ultrAstribun
06-12-2008, 21:23
Değerli forum sakinleri;
Bilindiği üzere keneler günlük yaşantımızı tehdit altına almış durumda.Daha 1 ay önce akrabalarımdan birisini kene ısırdı.Ve bugün yine yakından tanıdığım bir dostumu kene ısırdı.Neyseki erken müdahelelerle işin üstesinden geldik.
Sizlere tavsiyem "kene beni ısırmaz" dememeniz.
Ne olacağı belli olmuyor.Kaderde ölüm varsa kimse engelleyemez ama kendimizi kadere teslim edip önlem almamakta cahilliktir.
En azından kene ısırığında yapılması gerekenleri bilelim.
Gün geçtikçe keneler sayısız ölümlere imza atıyor.
Herkezi duyarlı olmaya çağrıyorum.
Şimdi kene ile ilgili bilgileri sizlerle paylaşmak istiyorum;
Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Haluk Vahapoğlu, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına neden olan kenelerin, özellikle 2000 yılından itibaren Orta ve Doğu Anadolu bölgelerinin dışına yayılma eğilimi gösterdiğini, bu nedenle diğer bölgelerde oturanların da dikkatli olması gerektiğini söyledi.
http://www.sifaolsun.com/haberler/webfoto/kene2.jpg
Vahapoğlu, yaptığı açıklamada, genellikle mart ayı sonunda ortaya çıkan ve keneler yoluyla bulaşan KKKA hastalığına bağlı ölümlerin son yıllarda arttığını belirtti.
Yaklaşık 850 kene türünden 30 kadarının KKKA hastalığına yol açtığını, hastalığın Türkiye'de daha çok kenelerin yoğun olarak bulunduğu Kelkit Vadisi, Orta ve Doğu Anadolu bölgelerinde görüldüğünü ifade eden Vahapoğlu, ''Keneler, özellikle 2000 yılından itibaren Orta ve Doğu Anadolu bölgelerinin dışına yayılma eğilimi gösteriyor. Bu nedenle diğer bölgelerdeki vatandaşlarımızın da dikkatli olması gerekiyor'' dedi.
Hastalık için henüz bir aşı ya da ilaç geliştirilemediğini bildiren Vahapoğlu, ölüm oranlarına etkisi olduğu ileri sürülen ''Ribavirin'' etken maddeli ilaçların gerçekte bir etkisinin bulunmadığını, iyi bakım, kan ve kan ürünlerinin tedarikinin ölüm oranlarını düşürdüğünü belirtti.
http://www.sifaolsun.com/haberler/webfoto/kene.jpg
Vahapoğlu, Türkiye'nin, hastalığa karşı dünyada en sistematik örgütlenme ve mücadelenin yürütüldüğü ülkelerden biri olduğunu, dünyada ölüm oranlarının en düşük görüldüğü ülkeler arasında yer aldığını, hastalık nedeniyle İran'da ölüm oranının yüzde 50, Türkiye'de ise yüzde 7 seviyelerinde seyrettiğini kaydetti.
PİKNİĞE GİDENLER DE RİSK ALTINDA-
Virüsün, sığır, koyun, keçi, yabani tavşan ve tilki gibi hayvanlardan da izole edildiğini, hayvanlarda belirtisiz infeksiyon yapabildiğini, insanlara, infekte kenelerin ısırması, hasta hayvanlar ya da kişilerle temas sırasında bulaşabildiğini dile getiren Vahapoğlu, şunları söyledi:
''Hastalığa karşı en büyük risk grubunu, tarım ve hayvancılıkla uğraşanlar, askerler, kamp yapanlar, piknik yapanlar ve deri fabrikası çalışanlarının oluşturuyor. Pikniğe gidenler örtü olmadan yere oturmamalı, çıplak ayakla arazide dolaşmamalı, tarım ve hayvancılıkla uğraşanlar da vücutlarının büyük bölümünü giysileriyle kapatmalı.''
-HASTALIK 1-13 GÜN ARASINDA BELİRTİ VERİYOR-
Hastalığın keneyle temas olması halinde 1-3 gün, hastalıklı kan ya da dokuyla temas halinde 3-13 gün arasında ateş, halsizlik, ani kas ve baş ağrıları, bulantı kusma, iştahsızlık, ishal, ilerleyen safhalarda ise ağız ve deride kanamalar seklinde belirtiler verdiğini ifade eden Vahapoğlu, hastaların yüzde 90'ının hafif bir klinik seyir gösterdiğini dile getirdi.
Vahapoğlu, hastalığı yapan virüsün dayanıksız olduğunu, konakçı dışında yaşayamadığını, güneşin yaydığı ultraviyole ışınları altında hızla öldüğünü, 56 derecede 30 dakikada aktivitesini kaybettiğini, çamaşır suyuyla ölebildiğini belirtti.
-KENE SAĞLIK KURULUŞUNDA ÇIKARILMALI-
http://www.sifaolsun.com/haberler/webfoto/kene3.jpg
Lütfen tamamını okuyunuz.
