fatih kısaparmak balon baskılı balon Tüyü Bitmemiş Yetimin Hakkını Çalan;Vergi Kaçakçısı '' AYDIN DOĞAN'ı '' Kınıyorum ! - Siyaset Forum

PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Tüyü Bitmemiş Yetimin Hakkını Çalan;Vergi Kaçakçısı '' AYDIN DOĞAN'ı '' Kınıyorum !


rıfat gökalp
09-12-2009, 06:21
http://s.aktifhaber.com/images/news/91129.jpg



DOĞAN'I BİTİREN BELGELER


Suçunu kabul eden AYDIN Doğan'ın rekor ceza almasına sebep olan işler...









Doğan Yayın Holding, üç hafta içerisinde hisseleri şirketten şirkete aktararak hem vergi kaçırmış, hem de RTÜK'ü aldatmış. Foyası ortaya çıkınca da uzlaşma istemiş
Maliye Bakanlığı Gelirler Kontrolörleri'nin Doğan Yayın Holding'e kestiği 3,7 milyar TL'lik (3 katrilyon 700 trilyon) cezanın gerekçesi olarak gösterilen hisse değişim işlemleri sırasında, Doğan Grubu yöneticilerinin 2006 yılının Aralık ayında üç hafta içerisinde hisseleri bir şirketten diğer şirkete aktararak hem vergi kaçırdığı hem de Alman Axel Springer'e yapılan hisse satışında RTÜK Kanunu'na aykırı davrandığı ortaya çıktı.


(http://www.aktifhaber.com/gallery.php?id=531&no=1) (http://www.aktifhaber.com/gallery.php?id=531&no=1)DOĞAN'I BİTİREN BELGELERİ GÖRMEK İÇİN TIKLAYIN (http://www.aktifhaber.com/gallery.php?id=531&no=1)

(http://www.aktifhaber.com/gallery.php?id=531&no=1)


HER HAFTA BİR ŞİRKETE DEVRETMİŞLER

Vakit gazetesinin elde ettiği belgelere göre, Aydın Doğan'ın sahibi olduğu Doğan Yayın Holding'e kesilen vergi cezasının gerekçelerinde DYH'ye ait şirketlerin vergi kaçırmak için nasıl bir şirketten diğer şirkete atladığı gözler önüne seriliyor. Aydın Doğan'ı bitiren usulsüz hisse devri nedeniyle vergi kaçırma skandalı, Maliye Bakanlığı Gelirler Kontrolörlerinin dikkatli bir çalışması sonucu ortaya çıktı. Denetçiler, Doğan'a ait şirketlerin 2005, 2006 ve 2007 yılları hesaplarında yaptığı incelemelerde, holdingin Alman Axel Springer'e hisselerinin yüzde 25'ini satmadan önce bir dizi usulsüzlük yaptığını ortaya çıkardı.

DOĞAN, MALİYE'YE UZLAŞI ÇAĞRISI (T.Ö.U.) YAPMIŞ

Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı'nın 10.08.2009 tarihli vergi inceleme raporunda, Doğan Prodüksiyon Hizmetleri AŞ'nin, Maliye'den T.Ö.U. yani hesaplaşma öncesi uzlaşma talebinde bulunduğu ortaya çıktı. Bu durumda “Holdingimize haksız ceza kesildi” diye ortalığı ayağa kaldıran Doğan grubunun yaptığı vergi usulsüzlüğünü kabul ederek, Maliye ile uzlaşmaya gitmek istemesi dikkat çekti. Doğan Prodüksiyon Hizmetleri AŞ'nin, T.Ö.U. talebinde bulunması uzmanlar tarafından grubun vergi usulsüzlüğünü kabullendiği şeklinde değerlendiriliyor.



RTÜK'Ü AŞMAK İÇİN HOKUS POKUS OYNADI

Maliye denetçilerinin dikkatli incelemeleri sonucu kesilen vergi cezası şu gerekçelere dayandırılıyor: RTÜK Kanunu'nun 29. maddesi, bir özel radyo ve televizyon kuruluşunda yabancı sermaye payının en fazla yüzde 25 olabileceğini öngörüyor. Aynı zamanda bir yabancının birden fazla radyo ve televizyon kuruluşuna ortak olmasını da yasaklıyor. Doğan Yayın Holding'in yüzde 25'inin Alman AXEL şirketine satışı işlemi 26 Aralık 2006 tarihinde gerçekleştirildi. Satışa konu olan Doğan Yayın Holding bünyesinde 28 adet radyo-televizyon şirketi bulunuyordu. Doğan Yayın Holding'in satışı bu radyo ve televizyon şirketlerinin de satışı anlamına geleceğinden satışı RTÜK mevzuatına uygun görünüme sokmak gerekecekti. RTÜK mevzuatına aykırı olan durumu ana şirkette değilmiş gibi şirketler üzerinden göstererek gözden uzaklaştırmaya çalışılan işlemde; 2006 yılının Aralık ayında bir dizi hisse değişimi görünümlü alış satış işlemi gerçekleştirildi. Olağanüstü bir çaba neticesinde üç hafta içerisinde gerçekleştirilen şirketler arası pay devirleri ile Doğan Yayın Holding hisselerinin Alman AXEL şirketine satışı RTÜK mevzuatına da uygun hale getirilmiş gibi gösterildi.

VERGİ MUAFİYETİ ŞARTINA UYMUYOR

DYH'nin mali danışmanları şirketlerdeki pay devri işlemlerinde vergi maliyetini sıfırlamak için kurumlar vergisinin istisna tanıdığı işlemlerden “hisse değişimi” sistemini esas aldı. Kurumlar Vergisi Kanunu, hisse değişimi işleminin vergiden istisna olabilmesini bazı şartlara bağlıyor, ancak DYH'nin yaptığı devir şekli bu şartlara uymuyor. İstisna uygulaması bu şartların birlikte gerçekleşmesini zorunlu kılarken, kanunun aradığı şartlar şu şekilde belirtiliyor:

1- Yönetim ve hisse çoğunluğuna sahip olunmayan şirketin hisseleri devir alınmalı

2- Karşılığında bu şirketin hisselerini devreden ortaklara devralan şirketin sermayesini temsil eden iştirak hisseleri verilmeli

3- Değişim sonunda yönetim ve hisse çoğunluğuna sahip olunmalı

4- Öte taraftan hisse değişiminde, değişime konu hisselerin kaç yıl aktifte kaldığının önemi bulunmuyor.


HİSSELER EL DEĞİŞTİRİYOR AMA SAHİPLERİ HEP AYNI

DYH'nin Kurumlar Vergisi Kanunu'na dayandırarak vergiden muaf olma sistemini esas almasına rağmen, şirketlerdeki yönetim yapısının değişmemesi nedeniyle usulsüzlük yaptığı, denetçilerin incelemelerinde de ortaya konuluyor. Hisse değişimi işleminin vergi dışında bırakılmasının gerekçesi mevzuatta hisseleri toplayan şirketin hisselerini topladığı şirketin yönetim ve hisse çoğunluğunu elde etmesi amacına dayandırılıyor. Yani her değişim yahut her hisse değişimi değil, sadece önceden yönetim ve hisse çoğunluğu elde olmayan ve değişim sonucunda yönetim ve hisse çoğunluğu elde edilen bir şirkete ait hisselerin değişimi kurumlar vergisinden istisna edilebiliyor. Bu amacı gerçekleştirmeyen hisse değişimleri dolayısıyla kurumlar vergisine tabi oluyor. Kanunun aradığı şartı yerine getirmek için yapılan “hisse değişimi” işlemleri ile şirketlerdeki hisse çoğunluğu elde ediliyor gösteriliyor, ancak kanunun aradığı ikinci şart gerçekleştirilmiyor. Yani şirketlerin yönetimi değiştirilmiyor, şirketleri pay devri öncesi yönetim şirketleri yönetmeye devam ediyor.

AYNI HİSSELER ÜÇ HAFTADA DÖRT ŞİRKETE BİRDEN GEÇTİ

DYH, bir inanılmazı gerçekleştirerek, holding bünyesindeki şirketlere ait hisseleri 7 Aralık, 15 Aralık ve 27 Aralık'ta bir şirketten diğerine devrederek hem vergiden kaçırdı hem de RTÜK'ü aldattı. Holding yöneticilerinin yaptığı usulsüzlüğün birinci aşamasında yüzde 99'u D TV Holding'e ait olan 28 adet radyo ve televizyon şirketi 7 Aralık 2006 tarihinde D Yapım şirketine yüzde 99 hisse oranıyla “hisse değişimi” suretiyle devredildi. İkinci aşamada D Yapım şirketi, D TV Holding'den “hisse değişimi” suretiyle aldığı şirketleri 15 Aralık tarihinde Doğan Prodüksiyon şirketine devrediyor. Üçüncü aşamada ise Doğan Prodüksiyon, D Yapım şirketinden “hisse değişimi” suretiyle aldığı şirketleri 27 Aralık 2006 tarihinde Alp Görsel şirketine devrediyor.

BİRİ DİĞERİNİN, DİĞERİ ÖTEKİNİN SAHİBİ!

Hisse paylarının üç haftalık bir sürede birinden diğerine devri öncesinde Doğan Yayın Holding, Doğan TV Holding'in sahibi, Doğan TV Holding de 28 adet radyo televizyon şirketi ve Doğan Prodüksiyon ve Alp Görsel şirketinin sahibiydi. Pay devirleri sonucu görüntü şöyle değişiyor: Doğan Yayın Holding Doğan TV Holding'in sahibi, Doğan TV Holding D Yapım şirketinin sahibi, D Yapım şirketi Doğan Prodüksiyon şirketinin sahibi, Doğan Prodüksiyon şirketi Alp Görsel şirketinin sahibi, Alp Görsel şirketi de 28 radyo ve televizyon şirketinin sahibi. Holding yöneticileri bu şekilde araya dört şirket sokarak RTÜK mevzuatını by-pass ederek Alman AXEL'e dolaylı satış yapıyor.

HİSSE DEĞİŞİMİNDEN YARARLANMAK İSTEDİLER

Gelirler Kontrolörleri denetçileri incelemelerinde, DYH'nin sadece RTÜK Kanunu'na aykırı davrandığını değil, hisse devirleri sırasında vergi kaçırdığını da ortaya çıkardı. DYH yöneticileri, hisse devri işlemlerini yaparken vergisel maliyeti de hesap ederek, Kurumlar Vergisi Kanunu 19. maddedeki hisse değişimi istisnasından yararlanarak ortaya vergi maliyeti çıkmasının önüne geçmek istedi. Ancak yapılan incelemelerde yapılan işlemlerin hisse değişimi kapsamında değerlendirilemeyeceği, dolayısıyla istisnadan yararlanılamayacağı ortaya kondu. Denetçilerin bu incelemesinde, pay devirleri işlemleri sonucu devletten kaçırılan kurumlar vergisi ve katma değer vergisi tutarı 1 milyar 525 milyon TL, bu rakam vergi cezaları da eklenince 3 milyar 370 milyon TL olarak hesaplandı.

HİSSELERİN FİYAT FARKLILIĞI...

Söz konusu Maliye raporunda, hisse değişimine konu şirketlerin hisselerin önceki zamanlardaki beher fiyatı ile hisse değişimi tarihindeki beher fiyatları arasındaki bariz farklılığa da dikkat çekiliyor. 2002'de DTV Holding hisselerinin beher fiyatını ailenin fertleri 21,68 TL'den alırken 2006 yılı Aralık ayında hisse değişiminde beher fiyat 5,73 TL olarak gerçekleşiyor. Yine 2002 yılında Eko TV Yayıncılık hisselerini 2,70 TL olarak aile bireyleri alırken 2006 yılı Aralık ayında hisse değişiminde fiyat 1,56 TL olarak uygulanıyor.

1,850 MİLYARLIK KAZANCI GİZLEMİŞ

Gelirler Kontrolörlerinin yaptığı incelemede ortaya çıkan bir diğer usulsüzlük de, Doğan TV Holding'in değişime konu hisselerinin değerinin kayıtlı değerinin üzerinde olması. Maliyeciler, hisselerin emsal değerini aynı tarihlerde Doğan Yayın Holding'in Alman AXEL şirketine yaptığı hisse satışında uygulanan fiyatla şirket içindeki emsalleri baz alarak hesapladı. Yaptıkları hesaplama sonucu değişime konu hisselerin değeri en az 2.474.964.598,31 TL olarak tespit edildi. Şirket ise hisse değişiminde kayıtlı değer olan 624.220.578,53 TL'yi esas aldı. Böylelikle 1.850.744.019,78 TL kazanç gizlenerek vergi kaçırıldı.

KENDİ KENDİLERİNE DÜŞÜK FİYATLA HİSSE SATMIŞLAR

Denetçilerin ortaya çıkardığı bu usulsüzlüklerde dikkati çeken bir başka husus ise aynı kişilerin sahip olduğu şirketlere devredilen hisselerin fiyatlarındaki düşüş. Hisse fiyatlarındaki bu düşüş, küçük yatırımcıyı zarara uğratırken, tüm şirketlerin sahibi olan DYH'yi kazançlı yapıyor. Denetçiler, hisse değişimi tarihinden yaklaşık 2 ay öncesinde Doğan'ın DTV Haber Görsel A.Ş.'nin bir kısım hissesini başka bir holdinge sattığını ve satışta her bir hisse için uygulanan fiyatın ortalama 18,80 TL olduğunu tespit etti. Bu durum, DTV Haber Görsel A.Ş'nin, hisselerini piyasa değerinin çok altında bir değerle D Yapım'a devrettiğini ortaya koydu. Maliye denetçileri bu şekilde; hisselerde uygulanan düşük fiyatın gerçek emsal bedelinden ziyade Doğan grubunca bilinçli ve amaca hizmet edecek şekilde tespit edilen fiyat olduğunu ortaya çıkardı. Şimdi kamuoyu “Doğan Grubu bu hisseleri grup şirketleri dışındaki kişi ya da şirketlere belirlediği düşük fiyatlar üzerinden satar mıydı?” sorusunun cevabını bekliyor.

DEVLETTEN BÖYLE VERGİ KAÇIRMIŞLAR

Maliye Bakanlığı'na bağlı Gelirler Kontrolörleri'nin yaptığı titiz bir çalışmanın neticesinde Doğan Yayın Holding'in devleti yüklü miktarda zarara uğrattığı da açığa çıkarıldı. Denetçiler, DTV Holding A.Ş.'nin devletten 357.311.370,24 TL kurumlar vergisi ve 291.000.000,00 TL katma değer vergisi kaçırdığını ortaya koyarak vergi cezası kesti. Gelirler Kontrolörleri yaptıkları incelemelerde bu işlemin kanuna aykırı ve katma değer vergisine tabi olduğunu, bu yolla devletin 444.338.922 TL vergi kaybına uğratıldığını tespit etti ve yapılan hesaplamalar sonucu ise D Yapım'a 2.474.022.573 TL matrah üzerinden 888.676.000-TL ceza kesildi. Devleti 431.456.138 TL zarara uğratan D Prodüksiyon'a da 2.396.987.108 TL matrahı üzerinden 862.912.000 TL ceza kesildi.

DOĞAN'IN NE YAPACAĞI MERAK KONUSU

Doğan Yayın Holding'in, faiziyle birlikte 5 milyar TL'yi bulan 3,370 milyarlık vergi cezası karşısında ne yapacağı şimdi merak ediliyor. Zira, kendisine kesilen vergi cezasının hukuki olmadığını savunan Doğan Yayın Holding'i, Maliye Bakanlığı'nın hazırladığı rapor yalanlıyor. Doğan'la ilgili denetçilerin hazırladığı raporda DYH'nin daha önceden uzlaşma zemini aradığı da ortaya konuyor. 10 Ağustos 2009'daki raporda DYH için “TÖU talebinde bulunmuştur” deniliyor. TÖU, vergi kaçıran şirketlerin, kendilerine kesilen cezayla ilgili olarak Maliye'ye uzlaşma çağrısı olarak biliniyor. Doğan Yayın Holding'in TÖU talebinde bulunmuş olması, incelemelerin doğruluğunu ortaya koyarken, “Ceza hukuki değil siyasi” söyleminin de siyasi ve kamuoyunu etkilemek amacıyla olduğu göze çarpıyor.

Daha önce de Doğan Grubu'nun, kesilen yaklaşık 1 milyar liralık vergi ve cezaya teminat göstermekte sıkıntı çektiği kamuoyuna yansımıştı. İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı'nın söz konusu cezalar için de teminat istemesi bekleniyor.

GRUP SESSİZLİĞE GÖMÜLDÜ

Söz konusu raporla ilgili yazılı olarak görüşlerine başvurduğumuz Doğan Yayın Holding yetkililerinin gazetemizin baskıya girdiği saate kadar bir cevap vermemeleri ise dikkat çekti.

“AXEL, ORTAKLIĞI GÖZDEN GEÇİRECEK”

Öte yandan, Doğan Yayın Holding'in ortağı Alman Axel Springer'in de Almanya'da hukuki boşluklardan yararlanarak kanunları lehine kullandığı ortaya çıktı. Axel'in Aydın Doğan'ın şu an yaşadığı akıbeti 1960'lı yıllarda Almanya'da yaşadığı belirtiliyor. Axel'in Doğan'ın başına gelen bu işlerin kendi başını da ağrıtacağını düşünerek ortaklığı yeniden gözden geçireceği iddia ediliyor.

Gazeteleri, Doğan'ı böyle savunduMaliye'nin Doğan Yayın Holding'e kestiği 3,7 milyar TL'lik ceza Doğan Grubu gazetelerini ayağa kaldırdı. Gruba bağlı gazeteler yaptıkları yayınlarla cezanın “haksız” olduğu savunması yaparken, Doğan'ın yazarları hükümetin Aydın Doğan Grubu'nu sindirmeye ve muhalif basını susturmaya çalıştığını iddia etti. Doğan Grubu'nun en büyük ve etkin gazetesi olan Hürriyet, rekor cezayı “Dünyada eşi görülmemiş ceza” başlığıyla sürmanşetten verdi. Başlığın altından, kesilen para cezası rakam ve yazıyla yazıldı. Milliyet ise cezayı sürmanşetten gördü ve “Dünya böyle ceza görmedi” başlığını kullandı. “Tepki çığ gibi” alt başlığını atan gazete, cezayı eleştiren kişilerin görüşlerine yer verdi. Doğan Grubu'nun tetikçi gazetesi olan Vatan da rekor vergi cezasını sürmanşetten görmeyi tercih etti. “Bu neyin cezası?” sürmanşetini atan gazete, iç sayfalarda iki tam sayfayla konuyu işledi. Radikal cezayı manşetten vererek “Görülmemiş ceza” başlığını kullanırken, Referans, vergi kaçağı cezasını “Kazancı olmayan işleme 3.8 milyar liralık ceza” başlığı ile az sayıdaki okuyucusuna duyurdu. Grubun bulvar gazetesi olan Posta ise vergi kaçağı cezasını manşetten verdi ve “Korkunç ceza” başlığını attı.

DOĞAN'I BİTİREN BELGELERİ GÖRMEK İÇİN TIKLAYIN (http://www.aktifhaber.com/gallery.php?id=531&no=1)



AKTİFHABER/HABERVAKTİM

rıfat gökalp
09-14-2009, 03:45
Doğan’ın oyunu böyle bozuldu

Geçtiğimiz hafta Maliye’nin Doğan Grubu’na kestiği 3,7 milyar TL'lik ceza, gündemi meşgul etti.

