Siyasilerin zaman zaman tartışma konusu yaptığı yabancılara mülk satışına ilişkin rakamların kıyaslanması, "satılan mülkten fazlasını yurt dışında aldığımızı" ortaya koydu.

Türkiye’de yabancılar 35 milyon metrekare taşınmaz satın alırken, Avrupa’da yaşayan Türklerin satın aldığı taşınmazlar 48 milyon metrekareyi geçiyor.

ALMANLAR BAŞI ÇEKİYOR: Tapu Kadastro Bütçesi görüşmeleri sırasında TBMM’de verilen rakamlara göre, Türkiye’de mülk alanlar genellikle Alman, İngiliz, Yunan, İrlandalı, Danimarkalı, Hollandalı, Avusturyalı, Norveç, Belçika ve Amerikalı uyruklu yabancılardan oluşuyor. En çok taşınmaz edinilen iller ise Antalya, Muğla, İstanbul, Aydın, Bursa, İzmir, Ankara, Mersin, Balıkesir ve Hatay olarak belirlendi.


İLKİ OSMANLI’DA: Yabancılara mülk satışı ilk defa Osmanlı döneminde 1868-1914 yılları arasında Emlak Mutasarrıf Yasası’yla başlatıldı. Cumhuriyet sonrasında ise 1934-2003 döneminde, 2003-2005 dönemi ile 2006 ve sonrası olmak üzere üç ayrı dönemde çıkarılan yasalarla mülk satışı serbest bırakıldı. 2006 sonrasında yabancılara mülk satışına bazı sınırlamalar getirildi. Türkiye’de bir yabancının mülk edinebilmesi için getirilen bir şart da karşılıklık ilkesi oldu. Bu kapsamda, Türkiye ile 54 ülke, vatandaşının karşılıklı olarak mülk edinebilmelerine yönelik anlaşma yaptı. Türkiye’de mülk edinen yabancılarla ilgili veriler ise şöyle:

72 İSRAİLLİNİN MÜLKÜ VAR: 19 bin 703 kişi 30 milyon 794 bin 755 metrekarelik arazi satın alırken, 38 bin 829 yabancı da 5 milyon 250 bin 792 metrekarelik bina ve konut sahibi oldu. 72 İsrail vatandaşı 18 bin 487 metrekarelik taşınmaz edindi.

GAP BÖLGESİNDEKİ SATIŞLAR: GAP bölgesinde ise 189 yabancı 1 milyon 680 bin metrekarelik 399 taşınmaz edindi. Kamuoyunda ’İsraillilerin GAP bölgesinden taşınmaz edindikleri’ tartışmalarına rağmen verilere göre bu bölgede satılan taşınmazlardan hiç birinin İsrail’e ait olmadığı ortaya çıktı.

TÜRKLER GAYRİMENKUL ZENGİNİ: Avrupa ülkelerinde yaşayan Türklerden 190 bini de bulundukları ülkelerde mülk edindi. 190 bin kişinin edindiği konut, bina, arazi gibi taşınmazlar 48 milyon metrekareden oluşuyor.

Türkler, Almanya’ya 2 bin cami yaptı

BAYINDIRLIK ve İskan Bakanı Faruk Özak, yabancılara mülk satışıyla ilgili olarak, "Siz Almanya’ya gideceksiniz 2 bin cami yapacaksınız, 100 bin de ev alacaksınız; adam gelip Türkiye’de konut yapacak. Korkmamak lazım. Bizim korkacak bir şeyimiz yok. Türkiye büyük bir ülkedir. Mütekabiliyet esaslarına göre yapılıyor" diye konuşmuştu.

Yabancı yılda 2 milyar dolarlık konut alıyor

MALİYE Bakanı Kemal Unakıtan, yabancılara mülk satışını savunduğu bir konuşmasında şu bilgileri vermişti: "Eski İngiliz büyükelçisi bile emekli olduktan sonra gitti Bodrum’dan yer aldı. Kötü mü? Biz de satıyoruz. Her sene 2 milyar dolara yaklaştık. Villa satıyoruz 2 milyar dolar her sene bu daha da artacak. İspanya’ya gittim ben, orada iki milyon villa satılmış. Demek ki, 400 milyar dolar para girmiş ülkeye. 1 milyonda biz satalım ya ne olacak."
haberler.com

1. Kaç yıldır yabancılar taşınmaz edinebilmektedirler?

Atatürk dönemi dâhil Cumhuriyetten bu yana tüm iktidarlar dönemlerinde yabancılar taşınmaz edinebilmektedirler.

2. Yabancı gerçek kişilerin taşınmaz edinimi yeni mi başladı?

Yabancı gerçek kişiler Cumhuriyet öncesi 1868 yılından 1914 yılına kadar taşınmaz edinmişlerdir. Cumhuriyet sonrasında ise Lozan Barış Antlaşması döneminden başlanarak günümüze kadar edinimler devam etmiştir.

