Orijinalini görmek için tıklayınız : Zeytin dalı
murataltug1985
03-03-2018, 07:59
Kaynak Yusuf Kaplan yeni şafak
Yaşadıklarımız, büyük doğum’un sancılardır...
*Dünyanın en güzel yerlerinden biriydi Doğu Guta.
Cennet gibi bir yerdi Doğu Guta’yı cehenneme çevirdiler bir kaç haftada...*Doğu Guta, yeni Srebrenitsa’dır: Çoluk çocuk, genç yaşlı, kadın-erkek demeden yüzyılın en büyük katliamlarından biri yaşanıyor Doğu Guta’da!*felâket durumları için devreye girmesi gereken Birleşmiş Milletler, hiç bir şey yapmıyor, Ölmek üzere olan, mazlumların kanıyla beslenen bir canavar gibi...*İslâm İşbirliği Teşkilâtı denen kurum, eli-kolu bağlı seyrediyor guta katliamını ve Kendi sonunu hızlandırıyor
*Arap dünyasının krizlerinde Batılıların haydutluklarını meşrûlaştırmaktan başka bir işe yaramayan Arap Birliği denen şebeke, Türkiye’nin Zeytin Dalına dil uzatıyor Köle ruhluluk başa belâ!
“İSLÂM DÜNYASI”, HASTA; YOĞUN BAKIMDA...
*İslâm dünyası” diye bir yer yok iki asırdır: “İslâm dünyası”, hem fiilen hem de zihnen işgal altında!
*İslâm dünyası”, İslâm’ın şekillendirdiği bir dünya değil, sömürgecilerin şekillendirdiği bir coğrafya!
*İslâm dünyası yok; Müslüman halkların yaşadığı işgal edilmiş topraklar; sömürgeciler tarafından icat edilmiş uydu-devletçiler, diktatörlükler ve zihnen felçleştirilmiş, köleleştirilmiş, celladına âşık sömürge kafalı elitlerin yaşadığı mazlum bir coğrafya var, yalnızca.*kimse, “İslâm dünyası”ndaki bir ülke ile bir Batı ülkesini bilim, teknoloji, gelişmişliği karşılaştırmasın.İki asırdır işgal edilerek paramparça edilen zihnen köleleştirilen bir coğrafyanın bilimde, düşüncede, sanatta atılım yapmasını beklemek, olmayacak duaya âmin, demektir!*İslâm dünyası” denen coğrafya, iki asırdır ağır hasta; ve yoğun bakımda...
*bir medeniyet krizi yaşadığımızı bilelim, krizin nedenleri üzerinde kafa patlatalım; krizi nasıl aşabileceğimizi mercek altına alalım. coğrafyamızın “hastalığı”nı tahlil edelim, teşhis hastalık”tan nasıl kurtulabileceğimizi tespit edelim
*İslâm dünyası” iki asırdır hem fiilen hem zihnen köle! İslâm dünyası”nın bağımsızlığına, özgürlüğüne nasıl kavuşabileceği sorunu üzerinde bütün boyutlarıyla kafa patlatmadan, “İslâm dünyası” hakkında bol keseden ahkâm kesme tuzu kuruluğu sergilemeyelim.*Yaşadığımız medeniyet krizidir. Coğrafyamızın işgal edilmesi ve parçalanması; zihnimizin felçleştirilmesi ve köleleştirilmesidir.*Yaşadığımız Müslümanca duyma ve düşünme melekelerimizin ve Müslüman zihninin yitirilmesi Müslümanca yaşamamızın yerle bir edilmesidir..*DÜNYANIN YOKOLUŞ FELÂKETİNİN EŞİĞİNE SÜRÜKLENDİĞİNİ GÖREBİLİYOR MUYUZ?*Büyük bir krizle karşı karşıyayız. büyük krizi, sadece İslâm coğrafyası yaşamıyor.Çin de, Hindistan da, Japonya da, Rusya da, Latin Amerika da köklü bir medeniyet krizi yaşanıyor*Batıyla İslâm dünyası arasındaki fark: İslâm dünyasının dışındaki hiç bir coğrafya, kıta ya da ülke, insanlığa yeni bir medeniyet fikri sunabilecek imkânlara sahip değil.*Batı uygarlığı, bütün medeniyetlerin kökünü kazıdı, damarlarını kuruttu ve fosilleştirdi. İslâm dünyasını ve İslâm’ı fosilleştiremedi; Müslüman halkların zorbalıklara direnen ve insanlığın onurunu koruyan diriliş ruhlarını öldüremedi.
YAŞADIKLARIMIZ, DOĞUM SANCILARIDIR...
*Tarihî, zorlu, çileli bir varoluş süreci bu...
Sancılı bir süreç...Ama unutmayalım: Sancısız doğum olmaz.Yaşadıklarımız, doğum sancılarıdır.
büyük doğumlar, büyük sancıların çocuğudur.
*Batılı emperyalistler yüzyıllık projelerini, Türkiye’yi durdurma stratejisi üzerinden veriyorlar bu savaşı tesadüfî ve boşuna değil iman ve batılın savaşını zihnimize iyi kazıyalım, *Türkiye, tüm mazlumları ayağa kaldıracak insanlığın önünü açacak yorucu, zorlu umut dolu bir istiklâl ve istikbal mücadelesinin öncülüğünü yapacak Batılıları çıldırtan bu işte!*Biz gelince, onlar gidecekler Biz geliyor muyuz ya da nasıl gelebiliriz Türkiye, hiç olmadığı kadar güçlüdür tarih boyunca hiç olmadığı kadar kendindedir yitik özgüvenine kavuşmuştur.*Büyük hata yapmaz, tuzaklara karşı dikkatli olur, ülke içinde farklı kesimler kenetlenir eğitim, düşünce, kültür, geleceğimizi inşa edersek büyük atılımlar gerçekleştirirsek bizi kimse durduramaz.
murataltug1985
03-03-2018, 08:00
Kaynak Yusuf Kaplan yeni şafak gazete yazıları
Afrin operasyonu Dönüm noktasıdır...
*Afrin operasyonu*başlar başlamaz Batı özellikle de ABD,*büyük bir şaşkınlık*yaşadı.Batılılar, ABD’nin YPG’yle düzenli ordu kuracağını açıklamasıyla Türkiyeyi “vururuz” derken, Türkiye’nin blöf yaptığını, büyük bir askerî operasyona cesaret edemeyeceğini düşünüyorlardı.**Washington’dan, Brüksel’den, Telaviv’den emir alan bir Türkiye tarih oldu Türkiye, gözünü kırpmadan*tam bir cesaretle operasyonlar gerçekleştirerek haçlıları hayal kırıklığına uğrattı*Amerika*şaşkına döndü, tam anlamıyla, “şaşkın ördeğe” dönüştü!
SELAHADDİN’İN*ÇOCUKLARIMI,*
SÖMÜRGE*UŞAKLARI MI?
*bağımsız Kürt devleti için mücadele verdiğini zannedenlere bir çift sözüm var:*Amerika İngiliz ve Yahudilerin elinde oyuncak olarak kullanılıyorsunuz*Dün,*DEAŞ’ı kullandılar Türkiye’nin kirli oyunu bozup DEAŞ’a ölümcül bir darbe vurmasından sonra,*DEAŞ’ı kaldırıp attılar şimdi YPG gibi eli kanlı terör örgütlerini kullanıyorlar,*yeri ve zamanı gelince YPG’yi tekmelemekten kaçınmayacaklar!*Kürtler, ne zaman, Müslümanlarla omuz omuza vermişlerse, o zaman tarihte haçlılar önemli roller oynamışlar kardeşi kardeşe kırdırmışlardır Tarih bunun tanığıdır*Stalin *Amerika’nın*ve*İsrail’in güdümündeki Kürtler, Müslüman Kürtlerin Müslüman Ortadoğu’nun altını oymakta ve taşeron*olarak kullanılmaktadır *Selahaddin’in torunları mısınız yoksa sömürgecilerin uşakları mı?
MİLLÎ MESELE, KENETLENME*VESİLESİ
BİZ GELİNCE, ONLAR*DEFOLUP GİDECEKLER...
*Afrin operasyonu millî bir meseledir. Toplumun kenetlemesine vesile olacaktır işin içine*particilik karıştırılmamalıdır.*Afrin operasyonunda Hükümet muhalefet partilerini bilgilendirilmeli duruma gölge düşürülmemeli, *meseleyi partilerüstü millî bir mesele*olarak ele alınıp değerlendirilmelidir ülkemizin birliği, dirliği, kardeşliği açısından afrin operasyonu hayatî önem arzediyor.*Afrin operasyonu,*II. Fırat Kalkanı olacak, Türkiye’nin önünü açacak, etkisini artıracak, nüfûz alanını genişletecek...*Afrin operasyonununun emperyalist Batılılar bölgenin geleceği terör örgütleri, YPG açısından sonuçları olacak...Türkiye psikolojik ve stratejik üstünlüğü ele geçirecek Hem sahada hem de masada Türkiye’siz iş yapılamayacak.*Afrin operasyonuyla kukla *terör örgütleri yok edilecek bölgenin geleceğinde, bölge içi ve bölge dışı aktörlerde türkiye doğrudan pozisyon alıp doğrudan konuşacak...**Afrin operasyonuyla bölge, kuklalardan, terör örgütlerinden temizlenecek hukuksal ve bağlayıcı sonuçları olacak. uluslararası hukuk, emperyalistlere göre dizayn edilip*sömürgeci hukuk düzeni*olsada da,*Batılılar, hukuk düzenine uyacaklar *Afrin operasyonu çok büyük bir başarı olarak tarihe geçecek... kimse, “numara çeviremeyecek tüm oyunlar bozulacak
*bölge dışı aktörler, bölgeden çekilecekler
Bölgenin geleceğini, Türkiye’nin başını çektiği bölge ülkeleri belirleyecek...biz” gelince, Batılı emperyalistler defolup gidecekler...*Afrin operasyonu Ne demektir Yeni bir dünyanın kurulması demektir...*Celâl, Cemâl ve Kemâl Sahibi Allah, son kaleyi düşürmesin, mazlumların umutlarını söndürmesin ve karda-kışta ülkemizin ve coğrafyamızın geleceği için canlarını ortaya koyan Mehmetçiğe yardımını esirgemesin.
Vesselâm.
murataltug1985
03-03-2018, 08:00
Kaynak Yusuf Kaplan yeni şafak gazete yazıları
*Afrin Harekâtı: Türkiye’nin kendini bulma ve tarihi yazma yolculuğudur *Afrin Harekâtı, göremediğimiz çok hayatî bir gerçeği gösteriyor Türkiye’nin dostunu-düşmanını ne olduğunu, kim olduğunu... nereden gelip, nereye doğru yol aldığını...gösteriyor*Türkiye’nin başına iki asırdır nasıl bir felâket geldiğini, bu felâketin bizi biz’den nasıl ettiğini, nasıl uzaklaştırdığını, bizi, sonu nereye varacağı belli olmayan bir çıkmaz sokağa nasıl fırlattığını göremiyoruz hâlâ Türkiye’nin trajedisi, bu!*Afrin Harekâtı, iki asırdır yaşadığımız felâketin ne olduğunu, nasıl bir şey olduğunu, nereden kaynaklandığını öğretecek bize...
EMPERYALİSTLERİN GERÇEK VE ÇİRKİN YÜZÜ ORTAYA ÇIKTI!
*Afrin Harekâtından beri yüzyıllık yakın tarihimizde ilk defa, dost-düşman nedir öğrenmeye başladık.
Amerika ve Avrupanın Türkiye’ye nasıl düşmanca tavırlar içinde olduğunu gördük.*Batılı ülkelerin Türkiye’ye düşmanlığı Afrin Harekâtıyla günyüzüne çıkmadı; 17-25 Aralık “saldırısı Gezi kalkışması ve 15 Temmuz darbe ve işgal girişimi bize haçlıların ülkemize olan düşmanlığını gösterdi*ABD ve Avrupa ülkelerinin Türkiye’ye düşmanca duygular içinde olduklarını açık-seçik görmemiz Afrin Harekâtı’ndan sonra mümkün oldu*Afrin Harekâtı’ndan sonra haçlıların emperyalist emelleri ve çirkin yüzleri bütün çıplaklığıyla ortaya çıktı.
BATILILAR, NEDEN DÜŞMANLAR BİZ’E?
*başta Amerika olmak üzere, Hollanda, Fransa, Almanya gibi Avrupa ülkeleri, türkiye NATO ve Batı ittifakı üyesi olmasına rağmen, neden Türkiye’ye kaşı düşmanca tavırlar sergilemekten kaçınmadılar *Haçılıların, 17-25 Aralık saldırısında başlayan 15 Temmuz’la belirginleşen, Afrin Harekâtı’yla birlikte aşikâr nitelik kazanan Türkiye’ye düşmanlıklarının nedenleri nedir
*Türkiye düşmanlığının en temel nedeni, Türkiye’nin Batılılara meydan okuyan, Batılıların emperyalist emellerini deşifre eden ve oyunlarını bozan tarihî bir adım atması, özgür iradesiyle bir askerî operasyona “soyunmasıydı *Batılı emperyalistler çıldırdı ve Türkiye’ye karşı besledikleri, düşmanlıklarını günyüzüne çıktı
Bin yıldır, Batılıların saldırılarına göğüs gerdik
*Türkiye, Batılı emperyalistlerden içerdeki işbirlikçileri güç ve çıkar odaklarından bağımsız hareket etmeye başladı
BU ÜLKE, DÜŞMANINA / CELLADINA ÂŞIK EDİLDİ!
*Afrin operasyonuyla toplum düşmanını tanımaya başlayacak.Türkiye’nin kim olduğunu, ve ne olduğunun farkına varacak bölgede tarihî rol oynayacak.*Bu toplum, bir asırdır, düşmanı olmayan bir toplum hâline getirildi. bin yıldır düşmanımız olan, bizimle savaşan haçlılara, yani celladına âşık edildi!*Bir toplumun başına gelebilecek en büyük felâket Celladına âşık edilmesi her şeyinin mahvedilmesi aşağılık kompleksine sürüklenip tarihten sürülmesidir
*Celladına âşık edilen bir toplum, medeniyetini tarihîni özgüvenini yitirecektir *dünyanın sömürgeleştirilemeyen tek ülkesi, kendi kendini sömürgeleştirecek bunu göremeyecek entelektüel felçleşme, zihnî körleşme ve köleleşme zilleti yaşayacaktır
DÜŞMANINI TANIYAMAYAN, KENDİNİ TANIMAZ!
*düşmanını bilmeyen bir toplum, kendini bilemez; önünü göremez: Ve geleceğe yürüyemez! *dünya bize ezberletildiği gibi, güllük-gülistanlık değil düşmanlıklarını ve yüzyıllık stratejilerini bizim üzerimizden belirleyip bizim toparlanarak tarih yapıcı, medeniyetimizi önlemeyi amaç hâline getirmişler *biz celladına haçlılara âşık edildik gerçekleri göremiyoruz haçalı zorbalarının önündeki en büyük engel biziz.İşte yakamızı silkeleyip bizi kendimize getirecek soru şu: Hangi biz?*yüzyıllık tatile son vererek yeniden dünya tarihini yapmaya soyunmalıyız aşılamamış, anlaşılamamış insanlığın su kadar, ekmek kadar ihtiyaç hissettiği, hakikati, adaleti, hakkaniyeti medeniyeti hayata ve harekete geçirmeliyiz
*kör-kütük hâkimiyeti değil hakikati, sömürüyü değil adaleti, haksızlığı değil hakkaniyeti medeniyeti harekete geçiren biz
AFRİN HAREKÂTI’NIN ÖĞRETTİĞİ...
*Türkiye, düşmanını tanımaya, yüzyıllık tatilden eve dönmeye, kendine gelmeye ve yeniden tarih yapmaya başladığı zaman gerçek BİZ et ve kemiğe bürünecektir.Batılıların korkusu bu!
*Dünyanın ruhu, mazlumların umudu Türkiye’nin dirilmesi, ayağa kalkması, mazlumları ayağa kaldırması ve Batılıların dünya üzerinde kurdukları emperyalist, zorbalığı yok etmesi Batılıların korkusu *Afrin Harekâtı’nın öğreteceği en önemli ders düşmanımızı tanımak ve kendimizi bulmak insanlığın önünü açacak akıl ve kalbin inşa edeceği ruh medeniyetinin temellerini atmak.. çileyle, sabırla ve umutla... Allah’ın yardımıyla...
murataltug1985
03-03-2018, 08:01
Kaynak Yusuf Kaplan yeni şafak gazete yazıları
Suriye’de kurtlarla dansımız başladı...
*Afrinde çetin ve zor günler yaşadık Mehmetçiğimiz şehit oldu; evlere ateş düştü, yüreğimiz yangın yerine dönüştü.Dile kolay: Bir günde 11 şehit! Şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Ailelerine, milletimize başsağlığı ve sabır diliyorum.*Fırat Kalkanı Harekâtı Afrin Harekâtı kaçınılmazdı; FETÖ’nün devleti ele geçirme, ABD’nin desteğiyle 15 Temmuz işgal ve darbe girişimine hıyanetinden ötürü geç kalmış adımlardı.*Türkiye’nin güney sınırı ABD ve terör örgütü tarafından kuşatılmış, kanton şehir yönetimleri kurulmuştu!*Emperyalistler, DEAŞ’tan sonra, Türkiye’yi parçalamaya diz çöktürerek Türkiye’nin yürüyüşünü durdurmaya maşa örgütler icat etmişler, bizi zayıf düşürüp FETÖ ile Türkiye’yi çökertmeye kararı vermişlerdi tezgâhlanan oyunların ve saldırıların hepsini püskürttük Allah’a çok şükür.*dış kuşatmanın yarılmasına yoğunlaştık suriyedeki tehlikeli oyuna müdahale etmek zorundaydık Türkiyeye içerden ve dışardan yürütülen bir savaş ilan etmişlerdi afrın ve kalkanında haçlıların tüm savaş oyunlarını bozacaktık
HER KARIŞIKLIĞIN*HEDEFİNDE TÜRKİYE VAR!
*zihnimize kalın harflerle kazımamız gereken gerçek şu Emperyalistlerin, maşa devletler taşeron terör örgütleri üzerinden icat etmeye çalıştıkları mezhebî, etnik, stratejik çatışmaların hepsinin hedefinde Türkiye var.*Emperyalistler, Türkiye’nin atılımlarını görmüşler Türkiye’nin içerden ve dışardan kuşatılıp durdurulması için her tür hazırlığı yapmışlardı.*Tarihimiz linç edildiği, medeniyetimiz kalmadı emperyalistlerin hazırlıklarını göremedik son bir kaç yıl öncesine kadar... Davos’ta emperyalistlere “One Minute!” çekinceye kadar...*geç de olsa içerdeki kuşatmayı yardık, dışarıdaki kuşatmaya yoğunlaştık Fırat ve Afrin Harekâtı kaçınılmazdı.*ana muhalefetin, gerçekleri görecek vizyonu yok ya ittihat terakki komitacıları gibi hareket ediyor CHP kendi ipini kendi eliyle çekiyor, Millet, komitacılığın nasıl bir felâketle sonuçlanacağını ve komitacı CHP’ye nasıl cevap vereceğini çok iyi biliyor
KURTLARLA DANS ETMEYE* BAŞLADI TÜRKİYE...
*Kurtlarla dans etmeye asıl şimdi başladı Türkiye! O yüzden herkes, Türkiye’nin yanında dimdik durmalı, bu mesele, siyaset malzemesi yapılmamalı!*Afrin Harekâtı’nda harekâtın başladığı zamandan bu yana çok şehitler verdik.helikopterimiz düşürüldü İran İsrail’in uçağını, İsrail de İran’ın İHA’sını düşürdü!
*İsrail ve İran’ın tam Afrin’e girmek üzere olduğumuz bir zaman diliminde işin içine girmeleri, nasıl bir karmaşayla karşı karşıya olduğumuzu, kartların yeniden karıldığını gösteriyor.*ABD Dışişleri İsrail sınırında gerginliğin artmasından dolayı derin kaygı duymaktadır İsraili desteklemektedir” diyince Rusya israil ordusunun Suriye’deki saldırılarının endişe verici olduğunu” “Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygı duyulması”gerektiğinin çağrısını yaptı.
İSRAİL, İRAN, ABD VE RUSYA,*SURİYEDE KARTLARI KARIYOR OYUNLAR OYNUYOR
*ABD, Türkiye’yi tehdit ediyor...Rusya, teröristlerle görüşüyor İran, Türkiye’nin Afrin harekatını eleştiriyor; Afrin’de kimyasal silah kullandığımız iftirasını atıyor İsrail İran’ı, İran İsrail’i hedef hâline getiriyor Suriye’de. İsrail ve İran’ın, önü açılıyor sinsi bir şekilde.*İran’ın ve İsrail’in suriyeye dâhil edilmesi, Türkiye’nin Suriye’de kuşatılmasıdır. Türkiye, kurtlarla dans ederken, İran’la İsrail birbirini dansa kaldırıyor Türkiye’nin sabrını taşırarak hata yapmaya zorluyorlar! Dikkatli olup Tuzaklara hazırlıklı olmamız gerekiyor,
*Dikkatli olup, ülke içinde kenetlenirsek Türkiye, oynanan oyunların hepsini bozar ve taze bir sayfa açar Allah’ın yardımıyla...
murataltug1985
03-04-2018, 13:01
Kaynak Diyanet İşleri Başkanlığı
Kahraman Mehmetçiğimize “Zafer” duası
*Mehmetçiğin Afrin'deki terör örgütlerine yönelik başlattığı harekâtının zaferle sonuçlanması için vatandaşlar, camileri doldurdu “Zafer” duası okudu.*Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş Mehmetçiğin Afrin'deki terör örgütlerine yönelik başlattığı “Zeytin Dalı Harekatı”nın zaferle sonuçlanması için Fetih suresi okunup dualar edildi*Diyanet İşleri Başkanı Prof. Ali Erbaş, Mehmetçiğimiz, ordumuz ve güvenlik güçlerimize dua için milyonlarca el açıldı ülkemizde ve dünyada tüm Müslümanlar milletimize ordumuza dualar etti Çünkü dünyanın ve Müslümanların tek umudu türkiye dedi.
1 birlik beraberlik içerisinde olursak aşamayacağımız hiçbir zorluk kalmaz”
Allah'ın izniyle müjdeyi Rabbimiz Kur'an-ı Kerim’de müjde veriyor. yürekleri toplu vurdukça hiçbir hain ve terörist hiçbir düşman fayda etmeyecek. Biz onların toplarını göğsümüzde söndüreceğiz, Allah'ın izniyle. Şehitlik, gazilik bizim için en büyük mertebedir.”Allah’ım, vatanımızın güvenliği, milletimizin huzuru, bölgemizde barış ve selametin temini için kahraman güvenlik güçlerimizin harekâtlarını hayırlı eyle. Şanlı ordumuza nusretinle ve kudretinle yardım eyle” Ya Rabbi, ordumuza nusretini göster”Ya Rabbi, fitne ve fesada feraset ihsan eyle”Ya Rabbi İslam’ı işgale yeltenen zalim ve zorba güçlerin planlarına karşı, milletimizin ve bölgemizin huzuru, ümmetin onuru için mukaddesat uğruna mücadele eden ordumuza Bedir’de yaptığın gibi meleklerinle yardım eyle, nusretini göster, ordumuzu kudretinle şerefyab eyle Allah’ım.2 Ya rabbi İzzetimizi, şerefimizi, onurumuzu, ismetimizi çiğnetme! Mabetlerimizin göğsüne uzanan namahrem ellere, ezanlarımızı susturmak, şanlı bayrağımızı indirmek isteyenlere fırsat verme Allah’ım! Dinimizin, milletimizin bekasını sarsacak her türlü fitne ve fesatlardan milletimizi, memleketimizi halas eyle Allah’ım! Her türlü fitne ve fesada, hile ve tuzağa karşı bizlere feraset ve basiret ihsan eyle Ya Rabbi Birlik ve beraberliğimizi, huzur ve kardeşliğimizi daimi ve baki eyle Allah’ım! Bölünüp, parçalanmaktan, dağılıp bozulmaktan, tefrikaya düşmekten muhafaza eyle! Milletimize kin, öfke nefret tohumu ekmek isteyenlere fırsat verme, bizi tefrika için çalışanlara uyanık eyle Allah’ım Birliğimize vatanımıza, huzurumuza, kardeşliğimize göz diken hainlere fırsat verme
3 Allah’ım.fitne ve tuzaklar karşı bizi güçlü eyle Allah’ım.İnancı, vatanı, yolunda, hak-hakikat uğrunda en aziz varlığı canını feda eden şehitlerimizi sonsuz rahmetine gark eyle, gazilerimize acil şifalar, hayırlı ömürler nasip eyle Allah’ım Milletimizi, ordumuzu ebediyen payidar eyle” birlik ve beraberliğimizi, kardeşliğimizi, güçlü ve daim eyle Allah’ım.Din, iman, millet, vatan, hak, hakikat, adalet, mücadeleyi ve bu yolda şehit olmayı kalbimizden, neslimizden asil milletimizin yüreğinden eksik eyleme Allah’ım.yeryüzünde zulme ve katliamlara maruz kalan, ülkeleri işgal edilen, camileri, değerleri harab edilen, hakları hukukları ihlal edilen kardeşlerimize yardım eyle, bizi onlara yardımcı eyle, nusretinle inayetinle zaferler nasip eyle Allah’ım.4 Ya Rabbi, zalimler topluluğuna karşı bize yardım eyle”Dünyayı yaşanmaz hale getiren zalimlere, ümmetin birliğini, bozmak isteyen hainlere, musibetlere, fitnelere ve tefrikalara karşı bizleri uyanık eyle, sabır yağdır, ayaklarımızı imanla sabit eyle, zalimler topluluğuna karşı bizlere yardım eyle Allah’ım.Yüzyıllardır İslam’a hizmet etmiş, zalimin karşısında mazlumun yanında olmuş, kimsesizlerin, gariplerin, ezilenlerin, umudu olmuş aziz milletimize kahraman ordumuza rahmetinle, nusretinle muamele eyle, milletimizi ilelebet payidâr eyle Allah’ım.Ey Yüce Rabbimiz! Sana inandık, sana güvendik, sana tevekkül ettik. Bizleri sensiz, sahipsiz, inayetsiz, kimsesiz, vatansız, çaresiz, bırakma Allah’ım.
murataltug1985
03-04-2018, 13:01
Kaynak gazete vatan
'Ömer Halisdemir yaşasaydı Afrin'de olurdu'
1 *Şehit Ömer Halisdemir'in kardeşi Soner Halisdemir, "Ömer Halisdemir, şu anda yaşasaydı Afrin'de en ön cephede olurdu. Zeytin Dalındaki telsiz konuşmalarında abimin adı geçiyor, 'Ömer burada, Ömer ağabey burada' diyorlar." dedi.
*Feto Terör Örgütü'nün darbesinde Özel Kuvvetler Komutanlığını ele geçirmek isteyen cuntacı Semih Terzi'yi vuran şehit Astsubay Ömer Halisdemir'in kardeşi Soner Halisdemir, ağabeyinin hayatta olması durumunda Afrin'de en ön cephede yer alacağını söyledi.*Soner Halisdemir, ağabeyim şehit edildi 18 sanığın yargılandığı dava devam ediyor takipteyiz Ağabeyim hiç tereddüt etmeden haini alnının ortasından vurdu dava Türk milletinin davasıdır , adalet yerini bulacaktır *ağabeyim şehadete kendinden emin yürüdü herkes gördü Babam şapkasını bir namaz kılarken bir de İstiklal Marşı'mızda çıkarır. Şehidimiz babamın başını öne eğdirmedi. Onunla gururlanıyoruz." 2 *Soner halis demir Zeytin Dalına tam destek vereceğiz Ömer Halisdemir, yaşasaydı Afrin'de en ön cephede olurdu. Zeytin Dalı Operasyonu'nun telsiz konuşmalarında Ömer ağabey burada, diyenler var*şehit aileleri olarak devletin ve TSK nın yanındayız Mehmetçik harekatta başarı üstüne başarı kazanıyor*70 yaşındaki dedeler askere gitmeye hazırlar Biz birlik oldukça, sağlam oldukça, tek yumruk oldukça kimse bize bir şey yapamaz." dedi.*Zeytin Dalı Harekatında kararlı ve güçlü bir Türkiye var milletin harekata destek için tek yumruk di.Anamız vatan, babamız devlet, ordumuz millet." Biz bu düşüncedeyiz kimse bizi durduramayacak dedi
murataltug1985
03-04-2018, 13:01
Kaynak trend.mynet.com
Çinlilere Baş Belası Hun Kartal Savaşçıları
1 Bir tümenden fazlası değildiler... Kimine göre Çinlilerin ünlü Çin Seddi'ni yapma sebepleriydi, kimine göre rüzgar kadar hızlılardı... onlar Türkler'in en iyi savaşçı birliklerinden; Hun Kartal Savaşçıları
efsanelere göre Hunların Çin devletine yaptığı durdurulamaz akınlar yüzünden Çin Seddi inşa edilmiş. Ming Hanedanı tarafından duvarlar sağlamlaştırılmış ve dünyanın 7 harikasından biri türk seddi yapılmıştır Teoman ve Duman Han önderliğinde kurulan savaşçı birliğinin yaptığı saldırılar, Çinlilerin kendilerini korumak için duvar örmesinde önemli bir rol oynamıştır... hun savaşçı birliğinin adı; Kartal Savaşçıları'dır 2 Büyük Hun İmparatorluğu M.Ö. 1700'lü yıllarda kurulan Büyük Hun İmparatorluğu Teoman yükselişe geçmiş altın çağını Mete Han zamanında gerçekleştirmiştir. Tengri dinini benimseyen Hunlar, başkenti Ötüken'e kurmuş Çin'e baş belası olmuşlardır. ilk düzenli ordu sistemi ve hilal taktiğini ilk kez kullanan Mete babasını yenerek tahta oturmuş dünyanın en büyük ticaret yolu olan İpek Yolu için Çinle savaşmış ipek yolu hunlara bağlanmış çinden vergi alınmıştır İpek Yolunu ele geçiren Hunlar, Çin'i işgal edip başa geçebilirdi. Ancak kültürün korunması ve hızlı nüfus artışını göze alınamayarak Çin vergiye bağlanmıştır çinin kalabalık nüfusunu yönetmek yerine vergi gelirlerinin alınması Hun İmparatorluğuna büyük bir katkı sağlamıştır
3 *Kartal Savaşçıları ve Kartal Okçuları*hun budunu, Çinlilere hiç yenilmemiştir birkaç tümenden oluşur her birinin başına yağılar tarafından ödül konmuştur çok hızlı manevra yeteneğine sahip savaşçı budunudur*Kavimler göçünde etkin rol oynayan Cermen kabilelelrinin başına bela olan Kartal Savaşçıları at üzerinde birer cambazdır hızlı at sürer at üzerinde ok kullanıp düşmana kan kustururlardı. *Mete Hanın ilk kez kullandığı Hilal taktiğini en iyi uygulayan kartal savaşçıları Çinlileri ok atış mesafesine kadar hesaplayabiliyorlardı. Kartal Savaşçıları 500 adımlık bir uzaklıktaki düşmana ok isabet ettirebilirken, Çinliler maksimum 200 adımlık mesafeye ok gönderebiliyordu*Düşmana hasar verdikten sonra kaçıp yağıları. Sazan gibi yeme düşürürlerdi Çinliler Kartal Savaşçılarının ardından giderken kuşatılır Kartal Savaşçıları, düşmanı katlederdi *At sürerken bir başka ata atlayan, atla son sürat yağıları kuşatan hun Kartal Savaşçıları hızları sayesinde gece yarıları görünmez oluyorlardı...
4*Her Hun erkeğinin hayali Kartal Savaşçısı olmaktı bu çok yüksek beceriler isteyen bir budundu buduna girmek kolay değildi. Zorlu cambazlık ve kamuflaj eğitimlerinden geçen adaylar 5 etaplı bir yarışmaya katılıyor 10 kişi birbirlerine bağlanarak Kartal Savaşçısı tümenini oluşturuyordu.**İlk etapta Engelli ve uzun mesafeli at sürmeydi at yönetimi görülüp savaşdaki ve zorlu yollardaki beceriler gösterilirdi
*İkinci etapta at sürerken ok atma; Atla zor yollar geçildikten sonra Kartal Savaşçılarının en önemli özelliği olan at üzerinden ok atma kabiliyetiydi. Atın kontrolünü sağlanır ok ve yayla hedef tutturulurdu*Üçüncü etap at sürme oyunlarıydı yarışmacılar cambazlıklarını at üzerinde yapardı.
5 *Kartal Savaşçılarının en büyük özelliği ters ok atmaydı... Yıllarca bu sır çözülemedi bu taktik Çinlilerin kabusuydu*Kartal Savaşçıları silahlarına ve kıyafetlerine kartal tüyü ve kartal pençesi takarlardı kartal savaşçıları han ve budunlarına tutkuyla bağlıydı canlarını feda etmekten ve yağıları katletmekten çekinmezlerdi *Börüler, hun Kartal Savaşçılarından seçilen imparatorluğun en özel ve elit birliğiydi Kağanı/hakanı korumakla görevliydi elit bir birlikti hükümdar ölünce tüm börüler kendini öldürürdü kurt desenli kırmızı bir savaşçı elbisesiyle yağıyı katletmeye hükümdarlarını korumaya ve can vermeye yemin etmişlerdi
murataltug1985
03-05-2018, 08:24
Kaynak kitapyurdu.com
Enver Paşa’nın Romanı Ahmet Haldun Terzioğlu*
*Bir bölge adı değildir TURAN. Türklerin yurdudur
Sınırları, Türklerin yaşadığı yerlerden geçer.
Dünyada bir tek Türk yaşıyorsa, orası TURAN dır
TURAN bir coğrafya değildir.
TURAN’ı sınırlamak mümkün değildir.
TURAN, düştür. TURAN, olmazı oldurmaktır
TURAN, uğruna savaşmaktır.
TURAN, düşsel sınırlar ve düşsel bir birliktir.
TURAN TÜRKLERİN bir ve tek devlet olmasıdır
*Düşünmek zordur, inanmak zordur
bir kez inanınca, başka düş görmez olur düşe tutulanlar.TURANCI, nın düşsel gücü yüksektir
Umutları sonsuzdur Tükenmez yılmaz yıkılmaz, yorulmaz, ülküden dönmez TURANCI üstün kişidir.
TÜRK, olur. damarlarına dolar TURAN ülküsü. aşık olur ülküye. Ulaşmak için var gücü ile çırpınır.
Ulaşamazsa, uğrunda ölür! Bu bile güzeldir!
*ENVER PAŞA, TÜRKLÜK ve TURAN düşünün tutsağı olan bir kahramandı.
Kahramanlık ENVER PAŞA’ya çok yakışıyordu.
DESTANCI, kahramanları yazmayı sever!
DESTANCI, er kişileri anlatmak için yaşıyor!
DESTANCI, Kahraman ENVER PAŞA’yı anlattı!
murataltug1985
03-05-2018, 08:24
Kaynak kitapyurdu.com
Hun Kartal Savaşcısı Ahmet Haldun Terzioğlu*
*Atını yorma. Güçten düşmesine fırsat verme. en yakın yoldaşın odur.Atın yoksa sen bir hiçsin.
Yayını koru. Mutlaka yedek yay bulundur yanında.
Yayın yoksa sen bir hiçsin.
Hızını koru. hızlı olmak zorundasın.
Hızlı değilsen sen bir hiçsin.
Yanındaki yoldaşındır. yoldaşlarınla güçlüsün
Yoldaşın olmazsa sen bir hiçsin.
*Kartal Savaşçıları, Hun ordusunun gizemli, gücü yiğit erler. Er kişiler Teoman Tanhu’nun kurduğu, Mete Tanhu’nun temellere dayandırdığı, savaşa hazır birlik. Hun budunun en seçme erleri savaş budunu savaş gücü. Yenilmez ordu. Çinlilerin ve Hun yağılarının en büyük kabusu özel giysileri, başlıklarında taşıdıkları kartal tüyü diğerlerinden , donanımları,pusatlarıyla imleriyle ayrılan yapı. Erleri seçkilerle belirlenen ve us almaz eğitimlerden geçen savaşçıların birliği.
“Kim istemez ki onlardan olmayı?”
murataltug1985
03-05-2018, 08:25
Kaynak ahmethaldunterzioğlu.com
1 Amaç slogan atmak ve olmayana inanmaksa, hemen başarırsınız bunu.Çok seveniniz, çok alkışlayanınız olur.*Ancak...Ne zaman ki yalnızca doğruları yazar, doğruları söylersiniz; tepkilere uğrar, kötülenirsiniz.Seçim size aittir.Slogancılık ve ezbercilik mi?Yoksa doğrular ve gerçekler mi?
Gelecek, doğruları ve gerçekleri söyleyenleri alkışlar.Slogancıları ve ezbercileri ise unutur!
*İslam ve milliyetçilik doğrular üzerine kurulur. Yoksa yürümez. Emekleme dönemini aşamaz. Yerinde sayar doğruları seslendirir, yanlışların düzeltilmesine çalışırsanız geleceği değiştirirsiniz
2**Ordu, Türkçe bir sözcüktür. Ata armağanıdır çok önemlidir.*dokunulmazdır Kadim Türk devletlerinde ORDU denildiğinde savaşa her er ve kadın katılırdı*Göçer yaşamda Herkes savaşçıydı. Atının üzerinde, en önemli silahı olan yayı ile...