Maliye Bakanlığı Gelirler Kontrolörleri dikkatli ve titiz bir inceleme sonucunda Doğan Yayın Holding’in, üç hafta içerisinde hisseleri şirketten şirkete aktararak hem vergi kaçırdığını, hem de RTÜK'ü bay-pas ettiğini ortaya çıkardılar.

Grup önce kesilen cezanın haksız olduğunu ve medyaya sansür olduğunu ileri sürerek ortalığı ayağa kaldırdı. Olmadık yollara başvurdu ancak Vakit gazetesinde yayımlanan belgelere göre Doğan Grubu bir taraftan kendilerini kamuoyu nezdinde masum göstermeye çalışırken bir taraftan da Maliye’ye uzlaşma talebinde bulunduğu ortaya çıktı.

HİSSE SENETLERİ YERİNE GEÇİCİ İLMÜHABERLE HİSSE DEVRETMİŞLER

Gelirler Kontrolörleri tarafından yazılan raporlarda, öncelikle geçici ilmühaberlerin; henüz çıkarılmamış hisse senetlerini temsil edeceği ve sahibine tüm ortaklık ve alacak haklarını sağlayabileceği ancak vergi hukuku bakımından hisse senedinin yerini tutmasının mümkün olmadığı belirtilerek, “Kıyas yaparak geçici ilmühaberlerin hisse senedi gibi algılanmasının verginin kanunilik ilkesine aykırı olduğu bunun yanı sıra kıyasın benzeyenler arasında yapılabileceği belirtilmiştir” denilerek grubun usulsüzlüğü açıkça ortaya konuyor.

Ülkemizde bir medya grubu gazeteciliği kendi çıkarları üzerine bina ediyorsa, elinde bulundurduğu medya gücünü Petrol Ofisi için, İddia için, Millî Piyango için, dijital yayın için, altın hisseler için, Hilton arazisi için, rezidanslar için, İlksan için, imar işleri için kullanırsa işte ister istemez geçen hafta yaşanan gelişmeler de kaçınılmaz oluyor.


ÜÇ KALEMDE ÜÇ MİLYAR DOLAR KAZANMIŞTI

Hatırlayacak olursak söz konusu grup, baskılar sonucunda İş Bankası’nın elindeki Petrol Ofisi hisselerini yok pahasına 5 yıl vadeyle 560 milyon dolara satın alıp tekrar hisselerin yüzde 34'ünü 1.5 milyar dolara birkaç ay sonra Avusturyalı OMV'ye satmıştı. Yani üç ay içinde bu işten yaklaşık 1 milyar dolar kazanmıştı.

Yine aynı grup, İş Bankası’ndan aldığı krediyle yine İş Bankası’ndan 17 milyon dolara Dış Bank’ı satın alıp tekrar Dış Bank’ı Fortis’e 1 milyar Avro’ya satarak buradan da yaklaşık 1,5 milyon dolar kazanmıştı.

Aydın Doğan İş Bankası'nın parasıyla, İş Bankası'nın bankasını satın alıp ve o günün kurlarına göre 88 misliyle Fortis’e tekrar satmıştı.

Yine o yıllarda yaklaşık 1 milyar TL tutarında POAŞ’ın vergi cezasını affettirmişlerdi.

Özetin özeti grup o yıllar, vergi cezasını affettirme, banka alıp satma, altın hisse alıp satma işlerinde bugün maliyenin kestiği cezadan daha fazlasını haksız bir şekilde kazanmıştı.

Son çeyrek asırda medya alanında kartelleşen grup medya gücünü kullanarak sonuca ulaşmayı gelenek haline getirmişti.

SAĞDUYULU MEDYA OYUNU BOZDU

Ancak son dönemlerde başta Vakit gazetesi ve Habervaktim gibi sağduyulu medyanın artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığını ortaya koyan çok önemli bir gazetecilik başarısı göstererek Ay-Docuların takipcisi olarak haksızlıkların hukuksuzlukların usulsüzlüklerin üzerine gitti.

Kağıt üç kağıtçılığının takipçisi oldu.

Hasan Şek adlı vatandaşa nasıl muvazalı satış gerçekleştirdiklerinin belgesini yayımladı. Aydın Doğan’ın kendi bankasından Maliye ve BDDK’ya bildirmeden gelir gider defterlerine işletmeden nasıl milyonlarca Avroluk avans çektiğinin belgesini de yayımladı.

Axel Springer’e hisse satışlarını 2006 yılında yapmasına rağmen 2007 yılında yaptım diye vergi kaçırmak isteyen Ay-Docuların foyalarını açığa çıkaran belgelerin yayımlanması üzerine savcılar harekete geçerek başta Aydın Doğan, Hürriyet Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök ve grubun 6 üst düzey yöneticisine 1 yıldan 3 yıla kadar evrakta sahtecilik davası açıldı.

Sonra 3.7 milyarlık vergi cezasının kesilmesine neden olan Ay-Docuları yakan belgeleri yine Vakit yayımladı. Nasıl aşama aşama hisse devri yapılarak hem vergi kaçakçılığı yapıldığını hem de RTÜK’ün baypas edildiğini ortaya çıkardı.

Can havliyle kendini savunmaya çalışan Ay-Docuların tutunduğu dalların asparagas ve yanlış dallar olduğunu da Vakit bir bir ortaya çıkardı.

Vakit ve Habervaktim, Alman parlamentosunda verilen soru önergesinin de, AB ilerleme raporunun da, AB temsilcilerinin yaptığı açıklamalarında, yabancı basında çıkan beyanatlarında zorlama ve ısıtma yöntemler olduğunu tüm detaylarıyla gözler önüne serdi.

Zira biz yayın hayatımıza başladığımız gün söz vermiştik Haksızın karşısında haklının yanında olacağız diye.

Onun için “basında güven” sloganının arkasına sığınan Milliyet’in duayeninin yabancı ülkede yayımlanan Türk gazetecinin yazılarını aşıran Hasan Pulur’un intihalini ilk Vakit ve Habervaktim duyurdu. Davanın takipçisi oldu. Hasan Pulur’un hızsızlık yaptığı hükmünü veren Hamburg Eyalet Mahkemesi’nin kararını da Türkiye’de okuyucularımızla birlikte Hasan Pulur’da ilk bizden öğrendi.

ALIŞMIŞLAR BİR KERE

Bağımsız ve bağlantısız olan bizler Hak’tan ve halktan aldığımız gücü yine Hak namına halkımızın yararına kullanmaya kararlıyız ve ilklerin yayıncısı olmaya devam edeceğiz.

Bu noktada şunu da belirtmek isteriz ki bizler Ay-Docuların bu başlarına gelenlerden haz duyuyor değiliz. Aksine ülkemiz adına milletimiz adına üzüntü veren gelişmelerdir bu olup bitenler. Yazık aslında! Ülkemizde medyanın büyük bir çoğunluğunu elinde bulunduran bir grup daha çok kazanayım diye yaptığı usulsüzlük karşısında kendi ülkesinin maliyesini kendi ülkesinin hukukunu Avrupa’ya şikayet ediyor. Avrupa’dan medet umar noktalara geliyor. Yazık çok yazık!

Bilemeyiz iflah olacaklar mı?

Alışmışlar; yetim hakkı yemeye,

Genel yayın yönetmenlerine Bakan aratıp, ‘Ne oldu bizim iş’ dedirtmeye,

“Kaos”tan beslenerek hortumlamaya.

Umarız tüm bu olup bitenlerden ders çıkartırlarda daha fazla rezil etmezler bu milleti bu memleketi.

Daha güzel günlerde buluşmak ümidiyle…

HABERVAKTİM

rıfat gökalp
09-14-2009, 03:55
Hukuk aklına yeni mi geldi

Daha düne kadar başka kişi ve kuruluşların uğradığı “tazminat terörü”ne alkışlar yağdıran Aydın Doğan medyası, kendi nasırlarına basılınca“hukuk”u hatırladı... http://www.habervaktim.com/resim/resim86871_2.jpg

Alman medya şirketi Axel Springer'e 2006 yılında hisse satışı gerçekleştirmeden önce birtakım devir işlemleri sırasında vergi kaçırdığı tespit edilen ve 3,7 milyarlık bir cezaya çarptırılan Doğan Grubu ‘hukuk' ve ‘basın özgürlüğü'nün arkasına sığınırken, Doğan'ın yıllarca haksız ve hukuksuz uygulamalara destek verdiğini söyleyen önde gelen gazeteciler ve sivil toplum kuruluşları, Doğan ve gazetecilerine “Hukuk yeni mi aklınıza geldi” hatırlatmasında bulundu.

VAKİT'E DAVA AÇAN GENERALLERE ALKIŞ TUTMUŞTU

28 Şubat sürecinde Türkiye'de tahakküm kurmak isteyen darbecilerle mücadele eden Vakit gazetesine açılan haksız davalara ses çıkarmayan Doğan medyasının ‘Özgür basın susturulmak isteniyor' şeklinde yaygara koparması inandırıcı bulunmuyor. Vakit gazetesinde çıkan ve iki generali eleştiren bir yazı nedeniyle 312 generalin açtığı dava için “Generallerin tazminat zaferi” başlıklarıyla Vakit'in susturulmasını destekleyen Doğan medyası, vergi kaçırma suçunu ‘basın özgürlüğü' maskesiyle gözlerden uzak tutmaya çalışıyor.

GAZETECİLER VE MESLEK ÖRGÜTLERİ DOĞAN'IN MASKESİNE İNANMIYOR

Vakit gazetesine konuşan sivil toplum örgütleri temsilcileri ve gazeteciler, Doğan Grubu'nun kendisini masum göstermek ve vergi kaçakçılığı skandalını kamuoyunun gözünden kaçırmak için ‘özgür basın' maskesine sığınmasını eleştirdi. Konuyla ilgili olarak gazetemize konuşan gazeteci ve meslek örgütleri temsilcilerinin görüşleri şöyle:

“HUKUKA İHTİYAÇ DUYULDUĞU GÜNLERDE NEREDEYDİNİZ?”

Gazeteci-Yazar Ekrem Kızıltaş:

“Antidemokratik süreçlerde sessizliğe bürünen Doğan grubuna bağlı yazılı ve görsel medyanın kendileri ile ilgili bir gelişme olduğunda ortalığı ayağa kaldırması çok şaşırtıcı... Kaldı ki ortada inanılmaz bir ceza var. Bu cezayı kesenler yüzde yüz emin olmasalar bu kadar büyük bir medya kuruluşunu karşılarına almak istemezler. O zaman sorulacak soru; hukuka ihtiyaç duyulduğu günlerde neredeydiniz? Bugün hukuk diyenlere millet, ‘kara kaplı kitaba bakmak lazım' diyor.”

“DOĞAN'IN HUKUKA SIĞINMIŞ OLMASI GÜLÜNÇ”
Gazeteci-Yazar Ahmet Kekeç:

“Aydın Doğan'ın bugün hukuka sığınmış olması gülünç. Biz kendilerinin hukukla ilişkilerini 28 Şubat'tan biliriz. Bu grubun öteden beri otoriter odaklarla ilişkilerini biliyoruz. Nelere hoşgörü, nelere ise tepki gösterdikleri de ortada.”

“BUGÜN BAĞIRMALARININ HİÇBİR ÖNEMİ KALMAMIŞTIR”

GAP Gazeteciler Birliği Genel Başkanı Zeynel Abidin Kıymaz:

“Başörtüsü, cumhurbaşkanlığı seçimi, 28 Şubat ve katsayı konusunda jakobenlerden yana olan ve Vakit'i bitirmek için açtıkları davalarda hukuku tanımayanların bugün bağırmalarının hiçbir önemi kalmamıştır.”

Türkiye Yazarlar Birliği Vakfı Mütevelli Heyeti Başkan Yardımcısı Ahmet Fidan:

“Doğan gazeteleri, ikiyüzlü davranmaktadır. İlkesiz bir basın örneği vermektedir. Başkalarına yapılan hukuksuzlukları yıllardır görmezlikten gelen Doğan'ın bugün hukuk kendine dokunduğunda çığırtkanlık yapması manidardır. Olmayan itibarları da yok olmaktadır.”

“O ZAMAN DEMOKRASİYİ HATIRLAMADILAR”

Haber Türk Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı:

“Doğan Grubu yıllar önce diğer medya gruplarına yapılan baskılara alkış tuttu, hatta teşvik etti. Ama bugün kendilerine gelince ortalığı ayağa kaldırıyorlar. Diğer grupların kendilerine destek vermediklerinden yakınıyorlar. (Vakit'i kastederek) Size de aynı şekilde davrandılar. Başkalarının başına gelenlere alkış tuttular. O zaman demokrasiyi hatırlamadılar.”


YENER DÖNMEZ / VAKİT

Özgür Çağrı
09-14-2009, 04:01
Ben diyorum bunlar terör örgütü yahu !

BlueMoon
09-14-2009, 11:53
zaten yemiş olduğu vergi cezasının altından nasıl kalkabilecek çok merak ediyorum. kanunsuz veya ahlaksız bir iş yapmadıkları sürece tabii ! bu borcu ödememek için kimleri satın almayı deneyecek bakalım aydın bey !

rıfat gökalp
09-15-2009, 03:51
Maliye Doğan'ın yalanını pazara çıkardı


Maliye Bakanlığı, Doğan Yayın Grubu'na kesilen cezaya ilişkin görsel ve yazılı medyada çıkan haberleri yalanladı. Bakanlık 'kesinlen en büyük ceza Doğan'a ait değil' dedi





http://image.haber7.com/haber/haber7/photos/51513.jpg

Maliye Bakanlığı, Doğan Yayın Grubuna dahil şirketler hakkındaki vergi incelemesi işleminin, sadece zamanında tam olarak ödenmeyen verginin ilgili şirketten talep edilmesinden ibaret olduğunu bildirdi.

Maliye Bakanlığının açıklamasında ''bununla birlikte hiçbir mükellefe, sektöre veya kişiye özel uygulama yapılması asla söz konusu olamaz'' denildi.

Maliye Bakanlığı tarafından, bakanlığın merkezi denetim birimlerinden Gelirler Kontrolörleri tarafından yapılan vergi incelemeleri neticesinde, Doğan Yayın Grubuna dahil şirketler hakkında düzenlenen vergi inceleme raporlarına ilişkin, yazılı ve görsel basında son günlerde yer alan haberlerle ilgili olarak kamuoyunu bilgilendirmek, yanlış yönlendirmeleri önlemek amacıyla yazılı bir açıklama yapıldı.

Maliye Bakanlığının bütün mensuplarının, görevlerini, geçmişten gelen sağlam gelenekleri doğrultusunda, kanunların emrettiği ölçüler içerisinde yürüttüğü belirtilen açıklamada, Bakanlık mensuplarının sahip olduğu bu geleneklerin temelinde adalet ve vicdan ölçüsü yattığı, tüm personelin sadece ülke ve milletin menfaati için çalıştığı ifade edildi.

Açıklamada, ilgili mevzuat uyarınca mükelleflerin eksik vergi ödediğinin tespit edilmesi halinde vergi zıyaı cezasının söz konusu olduğuna işaret edilen açıklamada, bu nedenle, söz konusu incelemeler sonucunda tarh edilen verginin sadece ceza olarak nitelendirilmesinin hukuka uygun olmadığı belirtildi.

Yapılan işlemin sadece zamanında tam olarak ödenmeyen verginin ilgili şirketten talep edilmesinden ibaret olduğuna işaret edilen açıklamada, ''Bununla birlikte hiçbir mükellefe, sektöre veya kişiye özel uygulama yapılması asla söz konusu olamaz'' denildi.

Maliye Bakanlığından yapılan açıklamada, bazı basın yayın organlarında Doğan Yayın Grubunun özellikle incelendiği, bu incelemelerin siyasi düşünce veya taleple yapıldığı, denetimin siyasallaştığı yönünde iddiaların yeraldığına dikkat çekilerek, ''denetim elemanlarına yönelik çirkin iddia ve isnatlarda bulunulduğu görülmekte, bu yayınlardan ciddi rahatsızlık duyulmaktadır'' denildi.

Maliye Bakanlığı tarafından, bakanlığın merkezi denetim birimlerinden Gelirler Kontrolörleri tarafından yapılan vergi incelemeleri neticesinde, Doğan Yayın Grubuna dahil şirketler hakkında düzenlenen vergi inceleme raporlarına ilişkin yazılı ve görsel basında son günlerde yer alan haberlerle ilgili olarak kamuoyunu bilgilendirmek, yanlış yönlendirmeleri önlemek amacıyla yazılı bir açıklama yapıldı.

Maliye Bakanlığının bütün mensuplarının, görevlerini, geçmişten gelen sağlam gelenekleri doğrultusunda, kanunların emrettiği ölçüler içerisinde yürüttüğü belirtilen açıklamada, bakanlık mensuplarının sahip olduğu bu geleneklerin temelinde adalet ve vicdan ölçüsü yattığı, tüm personelin sadece ülke ve milletin menfaati için çalıştığı ifade edildi.

''Bütün mensuplarımız üstlendikleri yasal sorumlulukları yerine getirmekte tereddüt etmez ve etmeyecektir'' denilen açıklamada, vergi inceleme elemanlarının, görevlerini tarafsız, bağımsız ve vergi kanunları çerçevesinde gerçekleştirdiği vurgulandı.

Denetim birimlerinin uzun yıllardan beri oluşmuş çalışma sisteminin, ilgili yasa ve yönetmeliklerin de dışarıdan her hangi bir müdahaleye kesinlikle imkan tanımadığına işaret edilen açıklamada, vergi incelemesinin Vergi Usul Kanunu gereğince ödenmesi gereken verginin doğruluğunu tespit etmek amacıyla vergi inceleme elemanlarınca gerçekleştirildiği hatırlatıldı.

Gelirler kontrolörlerinden oluşan beş kişilik bir ekip tarafından yapılan incelemeler neticesinde hazırlanan raporların, yine mesleklerinde belli deneyim ve birikime sahip denetim elemanlarından oluşan rapor okuma komisyonlarınca mevzuata ve uygulamalara uygunluğu değerlendirildikten sonra işleme konduğuna dikkat çekilen açıklamada, şöyle denildi:

''Nitekim basında yer alan raporlar da bu süreçten geçtikten sonra işleme konulmuş ve ilgili mükelleflere tebliğ edilmiştir.

Ayrıca, ilgili mevzuat uyarınca mükelleflerin eksik vergi ödediğinin tespit edilmesi halinde 'vergi zıyaı cezası' söz konusu olmaktadır. Bu nedenle, söz konusu incelemeler sonucunda tarh edilen verginin sadece ceza olarak nitelendirilmesi hukuka uygun değildir. Yapılan işlem, sadece zamanında tam olarak ödenmeyen verginin ilgili şirketten talep edilmesinden ibarettir. Bununla birlikte hiçbir mükellefe, sektöre veya kişiye özel uygulama yapılması asla söz konusu olamaz.

Düzenlenen raporlarda önerilen vergi tarhiyatlarına ilişkin olarak, bütün mükellefler, Vergi Usul Kanununda yer alan uzlaşma ve indirim müesseselerinden yararlanabilecekleri gibi dava açma hakkından da yararlanma imkanları bulunmaktadır. Dava açma hakkının kullanılması halinde ise yüce Türk adaletine güvenimiz tamdır.''