3. Hangi bölgelerde ne kadar taşınmaz edinilmiştir?

Tapu kayıtlarına göre yabancıların daha çok turizm bölgelerine ilgi gösterdiği görülmektedir. En çok taşınmaz ediniminin olduğu 5 il Antalya, İstanbul, Muğla, Aydın ve İzmir’dir. Bu taşınmazların yaklaşık 33.400 adedi bina-bağımsız bölüm, 22.000 adedi ise arsa-araziden oluşmaktadır.

4. Yabancı gerçek kişilerin taşınmaz ediniminde hiçbir sınırlama yok mu?

Yabancı gerçek kişiler, karşılıklı olmak ve kanuni sınırlamalara uyulmak kaydı ile işyeri veya mesken olarak kullanmak üzere, uygulama imar planı veya mevzii imar planı içinde bu amaçlarla ayrılıp tescil edilen taşınmazları edinebilmektedirler. Yabancılar askeri yasak bölgeler ile askeri güvenlik bölgelerinin tamamında, petrol, doğalgaz, enerji tesisleri gibi özel güvenlik bölgelerine 400 metre kadar mesafede taşınmaz sahibi olamamaktadır.

5. Yunan vatandaşlarının ülkemizde taşınmaz edinimi durumu nedir?

Yunanistan’la aramızdaki karşılıklılık sebebiyle kıyı ve hudut bölgelerinde kanuni miras haricinde taşınmaz edinememektedirler. İç bölgelerde ise yasal kısıtlamalar çerçevesinde edinebilmektedirler.

Türk asıllı yunan vatandaşlarının (Batı Trakya Türkleri) askeri yasak bölge ve güvenlik bölgeleri dışında ülkemizin her yerinde taşınmaz edinmeleri mümkündür. Yunan vatandaşlarına ait yaklaşık 11.000 taşınmazın 10.000’i Türk asıllı Yunan vatandaşlarına aittir.

Yunan asıllı Yunan vatandaşlarına ait toplam 1.000 taşınmaz vardır.








6. Bugüne kadar Türkiye’de en fazla taşınmaz edinen ülkeler hangileridir?

İngiltere 16.213
Almanya 12.737
Yunanistan* 11.029
İrlanda 3.627
Hollanda 3.377
Danimarka 3.353
Norveç 2.011
Avusturya 1.097
Fransa 856
Belçika 825
TOPLAM 55.125



















* 10.000 adedi Türk asıllılara aittir.
Her ne kadar ülkemizde taşınmaz edinen 10 ülke arasında Suriye yer alsa da; Suriye uyruklulara ait taşınmazların tamamı T.C. Maliye Hazinesi’nin kontrolünde yer aldığından bu listeye dâhil edilmemiştir.

7. Yabancı gerçek kişilerin en çok taşınmaz edindiği 5 il hangileridir?

Antalya 14.610
İstanbul 10.695
Muğla 8.251
Aydın 5.839
İzmir 4.572
TOPLAM 43.967

8. Bazı ülkelerde vatandaşlarımızın taşınmaz edinemediği doğru mudur?

Ülkemizde yabancı gerçek kişilerin taşınmaz edinebilmelerinin ilk şartı o ülke ile karşılıklılığımızın bulunmasıdır. Yani bir ülkede vatandaşlarımıza taşınmaz edinme hakkı tanınıyorsa ülkemizde de aynı haklar tanınmakta; Türk vatandaşlarına bu hakkı tanımayan ülkelere bu hak tanınmamaktadır. Bu durum her ülkede Büyükelçilerimizce takip edilmekte ve Dışişleri bakanlığına bildirilmektedir.
İsrail ve Suriye bunların arasındadır.


9. Stratejik maden, petrol, tarım ve benzeri alanların yabancılar tarafından edinildiği iddiaları doğru mudur?

Maden Kanununun 4.maddesine göre madenler devletin hüküm ve tasarrufu altında olup üzerinde bulunan arazinin mülkiyetine tabi değildir; dolayısıyla madenlerin mülkiyetinin yabancılar tarafından edinilmesi söz konusu değildir. Madenler için ancak malikin izni alınmak suretiyle yalnızca işletme ruhsatı verilebilir.

10. GAP bölgesinde İsraillilerin yoğun bir şekilde taşınmaz edindiği doğru mudur?

Resmi kayıtlara göre GAP bölgesinde yabancılar adına kayıtlı 2050 taşınmazdan 1886 Suriye uyruklulara aittir; diğer bir ifade ile Suriye uyruklular dışında yabancıların tasarrufu altında sadece 164 taşınmaz bulunmaktadır. Suriye uyruklu kişilere ait olan bu taşınmazlar da 1939 yılından önce sınır anlaşması ile belirlenen taşınmazlardır. Dolayısıyla, 1939 yılından bu yana Suriye uyrukluların taşınmaz mal edinimi mümkün bulunmamaktadır.