Savaşçı ve at birbirine yapışıktı. ayrılmazlardı. Yağıların çokluğu, budun azlığı bunu gerektiriyordu. Her Türk budunun, ayrı yerlerde yurt tutması, konar göçer hayvancılık bunu gerektiriyordu.*Ordu, Türk budununda herkesi kapsıyordu.İlk Hun Tanhusu ilk Türk devletinin kurucusu Teoman zamanında, Hun budunları birleşti yağılar devrildi ve en güçlü yağı Çin'in dikkati çekildi Teoman Tanhudan Sonra Mete Tanhu Türkleri ve 25 budunu birleştirdi hunlar imparatorluk durumuna getirildi. Sınırlar belirlendi. Töre koyuldu. Bayrak imlendi.
3 *İlk Türk Profesyonel birliği, Hun Kartal Savaşçlarının temelleri Teoman Tanhu zamanında atıldı.Mete Tanhu zamanında geliştirildi artırıldı.*
*devlet olunması ile birlikte PROFESYONEL orduya ihtiyaç duyuldu. pusatlı, ve vurmaya hazır, tanhunun yanında bulunan savaşçılıktan başka iş yapmayan bu ordu bütün acuna örnektir *Mete Tanhu, kalabalık ve düzensiz Hun ordusunu etkin kullanmak için onlu sistemi yaşama geçirdi. On, yüz, bin, beş bin ve on bin Tümen sistemini uruğun buyruğuna verdi tümen birimi sistemini devlete yaydı. Orunları keskinleştirdi ve anlamlandırdı.*
*Onluk sistemin devlete ve millete çok yararı oldu.
Savaş zamanında, akın gerektiğinde yalnızca bir buyrukla bütün ordu toplanıyordu.onluk yapı ordu-millet anlayışına uyduruldu. Barış zamanı sürüleriyle göçerlik yapan budun, savaş geldiğinde işini gücünü bırakıp yönetenin buyruğuna koştu. Yanına atını, yedek atlarını, pusatlarını, yiyeceğini alarak.savaşa koştu 4 hun budununda her beyin kendi profesyonel ordusu vardı. Bütün ihtiyaçlarını bey karşılardı savaştan başka hiçbir iş yapmazdı Çin ordusu, tamamen profesyoneldi. Hun sistemini uygulamaya çalışmış, köylüleri sınırlara yerleştirmiş ordu-budun yapısını yerleştirmeye çalışmıştır ancak ayak uyduramamıştır çünkü Çin ordusu organizeydi. savaş ihtiyaçlarını giderecek ek birimler kurulmuştur her savaşçı kendi ihtiyacını karşılamıyordu. Geri hizmette bir sürü kişi görevliydi. Çin ordusu bugünkü ordu yapısına yakındı. Ancak ağır ve hantaldı. Atlı Hun savaşları karşısında başarılı olamıyordu*Hun imparatorluğu 600 yıl sürdü Müthiş gücü ve yapısıyla tarihe geçti. Türk'ün en büyük övünçlerinden oldu.bütün Türk budunlar Hun devlet sistemini ve Mete Han'ın ordu yapısını örnek aldılar. Bir yanda profesyonel kuvvetlerden oluşan daimi ordu, diğer yanda ordu-budun yapısı...
4 Gök köklü Türklerde Hun ordu-budun yapısı sürdü.*Türk budunlar yüzlerini günbatısına dönüp, İran ve diğer budunlarla karşılaşınca, Türk ordusu profesyonel kimliğe bürünmeye başladı.Türklerde çok farklı budunlar vardı. Eken, biçen, ticaret yapan, üreten budunlar.Türk, savaşçılığı seçmişti ve yönetendi.geçimi için ücretli savaşçılık yapıyordu.ücret akınlardan, savaşlarda elde edilen doyumluk ulca ve Ganimetti bunun dışında da yönetenin düzenli olarak ödediği ücretten oluşuyordu. Bunun kaynağı yönetilen budunlardan alınan salma ve Vergiydi Karahanlılarda, Gaznelilerde, Selçuklularda ordu profesyoneldi. uruğun kendi erleri orduyu oluşturur, savaşçıların orduya katılımları sağlanırdı. Başıboş Türkmenler, ücret karşılığı savaşçılık yaparlardı profesyonel orduda başka budunlardan savaşçılarda olurdu. savaşlarda elde ettikleri ulca ile yurtlarına döner, savaş zamanı çağrılır, asıl ordu savaşa hazır olurdu.*Tuğrul ve Çağrı kardeşler zora düştüğünde, savaşçı bulamadıklarında, Çağrı Bey, kendi budunlarından 3000 savaşçı ile para bulmak üzere batıya,ve Anadolu'ya geçecek, Tuğrul Bey ise yaşlılar, kadınlar ve çocuklar ile çölde onu bekleyecekti Çağrı Bey Anadolu'da ve Azerbaycan'da 3 yıl kaldı. ulca elde etti. İki kardeş bu büyük bir ordu kurdular. Ve devlet olmak için harekete geçtiler.ordu yapısı farklı budunlardan ve milletlerden oluşurdu Batıda da savaşçılık profesyonel bir meslekti.*
murataltug1985
03-05-2018, 08:25
Kaynak ahmethaldunterzioğlu.com
1 Osmanlı, profesyonel ordunun en gelişmişini kurmuştur.*Yeniçerile, Sipahiler ve Tımarlı Sipahiler, profesyonel ücretli savaşçılardı. Savaş zamanı devletlerden asker istenir, budundan orduya katılmak istenenler çağrılırdı.AKINCILAR kendi gelirlerini kendileri elde eder, yaptıkları akınlarda gelirin beşte birini devlete gönderilir diğeri kullanılırdı, akıncılar savaşlar zenginleşti
Savaşçılık seçkin bir meslekti ve mesleğe girmek isteyenler seçilirdi.*savaşçılığı seçmek yetmezdi. Savaşçı seçilmek de gerekiyordu.ulus devlet yapısına dönüldüğünde acunda ve Osmanlı ülkesinde askerlik yapısı değişti zorunlu askerlik başladı. yaşı gelen her genç belli bir zaman için askere alındı. bedelsiz olarak alınırdı. Bu vatandaşlık göreviydi 2 Silah teknolojisinin gelişmesiyle acun profesyonel askerliğe başladı Askerlik anlayışı Eğitim sistemi, silahlar, acundaki yapının değişmesiyle TSK'yı profesyonel askerliğe geçiş yaptı profesyonellik, gelecekte ordumuzu oluşturan tek sistem olacak ve bugün 6-12 ay olarak düzenlenen, ve bedelli uygulamalarla yok sayılan askerlik, profesyonel ordunun kurulması ile sonuçlanacaktır jandarmanın İçişleri bakanlığına bağlanması ve profesyonel olması, ilk aşamadır.
Askerlik her bünyeye uygun değildir türk ve müslüman olmayana ağır gelir Bazıları asker doğar. Bazıları da asker olmamak için doğar ve çabalar Asıl olan her kişinin şerefıne uygun olanı yapmasıdır. Türk ordusu profesyonel olunca, millilik özelliğini yitirmez. seçilecek milli düşünceli savaşçılarla daha da milli olur.
3 Türk ordusunu, Enver Paşa modernleştirmeye çalışmış Alman, İngiliz, Fransız uzmanları görevlendirmiş Alman sistemi benimsenerek I. Dünya Savaşı'na girilmiştir alman ordu sistemi 1.dünya savaşından sonrada ordumuzda kullanılmıştır Acun orduyu Türklerden öğrenmiş, ancak sonrasında Osmanlının son zamanında orduyu Almanlar eğitmiştir. Osmanlı yıkılırken zabit mekteplerinde, ve Harbiye'de, Alman askerlik sistemi öğretilmiştir. Enver Paşa Berlin'de askeri ateşe iken, Almanya'nın silahlarına hayran kalmıştır Harbiye Nazırı iken hem orduyu gençleştirmiş, imanlı ve Türkçü düşünceli zabitleri göreve getirmiş, orduyu emodern Alman silahları ile güçlendirmiştir yok olmuş durumdaki donanmamızın yalnızca iki Alman gemisi olam Yavuz ve Midilli ile Karadeniz'de, Rus donanmasına karşı koymaya çalışmış. donanmayı Alman Amiraller yönetmiştir.
*4 Türk Ordusu milletin inancının göstergesidir. Kurtuluş Savaşında, yokluktan bir ordu kurma çabası destandır. o zaman ne gerekiyorsa yapılmış Nerden para alınabilecekse alınmış, nereden silah bulunabilecekse bulunmuştur.kurtuluş savaşını kazandıran eşsiz liderlerimiz sıfırdan yeni bir milli ordu kurmuş, ordu-budun yapısını yerleştirmiştir.*
büyük zaferler kazanılmıştır.*milli Türk ordusu doğmuştur.yoksulluk, yokluk ve nüfus eksikliği, sonrasında, sıkıntılar ortaya çıkmış, acun yeni bir savaşa hazırlanırken Türk ordusunun savaşacak gücü yoktur. Ve ordumuz I. Dünya Savaşı'ndaki yanlışı yapmamış ittifaklar kurmamış başkasının parası ve silahı ile savaşa girmeyi asla düşünmemiştir.5 Acun gelişti.Sanayii korkunç boyutlara ulaştı.Acun iki parça oldu.Komünistler ve Kapitalistler savaşa girdiler.Türkiye arada kaldı.*Çok düşünüldü, çok hesaplar yapıldı 2.dünya savaşından sonra kapitalist dünya ABD seçildi NATO çok güçlüydü.Bizi istemiyordu. Nato bir zorunluluktu çünkü ortada Sovyet tehdidi vardı.*Kore Savaşı'nda Mehmetçik yurdundan çok uzaklarda insanlık için savaştı ve şehitlerimize bedel olarak türkiye NATO'ya kabul edildi ve TSK yeni bir döneme girdi Başka ordumuz yok.Başka güvencemiz yok.Bir Türk ve müslüman için ordu her şeydir.
murataltug1985
03-05-2018, 08:25
Kaynak ahmethaldunterzioğlu.com
1 Gerçekleri, doğruları yazmamak, kafamızı devekuşu gibi kuma gömmek kimseye bir şey kazandırmaz.Acı gerçekleri duymak birilerine zor gelecektir.NATO'ya giriş ile TSK'yı ABD yönetmeye başladı.abd nin ve natonun hainliğine tutsak olmuştuk Çünkü ABD TSK'ya silah veriyordu.
1. Dünya savaşlarında kullanılıp, hurdaya ayrılan ABD silahları Türkiye'ye yardım olarak gönderiliyordu Tanklar, toplar, tüfekler, kariyerler, Reolar, Jeepler...Uçaklar...Hurdaları dayadılar bize.
Biz kendimiz üretemediğimiz, paramız olmadığı için başkasından satın alamadığımız silahları sevinçle kabul ettik.*2 27 mayıstan bu yana karıştırın Eski dergileri hurdaların gelişlerinde büyük törenler yapıldı gözyaşı dökülecek utanç tabloları utku gibi gösterildi ve alkışlatıldı Ezbere konuşmayın. Boşa slogan atmayın.bugüne kadar ordumuzu ABD ordusu eğitiyordu duvarlarda tanrı yazısı vardı başı kapalı insanlar orduya ve yemin törenlerine alınmıyordu inançlı ve imanlı insanlara düşman gözüyle bakılıyordu dün şanlı türk ordusunda Alman talimnameleri ABD ordu talimnameleri uygulanıyordu bugün devir o devir değil insanlar orduda cumaya gidiyor namaz kılıyor kuraan okuyor işte bu inançlı ve imanlı orduya kimse boyun eğdiremeyecek bugün ordumuz darbecilerden ve cuntadan temizlenmiştir bu imanın zaferidir NATO ve ABD ayaklar altına alınmıştır
3 dünü hatırlayın ABD generalleri NATO ayağına, ordumuzu denetleme, yönetme ve yöneltme görevi almışlardı hatırlayın Kıbrıs'ta, TSK uçakları Rusm mevzilerini bombaladığında, ABD Başkanı Johnson'un "Kimin uçağı ile kimi vuruyorsun? Kimden izin aldın?" mektubunu okuyun ibret alın.*TSK tek hedefti. Ordu yapısı bozuldu Nato'nun ikinci büyük ordusu" sloganları kafalara yerleştirildi. Türk topraklarına ABD nükleer silahları yerleştirildi. Türkler hedef haline getirildi. haberimiz olmadan Sovyet Rusya ile pazarlıklar yapıldı.ABD gemileri ve 6. Filo limanlarımızı serbestçe ziyaret etti. İStediği yere yerleşti.
ABD üsleri kuruldu. ABD dinleme ve radar istasyonları kuruldu ABD orduyu kullanarak yönetime karıştı milli güçleri ezdi.abd ülkemizde yandaşlarını tuttu işbirlikçi cuntacılar darbeler yaptı kendi milletini ezdirdi.*Bu konular utanç duyacağımız, bilmemiz gereken kötü günlerdir.
4 Ordumuz üzerindeki oyunlar oynandı Balyoz, Ergenekon kumpasları yapıldı FETO ordumuzu ele geçirmeye çabaladı darbe girişimini...unutmayın hainlere güvenmeyin dünü ve geçmişimizi iyi hatırlayın tarihimizi unutmayın Dün Acunda ve kendi bölgemizde sözümüz geçmiyordu bugün türkiye dünyaya meydan okuyor dün Tanklarımız demode Uçaklarımız Helikopterlerimiz yetersiz ve ABD malıydı bugün atak som füzeleri ve nice yerli silahlarımız var hamdolsun dün ABD isterse silah veriyor isterse vermiyor. Bugün dünyaya silah pazarlıyoruz çok şükür dün savunma sistemimiz yoktu füze saldırılarına açıktık ABD bizi silah satmamakla tehdit ediyordu dün İnsansız Hava Araçları ihtiyacımızı İsrail ve ABD'den karşılamak zorundaydık. Çok şükür kendimiz yaptık.israile abdye tüm emperyalistlere kâfir ve münafıklara rest çektik dünyaya meydan okuduk allahın izniyle kudüsü başkent yaptık elhamdülillah
5 dün F16 bombalarını ABD'den almak zorundaydık. Vermedi, çok şükür rest çektik kendimiz yaptık.bugün uçak gemimiz yok.nükleer denizaltımız yok.hepsini iman ve inanç ile yapalım Deniz kuvvetlerimiz kumpaslarda darbeler aldı, komuta sistemi bozuldu.Ne yapılması gerekiyorsa yapmaya çalışıyor, ancak ABD-Rusya-Ab üçlemesinin engeli ile karşılaşıyoruz.iç yağılarla, hainlerle savaş halindeyiz.Amacımız duruma im koymaktı yaptık."Her şeye rağmen yurt ve millet için ölmeye hazır milyonlarca Türk var ve Profesyonel Milli Ordu'nun kurulması ve güçlü olması için insan gücüne sahibiz çok şükür!"Çok çalışmalı, üretmeliyiz.Çok çalışmalı, gelişmeliyiz. her zaman savaştayız Bir ve birlik olmalıyız.Türk olmalıyız! Müslüman olmalıyız Acı gerçekleri asla unutmamalı ders almalıyız Çalışırsak, inanırsak iman ve inanç ile mutlaka başarırız.sefer bizden zafer allahtan
murataltug1985
03-06-2018, 09:49
Kaynak stratejik ortak.com zeytin dalı harekatı
1 TSK, 20 Ocak 2017’de 17:00 de başlayan Afrin operasyonuna “Zeytin Dalı Harekatı” adını verdi 72 savaş uçağının katıldığı operasyonda 113 hedefin 108’i başarıyla imha edildi. *Fırat Kalkanı Harekatı‘ndan sonra tam 295 gün sonra Afrin’e yönelik harekatta terörist PKK’nın Suriye uzantısı YPG’nin yok edilmesi hedefleniyor. Operasyon kapsamında Türkiye’nin eğittiği gruplardan 15 bin kişilik “Milli Suriye Ordusu” ön saflarda yer alacak.
2 04 Mart 2018:*Zeytin Dalının 44. gününde TSK nın açıklamasına göre 96 PYD/PKK’lı terörist etkisiz hale getirildi harekatın başlangıcından bu yana*etkisizleştirilen terörist sayısı 2612’ye ulaştı.*Afrin’in*Hacı Halil,*Bafliun Köyü Halilo, Soğulcak ve Aranda köyleri,*Şeyh Hadid belde merkezi terör örgütü PYD PKK’dan temizlendi.* Zeytin Dalı Harekatında*PYD/PKK terör örgütünden temizlenen nokta sayısı*Afrin’de 3’ü belde 102’si köy, 6’sı köy altı yerleşim yeri,*PYD/PKK’ya ait üs ve 22’si stratejik dağ ve tepe olmak üzere toplam 134 nokta temizlendi Tsk nın açıklaması Zeytin Dalı Harekâtında, Şeyh Hadid beldesi ve 7 yerleşim yeri ile Racu ve Cenderis’ten Afrin’e ulaşan yollar kontrol altında. Etkisizleştirilen terörist sayısı 2668.
3 03 Mart 2018:*Zeytin Dalının 43. gününde Raco teröristlerden temizlendi.**Bölgede çatışmalar devam ediyor.*Afrin’in Ramadiye, Hamilek,* Çemenli, Alibezanlı, Badinli ve Karkin köyleri teröristlerden temizlendi.TSK tarafından temizlenen terörist sayısı 2434 oldu. İmha edilen terörist 924 olarak güncellendi. gün içinde 82 terörist etkisizleştirildi toplam leş sayısı 2516’ya yükseldi.Zeytin Dalında *PYD/PKK teröristlerinden temizlenen nokta sayısı*Afrin’de 2’si belde merkezi, 97’si köy, 6’sı köy altı yerleşim yeri,*PYD/PKK’ya ait üs ve 21’i stratejik dağ ve tepe olmak üzere toplam 127 oldu.*Zeytin Dalı başarıyla devam etmektedir.
4 02 Mart 2018:*Zeytin Dalı Harekatı’nın 42. gününde 73 PYD/PKK’lı terörist gebertildi harekatın başlangıcından bu yana*etkisizleştirilen leş sayısı 2295’ye ulaştı.* Afrin’in*Mesekanlı, Mamalı ve Atamanlı Köyleri*PYD/PKK’dan temizlendi. Raco kentine kadar ilerleme sağandı Afrin’in batısında tespit edilen PYD/PKK’lı 9 terörist ATAK helikopterleriyle gebertildi savunma Bakanımız Nurettin Canikli, Zeytin Dalı Harakatında Maalesef 41 Tsk 116 ÖSO olmak üzere 157 şehidimiz vardır”*açıklamasını yaptı. PYD/PKK teröristlerinden temizlenen nokta sayısı*Afrin’in 5 beldesinde biri belde merkezi, 91’i köy, 6’sı köy altı yerleşim yeri,*biri PYD/PKK’ya ait üs ve 20’si stratejik dağ ve tepe olmak üzere toplam 119 oldu.
5 01 Mart 2018:*Zeytin Dalı’nın 41. gününde 38 PYD/PKK’lı terörist leşi gebertildi leş sayısı 2222’ye ulaştı.*Afrin’in kuzeybatısındaki Şeyh Mehmetli köyü teröristlerden temizlendi. PYD/PKK terör örgütünden temizlenen nokta sayısı*Afrin’in 5 beldesinde biri belde merkezi, 88’i köy, 6’sı köy altı yerleşim yeri,*biri PYD/PKK’ya ait üs ve 20’si stratejik dağ ve tepe olmak üzere toplam 116 oldu.*JÖH ve PÖH Timleri Afrin kırsalında operasyonlara katıldı Afrin operasyonlarında 5 Kahraman Türk Askeri Şehit oldu, 7 Kahraman Türk Askeri yaralandı. 1 Mart 2018 günü toplamda 8 Kahraman Türk Askeri Şehit oldu, 13 Kahraman Türk Askeri yaralandı.*20 Ocak 2018’den bu yana toplam 41*Kahraman Türk Askeri Şehit oldu.*
murataltug1985
03-06-2018, 09:49
Kaynak stratejik ortak.com zeytin dalı harekatı
1 28 Şubat 2018:*Zeytin Dalı Harekatı’nın 40. gününde TSK 101 PYD/PKK’lı teröristi gebertti leş sayısı 2184’e ulaştı.27 Şubat 2018:*Zeytin Dalı 39. gününde TSK 24 PYD/PKK’lı teröristi gebertti teröristler leş haline getirilip paketlendi leş sayımız 2083’e ulaştı.Afrin’in batı ve kuzey kırsalındateröristlere ait mevziler, obüs topları ve roketatarlar vuruldu. Bölgeye destek amaçlı askeri araçlar gönderildi. operasyonlarda*PYD/PKK teröristlerinden temizlenen nokta sayısı*Afrin’in 5 beldesinde biri belde merkezi, 87’si köy, 6’sı köy altı yerleşim yeri,*biri PYD/PKK’ya ait üs ve 20’si stratejik dağ ve tepe olmak üzere toplam 115 oldu.
2 26 Şubat 2018:*Zeytin Dalının 38. gününde 41 PYD/PKK’lı terörist etkisizleştirildi terörist sayısı 2059’a ulaştı.*58 terörist sağ olarak ele geçirildi. Zeytin Dalı Harekatında JÖH ve PÖH ekipleri, İslahiyeden yola çıktı. Karmanluk,Sinara Köyleri terör örgütü PYD/PKK’dan temizlendi.* Böylece* Afrin’deki teröristlerin Türkiye sınırıyla teması kesildi.*Afrin’deki stratejik hilal, İdlib ile Fırat Kalkanı bölgelerini birleştirdi. 3 25 Şubat 2018:*Zeytin Dalı Harekatı’nın 37. gününde TSK nın açıklamasına göre 87 PYD/PKK’lı teröristin etkisizleştirildi gebertilen leş sayısı 2018’e ulaştı.*Afrin’in kuzeybatısındaki*Şeyh Muhammedli, Dudu, Semalık, Velikli, Kavanda Köyleri ve Umranlı, Meydan Ekbez, Bendirek Köyleri terör örgütü PYD/PKK’dan temizlendi. Afrin’de bir Kahraman Türk Askeri Şehit düştü.*toplamda 33*Kahraman Türk Askeri Şehit düştü,**PYD/PKK dan temizlenen nokta sayısı*Afrin’in 5 beldesinde biri belde merkezi, 84’ü köy, 6’sı köy altı yerleşim yeri,*biri PYD/PKK’ya ait üs ve 20’si stratejik dağ ve tepe olmak üzere toplam 112 oldu.*terör örgütü PYD/PKK’nın kırmızı bültenle aranan leşbaşı*Salih Müslim, Çekya Prag’da yakalandı.*Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 500 km2*alanın teröristten temizlendiğini 2021 teröristin etkisizleştirildiğini söyledi
4 24 Şubat 2018:*Zeytin Dalının 36. gününde 58 PYD/PKK’lı teröristin etkisizleştirildi leş sayısı 1931’e ulaştı.*782 terör hedefi imha edildi bildirildi.* ÖSO, Afrin’in *Hacılar ve Ebu Kabe Köylerini**Dünbenli Köyünü*teröristlerden temizledi. siviller konusunda yüksek bir hassasiyet gösteren TSK, Afrin’de iki terörist konvoyu tespit etti, sivil insanarın yer aldığı konvoya saldırmadı
5 23 Şubat 2018:*Zeytin Dalının 35. günü 44 PYD/PKK’lı terörist gebertildi leş sayısı 1873’a ulaştı.*35. günü PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütlerine ait 40 araçtan oluşan konvoy vuruldu Güvenlik ve Terör Uzmanı Abdullah AĞAR’ Biz Reyhanlı’da terörist roketiyle evinde şehit düşen 17 yaşındaki Fatma’nın topçusuyuz.”ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı ERDOĞAN’ın teröristlerden temizlenen alanın toplam 415 km2*‘olduğunu söyledi*Afrin’in Bafler Maskah Köyü teröristlerden temizlendi
6 22 Şubat 2018:*Zeytin Dalının 34. günü 49 PYD/PKK’lı terörist gebertildi leş sayısı 1829’a ulaştı.*Saat 11:20 de Tell Dilur Köyü* PYD/PKK’dan temizlendi. 12:00 de Afrin’in kuzeybatısındaki Mikdad ve Ali Racu Köyleri*terörden temizlendi. 16:00 itibariyle Afrin’in batısındaki*Sarı Uşağı*ve*Rahmanlı Köyleri temizlendi. Sarı Uşağı Köyü operasyonunda Türkmen birliklerden Muhtasır Billah Tümeni etkin rol oynadı.19:40 ta Zehra, Aşağı Korgan ve Yukarı Korgan Köyleri*teröristlerden temizlendi.* Sultan Murat Tümeni’nden mayın temizleme uzmanı Albay Hasan Ahmet Deyir Savan kasabasında şehit düştü. 7 21 Şubat 2018:*Zeytin Dalının 33. gününde TSK 65 PYD/PKK’lı teröristi etkisizleştirdi leş sayısı 1780’e ulaştı. İbrahim Kalın, Afrin’deki tünel, mühimmat ve tahkimata bakılacak olursa PYD/PKK terör örgütü Afrin’i yeni Kandil yapmak niyetindedir Bu durum Zeytin Dalı Harekatımızın meşruiyetini kanıtlar niteliktedir dedi Uverkan Karababa Köyü PYD/PKK teröristlerinden temizlendi.
murataltug1985
03-06-2018, 09:50
Kaynak habertürk.com Afrinde son dakika!
Afrinde Raco ele geçirildi Bölgede 4 köy teröristlerden temizlendi, kritik noktalarda bağlantılar kesildi. teröristlerin savunma hatları vuruldu Raco'ya Türk Bayrağı dikildi
Afrin Harekatı'nda 44. güne girildi. TSK ve ÖSO, Raco'da kontrolü sağladı.*Raco beldesi ve 7 yerleşim yerinin kontrolü sağlandı leş sayısı 2 bin 668 RACO'YA TÜRK BAYRAĞI DİKİLDİ
4 KÖY TERÖRİSTLERDEN TEMİZLENDİ
Afrin'in Bafliun köyü ve dağı ile Halilo, Soğulcak ve Aranda köyleri teröristlerden arındırıldı.
Zeytin Dalında TSK ve ÖSO, Afrin'in batısındaki Şeyh Hadid beldesine bağlı Soğulcak ve Aranda köylerini, Şeran beldesinin Bafliun köyü ve dağı ile Racu beldesine bağlı Halilo köyünü YPG/PKK-DEAŞ'tan kurtardı.Bafliun köyü ve dağı ile Halilo, Soğulcak ve Aranda köyleri teröristlerden temizlendi teröristlerin mağaraları görüntülendi.
Şeran beldesi ve teröristlerin savunma hatlarının olduğu Kafr Cenne ve Kıtme köyleri türk ateş menziline girdi Cinderes-Afrin ilçe merkezinde karayolu bağlantısı kesildi TSK ve ÖSO, Şeyh Hadidiyi teröristlerden temizledi böylece TSK ve ÖSO güçleri 134 noktayı ele geçirdi
AFRİN HAREKATI ŞEHİTLERİ
22 Ocak
Piyade Astsubay Üstçavuş Musa Özalkan
23 Ocak
Üsteğmen Oğuz Kaan Usta
Piyade Uzman Çavuş Mehmet Muratdağı
27 Ocak
Piyade Astsubay Üstçavuş Fatih Mehmethan
Piyade Uzman Çavuş Ali Gümüş
3 Şubat
Teğmen Cihangir Çubukçu
Tankçı Sözleşmeli Er Nurullah Seçen
Tankçı Uzman Onbaşı Halil İbrahim Akgül
Uzman Çavuş Ufuk Aktağ
Uzman Onbaşı Fırat Karaca
Piyade Uzman Çavuş Fevzi Gürsu
4 Şubat
Piyade Komando Uzman Çavuş Bekir Evren
Uzman Çavuş Selim Vurdal
5 Şubat
Piyade Uzman Çavuş Şahin Kaya
Piyade Teğmen Ahmet Aktepe
Uzman Çavuş Ali Yılmaz
7 Şubat
Astsubay Kıdemli Çavuş Ömer Bilal Akpınar
Uzman Çavuş Yunus Emre Doğan
9 Şubat
Sözleşmeli Er Sergen Pamukçu
10 Şubat
Uzman Çavuş Oğuzcan Ekiz
Piyade Uzman Çavuş Koray Karaca
Piyade Uzman Çavuş Hüseyin Şahin
Uzman Çavuş Halis Koca
Piyade Uzman Çavuş Burak Akalın
Uzman Erbaş Enes Sarıaslan
Uzman Çavuş Hamza Karacaoğlu
Piyade Uzman Çavuş Serdar Ege
Piyade Astsubay Üstçavuş Hasan Kuş
Piyade Uzman Çavuş Ali Akdoğan
Pilot Üsteğmen Erdem Mut
Kara Pilot Yüzbaşı Mehmet İlker Karaman
17 Şubat
Astsubay Kıdemli Çavuş Göksu Şahin
25 Şubat
Piyade Uzman Çavuş Şükrü Ünlü
1 Mart
Jandarma Uzman Onbaşı Rıdvan Çevik
Uzman çavuş Recep Çetin
Jandarma Astsubay Çavuş Abdullah Taha Koç
Jandarma Uzman Çavuş Burhan Açıkkol
Jandarma Astsubay Uğur Palancı
Jardarma Uzman Çavuş Arif Demirel
Jardarma Astsubay Çavuş Mehmet Dinek
Jandarma Uzman Çavuş Mustafa Ozan Gökçe
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!
murataltug1985
03-06-2018, 09:50
Kaynak karar.com Afrin şehitleri
Afrin şehitlerimiz, yürekler dağladı.
Zeytindalında 42 gün geride kaldı.
operasyonun 41. gününde şehit sayısı 41
1 Mart ta Kel Tepe'de 8 askerimizi şehit verdik terörist ve leş sayısı 2 bin 295'e yükseldi.
Afrin Harekatı'nda maalesef acı haberler geliyor.
1 Mart'ta 8 askerimiz şehit düştü.
Afrin operasyonunun 41. gününde 8 şehit
Şehitlerin aci haberi yüreklerimize kor düşürdü
27 Ocak'ta iki askerimz şehit 11 askerimiz yaralı şehit düşen asker sayısı 5 oldu.
27 Ocak'ta şehit sayısı 7 oldu
Harekatın 15. gününde kahreden haberler geldi Kiliste 1 Afrin'de 6 askerimiz şehit düştü
Afrin şehitleri 13'e yükseldi.
Harekatın 16. günü 4 şubatta 2 asker şehit oldu
5 Şubat'ta bir kahraman askerimiz şehit düştü.
7 Şubat'ta 2 Mehmetçik şehit düştü.
9 Şubat'ta 1 asker şehit oldu.
10 Şubat ATAK*helikopterinde 11 asker şehit oldu, 23. gün itibariyle toplam şehit sayısı 31 oldu. Harekatın 29. gününde 17 Şubatta 1 asker şehit Harekatın 40. gününde 1 Mart 2018 8 asker şehit oldu, 13 asker yaralandı.Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli,*Afrin Harekatı'nda şehit düşen asker sayısını 41 olarak açıkladı.1 Mart'ta Kel Tepe'de tünellerden sızan teröristlerin pusu kurduğu PÖH, JÖH ve koruculardan oluşan timde ise 8 askerimiz şehit oldu. 13 askerimiz de yaralandı.Adlarını yüreklerimize yazdık
1 Mart:*Zeytin Dalı Harekatı’nda Afrin kırsalında güvenlik güçleriyle teröristler arasında çıkan çatışmada şehit olan Jandarma Astsubay Uğur Palancı’nın acı haberi İzmir’deki ailesine verildi.
Şehit Jardarma Uzman Çavuş Arif Demirel.
Afrin kırsalında güvenlik güçleri ile teröristler arasında çıkan çatışmada şehit düşen Jardarma Uzman Çavuş Arif Demirel’in Kastamonu’nun İnebolu ilçesi Dibek köyünde oturan baba ocağına ateş düştü.Şehit burhan Açıkkol operasyona gitmeden "Afrin'e şehit olmaya gidiyorum" demişti 24 yaşındaydı Isparta’daki ailesine acı haber verildi.Şehit Jandarma Astsubay Çavuş Abdullah Taha Koç’un 23 yaşındaydı DOĞUM GÜNÜNDEN BİR GÜN SONRA ŞEHİT OLDU memleketi Konya’ya şehit ateşi düştü. Mehmet Dinek’in şehadeti Aydın Nazilliyi Recep Çetin'in şehadeti Eskişehirdeki ailesine 26 yaşındaki Rıdvan Çevik’in haberi Van’ın Ercişi yasa boğdu Uzman Çavuş Ozan Gökçe Hatay'ın Payastaki Ailesini yasa boğdu evleri sokaklara. bayraklar asıldı. Şehidimiz 4 kardeşti ve nişanlıydı
1 MART GÜNÜ YARALANAN ASKER İSİMLERİ
Jandarma Astsubay Kıdemli Çavuş Buğra Kaan
Jandarma Uzman Çavuş Mesut Doğan
Jandarma Uzman Çavuş Bekir Kerkez
Jandarma Uzman Çavuş Uğur Günaydın
Jandarma Uzman Çavuş Kayhan Tan
Jandarma Uzman Çavuş Abdullah Kılıç
Jandarma Uzman Çavuş Sezer Oğuzhan
Jandarma Uzan Çavuş Talha Çakır
Jandarma Uzman Çavuş Fuat Demir
Jandarma Uzman Çavuş Tuna Altun
Jandarma Uzman Çavuş Şevket Özdemir
Jandarma Uzman Çavuş Erhan Kuşçu
Jandarma Uzman Çavuş Osman Görür
Jandarma Uzman Çavuş Özgür Ercan
Jandarma Uzman Çavuş Mahmut Küçük
Jandarma Uzman Çavuş İsmail Polat
Jandarma Uzman Çavuş Bahadır Özkan
Jandarma Uzman Çavuş Selçuk Güllüce
Jandarma Uzman Çavuş Abdülhamnit Doğan
Jandarma Uzman Çavuş Sedat Sarıgül
Polis Özel Harekat Sinan Yaşar
Polis Özel Harekat Salih Yaş
Polis Özel Harekat Onur Yılmazok
Yaralanan korucuların isimleri
Muzaffer Duva
Hasip Tan
Mehmet Reşit Övet
murataltug1985
03-06-2018, 09:51
Kaynak karar.com Afrin şehitleri
AFRİNHAREKATI'NDA 29. GÜN ŞEHİT DÜŞEN ASKERİMİZ Kıdemli Çavuş Göksu Şahin'in
6 aylıkbir kızı vardı 17 Şubatta 'Zeytin Dalı Harekatında ağır yaralandı, kaldırıldığı hastanede şehit oldu Astsubay Kıdemli Çavuş Göksu Şahin'in acı haberi Bursa Osmangazide yaşayan ailesine verildi. ev ve sokağına Türk bayrakları asıldı.
AFRİN HAREKATI'NDA 23. GÜN ŞEHİTLERİMİZ
İzmirli Uzman Çavuş Ali Akdoğan, hastanede şehit oldu.cenazesi, memleketi İzmir'de son yolculuğuna uğurlandı. Şehit oğlunun tabutuna sarılan, eşinin ve yine sözleşmeli er olan diğer oğlu Gökhan Akdoğan'ın ellerini bir an olsun bırakmayan anne Fatma Akdoğan, "Seninle gurur duyuyorum. Bizi yıldıramayacaklar" dedi.AFRİN HAREKATI'NDA 22. GÜN ŞEHİTLERİMİZ 10 ŞUBAT:Afrin'de Raco bölgesinde düşen*ATAK helikopterinde 2 mehmetçik şehit düştü. Cumhurbaşkanı "Helikopterimiz düşürüldü" Başbakan ise "2 şehidimiz var. Dedi *TSK helikopterin kırıma uğradığı, ve teknik inceleme başlatdı şehit sayısı 11'e yükseldi.Piyade Astsubay Üstçavuş*Hasan Kuş Mersin Piyade Uzman Çavuş*Burak Akalın*Samsun Kara Pilot Üsteğmen Erdem Mut Malatya Uzman Erbaş*Enes Sarıaslan*Gaziantep
Uzman Çavuş Oğuzhan Ekiz*Hatay-Ersin
Kurmay Pilot Yüzbaşı*Mehmet İlker Karaman* Piyade Uzman Çavuş*Hüseyin Şahin*Samsun Uzman Onbaşı Hamza Karacaoğlu Giresun
Piyade Uzman Çavuş Serdar Ege Eskişehir,
Piyade Uzman Çavuş Koray Karaca İstanbul
Uzman Çavuş Halis Koca Adana
*ATAK helikopterinde şehit düşen askerlerimizden
Kara Pilot Üsteğmen Erdem Mut'ın acı haberi Malatya'daki eşine verildi. şehit Mehmetçik,Kara Pilot Yüzbaşı Mehmet İlker Kahraman'ın Ankara'daki eşine acı haber verildi. Sokaklara Türk bayrağı asıldı. Şehit Mehmet İlker Kahramanın
ailesinin İzmir'de yaşıyordu babasının emekli polisti eşi Duygu Kahraman'ın Orta Doğu Teknik Üniversitesinde araştırma görevlisydi *9 ŞUBAT günü Zeytin Dalı Harekatı'nın 21'inci gününde 23 yaşındaki Piyade Sözleşmeli*Er Sergen Pamukçu şehit oldu. Şehidin cenazesi, memleketi Hatay'da toprağa verildi. *Şehit Uzman Çavuş Halis Koca.AĞABEYİNE EV ALMIŞTI Zeytin Dalı Harekatı'nda şehit düşen Uzman Çavuş Halis Koca'nın 28 yaşındaydı ailesine acı haber İmamoğlu İlçesi'nde ulaştı evine ve sokağına Türk bayrağı asıldı. Askeri yetkililer, acı haberi şehit ailesine iletti yakınları fenalık geçirdi. Şehit Halis Koca'nın babası Hidayet ve annesi İmran Koca'nın rahatsızlıkları nedeniyle çok önceden yaşamını yitirmişti. 2 kardeşti *şehit düşen 22 yaşındaki Piyade Astsubay Kıdemli Çavuş Ömer Bilal Akpınar 3 AY ÖNCE EVLENMİŞTİ Zeytin Dalı Harekatı'nda şehit düşmüştü Safranboludaki anne ve babasına şahadet haberi verildi. 3 ay önce evlendiği, eşinin Tunceli'de komiser yardımcısı olarak görev yaptığı öğrenildi.
