:44
olan kime oluyor zaten ortada
yıllardır bu insanlar çekiyorlar batıya geliyorlar birde hor görülüp itip kakılıp linçe uğruyorlar
yazık ya
bir o kadar yıl daha sürecek eminim
çünkü o kadar çok kişi ekmek yiyor ki bu işten
yani bana kimse hizmetmiş falanmış filanmış çaymış çorbaymış maval okumasın
doğuda tam anlamıyla görünür bir şekilde siyasi rant kavgası var
İntifada
07-28-2011, 02:46
furkanım sakalı bırak namazı bırakma...
sadece siyasi yani yok bunun kültürel, ekonomik ve sosyal yanlarida var..
herkesin derdi baska pkk orada etnik kimlik üzerinden halki uyuturken alttan her türlü illegal is, esrar gibi pis isleri yürütüyor..
hizbullah ve yeni adiyla mustazaf der her gecen gün pkk ya kayan dindar tabani bir sekilde cekmek icin basta kuran ziyafetleri olmak üzere bir cok organize yaparken karsisinda devlet, pkk ve degisik cemaatleri bulabiliyor..
ayni sekilde cemaatte ilk özel kürtce tv yi acarak, dersaneler üzerinden doguya bir sekilde girmek istiyor ama egitim seviyesin düsük oldugu bölgede batidaki gibi rahat bir yapilanma zor görünüyor..
ve partimiz yönünden bakacak olursak orayi tamamen bdp ye birakmamak icin kroniklesmis sorunlara el atarken, karsisinda eli kana bulasmis bir terör örgütünü buluyor ve bazen bölgeye ipler gerilebilir ki son secimlerdeki sirnak, hakkari ve diyarbakir sonuclari cok iyi analiz edilmelidir..
birde misyonerlerin bölge üzerinde oyunlari varki oda cok ayri bir konu..
Özgür Çağrı
07-28-2011, 02:54
furkanım sakalı bırak namazı bırakma...
öyle
ben bu aralar pek evde durmadığımdan seferi takılıyorum reyiz
bu sıcaklarda bence herkesin namaz kılması lazım ateistlerin bile
günde 5 defa soğuk suyla misler gibi abdest alıyorsunuz
nesi kötü Allah aşkına :)
unahmet badem bıyık sana iyi gider :)
bu laftan sonra birakmam aga;D
bu laftan sonra birakmam aga;D
Eğer avatardaki adam sensen yakışır valla ;D
mazlum mizgin
07-30-2011, 23:15
iste yanlisin sudur adalet bakanligi yargilamalara müdahil olamaz adalet bakanligi o kurumun üst kimligidir yani öyle özel olarak su yargilanma surada olacak, bu hakim olmayacak, su sürgüne gönderilecek diye bir yaptirimda bulunamaz ki eger öyle olursa bu yargiya müdahaledir buda erklerin ayriligi ilkesine aykiridir!
Adalet bakanı bu karara imza atarken hükümet yetkililerinden habersiz mi onayladı?
mazlum mizgin
07-30-2011, 23:18
evet farkindayim ben konuyla alakali degil arkadasin yorumuna binaen o cevabi yazdim..
ama ben yinede ak parti hükümetinin bilerek böyle bir yaptirimda bulunacagina inanmiyorum bu belki diyarbakir cezaveinin güvenlik gerekcesiyle aldigi bir karardir yani bu konuda net bilgi verilirse bizde ona göre yorum yapalim ve ortada bir haksizlik varsa hep beraber kinayalim..
Seçimlerden sonra herkesten helallik isteyen Başbakan Tayyip Erdoğan, bu insanların hakkını helal edip etmemesini önemsemiyor mu?
Sevk edilen edilecek olan mahkûmların ailelerinin mazlumiyetini bilmiyor mu? Maddi sıkıntı çektiklerini, aile fertlerinin bazılarının hasta, felçli, özürlü, sakat olduğundan bihaber mi?
Yıllardır baba hasreti çeken nazeninlerden, eş hasreti çeken fedakârlardan, oğul hasreti çeken yıkılmaz çınarlardan haberi yok mu?
Sanıyorum ki, Başbakan ve bölge milletvekilleri bunların hiçbirinden habersiz değiller! Bu ailelerin mazlumiyetini ve çektikleri sıkıntıları da biliyorlar.
Biliyorlar bilmesine ama bu aileleri bir yararları yok!
Bir haftadan beridir sevk edilecek mahkûm ailelerinin Bu zulmü durdurun ALLAH aşkına!”
feryatlarına hiçbir karşılık, hiçbir ses vermediler.