Ayrıca İsrailliler adına GAP bölgesinde taşınmaz kaydı bulunmamaktadır. Ülkemizde İsrail uyruklu gerçek kişiler adına 99 taşınmaz bulunmakta olup bunlar ise Antalya, Adana, Ankara, Çanakkale, Hatay, İstanbul, İzmir, Muğla, Tekirdağ ve Yalova illerinde bulunmaktadır. 81 dönüm arazi üzerinde 154 adet taşınmaz İsrailliler adına kayıtlı olup bunların ülkemizden İsrail’e göçerek İsrail vatandaşı olanlara ait oldukları düşünülmektedir.

İsrail vatandaşlarının GAP bölgesinde gayri resmi yollardan veya bir kısmı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı adına taşınmaz edindiği iddiası Genel Müdürlüğümüz de dâhil ilgili kamu kurumlarınca değerlendirilmiş olup iddiaları doğrulayacak hiçbir kanıt ve olaya rastlanılamamıştır. Kaldı ki, Türk vatandaşı adına edinilen taşınmazlar Türklere ait olduğundan bunun da hiçbir mahsuru yoktur.


11. Türk vatandaşlarının Suriye de toprağı var mı onların durumu da aynı mıdır?


Ülkemiz ile Suriye arasında yapılan 1939 anlaşması ile belirlenen rakamlara göre Türk vatandaşlarının Suriye de toplam 1.024.902 dönüm arazi varlığı kabul edilmiştir.


12. Anadolu’nun bazı küçük bölgelerinde yabancı gerçek kişilere ait taşınmazlar görünmektedir bunların bir izahı var mı?

Bu taşınmazların çoğu Türk Vatandaşlığından Bakanlar Kurulundan izin alarak çıkmış ve başka ülke vatandaşlığına geçmiş Türklere aittir.




13. Rusya Federasyonu ve Ermenistan ile ilgili durum nedir?

Toprak rejimi farklılığı sebebiyle birebir karşılıklılık sağlanmayan eski doğu bloğu ülkelerine, ülkemizde sadece bina mülkiyeti edinme imkânı tanınmıştır.

Ülkemizin diplomatik olarak tanımadığı Ermenistan devleti ile taşınmaz edinimi bakımından karşılıklılık bulunmadığından Ermenistan uyruklu vatandaşlar taşınmaz mal edinememektedirler.

14. Türkiye genelinde 2003 yılında Tapu Kanununda yapılan değişiklikten sonra (4916 sayılı yasa yürürlüğe girdikten sonra) taşınmaz edinen yabancı ticaret şirketleri kaç tanedir ve edinimleri nerelerdedir?

Türkiye genelinde, yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip 10 ticaret şirketi, 13 adet taşınmaz ediniminde bulunmuş olup, bu taşınmazlar Çanakkale, İstanbul, Muğla illerinde bulunmaktadır. Bunların haricinde İzmir ili Bornova ilçesinde 127 adet mesken üzerinde bir adet yabancı ticaret şirketi 49 yıllığına üst hakkı kurmuştur.


Özetle,
Yabancıların taşınmaz mal edinimindeki yasal kısıtlamalar? Tapu Kanunun 35. maddesi gereği oluşturulan komisyonca da yabancıların taşın… Son değişikliklere göre Türkiye´ye yerleşmiş yabancı uyruklular, kadar gayrimenkul edinebilmektedirler.

Karşılıklılık esası çerçevesinde Cumhuriyetimizin kuruluşundan bugüne kadar rutin bir şeklde devam etmekte olan yabancıların taşınmaz edinimi konusunda, bu hükümet döneminde yapılan en son yasal düzenlemelere göre,

• her hangi bir yabancı gerçek kişinin daha önce 30 hektar olan taşınmaz mal edinim hakkı 2,5 hektar ile sınırlandırılmıştır.
• önceki dönemlerde hiçbir sınırlama olmayan taşınmaz edinimi sadece planlı alanlar ile sınırlandırılmıştır. (İmar planı bulunmayan yerlerde taşınmaz edinimi mümkün olmayıp, planlarında sadece konut ve işyeri olarak ayrılmış alanlarda taşınmaz edinebilmektedirler.)
• daha önce hiçbir şekilde sınırlama bulunmayan yabancıların il bazında toplamda edinebilecekleri taşınmaz alanları için %0,5 sınırlaması getirilmiştir.

Yabancıların taşınmaz mal edinimi ülke güvenliği ve menfeaatleri açısından kritik görülen yerler ilgili kurumlar tarafından koordinatları ile belirlenmiş olup, edinim yasağı vardır. Bu konu ile ilgili değerlendirmeler Tapu Kanunun 35. maddesi gereğince Genel Kurmay, MİT, İçişleri ,Dışişleri, Maliye, Çevre ve Orman, Tarım ve Köyişleri Bakanlıklarının temsilcilerinden oluşan bir komisyon aracılığı ile yapılmaktadır. Dolayısıyla bu tür yerler sıkı denetim ve kontrol altındadır.