*7 ŞUBAT ta Suriye’nin Afrin kentinde Zeytin Dalı Harekatında Şeyhuruz bölgesinde YPG’li teröristler ile Tsk arasında çatışma çıktı. Çatışmada Yunus Emre Doğan’ın şehit oldu naaşı Kilis’e getirildi. Kilis’in Polateli ilçesine bağlı Yılanca köyünde Yunus Emre Doğan’ın ailesine şehadet haberi verildi.Şehidin naaşı Kilis’te*cenaze töreniyle*ebediyete uğurlandı. Törene 5 bin kişi katıldı şehidin yakınları gözyaşlarına boğuldu. Şehit Yunus Doğan Fırat Kalkanında yaralanıp gazi olmuştu *AFRİN HAREKATI'NDA16. GÜN 5 ŞUBAT ta Afrin Harekatı kapsamında Kuri Tepe bölgesinde teröristlerce düzenlenen havan saldırısında 1 asker şehit oldu. Toplam şehit sayısı 16'ya yükseldi. Piyade Uzman Çavuş Şahin Kaya ve Piyade Teğmen Ahmet Aktepe şehit düştü.Erzurum’un Tortum ilçesine bağlı Naime-Halis Aktepe çiftinin 5 çocuğundan tek erkek evlatları olan Ahmet Aktepe, Afrin bölgesinde yaralandı. Hastanede şehit oldu. Piyade Teğmen Aktepe’nin Erzurumdaki yakınlarına acı haber verildi. Aktepe’nin babası yıllar önce ölmüştü annesi İstanbul’da yaşıyordu Şehidin cenazesi Erzurumda son yolculuğuna uğurlanacak 5 kardeşten tek erkek evlatdı
murataltug1985
03-06-2018, 09:52
Kaynak karar.com Afrin şehitleri
*AFRİN HAREKATI'NDA 16. GÜN ŞEHİTLERİMİZ
4 ŞUBAT:TSK ve PYD'li teröristlerle çıkan çatışmada 2 kahraman askerimizi şehit oldu "Harekâtın başlangıcından itibaren leş sayısı 935 oldu Hava ve kara harekatı başarıyla devam etmektedir"*Zeytin Dalı Harekatında teröristlere gerçekleştirilen operasyonda şehit olan Piyade Komando Uzman Çavuş Bekir Evren 24 yaşındaydı Osmaniye'deki ailesine acı haber verildi.*Kilis Süngütepe Köyü hudut karakolundan nöbet kulesine atılan roketin patlamasıyla Uzman Çavuş Ahmet Bayram şehit oldu 27 yaşındaydı acı haberi memleketi Hatay'ı Kırıkhanı ilçesini ailesini yasa boğdu. Kaymakam Mustafa Erkayıran, Belediye Başkanı Ayhan Yavuz ile askeri yetkililerden acı haberi alan bekar Bayram'ın annesi Zeycan ile babası Mustafa Bayram, gözyaşına boğuldu.
Şehit haberiyle eve akın eden yakınları, Bayram çiftini teselli etti. Şehidin evine Türk bayrakları asıldı, cenazesi Kırıkhanda toprağa verilecek
*AFRİNİN 15. GÜNÜ 899 LEŞ 13 ŞEHİD
Zeytin Dalı Harekatının 15. gününde 899 PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terörist leşi etkisizleştirildi TSK 13 Mehmetçiği şehit verdi 57 asker yaralandı. 3 Şubat'ta Şeyh Horoz bölgesinde teröristlerin tanka düzenlediği alçak saldırıda 5 asker şehit düştü.*Afrin şehidi Halil İbrahim Aygül'ün acı haberi, Bursa'daki babasına verildi Giresunlu Uzman Çavuş Ufuk Aktağ Afrin'de şehit oldu 29 yaşındaydı Uzman Çavuş Ufuk Aktağ’ın acı haberi memleketi Giresun’un Şebinkarahisar ilçesindeki ailesine ulaştı.*Afrin Şehidi Piyade Uzman Çavuş Fevzi Gürsu 28 yaşındaydı.Tunceli 4'üncü Komando Tabur Komutanlığı'nda görevliydi Elazığ merkez nüfusuna kayıtlı olan Piyade Uzman Çavuş Fevzi Gürsu 28 yaşında şehit oldu.Türk bayrakları asıldı. aile yakınlarına sağlık ekipleri müdahale etti.
*Afrin şehitlerinden Isparta nüfusuna kayıtlı Uzman Çavuş Ali Yılmaz*25 yaşındaydı Şehidin acı haberi
ailesini yasa boğdu.*ŞEHİDİN ACI HABERİ HATAY KIRIKHAN'A DÜŞTÜ Teröristlerin Suriye’den attığı roket Kilis’e düştü Piyade Uzman Çavuş Ahmet Bayram şehit oldu . 25 yaşındaydı acı haberi Hatay’ın Kırıkhan ilçesindeki ailesine verildi. 6 çocuklu Mustafa ve Zeycan Bayram çiftinin oğlu Ahmet Bayram’ın cenazesi Kırıkhan Şehitliği’ne defnedilecek.
*Afrin Harekatında 03 Şubat 2018 tarihinde, kahraman silah arkadaşımız PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ teröristlerince Kilis hudut bölgesinde, şehit olmuştur" denildi.Şeyh Horoz*bölgesine isabet alan tankın civarında bir asker şehit oldu, bir asker yaralandı Orman Bakanı Veysel Eroğlu şehit memurun Devlet Su İşleri çalışanı Yasin Tanboğa olduğunu duyurdu.*Zeytin Dalı Harekatı'na katılan Devlet Su İşleri çalışanı Yasin Tanboğa şehit oldu yine DSİ çalışanı Mahmut Pakyürek'in ağır, Uzman Çavuş Ömer Güneş hafif şekilde yaralandı *27 Ocak 2018 de PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütü unsurları ile girilen çatışmalarda tsk dan iki kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, 11 kahraman silah arkadaşımız yaralanmıştır. ÖSO mensubu şehit olmuş, dört Özgür Suriye Ordusu mensubu yaralanmıştır."*27 OCAK:*Afrin Harekatı'nın 8. günündeki çatışmada Ordu Mesudiye nüfusuna kayıtlı Astsubay Fatih Mehmethan ile Mersin'in Mut ilçesine kayıtlı Piyade Uzman Çavuş Ali Gümüş şehit olmuştur şehit gümüş BEBEK BEKLİYORDU
*Şehit ali Gümüş'ün Mersin Mut ilçesindeki ailesine acı haber verildi. Gümüş'ün ilçeye bağlıCumhuriyet Mahallesi'ndeki baba evine giden askeri yetkililer baba Mükremin Gümüş ile aile yakınlarına acı haberi iletti. Şehit Ali Gümüş'ün acı haberi ailesini yasa boğdu.Şehidin baba evi ve sokağına Türk bayrakları asıldı. şehidin eşi hamileydi*Şehit Astsubay Fatih Mehmethanın AİLESİ GÖZYAŞLARINA BOĞULDU Afrin şehidi Piyade Üstçavuş Fatih Mehmethan’ın acı haberi Ümraniye’deki baba ocağına ulaştı. Aile gözyaşına boğuldu şehidin sokağı Türk bayraklarıyla donatıldı.
murataltug1985
03-06-2018, 09:52
Kaynak karar.com Afrin şehitleri
1 *AFRİN'DE İLK ŞEHİT PİYADE ÜSTÇAVUŞ MUSA ÖZALKAN*Zeytin Dalında ilk acı haber ikinci gün geldi.Piyade Astsubay Üstçavuş Musa Özalkan YPG ile savaşırken şehit düştü.*Kilis'in Gülbaba köyünün güneydoğusunda PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütü unsurları ile girilen çatışmada şehit düşen musa Özalkan'ın acı haberini alan Ankara'daki ailesi göz yaşlarına boğuldu. Türkiye'yi yasa boğan şehit Musa Özalkanın, hikayesi yürekleri dağladı.*2 yıllık evli olan 5 aylık da kız çocuğu bulunan afrin şehiti Astsubay Üstçavuş Musa özalkan Şırnak, Gabar, Cudi, Kuzey Irakta 9 ay boyunca operasyonlara katıldı.Özalkan, göreve gitmeden arkadaşlarına vasiyetini yazdı.VASİYETİ TÜRKİYEYİ AĞLATTI *Şehit Piyade Astsubay Üstçavuş Özalkan vasiyetinde, şehit olunca devletin ailesine vereceği parayla Telafer'deki çocuklar için anaokulu, kreş kültür merkezi yapılmasını istedi. Cumhurbaşkanı ve bahçeli şehidin cenazesinde vasiyetin yerine getirileceğini söyledi. *Esenyurt Şehitler Parkı içindeki kreşin adı Piyade Astsubay Üstçavuş Musa Özalkan Kreşi olarak değiştirildi. Törende şehidin bala diye bahsettiği Suriyeli Türkmen öğrenciler İstiklal Marşı’nı Türkçe okudu. Vatandaşlar Şehit Özalkan’ın fotoğrafını taşıyarak İstiklal Marşı’nı okuyan öğrencileri dikkatle dinledi.
2 ZEYTİN DALIHAREKATI'NIN İKİNCİ ŞEHİDİ
*24 OCAKta Afrinde 4'üncü günde bir şehit haberi daha geldi. Kilis'in Suriye sınırında girilen çatışmada 30 yaşındaki Antalyalı Piyade Üsteğmen Oğuz Kaan Usta'nın şehadet haberi ulaştı. Antalya’da İngilizce öğretmeni olan eşi Saide Üstüner Usta’ya acı haber verildi. Afrin'deki şehit sayısı 2'ye yükseldi*Twitter adresinden Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Vatanımızın bekası için Afrin'de Zeytin Dalı Harekatı’na katılan hemşehrim Piyade Üsteğmen Oğuz Kaan Usta'yı şehit verdik. Şehit kanını yerde bırakmayacağız. Terörün kökünü kazıyana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Milletimizin başı sağolsun" mesajını paylaştı.*ŞEHİDİN ADI EŞİNİN OKULUNDA YAŞAYACAK Antalya Valiliği, Şehit Üsteğmen Oğuz Kağan Usta'nın eşi Saide Üstüner Usta'nın Serik ilçesi Abdurrahmanlar Mahallesi'nde öğretmen olarak görev yaptığı okulun adının değiştirilmesine karar verdi. Okula, Şehit Üsteğmen Oğuz Kağan Usta adı verildi.
3 AFRİN HAREKATI'NDA 3'ÜNCÜ ŞEHİT
*24 OCAK ta*Afrin'e yönelik Zeytin Dalı harekatının 4'üncü gününde Kayseri 1. Komando Tugayı emrindeki Piyade Uzman Çavuş Mehmet Muratdağı PKK/PYD’li teröristlerle savaşırken yaralanarak şehit oldu.*Afrin şehidi Uzman Çavuş Muratdağı’nın acı haberi, Kayseri Kocasinan ilçesine Bozantı Caddesi’ndeki Evren Apartmanı’nda oturan, 6 ay önce evlendiği Birgül Muratdağı’na, askeri yetkililerce şehit eşi kanlı gözyaşı döktü. Şehit apartmanına Türk bayrağı asıldı.*şehid 6 ay önce evlenmişti ve Cıva gibi bir mertti Yakınlarına Allah sabır versin" Şehit Uzman Çavuş Mehmet Muratdağı Yozgat'ın Boğazlıyan ilçesine kayıtlıydı babasını küçükken yitirmişti
*TSK şehitdimizle ilgili Şehit Piyade Uzman Çvş. Mehmet Muratdağı , 20 Kasım 1993 Yozgat Boğazlıyan ilçesinde doğmuştur. 21.07.2015- 08.11.2015 tarihleri arasında, Dağ Komando Okulu emrinde eğitimini tamamlamasına müteakip, 1'inci Komd. Tug. hücum Elemanı olarak atanmıştır. Şehit Piyade Uzman Çavuş Mehmet Muratdağı evli olup, çocuğu yoktur.”*terör örgütü YPG Kilis'te yatsı namazı sırasında camiye yaptığı roketli saldırıda biri Suriyeli 2 kişi şehit düşmüştü.Şehitlerden birinin Suriyeli Tarık Tabak, diğerinin ise kentin emaktar terzisi Muzaffer Aydemir'di.
murataltug1985
03-07-2018, 08:29
Kaynak karar.com İSLAM'DA ŞEHİTLİK
1 İslam dininde Allah yolunda savaşan canını feda eden, vatan savunmasında hayatını kaybeden Müslümanlara şehit denir.Şehidlik,en büyük mertebedir. Şehidlerin Allah katında kadir ve kıymetleri yücedir. Âhirette en büyük rütbe peygamberlikten sonra şehidliktir şehidlerin bütün günah ve kusurları Allah tarafından afvedilmektedir.*Müslümanları, düşmanlarına üstün kılan en mühim esas Ölürsem şehidim, kalırsam gazi!.." inancıdır. ayette "iki güzelden biri" şeklinde ifade edilmiştir. mü´min için savaşta iki güzel netice vardır: Ya galip gelecek, ya şehit olacaktır. *Halid b. Velid´in İran komutanına söylediği şu sözler, şehitlik kavramının özetler
"Sizin, hayat ve şarabı sevdiğiniz kadar, ölümü seven bir orduyla size geldim."
2 *Hz. Peygamber Uhud´da yetmiş şehitle ilgili şunu bildirmiştir Kardeşleriniz Uhud´da şehit olunca, Allah onların ruhlarını yeşil kuşların cevfine koydu. Cennetin nehirlerinden içerler, meyvelerinden yerler. *Şehitler Arşın gölgesinde asılı altından kandillerde yerleşirler. Yiyecek, içecek güzelliğini görünce, "Keşke, derler Cennette hayatta olup, rızıklandırıldığımızı dünyadaki kardeşlerimize haber verse. cihaddan geri kalmasınlar, savaş esnasında kaçmasınlar." Cenab-ı Hak, "Sizin halinizi onlara ulaştıracağım." der *Kur'an'da şehitliğin önemi şöyle anlatılır:*Allah yolunda öldürülenleri ölü sanmayın. onlar diridirler, Allah´ın lütfundan Rableri katında rızıklandırılırlar. Arkalarından gelene şunu müjdelerler: Onlara korku yoktur onlar üzülmezler. Allah´tan bir nimeti ve lütfu ve Allah´ın mü´minlere ecrini zayi etmeyeceğini müjdelerler.” (Al-i İmran)
murataltug1985
03-07-2018, 08:30
Kaynak yenişafak.com afrin şehitleri
1 Afrin şehitlerimiz hikayeleri yürek burkuyor Afrin’i teröristlerden temizlemek için Zeytin Dalı Harekatında şehit düşen askerlerimiz, yüreklerimizi dağladı. TSK’nın ÖSO'yla yürüttüğü harekatta 16. günde Afrin şehitlerinin Türkiye'yi yasa boğdu. İki haftada şehit olan asker sayısı 13 oldu. *Afrinin 16.gününde Zeytin Dalı Harekâtından acı haberler geldi. Teröristlerin hain saldırısında iki haftada şehit olan asker sayımız 13 oldu. Afrin şehitlerimizin isimleri ve kahramanlıkları milletimizin hafızasında yaşamaya devam edecek. 16.günde 932 teröristi leş haline getirdik*TSK Afrin hudutlarımızda ve bölgede güvenlik ve istikrarı sağlamak için, Suriye’nin kuzeybatısında Afrin bölgesinde, PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ’a mensup teröristleri etkisizleştirmek, dost ve kardeş bölge halkını baskı ve zulnden kurtarmak üzere, 20 Ocak 2018 saat 17.00’de “Zeytin Dalı Harekâtını” başlattı.*20 Ocak saat 17.00'den itibaren "Zeytin Dalı kapsamında terörisylerin sığınak, barınak, mühimmat deposu ve silah mevzisi imha edildi.PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ teröristler gebertildi.2 Afrin’de 16.günde 13 askerimiz şehit oldu Teröristlerle girilen çatışmalarda 3 kahraman askerimiz şehit oldu, 57 kahraman askerimiz yaralandı. Afrin'de ilk şehit piyade üstçavuş Musa Özalkan*Zeytin Dalı Harekatı'nın ilk acı haberi ikinci gün geldi. Piyade Astsubay Üstçavuş Musa Özalkan şehit düştü. Kilis'in Gülbaba köyünün güneydoğusunda PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgüt ile girilen çatışmada şehit düşen Özalkan'ın acı haberi Ankara'daki ailesini göz yaşlarına boğdu. *Tüm Türkiye'yi yasa boğan şehit Musa Özalkan, hikayesiyle yürekleri dağladı.2 yıllık evliydi 5 aylık bir kız çocuğu vardı şehit Astsubay Şırnak, Gabar, Cudi, Kuzey Irak ve diğer birçok bölgede 9 ay boyunca operasyonlara katıldı. vasiyeti ise Telafer’deki Türkmen çocuklara okul yaptırmaktı
3 Şehit Üsteğmen Oğuz Kağan Usta'nın adı okulda yaşayacak Zeytin Dalının 4'üncü gününde acı bir şehit haberi geldi. Kilis'in Suriye sınırındaki çatışmada 30 yaşındaki Antalyalı Piyade Üsteğmen Oğuz Kaan Usta'nın şehadete ulaştı.
*Antalya’da İngilizce öğretmeni olan şehit oğuz kaan ustanın eşi Side Üstüner Usta’ya acı haber verildi. acı haberle birlikte Afrin'deki şehit sayısı 2'ye yükseldi*Antalya Valiliği, Şehit Üsteğmen Oğuz Kağan Usta'nın eşi Side Usta'nın Serik ilçesinde görev yaptığı okulun adının değiştirilmesine karar verdi. Okula, Şehit Üsteğmen Oğuz Kağan Usta adı verildi.
4 *Piyade Uzman Çavuş Mehmet Muratdağı 6 ay önce evlenmişti Afrin'e yönelik Zeytin Dalı harekatı 4'üncü günü Kayseri 1. Komando Tugayı emrinde görevli Piyade Uzman Çavuş Mehmet Muratdağı'nın acı haberi geldi. *Afrin yakınlarında PKK/PYD’li teröristlerle çıkan çatışmada yaralanan Uzman Çavuş Muratdağı, doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamayarak şehit oldu.
*Uzman Çavuş mehmet Muratdağı’nın acı haberi, Kayseri merkez Kocasinanda oturan, 6 ay önce evlendiği eşi Birgül Muratdağı’na, askeri yetkililerce verildi. Acı haberi alan Birgül Muratdağı gözyaşı döktü. Şehit sokağına Türk bayrağı asıldı.
5 *Piyade Uzman Çavuş Ali Gümüş baba olacaktı
*Afrinin 8. gününde Mersin Mutlu Piyade Uzman Çavuş Ali Gümüş şehit oldu Şehit in acı haberi Mersin Muttaki ailesine verildi.*Şehit ali Gümüş evliydi Aile bireyleri gözyaşlarına hakim olamadı, Şehidin baba evi ve sokağı bayraklarla donatıldı şehidin eşi hamileydi *Afrinin 8. gününde Ordu Mesudiyeli Astsubay Fatih Mehmethan şehit oldu şehit 4 aylık evliydi acı haberi Ümraniye’deki baba ocağına ulaştı. Aile gözyaşına boğuldu,şehidin sokağı Türk bayraklarıyla donatıldı.*Piyade Üstçavuş Fatih Mehmethan, İstanbul'da son yolculuğuna uğurlandı. şehidi, 4 aylık eşi Gamze Mehmethan giydiği askeri üniforma ile karşıladı ve "Kalk da bana gel" diye seslendi.
murataltug1985
03-07-2018, 08:30
Kaynak yenişafak.com afrin şehitleri
1 Tankçı Er Nurullah Seçen 1 yıllık askerdi 22 yaşındaydı Konya Ereğli’deki baba ocağına ateş düştü. Babası nakliyeci annesi ev hanımıydı şehit 1 yıllık sözleşmeli er ve nişanlıydı*Şehit Fevzi Gürsu’nun acı haberi Elazığ’a ulaştı Tank saldırısında şehit oldu Fevzi Gürsu’nun Elazığ’da yaşayan babası ve annesi gözyaşlarına boğuldu. Bekâr olan şehidin 2 kardeşi vardı
*Uzman Çavuş Ufuk Aktağ evli ve 1 çocuk babasıydı 29 yaşındaydı annesi ve babası yasa boğuldu. Şehit Aktağ ve uzman çavuş kardeşi Engin Aktağ’ın, harekât gününde sosyal medyadan “Allah yolumuzu açık etsin kardeşim, devrem. Dünya Türk’ün gücünü görecek. Zafer bizim” mesajını paylaşmıştı *Şehit Fırat Karaca 7 yıldır görevdeydi Alican ve Ziyamet Karaca çiftinin 3 çocuğunun en küçüğüydü 28 yaşındaydı Afrin Harekatı’nda 4 silah arkadaşıyla şehit düştü.*7 yıldır uzman onbaşılık yapan şehit fırat Karaca afrinde şehit düştü annesi, akciğer kanseriydi
2 Teğmen Muhammed Cihangir Çubukçu
Afrinde vurulan tankın komutanıydı. Askerleriyle şehit düştü. Çubukçu memleketi İzmir’de toprağa verildi*Şehit cihangir çubukçu Bir kardeşti bekardı ailesinden gizli afrine gitmişti ve şehit düştü şehidin kız kardeşi ve ailesi gözyaşlarına boğuldu.
*Tank Uzman Onbaşı Halil İbrahim Aygül evlilik hazırlığı yapıyordu 22 yaşındaydı Tank Uzman Onbaşı İbrahim Aygül’ün babası Mustafa Aygül, gözyaşlarına boğuldu anne ve babası ayrıydı, anne Zeynep Aygül Çorum’da ikamet ediyordu Şehitin cenazesi Çorum’un Alaca İlçesi’nde toprağa verildi. Şehit 1 yıllık nişanlıydı*PKK/ PYD’li teröristler , Kilis Süngütepe Köyü’nde Yaylacı Hudut Karakoluna havanlı saldırı düzenledi. Piyade Uzman Çavuş Ahmet Bayram 25 yaşında şehit oldu. acı haberi, Hatay Kırıkhandaki ailesine verildi.*Uzman Çavuş Ali Yılmaz görev yeri Bitlis’ten Afrin operasyonuna katıldı 25 yaşında şehit oldu, 1 asker ve 2 ÖSO’lu yaralandı. Şehit Yılmaz’ın acı haberi, Ispartadaki ailesine verildi. Şehit Bekârdı 2015’te uzman çavuşluğa başlamıştı *Tabuta sığmayan şehit: Selçuk Paker Bordo bereli Selçuk Paker, Diyarbakır Sur'daki terör operasyonunda 30 Ocak 2016'da şehit oldu. Şehadetinin 2. sene-i devriyesinde
râhmet ve özlemle anıyoruz.
murataltug1985
03-07-2018, 08:31
Kaynak vikipedi Halep* (Arapça:*حلب*ˈħalab),
1 *Halep*Suriye'de bir şehirdir. 2007 nüfusu 1.7 milyon civarında olup, toplam nüfusu 4.393.000 'dir.Halep*Arapça'da ve diğer Sami dillerinde*süt veren*demektir.**Halep,*Osmanlı İmparatorluğu'nun en önemli kentidir,* Türkçe*deyimlerde ve*Türk edebiyatında*"Halep oradaysa arşın burada" İşte geldim gidiyorum şen olasın Halep şehri" Aşık Emrah'ın sevdiğini Halep'te araması,*Kerem'in Aslı'nın*ateşine Halep'te yanıp kül olması önemlidir *Tarihi MÖ 3000'li yıllara uzanan Halep Kalesi'nde Mezopotamya*devletleri,*Roma,*Bizans Arap*hakimiyeti,*Emeviler,*Abbasiler,*Hamdaniler,* Mirdasiler,*Ukayliler**Selçuklu ve*Osmanlı İmparatorluğu*devirleri yaşanmıştır.**I. Dünya Savaşı*sonucunda Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılmasından sonra halep Fransızlarda*kalmış sonra, Suriye Devleti kurulmuştur. Suriye'nin ticaret ve üretim merkezi olmuştur. *Osmanlı İmparatorluğu'nda*Bursa*ve*İstanbul'dan sonraki en önemli dokumacılık merkezi Haleptir İpekli dokumaları ve meşhur sabunları Halep'in en önemli ihraç malıdır. İstanbul'dan sonra ikinci en büyük ticaret merkezi ve altın çarşıları Haleptedir
2 *1500'lü yıllardan itibaren*Venedikliler,* İngilizler,*Fransızlar*ve*Hollandalılar*Halep'te konsolosluklar ve acenteler kurmuştur. Osmanlı'da ilk*masonlocası Halep'te kurulmuştur. Osmanlıda Halep'te İngiliz konsolosu*Handerson'un riyasetinde*Farmason Locası namıyla gizli bir teşkilat kurulmuştur Arap harfleriyle ilk*matbaa İstanbul'dan önce Halepte kurulmuştur *Osmanlı şehiri Halep'in özelliklerinden biri de*Kayşani ismindeki taş cinsidir Halep Kalesi, hanlar, hamamlar, çarşılar, camiler medreseler bu taşlardan yapılmıştır. Halepliler günümüzde evlerini taş kaplama yapmaktadır taşçılıkta Selçuklu,*Eyyubi,*Memlük*ve Osmanlı izleri görülür
*Halep;*Bursa,*Konya,*İstanbul'un karışımıdır
birçok etnik köken yaşamaktadır. nüfus yapısı Arap ve Türkmen'lerden oluşur Ermeni, Süryani, Yahudi, Kürt, Çerkez şehirde yaşamaktadır. Şehir merkezinin nüfusu 2011 de 4 milyondan fazladır
*Halep şehrinde 50% Arap, 40% Türkmen, 10%'unu Ermeni, Asuri, Yahudi, Kürt ve Çerkesler yaşamaktadır Ulaşım* karayolu,* havayolu*ve* demiryolu*ile sağlanır. yurtiçi-yurtdışı uçuşlara açık olan*Halep Havalimanı, Suriye'nin ikinci en büyük*havalimanıdır.*Halep, İslam Kültür Başkentidir 2011 yılında*Suriye İç Savaşı*ve*Halep Muharebesi'nin başlangıcına kadar olan tarihi yerlerinde başarılı restorasyonlar gerçekleştirilmiştir
*3 15 Mart 2011'de Suriye'de başlayan protestolar, birkaç ay sonra, 12 Ağustos 2011 de Halep'te hükümet karşıtı protestolara dönüşmüştür protestocular güvenlik güçlerince öldürülmüştür sonra *Halepte hükümet yanlısı gösteriler Saadallah Jabiri Meydanı'nda gerçekleştirilmiştir.*New York Times'a göre, 11 Ekim 2011'de ki gösterilere Esad'ı destekleyen 1.5 milyon kişi katılmıştır Suriye'deki büyük mitinglerdendir 2012 yılında ise güvenlik güçlerine bombalanmıştır *Halep'teki 1.000 fabrika talan edilmiş, tarihi eserler korunma amaçlı Türk hükümetinin desteği ile Türkiye'ye transfer olmuştur. Şubat 2014 te halepte hükümetin tarihi binaları hükümet muhaliflerince yok edilmiştir.
*2012'de, Halepte islam örgütleri esed güçleri arasında sivil savaş başlamıştır Halep, yıkılmış bombalanmış ateşli mücadelede yerini almıştır". Toplamda 13,500 kişi öldürüldü. polis karakollarınds çatışma olmuştur*Halepteki Şiddetli savaş da, Halep Ulu Camii El-Medine Çarşısı tahrip edildi ve*Öso ve*Suriye Arap Ordusu'nun silahlı grupları, kentin kontrolü için mücadele etti. Halep harap edildi ve yakıldı.
4*Suriye Dışişleri Bakanlığı, Halep'teki 1.000 fabrikanın yağmalandığını iddia etti tarihi eserlerin Türkiye'ye geçirildiğini iddia etti türkiyeyi suçladı *Kasım 2013'te gazeteci Francesca Borri, İslamcı savaşçıları Halep'deki isyancı bölgelere hakim olup, şeriat yasasını uygulamaya ve hükümet yerine birbirlerine karşı savaşmaya odaklandıklarını iddia etti. Suriye'li kılığında gizlice yolculuk eden eden Borri, tahribat yetersiz beslenme ve hastalık olduğunu bildirdi *Şubat 2014'te İslam Cephesi muhalefet grupları, adalet sarayı, ordu üsleri Carlton Kalesi tarihi binaların yok edilmesi sorumluluğunu üstlendi.*18 Ağustos 2016'da, Euro-Med yaralı sivillerin olduğu bir hastanenin Rus savaş uçakları tarafından bombardımana tutulduğunu Uluslararası yasaların ihlal edildiğini sivillerin çatışmadan korunması gerektiğini söylendi *Temmuz 2016'da, dört yıldır süren savaşta, Suriye hükümeti Rus hava saldırılarının desteği ile silahlı muhalefeti son hattı Halep'e kapattı isyancı güçler kuşatmayı kıramayıp, başarısız bir savunma başlattı; hükümet ve esed, Aralık 2016'da Halep'i ele geçiren kararlı bir muharebeye başladı 1000 lerce sivil öldüren esed halepi ele geçirdi
murataltug1985
03-07-2018, 08:31
Kaynak gezilerimiz.com Halep Aleppo
1 *Halep Deniz seviyesinden 379 m. Yükseklikte bulunan Türk sınırlarına yaklaşık 60 km. mesafede bulunan Halep Arapça'da ve Sami dillerinde süt veren demektir Suriye'nin ikinci büyük şehridir. tarihin en eski şehirdir. *Halepte nüfus 4 Milyon'a yakındır Osmanlı döneminden kalan çarşı, pazar, han ve bedestenleriyle İstanbul, Bursa ve Gaziantepe benzer halep osmanlı şehridir
*Halepteki etnik nüfusta çok millet vardır yüzyılların tarihi ve kültürü yaşanır Halepte Türkçe, Ermenice ve Fransızca kullanılır. Halep görkemli kalesinin dışında cami, medrese ve hamamları kiliseleri ile tanınır.*Halepin ipeği ve sabunları meşhurdur fıstıkları tatlıları da çeşitlilik ve lezzet açısından çok kalitelidir.*Halep'in koruma altına alınmaya çalışılan taş evleri büyük bir mimari zenginliktir*Halepte her keseye oteller bulunmaktadır lüks otel sayısı kısıtlıdır. Al-Gawaher" oteli tavsiye edilebilir.Suriye’ye vize zorunluluğu yoktur. Antakya otogarından otobüsler ve taksi ile kişi başı 30 YTL ye Halep'e ulaşabilirsiniz. Ulaşım 2-5 saat sürebilir.
2 Halep Kalesi Şehirden 50.m. yüksekliktedir doğal bir tepenin üstüne kurulmuştur çok eskiden burada Hitit Tapınağı vardı. Daha sonra Yunan Tapınağı'na çevrilen yapı, 10.yy'da Hamadani hanedanı döneminde Seyf Ed-Devle, tepeyi haçlı ordularına karşı stratejik bir kaleye çevirmiştir. *Halep Kalesi, Selahaddin-i Eyyubi'nin oğlu Zahir Gazi döneminde şehrin merkezi olarak inşa edilmiş 20 m. derinliğindeki hendeklerle güçlendirilmiştir. hendeklerde timsahlar olduğu söyleniyor. *Halep kalesi fethedilmeye çalışılmış muvaffak olunamamıştır Kalenin yüksek surları ve su dolu hendeklerinde can veren en önemli kişi Kutalmışoğlu Süleyman Şah’dır. *Süleyman Şah’ın türbesi Halep kalesinin arka burcunun tam karşısında Seyyid Nesimî’nin türbesiyle aynı mekandadır Yıllara rağmen halep kalesi sapasağlam ayaktadır *Halep Kalesi bir şehir gibidir Bir şehirde olması gereken her şey vardır cami, hamam, medrese zindan halep kalesinin zindanı durmamıza rağmen ruhumuza öyle bir sıkıntı ve korku verir zindan içindeki “kan kuyusuna vardı idam edilenlerin kanları akıtılmıştır *Halep Kalesi Yapı itibariyle Gaziantep Kalesine benzer aynı kişilerce yapıldığı söylenir restorasyonu devam etmektedir yabancı turistlerin ilgisi çoktur
murataltug1985
03-07-2018, 08:31
Kaynak gezilerimiz.com Halep Aleppo
Zekeriya a.s. Camii (Umeyyed Camii)
Şehrin en eski camisidir. Halep kent merkezindedir yapımına Emevi Halifesi El Velid Abdülmelik tarafından başlanmış 717'de Halife Süleyman döneminde bitirilmiştir. Memlüklüler ve Osmanlılar döneminde tamirler yapılmıştır. İçeride Hz. Yahya'nın babası olan Hz. Zekeriya peygamberin türbesi bulunmaktadır *Halep Kapalı Çarşısı Sokaklarının uzunlukları 10 km.den fazladır 15. Yüzyılda yapılmıştır. Ortadoğu'daki en uzun çarşıdır birbirini takip eden hanlardan oluşur*Halep kapalı çarşının kervansarayları imalathane olarak kullanılır. esnaflar turistik eşya baharat, halı-kilim, ip, giysi, dokuma, el işleri ve baharat satarlar.Kapalı Çarşı dışında *Bab’ül Farac ve Tilel Çarşısı, Tembel Kadınlar Çarşısı halepin meşhur çarşılarıdır
*Bimaristan (Tedavi Merkezi) Memluk Valisi Argun tarafından akıl hastalarına yaptırılmıştır Bimaristan, su ve müzikle tedavi kullanılmaktaydı önemlk bir tarihi sağlık merkezidir Halep'teki ilginç eserlerdendir *Halepte Aziziye Mah. Modern Halep’in en ünlü Caddelerindendir Emevi Camii, Eski Akıl hastahanesi, Halep Müzesi, Tren İstasyonu Sadallah meydanı, Sinan Camii ve Ulu Cami gezilmesi gereken yerlerdir
Cabar Kalesi Halep'in 110 km Doğusunda Fırat Nehri üzerindedir Osmanlı Devletinin kurucusu Osman Gazi’nin dedesi Süleyman Şah Caber Kalesinde Türk Mezarında gömülüdür*Süleyman şahın cabar kalesindeki Mezarının başında bir grup Türk askeri nöbet bekliyor Suriyede Türk Bayrağı dalgalanıyor *Fırat nehrinin kenarında yeni yerine taşınan Süleyman Şahın kabrini ziyaretiniz Türk askerini sevindirir. Caber kalesi baraj suları altında kalınca Fırat kenarında yeni bir yer tahsis edilmiş. *Süleyman Şah Urfa taraflarında Fırat nehrini geçerken boğularak ölmüş ve cesedi Caber kalesine defnedilmiştir.2 Ebla Antik Kenti (Tell Mardikh) İdlib yerleşimime yakın özellikle Halep-Hama Yolunun Doğu tarafındadır Halep şehrinin 40 km güneyindedir M.Ö. 2500 yıllarına dayanan dünyanın ilk iki dilli sözlüğü ve 17000 den fazla tabletin çıkarıldığı EBLA* Antik Saray kalıntılarının gezilmesi.gerekir
murataltug1985
03-07-2018, 08:32
Kaynak tdv islamansiklopedisi.info halep
*HALEP Suriye’nin ikinci büyük şehridir
Kuzey Suriye’nin en önemli şehridir Anadolu’dan Mezopotamya’ya Akdeniz’den İran’a giden ana yolların kavşak noktasında kurulmuştur. kervanların uğrak yeri olmuş, ticaretle zenginleşip medeniyette yükselirken sefere çıkan orduların tahribatına ve yağmalarına mâruz kalmıştır.
*Halep Eskiçağ tarihinde coğrafî konumu kadar mitolojik fırtına tanrısı Adad’ın kült merkezidir
*mö III. binyıl çivi yazılarında Akkad tabletlerinde Halaba ve Halman / Halwan şeklinde adına rastlanan Halep’in milâttan önce XVIII. yüzyılda Yamhad Krallığı’nın başşehri olduğu görülür.