Adalet bakanı bu karara imza atarken hükümet yetkililerinden habersiz mi onayladı?
adalet bakanıda hükümetin adamı zaten onun yetkililerinden. :)
mazlum mizgin
07-30-2011, 23:30
bazi noktalarda katiliyorum yani cemaatle, hizbullahin yildizi barismiyor ve bunu filmlerdede anliyoruz..
ama sunuda anlatmaya cikiyoruz hizbullahin gecmiside pek parlak görünmüyor yada bizim bilmedigimiz derin bir hizbullah var!..
cünkü itiraflar, devlet arsivi hizbullahin, pkk ya karsi kuruldugu yada desteklendigini idda ederken zamanla durum degisiyor ve dengesiz güc halini aliyor..
su andaki durum dahada enteresan doguda pkk-hizbullah catismasi ve buna bir sekilde müdahil olan devlet yani ak parti ve cemaat tabi birde bunun asker yani var yani orasi tam anlamiyla bir cadi kazani!..
tek türkiye tek bayrak tek ordu tek dil tek tek tek oysa islamda tekçilik yoktur islamda ümmet kavrami bardir tek kelimesi ümmet kavramni ortadan kaldiriyor
koskoca yayinladiklari dizilerle adete kürt halkinin onuruyla oynuyorlar sen
tek türkiye desen
bende tek kürditsn diyeceğeim
diğeride tek arap diyecek
peki ümmet nerde kaliyorrrr
herhalde fethullah gülen hocanin cemmatini nn abd çiftiliklerinde ümmet kavramanini yaşiyoruzzz
hizbullah hiç bir zaman pkk ya karşi çikmamişş
pkk knedisinden başka hiç bir güç istemiyor bölgemizdeee
pkk onun için hizbullah cemmatini bir kaç sofi olarak güriyordu apo diyordu biz bu sofileri bir kaç günde bitireceğizzz
ama hizbullah vuruldukça çoğladi bölgemizde çoğaldikca köklerinde şiğ saidin torunlarii ve saidi nursinin üstaf bediüzamanin üğerncileri ortaya çikiyordu
pkk saldrdikça hizbullahta savunmaya gecmek zorunda kaldi ve pkk anliyacaği bir dilden
ancak böyle baş edilebilirdi pkk yala
eğer hizbullah 90 yillarda pkk aya karşi sacaşmasaydi bu gün bölgede ne gülen cemaati nede başka islami cemmat ler kesinlikle yaşama hakina sahip olmazlardii
apo diyordu ya bizimle olacaksniz yoksa hepnizi öldüreceğizzz
en son hakarideki gülen cemmatine bağli bir imam kardeşimizin şehadetini yine hizbullah cemmati tarafndan her yerde kınandi ve hizbullah net tevrini ortaya çikardiii
ve hizbullah cemaatini onbinlerce üyeleri tarafindan hakaride şehit hocamizin naaşi defnedildi
ve bu gün hocamizin bağli olduğu cemmat te kendi tvlerinde kardeşlerini yerden yere vuruyorrrrrrrr.............??????????
mazlum mizgin
07-30-2011, 23:32
adalet bakanıda hükümetin adamı zaten onun yetkililerinden. :)
ayen organizeli hükümett
mazlum mizgin
07-30-2011, 23:33
CEZAEVİNDE BROKRASİ İŞKENCESİ
Hizbullah cemaatine üye olduğu gerekçesiyle yıllar önce tutuklanan Yasin Demir, cezaevinde Hepatit hastalığına yakalandı. Zamanla Demir’in hastalığı tedavi edilemediği için ilerledi ve kronikleşti. Adli tıp kurumundan aldığı raporla Kronikleşmiş Hepatit B ve Delta Süper Enfeksiyonu hastalığı olduğu belgelenen Demir için yapılan başvurular reddedildi. Yasin Demir için adaletin ne zaman tecelli edeceği merak konusu.
mazlum mizgin
07-30-2011, 23:34
VÜCUDUNUN YÜZDE 84’Ü FELÇLİ
Cezaevinde bulunan hasta mahkûmlardan Fikret Bayram… 18 yıldır sandalyeye mahkûm olan Bayram, felçli ve bakıma muhtaç. Vücudunun yüzde 84’i cansız… Tekerlekli sandalyede yaşayan Bayram’ın ihtiyaçlarını cezaevlerindeki arkadaşları karşılıyor. Fikret Bayram da raporları olduğu halde göz ardı edilip haksız bir uygulamaya maruz kalıyor. Daha önce adlî mahkûm statüsünde olan
Bayram için af kararı alınırken,
Hizbullah mahkûmu statüsüne geçince hastaneler kendisine rapor vermiyor.
mazlum mizgin
07-30-2011, 23:34
Hatırlanacağı üzere Cahit Durmaz, bağırsak kanserine yakalanmış fakat bir türlü rapor alamadığı için hastalığı ilerlemiş ve sonunda hayatını kaybetmişti.