''SADECE DOĞAN YAYIN GRUBU İNCELENMEDİ''

Hazırlanan inceleme raporlarında eleştirilen hususlarla ilgili olarak mükelleflerin itirazlarının alışılagelmiş bir durum olduğu belirtilen açıklamada, ancak bu itiraz hakkının, gerek inceleme görevini yerine getirenleri, gerekse idareyi baskı altına almak amacıyla, basın yayın organları vasıtasıyla ''sistemli bir kampanyaya dönüştürülmeye çalışıldığı''nın gözlemlendiği ifade edildi.

Gelirler Kontrolörleri tarafından yapılan incelemelerde sadece Doğan Yayın Grubuna ait şirketlerin incelenmediğine, medya sektörünün büyük çoğunluğu incelemeye tabi tutulduğuna veya tutulmakta olduğuna işaret edilen açıklamada, yine son dönemlerde yapılan incelemelerde Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığına bağlı mükelleflerin yüzde 40,6'sının vergi incelemesine tabi tutulduğu ve tutulmaya devam edildiği kaydedildi.

''EN BÜYÜK TUTAR DOĞAN YAYIN GRUBUNA AİT DEĞİL''

Bu çerçevede, bir kısmı kamuoyunun bilgisine girmiş bulunan birçok kaçakçılık ve kayıt dışılıkla mücadele çalışmalarında da bulunulduğu bildirilen açıklamada, bu mükellefler içinde Türkiye'nin önde gelen birçok holding ve şirketler grubunun da bulunduğuna dikkat çekildi.

''Kaldı ki Gelirler Kontrolörleri tarafından bir mükellefe yazılan en büyük tutar da Doğan Yayın Grubuna ait değildir'' denilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

''Gelirler Kontrolörlerinin, yaptıkları vergi incelemeleri sonucu 2008 yılında toplam 190 milyar lira, 2009 Ağustos sonu itibariyle söz konusu Gruba yazılan hariç 63 milyar lira matrah farkı bulunulmuş olup söz konusu matrah farkına ilişkin vergi tarhiyatı yapılmıştır.

Bazı basın yayın organlarında Doğan Yayın Grubunun özellikle incelendiği, bu incelemelerin siyasi düşünce veya taleple yapıldığı, denetimin siyasallaştığı yönünde iddialarla birlikte denetim elemanlarına yönelik çirkin iddia ve isnatlarda bulunulduğu görülmekte, bu yayınlardan ciddi rahatsızlık duyulmaktadır. Söz konusu mesnetsiz yayınlar, inceleme sürecini etkileme ve kamuoyunu yanlış yönlendirme çabası olarak değerlendirilmektedir.

Yasalarla güvence altına alınan vergi mahremiyeti nedeniyle yapılan incelemeler hakkında bilgi verme imkanımız bulunmamaktadır. Dolayısıyla yapılan asılsız ve mesnetsiz haberlerle köklü bir kurumsal kültüre sahip birimlerimizi ve mensuplarımızı yıpratma çabaları hayret ve esefle izlenmekte olup; yapılan işlemlerde yasa-dışı bir kastın varlığını ima veya iddia edenlerin bu iddialarını ispatla mükellef oldukları herkesçe malumdur.

Yapılan/yapılacak yayınlarda kurumsal ve kişisel haklarla ilgili ihlallere ilişkin her türlü yasal haklar saklıdır.''



AA-HABER7

rıfat gökalp
09-15-2009, 03:56
Erdoğan elçilere seslendi

Başbakan Erdoğan büyükelçilere verilen iftar yemeğinde bir konuşma yapıyor. Başbakan Erdoğan yemekte Türkiye'nin dış politikadaki atılımları Türkiye'nin Ortadoğu'ya bakışı ve Avrupa Birliği ile ilişkilerine dikkat çekti. http://www.habervaktim.com/resim/resim86976_2.jpg

Başbakan Erdoğan, Ankara'daki yabancı misyon şeflerine, büyükelçilere AK Parti (http://www.habervaktim.com/haberler.php?id=4) Genel Merkezi'nde verdiği iftar yemeğindeki konuşmasında bölgesel meselelerin bazı ülkelerin çok uzağındaymış gibi görünse de günün birinde onları da etkileyeceğinin altını çizdi. Başbakan Erdoğan, "Ona gelen terör iyi bana gelen terör kötüdür anlayışı yanlıştır. Dünya'dan terörle mücadelede bize daha fazla destek verilmesini bekliyoruz. Demokratik açılım sürecini provoke etmek için her şey yapıldı. 11 askerimizi şehit verdik. Bundan çıkar sağlayan kesimler bu sürece karşı çıkıyorlar, engellemeye çalışıyorlar. Çözüme daha fazla yakınız. Biz bu işi mutlaka çözmeliyiz. Bedeli ne olursa olsun bizim partimiz bundan nasıl etkilenirse etkilensin sonuna kadar devam edeceğiz. Akan kanı gözyaşını durdurmak için yola çıktık. Bu kardeşlik projesine tüm dünya ülkelerinden ve onların büyükelçilerin destek vermesi bekliyoruz. Türkiye'nin kalkınması tüm bölgenin kalkınmasını sağlar. Türkiye'nin terör sorununu çözmesi tüm bölgeye katkı sağlayacaktır." şeklinde konuştu.

ERDOĞAN UYARDI; G-20, G-14 OLMASIN

Dünyanın zor ve çalkantılı günlerden geçtiğini dile getiren Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü; "Terörizm kitlesel imha silahları ile mücadelenin yanında iklim değişikliği, ırkçılık, yabancı düşmanlığı, dünya gündeminde yerini aldı. Tüm bunlara mücadele için diyalog çok önemli, ortak çalışma, ortak çözümler üretmek çok önemli. G-20 zirvesinde gördük ki bazı ülkelerin G-14 gibi çaba içinde olmalı, bizi üzdü. Biz bununla ne amaçlandığını biliyoruz. Burada hassasiyetimizi özellikle bildiriyoruz. Yapılacak görüşmelerde bu yanlışın içine düşülmeyecek, kalkınmış ve kalkınmada olan ülkeler zirvesi bu şekilde devam etmesi dünyaya çok şey kazandıracaktır. Yapılan hesaplar çok küçüktür, dilerim geri dönerler."

TÜRKİYE KRİZDEN HIZLA KURTULUYOR

Türkiye'nin ekonomik anlamda hızlı sıçramasına devam ettiğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, küresel krizin etkileri sınırlı tutmaya çalıştıklarını söyleyerek söyle konuştu; "Sanayide kapasite kullanımın arttığını pozitif büyüme ile yolumuz devam edeceğiz. Enflasyonda düşüş devam ediyor. Faizde cumhuriyet tarihinde önemli bir yere geldi. Zor bir süreç zorlu bir krizdi artık bunlar geride kalıyor. Tüm dünya bundan önemli dersler çıkardığını düşünüyorum."

TÜRKİYE BÖLGESEL BARIŞ İÇİN ÇALIŞIYOR

2009-2010 Türkiye BM geçici üye olarak seçildiğini hatırlatan Başbakan Erdoğan, "İspanya ile birlikte başlattığımız 'Medeniyetler İttifakı' süreci devam ediyor. Türkiye'nin bölgesel ve küresel barış çabalarına katkıları bu kadar değildir. Bölgemizde barışın sağlanması için çaba sarf ediyoruz. Irak'ta kalıcı huzurun sağlanması, Afganistan ve Pakistan'da kalkınmanın tesisi, Kafkaslarda barış için Türkiye elinden gelene yapıyor. Kıbrıs'ta çözümden yana tavrımız sürüyor. Güney Kıbrıs'ın tüm çözümsüzlük tavrına rağmen."dedi.

AB ÜYELİĞİMİZ ÖNCELİĞİNİ KORUYOR

AB üyeliğinin Türkiye'nin önceliği olmayı koruduğunu ifade eden Erdoğan, bazı ülkeliern tavrını eleştirerek konuşmasını şöyle sürdürdü; "AB süreci devlet olarak da toplum olarak da önceliğimizdir. AB dostlarımızın bize destek olmaması bizim burada işlerimi güçleştiriyor. Biz üyeliğin getireceği yükümlülükleri farkındayız. AB verdiği sözleri yerine getireceğine üzerine düşeni yapacağına inanıyorum. Bunun güzel işaretlerini görüyorum. Ama bazılarının tamamen siyasi mülazalarla ve oy kaygısı ile yaptıkları açıklamalar ve tavırlar AB geleceğine hizmet etmiyor. Herkesi samimi olmaya davet ediyorum."

DÜNYANIN TÜRKİYE'YE İLGİSİ ARTTI

Türkiye'de yerleşik yabancı medya temsilci sayısının 35 kişiden 265'e ulaştığı bilgisini veren Başbakan Erdoğan sadece komşu ülkelerde değil Latin Amerika'dan bile gazetecilerin Türkiye gelerek gelişmeleri yerinden izlediğini anlattı. Özelikle Arap dünyasının Türkiye'deki gelişmeleri yakında izlediğini belirten Erdoğan, Türkiye ile ilgili meselelerin nasıl geniş yankı bulduğunu tüm dünyanın gördüğünü kaydetti

Başbakan Erdoğan, insan hakları ve demokrasi alanında 7 yıllık bir dönemde Türkiye'nin Dünya'da algılanmasını değiştiren uygulamalar yaptıklarını anlatarak; "Ama asla bunu yeterli görmüyoruz. Biz Güneydoğu ve Doğu Anadolu'da şunu gördük, bölgeye gittiğimizde bize söylenen olağan üstü hali kaldırın dendi. Biz kaldırdık, bundan daha büyük hizmet olabilir mi? Bu bizim çözüm için ne kadar kararlı olduğumuzu gösterir." dedi.

BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNE ÇOK ÖNEM VERİYORUZ

Konuşmasının sonunda Doğan grubuna verilen vergi cezasına da değinen Başbakan Erdoğan, "Basın özgürlüğüne çok önem veriyoruz. Özgür basını susturmak, üzerinde siyasi baskı kurmak gibi bir tavrımız olamaz. Türkiye'de özgür basın için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz, yapmaya da hazırız. Basın özgürlüğü ile başka konuları karıştırmamak lazım. Devletin kurumların yaptığı rutin uygulamaların başka yerlere çekilmemeli. Biz eleştiriye değil iftiraya karşıyız. Basının karalama kampanyası yapması hiçbir yerde görülmemiştir. Basın, yasalar karşısında kendini imtiyazlı göremez, basın özgürlüğü kimseyi hukukun üstüne çıkaramaz. İdarenin hukuk çerçevesinde yaptıkları, Türkiye'ye karşı dışarıda baskı unsuru oluşturulması doğru değil. Meselenin başka yerlere çekilerek AB nezdinde Türkiye aleyhine çevrilmesi çok yanlış olur." diye konuştu.

CİHAN-HABERVAKTİM

rıfat gökalp
09-15-2009, 04:17
Doğan Grubuna Ceza Kesen Ekip

Doğan Grubu'na 3.8 milyarlık cezayı kesen 5 kişilik ekipte maaşlar 1.7 bin liradan başlıyor. Çoğunun şahsi aracı yok, eve otobüsle gidiyorlar. Maliye kontrolörleri tarafından Doğan Grubu'na kesilen 3.8 milyar liralık ceza geçtiğimiz hafta ekonominin gündemini belirledi. Ceza ile ilgili çok şey yazıldı ve konuşuldu. Özellikle grup temsilcilerinin, cezanın hükümetin grubu baskı altına almak için kestirdiği yönündeki iddiaları, kamuoyunda tartışmalara neden oldu. Oysa cezanın kesilme süreci ve kesenlerin, hükümetle hiçbir ilgisi bulunmuyor.

İşte cezanın ve cezayı yazanların kısa hikayesi:

3.8 milyar liralık rekor ceza, toplam beş kişilik komisyon tarafından kesildi. Ekip ikisi stajyer, ikisi düz bir de baş kontrolörden oluşuyor. Söz konusu ekip İstanbul Kontrolörler Grup Başkanlığı'nda görev yapıyor. Kontrolörlerin aldığı ücretler 1.7 bin lira ile 3 bin lira arasında değişiyor. Ekipte yer alan kontrolörlerin bazılarının şahsi araçları bile yok. Bazı geceler evlerine dolmuş ya da otobüsle dönüyorlar. Ekipte yer alan kontrolörler, hisse satışı ile ilgili inceleme yaparken de en çok grup içinden gelen ihbar ve bilgilerden faydalandı. Dolaysıyla, incelemeleri Başbakan'ın veya bakanların talimatı değil, grup içindeki köstebeklerin verdiği bilgi ve belgeler şekillendirdi. Bakanın, hatta Maliye'nin üst düzey bürokratlarının cezalardan, raporlar tamamlandıktan sonra haberi oldu. Bu nedenle, cezalar siyasi baskı ile değil, vergi yasalarının baskısı ile verildi. İncelemeler sırasında, birçok grup temsilcisi ile görüşen ve birçok yetkilinin ifadesini alan kontrolörlerin yorumu ise şöyle: “Bize kimse dokunamaz anlayışı gruba 3.8 milyar liraya mal oldu.”

STAR

rıfat gökalp
09-16-2009, 04:38
Doğan’la uzlaşma zorda

#gsol div.hbr { background: url(/images/gazete.png) no-repeat 407px 40px; } 16 Eylül 2009 Çarşamba, 00:03 EKONOMİ (http://www.stargazete.com/ekonomi/)
http://91.93.103.35/haber/090915-113031-213374-C.jpg
3.8 milyarlık vergi borcu için ‘iyi niyetliyim’ diyerek uzlaşma yoluyla indirim isteyen Doğan Grubu kendi gazetelerinde aleyhte yayına başlayınca Maliye’yle ipler gerildi

Doğan Grubu’ndan 3.8 milyar liralık cezaya ilişkin yapılan yorumlara yazılı açıklama ile cevap veren Maliye Bakanlığı’nda, ‘tepki şaşkınlığı’ yaşanıyor. Tarhiyat öncesi uzlaşma talebinde bulunan bir mükellefin, ‘vergi cezasını’ tartışmaya açmasını doğru bulmadıklarını ifade eden Maliye Bakanlığı bürokratları, cezaya ilişkin tartışmaların uzlaşma sürecine zarar verdiğini kaydetti. Maliye Bakanlığı Gelirler Kontrolörleri tarafından Doğan Grubu’na kesilen 3.8 milyar liralık vergi cezasıyla ilgili tartışmalar ve eleştiriler denetim elemanları tarafından yakından takip ediliyor. Grup temsilcilerinden gelen tepkiler, Maliye Bakanlığı bürokratları ve denetim elemanları için de sürpriz oldu. Mükellef tarhiyat öncesi uzlaşma talebinde bulunduğu için, raporların tebliğ edilmesinin ardından, gruptan bir tepki gelmeyeceği tahmin ediliyordu. Hatta bazı üst düzey Maliye Bakanlığı bürokratları, raporlar tebliğ edilmeden önce, “Mükellef tarhiyat öncesi uzlaşma talebinde bulundu. Cezaya iyi niyetli yaklaşılıyor. Biz de mükellefin zarar görmemesi için mümkün olan en kısa sürede uzlaşma günü belirledik” değerlendirmesinde bulunuyorlardı.
TEBLİĞDEN SONRA NE DEĞİŞTİ?
Ancak vergi cezası raporlarının tebliğ edilmesinin ardından, Doğan Grubu’ndan cezaya ilişkin yapılan yorum ve değerlendirmeler Maliye Bakanlığı bürokratlarını adeta şaşkına çevirdi. Tepkileri ‘mesnetsiz’ olarak değerlendiren Maliye Bakanlığı bürokratları ve denetim elemanları, durumu değerlendirmek için birçok kez bir araya geldi. Özellikle, ilk başlarda ceza ile ilgili bir yazılı açıklama yapılması beklenmiyordu. Ancak tepkilerin yoğunlaşması üzerine, Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından eleştirilere cevap niteliğinde bir açıklama yazıldı. Açıklama, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in de onay vermesinin ardından önceki gün kamuoyuna duyurulmuş oldu.
BARIŞA DARBE VURDU
Maliye Bakanlığı denetim elemanları ve üst düzey bürokratları, gruptan cezaya gelen tepkileri Star’a değerlendirdi. Cezaya ilişkin eleştirilerin yersiz olduğunu ifade eden Maliye bürokratları, “Uzlaşma başvurusu yapan bir mükellef, bu tür eleştiriler yapmaz. Bu eleştiri ve yorumlar, uzlaşma komisyonunu baskı anlamına gelir. Dolaysıyla bu tür yorum ve eleştiriler, uzlaşma sürecini zarar verir” değerlendirmesinde bulundular.
Doğan’ın gönlünde 300 milyona indirmek var

Maliye Bakanlığı ve ekonomi kulislerinde, 3.8 milyar liralık vergi cezası ile ilgili olarak 23 Eylül’de yapılacak olan uzlaşma toplantısına ilişkin çeşitli bilgiler dolaşıyor. Buna göre, Doğan Grubu’nun uzlaşma toplantısına, düzeltme talebiyle oturacağı konuşuluyor. Grubun düzeltme işlemi ile toplam ödemeyi 300 milyon liraya indirme planı yaptığı kulislerde konuşuluyor. Öte yandan yine kulislerde, mükellefin cezanın kasıtlı ve yanlış oduğuna yönelik ilişkin iddialarını sürdürmesi halinde, Maliye’nin de teminat talebinde bulunacağı, bunun da grup için büyük darbe olacağı belirtiliyor

STAR

rıfat gökalp
09-16-2009, 05:31
Doğan'a “İnanılmaz fikri” CHP Kontenjanından seçilen RTÜK üyesi vermiş

Maliye Bakanlığı'nın titiz bir çalışması sonucu ortaya çıkarılan Doğan Grubu'na ait vergi kaçakçılığın gerekçesini oluşturan hisse devriyle ilgili fikrin Doğan Grubu'na çok yakın bir RTÜK üyesi tarafından verildiği iddia ediliyor. CHP kontenjanından seçilen dönemin RTÜK üyesi, Doğan Grubu'nun RTÜK'ün “Yabancılara Medyada Sahiplik” maddesini aşmak için hisse devri yapmalarını ve hisselerin yapılacağı dördüncü şirkette ise Doğan ismini taşımamasını istedi. Doğan Grubu'na yakın üyenin fikriyle DYH, hisseleri en son Doğan ismi taşımayan http://www.habervaktim.com/resim/resim87104_2.jpg

Doğan Grubu'na kesilen 3.8 Milyar TL'lik cezanın en önemli ayaklarından birisi RTÜK'ü by-pas etme olayının arkasında Doğan Grubu'na yakın bir RTÜK üyesi olduğu iddia edildi. 2006 yılında Alman Axel Springer'e hisse satışı yapılmadan hisselerin birbiri ardına dört ayrı şirkete devri sırasında vergi kaçıran Doğan Yayın Holding'in, RTÜK'ü nasıl aşacağını dönemin CHP (http://www.habervaktim.com/haberler.php?id=4) kontenjanından RTÜK üyesi olan ve Doğan Grubu'na çok yakın isme danıştığı ve bu üyenin de hisse devirlerini nasıl yapmaları konusunda akıl verdiği belirtiliyor.