*Halep, Anadolu’da kurulan Hitit Krallığı’nın eyalet merkezlerindendir hititlerin dağılmasından sonra Halpa Krallığı adıyla müstakil bir Hitit devleti haline geldi. Mö IX. yüzyılda Asur İmparatorluğuna dahil olan şehir önemini kaybetti*Helenistik dönemde Suriye Kralı Seleukos (m.ö. 305-280) tarafından Grek mimarisiyle imar edildi eski önemine kavuştu ve Beroia adını aldı*Halep Romalılar zamanında büyümeye devam etti kale ve kutsal mekânları barındıran akropol haline geldi. Bizanslılar çok sayıda kilisesiyle Hıristiyanlık merkeziydi. Şehirde bugün piskoposluklar vardır
*Hâlid b. Velîd’in azledilmesiyle Suriye valiliği ve başkumandanlığına tayin edilen Ebû Ubeyde nin emrindeki İslâm ordusu Kınnesrîn’in fethinden sonra Halepe yürüdü; öncü birliklerin başında İyâz el-Fihrî bulunuyordu. Halebdeki Tenûh ve diğer Arap kabileleri itaat ettiler. *Haleb halkı canlarına, mallarına ve binalara dokunulmaması şartıyla aman dilediler. cizye alındı Ebû Ubeyde ve müslümanlar Antakya Kapısı’ndan şehre girdiler kalkanlar konulup namaz kılındı Mescidü’l-etrâs kalkanlar mescidi yaptırıldı. Ebû Ubeyde nin ölümünden sonra Süfyân Suriye valiliğine getirildi.
*Halepte Emevîler döneminde eyalet valileri şehire yerleştirildi ancak Halep hiçbir zaman siyasî ve idarî bir merkez haline getirilmedi. iktisadî ve mimari bakımdan gelişti Emevîler’in yıkılmasından sonra Suriye’nin diğer şehirleri gibi ihmal edilmiştir.
*Mısır Valisi Ahmed Tolun 878 de Halep’i istilâ etti, Abbâsîler şehri geri aldılar 903 te Karmatîler tarafından kuşatılan şehir 936 da İhşîdîler’in eline geçti. Muhammed İhşîd buraya Benî Kilâb reisini vali gönderdi. bedevîler şehirde tahribata sebep oldular. *Hamdânî Emîri Seyfüddevle, İhşîdî’nin valisi Yânis ile barış antlaşması imzalandı Halep’i hâkimiyet altına alarak Hamdânîler’in başşehri yaptı Seyfüddevle, Bizansa karşı burayı uzun yıllar savunduysa da Phokas 962 de şehri ele geçirdi
*Bizans halepi yağmaladı tahrib etti binlerce kişiyi kılıçtan geçirip esir aldı. Şehir ıssız bir harabeye döndü felâketten sonra belini doğrultamadı.
*Meyyâfârikīn’e çekilerek başşehir yapan Seyfüddevle’nin ölümü 967 de oğlu Ebü’l-Meâlî geçti. Halep fetihten sonraki en karanlık günlerini yaşadı. Fâtımîler hutbeleri Fâtımî Halifesi adına okutturdu Hamdânî Devleti’nde ihtilâflar başladı Bizans İmparatoru Phokas 969 yılında Halep’i tekrar istilâ etti Hamdânîler şehri 975 te geri aldılar
*Halep 1014 te Fâtımîlere geçti ve Mansûr Abbâsîler adına okunan hutbeye son verdi. Sâlih Mirdâs 1024 te şehri ele geçirip Mirdâsîler hânedanının merkezi yaptı. Mirdâsîler Fâtımîler ve Bizanslılar’la mücadele ettiler. *Bizans İmparatoru Romanos Diogenes 1068-1071 yıllarında Halep üzerine iki sefer düzenledi. *1069’da Türkmen Emîri Sanduk büyük bir orduyla Halep’e girdi ve kışı orada geçirdi. Mirdâsî Emîri Mahmûd kıymetli hediyelerle onu Bizansa cihada teşvik etti. Mahmûd Mirdâsî, Fâtımî Devleti’nin zayıfladığını görünce Halep camilerinde Abbâsî Halifesi Kāim-Biemrillâh ve Selçuklu Sultanı Alparslan adına hutbe okuttu
murataltug1985
03-07-2018, 08:32
Kaynak tdv islamansiklopedisi.info halep
*31 Temmuz 1070 de Sultan Alparslan Mısır seferinde Halep’i kuşattı; halep şehrinin anahtarları teslim edildi halep Selçuklular’a bağlandı*Suriye Selçuklu Meliki Tutuş 1078 te Halep’i kuşattı. Ukaylî Emîri Şerefüddevle ile Halep Emîri Sâbık’ın Arap kabilelerinin desteğini sağlayarak mukavemet etmeleri üzerine başarı sağlayamadı. Tutuş ertesi yıl şehri yeniden kuşattı Tutuş, Emîr Atsız’ın yardım çağrısıyla Dımaşk’a dönünce Şerefüddevle kalabalık Arap kabileleriyle halepteki Mirdâsî hânedanına son verdi (1080).
*Anadolu Selçuklu Sultanı Süleyman Şah Antakya’yı fethettikden sonra Şerefüddevleyi 1085 te öldürdü 20 Haziran 1085 te. Süleyman Şah Halep’i kuşattı. kumandan Şerîf Huteytî, Halep’i Sultan Melikşah’ın onayıyla teslim edeceğini bildirdi. Süleyman Şah kuşatmayı kaldırdı (Temmuz 1085). *verilen sözün tutulmaması üzerine halep tekrar kuşatıldı Şerîf el-Huteytî Tutuş’a şehri teslim edeceğini bildirdi.Mayıs 1086 da Dımaşk’tan yola çıkan Tutuş, Halepte Süleyman Şah ile savaştı ve öldürdü (4 Haziran 1086).
*Şerîf Huteytî Halepte Tutuş’u da oyaladı Tutuş 11 Temmuz 1086 da halepi ele geçirdi. Melikşah Tutuştan Dımaşk’a dönmesini istedi. Tutuş Halep’ten ayrıldı. Sultan Melikşah, 3 Aralık 1086 da şehri teslim aldı. *Nizâmülmülk’ün tavsiyesiyle Kasîmüddevle Aksungur Halep şahneliğine, Nûh et-Türkî kale kumandanlığına tayin edildi Tutuş, Sultan Melikşah’ın ölümünden sonra 1092 de çıkan taht kavgaları sırasında Halep’i hâkimiyet altına aldı.*Tutuş’un 1095 de ölümüyle Halep Selçuklu Melikliği’ne oğlu Rıdvân getirildi Fâtımîler adına Halep’te hutbe okutuldu alınan sert tepkiler karşısında hutbe yeniden Abbâsîler’e ve Büyük Selçuklular’a okutuldu (22 Eylül 1097). *Rıdvân, Halep’teki Bâtınîler’le iş birliği yaptı propaganda merkezi kurmalarına müsaade etti; Sultan Muhammed Tapar’ın tehdidiyle bazılarını öldürtüp, şehir dışına sürdü (1108). *Haçlılar’ın kale ve stratejik yerleri ele geçirmesiyle Artukoğlu İlgazi ve Arslantaşoğlu ittifak kurdu. Rıdvan Haçlı tehdidi karşısında halep halkının şehri terketmesiyle halepteki göçe engel olmak için beytülmâle arazisini artuklulara sattı *Antakya Prinkepsi Tancred’in Halepi istilâ etmesiyle Rıdvân sûfî, fakih ve tüccar heyetini Bağdat’ta Sultan Muhammed Tapar’a göndererek yardım istedi ancak sonuç alamadı tutuşun oğlu Rıdvân’ın 1113 de öldü yerine oğlu el-Ahres, geçti
*El ahres melikliği sırasında Bâtınîlere izin vermedi ancak Haçlılar’a ciddi bir şey yapamadı. 1114’te ölümüyle kardeşi Sultanşah gecti idare Atabeg Lü’lü’ün elinde toplandı. Lü’lü’ 1116’da ölünce Emîr Yaruktaş idareye geçti Haçlılar’la iş birliği yaptı. *Haçlılar’ın tehditlerine karşı haep Artukoğlu İlgazi’ye Halep’i teslim almasını hıristiyanlarla mücadele etmesini istediler; İlgazi oğlu Timurtaş ile 1118 de şehre girdi 1122’de ölümüyle Emîr Bedrüddevle Süleyman Halep’te yönetimi ele geçirdi. *Kudüs Kralı Baudouin Halep’i tehdit edince Artuklu Belek şehri Haçlılar’a karşı savundu (1123). Belek in ölümüyle İlgazi’nin oğlu Timurtaş 22 Mayıs 1124’te şehre hâkim oldu. Mardin’de hapsedilen Suriye Selçuklu Meliki Sultanşah hapisten kaçarak Kudüs Kralı Baudouin ile ittifak kurdu. Halep’i kesin olarak ele geçirmeye karar veren müttefikler şehri Dübeys’e teslimde anlaştılar *Timurtaş asker toplamaya Mardin’e gitti Haleplilere öfkelendiği için geri dönmedi. Kumandan Kadı Ebü’l-Hasan şehri yiğitçe savundu ve Aksungur el-Porsukīden yardım istedi. Aksungur’un yaklaşmasıyla müttefikler halep kuşatmasına son vererek dağıldılar.
*Aksungur’un ölümüye Irak Selçuklu Sultanı Mahmud Halep’i Haçlılar karşısındaki kahramanlıklarıyla tanınan İmâdüddin Zengî’ye verdi
murataltug1985
03-07-2018, 08:33
Kaynak tdv islamansiklopedisi.info halep
İmadettin zenginin ölümünden sonra 1146 da oğlu Nûreddin Haçlılar’la savaştı kaleler fethedildi Haçlı kontu Joscelin esir edildi ve hapsedildi.
*Âdil hükümdar olan Nûreddin zengi halepde huzur ve sükûnu sağladı. Surları, kaleyi, ulucamiyi, pazar yerlerini yolları tamir ettirip zâviyeler ve hastahaneler yaptırdı. Sünnî medreseler kurarak Irak ve el-Cezîre’den getirttiği âlimlere dersler verdirdi Halep İlim, Kültür ve Sanat. sarayıydı
Halep Zengîler döneminde çok parlak bir çağ yaşadı. Nûreddin zengi ilme ve âlimlere çok değer verirdi. Suriye’de inşa ettirdiği medreselerde şeriat öğretilirdi *Nûreddin zengi 1174 te öldüğünde Halep’te üçü Hanefîler’e, dördü Şâfiîler’e ait yedi medrese ile biri kadınlara ait üç hankah vardı.filozof Fârâbî, edebiyat tarihçisi Ebü’l-Ferec el-gibi önemli kişileri barındırmaktaydı. *Halep’in kültürü, Haçlı seferlerinden Moğol istilâsından tahribatlardan etkilendi seçkin ilim, adamları Mısır’a gittiler. ilim ve sanat düştü Halkın Haçlılar ve Moğollarla cihad düşüncesi edip ve şairlere de yansımıştır. Edebiyatta islamın uğradığı felâketler anlatıldı *Halep hakkında pek çok mersiye yazıldı
*Nurettinin oğlu el-Melikü’s-Sâlih zamanında Selâhaddîn Halepe dayandı. şehir halkı karşı koydu Eyyûbîler geri çekildi. el-Melikü’s-Sâlih in ölümüyle Halep Musul hâkimi İzzeddin Mes‘ûd’a bırakıldı *Selâhaddîn-i Eyyûbî, Halife Biemrillâh tarafından kendisine verilen Halep’i almak üzere 1182 de Mısır’dan yola çıktı. İzzeddin Mes‘ûd Sincar’ı almış Halep’i kardeşi II. İmâdüddin e bırakmıştı. Selâhaddin 21 Mayıs 1183 te halepi kuşattı. *II. İmâdüddin Zengî mukavemet ettikten sonra Eyyûbîler’le anlaştı. Halep’e karşılık Sincar, Habur, Nusaybin ve Sürûc İmâdüddin’e verildi 11 Haziran 1183 te Selâhaddîn-i halepi oğlu Zâhir Gāzî’ye bıraktı. *Halep sultan Selâhaddîn kardeşi Melikü’l-Âdil’in ricasıyla Mısır’daki haklarından vazgeçmesi karşılığında Melikü’z-Zâhire verildi
*Melik Gāzî devrinde (1186-1212) Halep en parlak dönemini yaşadı. Ticaret canlandı, mimari eserler yapıldı; şehir ilim ve kültür merkezi haline geldi.
Halep Eyyûbîler devrinde Sünnî düşüncenin merkeziydi 1204’te şehirde sekizi Şâfiîler’e, dokuzu Hanefîler’e mahsus on yedi medrese, 1260’ta yirmi biri Şâfiîler’in, yirmi üçü Hanefîler’in kırk dört medrese mevcuttu. *Halepteki medreselerde hocalar ve öğrenciler maaşlarını ve burslarını medrese vakıflarından alırdı. Zengîler bîmâristanlarda tıp öğretimi yaptırmıştır. Tıp ilminde Halep’in en önde gelen siması, Halîfe Mehâsin’dir. Eyyûbîler’in veziri Yûsuf el-Kıftî de önemli bir tıp tarihçisidir.
*Hülâgû 1260’ta halepi ele geçirerek yakıp yıktı. Aynicâlût Savaşı’nda mağlûp olan Moğollar Halep’i Memlükler’e bıraktılar 1260 XIV. yüzyılda Moğol kumandanı Argun şehri tekrar aldıysa da üç ay sonra terketti.*1348’deki veba salgınında pek çok kişinin öldü 1400’de de Timur surlar ve kaleyi yakıp yıkmış, yağmalama sırasında 20.000 kişi öldürülmüştür. *1516’da başlayan Osmanlı yönetimine kadarki Memlük döneminde Halep kalkınmış açlık, kıtlık, günde 500 kişinin ölümüne sebep olan veba salgını şehri harabeye çevirmiş şehir deprem gibi felâketlerden kurtulamamıştır.
*Sühreverdî ile -Nesîmî Halep’in meşhur mutasavvıflarındandır. Memlükler dindar insanlardı. Haçlılar’a ve Moğollar’a karşı ihlâs ve samimiyetle mücadele ettiler. din âlimlerine değer verdiler, medreseler, camiler ve sosyal kurumlar inşa ettiler. kütüphaneler kurdular Kur’an, hadis ve dört mezhebte fıkıh, tefsir usul ilimleri yazdılar Halep hakkında birçok şair methiyeler yazmıştır.
murataltug1985
03-10-2018, 08:35
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info halep
*Osmanlı Halep’inin en zengin semtleri tüccarın ikamet ettiği, büyük evlerin bulunduğu Ferâfire, Suveyka Ali ve Sefâhiye idi. Küçük tüccara ve zenaatkâra ait basit evler varoşlarda yer almaktaydı. Doğu varoşunun uç kesimleri ile güney varoşunda, göç etmiş yarı kır hayatı yaşayan yoksul halk bulunuyordu. Karlık ve Tatarlar bu yerleşmelerdeydi kuzey varoşunda güçlü ve zengin hıristiyan topluluk otururdu Osmanlı hâkimiyetinin başlarında, dokumacılık ve ticaret alanında şehir gelişimişti hıristiyan şehirleri Cüdeyde Behram Paşa Vakfı ve İpşir Paşa sayesinde, halep ekonomik bakımdan güçlenmiş dinî vasıfını kaybetmiş kamu alanı ve eğlence yeri haline gelmişti. *XVII. yüzyıldan itibaren halepte güçlerini arttıran yeniçeri zümreleri Bankusa, Bâbünneyreb, Karlık, Bâbülmelek, gibi doğu varoşlarında ikamet etmekteydiler. Şehrin en büyük hanı Kurtbey Hanı olup eski ana merkezde yirmi iki dükkân, üç han, iki kumaş boyama atölyesinden oluşuyordu. Gümrük Hanı ile Vezir Hanı da önemli iş ve konaklama merkezleriydi. Halep, Osmanlı döneminde vakıflar sayesinde büyük çarşılara sahip oldu İstanbul tipi uzun ince minareli camileri vardı Mimar Sinan’ın ilk eserlerinden Hüsrev Paşa ve Behram Paşa camileri yanında Ahmediye, Şâbâniye ve Osman Paşa medreseleri halepde dikkat çekici eserlerdi
*I. Dünya Savaşı öncesinde Halep, İstanbul ve Kahire’den sonra Osmanlı Devleti’nin üçüncü büyük şehriydi Savaşın sonlarında tilâf devletleriyle Araplar’ın hücumlarını sıklaştırmaları üzerine Dördüncü Ordu Kumandanı Cemal Paşa başarısız savunmadan vazgeçip geri çekildi şehir Arap kuvvetleri, ve ingilizlerce 27 Ekim 1918 de
işgal edildi 1920 Martında Şam’da toplanan Eşraf Kongresi, Suriye Krallığı’nın kurulduğunu açıklayarak Şerîf Hüseyin’in oğlu Faysal’ı tahta geçirdi. Emîr Faysal 8 Mart 1920 de
Suriye kralı olarak taç giydi Fransızlar Sykes-Picout ve Manda anlaşmasıyla Şam ve Halep’e girdiler.
*Fransa’nın Suriye’deki yüksek komiseri General Gouraud 1 Eylül 1920 de, Halep’in 72.243 km²’lik özerk bir bölgenin merkezi olduğunu ilân etti; İskenderun’u da içine alan bölgenin yönetimi Araplar’a bırakılmıştı. Fransızlar Halep’i, batıyı doğuya bağlayan ana ticaret yolu olması sebebiyle,ekonomik avantaj sağlayabilmek için Suriye’den ayırmaya çalışıyordu Halepde Fransız manda yönetimine karşı İbrâhim Henânû liderliğinde büyük milliyetçi teşkilât kuruldu Türkler tarafından silâh ve mühimmatla desteklendi; 1921den itibaren destek kesildi. Fransız-Türk savaşı sona erdi
murataltug1985
03-10-2018, 08:36
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info halep
*Fransızlar 1922 de Halep özerk bölgesiyle, Şam, Dürzî ve Alevî özerk bölgelerini birleştirerek merkezi Halep olan federal bir devlet kurdular.
1924’te bu federal devlet Suriye altında üniter hale getirildi hükümet merkezi Şam’a taşındı; İskenderun yarı bağımsız bir statüyle doğrudan Beyrut’taki Fransız yüksek komiserliğine bağlandı. Henânû’nun ayaklanmasıyla Suriye ile antlaşma yapıldı Fransa ile Türkiye arasında imzalanan bir antlaşma ile İskenderun Türkiye’ye ilhak edildi (24 Haziran 1939).*II. Dünya Savaşında Fransa’da Alman yanlısı Vichy iktidarı ele geçirdi. İngiliz savaş uçakları, Halep’in Barun otelindeki Fransız kumanda merkezini 1941 de bombaladı General Wilson kumandasındaki İngiliz güçleriyle General Catroux un Fransa hükümeti Halep’e girip Suriye’deki Vichy hükümetine son verdiler. General Catroux Fransa hükümeti adına
*Halepte fransızlar hürriyet vaad etti Suriye 29 Şubat 1945’te Bm tarafından bağımsız bir devlet olarak tanındı. Fransa suriyenin bağımsızlığını reddetti Fransada gösteriler başladı. Fransız askerleri 21 Mayıs 1945 te Halep’te iki öğrenciyi öldürdü Suriyeliler’le Fransızlar arasında çıkan çarpışmalara Bm müdahale ederek yabancı güçlerin ülkeden çekilmesine karar verdi çekilme işlemi 15 Nisan 1946’da tamamlandı.Osmanlı Devleti’nin dağılmasıyla Halep ekonomik buhran geçirdi. ticaret merkezi olarak önemini koruduğu şehir, tarım ürünlerini Lazkiye yoluyla ihraç eden bir ticaret merkeziydi Suriye ticaretinin % 38’i Şam, % 30’u Halep yoluyla yapılmaktadır. Halep ticaret merkezi olmasının yanı sıra Suriye’nin en önemli sanayi merkezidir. *Halepte cam, çimento ve tekstil fabrikaları bulunmaktadır el dokuma tezgâhları faaliyettedir Halep’te 1946 yılında ilk defa mimarlık fakültesi açılmış ülkenin ikinci büyük eğitim merkezi haline gelmiştir. Halepte öğrenci sayısı 60.000’e yaklaşan bir üniversite, yüksek okul tıp fakültesi şehrin en büyük sağlık kuruluşu olan yüksek ihtisas hastahanesi bulunmaktadır.Halep, çeşitli din ve dinî fırkaya mensup Arap, Türkmen, Kürt, Ermeni ve yahudi milletlerden oluşmuş kozmopolit bir ahaliye sahiptir. Şehrin nüfusu çoğunluğunu Hanefî ve Şâfiî mezheplerine mensup müslümanlar oluşturmaktadır.
murataltug1985
03-13-2018, 08:36
Kaynak vikipedi Afrin, Halep
*Afrin tarihi mö ye dayanır şehirin 8*km güneyinde,*Hititler*döneminden Ain Dara Tapınağı* kalıntıları bulunmaktadır. kentin kuzeybatısında, M.Ö. 9. yy ya da 8. yüzyıldan kalma,*Luvi yazıtları bulunur. Yazıtın tahrip olmuş, TeşupTanrısı kabartması ve yazılı birkaç kelime günümüze ulaşmıştır.Eski Çağlarda*Ahameniş ve*Seleukos İmparatorluğu*gibi antik devletlerin yönetiminde kalan bölge,*Üçüncü Mithridatis Savaşıyla*Roma Cumhuriyeti'ne bağlandı ve*Suriye*eyaletinin bir parçası oldu. Roma'nın ikiye bölünmesiyle*Bizans İmparatorluğu'na bağlanmış 637 yılında*Müslümanların Levant'ı fethine kadar Bizans'a bağlı kalmıştır. *Afrin Tarih boyunca*Emevîler,*Antakya Prensliği,*Memlûk Sultanlığı hakimiyetinde kalmış,*Mercidabık Muharebesi'nden sonra*Osmanlı İmparatorluğu'nun*Halep Vilayetinin*parçası olmuştur. Afrin yerleşimi, ilk olarak 19. yüzyılda pazar yeri olarak kurulmasıyla başladı. 1929 yılında daimi sayısı 800'dü, 1968de nüfusu 7 bindi Suriye-Türkiye sınırının*1923'te belirlenmesiyle Afrin,*Fransa Suriye yönetiminde Suriye'nin Halep ilinin ilçesi hâline getirildi.
*21 Mart 1986'da üç kişinin Suriye polisi tarafından öldürülmesiyle, Afrin'de isyan çıktı. 1999'da*PKK*lideri bebek katili*Öcalan'ın tutuklanması, Kürt protestocular ile polis arasındaki çatışmaları tetikledi.
2011 baharındaki *Suriye İç Savaşı*ilk başlarda Afrin'e sıçramadı, 2012 yazında Suriye hükümeti, askerlerini ilçeden çekti ve afrin PYD'nin eline geçti.Ağustos 2013'te*Minniğ Askeri Hava Üssü Kuşatması'nın rejim güçleri aleyhine sonuçlanmasıyla, isyancılardan kurtulmak isteyen*Suriyeli askerler, YPG kontrolündeki Afrin'e sığındı tank ile silaha YPG el koydu.
*Kobani Kuşatması*IŞİD*alehine,*YPG*lehine sonuçlanınca, Ocak 2014'te PYD, tek Rojava işgal Anayasası'nı ilan etti Suriye Kürtleri'nin yoğun yaşadığı 3 bölgede; Afrin, Kobane ve Hasekede* özerklik ilan etti. Afrin kentini idari merkez seçti
PYD zamanla bu 3 kanton bölgede katliamlar gerçekleştirdi 2016'da Afrin'den harekete geçen YPG güçleri,*Minniğ Askeri Hava Üssü'nü ele geçirdi ve*Azeze .teröristleri yok etmek için türkiye 2016'da*Menbic Taarruzunu başlatdı.amaç terör terör koridorunu yoketmekti Türkiye, Ağustos 2016'da*ÖSO ile Fırat Kalkanı Harekâtı'nı başlatarrak *Cerablus*ve*El-Bab*bölgelerinin YPG tarafından ele geçirilmesini önledi.
*Fırat Kalkanı 29 Mart 2017'de sona erdi. Cumhurbaşkanı*Erdoğan, Fırat Kalkanı'nın devam edeceğini dile getirdi 9 ay sonra 20 Ocak 2018'de Afrin'deki PYD yönetimine son vermek amacıyla*Zeytin Dalı Harekâtı başlatıldı.
Asi Nehri*ve Afrin Çayı,*Selefkos imparatorluğunda*Oinoparas olarak biliniyordu. Batı medeniyetinde*Orontes*olarak bilinen nehrin ismi, Emeviler ve Abbasiler döneminde ise*Ifrin*şekline dönüştü. Afrin kentinin isminin buradan gelmektedir. 2004 tarihli nüfus 172 bin di Erkekler arası okuma-yazma oranı*%73, kadınlar arası okuma-yazma oranı %61'dir. Erkekler arası işsizlik*%6,5, kadınlar arasında ise*%11,6'dır. Geçmişte Afrin nüfusu 200 bindi Suriye İç Savaşı*ve göçler ile sayı 500.000'e ulaştı.
murataltug1985
03-13-2018, 08:38
Kaynak aa.com.tr Afrin ve ötesi
*ABD’nin desteğiyle PYD/YPG’nin “Kuzey Ordusu” 30 bin kişilik “Suriye Sınır Gücü” oluşturması rejimin İdlib’de ilerlemesi Afrin harekatını gündeme getirdi.Suriye satrancında dengeler değişti ittifaklar kuruldu Rakka’nın DEAŞ’tan temizlenmesiyle bölge kimin kontrolüne girecekti acaba Türkiye Rakka ve Menbiç’te önü kapanırsa Afrine yönelecekmiydi Trump Suriye politikasını belirledi Suriye’de PKK PYD/YPG ile yoluna devam etmeye karar verdi Türkiye’nin askeri alanda neler yapabileceği sorusu akıllara geldi
*ABD’nin ‘PYD/YPG yi, Menbiç’te koruması, bu bölgeye yapılacak operasyonu zorlaştırmaktaydı Ancak Türkiye riski barındıran Afrin kantonu, harekatı Türkiye’nin çıkarları açısından çok önemliydi İdlib’in Türkiye açısından stratejik önem arzediyordu PYD/YPG terörünün önlenmesi açısından Türkiye’nin müdahalesi hayati değerdeydi ve Türkiye Astana çatışmasızlık anlaşmasıyla İdlib’te varlık göstermeye başladı.
Afrin harekatı Suriye’de oyun bozucu bir hamleydi
Türkiye Fırat Kalkanı ile yaptığı oyun bozucu hamlenin ardından,*Astana’da Rusya ve İran’la*yaptığı çatışmasızlık anlaşmasıyla, Akdeniz’e çıkış noktasındaki İdlib’de önemli bir kazanım elde etmişti ABD’nin Suriye’deki planlarını bozmuştu
*Fırat kalkanıyla PYD/YPG terör örgütünün Akdeniz hayalleri yerle yeksan oldu Cumhurbaşkanımız ilk hedefin *Afrin*ve ardından*Menbiç*olduğunu teyit etti. Afrin ve ötesini planlara dahil ederek PYD/YPG terör kantonu olan Kobani ve Cezireyi hedefe koydu Suriye’ sınırındaki PYD/YPG terör kuşağını önlemeye çalışarak Suriyeli mültecilerin bir kısmını kurtarılan bölgelere yerleştirmek istiyor.
Tarihi Hititlere, M.Ö. 1000’lere uzanan ve Afrin Kudüs’ün de fethedildiği 637 yılında Müslümanların hâkimiyetine girdi. Osmanlı döneminde Kilis’e bağlı bir kazaydı Afrin teröristlerden temizlenirse, Türkiye’nin güney sınırında yaklaşık 10 bin kilometre karelik bir alan Türkiye nüfuzunda olacak. *Suriye savaşında Türkiye’nin tampon bölge kurmayı planladığı alanlar 5 bin kilometre kareydi Fırat Kalkanı ve İdlib’in ardından Afrin harekatıyla, Doğu Akdeniz’e ulaşmayı hedefleyen PKK terörü engellenecek ABD’nin PYD/YPG’nin Doğu Akdeniz’le ilgili emelleri sona erdirilecek Afrin tehdidi bertaraf edilerek diğer kantonlar için önemli bir uyarı yapılacak. Türkiye Rusya ve ABD’den sonra Suriye topraklarında en büyük nüfuz alanı oluşturan üçüncü ülke olacak Türkiye hududundan Afrin’e bir*harekat yapılması*ve ÖSO güçlerinin kullanılmasıyla Türkiye Afrin’in güneyindeki Şeyh Berakat tepesinde bir üs oluşturacak Tel Rıfat-Cenderis hattının alınmasıyla Afrin’ Türkiye ve ÖSO egemenliğinde bir adaya dönüştürülecek
*Minniğ askeri havalimanın kurtarılması sevkiyat açısından önemli. Halep’ten Minniğ ve Azez’e uzanan 214 numaralı ve Halep’ten Afrin’e uzanan 62 numaralı karayolları ele geçirilmesi gerekli stratejik noktalar.Türkiye’nin güvenliği açısından afrin operasyonunda Rusya ile anlaşma yapıldı çünkü Suriye’de yapılacak her operasyon risk taşıyor ABD Suriye’deki en önemli müttefiki PYD/YPG ye yapılan operasyondan rahatsız çünkü DEAŞ ortadan kaldırıldı Afrin harekâtı, terörist DEAŞ’a değil, terörist PYD/YPG üzerine yapılıyor abd dünya kamuoyunu “Kürtlere operasyon” yapılıyor diyerek Türkiyeye karşı kışkırtıyor
*Afrin harekâtı*neden şimdi gündeme geldi” sorusuna cevap ise ABD’nin yardımıyla PYD/YPG’nin “Kuzey Ordusu” veya 30 bin kişilik “Suriye Sınır Güvenliği Gücü” oluşturma gayreti, rejim ordusunun*İdlib’de ilerleyerek Ebu’z-Zuhûr havalimanını ele geçirmesi ve*Soçi’de yapılacak Ulusal Diyalog Toplantısı’na*SDG’nin Rusya tarafından çağrılabilecek olmasıdır
murataltug1985
03-14-2018, 08:43
Kaynak vikipedi zeytin dalı harekatı
*Zeytin dalı Harekâtının ilk aşamasında 7 bölgede PYD/YPG ve IŞİD sığınak, barınak, gözlem noktası ve mühimmat deposu olarak kullanılan 108 hedef**Türk Hava Kuvvetleri'nce vuruldu.Azez'in 6 kilometre güneyinde YPG kontrolündeki*Minniğ Askeri Hava Üssü*bombalandı.ÖSO Azez'den Afrin'e ilerledi YPG Afrin'in Suriye'nin parçası olduğunu söyleyerek Esad'dan yardım istedi.operasyona Rusya'nın yeşil ışık yaktığını ihanete uğradıklarını dillendirdi.Pentagon Afrin'deki YGP'yi desteklemediklerini Fırat Nehri'nin doğusundaki kendi denetimindeki SDG'ye bağlı YPG güçlerinin Afrin'e ilerlemeleri durumunda desteklerinin sona ereceğini belirtti.
*ABD Savunma Bakanı*Mattis doğudaki YPG lilerin Afrin'e kaydığını açıkladı.Millî Savunma Bakanı* Canikli operasyonda kullanılan mühimmatların savunma sanayisince yerli olarak üretilebildiğini terör mühimmatlarının sadece Afrinde değil, bölgenin tamamında temizleneceğini açıkladı.YPG'nin elinde ABD envanteri dışında*NATO*silahları da bulunmaktadır
Tsk operasyonun sekizinci gününde YPG'ye ait 340 hedefi imha etti 28 Ocak 2018'de*Burseya Dağı'na al bayrak dikildi uyuşturucu cesaret verici Captagon hapı bulundu YPG'nin kadın kolu Türk askerlerinin bulunduğu bölgede*intihar saldırısı*gerçekleştirdiği . 'Avesta Khabur' kod adını kullanan terörist Türk tanklarının yanında kendisini patlattı*
*Tsk 30 Ocak 2018'de Afrin'e havadan* Türkçe,* Kürtçe*ve*Arapça*bildiriler attı. Bildiride halktan teröristlere karşı destek istendi Afrin Afrinlilerindir." mesajı verildi.31 Ocak 2018'de Darmık Dağı'nın güney yamacında bebek katili apo anıtı yok edildi
Tsk 1 Şubat 2018'de Afrin'in kuzeyinde Ali Kar ve Zar köylerini YPG'den aldı. Zehran bölgesi ile Şinkal köyünde toprak bütünlüğü sağlandı. Afrin'in kuzeyi Tsk ya geçti Bülbül kasabası YPG'den alındı. Bu tsk nın ele geçirdiği ilk beldeydi.YPG Türkiyenin durdurulması için*Amerikadan yardım istedi
Suriye Demokratik Güçleri*sözcüsü Redur Xelil, TSK uçakları tarafından 1893 kere bombardıman yapıldığını, 72 kere çatışmaya girdiklerini,toplam 473 Tsk ve ÖSO mensubunun öldürüldüğünü, 25 askeri aracın imha edildiğini iddia etti.Afrinliler silahlandırılarak kalkan olarak kullanıldı teröristlerce çocuklar silahlandırılıp çeteler kuruldu
*20 Ocak 2018'de tsk afrine hava harekâtı başlattı harekata kara unsurları top atışları ile destek verdi TSK ve ÖSO ilerlemesini hızlandırarak Afrin'e ilerledi Bülbül, Afrin şehir merkezi, Cinderes,*Burseya Dağı*ve Racoda çatışmalar yoğunlaştı. TSK ve ÖSO Bülbül ve Burseya Dağı'nı fethederek al bayrağı kale burcuna dikti Kilis*sınırındaki bölgeler ele geçirildi ve YPG'nin kilis bağlantısı kesildi. Genel 19 Şubatta bir belde merkezi ve 52 köyün bulunduğu 78 noktanın ele geçirildiğini duyurdu.*2018 Şubat ayında kayıplarımız arttı. Bir ayda TSK'dan 32 asker şehit oldu 170 asker yaralandı. ÖSO'nun 60'dan fazla şehidi vardı 17 Şubat 2018 de Erdoğan kayıplar hakkında bilgiler verildi
murataltug1985
03-14-2018, 08:44
Kaynak vikipedi zeytin dalı harekatı
*Suriye Gözlemevi 200 civarında ÖSO'lunun öldüğünü iddia etti, YPG ve SDG 400'den fazla ÖSO kuvvetini öldürdüklerini söyledi Genelkurmay 19 Şubat 2018 tarihine kadar 1641 YPG militanın etkisizleştirdiğini söyledi SDG ve Suriye Gözlemevi sayıyı küçülttü TSK hava harekatını azalttı 12-16 Şubat tarihleri arasında 47 hava harekatı düzenlendi Rus jeti şubat ayında milis güçlerce düşürüldü ve tsk hava harekatlarını azalttı
Esad rejimi ile TSK ve ÖSO çatıştı Suriye YPG'lilere lojistik destek sağladı YPG li teröristlere güneyden koridor açıldı PKK'nın Sincardan Afrin'e terörist gönderdi Harekâtın 31. gününde Suriye devlet televizyonu*Suriye ordusunun Afrin'e gireceğini duyurdu. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Suriye ordusunun Afrin'e YPG'yi arındırmak için girmesinde problem olmadığını acak destek verilirse Türkiye'nin tavrının ağır olacağını açıkladı.
*20 Şubat 2018'de Halep'ten Afrin'e*Suriye Ulusal Savunma Kuvvetleri, Şabi milisleri ve*Bakır Tugayı*konvoyu hareket etti. Tsk top atışlarında bulundu. konvoy uyarı atışları sonrası 10 kilometre geri çekildi.Suriye hükûmeti yanlısı gruplar Afrin'e giriş yapmıştı ancak geri kaçtılar
22 Şubat'ta Afrin'e silah ve mühimmat taşıyan 40 araçlık*YPG*konvoyu TSK tarafından yok edildi.26 Şubat 2018'de 115 nokta ile YPG'nin Türkiye sınırıyla bağlantısı kesildi. Türk taarruz be hücumu *Raco*ve*Cinderes'te yoğunlaştı. TSK ve ÖSO 6 Mart 2018'de Racoyu fethetti sancak dikti Raco ve Cinderes’ten Afrin’e ulaşan kara yolları ele geçirildi
*6 Mart ta Suriye Demokratik Güçleri Rakka'da basın toplantısı yaptılar Afrin dışında Fıratın doğusunda*IŞİD'e karşı koalisyon güçleriyle birlikte görev yapan güçlerini Afrin'e gönderme kararı aldılar SDG mensupları operasyonları terk edip Afrin'e gitti Afrin'e geçen*Devrimciler Ordusu'na bağlı 1.700 kişinin*Deyrizor'dan hareket etti Raconun ele geçirilmesiyle 8 Mart 2018 de Afrin'in güneyindeki Cinderes beldesi TSK ve ÖSO tarafından ele geçirildi.harekâtın 47’nci gününde Afrin merkezine 10 km kadar yaklaşıldı.
murataltug1985
03-14-2018, 08:49
Kaynak vikipedi zeytin dalı harekatı Çatışan taraflar
Zeytin Dalı Harekâtına Tsk Kuvvetlerinin Kara Kuvvetleri 2. Ordu*ve*1. Komando Tugayı*ve*Türkiye destekli ÖSO kara birliği olarak katılmaktadır. İlk etapta TSK'ya bağlı 6.400 asker Afrin'e girmiştir.Türk Hava Kuvvetlerine*bağlı savaş uçakları,TSK ve ÖSO ya destek verdi.Şubat 2018'de 50 tim halinde*hendek operasyonlarında*görev almış*JÖH ve*PÖH birlikleri Afrin kent merkezinde sınır bölgesine sevk edildi.26 Şubat 2018'de JÖH ve PÖH timleri*Gaziantep'in*İslahiye*ilçesinden Afrin'e geçti. operasyona 64*köy korucusu katıldı.Mit operasyonda aktif rol aldı ÖSO birliklerinin koordinasyonunu, yönlendirilmesini sağladı
Afrin' Suriye-Türkiye sınırına girecek olan*Türkiye destekli ÖSO yapısındaki gruplar Mart 2016'da oluşturulmuştur. Türkiyede askerî eğitime tabi tutulan öso grupları Zafer Bloğu, Lejyonlar isminde çatı örgütler kurulmuştur. Afrinde öso tugayları şunlardır Azadi Taburu Semerkand Muntasir Billah Sultan Mehmet Tugayı Kürt Şahinleri' El-Mutasım Kuzey Fırtına Tugayı*Mare Askeri Konseyidir
Afrin'de*YPG,*YPJ,*adüna Devrimciler Ordusu*İdlip Askeri Konseyi*ve Demokratik Kuzey Güneşi Tugayı Suriye Demokratik Güçleri adına savaşmaktadır YPG *ve SDG bünyesinde kurulan*Anti-Terör Birimleri*adlı*özel kuvvetler* çatışmalara girmiştir.