Ülkemizde taşınmaz mal edinmiş bir yabancının bu taşınmazını bir başka yabancıya satışında………………………….

Devletin elkoyma hakkı var….


Türklerin yabancı ülkelerde edindikleri taşınmaz mal toplamı?


Bizim insanlarımız da Avrupa Birliği ülkeleri dahil karşılıklılık ilkesi çerçevesinde bütün ülkelerden taşınmaz edinebilmektedirler. Hatta bir kiliseyi satın alıp camiye dahi dönüştürebilmektedirler.

Çalışmalar için teşekkürler kardeşler.

BU İNSANLAR BİŞEY YAPIYORLARSA ALTINDA MUTLAKA BİŞEY VARDIR. EMEĞİNİZE SAĞLIK

teşekkurler bu tokat gıbı cevaplar için ;)

.

Ben şunu merak ediyorum. İnönü savaşında yalın ayak savaşılan askerlerin ruhları bu topraklarda... Ne diye savaştılarki biz bedavaya vermeyiz dediler biz ise satıyoruz :( Tek bir metrakare bile satılmamalı.
İngilterede bir arsayı satın alamazsınız çünkü o arsa ingiltere halkını temsil eden kraliçenindir. Sadece o arsayı kullanma yetkisi vardır. Bizde tapu mapu onlarda yoktur arkadaşlar, biraz mantıklı araştırmalar yapalım ki belgeler daha gerçekci olsun.
Saygılarımla.

Ramazan


kardeşim ben senin düşüncene katılmıyorum..tamam haklısın tabiki şehitlerimizin kanları ruhları var bu topraklarda.. ama olaya öyle bakarsan yunanistanla düşmanlığımızı hala çok şiddetli şekilde sürdürmemiz gerekir..

ayrıca biliyosun ki global bi dünyada yaşıyoruz.. güç para demektir..-dikkatini çekiyorum askerlerimiz şehit edilmesini karıştırmıyorum buraya- olaya birazda sembolik ve maddi yönünden bak.. ozaman özelleştirmelerin haklı çalışmalara olduğunu göreceksin..

belki senin kötü bi niyetin yok ama türkiye de azımsanamayacak sayıda insan bi içi boş milliyetçiği yapmakta bana göre.. olaya her yönüyle bakmak lazım.. başbakanımızın dediği gibi "Bin düşünür,bir adım atarız..Ama pîr adım atarız..."

.

Kardeşlerim burda seviyeli bi tartışma ortamı olması beni memnun etti.Fakat daha yolun başındayım ama gördüğüm kadarıyla söylüyorum.Kardeşi kardeşe vurduranlara cevabımız açık ve net olmalıdır.Hepimizin düşünceleri farklı olabilir.Ama bu vatan için çalışıyorsak,çalışacaksak ortak paydamız budur.
Satılan mülkler konusuna gelirsek;
1)Avrupa'da yaşayan Türkler'in satın aldığı gayri menkullerin sayısından bahsedilmiş.Fakat bu sayı kaç sene içinde oluşan bir sayı?
2)Bizim Avrupa'da yaşayan vatandaşlarımızın edindikleri mülkler tamamiyle masumane bir edinimdir şahsen,ama aynı tabiri Vatanımız'da yabancılar tarafından elde edinilen mülkler hakkında söyleyemeyeceğim.Tamam,belki bi kısım yabancılar gerçekten bu ülkede yaşamak için,sevdikleri için,huzur buldukları için,vs. için burdan konut ediniyor olabilirler ama büyük bir çoğunluk ise farklı amaçlar doğrultusunda mülk edinmektedirler.
3)Yabancılara,belki de hatta ve hatta TÜRK vatandaşlarına karşı bile tapu olayının kalkması taraftarıyım.Aslında ince elenip sık dokunması gereken bir konu ama yine de düşünülür,bu kararları verebileceğimiz yerlere geldiğimiz zaman.Araziyi,mülkü,konutu kısacası gayrimenkulleri işletme yetkisi gibi bir sistem geliştirlmeli ki böyle daha faydalı olur milletimiz için.Ama dediğim gibi o mevkilere gelince elimizin altındakilere bakarak,düşünüp karar vermeliyiz.

TÜRKLER GAYRİMENKUL ZENGİNİ: Avrupa ülkelerinde yaşayan Türklerden 190 bini de bulundukları ülkelerde mülk edindi. 190 bin kişinin edindiği konut, bina, arazi gibi taşınmazlar 48 milyon metrekareden oluşuyor.