DOĞAN'A AKLI RTÜK ÜYESİ VERMİŞ
Doğan Grubu'nu RTÜK'ün “Yabancılar, Türkiye'deki bir medya şirketinin yüzde 25'inden fazlasına sahip olamaz” hükmünü aşmak için peş peşe yaptığı hisse devirleri tamamen RTÜK kanundan kaynaklı ve lisans iptalleriyle sonuçlanacak bu sıkıntıyı aşmak içindi. Doğan Grubu'na bu hisse devir taktiğinin dönemin Doğan Grubu'na çok yakın CHP (http://www.habervaktim.com/haberler.php?id=4) kontenjanından RTÜK üyesi olan bir kişi tarafından verildiği belirtiliyor. RTÜK üyesi, şirketlerin hisse devrinin dördüncü bir şirkete yapılmasını, bu şirketin isminin de Doğan Grubu'nu çağrıştıran bir isim olmamasını, böylece RTÜK'ün üç şirketi inceleyeceği dördüncü şirkete bakılmayacağını ve kanunun bu yöntemle aşılacağını belirtti. RTÜK üyesinin bu ‘inanılmaz önerisi' karşısında harekete geçen DYH yetkilileri ise üç hafta içerisinde aynı hisseleri sahipleri aynı olan dört ayrı şirkete devretti ve bu yolla hem vergi kaçırılmış oldu hem de RTÜK bay-pas edilmiş oldu.

DÖRDÜNCÜ ŞİRKET: ALP GÖRSEL
RTÜK üyesinin verdiği ‘inanılmaz fikir'le başlayan süreç şöyle gelişti: Doğan Yayın Holding'in %25'i 25 Aralık 2006 tarihinde Alman AXEL'e sattı. Doğan Yayın Holding bünyesinde 28 adet radyo televizyon şirketi bulunması, bu radyo ve televizyon şirketlerinin de satışı anlamına geleceğinden, satış RTÜK mevzuatına uygun değildi. Doğan Yayın Holding RTÜK mevzuatını by-pass etmek için KVK'nın hisse değişimi maddesini kullanarak 28 adet TV/radyo şirketini sanki holding bünyesinde değilmiş gibi gösterdi. Bu kapsamda 6-26 Aralık 2006 tarihleri arasında peş peşe devirler yaptı. Devirlere konu olan DTV Holding, D Yapım ve D Prodüksiyon, “Doğan” ismini taşıyor. Ancak incelenmeyeceği söylenen ve hisselerin nihai olarak aktarıldığı Alp Görsel ise, Dogan Grubu'nun medyada kullandığı “Doğan-D” ibaresini taşımıyor.

RTÜK ÜYESİ, DOĞAN'IN İŞLERİNİ TAKİP ETMEKLE SUÇLANDI
Doğan Yayın Holding'e RTÜK'ü nasıl by-pass edeceği aklını veren dönemin RTÜK üyesi, Doğan Grubu gazetelerinde daha önce çalışmış ve bu yüzden grubun çok iyi tanıdığı bir isim. CHP (http://www.habervaktim.com/haberler.php?id=4)'den RTÜK üyesi seçilen üye, Doğan Grubu'nun RTÜK'teki işlerini takip etmekle suçlanmış ve bu yıl RTÜK'teki görev süresi sona erince daha önce çalıştığı Doğan Grubu gazetesine geri dönmüştü.

YENER DÖNMEZ/VAKİT

rıfat gökalp
09-16-2009, 06:30
http://fotogaleri.haber7.com/cat/955720090911101158579.jpg (http://www.haber7.com/yazarlar.php?aID=730) Fikri AKYÜZ (http://www.haber7.com/yazarlar.php?aID=730)

Hatırlayınız, Uzan Grubu'na yönelik ilk operasyon bu gruba ait Kepez ve ÇEAŞ'a 2003 yılında el konulmasıyla başlamıştı.

İşte bu el konulma üzerine merak ettim acaba Hürriyet’in bugün mangalda kül bırakmayan bazı yazarları o gün mangalda ne pişirmişler?
“Ne şiş yansın ne kebap” mı demişler yoksa kebabı yedikten sonra şişi kalem haline getirip birilerine mi saplamışlar?

Şimdi lütfen arkanıza yaslanınız ve bu gazetede o gün de yazan Ahmet Hakan, Oktay Ekşi, Tufan Türenç ve Yalçın Doğan'ın bu el koyma işlemi hakkında neler yazdıklarını sakin sakin okuyunuz.

Şimdi sıralıyorum:

1) OKTAY EKŞİ.. Tarih 17 Haziran 2003: “Bu adama (Uzan’a) dikkat edin. Adam şirketleriyle vatanı karıştırıyor. Uzan ailesi para ödemeyi sevmez. Ama asıl mesele elbet bu değil.. Amaç çok açık: Ben kanun kural tanımam. Böyle bir zihniyete (körtopal da olsa) 'bir hukuk devletinde' yaşadığı ve 'herkesin yasalar karşısında eşit olduğu' öğretilmezse, bu ihmalin bedelini hepimiz üstelik çok ağır şekilde öderiz.”

OKTAY EKŞİ.. Tarih 21 Şubat 2009: “Doğan Grubu'na 'Sizi de bazıları gibi mahvedeceğim' diyor. Ceza haksız, merak edenler geriye doğru yaşanmışları okuyup öğrensinler. Oradan ders alsınlar. O zaman anlarlar niçin 'Bu filmi ikinci defa görüyoruz' dediğimizi..”

2) TUFAN TÜRENÇ.. 16 Haziran 2003: “Uzanlar hakkında her siyasi parti böyle cesaretli bir karar alamaz. Bu operasyona Uzan Grubu dışında ciddi bir itiraz da yok. Keyfi fiyat uyguluyorlar. Uzan cephesinden bakarsak, onlar bu operasyonu ne yazık ki hukuka aykırı bir eşkıyalık olarak tanımlıyor. Daha durun neler neler olacak, neler..”

TUFAN TÜRENÇ.. Tarih 20 Şubat 2009: “Hükümetin görevlendirdiği vergi denetçisi bir şeyler bulmak talimatıyla geliyor. Türkiye'deki laik demokratik rejim hızla hukukun dışına kayıyor. AKP iktidarında Uzanlar'ın ve daha birçoklarının başına gelenlerden sonra şimdi de Aydın Doğan'ı yok etmeye çalışmak hangi hukuka sığar?”

3) YALÇIN DOĞAN.. 17 Şubat 2003: 'Uzanlar'a ait ÇEAŞ ile Kepez Elektrik'e el konmasına dair cesareti bundan önceki hükümetler gösteremiyor. Konumu ve gücü ne olursa olsun, bundan böyle hiç kimse yasalar karşısında kabadayılık yapma hakkına sahip değil. Kimseye imtiyaz yok. Kimseden korkmadan, yasaları uygulamak gerek. Hukuk devleti, yerine ancak böyle oturabilir.”

YALÇIN DOĞAN.. 10 Eylül 2009: “Tayyip Erdoğan Doğan Grubu'na hınç ve öfkeyle saldırıyor. Emsali görülmemiş hukuka aykırılıklar ve sadece tek bir gruba yönelik aykırılıklar birbirini izliyor. Şimdi ses çıkarmayanlar günün birinde sıra kendilerine geldiğinde artık çok geç olduğunu anlayacak ama iş işten geçmiş olacak. Ceza demokrasiye kesiliyor, hepimize kesiliyor. Karanlığın farkında mısınız?”

4) AHMET HAKAN.. 25 Mayıs 2007: “Bir adam düşünün. Bankasının içini boşaltmakla suçlanıyor. 10 milyar dolarlık bir hortumlamadan yargılanıyor. Üstelik Cem Uzan’ın her tarafı açık..”

AHMET HAKAN.. 14 Eylül 2009: “Özal’ı yerin dibine sokan, Demirel’i acayip hırpalayan, Çiller’i memleketi dar eden, Mesut Yılmaz’a vuran bir geleneği bitirip herkesin el pençe divan durduğu bir ortam istiyorlar..”

Evet, bu dört ismin yazdıkları aynen budur ve ne yazık ki budur..

Elbette bu yazının konusu Aydın Doğan’a kesilen cezanın haklı ya da haksız oluşunu tahlil etmek değildir..

Zaten bunu yapmaya ne hakkım ne de yetkim var..

Zira bu köşe ne aklama merciidir ne de mahkum etme mecraıdır.

İş Uzan’a gelince “Oh ne güzel oldu, yasalar uygulanmak zorundadır”

Bu kez iş Doğan'a gelince, “Medya susturuluyor, laiklik tehlikede” diyeceksiniz..

Uzan’ın medyası yok muydu?

Ya da bu memlekette 2003 yılında “bağımsız mahkemeler” vardı da şimdi “kadı kodifikasyonu”mu teessüs etti?
Doğan'a vergi cezası kesilince “Mahkemeler 4-5 yıl sürer” diyenler, Uzan’ın şirketlerine el konulmasının üzerinden henüz 4-5 saat dahi geçmemişken infaz metodunu niye uyguladılar?

Evet Ahmet Hakan ne diyordu? “Tüm iktidarlara vuran bir gelenek bitirilmek isteniyor” diyordu?

Sevgili Ahmet Hakan kardeşim, bitirilmek istenen sakın“tüm iktidarlardan nemalanan bir gelenek” olmasın?!

FİKRİ AKYÜZ - Haber7
fikriakyuz99@gmail.com (fikriakyuz99@gmail.com)

rıfat gökalp
09-19-2009, 04:27
Doğan Yayın uzlaşmadan vazgeçiyor

Doğan Yayın Holding bağlı ortaklıkları, vergi cezasıyla ilgili olarak Gelir İdaresi Başkanlığına başvuruda bulunarak tarhiyat öncesi uzlaşma taleplerini geri çekti.



http://image.haber7.com/haber/haber7/photos/509320090918075938971.jpg

Doğan Yayın Holding'in Kamuyu Aydınlatma Platformunda yer alan açıklamasında, doğrudan bağlı ortaklık Doğan TV Holding A.Ş ile dolaylı bağlı ortaklıklar D Yapım Reklamcılık ve Dağıtım A.Ş, Doğan Prodüksiyon Hizmetleri A.Ş ile Alp Görsel İletişim Hizmetleri A.Ş'nin 2005, 2006 ve 2007 hesap dönemlerine ait Vergi İnceleme Raporları ile ilgili olarak, Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı Gelirler Kontrolörlerinin, bağlı ortaklıkların talebi üzerine tarhiyat öncesi uzlaşmaya davetinin daha önce kamuya açıklandığı kaydedildi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
''Adı geçen bağlı ortaklıklarımızın Gelir İdaresi Başkanlığına başvuruda bulunarak tarhiyat öncesi uzlaşma taleplerini geri çektikleri öğrenilmiş bulunmaktadır.
Bu aşamadan sonra, ilgili Vergi Dairesinin vergi aslı ve cezasına ilişkin tarhiyat işlemini yaparak, adı geçen bağlı ortaklıklarımıza vergi aslı ve cezasını yazılı olarak tebliğ etmesi beklenmektedir. Söz konusu tebligatların yapılmasını takiben, adı geçen bağlı ortaklıklarımız, yasal süresi içerisinde tarhiyat sonrası uzlaşma talebinde bulunabilecekleri gibi, herhangi bir talepte bulunmaksızın doğrudan Vergi Dairesi aleyhine dava da açabileceklerdir.
Tarhiyat sonrası uzlaşma talebinde bulunulması durumunda, uzlaşma süreci sonuçlanıncaya kadar dava açılması usulen mümkün bulunmamaktadır. Konuya ilişkin gelişmeler oldukça kamuya açıklama yapılmakta olup; yatırımcıların Şirketimiz kaynaklı olmayan haberlere ihtiyatla yaklaşması gerektiği hususunu hatırlatmak isteriz.''
-DOĞAN YAYIN HOLDİNG'E 10 İHBARNAME
Doğan Yayın Holding bağlı ortaklıklarından Doğan Dış Ticaret ve Mümessillik AŞ ile Işıl İthalat İhracat Mümessillik AŞ'nin vergi inceleme raporlarına ilişkin 10 ihbarnamenin tebliğ edildiği bildirildi.
DYH'nin Kamuyu Aydınlatma Platformunda yer alan açıklamasında, doğrudan ve dolaylı bağlı ortaklıklar Doğan Dış Ticaret ve Mümessillik AŞ ile Işıl İthalat İhracat Mümessillik AŞ'nin 2004, 2005, 2006 ve 2007 hesap dönemlerine ait 31 Temmuz 2009 tarihli Maliye Bakanlığı Gelirler Kontrolörleri tarafından yazılan 8 adet Vergi İnceleme Raporunun, ilgili vergi dairesince adı geçen şirketlere 10 adet ihbarnameyle tebliğ edildiği kaydedildi.
Açıklamada, ''Söz konusu Vergi İnceleme Raporları 14.183.550.29 TL tutarında vergi aslı, 42.550.650.87 TL tutarında vergi cezası içermektedir'' denildi.
Vergi İnceleme Raporlarında eleştiri konusu yapılan uygulamaların, yasal düzenlemelere ve Maliye Bakanlığının tebliğ, sirküler ve muktezalarına uygun olduğu düşüncesi dile getirilen açıklamada, raporlarda yer alan tüm iddialara karşı her türlü yasal hakların adı geçen bağlı ortaklıklar tarafından kullanılacağı duyuruldu.

AA-HABER7

rıfat gökalp
09-19-2009, 05:37
Aydın Doğan, Maliye ile uzlaşmaktan vazgeçti, cezaya yenisi eklendi
http://www.sabah.com.tr/c/i/sp.gif



http://www.sabah.com.tr/c/i/sp.gif


Doğan Yayın Holding, bağlı ortaklıklarının 3.8 milyar TL'lik vergi cezasıyla ilgili olarak Gelir İdaresi Başkanlığı'na yaptığı tarhiyat öncesi uzlaşma talebini geri çekti. Holdingin iştiraklerine 56.4 milyon TL'lik yeni vergi cezası tebliğ edildi


Doğrudan ve dolaylı bağlı ortaklıkları, Doğan TV Holding, D Yapım, Doğan Prodüksiyon ve Alp Görsel İletişim'e 2005, 2006 ve 2007 yıllarına ilişkin vergi incelemeleri sonucunda toplam 3.8 milyon lira vergi aslı ve cezası kesilen Doğan Yayın Holding, söz konusu ceza için Maliye'ye yaptığı tarhiyat öncesi uzlaşma talebini geri çekti.

'DAVA DA AÇABİLİRİZ'

Doğan Yayın Holding'in Kamuyu Aydınlatma Platformu'ndaki açıklamasında, "İlgili vergi dairesinin bağlı ortaklıklarımıza vergi aslı ve cezasını yazılı olarak tebliğ etmesi beklenmektedir. Tebligatları takiben, adı geçen bağlı ortaklıklarımız, yasal süresi içinde tarhiyat sonrası uzlaşma talebinde bulunabilecekleri gibi, herhangi bir talepte bulunmaksızın doğrudan vergi dairesi aleyhine dava da açabileceklerdir" denildi.

İKİ ŞİRKETE DAHA CEZA

Öte yandan, Doğan Yayın Holding'in bağlı ortaklıklarından ikisine daha toplam 56.4 milyon TL'lik yeni vergi cezası kesildi. Şirketin Kamuyu Aydınlatma Platformu'nda yer alan açıklamasında, doğrudan ve dolaylı bağlı ortaklıklar Doğan Dış Ticaret ile Işıl İthalat İhracat'ın 2004, 2005, 2006 ve 2007 hesap dönemlerine ait 31 Temmuz 2009 tarihli Maliye Bakanlığı Gelirler Kontrolörleri tarafından yazılan 8 adet Vergi İnceleme Raporunun, şirketlere 10 adet ihbarnameyle tebliğ edildiği kaydedildi. Açıklamada, tutarın 14.2 milyon lirasının vergi aslı, 42.2 milyon lirasının ise vergi cezası olduğu belirtildi.

REKABET KURULU'NDAN DOĞAN GRUBU'NA SORUŞTURMA
REKABET Kurumu, Doğan Yayın Holding'in doğrudan bağlı ortaklıkları Hürriyet Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş ve Doğan Gazetecilik A.Ş ile dolaylı bağlı ortaklıkları Bağımsız Gazeteciler Yayıncılık A.Ş ve Doğan Daily News Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş hakkında yazılı medya alanına yönelik reklam yeri satışındaki uygulamalarla ilgili olarak, soruşturma açılmasına karar verdi. Rekabet Kurulu'ndan (RK), yapılan açıklamada, şikâyet üzerine inceleme sonucunda reklam yeri satışındaki uygulamalarla ilgili soruşturma açılmasına karar verildiği açıklandı. Soruşturmanın Habertürk gazetesinin şikâyeti üzerine açıldığı öğrenildi.

SABAH GAZETESİ

BlueMoon
09-19-2009, 09:10
evet aynen katılıyorum... hakeden hakettiğini çekmeli

rıfat gökalp
09-24-2009, 03:25
http://yenisafak.com.tr/resim/site/aydindogan3c84e35a3c77a603by.jpg

Vergi cezasında 'Doğan'ın yeni yol haritası Doğan Grubu'nun vergi cezasında tarhiyat öncesi uzlaşma talebini geri çekmesi yol haritasını da netleştirdi. Grup, 30 gün süre kazanırken, konuyu Uzlaşma Komisyonu'na taşıyacak.





Maliye'nin 3.8 milyar liralık rekor vergi cezası kestiği Doğan Grubu'nun, bundan sonra nasıl bir yol izleyeceği netleşmeye başladı. Doğan Grubu'nun, 3.8 milyar liralık vergi cezasında 'tarhiyat öncesi uzlaşma talebini' geri çekmesinin bu yol haritasının çıkış noktasını oluşturduğu kaydedildi. Maliye uzmanları, Doğan Grubu'nun tarhiyat öncesi uzlaşma talebini geri çekmesinde üç neden olduğunu belirttiler.
YENİ BİR SÜREÇ BAŞLADI

Star Gazetesi'nin haberine göre, Doğan Grubu'nun, Maliye Bakanlığı tarafından kesilen 3.8 milyar liralık vergi cezasında, tarhiyat öncesi uzlaşma talebini geri çekmesiyle birlikte, rekor cezada yeni bir süreç başladı. Yeni dönemde, Maliye Bakanlığı 3.8 milyar lira için ödeme emri çıkaracak. Ödeme emriyle birlikte de grup 30 günlük ek süre elde edecek. Bu süre içinde, dava açma veya yeniden uzlaşma talebinde bulunabilecek. 3.8 milyar liralık vergi cezası ile ilgili yeni süreç şöyle işleyecek: Tarhiyat öncesi uzlaşma talebi geri çekilmeseydi, grup temsilcileri 23 Eylül'de uzlaşma toplantısı yapacaktı. Bu uzlaşma komisyonunda, sadece kontrolörler katılıyor. Ve yine tarhiyat öncesi uzlaşmalarda, cezaların tamamı silinirken ana paranın da sadece yüzde 5 ve yüzde 10'luk kısmı siliniyor.

KOMİSYONA GÖTÜRÜLECEK

Yeni süreçte ise grup rapor sonrası uzlaşma talebinde bulunabilecek. Bu kez uzlaşma talebi, Merkezi Uzlaşma Komisyonu'nda görülecek. Bu komisyonda ise Gelir İdaresi Başkanlığı yöneticileri bulunuyor. Merkezi Uzlaşma Komisyonu'na giren vergi cezalarında ise cezaların tamamı silinirken, verginin aslından da yüzde 40 ve yüzde 50'ye varan indirimler yapılabiliyor. Dolaysıyla, grup yeni bir uzlaşma talebinde bulunsa dahi, daha fazla indirimden yararlanabilecek. Öte yandan, Doğan Grubu'nun bundan sonra izleyeceği yol borsada da yakından izlenecek. Borsacılar, ceza sonrası taban yapan grup hisselerinin bundan sonra açıklamalara çok hassas olduğunu belirtti.

