Orijinalini görmek için tıklayınız : Yavuz Bülent Bakîler'den şiirler...
büyükdoğu
01-22-2008, 16:46
Laleli - Aksaray
Yine akşam, yine gurbet, yine başımda efkar
Ve yine içimde şarkılı sesin.
Gözlerimde çizgi çizgi duraklar
Duraklarda hayal-meyal sen misin?
Sen misin yanyana gezemediğim?
İnce sitemini sezemediğim
Sırrını bir türlü çözemediğim
İçimdeki çetin sual sen misin?
Bu nasıl yürekten söylenmiş makam?
Dinlediğim bütün türkülerde gam
Laleli-Aksaray arasında her akşam
Dinlediğim tatlı masal sen misin?
Ne derse aldırma şimdi artık el
Gel bir akşam yine türkülerle gel!...
İstanbul seninle çok daha güzel
İstanbul'dan güzel hayal sen misin?
Yavuz Bülent Bakîler
büyükdoğu
01-22-2008, 16:46
Şaşırdım Kaldım İşte
Sözde, senden kaçıyorum doludizgin atlarla
Bazan sessiz sedasız ipekten kanatlarla
Ama sen hep bin yıllık bilenmiş inatlarla
Karşıma çıkıyorsun en serin imbatlarla
Adını yazıyorsun bulduğun fırsatlarla
Yüreğimin başına noktalarla, hatlarla
Başbaşa kalıyorum sonunda heyhatlarla
Sözde, senden kaçıyorum doludizgin atlarla.
Ne olur bir gün beni kapında olsun dinle
Öldür bendeki beni sonra dirilt kendinle
Çarpsan karasevdayı en azından yüzbinle
Nasıl bağlandığımı anlarsın kemendinle
Kaç defa çıkıp gittim buralardan yeminle
Ama her defasında geri döndüm seninle
Hangi düğüm çözülür, nazla, sitemle, kinle
Ne olur bir gün beni, kapında olsun dinle.
Şaşırdım kaldım işte, bilmem ki n'emsin?
Bazan kızkardeşimsin, bazan öpöz annemsin
Sultanımsın susunca, konuşunca kölemsin
Eksilmeyen çilemsin
Orada ufuk çizgim, burda yanım yöremsin
Beni ruh gibi saran sonsuzluk dairemsin
Çâresizim çâremsin.
Şaşırdım kaldım işte bilmem ki n'emsin?
Yavuz Bülent Bâkîler
büyükdoğu
01-22-2008, 16:47
Gözlerin İstanbul Oluyor Birden
Seninle bir yağmur başlıyor iplik iplik,
Bir güzellik doğuyor yüreğime şiirden.
Martılar konuyor omuzlarıma,
Gözlerin İstanbul oluyor birden.
Akşamlardan, gecelerden, senden uzağım
Şiirlerim rüzgardır uzak dağlardan esen
Durgun sular gibi azalacağım
Bir gün, birdenbire çıkıp gelmesen.
Şarkılarla geleceksin, duygulu, ince
Yalnız gözlerime bak diyeceksin.
Ellerim usulca ellerine değince
Kaybolup gideceksin
Bir elim seni çizecek bütün pencerelere
Bir elim seni silecek.
Kalbim: Ebemkuşağı; günde bin kere
Senin için yeni baştan can kesilecek.
Ne güzel seni bulmak bütün yüzlerde
Sonra seni kaybetmek hemen her yerde
Ne güzel bineceğim vapurları kaçırmak
Yapayalnız kalmak iskelelerde.
Seninle bir yağmur başlıyor iplik iplik,
Bir güzellik doğuyor yüreğime şiirden.
Martılar konuyor omuzlarıma,
Gözlerin İstanbul oluyor birden.
Yavuz Bülent Bakiler
büyükdoğu
01-22-2008, 16:47
ANADOLU
Ben Anadoluyum...
Yıllar yılı susuz kaldım, yıllar yılı aç...
Şükrederek, kalktığım sofralarımda
Ya soğan ekmek olur, yahut bulamaç.
Hastalarım ölüm yataklarında
Ne doktor yüzü gördüm, ne ilaç.
Zaman zaman nankör çıktı büyütüp okuttuğum,
Gölge vermedi çok kere diktiğim ağaç...
Devlet denince hep vergi geldi aklıma
Jandarma deyince kırbaç...
En gümrah ırmaklarım boşuna akıp gitti
Üç beş adım ötesinde toprağım vardı kıraç.