İlginizden dolayı teşekkür ederim.
Bilindiği üzere keneler günlük yaşantımızı tehdit altına almış durumda.Daha 1 ay önce akrabalarımdan birisini kene ısırdı.Ve bugün yine yakından tanıdığım bir dostumu kene ısırdı.Neyseki erken müdahelelerle işin üstesinden geldik.
Sizlere tavsiyem "kene beni ısırmaz" dememeniz.
Ne olacağı belli olmuyor.Kaderde ölüm varsa kimse engelleyemez ama kendimizi kadere teslim edip önlem almamakta cahilliktir.
En azından kene ısırığında yapılması gerekenleri bilelim.
Gün geçtikçe keneler sayısız ölümlere imza atıyor.
Herkezi duyarlı olmaya çağrıyorum.
Şimdi kene ile ilgili bilgileri sizlerle paylaşmak istiyorum;
Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Haluk Vahapoğlu, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına neden olan kenelerin, özellikle 2000 yılından itibaren Orta ve Doğu Anadolu bölgelerinin dışına yayılma eğilimi gösterdiğini, bu nedenle diğer bölgelerde oturanların da dikkatli olması gerektiğini söyledi.
http://www.sifaolsun.com/haberler/webfoto/kene2.jpg
Vahapoğlu, yaptığı açıklamada, genellikle mart ayı sonunda ortaya çıkan ve keneler yoluyla bulaşan KKKA hastalığına bağlı ölümlerin son yıllarda arttığını belirtti.
Yaklaşık 850 kene türünden 30 kadarının KKKA hastalığına yol açtığını, hastalığın Türkiye'de daha çok kenelerin yoğun olarak bulunduğu Kelkit Vadisi, Orta ve Doğu Anadolu bölgelerinde görüldüğünü ifade eden Vahapoğlu, ''Keneler, özellikle 2000 yılından itibaren Orta ve Doğu Anadolu bölgelerinin dışına yayılma eğilimi gösteriyor. Bu nedenle diğer bölgelerdeki vatandaşlarımızın da dikkatli olması gerekiyor'' dedi.
Hastalık için henüz bir aşı ya da ilaç geliştirilemediğini bildiren Vahapoğlu, ölüm oranlarına etkisi olduğu ileri sürülen ''Ribavirin'' etken maddeli ilaçların gerçekte bir etkisinin bulunmadığını, iyi bakım, kan ve kan ürünlerinin tedarikinin ölüm oranlarını düşürdüğünü belirtti.
http://www.sifaolsun.com/haberler/webfoto/kene.jpg
Vahapoğlu, Türkiye'nin, hastalığa karşı dünyada en sistematik örgütlenme ve mücadelenin yürütüldüğü ülkelerden biri olduğunu, dünyada ölüm oranlarının en düşük görüldüğü ülkeler arasında yer aldığını, hastalık nedeniyle İran'da ölüm oranının yüzde 50, Türkiye'de ise yüzde 7 seviyelerinde seyrettiğini kaydetti.
PİKNİĞE GİDENLER DE RİSK ALTINDA-
Virüsün, sığır, koyun, keçi, yabani tavşan ve tilki gibi hayvanlardan da izole edildiğini, hayvanlarda belirtisiz infeksiyon yapabildiğini, insanlara, infekte kenelerin ısırması, hasta hayvanlar ya da kişilerle temas sırasında bulaşabildiğini dile getiren Vahapoğlu, şunları söyledi:
''Hastalığa karşı en büyük risk grubunu, tarım ve hayvancılıkla uğraşanlar, askerler, kamp yapanlar, piknik yapanlar ve deri fabrikası çalışanlarının oluşturuyor. Pikniğe gidenler örtü olmadan yere oturmamalı, çıplak ayakla arazide dolaşmamalı, tarım ve hayvancılıkla uğraşanlar da vücutlarının büyük bölümünü giysileriyle kapatmalı.''
-HASTALIK 1-13 GÜN ARASINDA BELİRTİ VERİYOR-
Hastalığın keneyle temas olması halinde 1-3 gün, hastalıklı kan ya da dokuyla temas halinde 3-13 gün arasında ateş, halsizlik, ani kas ve baş ağrıları, bulantı kusma, iştahsızlık, ishal, ilerleyen safhalarda ise ağız ve deride kanamalar seklinde belirtiler verdiğini ifade eden Vahapoğlu, hastaların yüzde 90'ının hafif bir klinik seyir gösterdiğini dile getirdi.
Vahapoğlu, hastalığı yapan virüsün dayanıksız olduğunu, konakçı dışında yaşayamadığını, güneşin yaydığı ultraviyole ışınları altında hızla öldüğünü, 56 derecede 30 dakikada aktivitesini kaybettiğini, çamaşır suyuyla ölebildiğini belirtti.
-KENE SAĞLIK KURULUŞUNDA ÇIKARILMALI-
http://www.sifaolsun.com/haberler/webfoto/kene3.jpg
Lütfen tamamını okuyunuz.
İlginizden dolayı teşekkür ederim.