30 gün süre kazandı

Doğan Grubu, tarhiyat öncesi uzlaşma talebinde bulunduğu için, Maliye Bakanlığı bugüne kadar gruba sadece raporları göndermişti. Uzlaşma talebinin geri çekilmesiyle birlikte, cezada farklı bir işlem uygulanacak. Maliye Bakanlığı şimdi gruba, ödeme emri gönderecek. Ödeme emrinin tebliğ edilmesinin ardından, gruba ödeme için 30 gün süre verilecek. 30'uncu günün sonuna kadar grup, dava açabilecek veya uzlaşma talebinde bulunabilecek. Uzlaşma talebinde bulunursa, bu talep Merkezi Uzlaşma Komisyonu'nda ele alınacak. Eğer dava açma yolu tercih edilirse, Maliye Bakanlığı'nın cezayla ilgili olarak “teminat istemesi” gündeme gelecek. Ancak, grup tarhiyat öncesi uzlaşma talebini geri çekerek, en azından 30 günlük ek süre kazanmış oldu.

YENİ ŞAFAK

rıfat gökalp
09-26-2009, 03:33
(http://www.haber7.com/) http://image.haber7.com/haber/haber7/photos/276720090318103445774.jpg (http://www.haber7.com/)

Doğan'a teminat için 15 gün süre! (http://www.haber7.com/)


Doğan Yayın Holding Koordinatörü Murat Doğu ve Yönetim Kurulu Üyesi Soner Gedik imzalarıyla, bazı bağlı ortaklıklardan teminat istenmesine dair açıklama yaptı. Maliye'nin Doğan'a 15 gün süre verdiği açıklandı.

Doğan Yayın Holding A.Ş, bağlı ortaklıklara ilişkin vergi aslı ve vergi cezaları ile bunlara ilişkin hesaplanan gecikme faizi tutarı için toplam 4 milyar 823 milyon 825 bin 987,33 lira tutarında teminatın 15 gün içinde gösterilmesinin talep edildiğini duyurdu.
Doğan Yayın Holding'in, Koordinatör Murat Doğu ve Yönetim Kurulu Üyesi Soner Gedik imzalarıyla, bazı bağlı ortaklıklardan teminat istenmesine dair Kamuyu Aydınlatma Platformunda (KAP) yayımlanan özel durum açıklamasında, daha önce kamuya açıkladıkları 2005, 2006 ve 2007 hesap dönemlerine ait vergi inceleme raporları ile ilgili olarak doğrudan bağlı ortaklık olan Doğan TV Holding A.Ş. ile dolaylı bağlı ortaklıklar D Yapım Reklamcılık ve Dağıtım A.Ş, Doğan Prodüksiyon Hizmetleri A.Ş. ve Alp Görsel İletişim Hizmetleri A.Ş'den yine daha önce kamuya açıklanan vergi aslı ve vergi cezaları ile mevcut durum itibariyle bunlara ilişkin olarak hesaplanan gecikme faizi tutarı için birlikte toplam 4 milyar 823 milyon 825 bin 987,33 lira tutarındaki teminatın 15 gün içinde gösterilmesinin ilgili vergi daireleri tarafından talep edildiği kaydedildi.

Açıklamada, söz konusu teminat istemi ve devamındaki işlemler hakkında gerekli tüm yasal yollara müracaat edileceği bildirildi.

İHTİYATİ HACİZ RİSKİ

Yasaya göre teminat olarak nakit, banka teminat mektubu, Hazine bonosu ve devlet tahvili verilmesi gerekiyor. Grubun elinde bu miktarı karşılayacak oranda teminat karşılığının bulunması zor göründüğünden Doğan Yayın Holding’in tüm mal varlığına el konulması bekleniyor. Dolayısıyla Doğan Yayın Holding ihtiyati haciz riskiyle karşı karşıya.


Doğan Yayın Holding'in içinde işte bu markalar var

Gazete Yayıncılığı

� Hürriyet

� Referans

� Turkish Daily News

� Milliyet

� Radikal

� Posta

� Fanatik

� Vatan

TV Yayıncılığı

� Kanal D

� Star TV

� CNN Türk

� FIX TV

� Home Shopping

� D-Smart

� Dream TV

� Dream Türk TV

� Fenerbahçe TV

� Besiktas TV

� Galatasaray TV

� D Max

� D Yeşilçam

� D Plus

� D Çocuk

� D Spor

� T.A.Y TV

� Emlak TV

� Movie Smart

� Movie Smart 2

� Comedy Smart

Radyo Yayıncılığı

� Radyo D

� CNN Türk Radyo

� Slow Türk

� Radyo Moda

TV & Müzik Yapımcılığı

� D Productions

� Kanal D Home Video

� DMC

Haber Ajansı

� DHA

Dergi ve Kitap Yayıncılığı

� Doğan Burda Dergi

� Doğan Egmont

� Doğan Kitap

� bravoo

İnternet

� hurriyet.com.tr

� milliyet.com.tr

� yenibiris.com

� insankaynaklari.com

� hurriyetemlak.com

� emlak.milliyet.com

� hurriyet-oto.com

� arabam.milliyet.com.tr

� sendeyolla.com

� blog.milliyet.com.tr

� milliyet internet tv

� anneyiz.biz.com

Dijital Hizmetler

Doğan Platform

� Doğan Telekom

� Smile ADSL

� Birpa Müşteri Hizmetleri (Call Center)

Dağıtım ve Perakendecilik

� Yaysat (Dogan Dagıtım)

� Dergi Pazarlama Planlama

� D&R

� Smile Holding

Basım

� Doğan Printing Center (DPC)

� Doğan Ofset

Avrupa Faaliyetleri

� DMG International

� Hürriyet Invest BV

� Kanal D Romania

� Euro D

� Euro Star

Diğer Faaliyetler

� Doğan Dış Ticaret (Foreign Trade)

� Doğan Factoring

� Doğan Deutsche Mortgage

Sosyal Faaliyetler

� Aydın Doğan Vakfı

AA-Haberturk-haber7

rıfat gökalp
09-26-2009, 03:36
http://image.haber7.com/haber/haber7/photos/452120080915100658515.jpg (http://www.haber7.com/)

Doğan ve yöneticilerine suç duyurusu (http://www.haber7.com/)

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Aydın Doğan, İmre Barmanbek, Hanzade Vasfiye Dogan Boyner ile Ali Rıza Temuroğlu hakkında Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulmasını kararlaştırdı.

SPK'nın haftalık bültenine göre, Hürriyet Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş. (Hürriyet) ve Milliyet Gazetecilik A.Ş. (Milliyet), (Yeni unvanı Doğan Gazetecilik A.Ş.)'nin ihtiyacı olan gazete kağıdı ve baskı malzemelerinin doğrudan üretici/satıcı firmalar yerine, gazete kâğıdı ve baskı malzemesi tedarik işlemlerine fiili olarak herhangi bir katkısı bulunmayan ve Doğan Ailesine ait Sortal Trading Company Limited ve Shawcliff Trading Limited unvanlı şirketler üzerinden üretici/satıcı birim fiyatlarından daha yüksek bedellerle ithal edildiği kaydedildi.
Kurul, bunun sonucunda hisse senetleri İMKB'de işlem gören Hürriyet ve Milliyet'in gazete kağıdı ve baskı malzemesi birim maliyetlerinin makul bir karşı edim olmaksızın yükseltilerek Hürriyet ve Milliyet'in karının ve dolayısıyla mal varlığının faiz hariç toplam 33 milyon 117 bin 914 TL azaltılmasında sorumluluğu bulunan, Aydın DOĞAN, İmre Barmanbek, Hanzade Vasfiye Dogan Boyner, Ali Rıza Temuroğlu ve savcılık makamınca yapılacak soruşturma sırasında bu kişilerin fiillerine iştirak ettiği tespit edilen diğer şahıslar hakkında, SPK'nın ilgili düzenlemeleri kapsamında işlem yapılmak üzere ilgili yer Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.

AA-HABER7

rıfat gökalp
09-27-2009, 05:33
http://yenisafak.com.tr/resim/site/aydindoganin017315e7016dd8e1by.jpg
Aydın Doğan'ın en zorlu dönemiDoğan Grubu şok vergi cezalarının ardından staretjik adımlar atmaya çalışıyor. TV5'in yayın hakkını 24 milyon liraya satın alan Doğan, POAŞ'ın satışı için OMV ile sıkı bir pazarlığa tutuştu. Borsadan 1 milyar lira toplamaya çalışan grubun TSK ile de görüşme çabası var

Doğan Grubu, usulsüz hesap işleri nedeniyle ağır bir ceza yükü altına girdi. İlk olarak kağıt kaçaklığı iddiasıyla patlak veren Doğan Grubu'ndaki gelişmeler Aydın Doğan'ı zorlu bur sürecin içine itti.
5 MİLYAR LİRAYI BULDU
2006 yılından bu yana Maliye tarafından ortaya çıkarılan usulsüzlükler sonrasında Doğan Grubu'na toplamda 5 milyar liranın üzerinde para cezası kesildi. Doğan Grubu bu cezaların bir kısmıyla ilgili uzlaşma yolunu seçerken, 861 milyon lira ve 3,8 milyar liralık cezalarla ilgili olarak hukuki yola başvurma kararı aldı. 7 Eylül 2009 tarihli 3,8 milyar liralık cezayla ilgili teminat gösterilmesini talep edilirken, gecikme faiziyle beraber Doğan Grubu'ndan toplamda 4,8 milyar liralık teminatın 15 gün içinde gösterilmesi isteniyor. Tüm bunlar olurken, Doğan Grubu ticari faaliyetlerini de hız kesmeden sürdürüyor.

TV5'İN YAYIN HAKKINI ALDI

Son olarak Doğan Grubu TV5 kanalının karasal yayın hakkını satın aldı. Doğan Holding'in 24 milyon lira ödediği bu karasal yayın hakkı sayesinde CnnTürk'ün yeniden anten yayınına taşınması planlanıyor. Bu yayın hakkı 76 il ve 480 ilçede karasal yayını olanaklı kılıyor.

PETROL OFİSİ HÂLÂ MASADA
17 Şubat 2009 tarihinde verilen 861 mil-yon liralık vergi kaçakçılığı cezasıyla ilgili Petrol Ofisi hisselerini satışa çıkaran Doğan Grubu, aynı zamanda ortağı olan OMV'ye satma kararı almıştı. Hatta bu konuyla ilgili yorum yapan yabancı analistler hazırladıkları raporlarda “OMV CEO'su şimdi ellerini oğuşturarak Petrol Ofisi rüyasının gerçeğe dönüşmesini bekliyor” ifadeleri kullanmıştı.

Aydın Doğan,Yarın Org. Başbuğ ile 'özel' görüşecek

Doğan Yayın Holding A.Ş'nin kayıtlı sermaye tavanı 1 milyar liradan 2 milyar liraya yükseltiliyor. Şirket bu parayı borsadaki hissedarlardan talep edecek.
Diğer yandan Aydın Doğan'ın sürpriz bir randevuyla yarın Genelkurmay Başkanlığı Karargahı'na giderek Org. İlker Başbuğ ile görüşeceği öğrenildi. Burada Doğan Yayın Holding'in yönetim Kurulu Üyesi Soner Gedik tarafından Org. İlker Başbuğ'a gruba kesilen cezalarla ilgili bilgiler verileceği belirtilirken, Aydın Doğan'ın Genelkurmay Başkanı ile özel olarak görüşmek istediğine dikkat çekiliyor.

YENİ ŞAFAK

rıfat gökalp
09-28-2009, 00:30
http://www.istanbulhaber.com.tr/images/news/1021.jpg


Maliye Doğan'ın tüm mal varlığını satacak




HALKALI VERGİ DAİRESİ: TEMİNAT PARAYA ÇEVRİLİR
HALKALI Vergi Dairesi'nde yapılan tebligatların sonunda, Doğan Grubu'na bir de mesaj verildi. Tebligatta, "Gösterilecek teminatın, amme alacağının tahakkuk ve tahsil tarihine göre hesaplanacak gecikme zammı içinde paraya çevrilebileceği tabiidir" denildi.

Bu ifade, hukuki sürecin sonunda Doğan Grubu, haklılığını ispatlayamazsa, teminat olarak sunulacak menkul ve gayri menkullerin satılacağı anlamına geliyor.



ŞİMDİLİK TAHSİLAT YOK
Vergi dairelerinin teminat talebinin ardından gözler Doğan Grubu'nun nasıl bir yol haritası izleyeceğine çevrildi. DYH'nin vergi cezası raporunu kabul ederek vergi aslı ve cezada indirim talep ederek Gelir İdaresi Başkanlığı'ndaki Merkezi Uzlaşma Komisyonu'na başvuru imkanı bulunuyor.

EN FAZLA 4 YIL

Grup, ceza raporlarının tebliğ edildiği 24 Eylül 2009 tarihinden itibaren 30 gün içinde vergi mahkemesine dava açma hakkını kullanabiliyor. Vergi mahkemelerinde dava yaklaşık iki yıl sürüyor. Temyiz süreciyle dava 4 yıla kadar uzayabiliyor. Bu süreçte 4.8 milyar liralık vergi cezası tahsilatı duruyor ancak gecikme faizi işlemeye devam ediyor.

DYH, yeterli ve geçerli teminatı veremezse Maliye, nakdi ve gayri nakdi varlıklar üzerine ihtiyati haciz uygulayacak. Ayrıca ileride oluşacak mali haklar da teminat açığının kapatılması için tedbir kapsamına alınacak.

Uzlaşma veya yargı yoluna gitme hakkı bulunan Doğan Grubu, bu haklardan birini kullanırsa nihai sonuç çıkıncaya kadar teminatları nakde dönüştürme riskinden kurtulacak. Ancak, açılacak dava grup aleyhine sonuçlanırsa Maliye, gösterilen teminatın yanı sıra, dava süresince işleyen gecikme faizini de talep edecek.

SABAH

rıfat gökalp
09-28-2009, 21:15
http://images.cafesiyaset.com/photos/438989289.jpg



SPK'NIN GECİKTİRDİĞİ DOSYADAKİ SUÇLAR



İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nın "SPK'nın suç duyurusu yok diyerek 4 ay önce rafa kaldırdığı Aydın Doğan'ın kağıt kaçakçılığı soruşturmasında, vurgunun detayları ayrıntıları ile anlatılmıştı. İşte o ayrıntılar:

İstanbul Cumhuriyet Savcısı Celal Avar’ın tespitleri, SPK’nın yeni suç duyurusu ile işleme konacak ve Aydın Doğan ile yöneticileri, ekonomik suçları takip eden Cumhuriyet Savcılığınca, küçük yatırımcıyı zarar ettirdikleri gerekçesiyle soruşturmaya tabi tutulacak.

Vergi kaçağı ve cezalarıyla başı dertte olan medya patronu Aydın Doğan, Maliye’nin istediği teminatları verebilmek için çırpınırken, bir şok da Sermaye Piyasası Kurulu’ndan (SPK) gelmişti. Doğan Grubu’nun yurtdışından halka açık olan şirketlerine kağıt alımı yaparken, küçük yatırımcılarını zarara uğrattığını 50 bin sayfalık raporla ortaya koyan SPK, 4 ay gecikmeli de olsa yaptığı suç duyurusuyla konunun yeniden soruşturulmasını sağladı.
Aydın Doğan’ın gazeteleri Hürriyet ve Milliyet’e kağıt ithalatı sırasında küçük yatırımcının nasıl zarara uğratıldığı, Üsküdar Cumhuriyet Savcısı’nın soruşturma dosyasında detayıyla anlatılıyor. Doğan Grubu gazetelerinin, “suç tespit edilemediği için takipsizlik verildi” şeklinde yaptığı propagandasının aksine, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Celal Avar, küçük yatırımcının zarara uğratıldığı kanaatine varıldığını belirtiyor ve küçük yatırımcının nasıl zarara uğratıldığını detayıyla ortaya koyuyor.
Savcı Celal Avar tarafından hazırlanan soruşturma evrakında halka açık şirketler Hürriyet Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş. ile Doğan Gazetecilik (Milliyet) A.Ş.’nin gazete kağıdı ve baskı malzemelerinin Doğan Dış Ticaret ve Mühendislik A.Ş. üzerinden ithal edilmesi şeklinde bir yapılanmaya gidildiği belirtildi.

MÜMESSİLİ OLDUĞU FABRİKADAN ARACI İLE KAĞIT ALINMIŞ

Üsküdar Savcılığı’nın yaptığı soruşturmada, Doğan Dış Ticaret’in, halka açık şirketler olan Hürriyet ve Milliyet’e satacağı kağıtların ithalatını yaparken, mümessili olduğu fabrikadan aracı vasıtası ile kağıt aldığı belgelendi. Doğan Dış Ticaret’in, Finlandiya merkezli kağıt üreticisi Stora Enso’nun Türkiye mümessili olduğunun belgelerinin de yer aldığı soruşturma dosyasında, bu şirketin yurtdışında kurulu herhangi bir şirketin danışmanlığına veya aracılığına ihtiyacı olamayacağı da belirtildi. Gazete kağıdını direkt Stora Enso’nun üretim fiyatları üzerinden Türkiye’ye getirebilmesi mümkün iken Hürriyet ve Milliyet’e satılan gazete kağıtlarını üretici firma Stora Enso’dan temin etmeyerek, tabela şirketi olarak kurulan Sortal ve Shawcliff üzerinden yüksek kâr marjlarıyla ithal edildiği, savcılık kararında açıkça belirtildi.

YURTDIŞINDA KURULU TABELA ŞİRKETLERİNDE KİMLER ORTAK

Savcılık yazısında, üzerlerinden kağıt ithalatı gerçekleştiren Sortal ve Shawcliff şirketlerin Aydın Doğan kontrolündeki FALCON HOLDİNG’e bağlı oldukları anlatılıyor. Falcon Holding’in yüzde 84.29’u Aydın Doğan’a, yüzde 8.57’si ise Doğan Dış Ticaret’e ait olduğuna dikkat çekiliyor. Savcılığın yaptığı soruşturmada; Doğan Dış Ticaret’in çoğunluk hisselerinin başlangıçta Adilbey Holding’e aitken 2004 yılından itibaren hisselerinin yüzde 98.25’inin Doğan Yayın Holding’e nakledildiği, Doğan Yayın Holding’in de Hürriyet Gazeteciliğin yüzde 60, Milliyet Gazeteciliğin yüzde 58.09’una sahip olduğu, dolayısıyla tüm bu şirketlerin Doğan ailesinin kontrolünde olduğunu da ortaya koydu.
DOĞAN DIŞ TİCARET, HÜRRİYET VE MİLLİYET’E ÇALIŞMIŞ
Savcılığın tespitlerine göre; Doğan Dış Ticaret’in 1997-2007 yılları arasında, yaptığı 1.023.680.727 YTL tutarında gazete kağıdı satışının yüzde 87’sini (888.856.246 YTL) Hürriyet ve Milliyet’e yaptı. Doğan Dış Ticaret, aynı yıllarda yaptığı 92.239.83 YTL’lik baskı malzemesi satışlarının ise yüzde 91’ini (92.239.183 YTL) Hürriyet ve Milliyet’e yaptı. Bu rakamların ortaya konulduğu savcılık yazısında şu değerlendirme dikkat çekiyor: “Doğan Dış Ticaret’in yurtiçi satışlarının büyük bir kısmının Hürriyet ve Milliyet’e yapılıyor olmasının yurtdışında kurulu olan ve Doğan ailesinin sahibi olduğu/kontrolü altında bulundurduğu şirketlerin kağıt talebinin asıl kaynağının Hürriyet ve Milliyet olduğunu gösterdiği ifade edildi.”