YPG' Afrin'de esir tuttuğu*IŞİD*militanlarını Tsk ile savaştırmak için serbest bırakmıştır 8 Mart 2018'de SDG yöneticilerinden Ebu Ömer El 1.700 kişilik Devrimciler Ordusunu*Deyrizor'dan Afrin'e sevk etmiştir Zeytin Dalında TSK ve Türkiye destekli ÖSO ile çatışmalara giren çeşitli güçler vardır.*Afrin Bölgesi'ndeki Asayiş,*Toplum Koruma Güçleri,*Öz Savunma Güçleri*ve Rojava Gençlik Birliği çatışmalarda yer almıştır. Enternasyonalist Özgürlük Taburu*adıyla ortaklaşan*Birleşik Özgürlük Güçleri,*MLKP,*RUIS,*TKP/M-L,*TKEP/L,*MLSPB,*Komünist yeniden inşa*ve*Antifaşist Eylem*Güçleri çatışmalara katıldı.2018'de ise*Irak'ın*Sincar bölgesinde IŞİD le savaşan*Yezidilerin*oluşturduğu*Sincar İttifakı Şengal Direniş Birlikleri*ve*Ezidi Kadın Birimleri* SDG'ye destek vermekte Halk Cephesi" adıyla TSK ve ÖSO'ya saldırı düzenlemektedir
ogeredeli
03-14-2018, 23:37
Yiğitlerimizin Allah yardımcısı olsun
murataltug1985
03-15-2018, 10:21
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info suriye
*Abbasi Halifesi Mütevekkil, Bizans saldırılarına karşı Suriye sahillerine donanma yerleştirip sahil birlikleri kurdu Türk nüfuzu kırmak amacıyla devlet merkezini Arap unsurunun ağırlıklı bulunduğu Dımaşk’a nakletti. Mayıs 858 de Dımaşk’a geldi Türk askerlerinin Irak’a dönmek için gösteri yapmasıyla Sâmerrâ’ya dönmek zorunda kaldı.
Suriye’de Şiî hareketleri yaygınlaşdı halife Mütevekkil devrinde başlayan anarşi ölümünden sonra arttı. Kuzey Suriye’de Kilâb kabilesinin isyanları çıktı.isyanlar bastırıldı.*Muvaffak-Billâh ın Abbâsî ordusu Suriye’yi ele geçirdi. Bunu öğrenen tolunoğulları Suriye’yi geri aldı. Abbâsî halifesine bağlandılar tolunoğlu Humâreveyh Dımaşk’ta hizmetçileri tarafından uyurken öldürülmesiyle 895 de Suriye’de Tolunoğulları yönetimi zayıfladı. Şîa’ya mensup İsmâilî-Karmatî hareketleri Esed, Tay ve Temîm kabileleriyle Suriye Dımaşk üzerine yürüdüler Karmatîler’in lideri, Sâhibüşşâme Hama, Humus, Ba‘lebek’i ele geçirdi. Hama’da Abbâsî kuvvetlerine yenilerek Bağdat’a öldürüldü 903 de Suriye’deki Karmatî isyanları, Halife Müktefînin görevlendirdiği Muhammed Süleyman gibi kumandanlarca sona erdirildi.936 da Suriye abbasi halifesi tarafından Mısır genel valisi Tuğç’a verildi bölgede İhşîdîler dönemi başladı.
*Fâtımîler, Suriye’yi Büveyhî idaresine ve Abbâsî hilâfetine son verecek seferin hareket noktası görüyorlardı. Mısır’ı ele geçiren Fâtımîler’in Suriye’yi Karmatîler’den alma yönündeki ilk teşebbüsleri başarısızlıkla sonuçlandı Azîz-Billâh, 977 yılında Dımaşk’ta bağımsızlığını ilân etti Türk Emîri Aftegin’in onu esir aldı. Büveyhî Sultanı Adudüddevle’nin 983’te ölümüyle Suriye’de Fâtımîler merkezî ele geçirdiler. 992 de Hamdânîler’in elindeki Humus ve Hama alındı Fâtımîler, Suriye’deki yerel liderlere özerklik verdiler; Cerrâhîler’le iş birliği yaptılar. mahallî isyanları çıktı Bu Fâtımî / İsmâilî daveti Suriye’de yayıldı. Biemrillâh devrinde 1014 te Halep ve civarı alındı. *Suriye sahil şehirleri Fâtımîler’in eline geçti. Kuzey Suriye’de Bizans’ın elinde Şeyzer gibi küçük birkaç şehir kaldı. Dürzîlik inancı Suriye’de hızla yayıldı.Fâtımî hâkimiyetinin zayıfladığı Halife Zâhir-döneminde Sâlih b. Mirdâs, Kelb ve Tay kabileleriyle anlaşarak Halep’ten Âne’ye kadar olan bölgeyi aldı 1024 te Halep’i ele geçirildi Mirdâsîler hânedanının temellerini attı. Mirdâsîler Fâtımîler’i yenilgiye uğrattılar, Halep ve Humus’u alıp onları Kuzey Suriye’den çıkardılar. Mirdâsî Emîri Şiblüddevle Fâtımî tehdidine karşı Bizans hâkimiyetini tanıdı ve vergi verdi Fâtımîler’in Dımaşk valisi Anuş Tegin, Suriye’deki Arap kabileleriyle Hama ve Halep’i ele geçirerek Mirdâsî hâkimiyetine son verdi. Fâtımîler’in Güney Suriye’deki hâkimiyetleri, Selçuklu Emîri Atsız 1076 da Suriye’yi ele geçirip hutbeyi Abbâsîler adına okutmasıyla son buldu.
*Melikşah’ın kardeşi Tutuş’un suriyeye girmesiyle 1079 da Suriye ve Filistin Selçuklu Devleti kuruldu Tutuş 1086 da Halep’i Selçuklu topraklarına kattı. Tutuş Suriye’nin tek hâkimi oldu. Halep’e gelen Sultan Melikşah, Halep valiliğini Aksungur’a verdi. Suriye’nin güneyi ve sahil şehirleri Tutuş’un, kuzeyi Aksungur’un elindeydi. Suriye’de Selçuklu yönetiminde Batı Avrupa ve İtalya’da ticaret yeniden canlandı ticaret Akdeniz’in doğu kıyısındaki Halep ve Dımaşk gibi şehirlere yansıdı. Selçuklular’ın bölgede istikrarı sağlamasıyla suriye ticareti Selçuklular’ın Suriye ile İran ve Anadolu’ya hâkim olmaları karayoluyla yapılan uluslararası ticareti geliştirdi.ağabeyi Melikşah’ın ölümüne kadar (1092) melik unvanıyla yetinen Tutuş onun vefatıyla taht mücadelesine kalkışarak Rahbe, Musul, Halep, Nusaybin, Antakya, Urfa, Harran ve Rakka’yı ele geçirip adına hutbe okuttu.
*Mayıs 1094’te Halep’i kuşatan Tutuş şehri ele geçirip halep emiri Aksungur’u öldürttü ve Kuzey Suriye’yi Antakya’da hüküm süren Yağısıyan’a iktâ verdi. Selçuklu tahtı için Berkyaruk’la yaptığı mücadeleyi kaybeden Tutuş’un ölümüyle 1095 de oğlu Rıdvan Halep’e hâkim oldu küçük kardeşi Dukak Dımaşk’ı ele geçirdi. Suriye Selçukluları ikiye bölündü Rıdvan 1113 de ölümüne kadar Kuzey Suriye hâkimiyetini sürdürdü. Rıdvan’ın ardından oğulları vasıtasıyla devam eden Selçuklu Halep melikliği, şehir halkının Haçlılar’a karşı yardım çağrısı üzerine Halep’e gelen Artuklu Emîri Necmeddin İlgazi tarafından sona erdirildi 1117
murataltug1985
03-15-2018, 10:22
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info suriye
*Dımaşk ve Güney Suriye’de Dukak’ın 1104 te ölümüyle Dımaşk Atabegliği Börîlerin kurucusu Atabeg Tuğtegin’in eline geçti Cebelibahre’de Nusayrîler, Cebelisümmâk’ta Dürzîler, Batı ve Güney Suriye’de İsmâilîler gibi heterodoks unsurlar, Sünnî Selçuklular’la savaşıyordu Tuğtegin’in ölümünden 1128 de Dımaşk’a hâkim olan oğlu Böri bölgede Haçlılar’ın müttefiki Bâtınîler’le mücadele etti. Dımaşk’ı ele geçirmek isteyen Haçlılar’ı da yenmeyi başardı I. Haçlı Seferinde Antakya 1099 da işgal edildi Haçlılar Suriyeyi yağmaladı Lübnan’a girdi Lazkiye 1108’de Antakya Prinkepsliği’ne bağlandı. Suriye’nin iç kısımları Halep, Hama, Humus ve Dımaşk atabeyi börilerin elindeydi. Haçlılar, Suriye’nin sahil kesiminde hâkimiyet kurabildiler. *Halep ve çevresini ele geçiren Musul Atabegi İmâdüddin Zengî, Haçlılar’a karşı cihad ilân ederken 1130 da Suriye’nin güneyini Hama ve humusu topraklarına kattı.İmâdüddin Zengî’nin 1146 da ölümüyle Halep ve Kuzey Suriye’de hâkimiyet oğlu Nûreddin Zengî’nin eline geçti. II. Haçlı Seferi’nin ardından Suriye’deki etkinliği artan Nûreddin 1154 de Dımaşk’ı ele geçirerek Suriyeyi tek elde topladı. Suriyenin imarına katkıda bulundu Sünnî ulemâyı destekledi. Haçlılar’a ve heterodokslara karşı onlardan yararlandı. Suriye’nin güneyinde Salhad ve Busrâ İsmâilîler’in elindeydi. Suriye’nin çöl olan doğu kısmında ise Tay kabilesi Fâtımîler’le, ve Haçlılar’la anlaşarak hâkimiyetini devam ettiriyordu. 1157 de Suriye’nin kuzeyindeki deprem büyük hasara yol açtı.
*Nûreddin Zengî’nin 1174 ölümüyle zengilerde taht mücadelesi,başladı Mısır ve Suriye’yi birleştirmek isteyen Selâhaddîn-i Eyyûbî Ekim 1174’te Mısır’dan Suriye’ye hareket etti Dımaşk, Ba‘lebek, Humus, Hamayı ele geçirdi. 1183 te Halep’i alan Selâhaddin, Hittîn Savaşı’nda Haçlılar’ı yenilgiye uğratıp 1187 de Kudüs’ü fethetti Haçlı kalelerini fethetti 1193 te Selâhaddin’in ölümüyle Eyyûbî Devleti, Mısır ve Suriye’de kollara ayrıldı. Suriye’de Selâhaddin’in oğulları arasındaki hâkimiyeti el-Melikü’l-Âdil kazandı Haçlılar’la savaşılmadı Suriye’de ticaret gelişti Haçlılar Hama ve Humusa saldırdı el-Melikü’l-Kâmil Haçlılar’la anlaştı Suriye’deki Eyyûbî melikleri bağımsız hareket etmeye başladılar. *Eyyubiler döneminde el-Melikü’s-Sâlih devrinde suriyede merkezî idarenin otoritesi zayıfladı. Halep gibi beyliklerin merkezle ilişkisi kesildi. 1243 te Halep, Humus ve Dımaşk Anadolu Selçukluları’na katıldı.Suriye Eyyûbî melikleri Mısır’da 1250 de kurulan Memlük Devleti’ni tanımadılar ve Mısır sultanlığını almak için harekete geçtiler. Moğol tehlikesi ortaya çıkınca Abbâsî halifesi aracılığıyla antlaşma sağlandı Suriye’ye saldıran Moğollar Halep’i, ve Dımaşk’ı istilâ ettiler Suriyeye hâkim oldular. Aynicâlût Savaşı’nda 1260 da Moğollar’a ağır bir darbe vuruldu Memlükler, Suriyeyi ele geçirdiler. İtaat eden Eyyûbî emîrleri görevlerinde bıraktılar. Eyyûbî beylikleri varlıklarını XIV. yüzyıla kadar devam ettirdi
murataltug1985
03-15-2018, 10:22
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info suriye
*Memlük Sultanı Baybars Suriye’de Moğollar’a ve Haçlılar’a karşı başarılar kazandı suriyede idarî düzenlemeler yapıldı Haçlılar’ın Suriye’deki en önemli kalesi Hısnülekrâd alındı, Antakya Haçlı Prinkepsliği ortadan kaldırıldı, Trablus Haçlı Kontluğu ve Bâtınîler’in kaleleri fethedildi. Suriye’ye sığınan Türkmen ve Moğol kabilesi çeşitli merkezlere yerleştirildi. Kalavun 1281de Humus’ta İlhanlılar’a karşı büyük bir zafer kazandı. 1285 te Suriye’nin Akdeniz sahilindeki stratejik kalesi Merkab ve Lazkiye alındı. Haçlılar’ın elinde sadece Akkâ kalmıştı. Melikü’I-Eşref Akkâ’yı ele geçirerek bölgede iki yüzyıl devam eden Haçlı varlığına son verdi. Haçlılar’ın suriyeden çıkarılmasıyla Suriye’deki kaleler yıkıldı. *Memluklu Kalavun devrinde Suriye’ye hücum eden İlhanlı Sultanı Gāzân Han 1299 da Humus’u ele geçirdi Dımaşk’a saldıran İlhanlı kuvvetleri şehri tahrip etti şehir tekrar Memlükler’in hâkimiyetine geçti. Haçlılar’ın elindeki Suriye’nin Akdeniz sahilindeki tek adası Ervâd 1302 de fethedildi Memlük kuvvetleri, Suriye’ye saldıran İlhanlılar’ı Tedmür’de ve Mercüssuffer’de yenerek Suriye’den çıkardılar.Berkuk devrinde Suriye’de önemli karışıklıklar ve isyanlar çıktı. Malatya nâibi Mintaş ve Yelboğa isyanları yönetimi uğraştırdı. Dımaşk nâibi Tenem’in çıkardığı, Halep ve Hama nâiblerinin de desteğiyle büyüyen ayaklanma 1400 de zor bastırıldı Suriye büyük bir timur tehlikesiyle karşılaştı Timur Halep’i, ardından Dımaşk’ı işgal ve tahrip etti. İstikrar kayboldu, Suriye şehirleri isyanlar sebebiyle tahribata mâruz kaldı.
Memluk Sultanı Ferec, Suriye seferinde bir isyan sonucu 1412 de öldürüldü Suriye’deki syanlar Şeyh Mahmûdî tarafından bastırıldı
Memlükler döneminde Suriye yüksek rütbeli memlük emîrleri tarafından nâibliklere bölünmüştü. Dımaşk, Halep ve Hama nâibliklerinden en yüksek dereceli Dımaşk nâibi diğer nâiblerden sorumluydu. Memlükler veraset kuralına itibar etmedi sultan değişiminde nâibliklerde isyanlar çıktı Zengîler ve Eyyûbîler devrindeki ilmî hareket, Memlükler zamanında ileri bir seviyeye ulaştı.*Memlükler’in ilk döneminde Haçlılar ve Moğollar’la yapılan savaşlarda halka ağır vergiler yüklenmiş Suriyede ekonomik durum bozulmuştu. Haçlı ve Moğolların bertaraf edilmesiyle istikrar sağlandı ticaret canlandı suriyede kıtlık, salgın hastalıklar, kuraklık ve depremler yaşandı. 1349 daki veba salgını Suriye nüfusunu azaltdı ekonomi bozuldu XV. yüzyılda askerler arasında karışıklık çıktı halk isyanları başladı. Sultan Kansu Gavri zorluk çekti. Memlük-Osmanlı ilişkilerinin gerginleşmesiyle Suriye iki büyük devlet arasında çatışma bölgesi haline geldi. 24 Ağustos 1516’da Halep’in kuzeyinde Mercidâbık’ta Memlükler’e karşı büyük bir zafer kazanan Yavuz Sultan Selim Suriye’yi Osmanlı topraklarına kattı.
murataltug1985
03-15-2018, 10:23
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info suriye
*Suriyede Osmanlı Dönemi.*24 Ağustos 1516’da başladı Mercidâbık Savaşı’nın en önemli sonucu Eylül 1516’da Şam merkezli Suriye bölgesinin Osmanlı hâkimiyetine alınması oldu. Halep’e, ve Şam’a giren Sultan Selim, Suriye’de Memlük idaresine karışmadı. Şamda Muhyiddin İbnü’l-Arabî Camii ve Türbesi tamamlattırıldı gibi Mısır’da itaat arzeden ve Gazze, Safed, Kudüs, Kerek, Nablus’tan oluşan sancak beyiliğine eski Memlük nâiblerinden Canbirdi Gazâlî 15 Şubat 1518’de Şam beylerbeyiliğine tayin edildi. Canbirdi Gazâlî, Bikāa vadisi aşiret reisi İbn Haneş ve kabile isyanlarını bastırdı hac güzergâhının güvenliğini sağlayıp Memlük beylerini korumaya çalıştı. Sultan Selim’in vefatıyla Ekim 1520 de gönülsüzce bağlandığı Osmanlı Devleti’ne isyan etti. *Sultan selim döneminde kabile reislerinin ve Memlük beylerinin desteğiyle isyan eden canberdi gazali Şam’da hâkimiyeti sağladı. Beyrut ve Trablusşamda önemli şehirleri ele geçirdi Halep’i kuşattı. Osmanlı kuvvetlerine karşı duramayarak Şam’a döndü. adına hutbe okutup para bastırdı Emeviyye Camii’nde “el-melikü’l-eşref” unvanıyla bağımsızlık ilân etti. ulemânın ve esnafın desteğini sağlayamadı. Ferhad Paşa kumandasındaki Osmanlı ordusu 1521 de isyanı bastırdı. Can berdinin yerine şam beylerbeyi olarak Ayas Paşa atandı Sultan Selim Suriye, Filistin, Mısır ve Hicaz bölgelerini Arap vilâyeti adıyla teşkilâtlandırdı.
*Sultan selim döneminde Memlüklularda olduğu gibi Şam beylerbeyi Halep’i de içine alan geniş bir bölgeden sorumluydu. 1520’lerde Şam Adana ve Halep olmak üzere Gazze’ye uzanan bölgeyi içeren on beş sancaktan oluşuyordu. Canbirdi isyanından sonra şam teşkilâtlandırıldı, Halep ile Şam ayrı beylerbeyilik oldu. Şam eyaleti Şam’dan Gazze’ye uzanan bölgede merkez sancağıyla birlikte on dört sancaktan oluşuyordu. Trablusşam beylerbeyilik haline getirildi. Suriye Halep, Şam ve Trablusşam eyaletlerine ayrıldı. 1613 te kurulan Sayda eyaleti Abaza Hasan Paşa isyanının bastırılmasının ardından 1660’ta tekrar kuruldu.Osmanlı Devleti, XVI. yüzyıl boyunca Suriye’yi Osmanlı idaresine uygun bir yapıya kavuşturmaya çalıştı. *Suriye Mülkî ve askerî açıdan osmanlı merkezine bağlandıktan sonra dinî ve adlî teşkilâtlanmada Hanefî anlayışı oluşturuldu Sultan Selim Şam’da İbnü’l-Arabî Camiisini Sultan Süleyman 1559 da Mimar Sinan’a Süleymaniye Külliyesi’ni inşa ettirdi. Lala Paşa, Murad Paşa ve Koca Sinan Paşa XVI. yüzyılın güçlü Şam beylerbeyileri camiler, medreseler, hanlar ve kervansaraylar yaptırdı Halep Osmanlı idaresinde büyük bir gelişme gösterdi. Hüsrev Paşa ve Behram Paşa inşa faaliyetlerini sürdürdü. Trablusşam ticarî bir liman şehrine dönüştü.Suriye’de Osmanlı yönetiminin amacı iç güvenliği sağlayarak iktisadî ve ticarî hayatın sürmesi , ve bölgenin dinî ve ticarî hayatı hac kervanının düzenli biçimde Haremeyn’e gidiş ve dönüşünü temin etmekti.
*Devlete tehdit oluşturanlar bertaraf edildi devlete bağlı olanlara dokunulmadı. Osmanlılar, hac kervanı önceliğini Şam’a verdiler. hac kervanının güvenliği için Şam Mekke-Medine güzergâhında kale ve burçların sayısı arttırıldı.Gazâlî isyanının ardından Suriye’de XVII. yüzyılda Canbolatoğlu Ali isyanı çıktı Kilis Halep ve Şam’ı ele geçirmeye çalışıldı Canbolatoğlu Ali bölgeyi ele geçirdi hutbe okutup sikke kestirdi yabancı devletlerle bağımsız bir lider olarak temas kurdu. İsyanı 1607’de Kuyucu Murad Paşa bastırdı. 1659’da bastırılan Abaza Hasan isyan çıktı İsyan Halep merkezliydi Şam Valisi Ahmed Paşa ve yeniçeriler tarafından destekleniyordu vilâyetin ilişkilerini etkiledi Osmanlı askerî yapısı yeniden şekillendirildi. Şam’daki yeni Osmanlı ordusu,kuruldu isyana karışanlar Yeniçeri Ocağı’ndan çıkarıldı orduya yerliyye” adı verilen askerî birlikler merkezden gönderilen ve Şam Kalesime yerleştirilen kapıkulu askerlerinden meydana geldi. valilerin en önemli desteği kapıkulu askerî oldu.*XVIII. yüzyılda suriyede önemli değişiklikler oldu sık sık beylerbeyiliği tayinlerinin aksine makamını uzun süre muhafaza eden beylerbeyiler dönemi başladı. Nasuh Paşa zamanında sancak beylerine verilen hac emirliği görevi beylerbeyilerine verildi Osman Paşa’nın beylerbeyiliğinde Trablusşam beylerbeyiliğinden Şam beylerbeyiliğine tayin edilen İsmâil Paşa bölgenin el azm adlı yeni bir hânedana kavuşmasını sağladı. 1720’lerden 1800’lere kadar otuzdan fazla vezir ve beylerbeyi yetiştiren Azmzâdeler XVIII. yüzyılda Şam, Trablusşam ve Sayda Lazkiye ve Hama sancak beyliklerini ellerinde bulundurdular. 1730 da Patrona İsyanı’yla suriyede kargaşa dönemi başladı İsmâil Paşa görevden alındı kardeşi Süleyman Paşa iki dönem 1734-1739, 1741-1743 te Şam beylerbeyiliği yaptı ölünce yerine İsmâil Paşa’nın oğlu Esad Paşa geçti. 1743-1757 de beylerbeyilik ve emîrülhaclık yaptı şamda istikrarı sağladı ticarî ve ekonomik hayat canlandı.
murataltug1985
03-15-2018, 10:23
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info suriye
*Esad Paşa’dan sonra şamda istikrarsızlık yaşandı Şam, memlüklerinden Osman Paşa’nın 1760’ta beylerbeyiliğe getirilmesiyle istikrara kavuştu. Osman Paşa 1771 te Akkâ ve civarında gücünü arttıran Ruslar’ın ve Mısır Beylerbeyini Ali desteğini alan Zâhir Ömer’e yenilmesiyle azledildi. 1783 te beylerbeyi Azmzâde Mehmed Paşa, Zâhir -Ömerle mücadeleyi sürdürdü. Zâhir Ömer 1775’te vefat etti bu şamda önemli dönüm noktası oldu. Cezzâr Ahmed vezirlik rütbesiyle Sayda valiliğine tayin edildi. 1780 de Şam valisi oldu, bölgeyi Akkâ’dan yönetti Suriye, 1799’da Fransız işgalini Cezzâr Ahmed Paşa’nın savunmasıyla atlattı Fransızlar, Akkâ kuşatmasını sona erdirmek zorunda kaldılar.
*Ahmed Paşa’nın gücünden osmanlılar endişe etti bölgedeki gücü ve Vehhâbî tehlikesi dikkate alınarak emîrülhaclık ve valilik görevlerine dokunulmadı. 1804’te vefat ettiğinde bölgenin en önemli meselesi Hicaz, Suriye ve Iraktaki Vehhâbîlik idi.Suriye’nin Vehhâbî tehdidiyle karşılaştı Vehhâbî baskısını Mısır’ın valisi Mehmed Ali Paşa’nın 1811’de bertaraf etdi. Mehmed Ali Paşa, Vehhâbîler’e karşı Suriye’yi korudu 1821’de Akkâ Valisi Abdullah Paşa’nın Osmanlıya karşı olan isyanını bastırdı Lübnan’da Emîr Beşîr’i destekleyerek nüfuzunu arttırdı. 1831’de askerlikten kaçan Mısır köylülerine sahip çıkan Akkâ Valisi Abdullah Paşa ile olan anlaşmazlığı bahane ederek Suriye’yi eline geçirdi.
*Mehmed Ali Paşa’nın oğlu İbrâhim Paşa, serasker unvanıyla Suriye eyaletlerini tek bir idarî birime dönüştürdü ve Şam merkezli birimin başına Mısır’dan Şerif Paşa’yı hükümdar unvanıyla sivil yönetici tayin etti Sancaklarda Mısırlı müdürler bulunduruldu şehirlerde meclis oluşturuldu. Suriye’deki Mısır yönetimi askerî yönetimdi İbrâhim Paşa’nın denetimindeydi. Bugünkü
Suriyenin temelleri atıldı 1840 da suriyede Mısır yönetiminde gelenekselleşmiş uygulamalara son verildi. Mahallî reislerin gücü kırıldı; Osmanlı Devleti’ne karşı Avrupa desteğini kazanmak amacıyla müslüman-gayri müslim ayırımı kaldırıldı, Kudüs’e giden hıristiyan ve yahudilerden ücret alınmadı, misyonerler serbest bırakıldı;
*Suriyede mısır yönetiminde ticarî değeri olan ipek, pamuk ve sabun gibi mallara tekel uygulandı; mahallî isyanların doğurduğu askerî masrafları karşılamak üzere vergiler arttırıldı ve zorunlu askerlik başlatıldı. isyanlar çıktı, ancak sert askerî tedbirlerle bastırıldı. Suriye’yi yönetimine almak isteyen Osmanlı ordusu Nizipte 1839’da bozguna uğratıldı.Avrupa devletleri suriyeye müdahale etmeye başladı yol açtı. Londra Antlaşması’yla 1840’ta Osmanlı Devleti, Mısır yönetiminin ve Akkâ vilâyetini Mehmed Ali Paşa yönetimine devretmeyi kabul etti. Ancak bu şartlar osmanlılarca kabul edilmedi Mehmed Ali Paşa Suriyeden çekilmek zorunda kaldı. Şubat 1841 de Suriye ve Filistin tekrar Osmanlı yönetimine girdi.
*Suriyede Tanzimat döneminde Kuzeyde Halep, merkezde Şam ve güneyde Kudüs’ten başlayarak Trablusşam eyaletini içine alan Sayda vilâyetleri oluşturuldu. Sayda vilâyetinin merkezi Beyruttu gayri müslim temsilcilerin de yer aldığı bir meclis kuruldu. Suriyede, istanbulun kararları uygulandı 1864 Vilâyet Nizamnâmesiyle Trablusşam, Sayda ve Şam vilâyetleri Suriye vilâyeti adı altında birleştirildi. tarihte ilk defa Şam merkezli vilâyetin resmî adı Suriye olarak belirlendi. 1872’de Kudüs mutasarrıflığı kuruldu 1888’de Lazkiye, Trablusşam, Akkâ ve Nablus sancaklarından oluşan Beyrut vilâyeti kuruldu Suriye vilâyeti küçüldü 1918 de Osmanlı Devleti suriyeden çekildi
*Tanzimatda Suriye üzerindeki Avrupa’nın etkisi arttı.Fransa, İngiltere ve Rusya’nın bölgedeki emelleri mahallî gruplar arasındaki gerginliği arttırdı. Beyrut uluslararası ticaret limanı haline geldi gayri müslimler Avrupa ticaretinde etkin rol oynadılar ekonomik bakımdan zenginleştiler Tanzimat reformlarının azınlıkların konumunu güçlendirdiğini düşünen müslümanlar tepki gösterdiler. 1856 Islahat Fermanı müslüman-gayri müslim eşitliğine vurgu yaptı ve gayri müslimlerin cesur davranmalarına, müslümanların tepkilerine yol açtı. Fransızlar’ın desteğini alan Mârûnîler ile ingilizlerce desteklenen Dürzîler 1860 da Lübnan’da çatıştılar çatışma Şam şehrine sıçradı yüzlerce kişi hayatını kaybetti.
murataltug1985
03-15-2018, 10:23
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info suriye
*1860 da suriyedeki Çatışmaların önlenmesinde, Cezayir’in Fransa tarafından işgal edilmesiyle 1847’de Suriyedeki Cezayir lideri Emîr Abdülkādir’in katkısı oldu.Fransa 6000 askerle savaş gemilerini Beyrut’a gönderdi. Osmanlı Hariciye Nâzırı Keçecizâde Fuad Paşa’yı bölgeye yollandı. Fuad Paşa, Şam Valisi Müşir Ahmed Paşa ve 200 kişi idam edildi. Abdullah Halebî, Ömer Efendi ve Muhammed Said Bey’in bulunduğu Şam ileri gelenleri sürgüne gönderildi. hızlı iletişim ve müdahale için Suriye ile İstanbul arasında telgraf hattı kuruldu. Beyrut’tan vilâyet merkezi Şam’a şose yol yapıldı.1870’lerde Suriye merkeze bağlı ve İstanbul’daki gelişmeleri takip eden bir vilâyete dönüşmüştü. *Aralık 1876’da Kānûn-ı Esâsî ilân edildi mecliste Suriye dört mebusla temsil edildi. Doksanüç Harbiyle Şubat 1878’de Suriye valiliğine tayin edilen Cevdet Paşa ağır yenilgiyle sarsılan devlet otoritesini tesis etmeye çalıştı binlerce göçmen suriyeye yerleştirildi. Savaşın olumsuz etkileri birkaç yıl sürdü ve 1881 yıllarında Şam, Beyrut ve Trablusşamda Osmanlı aleyhtarı ilânlar görüldü. İlanlarda Suriye valisi Midhat Paşa’nın görevden alınmasının etkisi olmuştu Suriye, 1890’larda Abdülhamide karşı muhalefet merkeziydi muhalefet Arap kültürünü canlandırmaya çalışan ulemâ, Selefîler Tâhir el-Cezâirî, Cemâleddin Kāsımî ve Zehrâvî gibi isimlerdi.
*Suriyedeki Muhalif Araplar, abdülhamit hana karşı Jön Türkler’le irtibat kuruyor meşrutiyetle Araplar’ın ilerlemesinin sağlanacağı Arap kültürünün canlandırılacağı ümidini taşıyorlardı. Kādirî tarikatı Azmzâdeler ve Geylânîzâdeler Meşrutiyetçiler’e destek vermekteydi. Suriye’de Meşrutiyet taraftarlığı ve Jön Türk hareketiyle bağlantısı tesbit edilebilenler 1897’ cezalandırıldı.23 Temmuz 1908’ 2. Meşrutiyette Suriye’deki siyasî sürgünler serbest bırakıldı. Orduda ve mülkiyedeki Jön Türk taraftarlarının baskısıyla Şam’da kutlama toplantıları yapıldı. İttihatçılar’ın yönetiminden şikâyetler başladı Şam Arap milliyetçiliğinin en önemli merkezlerinden oldu. Meclis-i Meb‘ûsan’da görev yapan Suriye temsilcilerinin çoğu muhalefetde yer aldı. *Meclis dışında Suriye’de etkin kişilerden Reşîd Rızâ Refîk el-Azm İttihatçılar’a muhalefet etti Bu Kahire’de Hizbü’l-Osmâniyye adlı bir parti kuruldu ve Refîk Bey başkandı. I. Dünya Savaşı’na kadar Suriye bölgesinde gizli şubeler kurdular Osmanlıya reform taleplerini belirlemek üzere Haziran 1913’te Paris’te toplanan Arap Kongresi’nin Suriyeli idi. Kongrede sonuç alınamadan I. Dünya Savaşı başladı Suriye, Osmanlı Devleti’nin önemli cephelerinden birini oluşturdu. I. Dünya Savaşında Bahriye nâzırı ve Dördüncü Ordu kumandanı Cemal Paşa, İngilizler’i Mısır’dan çıkarmak için başarısız Kanal Harekâtı’nı düzenledi. Arap milliyetçiliğine sert tedbirler aldı. Fransa’nın Beyrut ve Şam konsolosluklarındaki belgelere dayanarak Ağustos 1915’te Mayıs 1916’da yirmi bir kişi ayrılıkçı Arap milliyetçisi olduğu ithamıyla askerî mahkemede yargılandı ve idam edildi.Suriye halkının Osmanlı hükümetine yabancılaşmasında Cemal Paşa’nın sert politikalarının ve idamlarının büyük etkisi oldu.
*İngiliz ve Fransızlar arasında akdedilen Sykes-Picot Antlaşmasıyla Suriye Fransa’ya terkedildi. İngiltere’nin Mısır komiseri Henry McMahon Mekke Emîri Şerîf Hüseyine Osmanlıya karşı isyan karşılığında Şerîf Hüseyin’e Suriye ve Arap krallığını vaad etmişti. İngilizler’in parasıyla satın alınan bedevîler Haziran 1916’da Şerîf Hüseyin isyanını başlatdı. Osmanlı ordusu 1917 de Kudüs’ten ve 1918 Eylülde Şam’dan çekildi.Ekim 1918’de Şam’a İngiliz askerleri girince halk galeyana geldi. Faysal’ın gelişiyle sükûnet sağlandı. Şam, İngiliz-Arap kuvvetlerince Ekim 1918 de işgal edildi. Ahmed İzzet Paşa kabinesi Suriye ve Arap vilâyetlerine iç işlerinde özerklik vermek istemesi Osmanlıda sevinçle karşılandı; ancak netice değişmedi. Ekim 1918 de Mondros Antlaşmasıyla Suriye’deki Osmanlı yönetimi resmen sona erdi.
murataltug1985
03-15-2018, 10:24
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info suriye
*Mondros mütarekesinden sonra suriye fransız sömürgesi haline gelmiştir Faysal, ve emir şerif kandırılmıştır Önce Beyrut, Fransızlar tarafından işgal edildi. İngilizler suriyeyi işgal ettikleri işgal topraklarını Lübnan ve Ürdünü bölgelere ayırmıştır suriyeyi İngilizler, ve Fransızlar yöneteceklerdir küçük bir pay Şerîf Hüseyinin ailesine verilecektir Aralık 1918’de İngiliz ve Fransız başbakanları Suriye’nin Fransızlar’a terkedileceğini teyit ettiler. Faysal Avrupa seyahatinde Suriyedeki hâkimiyet iddiasını kabul ettirmeye çalıştı, fakat başaramadı.
*Mart 1920’de Şam Kongresi’nde Faysal, Filistin dahil Suriye kralı ilân edildi. İtilâf devletlerinin Nisan 1920 de San Remo Konferansı’nda Suriye’yi Fransız manda yönetimine vermesiyle Arap-Fransız çatışmaları arttı. Temmuz 1920’de Beyrut-Şamda Fransızlar’ın Suriyeliler’i ağır bir yenilgiye uğrattılar Suriye’de Faysal dönemi sona erdi ve sürgüne gönderildi.Suriyedeki Fransız işgali, Milletler Cemiyeti’nin onayıyla manda yönetimine dönüştü. Manda yönetimi olan 1920 ve 1946 da Fransa Trablusşam, Beyrut ve Sayda gibi şehirleri Lübnan’a dahil ederek Osmanlı mutasarrıflık sınırlarını küçülttü Şam ve Halep muhtar bölge belirlendi. 1922’de Lazkiyede Nusayrî ve Alevîlerin yoğun olduğu kuzey bölgesiyle Dürzîler’in Havran bölgesi muhtar bölgeye dönüştürülüp Suriye dört idarî birime ayırıdı.