Uzun adli tıp süreci ve raporun cumhurbaşkanına ulaştırılmasının engellenmesi
Cahit Durmaz’ın hayatına mal oldu.
mazlum mizgin
07-30-2011, 23:36
Fikret Bayram omurilik felçlisidir. Göğüs hizasından aşağısını hissetmiyor. Hareket yeteneğini ve vücut fonksiyonlarının
yüzde 80-90’ını yitirmiş durumda. Küçük ve büyük abdestlerini kontrol edemiyor
şuan batman cezaevinde ölümle hayat mücadelesini veriyoorrr
mazlum mizgin
07-30-2011, 23:38
FİKRET BAYRAM'IN EŞİNDEN YETKİLİLERE ADALET ÇAĞRISI
18 Mart 2011 / 14:38
19 yıldır tekerlekli sandalyeye mahkûm olan felçli, bakıma muhtaç ve iş gücünü yüzde 95 oranında kaybeden ve hala cezaevinde tutuklu bulunan Fikret Bayram'ın eşi Naime Bayram, yetkilileri adaletsizliğe son vererek adaleti ayakta tutmaya çağırdı.
BATMAN - Hizbullah davasından yargılanıp yıllarca cezaevinde kalan, 19 yıldır tekerlekli sandalyeye mahkûm olan felçli, bakıma muhtaç, özel ihtiyaçlarını dahi karşılayamayan ve iş gücünü yüzde 95 oranında kaybeden Fikret Bayram, cezaevinde tutularak mağdur edilmeye devam ediliyor. İkinci tutuklanışı 2 seneyi aşan Fikret Bayram, toplamında 14 seneden fazladır cezaevinde kalıyor. 19 yıldır yüzde 95 felçli olarak yaşam mücadelesi veren Fikret Bayram'ın eşi Naime Bayram, eşinin sürekli yardıma muhtaç olduğunu söyleyerek cezaevinde tutulmasının ne adalete ne de vicdana uyduğunu söyleyerek, bu adaletsizliğe son verilmesini istedi. Yetkilileri Adaleti Ayakta Tutmaya Çağırıyorum
Eşinin haksızlığa tabi tutulduğunu ve mağdur edildiğini söyleyen Naime Bayram eşinin yüzde 95 felçli olduğunu ve buna rağmen 14 seneden fazla cezaevinde tutulduğunu hatırlatarak yapılan bu zulmü Allaha şikâyet ettiğini söyledi. Naime Bayram, "Cumhurbaşkanı olsun, Başbakan olsun kendi gözleriyle görsünler eğer vicdanları yüzde 95 felçli olan eşimin cezaevinde kalmasına müsaade ediyorsa, kocam cezaevinde kalsın, gam yemeyiz. Yetkilileri adaleti ayakta tutmaya çağırıyorum. Eşim yüzde 95 felçlidir. Kendi gözleriyle görsünler eğer vicdanları kabul ediyorsa, cezaevinde kalmasına razıyız. Aksi halde bu haksızlığı Allah'a havale ediyorum." dedi.
İçim Kan Ağlıyor, Hali içimi sızlatıyor!
Eşinin halini görünce içi parçalandığını söyleyen Naime Bayram, "Onun o halini görünce içim parçalanıyor. Eşim her daim yardıma muhtaç bir insandır. Öncelikle Allah sonra da insanların sürekli yardımına muhtaç birisidir. Allah'ın yardımı ya da insanların yardımıyla olmasaydı kesinlikle hiçbir ihtiyacını karşılayamazdı. Hatta bir kere balkonda tekerlekli sandalyenin tekerleği kaydı ve düştü. O düştüğü anı her hatırladığımda kendimi tutamıyor ve ağlıyorum." dedi. "Cezaevine her ziyaretine gittiğimde ve kendisinin tekerlikli sandalye üzerindeki halini görünce içim kan ağlıyor. Hali içimi sızlatıyor." diyen Naime Bayram, "14 yıldır yeter artık istiyoruz ki acımızı duysunlar. Eşim yüzde 95 Felçli haliyle kendi evinde dahi hapiste gibiydi. Sanki çarşı pazara mı gidiyordu. Haliyle aylarca dışarının yüzünü dahi görmüyordu." Şeklinde konuştu.