Türkler, Almanya’ya 2 bin cami yaptı

BENCE PROBLEMİN ESAS KAYNAĞI ŞU GELİYOR BANA.KARŞILIKLI İLİŞKİLERİN OLDUĞU ÜLKELERDE ELBET MÜLK ALIMI OLAYI OLACAKTIR.LAKİN BİZİM MÜLK EDİNEN KARDEŞLERİMİZ BİLHASSA AVRUPADA ALMANYA'YI YIKALIM,FRANSA'YI BÖLELİM,AMERİKAYI UÇURALIM VEYA PARSEL PARSEL SATIN ALALIM FİKRİNDE YAPMIYORLAR BU ALIMI.BİR YATIRIM VEYAHUT İHTİYAÇ OLDUĞU İÇİN YAPIYORLAR.TÜRKİYEDEKİ YABANCILAR İSE TABİ HEPSİ DEĞİL AMA BİR TAKIM ALANLAR DEĞİŞİK MEZİYETLER İÇİN ALIM YAPTIKLARI GÖRÜLÜYOR.TABİ BUDA GENELE MAL EDİLDİĞİ İÇİN POLEMİK KONUSU OLUYOR.BU NOKTAYI AŞTIĞIMIZDA BU PROBLEMİN ÇÖZÜLECEĞİ KAÇINILMAZDIR.

Ben de senin düşüncelerine katılmıyorum. Diyorsun ki vatanı bir kaç kuruşa satalım diyorsun. Bu forumda bunu duymamış olsaydım.


Arkadaşım kendini bunu duymamış sayabilirsin çünkü öyle birşey denmemiş zaten.

Gelelim özelleştirmelere... Şu örneği vermek istiyorum. Evindeki eşyaları satılığı çıkarıp, satıyorsun. Peki, kötü günler gelirse ne satmayı düşünüyorsun evin kendisini mi? Vatanı mı ? Sorarım sana?

Bu kadar basit indirgemelerle konuşacaksak, evimde çalışmayan radyoyu tamirciye vererek onarılmasını sağlayabilirim, bazıları da radyom bozuk olsa da benimdir kimseye vermem deyip kuru milliyetçilik yapabilir.Tercih meselesi..

Bizim Avrupa'da yaşayan vatandaşlarımızın edindikleri mülkler tamamiyle masumane bir edinimdir şahsen,ama aynı tabiri Vatanımız'da yabancılar tarafından elde edinilen mülkler hakkında söyleyemeyeceğim.Tamam,belki bi kısım yabancılar gerçekten bu ülkede yaşamak için,sevdikleri için,huzur buldukları için,vs. için burdan konut ediniyor olabilirler ama büyük bir çoğunluk ise farklı amaçlar doğrultusunda mülk edinmektedirler.

Yabancılara,belki de hatta ve hatta TÜRK vatandaşlarına karşı bile tapu olayının kalkması taraftarıyım.Aslında ince elenip sık dokunması gereken bir konu ama yine de düşünülür,bu kararları verebileceğimiz yerlere geldiğimiz zaman.Araziyi,mülkü,konutu kısacası gayrimenkulleri işletme yetkisi gibi bir sistem geliştirlmeli ki böyle daha faydalı olur milletimiz için.Ama dediğim gibi o mevkilere gelince elimizin altındakilere bakarak,düşünüp karar vermeliyiz

Belli ki ortaokul sosyal bilgiler dersinde komşularımızı sayarken anlatılan "Bakın bu Suriye, Suriyeyle su sorunumuz var Suriye türlü alavere ile suyumuzu almak ister, bakın bu Iran bu ülke zaten ezelden beri düşmanımız aramızda şu yıllarda şu ihtilaflar oldu..." tarzındaki garip dersler idrakimizi fena etkilemiş.Biz komşularımızı tanırken daha 10 yıl öncesine kadar bize kurdukları "komplo teorileri" ile tanıyorduk.

"Devletlerin dostları yoktur, devletlerin düşmanları da yoktur devletlerin menfaatleri vardır." inancındayım ben.

Ama bize öyle anlatılıyor ki sanki herkes bizim düşmanımız , aman hepsinden uzak tutalım, bize gelmesinler biz onlara gitmeyelim, aman aramızı iyi tutmayalım bunlar bizi arkadan vurur. "Türk'ün Türk'ten başka dostu yok" hesabı..


Merak ediyorum

1-)Neden bu korku, mesela mülk alan yabancılar aldıkları ev/ arsayı sırtlarına atıp kendi yurtlarına mı götürecek ?. Korkulacak olan nedir?

2-)Şimdiye kadar toprak satışını en çok yapan iktidarın inönü iktidarı olduğu söyleniyor, bu dönemde de artmış olabilir ama aşikar ki toprak satışını AK parti "icad etmedi" neden bugüne kadar sorgulanmayan bu durum birden bire en üst perdeden eleştiri konusu oldu."Vatan haini AKP" cinsinden seviyesiz bir salvoyla hem de..

3-)Diyelim ki haklısınız, "biz kimseye toprak satmazuk" dediğimizde,

a- Uluslaraarası camiida düştüğümüz bu gülünç ve girift durumdan bizi çıkaracak?
b- Mesela Almanya, "madem öyle ben de senin vatandaşlarına ev satmam, araba satmam" dediğinde onlara "Tamam bre, verin vatandaşlarımızı Türk'ün Türkten başka dostu yoktur zaten" mi diyeceğiz?