DOĞAN’A SUÇÜSTÜ: ÖDEMELER DİREKT DOĞAN HOLDİNG’TEN

Savcılık kararında, tabela şirketleri Sortal, Shawcliff ve Eurozone’nin gazete kağıdı ithalatı sürecinde fiili olarak hiçbir katkılarının olmadığının tespit edildiği de belirtiliyor. Kağıdın Store Enso’dan alınıp, nihai olarak Hürriyet ve Milliyet tarafından tüketildiği; ancak araya iki ayrı şirketin girerek kâr elde ettiklerinin açıkça görüldüğünün belirtildiği savcılık soruşturmasında, aradaki kağıt üzerinden kâr elde eden firmaların da Aydın Doğan’a ait olduğuna dikkat çekiliyor. Doğan’ın kağıt ithalatı işlemlerini yurtdışında takip ettirdiği tabela şirketi konumundaki Falcon Purchasing’in aktif çalışanlarının da Doğan Dış Ticaret A.Ş. personeli olduğuna da savcılık iddianamesinde dikkat çekildi.

KÜÇÜK YATIRIMCININ CEBİNDEN DOĞAN’A PARA TRAFİĞİ!

Üsküdar Cumhuriyet Savcısı Celal Avar, Doğan Grubu’nun yurtdışından yaptığı kağıt alımı üzerinden küçük yatırımcıyı ne kadar zarara uğrattığını da detaylarıyla anlatıyor. Sortal ve Shawcliff’e gazete kağıdı ithalatı işlemleri üzerinden 1999 - 2007 döneminde faiz hariç; 31.134.865 TL, 25.429.045 Dolar ve 333.656 Avro tutarında para kazandırıldığı belirtilen savcılık yazısında, baskı malzemesi ithalatı işlemleri üzerinden ise 2000 - 2007 döneminde faiz hariç 1.983.049 TL (1.193.298-Avro) tutarında maliyet fazlası ödeme yapıldığı anlatılıyor.

Kaynak: Vakit

rıfat gökalp
10-06-2009, 22:35
http://s.aktifhaber.com/images/news/60759.jpg


Doğan Grubu'na İkinci Şok !

Doğan Grubu'nun vergi cezasına karşılık alınan ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına itirazı reddedildi.







Doğan Grubu’na vergi mahkemesinden ikinci şok! Maliye, Şubat 2009 tarihinde Doğan Yayın Holding’e 826.3 milyon TL’lik vergi/ceza ihbarnamesi tebliğ etmiş ve ihtiyati tedbir ile ihtiyati haciz kararı almıştı. Bu karara karşı yürütmeyi durdurma istemiyle Vergi Mahkemesine giden Doğan’a mahkemeden olumsuz yanıt çıktığı, Doğan Grubu’nun yürütmeyi durdurma talebinin reddedildiği öğrenildi. Edinilen bilgilere göre, Doğan Grubu bu karara da itiraz etti ve bu talebi de mahkemece kabul edilmedi.
Vergi cezayla ilgili nihai kararın, İstanbul 6. Vergi Mahkemesi’nde görülecek ve 10 Kasım’da duruşması yapılacak davaya kaldığı belirtiliyor.
Doğan Grubu'nun tüm gücüyle bu davadan sonuç almaya çalıştığı vurgulanıyor. Grubun gözü “kulağı” İstanbul 6. Vergi Mahkemesi’nden gelecek karara çevrilmiş durumda.

İdari Yargılama Usulü Kanunu, idare işlemin “vergi işleminin” açıkça hukuka aykırı olması ve telafisi imkansız zararların doğması halinde yürütmeyi durdurma kararı verebiliyor. Doğan Grubu yetkilileri, vergi cezası ve ihtiyati haciz ve teminat talepleri karşısında taleplerin eşi benzeri görülmedik şekilde haksız olduğunu iddia eden beyanlarda bulunmuşlardı. Vergi mahkemesinin yürütmeyi durdurma talebini reddetmesi, Doğan Grubu’nun işlemin hukuka açıkça aykırı olduğu iddiasını da geçersiz bırakıyor.

BORSAYA BİLDİRMEDİLER

Grubun, halka açık binlerce yerli ve yabancı yatırımcıyı ilgilendiren Doğan Yayın Holding ile ilgili mahkeme kararını henüz İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’na (İMKB) bildirmemiş olması da dikkat çekici... Yürütmeyi durdurma talebinin reddi üzerine Doğan Grubu’nda panik ve karamsarlık başladığı ve grubun bütün hukukçularını, maliyecilerini, yöneticilerini İstanbul 6. Vergi Mahkemesi'nde görülecek davada sonuç almak için seferber ettiği belirtiliyor.

826 MİLYON CEZA KESİLMİŞTİ

Doğan Yayın Holding’den 18 Şubat 2009 tarihinde İMKB’ye gönderilen yazıda, Halkalı Vergi Dairesi tarafından şirkete, 2004, 2005 ve 2006 yıllarına ilişkin olarak vergi inceleme raporları dayanak gösterilerek 132 milyon 921 bin 473 TL tutarında vergi asli ödemesiyle, 693 milyon 179 bin 4 TL tutarında vergi ziyaı ve 165 bin TL tutarında özel usulsüzlük cezalarını içeren toplamda yaklaşık 826 milyon 265 bin 477 TL’lik vergi-ceza ihbarnamelerinin tebliğ edildiği belirtilmişti.

Cezaya konu olan olay, Doğan TV Holding’deki Doğan Yayın Holding hisselerinin, Axel Springer A.G’ye devriyle ilgili. Maliye Bakanlığı yetkililerinin inceleme raporunda, devrin 2006 yılında tamamlandığı ve Doğan Holding’in hisse satışında KDV’yi ödemediği iddiası. Raporda, iştirak hisseleri satış kazancı istisnasından faydalanılamayacağı ve finansman giderlerinin gider olarak gösterilemeyeceği de vurgulanıyor.

HABERTÜRK

redyellow
10-06-2009, 23:02
İnşaallah iktidar bu sefer geri adım atmaz, geçen seferki gibi uzlaşma muzlaşma deyip cezayı kırpa kırpa kuşa çevirerek bu aydın doğanın iflasını engellemez.

Geçen sefer hatta yaptılar, inşaallah bu sefer yapmazlar.

Ve bu ülke bu doğan grubu denen melanet yuvasından kurtulur.

FarukARSLAN.
10-06-2009, 23:05
Güle güle sana yerli Al Capone..
Hazırlandı bavulların senin..

YERLİ AL CAPONEEEE!..

redyellow
10-06-2009, 23:55
Güle güle sana yerli Al Capone..
Hazırlandı bavulların senin..

YERLİ AL CAPONEEEE!..

Aminnnn diyorum ama gene erken davranmamak lazım, biraz daha bekleyelim derim:)

rıfat gökalp
10-07-2009, 00:18
maliye uzlaşmak bir tarafa vergi cezasının üstüne katmerli cezalar ekledi.bağımsız vergi memurları ise kestiği cezalara sadık kalarak taviz vermemesi doğan'ın davayı yargıya taşımasına sebebiyet verdi artık hukuk süreci işliyor ve alınacak kararlar inşaallah hak ve hukuk gözetilerek verilir ama bu işin burada bitmeyeceği ve bu usulsüzlerin yeni davaların izleyeceği bir gerçek;spk'nın önümüzdeki süreçte kağıt kaçakçılığından ve küçük yatırımcıyı dolandırmak suçlarından mahkemeye sevketmesini bekliyorum.

redyellow
10-07-2009, 00:54
maliye uzlaşmak bir tarafa vergi cezasının üstüne katmerli cezalar ekledi.bağımsız vergi memurları ise kestiği cezalara sadık kalarak taviz vermemesi doğan'ın davayı yargıya taşımasına sebebiyet verdi artık hukuk süreci işliyor ve alınacak kararlar inşaallah hak ve hukuk gözetilerek verilir ama bu işin burada bitmeyeceği ve bu usulsüzlerin yeni davaların izleyeceği bir gerçek;spk'nın önümüzdeki süreçte kağıt kaçakçılığından ve küçük yatırımcıyı dolandırmak suçlarından mahkemeye sevketmesini bekliyorum.

İnşaallah öyle olur.

rıfat gökalp
10-08-2009, 18:30
http://www.haberturk.com/2009/10/08/resim/manset_ic_177931.jpg


Vergi kaçakcısı
''AL CAPONE(AYDIN DOĞAN)''
için MEHMET MOĞULTAY devrede




Doğan Grubu'nun vergi davalarını aynı mahkemelere düşürme isteğinin UYAP görevlilerini birbirine düşürdüğü öğrenilirken 4 ayrı mahkeme Doğan'ın 5 ayrı teminatı ara kararla durdurma isteğini reddetti.

Aydın Doğan'a kesilen 4.8 milyar liralık vergi cezasında Maliye'nin istediği teminatı iptal ettirmek amacıyla Doğan Grubu tarafından üst üste davaların açıldığı vergi mahkemesinde ilginç diyaloglar yaşandığı belirtiliyor. Edinilen bilgilere göre, UYAP sisteminde Doğan Grubu'nun lehine ve yetki dışı işlemler yapan S.Ö. adındaki görevli yine UYAP görevlisi C.A. tarafından azarlandı. Birçok kişinin şahit olduğu tartışma sırasında C.A., UYAP görevlisi S.Ö.'ye "Niye böyle pis işler yapıyorsunuz?" şeklinde bağırdı.

HARÇLIK İDDİASI

Doğan Grubu'nun, açılan iptal davalarını istedikleri 1'inci, 6'ncı, 9'uncu ve 11'inci Vergi Mahkemeleri'ne düşürme konusunda, Vergi Mahkemesi'nde görevli memurlar G.S., S.Ö., Z.B, ve Ş.E.'den yardım aldıkları öne sürüldü. İddiaya göre bazı memurların Doğan Grubu'ndan harçlık adı altında para aldığı iddia edildi. Doğan Grubu ile bağlantılı olduğu iddia edilen bir bayan yazı işleri müdürünün açılan davaların grubun istediği mahkemelere düşmesi için yardımcı olduğu, harçlık adı altında aldığı paraları bazı kalemlere dağıttığı ileri sürüldü. Bu arada Doğan'a kesilen 4.8 milyar liralık vergi cezasında Maliye'nin istediği teminat hakkında yürütmeyi durdurma ve iptal davaları açan Doğan Grubu, vergi mahkemelerinden umduğunu bulamadı.

MOĞULTAY DEVREDE

Doğan'ın avukatları hacizden kurtulmak için eski Adalet Bakanı Mehmet Moğultay'ı bile 'danışman' sıfatıyla devreye soktu. Ancak tüm bu çabalar sonuç vermedi. 4 ayrı mahkemede açılan 5 davada hakimler ara kararlarını açıkladı ve taraflara tebliğ etti. Ara kararlarda, Doğan Grubu'nun isteğinin aksine teminatlar konusunda yürütmeyi durdurma kararı vermedi. Mahkemeler, ilgili vergi dairelerinden 7 ila 30 günlük süreler çerçevesinde savunma istedi. Bu savunma süreleri çerçevesinde vergi dairesinin eğer isterlerse haciz işlemlerini başlatabilecekleri kaydedildi.

Yalçındağ vergiyi ABD'de de eleştirmiş

TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ'ın ABD'de Brookings Enstitüsü'nde düzenlenen bir panelde seçim ve vergi sistemine yönelik eleştirileri dikkat çekti. 13-15 Nisan'daki ziyaretinde Yalçındağ'ın konuşmasından bazı yorumları özetle şöyle: "Devletin vergilendirme konusundaki suiistimali alarm seviyesine ulaştı. İç politikada devletin otoriter yapıya gittiğine dair elimizde birçok kanıt bulunmakta. Seçim kampanyası (yerel) gaddarcaydı ve basın özgürlüğü tehdit altındaydı. AK Parti'nin muhalefetsiz kalması ve desteğini artırması, bu yapının hız kazanacağına dair büyük endişe vardı. Her zamanki gibi, Türk seçim sistemi Türk siyasetini yeniden dengeledi."

SABAH-HABERTÜRK

rıfat gökalp
10-08-2009, 18:34
http://www.haberturk.com/2009/10/08/resim/manset_ic_177623.jpg

DOĞAN İÇİN 'KIYAMET' GÜNÜ: 9 EKİM

DOĞAN'IN 5 MİLYARLIK İHTİYATİ HACİZDEN KURTULMAK İÇİN SON HAMLELERİ



Doğan Grubu’nun 3.7 milyarlık vergi cezası karşılığında 4.8 milyar liralık teminat göstermesi için süre 9 Ekim’de doluyor. 9 Ekim’e kadar yürütmeyi durdurma kararı alınmadığı takdirde, vergi idaresinin ihtiyati haciz kararı alma yetkisi var. Bu yüzden, Doğan Grubu tüm yöneticileriyle ayın 9’undan önce yürütmeyi durdurma kararı alınmasına odaklanmış durumda.
Bu amaçla, grubun hukukçularının ve maliyecilerinin yanı sıra hukukçu kökenli eski bir bakan ve bir çok profesörden oluşan yeni bir ekip kurulduğu bildiriliyor. Tüm “kulaklar” bu ekiplerden gelen haberleri takip ediyor.
HABERTURK.COM’un dünkü haberinde de belirttiği gibi, 826.3 milyon liralık ilk ihtiyati haciz ve ihtiyati teminat kararlarına karşı, Doğan Grubu’nun yaptığı yürütmeyi durdurma talebi başvurusu, İstanbul 8’inci vergi mahkemesi tarafından reddedilmişti. Grubun yeni vergi cezasıyla ilgili başvurusu, İstanbul 1. Vergi Mahkemesi, 6. Vergi Mahkemesi, 9. Vergi Mahkemesi ve 11. Vergi Mahkemesi'ne düştü. Davalar bu dört mahkemede görülecek.

HABERTÜRK

rıfat gökalp
10-08-2009, 20:20
http://images.cafesiyaset.com/photos/882737617.jpg



ŞİRKETLERİ 4 KATINA SATTI, VERGİYİ UNUTTU




Doğan, Axel Springer'le ortak olmadan önce 20 günde 28 TV ve radyosunu 4 şirket arasında 3 kez devrederek vergi kaçırdı. Ancak bu oyun Maliye’nin dikkatinden kaçmadı.


Doğan Grubu’nun Axel Springer ortaklığı öncesinde 20 günde 28 adet TV ve radyoyu dört şirket arasında 3 defa devretmesi Maliye’nin dikkatinden kaçmadı. Tarihi ceza böyle doğdu.
Doğan Grubu yöneticilerinin 2006 yılının aralık ayında 20 günde hisseleri bir şirketten diğer bir grup şirketine aktararak hem vergi kaçırdığı hem de Alman Axel Springer’e yapılan hisse satışında RTÜK Kanunu’na aykırı davrandığı öğrenildi. Maliye Bakanlığı Gelirler
Kontrolörleri, Doğan Grubu’na ait dört şirketin 2005, 2006 ve 2007 yılları hesaplarını inceledi. Kontrolörler DTV Holding’in Alman Axel Springer’e hisselerinin yüzde 25’ini satmadan önce bir dizi hisse devri yaptığını tespit etti. Peki 3.7 milyar liralık cezaya uzanan Doğan’ın usulsüz işlemleri nasıl gerçekleşti?

KURUMLAR VERGİSİ KAYBI

Doğan Grubu’nun 28 adet TV ve radyo şirketinin DTV Holding tarafından 7 Aralık 2006’da D Yapım’a, 15 Aralık 2006’da D Yapım tarafından D Prodüksiyon’a devredildiği belirlendi. 27 Aralık 2006’da ise yine aynı 28 adet TV ve radyo şirketinin bu kez de Alp Görsel’e satıldığı dikkat çekti.
http://www.haberturk.com/2009/10/08/kuturesim/devir.jpg

Tüm bu devir işlemleri yapılırken grup şirketleri arasındaki işlemler için kurumlar vergisi hesaplanmadığı görüldü ki bu nedenle de DTV Holding’e 1 milyar 35 milyon lira gecikme faiziyle birlikte vergi ve cezası kesildi. Bu rakam 3.7 milyar liralık toplam cezanın kurumlar vergisi ile ilgili bölümünü oluşturdu. Edinilen bilgiye göre Doğan Grubu bu işlemleri yaparken “Hisse değişimi istisnası”ndan yararlanmayı hedefliyordu ancak bazı noktaları atladığı tespit edildi.

KANUN NASIL İHLAL EDİLDİ?
5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’na göre, hisse değişiminin vergiden istisna olabilmesi şartlara bağlı. Ancak
DYH’nin yaptığı devir şekli bu şartlara uymuyor. Kanunun aradığı şartlar şunlar:
1- Yönetim ve hisse çoğunluğuna sahip olunmayan şirketin hisseleri devralınmalı.
2- Karşılığında bu şirketin hisselerini devreden ortaklara devralan şirketin
sermayesini temsil eden iştirak hisseleri verilmeli.
3- Kanunun 19’uncu maddesine göre değişim sonunda şirkette yönetim
ve hisse çoğunluğuna sahip olunmalı.
4- Hisse değişiminde, değişime konu hisselerin kaç yıl aktifte kaldığının önemi bulunmuyor.

HİSSE DEĞİŞİMİ RTÜK'E TAKILMAMAK İÇİN

Doğan Yayın Holding, Kasım 2006’dan itibaren Alman medya kuruluşu Axel Springer ile TV hisselerinin yüzde 25’inin satışı ile ilgili görüşmelere başlamıştı. 28 adet TV ve radyo şirketinin 8 gün içinde D Prodüksiyon’a ve yine 12 gün sonra da Alp Görsel’e satılmasının perde arkasında ise yüzde 25’lik Axel Springer ortaklığı öncesinde RTÜK mevzuatına takılmamak olduğu öğrenildi.

BELGELER KURŞUN KALEMLE DOLDURULMUŞ

Gelirler Kontrolörleri 20 gün içerisinde zincirleme olarak üç defa yapılan hisse devir işlemlerinde bu devirleri TV şirketlerinin pay defterlerine silinebilen kurşun kalemle yaptığını tespit etti. Ve hisse değişimleri 7 Aralık 2006, 15 Aralık 2006 ve 27 Aralık 2006 tarihlerinde olmasına karşın pay değerindeki kurşun kalemle düşülen kayıtların birinin 6 Aralık diğerlerinin 7Aralık tarihli olması ise dikkat çekti. Öyle ki kurşun kalemle yapılan kayıtlar yok hükmünde sayılıyor. Ayrıca yapılan tespitlere göre hisse değişimleri sonrasında değişim nedeniyle geçici ilmühaberlere sahip olan yeni
ortaklar pay defterlerine kaydedilmemiş.

TARİHLER TEYİT ETTİ

İnceleme elemanlarınca kayıtların mürekkepli kalemle yapılmayarak kurşun
kalemle yapılmasının kayıtların her an duruma göre değiştirilebilir olmasını akla getirdiği bildirildi. İnceleme elemanlarının tespitlerinde 15 ve 27'sinde yapılan hisse değişimlerinin karar defterinde 7 Aralık tarihini içeriyor olması da bu durumu teyit etti.