http://www.haberpanorama.com/images/news/16381.jpg
Yeter Artık Yapılan Bu Zulüm Son Bulsun
Doktorların cezaevinde kalamaz ve hastanede gözetimde olması gerektiğini söylemelerine rağmen cezaevinin zor şartları altında eşinin adaletsiz bir şekilde tutulduğunu söyleyen Naime Bayram, Ergenekon sanıklarının basit tansiyon, kalp ritim bozukluğu v.b sebeplerle aylarca hatta yıllarca sözde hastanede tutulduğunu söyleyerek çifte standart uygulandığını ifade etti. Kendilerine reva görülen bu zulmü Allah'a şikâyet ettiklerini söyleyen Naime Bayram, "Gerçekten eşimi sağlığına kavuştursunlar, felçlik halinden kurtarsınlar, işte o zaman Fikret'i cezaevinde tutsunlar. Ama 19 yıldır felçli olan bir insan nasıl iyileşsin. Yeter artık yapılan bu zulüm son bulsun… Sizleri Allaha havale ediyorum." ifadelerini kullandı.
Adaletiniz Bu Mu! Bu Zulmü Allaha Şikâyet Ediyorum!
Ne yapıyor? Ne ediyor? İhtiyaçlarını nasıl karşılıyor? Diye sürekli düşünceler içerisinde olduklarını söyleyen Naime Bayram, "Nerede olursa olsun iki kişinin yardım için mutlaka yanında olması lazım. Bir kişi dahi ona yardımcı olmakta zorluk çeker. Arkadaşları sağ olsun en ufak bir ihtiyacında dahi onu yalnız bırakmıyorlar ancak Fikret çok utangaç bir insandır. Bazen kendi ihtiyacını bizlere dahi söylemez kendisi ihtiyacını karşılamaya çalışırdı. Sürekli aklımız ondandır. Ne yapıyor ne ediyor, ihtiyaçlarını nasıl karşılıyor diye sürekli düşünceler içindeyiz. O cezaevindedir ama düşüncelerimizle bizler de en az onun kadar sıkıntı yaşıyoruz." dedi. Çifte standart ve adaletsizlikten yakınan Naime bayram, "Eşim Fikret'ten durumu çok daha hafif olan kimi mahkûmları serbest bıraktılar. Televizyonda benzeri haberleri görünce Fikret'i de bırakacaklarını düşünüyorduk. Bu zülüm neden bizlere reva görülüyor. Adaletiniz bu mu? Bu zulmü Allaha şikâyet ediyorum. Allah yapılan bu zulmü karşılıksız bırakmaz." dedi. (M. Salih Özcan - İLKHA
mazlum mizgin
07-30-2011, 23:43
işte akpli kardeşlerim bizim sucumuz müslüman olmaktir bizim sucumuz muhhamedi sevdaya aşik olmaktirr
bedenlerimiz hepside çürüse zindanlara ÇÜRÜSEE ALLAHTAN BAŞKA HİÇ BİR LİDER VE ÖNDER TANİMİYAZAĞİZZZZ
HASBİNALLAH VE NİMEL VEKİLhttp://www.yasamvesaglik.com/forum/images/smilies/nokta.gif
HASBİNALLAHİ VE Nİ'MEN-NASİİR ĞURANEKE RABBENE VE İLEYKEL MASİİR
mazlum mizgin
07-30-2011, 23:45
Sayın Cumhurbaşkanımı!
Sizden Çok şey istyemiyorum..
Anayasa’nın 104 / 2-b maddesi size özel af yetkisi vermiştir. Nitekim sizden önceki Cumhurbaşkanları bu Anayasal yetkiyi kullanarak yüzlerce mahkumu affetmiştir.
Misalen Kenan Evren 27, Turgut Özal 21, Süleyman Demirel 100, A. Necdet Sezer 260 mahkumu Anayasal yetkilerini kullanarak serbest bırakmıştır. A. Necdet Sezer’in af etmiş olduğu mahkumların yüzde 70’inin terör suçlusu olmasına rağmen yetkisini kullanmaktan imtina etmemiştir.
Sayın Cumhurbaşkanım!
Çok şey istemiyorum..Adalet olmazsa, Düzen olmaz..
Adalet öncelikle Devletten gelmeli ki İnsanlar ve toplum adil olabilsin..