*1924’te Fransızlar Şam, Halep, Hama ve Humus’u birleştirip tek idarede topladılar. Sünnîler’in yoğun olduğu yerlerle Alevîler’in ve Dürzîler’in çoğunluğu oluşturduğu yerler ayrı idarî birimler haline getirildi.Fransız mandası mahallî direnişle karşılaştı. 1925 hareketleri bastırıldı Sultan Atraş Temmuz 1925’te Cebeli dürûz isyanında Fransızları yendi Şam ve Humus’ta isyanlar başladı. Fransızlar, Ekim 1925’te Şam’ı havadan ve karadan bombaladı isyan 1927 baharına kadar sürdü. 1927’de isyan bastırıldığında binlerce kişi hayatını kaybetmiş, evsiz kalmış ve Şam harabeye dönmüştü. İsyanın bastırılmasıyla Fransızlar, Suriye politikalarında yumuşadı el-Kütletü’l-vataniyye adıyla meydana gelen oluşum, millî kimlik sürecinde Fransızlar’la çalışmak zorunda olduğunu kabul ederek diyalog kapısını araladı. *el-Kütletü’l-vataniyye üyeleri Fransızlar’ın bölgeden çekilerek Suriye’nin bağımsızlığını kazanmasını savunurken güçlerini kaybetmemek ve Fransa çekildikten sonra yönetimi ele geçirmek için çalışıyordu Fransızlar’la uyum kolay olmadı. 1929’da oluşturulan anayasa Fransızlar’ca reddedildi. Fransa kendisinin , manda anayasasını uygulamaya koydu.1936’da Léon Blum liderliğindeki koalisyon Fransa’da hükümeti kurdu Suriye-Fransa ilişkilerinde taslak bir antlaşma imzalandı. Fransa, Suriye’nin savunmasını üstlenmesine, hava ve kara üslerini elinde tutmasına karşılık Suriye bağımsızlık için hazırlıklar yapacak ve Milletler Cemiyeti’ne üye olacaktı.
1936’da Suriye meclisince onaylanan antlaşmayı Fransa onaylamadı Suriye’nin bağımsızlık yolunda ilerleyemedi. 1939’da Fransa ve Türkiye arasında yapılan bir antlaşma ile Hatay Türkiye sınırlarına dahil edildi.
*II. Dünya Savaşında Suriye, sıkı kontrol altında tutuldu savaştan olumsuz etkilendi ayaklanmalar çıktı 1941’de açlık gösterileri ve bağımsızlık talepleri meydana geldi. İngilizler’in desteğiyle 1943’te Fransa, anayasasını yürürlüğe koydu seçimlere rıza gösterdi Mayıs 1945’te 2.dünya savaşının sona ermesiyle suriyedeki askeri varlığını arttırdı isyanlar çıktı Fransa, Şam’ı havadan ve karadan bombaladı. İngiltere ateşkes sağladı, Fransa 1946 baharında Suriye’yi terketti
Şükrî el-Kuvvetlî liderliğindeki bağımsız Suriye 1945’te oluşturulan Arap Birliğinin kurucu üyeleri arasında yer aldı. 1948’de İsrail ile savaşa girildi. 1949’da Hüsnî Zaîm liderliğinde askerî darbe ile görevden uzaklaştırıldı. *1949 da suriyede Fransızların 1920’de kurduğu Suriye Askerî Akademisi’ etkili oldu siyasî istikrarsızlık başladı. 1949 Ağustos ve Aralığında birincisi Muhammed Sâmî ikincisi Edîb Çiçeklî yönetiminde iki askerî darbe gerçekleşti. Çiçeklî 1954’te askerî darbe ile görevden uzaklaştırıldı.1950’li yıllarda Mısır Irak Arap ülkelerinde ve Suriye’de de Arap milliyetçiliği etkiliydi Hâlid Bektaş’ın liderliğindeki Komünist Partisi ile Mişel Eflâk ve Selâhaddin el-Bîtâr tarafından kurulan sosyalist Baas Partisi güçlenmekteydi. Baas Partisi’nin panarabist söylemleri etkiliydi 1955’te İngiltere’nin öncülüğünde Türkiye’nin üyesi bulunduğu Bağdat Paktı, Suriye üzerinde baskı yaparak Batı karşıtlığını ve arap milliyetçiliğini kuvvetlendirdi.
murataltug1985
03-16-2018, 09:31
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info suriye
*Şubat 1956’da Sovyetler Suriye’ye silâh satışını başlattı. Haziran 1956’da Mısır cumhurbaşkanı Abdünnâsır’ın sosyalist politikalar izlemesi ve Batı yanlısı Irak’ı etkisizleştirme çabasıyla Şubat 1958’de Mısır ve Suriye Birleşik Arap Cumhuriyeti adı altında birleşti.devletin başkanı Abdünnâsır oldu. Baas nâsır liderliğiyle panarabizmi Arap ülkelerinin birliğe katılacağı umuyordu Baasın kapatılmasıyla Suriyeli politikacılar yönetimden dışlandıklarını düşündüler. Eylül 1961’de Suriye’de askerî ihtilâl gerçekleştirildi Birleşik Arap Cumhuriyeti sona erdi İhtilâlin ardından Baas Partisi büyük bir güç kaybına uğrarken bağımsızlar yönetimi ele geçirdiler ve Nâzım el-Kudsî’yi cumhurbaşkanı yaptılar.*Baas Partisi’nin panarabistleri ve subaylar arasında huzursuzluklar başladı ve 1962’de üç askerî ihtilâl teşebbüsü oldu. Mart 1963’te askerî darbeyle bağımsızların yönetimine son verildi Baas iktidara getirildi. ordunun siyasi etkisi arttı.Sünnî subaylar önemli ve kritik görevlerde bulundu Baasçı Alevî Nusayrî ve Dürzî olmak üzere gayri Sünnî subaylar getirildi. Baasçılarda etnik ve dinî kökenlere göre gruplaşmalar oluyordu.Şubat 1966 ihtilâli ile Salâh Cedîd ve Hâfız Esed iktidara geldi. 1967 Arap-İsrail savaşında İsrail, Suriye’nin su kaynaklarının bulunduğu Golan tepelerini işgal etti. Cedîd’in liderliğindeki Baasçılar’ın sivil kanadı ile Esed liderliğindeki askerî kanatda gerginlik başladı.
*Lazkiye’nin Kardaha köyünde bir Alevî çocuğu olarak dünyaya gelen, 1954’te Humus Askerî Akademisi’nden mezun olarak savaş pilotu olan, 1964’te Hava Kuvvetleri kumandanı 1966’da Savunma bakanlığı görevlerini sürdüren General Hâfız Esed, Kasım 1970’te askerî ihtilâlle iktidarı ele geçirdi. Mart 1971’de yedi yıl süreyle ilk cumhurbaşkanlığı görevini üstlendi.1971’den 10 Haziran 2000 tarihinde ölümüne kadar yedişer yıl arayla yapılan her seçimde oyların tamamını alarak cumhurbaşkanı seçilen Hâfız Esed döneminde Baasçı ekonomi anlayışında esneklik sağlanarak özel sektörde siyasî istikrar ve ekonomik büyüme temin edilmeye çalışlıdı. Esed Sünnî müslümanların yönetimdeki etkisini sınırlandırıldı, *Hafız esed suriyede taşra kökenli ve gayri Sünnî bir yönetim kadrosu oluşturdu. Şam, Halep, Hama ve Humusta Müslüman Kardeşler Hama isyanını 1982 de çıkardı Suriye, İsraille mücadelede Lübnan üzerinde etkili oldu. İsraille mücadelede ordunun asker sayısı yükseltildi silâh gücü arttırıldı. Ekim 1973 te İsrail savaşında başarılar elde edildi Golan tepelerindeki İsrail işgali devam etti bölgenin en önemli şehri Kuneytıra, İsrail ordusu tarafından yaşanamaz hale getirildi. Aralık 1981’de İsrail Golan’ı ilhak ettiğini açıkladı. Suriye askerî gücü iç savaşta Lübnanda nüfuzunu kuvetlendirdi. Ancak Suriye’nin desteğiyle gerçekleşen Ekim 1989 Tâif Antlaşması’yla Lübnan’da iç savaşın sona ermesiyle Lübnan Başbakanı Harîrî Şubat 2005’te öldürüldü uluslararası baskıya direnemeyen Suriye Lübnan’daki askerlerini geri çekti. Lübnan siyasetindeki etkisi sürmektedir.Hâfız Esed’in ölümüyle oğlu Beşşâr 2001’de referandumla Suriye cumhurbaşkanı seçildi. 2003’te abd Irak’ı işgal etti suriye Amerikadan uzaklaşarak Türkiye ile yakınlaştı. Suriye 2008 de siyasî istikrar, demokratikleşme ve ekonomik büyümesini arttırmaya çalıştı İsrail ve Amerikaya karşı Türkiye İran Rusya ve Çin ile yakınlaştı
murataltug1985
03-16-2018, 09:31
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info
suriye KÜLTÜR ve MEDENİYET
*Fetihten Osmanlılar’a Kadar. Eski bir kültür ve medeniyet merkezi olan Suriye, islamdan önce önemini kaybetmişti. Bölgede Bizans’ın vasalı ana dilleri Arapça ve Ârâmîce’yi öğrenen Gassânîler Bizans etkisi ile Hıristiyanlığı kabul etmişlerdi. Suriye’de Hicazda olduğu gibi sadece şiirde gelişme yaşanmış ve şairler sarayca desteklenmiştir. Fetih ordularıyla Suriye’ye gelen sahâbîler İslâm’ın öğretilmesinde ve yayılmasında önemli rol üstlenmiştir. Dımaşk Valisi Yezîd in İslâm’ı öğretecek muallimler istemesiyle Hz. Ömer Muâz Ebü’d-Derdâ ve Ubâde b. Sâmit’i Suriye’ye göndermiştir*Suriye’ye yerleşen sahâbîler İslâm’ın öğretilmesinde büyük rol oynamış, ilk ilim halkaları kurulmuştur. en etkili sahâbî Dımaşk kadısı Derdâ’dır. Ebû Zer Ubeyd öne çıkan diğer isimlerdir. Hz. Osman Dımaşk’a Kur’an okutmak için Mugīreyi görevlendirmiştir. Suriye’deki camilerde ilim halkalarının ilk basamağını küttâb adı verilen, okuma yazmanın öğretildiği mektepler oluşturmaktaydı. İslâm’ın ilk yıllarında ilmî hayat dinî pratiklerle İslâm’ın öğretilmesine yönelik olarak Kur’an, fıkıh, hadis ve siyerdi Arap olmayanların İslâm’ı kabul etmesiyle Kur’an’ın okunması ve Arapça’ya dair çalışmalar başlamış ve giderek artmıştır.
*Emevîler döneminde gelişme gösteren kıraat ilminde Suriyeli âlimler önemli yer tutardı Yedi kıraat imamından biri olan İbn Âmir Ebü’d-Derdâ’nın talebesi Atıyye Suriye’de yetişmiştir. ez-Zührî hadis ve siyerde önemli rol oynamıştır. Emevîler devrinde Suriye, tahsilini Medine’de tamamlayan Halife Abdülazîz ve Ebû Müslim büyük fakihlerdir Suriye siyer çalışmalarında Medine’den sonra ikinci bölgedir Hz. Peygamber gazvelerinden bazılarını Suriyede gerçekleştirmiştir Tarih alanındaki ilk çalışmalarda fetihler konusuna önem verilmiştir. *Emevîler suriyede tarih çalışmalarına öncü olmuştur. Halife Abdülazîz, Dımaşkta Katâde’yi Ümeyye Camii’nde siyer ve megāzî anlatmakla görevlendirmiştir. Kelâm ilmini ortaya çıkartan Kaderiyye ve Cebriyye grupları oluşmuştur Dımaşkī ile Dirhem Suriye’de yaşamışlar ve görüşlerini yaymışlardır.Suriye’de tıp, kimya, felsefe astronomi tercümeleri yapılmıştır, Emevîlerin Humus Valisi Hâlid tarafından desteklenmiştir. İskenderiyeli bir rahip olan Maryânos Suriyede kimya, tıp ve astronomiyle ilgili kitaplar yazmış zengin bir kütüphane kurulmuştur
Dımaşk’ta rasathânede vardır Halife Velîd cüzzamlılar hastahane yaptırmıştır Medih ve hiciv gelişmiş, şiir siyasî propaganda aracına dönüşmüştür Emevîler devrinde Suriye’de sarayda önemli şairler yetişmiştir. hıristiyan Arap şairi Ahtal ile yönetimi savunan şiirler söyleyen Dımaşkī bunlardandır.
*Abbâsîler zamanında Suriye, İslâm’ın merkezi olma niteliğini kaybetmiş ilim seyahatlerinin yapıldığı bir bölge olmuştur. Emevîler’in son dönemiyle Abbâsîler’in ilk döneminde Suriye’de yetişen en önemli âlim Evzâiyye mezhebinin kurucusu fakih Evzâî’dir. Selef itikadının temsilcisi olan Evzâî Kaderiyye ve Cebriyye akımlarına karşı çıkmıştır. Abbâsîler devrinde Suriye’de Şâfiî ve Hanefî mezhepleri yayılmıştır. Suriye’de Şîa inancı Selemiyede öne çıkmaktadır. Evzâî’nin ardından ünlü hadis âlimleri arasında İsmâil b. Ayyâş ve Saîd b. Abdülazîz dikkat çekmektedir. VIII. yüzyılda Suriye’de öne çıkan fakihlerin başında Yahyâ b. Hamza Ebü’l-Muhâcir, Yahyâ el-Gassânî gelmektedir.*Suriyeli pek çok âlim ilim için gittikleri Bağdata yerleşmiştir. Irak, Mısır ve Endülüs’ten âlimler hadis almak üzere hadis âlimleriyle meşhur Suriye’ye gelmiştir. hadis âlimi ez-Zübeydî Dımaşk’ta uzun süre kalmış olan Ebû İshak önemli alimlerdir Abbâsî Devleti’nde şiir ve tarihçiler yetişmiştir. Hamdânîlerde Kuzey Suriye’de edebî hayat gelişmiştir. Bağdat’taki anarşi sebebiyle 941 de Suriye’ye göç eden Türk filozofu Fârâbî ömrünün son yıllarını Hamdânî hâkimiyetindeki Suriye’de geçirmiştir. Halep hatibi Nübâte şair Mütenebbî, ünlü Arap filozofu ve şairi Maarrî, Hamdânîler Suriye’sinin en önemli simalarıdır.
murataltug1985
03-16-2018, 09:32
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info
suriye KÜLTÜR ve MEDENİYET
*Fâtımîler, Kahire’de kurmuş oldukları dârülilmler Dımaşk, Halep gibi şehirlerde tesis etmişler Şîa propagandası yapmışlardır İslâm dünyasında yaygınlaşan medreseler Ehl-i sünnet kültürünü güçlendirmiştir. Suriye Selçukluları Dımaşk’ta ilk Hanefî medresesi Sâdıriyye Medresesi kurulmuştur Böriler sünni inancı devam ettirmiştir Dımaşk’ta beşi Hanefîler’e, biri Şâfiîler’e ait medreseler yaptırılmıştır. Halep’te Selçuklular tarafından 1116 da ilk medresenin inşasına başlanmış ve 1123 de Artuklular zamanında tamamlanmıştır. Sünnî medreseler sayesinde ilim ve fikir canlanmıştır. Halep Selçuklu Meliki Tutuş şehirde Bâtınîler için bir dârüdda yapılmasına izin vermiştir Nûreddin Zengî medrese geleneğini hızlandırmıştır
*Nurettin zengi Suriye’de Ehl-i sünneti canlandırmak için medrese yaptırmıştır. Dımaşk’ta ilk dârülhadis Nûriyye Dârülhadisi tıp eğitiminin verildiği ilk hastahane Bîmâristânü’n-Nûrî kurulmuştur Zengî Halep, Humus, Hama ve Ba‘lebek’te medreseler inşa ettirmiştir. Benî Ümeyye Camii, dârülhadis, Bîmâristânü’n-Nûrî ve Halep Ulucamii’nde zengin kütüphaneler oluşturulmuştur. Haçlı seferlerinde Suriye’de zayıflamış olan ilim ve düşünce hayatı Nûreddin Zengî’nin katkılarıyla önemli bir gelişme göstermiştir. medreseler ve vakıflara âlimler ilim adamları Suriye’ye gelmiş,ve yerleşmiştir. Bu Suriye’de yetişen tarihçiler arasında en önemlileri İbnü’l-Kalânisî ve Ebü’l-Kāsım dır
*Suriyeye Âlimlerin gelişi Selâhaddîn-i Eyyûbî döneminde hızlanmıştır Selâhaddin’ âlim ve devlet adamlarını korumuştur Eyyûbî, Sünnîliği güçlendirmiştir. Fâtımîlerin Bâtınî mezhepleriyle mücadele için dört Sünnî medreseler kurmuştur. dârülhadis ve dârülkur’an adlı ihtisas medreselerini yaptırmıştır. hankah, ribât ve zâviyelerin sayısı artmıştır. tasavvufî ve ilimler okutulmuştur Suriye’de Eyyûbîlerden sonra da pek çok medrese açılmıştır. Dımaşk’ta Azîziyye, Âdiliyye, Eşrefiyye dârülhadisleriyle ed-Dahvâr’ın tıp medresesi sayılabilir. *sadece Halep’te on beşten fazla fıkıh medresesinin vardı Şehirde kütüphaneler gelişmiştir. Eyyûbîler döneminde vahdet-i vücûd felsefesinin en büyük mümessili Muhyiddin İbnü’l-Arabî, İbnü’l-Hanbelî, önemlidir. Eyyûbîler zamanında Suriye’de tarihçilik gelişmiştir. Eyyûbîler tarihçilere destek vermiştir Felsefe, matematik, astronomi ve tıp alanlarında önemli ilim çalışmaları yapılmıştır İlme büyük destek veren Memlük sultanları, Dımaşk ve Suriyede cami, medrese, hankah ve ribât inşa ettirerek zengin vakıflar kurmuştur dört mezhebe ait fıkıh medreselerinin sayısı büyük rakamlara ulaşmıştır.
*Memlükler devrinde özellikle hadis alanında ilmî merkezi Dımaşktır medrese sayısı 150’nin üzerindedir eğitim ve öğretim cami türbe hankah, ribât ve zâviyelerde devam etmiş medreselerde dinî ilimler ve tıb öğretilmiş Halep ilim merkezi haline gelmiştir Moğol istilâsıyla Anadolu, Irak ve İran’da sıkıntılı bir dönem yaşanmıştır Endülüs ve Kuzey Afrika’dan gelen İslâm ulemâsının Suriyeye yerleşmesiyle bölgede ilmî hareket canlanmıştır Memlükler döneminde Suriye’de medreseler yaygınlaşmış ilim çok ileri seviyeye ulaşmıştır din Arap dili ve edebiyatı, tarih ve terâcimde görülmemiş derecede eser telif edilmiş,ilmî harekete en çok katkıda bulunan şehir Dımaşk olmuştur, *Memluk devirinde Suriye’de dinî ilimlerde çok sayıda âlim yetişmiştir. Kıraat alanında Dımaşklı İbnü’l-Cezerî, tarihçi ve müfessir İbn Kesîrdir Suriye’de önemli dilciler yetişmiştir. Nûreddin Zengî’nin yaptırdığı hastahanelere ilâve olarak yeni hastahaneler inşa ettirmiştir. Memlük dönemi Suriye’si Mısır’la birlikte İslâm tarihçiliğinin zirvesini teşkil eder. ansiklopedist veya derlemeci âlimler pek çok eser telif etmiştir.
murataltug1985
03-16-2018, 09:33
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info
suriye KÜLTÜR ve MEDENİYET
*Osmanlılar döneminde Suriye’de ilmî ve fikrî hayatta Memlük dönemi devam ettirilmiştir Arap edebiyatı çöküş devri yaşamıştır Arap bölgelerinin Osmanlı hâkimiyetine geçmesiyle ilim ve kültür hayatı başşehir İstanbul’a kaymıştır Suriye’de ki
Suriye’deki Memlük medreseleri eğitim faaliyetini sürdürmüş Osmanlı sultanları ve beylerbeyileri yeni medreseler açmış ve medreselere müdahale edilmemiştir. medreselere Türk yöneticiler tayin edilmiş , müderrisler mahallî ulemâdan seçilmiştir Suriyeli âlimler müderris olarak görev almak ve üst bir görev için İstanbul’a gidiyorlardı. Suriye’ye tayin edilen Türk idarecileri mahallî ulemâ ile dost olmuş derslere katılmışlardır. Osmanlılar döneminde Dımaşk, Halep Suriye’nin büyük şehirleri ve merkezdir*Muhammed el-Makkarî Dımaşkta büyük ilgiyle karşılanmış ve Emeviyye Camii’nde Dımaşk ulemâsıyla dersler vermişti, Suriyeli talebeler ve âlimler İstanbul, Kahire, Bağdat, Mekke ve Medine gibi şehirlere ilim amacıyla gidiyorlardı.XIX. yüzyılda modern eğitim kurumları açılmadan eğitim ve öğretim medrese cami, tekke, hankah ve türbelerle âlimlerin evlerinde yapılıyordu. Camilerdeki dersler halka açıktı. Suriye’nin en saygın ilmî kurumu Dımaşk’taki Emeviyye Camii ile Sultan Süleyman’ın Mimar Sinan’a inşa ettirdiği Süleymaniye Külliyesidir. Medreselerde İslâmî ilimler astronomi, tıp, felsefe matematik okutuluyordu. Osmanlı dönemindeki ünlü medreseler Âdiliyye, Berrâniyye, Fârisiyye, Takviyye, Cevvâniyye, medreseleridir.
*Osmanlı âlimleri fıkıh, hadis, tefsir gibi İslâmî ilimlerin yanı sıra tabii bilimlerde bilgi sahibiydi. Şam’da Gazzî ailesi şahsiyet tefsir, kıraat ve fıkıh alimiydi bu ailenin en önemli âlimi Bedreddin el-Gazzî’dir. Çivizâde Mehmed Efendi, Bostanzâde Mehmed Efendi, Şam’a gidip ondan ders almışlardı. Bu durum İstanbul-Şam arasındaki ilmî bağı kuvvetlendirmişdir. Bedreddin el-Gazzî’nin oğlu el-Kevâkibü’s-Berrâniyye Medresesi müderrisi hem de Emeviyye Camii imamıydı. Gazzî ailesi pek çok âlim çıkarmıştır. Nablusî ailesi Şam ulemâsı arasında zikredilmektedir*Osmanlılar döneminde Suriye’de tarih ve terâcimde pek çok âlim yetişmiştir. İslâmî ilimlerde yetişenler padişah tarafından İstanbul’a davet edilerek iltifat görmüş ve çeşitli görevlere tayin edilmiştir. Emeviyye Camii’nde tıp dersleri verilmektedir. Suriyede XVIII. yüzyılda Avrupalılar’ın desteğiyle misyoner okulları ve cemaat mektepleri açılmış hıristiyan halk tarafından kabul görmüştür Bunların ilki Dımaşk’ta hıristiyanlar tarafından 1775’te açılan Lazarist misyoner okuludur. Daha sonra Beyrut Amerikan Üniversitesi’ne dönüşecek olan Suriye Protestan Kolejidir düşünce adamları Osmanlı karşıtı muhalefet hareketine destek vermiştir. 1833-1840 yıllarında İbrâhim Paşa Suriye’de pek çok misyoner okulu açtırmıştır.
*1879’da Midhat Paşa’nın el-Cem‘iyyetü’l-hayriyye’yi kurmasıyla on okul açılmış, okullar devlet okuluna dönüştürülmüştür. XIX. yüzyılın sonunda Suriye’de devlet okullarının sayısı artmıştır. dinî eğitim ve tabii bilimler de okutulmuştur medreselerin yanında modern eğitim mektepleri ve misyoner okulları eğitim vermiştir II. Abdülhamid döneminde Suriye, Selefî hareketin merkezidir Selefî âlimleri Suriye’de Osmanlılar’a karşı muhalefet hareketinin mihveri konumundaydı. Suriye’deki en önemli tasavvufî hareket Hânî ailesinden şeyhlerin liderliğindeki Nakşibendîliğin Hâlidiyye koludur.
Suriye’de ilk matbaa Halepli hıristiyanlar tarafından XVIII. yüzyılın hemen başlarında kurulmuş Arapça dinî kitaplar yayımlanmıştır.*Mısırlılar’ın hâkimiyetinde Suriye’de matbaalar açılmıştır. 1864 te Osmanlılar Suriye’de ilk matbaayı kurmuştur. Ardından gazeteler Arapça ve Türkçe yayımlanmış matbaalarda pek çok eser basılmıştır. Arap dünyasında yayınlar Mısır’dan sonra ilk defa Suriye’de çıkmış XIX. yüzyılın ikinci yarısında İlk gazeteler misyonerlerce çıkarılmıştır. çoğunlukla Lübnan’da yayımlanmaktaydı. Suriye’de ilk resmî vilâyet gazetesi 1865’te neşir hayatına başlayan Sûriyye’dir. Bunu Halep’teki el-Furât gazetesi takip etmiştir. Halep’te 1867’de yayımlanan diğer gazete Ġadîrü’l-Furât’tır. Aynı yıl Dımaşk’ta eş-Şâm adlı ilk özel gazete çıkmış, bunu 1878’de çıkan ed-Dımaşķ takip etmiştir.
murataltug1985
03-16-2018, 09:33
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info
suriye KÜLTÜR ve MEDENİYET
Abdurrahman b. Ahmed el-Kevâkibî’nin Hâşim Attâr ile birlikte 1877’de neşrettiği eş-Şehbâ Halep’te yayımlanan Arapça ilk gazetedir. II. Meşrutiyette Suriye’de basın yayın genişlemiştir. Bu yayınlardan en meşhuru Kürd Ali’nin 1906’da Mısır’da çıkarıp Şam’da neşrettiği Muķtebes adlı edebiyat dergisidir. Arap milliyetçileri İttihat ve Terakkî, yönetiminde Suriye’de el-Müşkât adında bir gazete çıkarmaktaydı. Cemal Paşa 1916’da eş-Şarķ ı yayınlamıştır. Halep’te Fransız mandası döneminde, el-Mîzân dergilerini çıkarmıştır
1903’te Osmanlılar, Şam Tıp Fakültesi’ni açmış, bunu 1919’da Dımaşk Üniversitesi’nin temelini oluşturan Dımaşk Hukuk Fakültesi izlemiştir. Bu okul Tıp Fakültesi’yle birlikte 1923’te Suriye Üniversitesi’ni oluşturmuş, Suriye Üniversitesi 1958’de Dımaşk Üniversitesi’ne dönüşmüştür. Fransız mandasında devlet okulları ve yabancı okullar varlıklarını sürdürmüştür 1946’da Suriye’nin bağımsızlığını kazanmasıyla millî eğitime önem verilmiştir. Halep Üniversitesi 1958’de açılmış, 1971’de Lazkiye’de Tişrîn, 1979’da Humus’ta Ba‘s Üniversitesi kurulmuştur. 2000 den itibaren liberal Suriye’de devlet üniversiteleri ve özel üniversiteler açılmış gazete ve televizyonlara müsaade edilmiştir.
Tâhir el-Cezâirî tarafından Suriye’nin ilk halk kütüphanesi olarak 1881’de kurulan Dârü’l-kütübi’z-Zâhiriyyedir Zâhiriyye’deki el yazmaları 1984’te Dımaşk’ta Suriye Millî Kütüphanesi’ne nakledilmiştir. Şam’da Kürd Ali başkanlığında 1919’da el-Mecmau’l-ilmiyyü’l-Arabî adıyla oluşturulan ilmî müessese Suriye’de Arap dili ve edebiyatının canlanmasında rol oynamıştır. Bu kurumun çıkardığı Mecelletü Mecma Suriye’nin yayın hayatı devam eden en saygın dergilerindendir. Fransız hâkimiyetinde 1922 de Institut Français kurulmuştur. Suriye XIX. yüzyıl sonları ile XX. yüzyılda şair ve edipler yetiştirmiştir.
murataltug1985
03-16-2018, 09:33
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info
suriye Mimari.*
*Suriye’de iklim ve malzemenin uygunluğundan Eskiçağ’lardan beri yoğun bir yapılaşma görülür. Ugarit Pers , Büyük İskender Sâsânî Roma ve Bizans kültürlerinden kalan anıtsal yapılar İslâm yapılarına örnek olmuştur. Emevîler öncesindeki mimaride Mescid-i Nebevî örnek alınmıştır Dımaşk’ın fethi ve başşehir sanat yönü ağır basan bir bayındırlık faaliyetine girişilmiştir. Büyük paralar sarfedilmiştir Dımaşk’taki Emeviyye Camii ile Tedmür yakınındaki halifelere ait çöl kasırları ilk anıtsal örneklerdir.Suriye’deki antik şehirler İslâmî dönemde de kullanılmıştır. *Emevîler Dımaşk ve çevresinde Abbâsîler, Bağdat ve Irak’a önem vermiş Suriye’de yalnızca Rakka’da varlıklarını sürdürmüşlerdir. Selçuklu Atabekler Eyyûbî, Memlük ve Osmanlı idaresi Dımaşk, Halep, Hama, Humus, Busrâ, Müzeyrib, Kutayfe, İdlîb, Lazkiye gibi yerleşim merkezlerinde sivil yapılar ve vakıf tesis etmiştir. stratejik noktalarda hisar ve kaleler yaptırılmıştır. Ebû Ca‘fer el-Mansûr’un 772 de kurduğu Râfika şehri Eskiçağ’dan kalan Rakka ile birleşmiş ve bu adla anılmıştır. şehrin etrafı tuğla ve ker***ten surlarla çevrilmiş, hendekle desteklenmiştir. Görkemli kale kapılarından Bağdat Kapısı günümüze ulaşmış, diğer kapılarla sur, kule ve burçların yıkılmıştır. Şehir Selçuklularca yeniden şekillenmiş günümüze gelmiştir
*770’li yıllarda yapılan Rakka Ulucamii kulelerle desteklenmiş tuğladan surların çevirdiği avlu ve harim bölümünden oluşmaktadır. Üst örtü ve revaklar yıkılmış olup beden duvarlarıyla harime geçilen kapı kemerleri sağlamdır Silindirik tuğla minaresi avlu içinde inşa edilmiştir. Hârûnürreşîd kazı çalışmalarını tamamlatmış, dört eyvanlı avlulu geleneksel planda tasarlanmış Selçuklu Sarayı restore edilmiştir. Rakka yapılarına ait süsleme örnekleri müzede sergilenmektedir. Suriye’nin başşehri Dımaşk’ın İslâm ve Türk mimarisinde önemli bir yeri vardır *Mimari eserlerin yoğun olduğu şehirlerden biri de Halep’tir. Sur içinde ve çevresindeki tarihî doku, mimari malzeme ile şekillendirilmiştir şehir Osmanlı şehirciliğinin tipik bir örneğini sergiler Sur camilerle kapalı çarşılar, saray ve konaklarıyla halep yaşayan bir müzedir Şehrin anıtsal ve en eski kültür varlığı halep Ulucami’dir Halep Kalesi İslâm döneminde inşa edilmiştir. Arazisi düzdür etrafı üçlü savunma sistemi hendek ve surlarla donatılmıştır. Surlar her dönemde onarılmıştır Surların bir bölümüyle Bâbülhadîd, Bâbünnasr, Bâbüantâkiye ve Bâbükınnesr kapıları günümüze kadar gelebilmiştir kalenin on beş kapısı vardır Eskiçağ’dan kalma bir höyüğün üzerine kurulan iç kaleyi Hamdânî Seyfüddevle yaptırmıştır,
*Nûreddin Zengî ve Eyyûbîler halep kalesinin surlarını takviye ederek burç ve kuleler ekletmiştir. Kaleye Son şeklini Memlük Sultanı Kansu Gavri vermiştir iç kalede saray ve hizmet binaları bulunmaktadır. İç kalenin en dikkat çekici bölümü güneybatıdaki büyük burçlarla birleşen ana giriştir Zengî döneminin eseridir iki burç arasına yerleştirilen giriş kapısıyla rampalı bir köprüden oluşur. Kale içindeki yapılar saray, iki cami, iki hamam, Osmanlı kışlası, yöneticilerin ve muhafız askerlerin kaldığı değişik plan ve boyutta çok sayıda oda yer almaktadır.*Halep’teki Nûreddin Zengî Bîmâristanı, Nûreddin Zengî tarafından 1154 te tıp mektebi ve araştırma hastahanesi olarak kurulmuştur Büyük avlulu ve eyvanlıdır Selçuklu üslûbunda tasarlanmıştır çok sayıda oda ve değişik mekânlarıyla anıtsal bir mimariye sahiptir. Düzgün kesme taşla örülmüş duvarları, kitâbe kuşakları, taçkapı ve pencerelerle donatılmış görkemli cepheleriyle dikkati çeker terkedilmiş ve kapalı durumdadır.
murataltug1985
03-16-2018, 09:34
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info
suriye Mimari.*
*Ulucami’nin kuzeyindeki Selçuklu Sarayı XIII. yüzyılda yapılmış, ve kullanılmıştır. Osmanlılar zamanında Adalet Sarayı olarak hizmet veren yapıya günümüzde el-Matbahu’l-Acemî denilmektedir. Ortası havuzlu, dört eyvanla çevrilmiştir, üzeri kubbe ile örtülüdür büyük bir taht salonu, farklı büyüklükte oda ve salonlarıyla klasik Türk saray geleneğinde tasarlanmıştır. Ana eyvanın batısındaki geniş mekân mescid olarak düzenlenmiş, hamam, mutfak, kiler, gibi hizmet birimleri sarayın kuzeyine alınmıştır. Harem yıkılmışdır. Duvarlar ve mermer, çini ve kalem işi süslemelerle bezenmiştir. Saray müze olarak kullanılmaktadır.*Halep’in anıtsal yapılarından biri de 1235 tarihli Medresetü’l-Firdevs’tir. Eyyûbîler döneminde dikdörtgen bir planla iki bölüm tasarlanmıştır. Avlunun ortasında bir havuz, kıble yönünde üç kubbeli bir mescidle iki kapalı oda, doğu ve batı kanatlarında üçer kubbeli mekânlar mevcuttur. Eyvanların birleştiği batı köşesine küçük bir minare yerleştirilmiştir. Düzgün taş malzemeden oluşturulmuş sağlam mimarisi renkli mermer süslemeleriyle dikkat çeken medrese, planı, kemer kurgusu, örtü sistemi ve mekân tasarımıyla Selçuklu sanatının en güzel örneğidir
*Zâhiriyye medreseleri Halep’te Selâhaddîn-i Eyyûbî’nin oğlu Melik Gāzî adına yaptırılmıştır. Firdevs mahallesinde sur içindeki medrese Berrâniyye 1219 da sur dışındaki Cevvâniyye medresesi 1223 te yaptırılmıştır Cevvâniye Medresesi eyvanlı, revaklı avlululudur Selçuklu medresesidir Güney kanadı mesciddir yapı türbesi, anıtsal taçkapısı ve eyvanı ile dikkat çeker Hayır Bey Türbesi Şeyh Ali Türbesi diye anılmaktadır. Memlükler’den Halep nâibi Hayır Bey tarafından 1514 te yaptırılmıştır. Ortada bir eyvanla yanlarda kapalı iki mekândan oluşur. kare planlı tasarlanmıştır. kıble duvarına mihrap nişi açılmış, üstleri kubbeyle örtülmüştür. renkli taş çerçeveli pencereler yazı kuşağı Memlük ustalarına özgüdür
*Bâbükınnesrîn mahallesinde bulunan Hammâmü’l-Cevherî, Memlükler’in Halep nâibi Emîr Alâeddin tarafından 1384 te inşa ettirilmiştir. Klasik hamam şemasında tasarlanan yapının en gösterişli bölümü soyunmalık kısmıdır. Memlük sanatının tüm unsurlarını üzerinde taşımakta, cephe düzeni, kitâbesi ve renkli mermer süslemeleriyle dikkat çekmektedir. Mimar Sinan’ın tasarladığı Hüsrev Paşa Külliyesi 1546 da Vali Hüsrev Paşa tarafından yaptırılmıştır Ahmediyye Medresesi mescid, türbe ve medreseden oluşan küçük ölçekli zarif bir eserdir 1752 de kütüphane olarak kullanılan yapı günümüzde terkedilmiştir Avlusunun hazîre haline getirilmiştir. Hazîrede İstanbul üslûbunda işlenmiş mezar taşları mevcuttur.