Gazete Habertürk-Haber7

rıfat gökalp
10-09-2009, 19:30
(http://www.google.com/bookmarks/mark?op=edit&bkmk=http://www.haberturk.com/ekonomi/haber/178159-HABER-ANALIZ.aspx)




http://www.haberturk.com/2009/10/09/resim/manset_ic_178159.jpg

Danıştay 4 ve 9’uncu daireleri 7’ye karşı 2 oyla yürütmeyi durdurdu !!!

Vergi ve kaçakçılık cezasının hukuka uygun olup olmadığına 10 kasım'da yapılacak olan duruşmada İstanbul 6’ncı Vergi Mahkemesi karar verecek.



Doğan Grubu'nun 1 milyar 79 milyon TL’lik vergi aslı ve kaçakçılık cezasıyla ilgili olarak vergi dairesi tarafından talep edilen ihtiyati teminat ile ilgili yürütmeyi durdurma talebiyle açtığı dava İstanbul 8’nci Vergi Mahkemesi’nce reddedilmişti.

İdare'nin itiraz hakkı var

Doğan Grubu bu ret kararına karşı Danıştay’da 4 ve 9 no’lu dairelere temyiz başvurusunda bulundu. Danıştay 4 ve 9’uncu daireleri 7’ye karşı 2 oyla İstanbul 8’nci Vergi Mahkemesi’nin ret kararının yürütmesini durdurdu. Bu karara karşı, idarenin Vergi Daireleri Genel Kurulu nezdinde itiraz hakkı var.

Danıştay’ın yürütmeyi durdurma kararını ihtiyati teminat talebinin ancak vergi incelemesi aşamasında talep edilebileceği, vergi tarhiyatı yapıldıktan sonra vergi idaresince teminat talep edilemeyeceği gerekçesine dayanarak verildiği belirtiliyor. Prof. Şükrü Kızılot ve Prof. Veysi Sevi ile maliyeci kökenli akademisyenler de benzer görüşleri gazetelerinde kaleme almış ve mahkemeye mütalaa ve görüş olarak bildirmişti.

Ana dava 10 Kasım'da

Danıştay'ın verdiği yürütmeyi durdurma kararının gerekçesi teknik ve usulü bir sebebe dayandığından, Doğan hakkında alınan vergi asıl ve kaçakçılığı cezasının hukuka aykırı olduğu anlamını taşımıyor. Doğan’ın vergi aslı ve kaçakçılık cezasına ilişkin iptal istemli başvurusu, bir başka deyimle bu konudaki ana dava, İstanbul 6’ncı Vergi Mahkemesi’nde görülüyor ve duruşması da 10 Kasım’da yapılacak. Vergi ve kaçakçılık cezasının hukuka uygun olup olmadığına İstanbul 6’ncı Vergi Mahkemesi karar verecek. Vergi İdaresi’nin Danıştay’ın verdiği yürütmeyi durdurma kararını 60 gün içinde gereğini yapması gerektiği ve asıl davanın 10 Kasım’da görüleceği göz önüne alındığında Danıştay’ın yürütmeyi durdurma kararının pratikte bir sonucu bulunmuyor.
Diğer taraftan, vergi dairesinin son 4.8 milyarlık vergi cezasına ilişkin Doğan’ın açtığı ve İstanbul’da 4 ayrı Vergi Mahkemesi’nde görülen davalarda
9. Vergi Mahkemesi ile 6'ıncı Vergi Mahkemesi’nin, vergi dairesine savunmalarını yapması için yasal süre olan 30 günlük zaman vermesine karşın, 1. Vergi Mahkemesi ile 11'inci Vergi Mahkemesi’nin yasal süre olan 30 günün yerine, 7 günlük savunma süresi vermeleri dikkat çekti.
Danıştay'ın kararının 4.8 milyarlık teminat talebi için emsal değeri bulunmuyor

Vergi Dairesi’nin 4.8 milyarlık teminat talebiyle ilgili işlemi ise vergi tarhiyatından önce yapıldığı için, Danıştay’ın yürütmeyi durdurma kararının 4.8 milyarlık ihtiyati teminat talebiyle ilgili olarak emsal değeri bulunmuyor.

HABERTÜRK

rıfat gökalp
10-09-2009, 19:50
http://www.haberturk.com/2009/10/09/resim/manset_ic_178273.jpg

Doğan'dan SPK ve İMKB'ye eksik bilgilendirmeler (http://www.haberturk.com/ekonomi/haber/178169-Dogandan-SPK-ve-IMKBye-eksik-bilgilendirmeler.aspx)
Doğan Grubu'ndan teminat açıklaması (http://www.haberturk.com/ekonomi/haber/178133-Dogan-Grubundan-teminat-aciklamasi.aspx)
Yabancıyı peçeledi KDV'yi yok saydı! (http://www.haberturk.com/ekonomi/haber/178094-Yabanciyi-pecelediKDVyi-yok-saydi.aspx)
Axel Springer'in hisseleri ne olacak? (http://www.haberturk.com/ekonomi/haber/133820-Axel-Springerin-hisseleri-ne-olacak.aspx)

Doğan'dan yine aynı taktik


Başka bir vergi borcu için üzerinde ihtiyati haciz bulunan hisse senetlerini teminat olarak gösterdi!



6183 Sayılı Amme Alacakları Usulü Hakkındaki Kanuna göre, hisse senedi teminat olarak gösterilmediği halde Doğan Grubu, bir önceki vergi haczinde olduğu gibi yine hisse senetlerini teminat gösterdi. Üstelik bu hisse senetleri üstünde daha önceki vergi borcundan dolayı ihtiyati haciz bulunuyor.
6183 Sayılı Kanuna göre; nakit, banka teminat mektubu, hazine bonosu, devlet tahvili ve ekspertizi vergi dairesi tarafından yapılacak gayrimenkuller dışında teminat kabul edilemeyeceği bildirildiği halde, Doğan Grubu'nun eski prosedürü yeniden uygulaması, Vergi Dairesi'nin de bu girişimi bir kez daha reddetmesiyle sonuçlanacak görünüyor. Doğan Grubu'nun bu girişiminden amacın zaman kazanmak olduğu anlaşılıyor.
DOĞAN GRUBU'NUN İMKB'YE GÖNDERDİĞİ TEMİNAT AÇIKLAMASI İSE ŞÖYLE:
"Doğrudan bağlı ortaklığımız Doğan TV Holding A.Ş. ile dolaylı bağlı ortaklıklarımız D Yapım Reklamcılık ve Dağıtım A.Ş., Doğan Prodüksiyon Hizmetleri A.Ş. ve Alp Görsel İletişim Hizmetleri A.Ş.'den, 2005, 2006 ve 2007 hesap dönemlerine ait "Vergi İnceleme Raporları" ile ilgili olarak; vergi aslı ve vergi cezaları ile bunlara ilişkin olarak hesaplanan gecikme faizi tutarı için birlikte toplam 4.823.825.987,33,-TL tutarındaki teminatın 15 gün içerisinde gösterilmesinin ilgili Vergi Daireleri tarafından talep edildiği daha önce 25.09.2009 tarihinde kamuya açıklanmıştır. Şirketimizin yukarıda adı geçen bağlı ortaklıklarının, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun'un 10'uncu maddesinde belirtilen türde teminatı, teminat olarak kabul edilmek üzere, ilgili Vergi Daireleri'ne gösterdiği öğrenilmiştir.
Bu çerçevede, doğrudan bağlı ortaklığımız Doğan TV Holding A.Ş. ve dolaylı bağlı ortaklıklarımız D Yapım Reklamcılık ve Dağıtım A.Ş. ile Doğan Prodüksiyon Hizmetleri A.Ş.'nin ayrı ayrı aktiflerinde kayıtlı D Yapım Reklamcılık ve Dağıtım A.Ş., Doğan Prodüksiyon Hizmetleri A.Ş. ve Alp Görsel İletişim Hizmetleri A.Ş. hisseleri, "Vergi İnceleme Raporları"nda Gelirler Kontrolörleri tarafından hesaplanan ve vergi aslı ve ceza ihbarnamelerine esas teşkil eden değerler üzerinden teminat olarak gösterilmiştir. Diğer taraftan, 3'üncü kişilere (bunlar arasında Doğan Grubu bünyesinde faaliyet gösteren herhangi bir halka açık şirket bulunmamaktadır) ait 44 ayrı taşınmaz ile Alp Görsel İletişim Hizmetleri A.Ş. tarafından 2.693.114,65,-TL tutarındaki kesin ve süresiz "banka teminat mektubu" da teminat olarak gösterilmiştir."
Diğer taraftan, ilgili Vergi Daireleri, bugün Şirketimiz tarafından KAP vasıtasıyla kamuya açıklanan mezkur Danıştay Kararı hakkında, adı geçen bağlı ortaklıklarımız tarafından yazılı olarak bilgilendirmiş olup; ilgili Vergi Dairelerinden, mezkur Danıştay kararı doğrultusunda teminat istenmesi işlemlerinin durdurulması talep edilmiştir.
Yukarıdaki açıklamalarımızın, Kurul'un Seri: VIII, No: 54 sayılı Tebliğinde yer alan esaslara uygun olduğunu; bu konuda/konularda tarafımıza ulaşan bilgileri tam olarak yansıttığını; bilgilerin defter kayıt ve belgelerimize uygun olduğunu, konu ile ilgili bilgileri tam ve doğru olarak elde etmek için gerekli tüm çabaları gösterdiğimizi ve yapılan bu açıklamalardan sorumlu olduğumuzu beyan ederiz.

HABERTÜRK

rıfat gökalp
10-17-2009, 13:18
http://www.haberturk.com/2009/10/17/resim/doght.jpg (http://www.haberturk.com/ekonomi/haber/179807-Dogana-sok.aspx)








Doğan'a şok
Yürütmeyi durdurma talebi reddedildi




Doğan gelirsiz kaldı (http://www.haberturk.com/ekonomi/haber/179699-Dogan-gelirsiz-kaldi.aspx)
Doğan'ın vergi davasında son gelişme (http://www.haberturk.com/ekonomi/haber/179064-Doganin-vergi-davasinda-son-gelisme.aspx)
Vergi Dairesi'nden tüm bankalara tedbir yazısı (http://www.haberturk.com/ekonomi/haber/179065-Vergi-Dairesinden-tum-bankalara-tedbir-yazisi.aspx)
Teminatı reddedildi Maliye ihtiyati hacze geldi (http://www.haberturk.com/ekonomi/haber/178897-Teminati-reddedildi-Maliye-ihtiyati-hacze-geldi.aspx)
Doğan hisselerine ihtiyati haciz uygulandı (http://www.haberturk.com/ekonomi/haber/178857-Dogan-hisselerine-ihtiyati-haciz-uygulandi.aspx)

Tüm ilgili haberler (http://www.haberturk.com/ekonomi/Ilgili_Tum_Haberler.aspx?ID=179807&Prms=doganhaciz)

İstanbul 9. Vergi Mahkemesi Doğan Grubu''nun yürütmeyi durdurma talebini oy birliği ile reddetti.
Talebin görüşüldüğü mahkeme heyetine kızı Doğan TV'de spiker olarak çalışan Hakim Gülşen Deringöl, etik gerekçesiyle ve daha önceden raporlu olduğu için katılmadı.
Böylece Doğan'ın önünde uzlaşmadan başka seçenek kalmadı.
Doğan Grubu saat 15.21'de İMKB'ye şu açıklamayı gönderdi:
"Dolaylı bağlı ortaklığımız Doğan Prodüksiyon Hizmetleri tarafından İstanbul 9. Vergi Mahkemesi nezdinde yürütmenin durdurulması talebiyle açılan davada, Mahkeme'nin almış olduğu ara kararda, yürütmenin durdurulması talebinin kabul edilmediği dolaylı olarak öğrenilmiş bulunmaktadır. Bu karar, ara karar niteliğinde olup, 9. Vergi Mahkemesi nezdindeki dava süreci halen devam etmektedir. Mahkemenin almış olduğu bu karara karşı yasal itiraz hakkı süresi içerisinde kullanılacaktır.
Doğrudan ve dolaylı bağlı ortaklıklarımız hakkında düzenlenen Vergi İnceleme Raporları ile ilgili her türlü idari ve kanuni işlemin, bağlı ortaklıklarımızca takip edilmekte ve yerine getirilmekte olduğu daha önce kamuya açıklanmıştır. Bu çerçevede, bağlı ortaklıklarımız tarafından Vergi Dairelerince gösterilmesi talep edilen teminat ile ilgili olarak, yürütmenin durdurulması talebi ile dava açıldığının öğrenildiği de 06.10.2009 tarihinde kamuya açıklanmıştır. "

HABERTURK.COM

rıfat gökalp
10-17-2009, 13:59
http://www.haberturk.com/2009/10/17/resim/doganyeniht.jpg
(http://www.haberturk.com/ekonomi/haber/179878-Yatirimcilar-Dogan-yoneticilerine-dava-aciyor.aspx)


Yatırımcılar Doğan yöneticilerine dava açıyor

Küçük yatırımcılar, şirketin büyük miktarda vergi cezasına maruz kalmasına neden olan yöneticilerini genel kurulda ibra etmeme kararı aldı



HABERTURK.COM EKONOMİ SERVİSİ - ÖZEL HABER
4.8 milyar lira gibi rekor oranda vergi cezasına maruz kaldığı için hisse fiyatları hızla gerileyen Doğan Yayın Holding hissedarları dava açma kararı aldı. Genel kurulda şirketin büyük miktarda vergi cezasına maruz kalmasına neden olan yöneticileri ibra etmeme kararı alan Doğan Yayın Holding hissedarları, vergi cezasına sebep olan yöneticiler hakkında sorumluluk davası açma kararı aldı.



(http://www.haberturk.com/ekonomi/haber/179878-Yatirimcilar-Dogan-yoneticilerine-dava-aciyor.aspx)

rıfat gökalp
10-17-2009, 14:00
http://www.haberturk.com/2009/10/17/resim/NEUMDUUUUUU.jpg (http://www.haberturk.com/haber.asp?id=179863&cat=140&dt=2009/10/17)



Herşey, Doğan Grubu’nun Axel Springer’e yaptığı satışla başladı... Bu satışta Doğan Grubu neler elde etmek istedi, şimdi neleri kaybedebilir, hep birlikte bakalım...
Doğan TV, Axel Springer’e yüzde 25 hissesini 375 milyon Euro’ya (702 milyon lira) sattı. Birinci olarak; kayıtlarında bu satışı, yapıldığı yılda değil de bir sonraki yılda yapılmış gibi gösteren gerçek dışı işlemler yaptı. Satışı bir sonraki yıl yapılmış gibi göstermenin amacı, o yılki vergi yükünden kurtulmaktı. Böylelikle elde ettikleri menfaat tutarı 132 milyon 921 bin 473 lira iken, karşılarına 3 yıla kadar hapis cezası da doğuran 914 milyon liralık vergi cezası ve vergi kaçakçılığı davası çıktı.

İkinci olarak; Axel’e söz konusu hisseleri yüksek bedelden satabilmek için iştirakleri arasında devrettikleri hisseleri bu kurumlarda iki yıl tutmadılar ve vergi istisnasına tabi tutmak için Kurumlar Vergisi istisnasına uymadığı halde uymuş gibi gösterdiler. Böylece kurumlar vergisi yönünden 371 milyon lira menfaat elde etmek isterken 334 milyon lira cezasına maruz kaldılar. Ana işlem, istisnadan faydalanamadığı için ve 3 kez satış işlemi yapıldığı için ilmuhaberle yapılan devirler nedeniyle karşılarına bir de 2 milyar 300 milyon lira katlamalı KDV faturası çıktı.

Doğan Grubu bütün bunların siyasal nedenlerle yapıldığını iddia ediyor. Ancak görüldüğü üzere başlarına gelen vergi kaçakçılık davası ve cezalara, bu işten birinci derecede sorumlu olanların kanuna uygun hareket etmemiş olmaları ve kanuna uymamakla elde edecekleri menfaatlerine yönelik hırsları sebep olmuş… Belki bugüne kadar benzeri işlemlerde denetime tabi tutulmadıkları için çıkarlarına uyan her şeyi düşündükleri gibi yapmaya alışmış olan Doğan Grubu, bu sefer belli ki paçayı kaptırmış ve şimdi "siyasal baskı" diye bağırıyor.

Gelinen noktada tüm bunlar için, sadece bu işleri pratikte yürütmekten sorumlu olan yöneticilerin (Küçükçekmece Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki savunmalarına göre Soner Gedik ve Barbaros Çağa) suçu deyip geçmek söz konusu olamaz. Çünkü, cui bono ilkesi gereğince (eğer yakalanmasaydı kime yarayacaktı? Belli ki, kaçırılacak vergiler sebebiyle Doğan Ailesi) bu işlemlerle nihai menfaat sağlayan Doğan ailesi de sorumlu...
Yeri gelmişken belirtelim; Doğan, orta boy gazete patronu olmaktan çıkıp Türkiye’nin imparatoru iddiasını ileri sürmesine ve bu vehminin bütün çevresini sarmasına yol açacak gücü Hürriyet’i aldığı 1994-2002 yılları arasındaki döneme borçlu. Bu dönemde Doğan hiçbir zaman tek başına güçlü bir hükümetle karşılaşmadı. Güçlü ve kendine güvenen bir bürokrasi ile çalışmadı. Bu dönemde çoğulcu bir medya yapısı da söz konusu olmadı. Doğan zayıf koalisyon hükümetleri, zayıf başbakanlar, etki ve kontrol altına alınabilen bürokrasi, medya gücü ile korkutulan iş hayatı ve tek sesli tekelci-kartelci bir medya sistemiyle bir taraftan kendisine dokunulmazlık sağladı, diğer taraftan yıldırıcı ve sindirici gücüyle gözüne kestirdiği, hedeflediği her alanda güç ve iktidar sahibi oldu.

İlk kez 2002 yılında durum değişti, tek başına ve güçlü bir iktidarla muhatap oldu. Gerçi; bu güçlü iktidarın devam edemeyeceğine, Meclis dışı güçler tarafından görev yapamaz hale getirilebileceğine, teslim alınabileceğine ya da düşürülebileceğine yönelik inançları bir şekilde bir müddet canlı kaldı. Bazen de buna yönelik atmosferi bizzat kendileri yarattılar.
Ancak tek başına hükümet ayakta kaldı, bürokrasiye hakim oldu. Medya çoğulcu bir yapıya kavuştu, alternatif sivil toplumlar oluştu. Böylece Doğan’ın her dediğini yaptıramayacağı bir toplumsal, kamusal ve siyasal yapı ortaya çıktı. Şimdi bağırmalarının altında yatan aslında biraz da her istediğini yaptıramamanın, artık dokunulabilir olmanın feryadı... Ancak kısa bir süre içerisinde olaylar kendi istedikleri gibi gelişmezse bu isyan haykırışları yerini yalvarışlara ve merhamet dilenen iniltilere bırakabilir...

PEKİ ŞİMDİ NE OLACAK?
Doğan için ya tam teslimiyet, ya da kara bulutlar...
Doğan için bugüne kadar kesilen vergi cezası toplamı yaklaşık 5 milyar 800 milyon liraya ulaştı.