Fikret Bayram Anayasal bir hak olan özel af yetkinizden faydalanmak için müracaat etmiş fakat Adli Tıp Kurumu siyasi mülahazalarla hareket edip dosyasının makamınıza ulaşmasına engel olmuştur. Nitekim aynı kurumun 3. İhtisas Kurulu tarafından 22 Temmuz 1997 yılında 5377 karar numarasıyla kendisine Anayasa’nın 104 / 2-b maddesine uyum olduğuna dair rapor verilmiştir. Her ne kadar Adli Tıp Kurumu Fikret Bayram’ın dosyasının size ulaşmasına engel olmuşsa da avukatı tarafından hukuki ve tıbbi verileri içeren dosyası size ulaştırılmıştır.
Çok Şey İstemiyorum..
Sayın Başbakanımızın her fırsatta meydanlarda kullandığı ''Bütün İnsanları Severiz Yaradılandan ötürü'' cümlesinin gerçek hayatta yürürlükte olduğunu görmek istiyorum..
Basından takip edip görüyoruz ki, İran’da tutuklu olan 2 yabancı uyruklu gazeteci için aracı olup serbest kalmalarını sağladınız. Biz inanıyoruz ki, tamamen insani ve vicdani mülahazalarla harekete geçip bu mahkumların hürriyetlerine kavuşmalarına vesile oldunuz. Ancak siz de takdir edersiniz ki serbest bırakılmaları için girişimde bulunduğunuz mahkumlar ne hasta ne de sakatlık durumları mevcut değildir.
Sayın Cumhurbaşkanım!
Anayasa’nın 14 / 2-b maddesi özel af yetkisini Adli Tıp Kurumuna değil sizin makamınıza verilmiştir. İcranın başı olarak Adli Tıp Kurumunun hukuksuz uygulamalarına ve yetkinizi gasp etmesine izin vermemelisiniz. Adalet ve hakkaniyet ölçüleri içerisinde siyasi görüşlerine bakılmaksızın eşitlik ilkesi temelinde bütün mahkumlara bilimsel verilerle muamele edilmesini sağlamalısınız.
Çok şey istemiyorum..
Vucudunun büyük bir kısmı hareketsiz olan bir İnsanı bu durumdan kurtarmanızı rica ediyorum..
Fikret Bayram adlı mahkumun bir an önce serbest bırakılması dileğiyle
mazlum mizgin
07-30-2011, 23:46
BU NASIL ADALETTİR! BÖYLE ADALET Mİ OLUR!
Oğlunun kendi zaruri ihtiyaçlarını karşılamakta dahi zorluk çektiğini ifade eden acılı baba, “Ergenekon sanıklarının göstermelik raporlar ile tahliye edilirken oğlum gibi yatalak ve ağır hasta birinin mağdur edilip hapse atılmasını hangi vicdan sahibi kabul edebilir. Hangi adalet bunu kabul eder. Böyle adalet mi olur? Bu ne hukuksuzluk? Bu ne adaletsizlik? Yargının gücü oğlum gibi mağdurlara mı yetiyor? Yüzlerce suça bulaşanlar için hukuktan söz edilirken, neden oğlum için adalet yok?” dedi.
Ergenekon yöneticisi olmakla suçlanan Şener Eruygur ve Hurşit Tolon gibi zanlılar beş yüz yıl hapis cezasıyla yargılandıkları halde serbest bırakılırken, vücudunun yarısı felçli olan Fikret Bayram’ın tutuklanması “yargının gücü garibanlara yetiyor” şeklinde yorumlara neden oldu.
BeldeiTAYYIBe
07-31-2011, 02:46
Su satirlari okurken benim yüregim sizliyor.
Bakmayin siz önceki konulardaki tepkimize.
Cogumuzun tepkisi, protesto yöntemindeki hatali buldugumuz usuledir.
Yoksa su cizdiginiz tabloya tas kalbli olsa insan kalbi catlar inanin...ki bizler ayni dinin ve ayni medeniyetin insanlariyiz.
Rabbimiz bir,
kitabimiz bir,
kiblemiz bir...
Usul yönünden elestirsekde, sahsim namina söylüyorum inanin su anlattiklariniz karsisinda cektigim izdirabi tarif edemem.
Allah yar ve yardimciniz olsun.
Rabbim tez zamanda bu insanlarin dertlerine derman nasip etsin.
Amin.
vBulletin v3.8.4, Copyright ©2000-2025, Jelsoft Enterprises Ltd.