*Kapalı çarşı içindeki Gümrük Hanı Vali Mehmed Paşa tarafından 1574 te inşa ettirilmiştir. Geniş bir avlu ile eyvan ve iki katlı odalardan oluşmaktadır. Avlu üzerine mukarnaslı kubbe kasnağı oturtulmuş, kubbe örülmemiştir. Ortasında mescid bulunmaktadır. Mukarnaslı taçkapısı ile renkli taş süslemeleri Memlük geleneğini sürdürmektedir. Beytü’l-Gazâle XVII. yüzyılda vali konağı olarak yapılmıştır. Geniş bir avlu iki ve üç katlı mekânlarla terastan meydana gelmektedir. Yapı boyunca yükselen ana eyvan mimari kurgusu kadar ahşap ve kalem işi süslemeleriyle dikkat çeker Suriye’deki konak türü konut mimarisinin tipik bir örneğidir selâmlık, harem, dinlenme ve çalışma odaları, hamam, mutfak, depo ve hizmetli odalarıyla devleti temsil edebilecek bir donanıma sahiptir.
murataltug1985
03-17-2018, 08:01
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info suriye*
*Eyyûbî ve Memlük camileri, revaklı bir avlu ile enine dikdörtgen planlı, mihrap önü kubbe ile, tonozla örtülü bir harimden oluşmaktadır. Osmanlı yapılarında, revaklı avlu ile birlikte son cemaat yeri ve mekânın tamamını kapatan tek kubbe dikkati çekmektedir. Memlükler’in kare kaideli, sekizgen gövdeli minarelerine karşılık Osmanlılar’ın silindirik ve çokgen gövdeli zarif minareleri şehrin görüntüsüne Osmanlı şehri imajını vermektedir. Halep’teki medreselerin çoğu avlulu eyvanlı şemalarıyla Selçuklu üslûbunda bağımsız olarak şekillendirilmiştir. Osmanlı medreseleri külliye içinde genellikle başka yapılarla ortak bir avlunun etrafında yer almıştır. *Şehir hanları ile saray, konak gibi sivil yapılara dinî yapılar kadar önem verilmiştir. Anıtsal mimari boyutları ve zengin süslemeleriyle Halep zenginleştirilmiştir Halep mimarisinde halepin kaliteli kalker taşı kullanılmıştır. Anıtsal yapılarda cephe* taçkapı , avlu-eyvan Selçuklu geleneğini yansıtır Sivri kemer ve mukarnas süslemeler Memlük döneminde her yapıda yer alan kabartmalı yazı kuşakları Halep mimarisinin ana özelliklerdir. Süslemede mermer ve kalker taşı doğrudan işlendiği gibi mozaik tekniğinde kakma ve kaplama* kullanılmıştır. avlu zeminleriyle mihrapların yer aldığı kıble duvarları ve eyvan* çok renkli mermer süslemeciliği Dımaşk yapıları kadar Halep’te de yoğunluk kazanmıştır.
*Kale kapıları ile surlardaki ejder ve aslan kabartmaları Türk şehirlerinde görülen ana motiflerdir. Avlusu veya avlu* girişlerinde havuz-şadırvan gibi bir su mimarisi mevcuttur
Selçuklu, Eyyûbî, Memlük ve Osmanlı dönemlerinde imar edilen Hama, depremlere ve diğer yıkımlara rağmen Türk dönemi karakterini yitirmemiştir. Yığma bir tepe üzerine kurulan şehrin iç kalesinden günümüze hiçbir mimari örnek ulaşmamıştır. Surlar ortadan kaldırılarak park ve mesire haline getirilmiştir. Ulucami gibi Nûreddin Zengî Külliyesi şehrin önemli yapılarındandır Cami, medrese, bîmâristan ve hamamdan oluşan külliye, 1172 de Nûreddin* Zengî tarafından yaptırılmıştır. Âsi nehri kenarındadır yalnız cami kullanılır durumdadır. *Ebü’l-Fidâ Camii ve Türbesi ünlü tarih bilgini ve devlet adamı Ebü’l-Fidâ’ya aittir ve 1327 de yapılmıştır. Birkaç defa geçirilip onarılmıştır sağlam ve kullanılır durumdadır. Dikdörtgen planlı bir iç avlu ile* harimden oluşmaktadır kuzeybatı köşede minarenin önünde türbe yer alır Âsi nehri kıyısında bulunan Ubeysî Camii’nin kitâbesinde 1636 yılında Mustafa Ubeysî tarafından inşa edildiği yazılıdır Memlük dönemlerine aittir Etrafı başka yapılarla sarılmış, iç kısım yenilenmiştir.* Kendirciler Çarşısı, Uzunçarşı hamada tanınmış Türk kültür varlıklarıdır. Hama’nın en büyük
hanı olan Gümrük Hanı sağlam değildir Giriş cephesi dışında kalan kısımları yıkılarak okul yapılmıştır. Girişi* Esad Paşa Hamamı zengin süslemeleriyle ünlüdür.
*Şam Valisi Esad Paşa, Hama’da 1752 de Kasrü’l-azm adıyla muhteşem bir hükümet konağı yaptırmıştır. Yapı, tahribata rağmen özgün şeklini korumaktadır. Bina müze haline getirilmiştir. Osmanlı Hicaz Demiryolu şebekesinin (1901-1905) bir halkasını oluşturan Hama Tren İstasyonu kısmen zamanımıza kadar gelebilmiştir. Hama mimarisindeki taş işçiliği* abartılı bir* süsleme içerir avlu döşemeleri, fıskıyeli havuz sistemleri, mihrap ve duvar kaplamalarında renkli mermer süslemeleri Selçuklular’dan Osmanlılara* kadar kullanılmıştır. Dinî mimaride cami ve mescidlerin Osmanlı öncesinde* enine dikdörtgen planlı, tek veya iki sahanlı bir harimden oluştuğu görülür.* tonozlar geniş kemerlerle desteklenmiştir
*Hama, Halep-Dımaşk kervan yolunda* birçok han inşa edilmiş şehir ticaret merkezi haline getirilmiştir. Kale tipinde sağlam bir mimariye sahip* ticaret hanları şadırvanlı bir avlu iki katlı,* revaklı odalardan oluşmaktadır. avlunun ortasında bir mescid yer almaktadır. hanlar çarşılar özellikle Osmanlı döneminde şehrin sosyal ve ekonomik yapısını diri tutmuştur Memlük döneminden günümüze kadar varlığını* sürdüren su* kemerleri,* Hama’nın sembolüdür Hama yakınındaki Selemiye kasabası Şümeymis Kalesi Osmanlı yapısıdır Bir tepe üzerinde toprakla yükseltilmiş kale uzaklardan kartal yuvasına benzemektedir. Hisar niteliğindeki yapının yalnızca surlarından bazı bölümler günümüze ulaşmıştır. Selemiye’deki İsmâiliyye Cami ve Türbesi sağlam ve kullanılır, hamam ise metrûk durumdadır.
murataltug1985
03-17-2018, 08:01
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info suriye*
*Konum ve mimarisiyle Suriye’deki en görkemli savunma tesislerinden olan Hama’daki Kal‘atü’l-Hısn, Sultan Baybars’ın eseridir. Haçlı işgali ve Osmanlı dönemlerinde eklemeler yapılmıştır. İç kalesi, müstahkem burç ve kuleleri, sarayı, camisi, kilise, depo, dehliz ve koridorlarıyla kitâbe, arma ve damgayı üzerinde taşıyan muhteşem bir mimarlık âbidesidir. Aynı adla Baybars tarafından yaptırılan külliyede cami, bîmâristan, türbe ve zâviye yer almaktadır. Yapıları yıkılmışdır. Humus’ta Memlük Sultanı Baybars’ın yaptırdığı Hâlid b. Velîd Camii, II. Abdülhamid tarafından 1898 de yenilenmiş, 1973’te Suriye Vakıflar Bakanlığı’nca restore edilmiştir. Kemerleri iki renkli taşlarla çatılmış revaklı iç avluya açılan cami* Batılılaşma dönemi Osmanlı mimari üslûbunu yansıtmaktadır.
Dört ayak üzerine oturtulmuş merkezî örtü sistemine sahiptir. aydınlatma yöntemi gotik katedralleri hatırlatmaktadır. Zengin süslemeli mihrap ve minberi dikkati çeken unsurlardır. Ahşap türbe kapısı Memlük döneminden kalmadır.
*Fezâil Camii Sirâc Camii ve Osmânî Hamamı, Paşa Hamamı, Tren İstasyonu Humus’ta ilk Osmanlı eserleridir. Eyyûbî eseri ulucami yenilenmiştir. Humus’un kapalı çarşısı ve sokakları ile evleri tarihî dokusu Osmanlı mimarisidir Âsi nehri kenarında yükselen kayalık üzerine kurulmuş hisar niteliğindeki Şeyzer Kalesi harabedir Hama-yolundaki Kal‘atü’l-Madîk ise* sağlamdır. Aynı yol güzergâhında Nebke’de Sinan Paşa Camii ve Hanı Osmanlı Sarayı, Madîk Kalesi Lazkiye-Halep yolu üzerinde Eriha’da Kara Mehmed Mescidi, İdlîb’de Beşir Ağa Camii Osmanlı mimarisinin temsilcileridir. Madîk’teki Osmanlı Camii enine dikdörtgen planlı, mihrap önü kubbeli, girişinde üç gözlü son cemaat yeri olan sağlam bir yapıya sahiptir.
*Kızlarağası Mehmed Ağa’nın 1563 te yaptırdığı Osmanlı Hanı büyük ölçekli, tek katlı hol ve büyük odalardan oluşan bir plan şeması gösterir.
Akdeniz sahilinde bir liman şehri olan Lazkiye, Osmanlı döneminde gelişmiştir. Çarşı ve hanlarıyla* Osmanlı üslûbu hâkimdir. Mağribî Camii Lazkiye’nin cuma camilerindendir. Geniş bir avlunun önündeki cami* kesme taşla örülmüş, güney cephesi süsleme ve kuşatma kemerleriyle hareketlendirilmiştir. Kuzeyinde revaklı abdest mahalli ile hücreler, bitişiğinde türbe* yer almaktadır. Çok kubbeli yapılar grubunda büyük ölçekli bir plan şemasına sahip Cedîd Camii 1727 de Süleyman Paşa’nın eseridir. dört sütun ve kemerlere yaslanan altı kubbe ve iki tonozlu örtü sistemiyle Osmanlının Suriye’deki temsilcisidir
*Pazar Camii Şeyh Zâhir Camii* lazkiedeki mütevazi* camilerdir* Lazkiye’deki cami minareleri çokgen veya silindirik gövdeleriyle Osmanlı tarzını yansıtır Cebele ve Lazkiye’deki yapıların iç mekânlarında süslemeye yer verilmemiş, taş yapılar sıvanarak kireçle badana edilmiştir. Lazkiye’deki sivil mimari* Suriye’nin diğer şehirlerinden farklıdır Sahil şehri oluşu yanında Fransızlar’ın işgal yıllarında mimari dokuya müdahale etmeleri konutlarla ticaret merkezlerinin görüntüsünü değiştirmiştir.Tartus’ta İbrâhim Adî Türbesi kare planlı dilimli kubbe örtülü, Osmanlı makam türbesidir. Osmanlı Hamamı* yenilenmiştir. Lazkiye’ye 35 km. uzaklıkta Behlûliye’deki Selâhaddin Kalesi, Suriye’deki en büyük ve görkemli Eyyûbî eseri olup, bölgeye hâkim yüksek dağ silsilesi üzerine kurulmuştur.
*Hama-Lazkiye yolu üzerinde Masyâf Kalesi, Kadmûs Kalesi, sahilde Bâniyâs’taki Merkab Kalesi hisar türünde askerî amaçla yapılmış müstahkem savunma tesisleridir. Cebele’de Sultan İbrâhim (İbrâhim Edhem) Külliyesi 1350* Memlük eseridir; Osmanlılar ve Suriye tarafından yenilenmiştir. Cami zâviye, imaret, türbe ve idare binalarından oluşur büyük* bir yapıdır. Güneydoğu köşesi İbrâhim Edhem için türbe olarak düzenlenmiştir. Cebele’deki Hamevî ve Mansûrî camileri de Memlük eseridir.Güney Suriye’de Antikçağ’ın ünlü şehirlerinden Busrâ’da İslâm dönemi eserleri* kalıntıların üzerine kurulmuş Yapı duvarlarında bazalt cinsi taş tercih edilmiş, mekânlar kemer ve konsollara yaslanan düz levha şeklindeki taş dizilerinden oluşan bir tür çatı ile örtülmüştür.
*Fâtıma (Fâtımî) Camii X. yüzyıl sonunda yapılmış, 1208 de Eyyûbîlerce genişletilmiştir. Dört köşe minaresi ve bazalt taşıyla örülmüş sağlam mimarisiyle günümüze kadar gelmiştir. Busrâ’nın en büyük camisi Ömerî Camii Câmiu’l-Arûs antik eserler üzerine Emevî döneminde 721 de yapılmıştır. Kare gövdeli yüksek bir minare revaklı iç avlu ile önde kıbleye paralel iki sahanlı harimden oluşmaktadır. Cami 1112 de yenilenmiştir. Busrâ’da Hz. Muhammed’in konakladığı yerde ona hürmeten 1136 da yapılan Gümüştegin Medresesi’nin mimarlık tarihinde önemli bir yeri vardır. Selçuklu medreselerinin ilk örneklerindendir antik malzemeler ve yöresel bazalt taşı kullanılmıştır
murataltug1985
03-17-2018, 08:01
Kaynak tdv islam ansiklopedisi.info suriye* *
*Busrâda antik mimari egemendir 1134 tarihli Hızır Camii Gümüştegin’in eseridir. Yâkūt Camii, Ebü’l-Fidâ Medresesi ve Mencek Hamamı Eyyûbî, Osmanlı* Mescidi ise 1903 Osmanlı döneminden kalmadır. Busrâ* minareleri kare planlı, dört köşe kalın gövdeleri, içte spiral merdivenleri, ikiz pencere şeklinde dört yöne açılan müezzinlikleriyle aynı özelliği taşır. Romalılar’ın yaptığı Birketü’l-hâc denilen* su sarnıcı birkaç defa onarılmış ve günümüze kullanılmıştır. Baybars’ın 1277 de tamir ettirdiği Erîhâ Ulucamii bir avlu önünde enine dikdörtgen planlı iki sahanlı şeması, mihrap önü kubbe, diğer kısımları çapraz tonoz örtülü taş mimarisi ve kare gövdeli minaresiyle tipik bir Türk eseridir. *Erîhâ’daki Kara Mehmed Mescidi* küçük ölçekte ele alınmıştır. İdlib Ulucamii Câmi-i Kebîr çok kubbeli Osmanlı camileri grubunda tasarlanmıştır* Beşir Ağa Camii, Suriye’deki geleneksel Osmanlı* mimarisini yansıtır. minaresi sekizgen gövdelidir. Halep yakınlarında Bâb’daki el-Câmiu’l-Kebîr* bir Selçuklu eseridir ve Memlükler döneminde 1343 te* yenilenmiştir. Revaklı avlunun ortasındaki şadırvan Osmanlı döneminde eklenmiştir. Menbicteki* Necm Kalesi IX. yüzyılda kurulmuş, Melik Zâhir zamanında 1216 da ilâve edilmiştir. Hisar türünde, yolları kontrol etmek amacıyla yapılan askerî tesislerden biridir. Şam-Der‘â yolu üzerindeki Müzeyrib Kalesi, Sultan Selim tarafından inşa ettirilmiştir. Kale meskûn mahaldir ve harabedir
*II. Abdülhamid’in 1901-1905 te yaptırdığı Hicaz Demiryolu hattı Suriye topraklarından geçer Tren istasyonları* birçok yapı ile birlikte tasarlanmıştır. istasyonlarda idare binası, yolcu bekleme salonları misafirhaneler, lojmanlar, tuvalet ve su depoları, hangar ve eşya depoları yer almaktadır. Hicaz* hattı terkedilince mimari eserlerin çoğu harabe haline gelmiştir. Der‘â, Hırbetü’l-Gazâle, İzra‘ ve Mehacce tren istasyonları Der‘â-Şam arasındaki Hicaz Demiryolu hattına* önemli örneklerdir. Der‘â’daki Sûku’l-atîk de tren istasyonu ile birlikte yaptırılmış ticaret merkezidir. Suriye’deki hanlar menzil* ve şehir içi hanları olmak üzere iki grupta toplanır. Menzil hanları mimari yapılardır. Yol hanları kale tipinde inşa edilmiştir *Şam-Hama yolundaki Arus Hanı ile Dennûn Hanı yeni restore edilen menzil hanlarıdır. Şam-Humus yolunun Bağdat kavşağındaki Ayaş Hanı bir menzil hanıdır Şam-Humus yolu üzerinde Kutayfe’deki Sinan Paşa Külliyesi han, hamam, mescid, imaret ve zâviyeden oluşan menzil külliyesidir. Küçük ölçekte ve kare planlıdır Girişinde Osmanlı mimarisinde son cemaat yeri mevcuttur. Mihrap ve minberi taştan yapılmıştır, iç mekân kireçle sıvanmıştır. Sekizgen gövdeli minarenin şerefesi ahşap siperlikle kapatılmıştır. hamam terkedilmiştir külliyenin askerî tesis olarak kullanılmaktadır. Şam-Palmira yolundaki Türâb Hanı, Menkûre Hanı ve Nâsıriye yakınındaki Utne Hanı harabe halindedir
*Hama-Halep karayolu üzerindeki Hân-ı Şüyûh* büyük bir menzil külliyesidir. çevresinde bir kasaba vardır külliyenin avlu cami, tekke, zâviye, hamam, köşk, konak ve bedesteni mevcuttur. II. Abdülhamid zamanında 1907’de tamiratı yapılan külliye yıkılmıştır. Hama-Halep yolundaki Maarretünnu‘mân’daki Murad Paşa Hanı XVII. yüzyılda büyük ölçekte tasarlanmıştır. eyvan, oda ve hollerden oluşur revaklı avlusunun ortasına mescid-tekke yerleştirilmiştir. imaret, fırın, hamam gibi yapıları vardır. Günümüzde döşeme mozaikleriyle mimari elemanların sergilendiği müze durumundadır. Maarretünnu‘mân’da ayrıca Selçuklu dönemi eseri ulucami* Nebî Yûşâ Mescidi ve Makam Türbesi Maarre Kalesi gibi anıtsal* yapılar bulunmaktadır. Sebil Hanı ve Camii önemli Türk mimari eserleridir.*Ca‘ber Kalesi Tabya Barajı suları altında kalmış, yakınındaki Süleyman Şah Türbesi 1974’te yüksek bir alana taşınmıştır. Kalenin konumu ile müstahkem surları ve savunma tesisleri, Fırat nehrindeki* ulaşımı koruyacak nitelikte askerî* mimarlık âbidesidir. İçindeki yapılar yıkılmış, yalnızca Kale Camii’nin minaresi ayakta kalmıştır. Mezarların taşınması ile üzerine yapılan yeni Süleyman Şah Türbesi modern bir mimari tasarımla şekillendirilmiştir. İçinde üç sanduka vardır
murataltug1985
03-17-2018, 08:02
Kaynak huzursayfası.com İlayı Kelimetullah Nedir
*İ'LÂY-I KELİMETULLAH Allah'ın adını yüceltmek için Allah'ı inkar edenlere karşı savaşmaktır
Allah'ın adını İslâm dininin tevhid akîdesini şanına uygun bir biçimde yüceltip yaymaktır cihattır
İslâm, bütün insanlığadır. hayrın insanlara yetişmesi insanlık ile hayrın arasına hiçbir engelin girmemesi, Allah Teâlâ'nın* yücelmesi ilahi kelimetullahtır İslâm nimetinin* insanlığı kuşatmasına yayılmasına karşı çıkanlar, insanla hayrın arasına girmiş Allah'ın kelimesine saldıran bir mütecavizdir* engelleyici güçleri ortadan kaldırmak için yapılacak mücadele, Allah'ın kelimesini yüceltmeye çalışmak ilahi kelimetullahtır*mücadele ve savaş insanlara zorla İslâmı kabul ettirmek için değil, onlara fikir ve vicdan hürriyeti vererek doğru yolu bulma imkanını elde etmeleri için yapılır. İslâm dini, hiç kimseyi* inanmaya zorlamaz. Ancak, İslâm'ın yolunu tıkayanları etkisiz hâle getirerek hidayete erdirir İslâm, adalet ve doğruluktur ona saldıranlar, zâlimlerdir müslümanlar Allahı yüceltmek için savaşmalıdır allahtan uzaklaşanları -kılıca sarılmak pahasına- tekrar O'na bağlamak gerekir. i'lây-i kelimetullah görevi;* adalettir tecavüz ve düşmanlığın önlenmesidir* şu ayeti zikredelim "Eğer müminler* savaşırlarsa aralarını düzeltiniz; saldıranlarla Allah'ın buyruğuna dönmelerine kadar savaşınız; dönerlerse aralarını adaletle bulunuz, adil davranınız; şüphesiz Allah adil davrananları sever" (el-Hucûrât, 49/9).
*İslâm'da cihad ilâyı kelimetullah uğrunda ve İslâm yolunda gayret göstermektir. cihat i meşrû müdafaa malın, ırzın, hayatın müdafaası ve tehditi ortadan kaldırmak, dinî korumak* İslâm toplumunu korumaktır Allah'ın hâkimiyeti ve emirleri için yapılan çalışma ilahi kelimetullahtır müslümanlar kesinlikle savaşı ve düşmanı sevmez, savaş söz konusu olduğunda ellerinden gelen gayreti sarfederler. Allah Teâlâ, saldırgan tarafın barış isteğinin kabul edilmesini müslümanlardan şu ayet ile ister: onlar barışa yanaşırlarsa, sen de yanaş* Allah'a güven. O şüphesiz işitir ve bilir" (el-Enfâl).* hadis-i şerif de Düşmanla karşılaşmaya* istekli olmayın, Allah'tan selamet dileyin. onlarla karşılaşırsanız sebat edip sabırlı olun. Cennet kılıçların gölgesi altındadır" (Buhârı, Cihad).
*İnsanoğlunun yeryüzüne gönderiliş ve yaratılış gayesi, Allah'ın hakimiyetini ve hükümdarlığını kurmak, O'na kul olmak ve ibadettir. İnsanı* gayesinden saptıran, Allah'a kul olmaktan çıkarıp kula kulluk eden güçler, Cenâb-ı Hakk'ın hakimiyetine kafa tutmuş, inanç* hürriyetini gasp etmiş ve toplumu fesat çukuruna sürüklemişlerdir. "hak, kendilerine apaçık belli olduktan sonra, içlerindeki çekememezlikten inananları, imandan küfre döndürme hevesindedirler kendi dinlerine uyuncaya kadar asla dindarlardan hoşnut olmazlar ve güçleri yetse müslümanları dinlerinden döndürünceye kadar savaş ederler işte bu inkârcıların fitne ve fesatlarına engel olmak, insanları kişilere kul olmaktan kurtarıp Allah'a kulluğu ve O'nun hakimiyetini kurmaya çalışmak, Allah Teâlâ'nın insanlara emridir.
*Yeryüzünde fitne kalmayıncaya ve din Allah'ın oluncaya kadar savaşın. vazgeçerlerse sataşmayın. Zulmedenlerden başkasına düşmanlık yoktur" (el-Bakara).* İslâm dindar olduğunu iddia eden kendini ehl-i kitaba nisbet eden müşriklere* Allah'ın güç ve otoritesine karşı çıkan şirkte bulunanlara cihat ilân edecek ve bunu mukaddes bir görev bilecektir.Kur'an-ı Kerîm'de i'lây-ı kelimetullah için,* cihat edenlerden şu şekilde* bahsedilir: "İnananlardan oturanlar ile, mal ve canlarıyla Allah yolunda cihat edenler eşit değildir. Allah, mal ve canlarıyla cihat edenleri, mertebe yönüyle* üstün kılmıştır. cenneti vadetmiştir, -Nisâ,
*Allah için cihat edenlere ödül olarak verilecekler ayetlerle bildirilir: "Ey inananlar! Sizi can yakıcı* azaptan kurtaracak kazançlı yolu göstereyim mi? Allah'a ve peygamberine inanır, Allah yolunda canlarınızla, mallarınızla cihat ederseniz; bu en iyi yoldur. Allah günahlarınızı içlerinde ırmaklar akan cennetlere, Adn cennetlerine koyar. Büyük kurtuluş budur" (es-Saff); "Allah şüphesiz, Allah yolunda savaşıp öldüren ve öldürülen müminlerin canlarını ve mallarını Tevrat, İncil ve Kur'an'da söz verilmiş bir hak olarak Cennete karşılık satın almıştır. Verdiği sözü Allah'tan çok tutan kim vardır? yaptığınız alış verişe sevinin; bu büyük bir başarıdır" (et-Tevbe).
murataltug1985
03-17-2018, 08:02
Kaynak huzursayfası.com İlayı Kelimetullah Nedir
*Allah Teâlâ, müslümanları her an cihada hazır isteyerek söyle buyurur: düşmanlara karşı gücünüzün yettiği kadar her türlü kuvvet ve cihat için, bağlanıp beslenen atlar hazırlayın ki, Allah düşmanını, korkutasınız. Allah yolunda ne harcarsanız,sevabı eksiksiz ödenir asla haksızlığa uğratılmazsınız" (el-Enfâl).Cihadın ve savaşın süresi için ayet-i kerime şu hükmü ortaya koyar: kitap verilenlerden, Allah'a ve ahirete inanmayan, Allah'ın ve Peygamberin haram ettiğini haram tanımayan hak dinini din edinmeyen kimselerle; cizye verinceye kadar savaşınız" (et- Tevbe,).
i'lây-ı kelimetullah veya cihat konusu hadislerde de ele alınmıştır:*Efendimiz, Allah uğrunda cihat eden için şöyle buyurmuştu: "Sadece Allah'ın adı yüce olsun diye cihat eden kişi Allah yolundadır"Fazilet yönüyle üstün olan"canıyla, malıyla Allah yolunda savaşan mümindir Hz. Peygamber Allah yolunda cihat edenin şehit olması halinde Allah'ın inâyeti ile hesapsız ve azapsız derhal Cennete gideceğini, şehit düşmeyip evine sağ salim döndüğü takdirde, ecir ve sevapla hem de ganimetle döneceğini"* bildirir.Allah'ın adını yüceltmek için yola çıkıldığında Allah'ın yardımının olacağını, değişik niyetlerle değil sadece Allah için cihat edilmesi gerektiğini, böyle müminlerin dünyada ve ahirette Allah'ın koruması altında bulunacağını bildirmektedir.
*Her kim Allah uğrunda gaza edecek bir askerin, sefer için eşyasını tedârik edip hazırlarsa, gaza etmişçesine sevaba nail olur. her kim Allah yolunda gaza eden bir askerin, geride bıraktığı işlerine ve ailesine namuslu bir şekilde gözetirse da gaza etmiş gibi olur İslâm devleti* iman ve cihad* kuvveti hazırlamak, ve geliştirmekle sorumludur. Amaç hidayete ve Hakk'a götürmektir Bu devlet yeryüzünün en büyük kuvveti olmalı, batıl güçler titremeli, yeryüzünün en icra köşesinde islam hissedilmelidir. Hiç kimsede* millette İslâm yurduna saldırma gücü kalmamalı, herkes Allah'ın saltanatına sığınmalı, hiç kimse İslâm davetine karşı çıkmamalı, insanları bu davete icabetten hiçbir şey alıkoymamalıdır* din, sadece Allah'ın olmalıdır . cihat bütün müslümanlara farzdır. Müslüman savaş alanına, yalnız Allah'ın kelimesinin yücelmesi ve O'nun hakimiyetinin sağlanması için çıkar.
murataltug1985
03-17-2018, 08:03
Kaynak turanbozkurt.worldpress.com
İLAYI KELİMETULLAH
*Allah uğrunda hakkıyla cihad edin. O sizi seçti ve üzerinize güçlük yüklemedi. Babanız İbrahim’in dinine uyun. Allah sizi hem daha önce hem de* Kur’an’da Müslüman diye isimlendirdi Peygamber size şahit ve örnek olsun, siz de insanlara şahit ve örnek olasınız. namazı kılın, zekatı verin Allah’a sarılın. O sizin sahibinizdir. O ne güzel sahip, ne güzel yardımcıdır!” [Hac,] Yüce kitabımızda açıkça belirtilmiştir; Türkler sonradan Müslüman olmamışlardır. “Allah sizi hem daha önce hem de bu Kur’an’da Müslüman diye isimlendirdi” denilerek Allah’ın kırbacı Türkler’in görevi açıklanmıştır.
*Yüce dinin peygamberini (haşa) vasıfsız, korkak ve ürkek gösteren batıl günün* sahipleri, Hz. Adem’i cennetten yaprak ile gelen ve elbisesiz, edep yerleri açık tasvir eden ve de bizi bunlara inandıranlardır İlayı Kelimetullah’ı anlamak için öncelikle tüm yanlışları kafalardan silmek lazımdır ancak bu şekilde Allah kelamı berrak, sade ve doğru anlaşılabilir…Oğuz Türk’leri için Kızılelma, üzerinde düşünüldükçe uzaklaşan uzaklaşıkça* cazibesi artan idealler ve hayallerdir. ulaşılmak istenen” ülküdür İstanbul’un Fethi’nden sonra, Kızılelma Roma’daki Saint-Pierre Kilisesinin mihrabındaki altın toptur sultan Fatih, İstanbul’un fetihinden sonra, İstanbul’daki pislik, şirk ve zulümü Roma’ya kovmuş haçlılar, kin ve nefretine buradan devam etmişlerdir.
*Sultan Fatih erken ölmeseydi Costantine’ye İstanbul dedirttiği gibi; Roma’ya da Türkeli dedirtecekti…Türk’ler Müslüman olmadan öncesi Şamanizm gibi hurafeler ve batıllarla dolu dinlere değil değil tek bir tanrıya gök tanrıya inanmışlardır Örneğin; “Tanrı irade ettiği için tahta oturdum; dört yandaki milletleri nizama soktum” diyen Oğuz Kağan anlatılmaktadır. Türklerin İslamiyete geçmeleri kolay oldu çünkü inandıkları Gök Tanrı İslamiyete benzer özelliklere sahipti.Türkler namaz kıldı oruç tuttu kurban kesti ve hacca gitti* ilk atalarından beri Allah’ın dini* islama uydu
Türklerin İlk Atalarından biri; Hz. Nuh’tur… Kur’an’da, tufanın ardından gemisi Cudi Dağına yerleşmiştir
*Allah tarafından denildi ki: “Ey yeryüzü suyunu yut! Ey gökyüzü sen de suyunu kes! sular çekildi. Emir yerine geldi Gemi de Cudi dağına oturdu. O zalim kavme dünyadan uzak olun denildi.“ [Hud]
Cudi dağı Mezopotamya ve Konya’ya yakındır. ilk yerleşmeler bu bölgelere olmuştur. gizlenen gerçeklerden biri de Türklerin öz yurtlarının sadece Orta Asya değil, Avrasya* Avrupa ve Asya’nın kapsandığı topraklardır…Hz Nuh’un oğulları; Sam, Ham ve Yafes’dir. Hz Nuh’un oğlu Sam’dan Asur ve Araplar; Ham’dan İsrail, Hint-Avrupa Milletleri; Yafes’ten Türk’lerin türediği söylenmektedir
*Yafes’in oğullarından biri Tarşiş’dir. Türkçe özellikler taşımaktadır Yafes’in bir diğer oğlu, Mogog bir Türk devleti ismini akıllara getiriyor…
Yafes’in torunu Togarmi’dir… Togarmi’nin oğulları Togarmi’nin oğulları ise Uygur, Tiras, Avar, Hun,* Bulgar, Sabir’dir…türk soyu hz nuha dayanır
Sümer, Gog, Mogog, Gur, Guz, Oğuz, Macar…gibi isimler hz nuhun soy ağacına dayanır
Türklerin ilk atalarından beri Müslümandır* peygamber torunudur milletin inançlarını yalancı tarihçiler değiştirmiş ve “Siz önceleri Müslüman değildiniz” iftirasını atmışlardır Oğuz Kağan’ın dediği gibi* “Titre! Kendine Dön!..” İslam ilk insandan son insana kadar vardır… Öncesi sonrası yoktur… İslam’dan önce Türk tarihi, İslam’dan sonra Türk tarihi gibi bir ayrıma da gidilemez…
murataltug1985
03-20-2018, 08:35
Kaynak turanbozkurt.worldpress.com
İLAYI KELİMETULLAH
*İlayı Kelimetullah dünya bitmeden gerçekleşecektir bir bilim kurgu veya hayal değil gerçekleşecek bizzat Allah tarafından vaat edilen bir mutluluktur.İla’y-ı Kelimetullah, Allah’ın Kelimesidir… Allah ismini duyurmak, zikretmek ve yüceltmektir Allah adını inkar edenle Allah yolunca savaşmaktır İslam dini tüm dünyaya gelmiştir. Türkler, İslamı yaymak ve gönüllere nakşetmek amacı ile İlayı Kelimetullahın işçileridir cihat insanlara zorla İslamı kabul ettirmek için değil, onlara fikir ve vicdan hürriyeti vererek doğruyu bulma imkanını elde etmeleri için yapılır.
*İslam dini, inanmaya zorlamaz. İslam’ın yolunu tıkayanları etkisizleştirerek insanlara yardımcı olur. Tarihten Türk adını silmeye çalışanlar Hz. Muhammed(sav)’in elçilerinin, atlar üzerinde kilometrelerce mesafeleri gönüllü olarak geçen, kurak topraklara ve vahşi atlara alışkın olan Türkler olduğunu saklamaktadırlar.Fitne ve fesat çoğalıpta kan gövdeyi götürdüğünde Allah bümmete bir ordu gönderecektir; onlar ata binmede üstün ve silah kullanmada çok mahirdirler. İşte Allah (c.c.) dini onlarla yeniden güçlendirecektir.” Hz. Muhammed
İslam dini savaşı, zulmü emretmez.ancak İslama engel olanlarla savaşılmalıdır. savaş, bilim ve teknik ile olacaktır. bilim ve teknik Müslümanlarca yitirilmiştir
*İlayı Kelimetullah’ın tersine çalışan, ve düşmanlık edenlerle savaşılmalıdır Yeryüzünde fitne kalmayıncaya ve din Allah’ın oluncaya kadar savaşın. vazgeçerlerse sataşmayın. Zulmedenlerden başkasına düşmanlık yoktur.” [ Bakara,] İlayı Kelimetullahtan bahsetmeyen, uyuşuk beyinler namazını kıl, gerisine karışma” şeklinde Müslümanı benliğinden uzaklaştırmaktadırlar ve sabretmenin mücadele etmek olduğunu bilmeyen kişiler ortaya çıkarmak çabasındadırlar. Müslüman ibadetlerini yaparken; namazını kılar ve orucunu tutarken, Allah’ın en sevdiği ibadet olan İlayı Kelimetullah için de mücadele etmelidir *İman edenlerden oturanlar ile, mal ve canlarıyla Allah yolunda cihad edenler eşit değildir. Allah, mal ve canlarıyla cihad edenleri, oturanlardan üstün kılmıştır. cenneti vaad etmiştir, Allah cihad edenleri, oturanlara; büyük ecirler, dereceler, mağfiret ve rahmetle üstün kılmıştır.”[Nisa] bir insan namaz için camiye yürürken başına bir iş gelse ve ölse, namaz kılındı olarak işlenir… Öyleyse bizler İlayı Kelimetullah ülküsü için kendimizi feda etmeliyiz, başarısızlık ve kaybetmek Allah’tan yana olanlar için değildir. Bunca zaman “kanımız aksa da zafer İslam’ındır” dedik… Şimdi ise “Kanımız aksa da akmasa da zafer İslam’ındır…diyoruz
*mücadele için ne kadar süre mücadele edeceğimizi tahmin edemeyiz ama ömrümüz sona ermeden Kızıl Elma’ya ulaşacağımızı biliyor ve iman ediyoruz… Çünkü İlayı Kelimetullah davası için büyük bir yardımcımız var… Allah var!..