Birinci dava, kaçakçılık davası olduğu için uzlaşma kapsamına girmedi. Doğan’ın bu davadaki kaderi İstanbul 6. Vergi Mahkemesi’nde 10 Kasım’da görülecek duruşmada belli olacak. Eğer bu davayı kaybeder ve dava Danıştay’da da onaylanırsa, her gün işleyen olağanüstü faizlerle birlikte Doğan, 1 milyar lira civarında nakit ödeme yükümlülüğü riski altına girecek. Davayı kaybetmesi durumunda sırf bu dava sebebiyle Doğan’ın basın yayın şirketleri de krize yuvarlanabilir.

Konu sadece bununla sınırlı olsaydı, Doğan’ın belli oranda zarar görmesine karşın ayakta kalması söz konusu olabilirdi. Ancak bir de şu anda gündemde olan 4.8 milyarlık vergi davası var. Bu hafta itibarıyla, Doğan’ın cezanın muhatabı olan tüm malvarlığı üzerine ihtiyati haciz konulmuş durumda. Ve dava sonucu kesinleşene kadar, öncesinde yürütmeyi durdurma alamadığı için haciz yürürlükte kalacak. Bu miktardaki bir cezanın günlük faizi yaklaşık 4 milyon lira. Dolayısıyla Doğan ya uzlaşmaya gidecek ya da dava sonucunu bekleyecek.
Davanın en az 2 yıl sürebileceğini göz önüne aldığımızda Doğan'ın 2 milyar 800 milyon liralık faizle ve gelir elde edemeyecek olan hacizli şirketleriyle dava sürecine katlanabilmesi neredeyse imkansız görünüyor. Katlandığını varsaysak bile, davayı kaybetmeleri durumunda oluşacak miktar söz konusu şirketlerin ve bütün Doğan Grubu’nun mal varlığı değerlerini aşan bir miktar oluşturacağı için davanın sonucunu göze alma riskinin anlamı; riskin tahakkukunda Doğan Grubu’nun yok olması demektir. Bu yüzden Doğan Grubu’nun bu riski göze alma ihtimali çok zayıf görünüyor.

Geriye kalıyor merkezi uzlaşma ihtimali... Merkezi uzlaşma Maliye Bakanlığı’nın kontrolünde gelişen, bir diğer ifadeyle siyasi yönü ağır basan bir uzlaşma platformu. Kısacası, uzlaşmada Doğan’ın kaderi siyasal iradenin iki dudağının arasında kalıyor. Doğan bu vergi cezalarını iktidarın düşmanlığı olarak yorumladığına ve kendisini yok etmek, susturmak amaçlı olduğunu ileri sürdüğüne göre, uzlaşmaya giderek kendisine düşman olduğunu iddia ettiği aynı siyasal iradeden cezasının affedilmesini isteyecek. Buna gittiğine göre, ya iddialarında samimi değil ya da geçecek günlerde iktidara kendisini affettirebileceğini umuyor.
Eğer affettiremezse ne olur diye soracak olursanız...
Kütüphane raflarındaki büyük güçlerin yükseliş ve çöküşlerini anlatan kitaplara bir yenisi daha eklenir:


The Rise and Fall of Doğan Empire...

rıfat gökalp
10-30-2009, 18:38
http://www.haberturk.com/2009/10/30/resim/manset_ic_183269.jpg


Doğan, şirketlerinin satış görüşmelerine başladı
Grubun medya varlıkları 2 paket halinde satılacak



İştiraklerinin tamamını satmak yada ortaklar almak için çalışma başlattığını 24 Ekim'de borsaya gönderdiği açıklama ile duyuran Doğan Medya Grubu'nun satış için görüşmelere başladığı öğrenildi.
Edinilen bilgiye göre, Doğan Grubu medya varlıklarını iki ayrı paket halinde satacak.
İlk pakette; Milliyet Gazetesi, Vatan Gazetesi, Radikal Gazetesi ve Star Televizyonu var.
İkinci pakette ise Hürriyet Gazetesi ile Kanal D yer alıyor.

HABERTÜRK

ak06
10-30-2009, 20:11
allahından bulsun..

nikel
10-30-2009, 21:52
Tüyü bitmemiş yetimin hakkını çalan o kadar çok Aydın Doğan var ki bu ülkede.Aydın Doğan onların toplamının yalnız % 1 i olur.

rıfat gökalp
12-08-2009, 20:09
http://www.habervaktim.com/resim/resim96644_2.jpg

Maliye de VURGUNU ONAYLADI

Doğan Grubu'nun kağıt üçkağıtçılığına Sermaye Piyasası Kurulu(SPK)'dan sonra Maliye de el koydu. Maliye Bakanlığı, SPK'nın vergi kaçırıldığı yönündeki başvurusu üzerine yaptığı incelemede, Hürriyet ve Milliyet gazeteleri için yurtdışından kağıt ithal edildiği sırada vergi kanununa aykırı hareket edildiğini tespit etti.



YENER DÖNMEZİN HABERİ...

Aydın Doğan ve yöneticileri hakkında halka açık Hürriyet ve Milliyet gazeteleri için yurtdışından pahalı kağıt ithal ederek söz konusu gazetelerin küçük yatırımcısını zarar uğrattığı gerekçesiyle Sermaye Piyasası Kurulu tarafından İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'na yapılan suç duyurusunun ardından Maliye de kağıt üçkağıtçılığı olayına el koydu. Maliye Bakanlığı denetim elemanları, Doğan Grubu'nun kağıt ithalı işlemlerinde vergi kanunu açısından usulsüzlük yapıldığı yönünde bir rapor hazırladı.

Rapor Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), güveni kötüye kullanmaktan savcılığa suç duyurusunda bulunduktan sonra konuyu vergi mevzuatı açısından değerlendirilmesi için Maliye'ye yaptığı başvurunun ardından yürütülen inceleme sonucu kaleme alındı.

MALİYE SON NOKTAYI KOYDU
Vakit'in ele geçirdiği Maliye Bakanlığı denetim elemanlarının raporunda şöyle denildi: "İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Üsküdar Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün 306 003 9137 vergi numaralı mükellefi Doğan Dış Ticaret ve Mümessillik A.Ş'nin 2004, 2005 ve 2006 hesap dönemlerindeki Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ ve Yönetim Kurulu üyeleri hakkında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 333, 359/b-1 ve 367. maddeleri uyarınca, kamu davasının açılması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulması gerektiği kanaat ve sonucuna varılmıştır."

Raporda, "Mükellef Kurum Mal İthalatlarını Sortal ve Shwcliff Adı Altında Düzenlemiş olduğu Sahte Faturaları Kullanmak Suretiyle Belgelendirmiştir" denilerek mükellef kurumun sahte faturalar düzenlediğine vurgu yapıldı.

http://habervaktim.com/gommefoto/tamsayfa2.jpg

DOĞAN'IN MÜDÜRÜ İTİRAF ETTİ
Doğan Grubu'nun kağıt kaçakçılığına dair iddiaları inceleyen Gelirler Kontrolörleri Ö.E ile F.K'nın çok ayrıntılı ve titiz bir çalışmasının sonucu ortaya çıkan raporda, Doğan Grubu'nun vergi kaçırıldığına dair her husus delilleriyle ortaya konuldu. Raporlarda paravan şirketler üzerinden yapılan ithalatların göstermelik olduğu, gerçekte karı yurtdışına kaçırma amaçlı olduğunu ortaya konuldu. Rapor doğrultusunda Doğan Ticaret ve Işıl Ticaret yetkilileri hakkında yürütülecek tahkikat ardından kamu davası açılabilir.

Maliye Bakanlığı kontrolörlerinin inceleme sürecinde ifade veren Doğan Dış Ticaret İthalat Müdürü E.G., vergi kaçakçılığı yaptıklarını itiraf ederken, yapılan yazışmaları, kurum e-maillerini, dijital ortamdaki sahte faturaları delil olarak sundu. 1998 ile 2008 yılları arasında İthalat Departman Müdürü olan E.G.'nin ifadelerinden çarpıcı noktalar:

FİRMANIN TEMSİLCİSİ AMA...
Doğan Dış Ticaret, dünyanın en büyük kağıt üreticisi firmalarından Stora Enso firmasının Türkiye temsilcisi, diğer büyük üretici firmalardan Abitibi, Volga, Solikamsk'dan da doğrudan büyük miktarlı alımlar yapmasına rağmen, kağıtları paravan şirketlerden almış gibi gösterdi. Alım bağlantılarını Şener Mustaoğlu ile birlikte Mehmet Ali YALÇINDAĞ gibi üst düzey yöneticileri yaptı. E.G. bu işlemler için yapılan yazışma ve mailleri delil olarak sundu.

MALLARI TÜRKİYE'YE FATURALARI PARAVAN ŞİRKETLERE
Şener Mustaoğlu, satın alınacak malların alım görüşmelerini yaptıktan sonra satın alınan malları doğrudan Türkiye'ye giriş aşaması ile E.G. ilgilendi. Mustaoğlu, ithal edilen kağıt, sarf malzemeleri, filmaşin satan firma yetkililerine malların doğrudan Türkiye gönderilmesini; ancak faturaları Sortal ve Shawcliff adına düzenlenmesi talimatı verdi. Sortal ve Shawcliff adına düzenlenen faturalar posta veya mail yolu ile şirkete gönderildi.

TABELA ŞİRKETLERE AKTARILAN 20 MİLYON DOLAR
Denetim elemanlarının incelemelerine göre, Aydın Doğan'ın 3 yılda (2004-2006) tabela şirketlerine 20 milyon dolar aktarıldı. Bunun, 7 milyonu Sortal, 13 milyon doları da Shawclift firmasına gidiyor. Ayrıca, diğer tabela şirketi olan Falcon şirketine de hizmet faturası altında 1.5 milyon sterlin aktarılmış.

SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULACAK
Usulsüzlükle ilgili Gelirler Kontrolörleri tarafından bir rapor kaleme alındı. Raporda şöyle denildi: "İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Üsküdar Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün 306 003 9137 vergi numaralı mükellefi Doğan Dış Ticaret ve Mümessillik A.Ş'nin 2004, 2005 ve 2006 hesap dönemlerindeki Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, Yönetim Kurulu üyeleri hakkında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 333, 359/b-1 ve 367. maddeleri uyarınca, kamu davasının açılması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulması gerektiği kanaat ve sonucuna varılmıştır."

SAHTE FATURA RAPORDA YER ALDI
Ayrıca raporda, "Mükellef Kurum Mal İthalatlarını Sortal ve Shwcliff Adı Altında Düzenlemiş olduğu Sahte Faturaları Kullanmak Suretiyle Belgelendirmiştir" denilerek mükellef kurumun sahte faturalar düzenlediğine vurgu yapılması dikkat çekti. Raporlarda paravan şirketler üzerinden yapılan ithalatların göstermelik olduğu, gerçekte yapılan işlemlerin, karı yurtdışına kaçırma amaçlı olduğu ortaya konuldu.

“KAÇAKÇILIK SUÇU”NDAN 5 YILA KADAR HAPİSLE YARGILANABİLİRLER
Maliye Bakanlığı denetim elemanlarının Doğan Grubu yöneticileri için uygulanmasını talep ettiği 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359. maddesinde 3 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası öngörülüyor. Kanunun "Kaçakçılık Suçları ve Cezaları"nı düzenleyen 359-b maddesi şöyle:

"Vergi kanunları uyarınca tutulan veya düzenlenen, saklama ve ibraz mecburiyeti bulunan defter, kayıt ve belgeleri yok edenler veya defter sahifelerini yok ederek yerine başka yapraklar koyanlar veya hiç yaprak koymayanlar veya belgelerin asıl veya suretlerini tamamen veya kısmen sahte olarak düzenleyenler veya bu belgeleri kullananlar, üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belge, sahte belgedir." TCK'da, 2 yıla kadar verilen cezalarda erteleme ve diğer kolaylıklar sağlanırken, hakkında 3 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanmaları istenen Mehmet Ali Yalçındağ başta olmak üzere Doğan Grubu yöneticileri; suçlu bulunmaları halinde en az 3 yıl ceza alacakları için hapis yatmaları zorunlu olacak.

ÜÇKAĞIDIN FATURALARI DOĞAN'DA HAZIRLANIYORMUŞ
Şirkete mail yolu ile gönderilen, Sortal ve Shawcliff adına düzenlenen faturalar baz alarak şirket adına ithalat faturaları düzenlendi. Şirket adına Sortal ve Shawcliff adı altında düzenlendiği gösterilen faturalar, şirket çalışanları tarafından Türkiye'de Doğan Dış Ticaret'in şirket merkezinde düzenlendi. Faturanın hazır taslağının Doğan Dış Ticaret'in bilgisayarında olan ve şirket tarafından düzenlenen Sortal ve Shawcliff faturalarının altına yurtdışı üretici ve ticaret firmaları tarafından mail yolu ile gönderilen faturaların çıktısı eklendi.

ALAN DA SATAN DA FALCON
Bakanlığın vergi kontrolörleri, tamamen kendi kontrolü altında olan ve çalışanı, işyeri ve müştemilatı olmayan, Falcon'dan aldığı hizmetlerle faaliyetini devam ettirdiği iddia edilen buna karşın Falcon'un yönetiminin Doğan Dış Ticaret A.Ş. Genel Müdürü Şener Mustaoğlu tarafından yapılması sebebiyle aslında mükellef kurum tarafından faaliyetleri yürütülen Sortal ve Shawcliff firmalarının tabela şirketleri olduklarını tespit ederken, bu firmaların gerçekte mevcut olmadıkları, mükellef kurumun yurtdışından yaptığı mal alımlarında birim mal maliyetlerini yükseltmek amacıyla kurulduklarını ortaya koydu.

ŞİRKET HAKKINDA SUÇ DUYURUSU
Raporda, Sortal ve Shawcliff tarafından düzenlendiği gösterilen faturaların gerçekte mükellef kurum tarafından düzenlendiği, bu durumun ise mükellef kurumun tabela şirketleri arkasına gizlenerek kendine fatura düzenlediğini ortaya koyduğu ve neticede düzenlenen söz konusu sahte faturaların mükellef kurum kayıtlarına intikali ile sahte fatura kullanılma suçunu oluşturduğu ifade edilirken, Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.

FATURALARIN TAMAMI SAHTE
Maliye Bakanlığı denetim elemanları, tüm bilgi belgeler ve ithalat müdürünün de itirafları neticesinde, vergi cenneti ülkelerde kurulan Sortal ve Shawcliff firmalarının, tamamen Aydın Doğan'ın kontrolü altında olduğunu, bahsi geçen iki firma tarafından icra edildiği, gösterilen tüm alış-satış işlemlerinin gerçekte Aydın Doğan'ın Türkiye'deki Doğan Dış Ticaret A.Ş. firması tarafından ve kendi personeli marifetiyle yerine getirildiğini, Sortal ve Shawcliff adı altında düzenlenen faturaların mükellef kurumun işyeri adresinde düzenlendiğini tespit etti.

HERKESE BİRER NÜSHA
Maliye'nin raporuna göre, Doğan Dış Ticaret'in çalışanları tarafından düzenlenen Sortal ve Shawcliff faturalarından 5 nüsha alındığını, fatura nüshalarından 1 adedinin Londra-İngiltere'de bulunan Sırrı Topçu'ya, bir adetinin fatura bedellerinin ödemelerinin takibinin sağlanabilmesi için Şener Mustaoğlu'na, 1 adetinin firmanın finans müdürü Metin Kasap'a, diğer 2 nüshasının ise gümrük müşavirlik şirketine gönderildiği tespit edildi. E.G. Işıl İthalat'ın da doğrudan yurtdışı üretici ve ticaret firmalarından ithal ettikleri mallara ilişkin Sortal ve Shawcliff faturalarını şirket merkezinde düzenlediklerini, faturaları düzenlerken, Sortal ve Shawcliff faturalarının üzerine yazılan bazen sipariş numarası, bazen akreditif numarası, bazen de konşimento numarası ile yurtdışı ana üretici veya ticaret şirketinin faturası ile Sortal ve Shawcliff faturasının eşleştirildiğini, bu numaralar baz alınarak aynı adresli mükellef kurum ve Işıl İthalat'ın merkezinde Sortal ve Shawcliff adı altında faturaların düzenlendiğini, bu işlemlerin hem mükellef kurum hem de Işıl İthalat için geçerli olduğunu, her iki firma adına Sortal ve Shawcliff adı altında düzenlenen faturaların Şener Mustaoğlu'nun talimatı ile şirket çalışanı tarafından kesildiğini, faturaların üzerine parafı Şener Mustaoğlu'nun attığını itiraf etti.

DOĞAN OLDU FALCON
Maliye denetçilerinin ayrıntılı incelemesi sonucu ortaya çıkan kağıt üçkağıdı ilginç bir süreçten geçmiş. Buna göre, kağıt üçkağıdına giden süreç, Doğan Grubu'nun, gazete kağıdı alımı İçin vergi cennetlerinde tabela şirketler kurmasıyla başladı. Doğan, yurtdışında vergi cenneti ülkesi olarak adlandıran British Virgin Islands'da personeli dahi olmayan Sortal Trading Company Limited ile Shawclift Trading Limited isimli iki tabela şirketi kurdu. İngiltere'de kurulu bu şirketler dışında hiçbir müşterisi olmayan Falcon Enterprises Limited (Falcon'ın Türkçesi Doğan) adındaki şirketle, söz konusu tabela şirketlerin işlemlerini yürütmek için sözleşme yapıldı. Bu arada, yurtiçinde de Doğan Grubu'nun gazeteleri Hürriyet ve Milliyet'in kağıt ihtiyacını karşılamak üzere Doğan Dış Ticaret Şirketi kuruldu. Son halkada ise, Doğan'ın gazete ve dergilerinin bağlı olduğu Doğan Yayın Holding A.Ş. bulunuyor.

ŞİRKETLER FALCON'UN
Maliye yetkilileri yaptıkları incelemede, Sortal Trading Company Limited, Shawclift Trading Limited ve Falcon Enterprises Limited şirketlerinin Aydın Doğan'ın kağıt alımı için kurduğu Doğan Dış Ticaret A.Ş.'nin Genel Müdürü Şener Mustaoğlu tarafından yönetildiğini tespit ediyorlar. Genel Müdür Şener Mustaoğlu ve oğlu, yurtdışındaki şirketlerin çalışanı olarak gösterilerek maaş alıyorlar. Yurtdışındaki tabela şirketlerin yöneticileri ise İmre Barmanbek ve Ali Rıza Temuroğlu.

PARALAR YURTDIŞINDAKİ TABELA ŞİRKETLERE AKTARILMIŞ
Gazete kağıdı üretimi yapan asıl yabancı firmalar malları direkt Türkiye'ye gönderirken, Sortal ile Shawclift Limited firmalarına fatura düzenledikleri tarihte, tabela şirketleri de Doğan Dış Ticaret A.Ş.'ye fatura düzenliyor. Sortal ile Shawclift Limited kağıdın türüne göre Doğan Dış Ticaret'e %3 ila %6 arasında karlı fatura düzenliyor. Bu da kağıdın türüne göre ton başına 35 Euro'ya ya da 115 Dolar'a yakın kar anlamına geliyor. Doğan Dış Ticaret'in 2004, 2005 ve 2006 yıllarında yurtdışından aldığı kağıt, sarf malzemelerinin ithalat faturalarını Sortal ve Shawcliff kesiyor ancak bu mallara ilişkin konşimento, fatura detay listesi, hareket sertifikası, dolaşım belgesi, TIR karnesi, gibi belgeleri ithal edilen malların üreticisi, satıcısı ve taşıyıcısı olan yurtdışı firmalar düzenliyor.

http://habervaktim.com/gommefoto/vakitlogo1.jpg