.

Ben de senin düşüncelerine katılmıyorum. Diyorsun ki vatanı bir kaç kuruşa satalım diyorsun. Bu forumda bunu duymamış olsaydım.


Arkadaşım kendini bunu duymamış sayabilirsin çünkü öyle birşey denmemiş zaten.

Gelelim özelleştirmelere... Şu örneği vermek istiyorum. Evindeki eşyaları satılığı çıkarıp, satıyorsun. Peki, kötü günler gelirse ne satmayı düşünüyorsun evin kendisini mi? Vatanı mı ? Sorarım sana?

Bu kadar basit indirgemelerle konuşacaksak, evimde çalışmayan radyoyu tamirciye vererek onarılmasını sağlayabilirim, bazıları da radyom bozuk olsa da benimdir kimseye vermem deyip kuru milliyetçilik yapabilir.Tercih meselesi..

Bizim Avrupa'da yaşayan vatandaşlarımızın edindikleri mülkler tamamiyle masumane bir edinimdir şahsen,ama aynı tabiri Vatanımız'da yabancılar tarafından elde edinilen mülkler hakkında söyleyemeyeceğim.Tamam,belki bi kısım yabancılar gerçekten bu ülkede yaşamak için,sevdikleri için,huzur buldukları için,vs. için burdan konut ediniyor olabilirler ama büyük bir çoğunluk ise farklı amaçlar doğrultusunda mülk edinmektedirler.

Yabancılara,belki de hatta ve hatta TÜRK vatandaşlarına karşı bile tapu olayının kalkması taraftarıyım.Aslında ince elenip sık dokunması gereken bir konu ama yine de düşünülür,bu kararları verebileceğimiz yerlere geldiğimiz zaman.Araziyi,mülkü,konutu kısacası gayrimenkulleri işletme yetkisi gibi bir sistem geliştirlmeli ki böyle daha faydalı olur milletimiz için.Ama dediğim gibi o mevkilere gelince elimizin altındakilere bakarak,düşünüp karar vermeliyiz

Belli ki ortaokul sosyal bilgiler dersinde komşularımızı sayarken anlatılan "Bakın bu Suriye, Suriyeyle su sorunumuz var Suriye türlü alavere ile suyumuzu almak ister, bakın bu Iran bu ülke zaten ezelden beri düşmanımız aramızda şu yıllarda şu ihtilaflar oldu..." tarzındaki garip dersler idrakimizi fena etkilemiş.Biz komşularımızı tanırken daha 10 yıl öncesine kadar bize kurdukları "komplo teorileri" ile tanıyorduk.

"Devletlerin dostları yoktur, devletlerin düşmanları da yoktur devletlerin menfaatleri vardır." inancındayım ben.

Ama bize öyle anlatılıyor ki sanki herkes bizim düşmanımız , aman hepsinden uzak tutalım, bize gelmesinler biz onlara gitmeyelim, aman aramızı iyi tutmayalım bunlar bizi arkadan vurur. "Türk'ün Türk'ten başka dostu yok" hesabı..


Merak ediyorum

1-)Neden bu korku, mesela mülk alan yabancılar aldıkları ev/ arsayı sırtlarına atıp kendi yurtlarına mı götürecek ?. Korkulacak olan nedir?

2-)Şimdiye kadar toprak satışını en çok yapan iktidarın inönü iktidarı olduğu söyleniyor, bu dönemde de artmış olabilir ama aşikar ki toprak satışını AK parti "icad etmedi" neden bugüne kadar sorgulanmayan bu durum birden bire en üst perdeden eleştiri konusu oldu."Vatan haini AKP" cinsinden seviyesiz bir salvoyla hem de..

3-)Diyelim ki haklısınız, "biz kimseye toprak satmazuk" dediğimizde,

a- Uluslaraarası camiida düştüğümüz bu gülünç ve girift durumdan bizi çıkaracak?
b- Mesela Almanya, "madem öyle ben de senin vatandaşlarına ev satmam, araba satmam" dediğinde onlara "Tamam bre, verin vatandaşlarımızı Türk'ün Türkten başka dostu yoktur zaten" mi diyeceğiz?


Yazdıkların çok komik geldi... hiç bir mantıklı görüş belirtilmemiş. Laf salatalığı bu olsa gerek... Bir nevi yazarsın yazarsın ama boş yazarsın tabiri gibi ;)
Saygılarımla...

Ramazan



Anlayanlar anlamıştır, selam sana !.. ;)

.

Belli oluyor ;D


Değil mi, anlamayana ısrar etmeyeceksin ;)

Ben de senin düşüncelerine katılmıyorum. Diyorsun ki vatanı bir kaç kuruşa satalım diyorsun. Bu forumda bunu duymamış olsaydım.