Gittim, yiğitçe döğüştüm gazâ meydanlarında
Ne tak-ı zaferler istedim, ne taç...
Savaşta çiğnetmedim hilâli düşmanlara
Barışta düştü üstüme gölge gölge haç...
Yolsuz, okulsuz köylerim, kasabalarım hâlâ
Alın terine muhtaç...
Ben Anadoluyum, acılı, mahzun;
Bende bitmez tümenmez dert kulaç kulaç...
YavuzBülent Bakiler
büyükdoğu
01-22-2008, 16:49
CEBECİ İSTASYONU VE SEN
Cebeci İstasyonunda bir akşam üstü
İncecikten bir yağmur yağıyordu yollara
Yeni baştan yaşıyorduk kaderimizi
Sıcak bir kara sevda
Yüreğimizin başında bağdaş kurup oturmuştu;
Acımsı, buruk.
mühürlenmişti ağzımız bir sessizlik içinde
Sessizliği üstümüzden atamıyorduk
Bir saçak altında kararsız, yorgun
Saatlerce duruyorduk
Kimse görmüyordu bizi
Cebeci İstasyonunda bir akşam üstü
Yeni baştan yaşıyorduk kaderimizi
Cebeci İstasyonunda bir akşam üstü
Bir başka türlüydü bu insanlar
Sen bir başka türlüydün
Gözlerin yine öyle bir bilinmez renkteydi
Gözlerin gözlerimde erimekteydi
Bir mermer heykel gibi yanımda duruyordun
Beni bırakma diyordun
Meyhane sarhoşları gibi sırılsıklam
Bir yalnızlık duyuyorduk
Ağlıyordun, ağlıyordun...
Cebeci İstasyonunda bir tren
Nefes nefese soluyordu
Gerilmiş bir keman teli gibiydik
Ankara Kalesi'nde bir eski çalar saat
Bilmem kaça vuruyordu
Bir yağmur yağıyor inceden ince
İçimizdeki binbir düşünce
Harmanlar misali savruluyordu
Islanmış bir ceylan yavrusu gibi
Tiril tiril titriyordun
Gitsek gitsek diyordun.
Yüreğimin atışından deli gönlümce
Sırıl sıklam, paramparça, permeperişan
Türküler söylüyordum
Ağlıyordun, ağlıyordun...
Şimdi, şimdi seni düşünüyorum
Cebeci yollarında rüzgarlar esiyor, serin
Paramparça düşmüş gönül ufkuma
İki yıldız gibi gözlerin
Gel Ey ciğerime saplanan hançer
Gel ey yüreğime oturmuş kurşun
Göçmen kuşlar gibi çok uzaklardan
Gel artık
Ne olursun
RDönmezs
01-22-2008, 16:49
Eline Sağlık Arkadaşım..
çok güzel yaa..sağolsun varolsun..gözlerin İstanbul oluyor'un müzikli dinletisi var..bulabilrisem atarım inşAllah..
teşekkürler...
romakudüs
01-22-2008, 18:20
bayağı uzundu ama çok güel sağolun
büyükdoğu
01-23-2008, 16:18
Sen,sen,sen..
Bir dağbaşı yalnızlığı yaşıyorum yeniden.,
Dağbaşı yalnızlığı ölümden beter.
Hiç kimse aramasa sormasa beni
Sen gelsen yeter..
Huzur ellerinin güzelliğidir.
Gözlerin karşımda mutluluk denizi.
Her sabah soframızda ekmeğimizi
Sen bölsen yeter..
Yüreğim seninle yaylalar kadar serin
Ne bir çizgi hasret, ne bir nokta gam
Yayla dumanı gibi gözlerime her akşam
Sen dolsan yeter..
Bende çaresizlik sonsuz kördüğüm.
Bende sabır sende naz..
Gündüzünden vazgeçtim düşümde biraz
Bir yüz görümlüğü sen olsan yeter..
Duymasa da hiç kimse şâir gönlümün,
Sende karar kıldığını…
Ve içimin şerha şerha yarıldığını,
Sen bilsen yeter..
Bir gün duysan bittiğimi, tükendiğimi..
Çıkıp gelsen uzaklardan korkulu ürkek..
Bir incecik dal gibi üzerime titreyerek,
Eğilsen yeter…
Yavuz Bülent Bakîler
vBulletin v3.8.4, Copyright ©2000-2025, Jelsoft Enterprises Ltd.