Arkadaşım kendini bunu duymamış sayabilirsin çünkü öyle birşey denmemiş zaten.

Gelelim özelleştirmelere... Şu örneği vermek istiyorum. Evindeki eşyaları satılığı çıkarıp, satıyorsun. Peki, kötü günler gelirse ne satmayı düşünüyorsun evin kendisini mi? Vatanı mı ? Sorarım sana?

Bu kadar basit indirgemelerle konuşacaksak, evimde çalışmayan radyoyu tamirciye vererek onarılmasını sağlayabilirim, bazıları da radyom bozuk olsa da benimdir kimseye vermem deyip kuru milliyetçilik yapabilir.Tercih meselesi..

Bizim Avrupa'da yaşayan vatandaşlarımızın edindikleri mülkler tamamiyle masumane bir edinimdir şahsen,ama aynı tabiri Vatanımız'da yabancılar tarafından elde edinilen mülkler hakkında söyleyemeyeceğim.Tamam,belki bi kısım yabancılar gerçekten bu ülkede yaşamak için,sevdikleri için,huzur buldukları için,vs. için burdan konut ediniyor olabilirler ama büyük bir çoğunluk ise farklı amaçlar doğrultusunda mülk edinmektedirler.

Yabancılara,belki de hatta ve hatta TÜRK vatandaşlarına karşı bile tapu olayının kalkması taraftarıyım.Aslında ince elenip sık dokunması gereken bir konu ama yine de düşünülür,bu kararları verebileceğimiz yerlere geldiğimiz zaman.Araziyi,mülkü,konutu kısacası gayrimenkulleri işletme yetkisi gibi bir sistem geliştirlmeli ki böyle daha faydalı olur milletimiz için.Ama dediğim gibi o mevkilere gelince elimizin altındakilere bakarak,düşünüp karar vermeliyiz

Belli ki ortaokul sosyal bilgiler dersinde komşularımızı sayarken anlatılan "Bakın bu Suriye, Suriyeyle su sorunumuz var Suriye türlü alavere ile suyumuzu almak ister, bakın bu Iran bu ülke zaten ezelden beri düşmanımız aramızda şu yıllarda şu ihtilaflar oldu..." tarzındaki garip dersler idrakimizi fena etkilemiş.Biz komşularımızı tanırken daha 10 yıl öncesine kadar bize kurdukları "komplo teorileri" ile tanıyorduk.

"Devletlerin dostları yoktur, devletlerin düşmanları da yoktur devletlerin menfaatleri vardır." inancındayım ben.

Ama bize öyle anlatılıyor ki sanki herkes bizim düşmanımız , aman hepsinden uzak tutalım, bize gelmesinler biz onlara gitmeyelim, aman aramızı iyi tutmayalım bunlar bizi arkadan vurur. "Türk'ün Türk'ten başka dostu yok" hesabı..


Merak ediyorum

1-)Neden bu korku, mesela mülk alan yabancılar aldıkları ev/ arsayı sırtlarına atıp kendi yurtlarına mı götürecek ?. Korkulacak olan nedir?

2-)Şimdiye kadar toprak satışını en çok yapan iktidarın inönü iktidarı olduğu söyleniyor, bu dönemde de artmış olabilir ama aşikar ki toprak satışını AK parti "icad etmedi" neden bugüne kadar sorgulanmayan bu durum birden bire en üst perdeden eleştiri konusu oldu."Vatan haini AKP" cinsinden seviyesiz bir salvoyla hem de..

3-)Diyelim ki haklısınız, "biz kimseye toprak satmazuk" dediğimizde,

a- Uluslaraarası camiida düştüğümüz bu gülünç ve girift durumdan bizi çıkaracak?
b- Mesela Almanya, "madem öyle ben de senin vatandaşlarına ev satmam, araba satmam" dediğinde onlara "Tamam bre, verin vatandaşlarımızı Türk'ün Türkten başka dostu yoktur zaten" mi diyeceğiz?


Yazdıkların çok komik geldi... hiç bir mantıklı görüş belirtilmemiş. Laf salatalığı bu olsa gerek... Bir nevi yazarsın yazarsın ama boş yazarsın tabiri gibi ;)
Saygılarımla...

Ramazan


arkadaşım sana gayet açık bir cevap vermiş. ama sen kendi cevabını vereceğin yere laf salatalığı deyip geçiştirip sıvışma yoluna gittin. tüm sorun da bu zaten

Bu soruların cevaplarını bu soruları ortaya atanlar zaten biliyor. Bunlarınki çamur at tutmazsa izi kalır hesabı..
Siyaseti kriz çıkarmakdan ibaret gören ve her türlü karışıklığı menfaatlerine görenlerin yeni bir oyunu işte bu atılan çamurlar.. Maksat kriz..

Bİr avuç toprak için yiyor kendini...

Ben şunu merak ediyorum. İnönü savaşında yalın ayak savaşılan askerlerin ruhları bu topraklarda... Ne diye savaştılarki biz bedavaya vermeyiz dediler biz ise satıyoruz :( Tek bir metrakare bile satılmamalı.
İngilterede bir arsayı satın alamazsınız çünkü o arsa ingiltere halkını temsil eden kraliçenindir. Sadece o arsayı kullanma yetkisi vardır. Bizde tapu mapu onlarda yoktur arkadaşlar, biraz mantıklı araştırmalar yapalım ki belgeler daha gerçekci olsun.
Saygılarımla.

Ramazan


Ben su anda Avustralyada yasiyorum ve burada yabancilar avustralyanlardan daha cok mulke sahib ama su ana kadar hic bir yerde bunun hakkinda sikayet eden bir avustralyan gormedim
herhalde bizden cok mulke sahip olamayacaklar
Biz Turklerinde baska ulkelerde cok mulku var bize hic kimse bi sey demiyor
Bize bunlarin zarari olmaz yarari olur
Turkiyeden biraz yer satiliyor ama kalkinma devam ediyor
Avrupa bundan kazaniyor!!!

bizim bu topraklarımızın bir farkı var!!!!
biz bu toprakları kanımızla aldık parayla değil!!!
ve şimdi bunları parayla satanlara diyorum kendinize kılıf bulmayın!!!!

bizim bu topraklarımızın bir farkı var!!!!
biz bu toprakları kanımızla aldık parayla değil!!!
ve şimdi bunları parayla satanlara diyorum kendinize kılıf bulmayın!!!!

Öncelikle dediğin gibi "biz" bu toprakları kanımızla aldık, bu topraklar "tanrıdağlı"ların değil ;) Vatanı sana kim verdi ki sen aklınca benden korumaya çalışıyorsun ?..

İkincisi kılıf bulma nedir söyleyim; birilerinin siyasi projesizliğini, politik başarısızlığını örtmek için yaptığı en basit yöntem kılıf bulmak, siyasi rakibine istinaden "vatanı satıyorlar !!.." gibi komik, komik olduğu kadar mesnedsiz, mesnedsiz olduğu kadar gereksiz bir iddaada bulunması...

Senin yaptığın gibi ;)

tokat gibi cevaplar iştee..

Arkadaşlar mesele sorun çözmek değilki. Herşeye hayır reformu anlatabildim mi? :D

vatanimizdan tasinmaz olarak adlandirdigimiz arazilerin satiliyor olmasi ile, aldiklarimiz arasinda cok güzel ve aydinlatici bilgilerde bulunmussunuz,
bu detayli ve bilgilendirici bilgiler sebebiyle tesekkür ederim kardesim.

amma burada ben sahsi fikrimi dile getirme durumundayim, oda sudurki, bizim yabancilar ile kiyaslanamaz bir özelligimiz, bir toprak anlayisimiz var,
istiklal marsimizda dile getirilmis oldugu gibi, kan ile alinan, iman gücü sahibi insanlarin bu gücü ile kan ile sulanarak geri alinan topraklarimiz var.

biz dünya ülkelerinin, askeri donanimini, ortadogu ve özellikle islam ülkeleri ve siyasetlerini idare altina alabilme bakimindan,
nasil kapimiza kadar getirdiklerinin farkindayiz.

amerika ve ittifak ülkelerinin son 100 yil icerisinde imzasini attiklari savaslarin hepsini sizinde incelemis oldugu gercegini göz önüne alarak dile getirme durumundayimki, hepsi hakikatte olmayan gercekler ve gerekceler ile yapilmis savaslardir, savasin yapildigi bölgenin siyasetini idare altina alabilmek icin.
ve herbir gerekce olarak dünya kamuoyuna dile getirilen yalanlar, yalan olusunu savaslar daha bitmeden kendisini göstermistir.
ancak ne varki, dünyanin idaresini üstlenmis ülke ve ittifaklari, ayni zamanda dünya silah sanayisi ve medya gücüne hakimdir.
bu onlara arzuladiklari savasi yapabilme, ve yalan gerekceleri uzun yillar sakli tutabilme imkanini saglamaktadir.
irak savasindada sahit oldugumuz gibi, toplu kitle imha silahlarinin irakta olmadigi savasin baslamasindan 4 hafta sonra dünyaya aciklamak durumunda birakmistir amerika.
nitekim, savas gerekcesinin yalan olusunun ispatlanmasi amerika ve ittifak güclerininin iraktan cekilmesine neden olamamamis, savas devam etmis,
6 yil icerisinde 950 000 müslüman kardeslerimiz katledilmis, ülkesini savunan serefli asker ve siviller terörist olarak nitelenidirilmis, ve efendimizin namusunu bizlere emanet ettigi binlerce bacimiza tecavüz edilmistir.

bu gercekler bize aldigimiz ve sattigimiz arasinda kiyaslama yaparak, sattigimiza nazaran almis olduklarimizi dile getirdikce rahatlama imkani vermiyor.

saygilarimla