Türk İslam Ülküsü denildiğinde, İslamiyet denildiğinde tüm müslüman milletleri kapsar Türklük sadece İslamiyet’i kabul eder. İslamiyet dışında farklı bir inanç, Türk’ün vücuduna uymaz, hata verir, yara bere olur… Bu yüzden Türk Birliği kurulmalı Turan evlatları İlayı Kelimetullah’ın dede emaneti olduğunu anlamalıdır Türk’ün ödevi bellidir Türk Başbuğlarının kimisi İlayı Kelimetullah’a çok yaklaştı kimisi de gerçekleştirecek askerler yetiştirdi…
*İlayı Kelimetullah tüm dünya yüreklerine Allah adını nakşetme ülküsüdür. Dev betonlara Bilge Kağan “Ben Tanrının dünyadaki askeriyim” diye yazarken, Çin sarayını basarken Kürşad’ın aklındaki, gemiler karadan ilerlerken Fatih’in aklındaki, Nutuk’u kelime kelime arkadaşlarına okurken Mustafa Kemalin aklındaki hep buydu… Başbuğ Alparslan Türkeş’in bir siyasi liderin de ötesinde Başbuğ oluşunun sırrı bu idi…İlayı Kelimetullah… Saklanan gerçekler ve Türk İslam Ülküsü buydu… Şimdi sen de haberdarsın… Allah’ın en sevdiği ibadeti yerine getirirken bu işin çok güç olduğunu düşünmeye gerek bile yok…Çünkü bir yardım eden var… Allah var!…
murataltug1985
03-20-2018, 08:36
Selim Gürbüzer - İ’lay-ı Kelimetullah Davası
*İ’lây-ı Kelimetullah, Allah adını yüceltmektir hem iç, hem de dış dünyada Lafza-i Celâl Allah lafzını zikrini sıkça anmaktır İç dünyada Allah zikrinden yoksun gönüller, İ’lây-ı Kelimetullahtan uzak kalmaya mahkûmdurlar. Kalp Allah’ı zikretmeyince, âlem felah bulamaz. Allah’ın zikri. Ve O’nu anmak bir ömre bedel ab-ı hayattır.*İ’lây-ı Kelimetullah’ın mana ve ruhunu bilebilsek, istikamete varmış olacağız. Türkler İslâm’dan önce cihan için uğruna savaşırken, İslâm’dan sonra İ’lây-ı Kelimetullah için Nizam-ı âlem ülküsü ve cihat için savaşmıştır. Türkler, İslâm uğurunda can vermeyi şeref bilmişlerdir. *Neydi şeref?** Hiç kuşkusuz canından aziz bilip gözünü kırpmadan seve seve uğruna feda edeceği ülküydü İ’lây-ı Kelimetullah âleme nizam verme Allah adını, iç ve dış âlemde yüceltmek kulvi bir dava yoktur* bu duygu selinin alternatifi yoktur Yeryüzünde Allah diyen bulundukça kıyamet kopmayacaktır”* Dün İslam’ı silmek için Haçlı ittifakı kurulmuşsa bugün aynı örgütler devam ediyorlar. Çeçenistan, Bosna, Irak, Filistin, Mısır, işte Suriye bunun en hazin örnekleridir. yaşanan tüm acıya rağmen Hıristiyan batı, bm sırra kadem basıp sessizliğe bürünmüşlerdir. insanlıktan bihaber halde olaylara seyirci kalmakta tüm acıyı seyretmişlerdir
*Söğüt’te başlayan İlây-i Kelimetullah davamız, Viyana kapılarına dayanmıştır ülke ayağa kalkarsa, ne Bosna, ne Çeçenistan, ne Filistinde gözü yaşlı analara, yürekleri dağlanan babalara şahit olmayacağız mazlumların gök kubbeyi inleten yakarışları Allah indinde karşılık bulacaktır. Osmanlı gittiği yerlerde kan, zulüm, kin ve nefret ekmedi. herkesi adaletle yönetti. azınlıklar kendi krallarından görmediği insani muameleyi, İslâm ile yaşamışlardır. Devlet-i Aliyye’nin kuruluşunda sevgi hamuru vardır, zulmedemeyiz.* Söğüt’te Osman Gazi ve Şehy Edebali’nin ektiği ulu çınar tohumu tutmuş ulu çınar etrafında Orhan Gazi, Yıldırım Bayezid, Murat Hüdavendigar,* Fatih Sultan Mehmed, gibi nice yüce padişahlarımız sıralanmıştır* *Söğütteki koca çınardan serpilen bin bir lezzette meyve ve çiçekler açtıkça insanlık soluk almıştır.* insanlığa soluk aldıran leziz meyveler* “Ordu-Medrese-Tekke”* teşkilatlanmasındır* Ne var ki soylu ağaç kuruyup yaprakları solmuş meyve vermez olmuştur.*medreselerimizi dergâhlarımızı,* ordumuzu unuttuk Osmanlı gerileyince alafrangalaşmaya başladık alafrangalaştıkça dura kaldık. eski ihtişamımızı kaybettik şimdi dirilmeye ihtiyacımız dünya islamın ve türkiyenin dirilişinden çekinmekte. Aliya “Türkiye ayağa kalkarsa, dünya ayağa kalkar” sözleri haçlıları kuşkulandırıyor ancak korkunun ecele faydası yok,*Allah ismi anıldıkça kıyamet kopmayacaktır.
*İsmi azam bütün Esma-i İlahiye’yi kuşatıyor ve tüm insanlık güzel isimlerinin yüzü suyu hürmetine hayatını idame edebiliyor.*kalpte Allah adını sıkça anıp Esmâ’ül Hüsna’nın mânâ ve ruhuna sadık kalmak gerekir. Resûlallah (s.a.v.): “Bedende bir et parçası vardır, düzelirse bedenin hepsi düzelir, bozulursa beden bozulur. Dikkat edin o kalptir” buyurmuştur.* Şah-ı Hazne (k.s.)* Kalp’te 70 küsur şube vardır. Nefsinde 70 küsur başı vardır. Kalp kuvvet bulursa nefs kendini geriye çeker. Kalpte zikir yoksa nefs hücum eder”* kalbin gıdası İlây-i Kelimetullahtır demiştir. Gavs-ı Bilvanisi kalbin ruhani yüreğe bağlı bir hakikati camia olduğunu, et parçasının onun aynası olduğunu beyan etmişlerdir. *ruhun aynası kalp, kalbin aynası yürek,* kalbin vasıtası akl-ı selimdir. bütün mesele kalbte gizlidir. kalbi “Lafza-i Celâl” zikri ile beslersek İlây-i iksiri iç, ve dış âlemimizde gerçekleşebilir. Aksi takdirde kalp gaflet içinde karanlığa mahkûm kalıp, iç ve dış âlemimiz tarumar olacaktır. Evliyaullah, kalbin iki yüzü olduğunu, birinci yüzünün cesede baktığını, ikinci yüzünün de ruha baktığını buyurmuşlar bedenin arşı “kalp”* ruhun arşı da “Âlem-i emr”’ olduğunu belirtmişlerdir.*Allah (c.c.) Kur’an-ı Kerim’de; “Gerçek müminler Allah anıldığı zaman kalpleri titrer” buyurmaktadır. Peygamberimiz Allah’ım korkmayan kalpten sana sığınırım” niyazında bulunup kalbin ehemmiyetini ortaya koymuştur
murataltug1985
03-20-2018, 08:36
Selim Gürbüzer - İ’lay-ı Kelimetullah Davası
*kalpler ancak İ’lây-ı Kelimetullah zikriyle aydınlanabilir İ’lây-ı Kelimetullah davası ulvi bir davadır dünya onu satın alamaz. Dava Allah’ı çokça anmak, pirüpak örnek bir mümin olabilmektir. Allah’ı zikiriyle hayatımızı renklendirmemiz icab eder. renklendirebilirsek Allah Teâlâ’nın buyurduğu; “Onların ticaretleri, alışverişleri, Allah’ı hatırlamalarına mani olmaz” ayeti kurtuluşumuz olacaktır. Bahauddin Nakşibend (k.s.) Mina pazarındayken bir genç elli bin altın civarında alış veriş yapıyordu.*Fakat gencin kalbi “Allah, Allah...” diyordu Kâbe’nin eşiğinde aksakallı bir yaşlı ağlıyordu Kâbede Allah için ağlanırdı oysaki ihtiyarın kalbi Allah’tan dünyalık istiyordu*zahirimiz* halkla, batınımız Hakk’la olmalıdır arifler bu hale “Halvet der halk içinde bir şeylerle meşgul olsak bile iç dünyamızda Allah adını yüceltmek insana “Eşref-i mahlûkat”* özelliği kazandıracaktır.kalp ile tasdik, dille ikrar ilmi tevhid’dir. İnsanın bu ölçüde yaşaması ise ameli tevhiddir İ’lây-ı Kelimetullah tevhid şuuruyla mana kazanıp Kelime-i Şehadet’le taçlanır. cennet anahtarı Kelime-i Şahadet ihlâs, teslimiyet ve muhabbettir Bu üç unsurun açamayacağı kapı yoktur.* Kelime-i Şehadet kurtuluş anahtarımızdır İhlâs, Allah’a kullukta samimiyettir . Teslimiyet, tevhid sancağına râm olmaktır. Muhabbet tevhid meşalesine can-ı gönülden sevgi duymaktır.
*Resulü Ekrem şöyle buyurdular: “enbiyanın en hayırlı kelimesi Lâilahe İllallah’tır. yedi kat gök ve yedi kat yerin terazisinin bir kefesine, Kelime-i Tevhid bir kefesine la ilahe illallah konsa la ilahe illallah kelimesi ağır gelir.” zikrin en yücesi Kelime-i Tevhid zikridir Bir kere yola çıkmışsak niyetimizi halis tutmak mecburiyetindeyiz. niyet hayır, akıbet hayırdır.* insan kalbini günahlardan korumalı niyetini sağlam tutup Lafza-i Celal zikrine devam etmelidir. Resulümüz Kul günah işlediği zaman, kalbinde siyah bir nokta olur” buyurmuştur kirlenmeye en etkili ilaç, Allah adını kalpte yüceltmektir.*İ’lây-ı Kelimetullah adını yüceltmek için dava özde etki etmelidir Allah adını kalpte anmak gerekir.* *Allah adını sürekli zikretmelidir öyle Allah adı âlem-i emirle kalbe sirayet etmelidir allah zikrini vücudun her zerresine yaymak gerekir Ki; kelime-i tevhid zikrine erişebilelim.*zikre erişildiğinde İ’lây-ı Kelimetullah’ın mana ve ruhuna erişilir Allah’ın Kur ‘an-ı Kerim’de Öyle adamlar vardırlar ki onları ne ticaret ne alışveriş, Allah’ı zikretmekten, namaz kılmaktan, zekâtı vermekten alıkoyamaz” müjdesine erişilir. Allah Resulü yüce mertebeyi şöyle müjdeler; “Kıyamet gününde en büyük derece Allah’ı çokça ananlardır.”*ne mutlu o insanlara İlay-i Kelimetullah iksiri ile huzura eriyorlar.
murataltug1985
03-20-2018, 08:37
Selim Gürbüzer - İ’lay-ı Kelimetullah Davası
*Allah adı ve Habib’inin adı ezan sedalarıyla her saniye cümle âlemde yankılanır Şair diyor ya, bu ezanlar ki şahadetleri dinin temeli, aynen öyle dünyanın her yerinde okunan Ezan-ı Muhammediye sayesinde, İ’lây-ı Kelimetullah meşalesi ebediyen sönmez de. İnşirah Suresinde Allah Habib’i için; “Senin ismini şarkta, garbda yer kürenin her yerinde yükseltirim”* buyuruyor. garba gidilince namaz dört dakika gecikiyor. her 28 kilometre gidişte ezan birer dakika aralıklarla okunmaktadır. Böylece dünyada Ezan-ı Muhammediye’nin okunmadığı bir an yoktur. Böylece 24 saat içerisinde tüm kâinat Ezan sesleriyle yankılanır. İ’lây-ı Kelimetullah meşalesinden cümle âlem nasiplenir *İ’lây-ı Kelimetullah davası o kadar kutsi bir davadır, Osmanlı’da Kelime-i Şehadet getiren bütün hukuki ve siyasi haklara kavuşabiliyordu. Devletin en üst kademelerine yükselme imkânı sağlanıyordu. vezir-i azamın etnik kökeni farklıydı.esas olan Kelime-i Şehadet getirmektir. Dünyada hiçbir millet Osmanlılar kadar kendi dilinden, dininden ve ırkından olmayan insanlara adaletle muamele etmemiştir. 1848 Macar ihtilalında Ruslar Hıristiyan Macarları kılıçtan geçirirken binlerce mülteciyi bağrına basan tek devlet Osmanlı olmuştur.* Osmanlı’yı merhamet ve adalet kılıcı yapan sır; İ’lây-ı kelimetullah davasıdır
*İ’lây-ı Kelimetullah davasıyla sekiz asır önce İspanyada adaletle hükmederken İspanya’da tek bir Müslüman bırakılmamışdır. İşte İ’lây-ı Kelimetullah’ın ile haçlı ruhu arasındaki fark budur.*İ’lây-ı Kelimetullahdan uzak kalmak perişanlıktır. Bu ideali mutlaka kalbimize işlemeliyiz. Rasûlallah (s.a.v.) Allah sizin suretlerinize ve mallarınıza değil kalplerinize ve amellerinize bakar” buyuruyor. Müminin niyeti amelinden hayırlıdır, kâfirin niyeti ise amellerinden şerlidir”* beyan buyurarak niyetimizi halis kılmamıza dikkat çekmiştir.*iç âlemimizi İ’lây-ı Kelimetullah idealiyle donatmadıkça dış âlemimiz nizam bulamaz.
murataltug1985
03-20-2018, 08:37
ÇANAKKALE ZAFERİMİZ MÜBAREK,AZİZ ŞEHİTLERİMİZİN RUHLARI ŞAD OLSUN..
*Ey Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah’ım! Bizleri var ettin, varlığından haberdar ettin, sevgini gönlümüze nakşettin ve bizleri rahmet ve merhametinle huzuruna kabul ettin! Sana sonsuz hamdü senalar olsun Allah’ım!
Hz. Adem’den itibaren alemlere rahmet müjdeleyici gönderdiğin ve insanları hidayete ve nura çıkarmak için ömürlerini seferber eden Peygamberlerin güzel ahlakıyla insanlığa rehber kıldığın Peygamberimiz Muhammed aleyhisselam aline, ashabına,ehli beytine salatü selam tahıyyatü ikram olsun Allah’ım!*Allah’ım tüm samimiyetimizle, gönüllerimizi ve ellerimizi açtık, dua ve niyazda bulunuyoruz. Kabul eyle Allah’ım! Okunan Kur’an-ı kerimleri, Hatmi şerifleri Enbiyanın, evliyanın, ulemanın, şühedanın aziz ruhlarına bağışlıyoruz. Kabul eyle Allah’ım! Ürpermeyen kalpten, yaşarmayan gözden, doymayan nefisten ve kabul olunmayan duadan sana sığınıyoruz. Nefislerimizin kötü isteklerinden, heveslerimizin peşinde koşmaktan, şeytanın şerrinden sana sığınıyoruz. Bizleri himaye et sevdiğin kullar zümresine dâhil eyle.Ümmeti Muhammedi her türlü felaket ve tehlikeden muhafaza eyle. Ülkemizi ve İslam beldelerini rahmet, ve bereketle mamur eyle. Ehli imana, biladı İslama huzur, emniyet ve güveni ihsan eyle!
*Allah’ım! Bizleri ayrılıklardan, fitne ve fesattan uzaklaştır. Maddi ve manevi güçlerimizi birleştir. dayanışmayı güçlendir. İstiklal ve istikbalimize pranga vurmaya çalışan düşmanlara karşı bizi mansur ve muzaffer eyle Allah’ım Ey merhametlilerin en merhametlisi Allah’ım! Dünya’nın neresinde olursa olsun ezilen, açlık, kıtlık ve sefalet çeken mazlumlara ve biçarelere yardım eyle.Allah’ım! Gencecik bedenlerini vatanlarına siper eden, canlarını din-ü devlet, mülk-ü millet uğrunda feda eden, istiklal ve istikbalimiz uğrunda ruhunu sana armağan eden şehitlerimizin hüznü ile sana yalvarıyoruz. Ellerimizi boş çevirme Allah'ım.
Vatan için, millet için, barış için, huzur için, din için, mukaddesat için, hürriyetimiz ve geleceğimiz için can veren bütün şehitlerimizi rahmetinle kucakla
*Allah'ım.Gelen acı haberlerle yürekleri dağlanan annelere, babalara, eşlere, evlatlara sabr-ı cemil ihsan eyle Allah'ım.Yüce kitabında ‘şehitlere ölüler demeyin’ buyuruyorsun Allah'ım, şehitlerimizi peygamberlerle, şehitlerle, salihlerle birlikte haşr-ü cem eyle. Şehitlerimizi Bedir ve Uhud şehitleriyle, Çanakkale, Malazgirt, Sakarya şehitleriyle birlikte cennette buluştur Allah’ım! Efendimiz, 'şehitlik makamı peygamberlikten sonraki en büyük makamdır' buyuruyor. Şehitlerimizi yüce makamlara eriştir Allah'ım. Birliğimize, dirliğimize göz dikenlere, izzetimize, şerefimize kurşun sıkanlara fırsat verme Allah’ım.Dinimizin, milletimizin bekasını sarsacak her türlü dâhili ve harici fitnelerden fesatlardan milletimizi memleketimizi halas eyle Allah'ım.
*Tarih boyunca nice saldırıya mertçe, yiğitçe karşı durmuş milletimize cinayetler karşısında metanetli, ferasetli, soğukkanlı ve iradeli olmayı lütfeyle Allah'ım. Milletimizin huzur, barış ve kardeşliğine kasteden, tuzak kuranlara fırsat verme Allah’ım!Onların tuzaklarını başlarına çevir. Sana inanan bu necip milletin ismetini hiçe sayanları sen zelilü, kahru perişan eyle Allah’ım Terör şebekelerinin fitnesinden, şerrinden, milletimizi muhafaza eyle Allah'ım.milletimizi haktan, hukuktan, adaletten, merhametten bir an bile olsa ayırma Allah'ım.Batısıyla Doğusuyla, Kuzeyiyle, Güneyiyle, dilleri, ırkları, renkleri ne olursa olsun; bütün mazlumların, mağdurların umut bağladığı cennet vatanımızı her türlü sıkıntıdan, kederden bertaraf eyle Allah’ım!
murataltug1985
03-20-2018, 08:37
ÇANAKKALE ZAFERİMİZ MÜBAREK,AZİZ ŞEHİTLERİMİZİN RUHLARI ŞAD OLSUN..
*İstiklal ve istikbalimiz uğrunda can veren şehitlerimize engin rahmetinle muamele eyle Allah’ım! Annelerine babalarına, eş ve çocuklarına, kardeşlerine milletimize sabrı cemil ihsan eyle Allah’ım. Gazilerimize acil şifalar lütfü ihsan eyle Allah’ım Umudumuzu ve huzurumuzu bozmak isteyenlere fırsat verme. Dinimizin, devletimizin, milletimizin bekasını sarsacak bizleri halas eyle. Biz sırtımızı sana dayadık, sana güvendik, gücümüzü imandan aldık. Yıkılmamıza ve dağılmamıza izin verme Allah’ım. İntikam hırsıyla adaletten şaşan, öfkesine kurban olup hakkaniyetten uzaklaşan, mağrur olup haddi aşan kullarından sana sığınırız.Sen milletimizin soylu direnişini adalet ve hakkaniyet direnişi olarak muzaffer eyle Allah’ım.
*Enbiya, evliya, suleha ve şüheda hürmetine dua ve niyazlarımızı kabul eyle Allah’ım! Bizleri bağışla Allah’ım! Birlik ve beraberliğimizi, huzur ve sükûnetimizi, dirlik ve düzenliğimizi daim eyle Allah’ım Bizi sana ve sevgine layık eyle. Bizleri affolunanlar zümresine ilhak eyle. Sana açılan ellerimizi, sevginle dolan gönüllerimizi, rahmet ve inayetini gözleyen yüreklerimizi boş çevirme Allah’ım Allah’ım! Bize dünyada ve ahirette iyilik ve güzellikler ihsan eyle. Bizi iyilerle ve iyilerden eyle. Bizi cennet ve cemalinle müşerref eyle Allah’ım! Senin vaadin haktır ve senin her şeye gücün yeter. Âmin. Amin. Ve selamün alelmurselin velhamdulillahi Rabbil alemine el – Fatiha….****************************************** ************************************************** ****
murataltug1985
03-20-2018, 08:38
Afrinde ne olacak abdullah ağar **********************************************
*Zeytin Dalı Harekatı'nın 58. gününde TSK ve ÖSO güçleri Afrinde kontrolü sağladı. bundan sonra EYP ve tuzaklar imha edilecek Afrinde kontrol sağlandı çatışmalar var. Ancak YPG - PKK direnemedi ve TSK ve ÖSO'nun kararlılık ve kudretiyle teröristler kaçtılar İHTİYATLI CÜMLELER KURMAK ihtiyatlı davranmak gerekiyor Üç gün önce bir gazimiz Mithat Dunca. Şehit oldu. Afrin zaferimizi Afrin şehitlerimize armağan etmemiz gerek. Ve zafer çok anlamlı bir günde geldi Harekatın 57'nci günü, Çanakkale'de bütün 57'nci alay şehit olmuştu ve afrin zaferi Çanakkale zaferinin yıl dönümüdür
*PKK 84'ten beri bize kaybettirmeyi. Hedefliyordu terör ile mücadelede ekonomik kayıp 800 milyar dolar 55 binden fazla insan hayatını kaybetti teröristler bölgede düşmanlık tohumları ektiler.
"PKK TARİHİNDE GÖRÜLMEMİŞ ZAYİAT VERDİ"
Afrin kırsalında işe PKK. Türkiye'yi yenmek istedi. muazzam bir zayiat verdi. PKK dağ kadrosu teröristlerle, karşımıza çıktı. Kazanma hırsıyla en büyük zayiatını verdi. PKK'nın takati kalmadı
Tsk afrinde büyük bir başarı kazandı afrinde
Teröristler gizlenip saklandılar tünel, menfezler hazırladılar. Teröristler gizlendikleri yerden savaşmak isteyebilirler gizli bubi tuzakları EYP'ler, ve mayınlar... Afrinde saklanmıştır ve afrinde son derece dikkat edilmelidir*Afrindeki YPG ve PYD bubi tuzak ve mayınlarının temizliği sürecektir tünel ve menfezler edilmelidir EYP'NİN ETKİSİZ HALE GETİRİLMESİ 7-8 SAAT SÜREBİLİYOR" afrinde riskli işler var işimiz kolay değil
murataltug1985
03-20-2018, 08:38
Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları:
Sevgili Çanakkaleliler, değerli kardeşlerim, sizi en kalbi duygularımla selamlıyorum. kardeşlerime selam ve sevgilerimi gönderiyorum.103. Yıl dönümünde tüm şehit ve gazilerimizi, Gazi Mustafa Kemal ile birlikte yad ediyoruz. şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz.
kardeşlerim, İstiklal Mücadelesi eşsiz bir destandır. Çanakkale Zaferi, Kurtuluş Savaşımızda Osmanlı'nın filizlenmesine sebep olmuştur.
Dün Çanakkale'de bizi esir etmeye çalışanlara derslerini vermiştik, bugün sınırlarımızdaki terör devletiyle istiklalimiz ve istikbalimize göz dikenlere aynısını yapıyoruz. Elbette Çanakkale'deki mücadele ile sınır ötesi operasyonlarımız karşılaştırılamaz ama amaç aynı amaçtır, ruh aynı ruhtur, iman aynı imandır.
3603 terörist etkisiz hale getirildi. O tünellerden çıkan silahları İşe yaramadı 15 Temmuzdada yaramadı. 251 şehit verdik 2193 gazimiz oldu ama devletimizi namussuzlara kaptırmadık.
Çanakkale iftihar vesilesidir ilham ve güç kaynağıdır. Çanakkale demek yokluklar ve zorluklar karşısında yılmamaktır. Onca vahşete rağmen insanlık ve adaletten vazgeçmemek demektir.
Çanakkale Türk milleti olarak vatan ve hürriyetimize bağlılığımızın timsalidir. Türk milleti 'Ya İstiklal Ya Ölüm' diyerek geleceğine koşmuştur. tüm vatandaşlarımızın Çanakkale'ye gelmesini istiyorum. Çanakkale ilham kaynağımızdır
murataltug1985
03-20-2018, 08:38
Abdullah ağar afrin operasyonu
*Terör ve güvenlik uzmanı Abdullah Ağar öldürülen terörist sayısı esmi rakamlardan çok daha fazladır
mücadelenin içinden gelmiş biri olarak; "TSK bu konuda hassas davranıyor TSK'nın etkisiz hale getirdiği terörist sayısı gerçeğin çok altında. Çünkü TSK sadece tespit ettiği ve delillendirdiği terörist rakamlarını açıklıyor.YPG/PKK'nın Zeytin Dalı Harekatındaki kaybı çok daha fazladır
YPG/PKK cesetleri kaçırmaya çalışıyor.
sivil süsü verilmiş araçlarla köyün içinden ceset ve yaralı kaçırıyor. YPG/PKK TERÖRİST KAYIPLARINI AZ GÖSTERMEK İÇİN TALİMAT YAYINLADI!
*YPG/PKK ise terörist kayıplarını az göstermek için sayısız talimat yayınlamış cesetlerin geride bırakılmasını istemiyor. ve kayıpları gizlemek gibi de bir derdi var. cesetleri tünellerin-kuyuların-dehlizlerin-menfezlerin içine saklayıp uçurumlardan aşağı attığı, kaya çatlaklarına sıkıştırıp.cesetleri parçalayarak kaçırıyorlar
AFRİN MERKEZDE HER GÜN 20-35 TERÖRİST GÖMÜLÜYOR örgüt liderleri terörist cesetlerinin Afrin'e götürülmemesini ve cesetlerin yok edilmesi talimatını veriyor YPG/PKK'NIN ZAYİATLARI RESMİ RAKAMLARDAN DAHA FAZLA
Peki bu kadar büyük bir zayiatın temel nedeni nedir Terör hiçbir zaman kazanamaz,
*terörle mücadelede Türkiye'nin bu kaybı "55 bin can, 800 milyar dolar para ve geleceğe ekilen düşmanlık tohumlarıdır YPG/PKK Afrin'de terörist ülkelerce desteklenmiştir kendisine himaye, yığınak, sağlanmıştır afrine mekanik engel- mayın tarlası ve patlayıcı sistemleri inşa ettirilmiştir bölgedeki 11 bin terörist silah sistemleriyle birlikte konuşlandırmıştır. BÜYÜK İHTİRAS AFRİN KARASALINDA*SONUN BAŞLANGICI OLMUŞTUR..."YPG/PKK'nın gerilla harbine dayalı terörünü, TSK çökertmiştir TSK, sadece YPG/PKK'nın terör doktrinini değil, binlerce teröristi ezip geçmiştir.*YPG/PKK'nın terörü büyük bir kayıp yaşamıştır Şimdi de afrinde engel ve patlayıcılarla Sivilleri canlı kalkan ve bubi tuzak olarak kullanarak" Sivillerin arkasına saklanarak" Afrin merkezde tutunmak istemektedir.
murataltug1985
03-21-2018, 08:54
Kaynak tgrthaber.com
*Kızıl Elma'' Türk milliyetçiliğinin sembolüdür Türk devletlerinin amacı ve hedefidir Afrin operasyonunda Mehmetçik "İstikamet neresi" sorusuna "Kızıl elma" cevabını vermiş Cumhurbaşkanı bizim kızıl elmamız var. Demiştir Peki Kızıl Elma ülküsü nedir? Kızıl Elma Türk devletlerinin hedefi ve amacıdır fetihtir gereken devlet kurma ideali cihan hakimiyeti Türk birliğidir
Kızıl Elma Osmanlılar döneminde Batı memleketlerine yürütülen cihadın sembolüdür yeniçerilerin savaş azmidir*Mehmetçik,için istikamet Kızıl Elmadır 2053 vizyonumuz kızıl elmamızdır Kızılelma, Türk milletinin tarihî ülküsüdür Türk ülkücülüğü için Kızılelma ülkü kavramıdır. Her dönemin kültürüdür hedefe varıldığında Kızılelma ele geçirilmiş olmaz. Kızılelma bu defa, ilerideki hedefe gider: Ona ulaşılamaz. Kızılelma hasreti hırsı, ülküsü her zaman kendini yenileyerek toplumu ileri sevk eder. Türk milletinin yükselişi cihan hâkimiyeti ve ülküsü
Kızılelmadır Kızılelma’nın ilk göründüğü yer İstanbul’dur. Ayasofya’nın önündeki sütunda Justinyanus heykelinde, Bizans imparatorunun elinde kızıl bir küre bir altın top varmış. top Ayasofya’nın kubbesinde dünya hâkimiyetini temsil edermiş. XIV. yüzyılda heykelin yıkılması ve kürenin düşmesi, Bizans egemenliğinin sonu ve kapıların Türklere açıldığı şeklinde yorumlanmıştır
*Ayasofya daki justinianus heykelinin yüzü Anadolu’ya dönükmüş ve Justin, “Beni yıkacak olanlar buradan gelecek” diyerek, Anadolu’yu gösterirmiş .Evliya Çelebi’ye göre Hazreti Muhammed’in doğumu ile Ayasofya’nın kubbesi çökmüş ve Kızılelma yere düşmüştür. Ziya Gökalp’ın şiir ve yazılarında Kızılelma, Büyük Türk Birliğidir bir ülküdür; Turan ülküsüdür. Türk köylüsü Kızılelma’yı tahayyül ederken, gözünün önüne Türk ilhanlıkları gelir. Turan mefkûresi mâzide bir hayal değil, bir gerçektir Kızılelma Türk Dil Kurumu'nda Osmanlılar tarafından Roma ve Viyana şehirleri için kullanılan sembolik addır Kızılelma Yeryüzündeki bütün Türkleri birleştirip büyük bir imparatorluk kurmayı amaç alan ülküdür Turandır*Kızıl Elmanın tam olarak ne zaman, nerede ve nasıl çıktığı bilinmez Osmanlı ile birlikte tarihe mal olmuştur, Osmanlılar döneminde Batıya doğru yürütülen cihadın sembolüdür Kızıl Elma yeniçerilerin savaş azmini yüksek tutmak için kullanılmıştır Ziya Gökalp, bu imgeyi Turan Ülküsü ile birleştirmiştir
*Cumhurbaşkanı Erdoğan, afrin operasyonu için şöyle konuştu Hainlerin hedefi Türkiyedir anlamamak için aptal olmak gerekir. Bu ülkede kimse saf ve aptal değil.Afrinde vatandaşlarımız çok büyük destek veriyor. Camilerde dualar, yolda Mehmetçik'i öpenler, nice güzel hadiseye şahit oluyoruz. Diyor ya 'Nereye gidiyorsun' sorusuna cevap 'Kızıl Elmaya gidiyoruz' evet, bizim bir kızıl elmamız var. *Biz hedefe doğru gidiyoruz. kahraman askerlerimizi Akif'in şiiri ile selamlıyorum.Kızılelma Sonsuzluktur, Sonsuzluğa Yürüyoruz"yürümeye devam edeceğiz. Son nokta Allah’ın izniyle şahadettir. sıkıntılı anda bizler Başkomutan olarak beraber yürüyeceğiz" Ölü dünya dirilmeyi bekliyor’
murataltug1985
03-21-2018, 08:55
Kaynak ahaber.com Bordo Bereliler'
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin göz bebeği bordo bereliler, son yıllarda yaşanan operasyonlar ile adından sıkça söz ettiriyor. Peki kimdir bordo bereliler? Bordo bereli nasıl olunur,Bordo Bereliler' TSK'nın en elit birliğidir.Asıl ismi Özel Kuvvetler Komutanlığı olan Bordo Bereliler Tsk nın değişik rütbelerdeki subay, astsubay ve uzmandan oluşan, iç ve dış tehditlere karşı her türlü arazi ve iklimde görev yapabilecek üst düzey eğitimle yetiştirilmiş özel askerlerdir.Gönüllülük esasıyla özel kuvvetler personelinden seçilen profesyonel askerlerdir
1992 yılında Tugay olarak kurulmuştur Genelkurmaya bağlıdır
Bordo Bereli olmak için komando kursu ve askerin 6 ay komando ihtisas kursu görülmelidir 3 yıla yakın balık adam, paraşut, bomba imha keskin nişancılık, kurslarından geçirilirler. Herkes bereli olamaz, fiziksel özellik şarttır Genellikle 1.75-1.90 boylarında olurlar. gözler cok saglam olmalıdır gözlük kullananlar bordo bereli olamaz.
Askerlik mesleğine en üst derecede bağlanmışlardır. Aldıkları eğitim ve fizikleri çok üstündür insan psikolojisini alt üst edebilecek durumlardan çok kolay çıkabilirler. İnanılmaz baskı altında doğru kararlar verirler. Asıl amaç güç kontrolü ve çevikliktir pratiktir çok hızlı karar verirler üst düzey eğitimli kişilerdir. Bu özellikleriylr diğer askerlerden ayırılırlar
'Bordo Bereliler' Zeka ve fiziğin mükemmel birleşimidirler. Hepsinin tıbbi bilgisi bulunur.
Kullandıkları silahlar amerikan piyade tüfeği M-16 (bomba atarlı) ,Bora (keskin nişançı tüfeği, RPG 7 (roket atar ) Biksi makineli tüfek, tabanca, bıçak gibi silahlardır. Basit silahları bile bir savaşçı gibi imha araci olarak kullanabilirler Aralarındaki ilişkisinden cok abi-kardeş ilişkisi gibidir. Doğrudan Genelkurmaya bağlıdırlar askeri birimlerden emir almazlar ve komutasına girmezler.telsiz görüşmeleri kendilerine özgüdür ve kendi kodlarını belirlerler
murataltug1985
03-21-2018, 08:55
Kaynak vikipedi.com Türk Özel Kuvvetleri
Özel Kuvvetler Komutanlığı*ya da Bordo Bereliler*ve eski adıyla*Özel Harp Dairesi,*Türk Silahlı Kuvvetleri'nin değişik sınıf ve rütbelerdeki*subay,*astsubay*ve*uzman erbaşlardan oluşur görevleri, tehdit ve terörü yoketmektir edilmesine karşı her türlü arazi ve iklim şartlarında görev yaparlar üst düzey eğitimlidirler özel*askerlerdir önemli kara kuvvetlerindendir. Fırat Kalkanı ve afrin fatihidirler
Kaynak haber7.com Bordo Bereliler
Bordo Bereliler devlet büyüklerinin yakın koruma görevini de yerine getirirler. Dünyanın en iyi askeri özel timidir 2004 te Almanya'da Özel Kuvvetler yarışmasında birincilik performansına sahiptirler
Yurtiçi, yurtdışı ve ihtisas eğitimi olmak üzere 3 ayrı dalda 47 ayrı ders eğitimi gören "bordo bereliler", 3.5 yılda yetişmektedir.Yurtiçinde 72 hafta süreli kurslar gören elit askerler yurtiçi ve yurtdışında ihtisas eğitimi alırlar, ihtisas süreleri 10 ila 52 haftadır 3.5 yıl sonunda aday, gerçek bir "bordo bereli" olur Yurtiçinde; savaş beden eğitimi, özel harekat, yakın muharebe, teşhis-tanıma, uzak mesafeli keşif ve devriye, sızma, yaşamı sürdürme eğitimi.İhtisas kurslarında eğitimi görürler
murataltug1985
03-21-2018, 08:56
Kaynak tarihiolaylar.com bordo bereliler
*“Zoru hemen başarırız imkânsız ise biraz zaman alır.” Bordo Bereliler Özel Kuvvetler Komutanlığı Bordo Bereliler, Tsk nın gözbebeği ve gurur kaynağıdır özel harekat uzmanıdırlar. TSK’da görev yapan subay ve astsubaylardan gönüllülük esasına göre seçilirler yurtiçi ve yurtdışında 3,5 yıllık bir eğitimden geçerler. eğitime normal erbaşın dayanması olanaksızdır. zorlu eğitimle kara, hava ve denizde üstün savaş gücüyle ve düşmanı bozguna uğratmak için güçlendirilmiştir. Bubi tuzağı kurmakta ve 200 metre gibi mesafelerde nokta atışı yapmakta uzmandırlar. Onlar savaşmak için yaratılmışlardır.
*Bordo bereliler tek bir ideal için savaşır terörü yok etmek Tek kuralları emre mutlak itaattir verilen emirle bölgeyi tehditten ve yasadışı unsurlardan temizlerler Şemdin Sakık’ın Kuzey Irak’tan; PKK elebaşı Öcalan’ın Kenya’dan getirilmesinde görev yapmışlardır Bordo Bereliler, karakol baskınına gönderilir Sınır ötesi operasyonlarda sığınak ve stratejik noktaları imha ederler. Bordo Berelilerin üstün savaş yetenekleri defalarca*NATO*tarafından yapılan Dünya Özel Kuvvetler Şampiyonası’nda kanıtlanmıştır. bu yarışmalarda 4 kez üst üste birinci olunca NATO, yarışmayı 5. senesinde kaldırmıştır.Bordo Bereliler; sızma, göğüs göğse muharebe yeteneklerine sahiptir. en zor koşullarda hayatta kalabilirler. Kişisel savunma ve bubi tuzağında çok yeteneklidirler.
*operasyon bölgesinde gerilla savaşı, kaçıp kurtulma, tahrip, paraşütle atlama ve sualtı eğitimi almaktadırlar. Bordo Bereliler iyi paraşütçüdür ve ikiden fazla yabancı dili konuşabilirler.
saldırı ve savunma odaklı bir özel birimdir. PKK ve yasadışı örgütlerin korkulu rüyası olmuştur Delta Force, Amor ve diğer ülkelerin özel birliklerini susturmuşlardır. Hiç bir askeri birlik Fakat Bordo Berelilerin seviyesine ulaşamamışdır. en önemli özellikleri hedeflere ulaşırken hızlı ve sessiz olmalarıdır. 200 metreden nokta atışı yaparlar özel kilitleri 7 saniyede açarlar emre mutlak itaat ederler Eğitimde duygusallığa yer yoktur. Gerekirse kendilerini ve bölgeyi imha edebilirler. G-3, Bixi, MG-3, MP-5 muharebe silahlarını kullanmak Bereliler için çocuk oyuncağıdır. *evinizin kapısını açmak için anahtarı bulana kadar askerler M-16’yı söküp takarlar. Ölümden korkmazlar ve çatışmanın tam ortasına bırakılırlar. Ve şu manşet atılır Bordo Bereliler sınır ötesine sızdılar”*Dünyada “Güven Atışı” Yapan Tek Özel Birliktir güven atışında İki Bordo Bereli karşı karşıya gelir. Aynı timden ve yakın arkadaşlardır. biri başına bir hedef tutar ve diğer arkadaşı gerçek mermilerle hedefe ateş eder. tabancaları bacağının arasına alarak hedefe ateşe devam eder. Kurşunlar biter roller değişir. Bu atış her gün yapılır. bu özel birlikte her asker bir ordu gücündedir birbirlerine kenetlenmişlerdir
Askerlerin birbirine olan güveni Bordo Berelilerde esastır.Bordo Bereliler PKK’ya Korku Salmışlardır
Bir gün PKK sığınağı birçok yaşam malzemesi, Rus Kaleşnikof ve mühimmatı ele geçirilir. Örgütün sözde dağ kadrosunun mağarada derslik kurmuşlardır. Mağara duvarında aynen şunlar yazmaktadır:-Eğer bir asker sizi gördüğünde durmadan ateş ediyorsa o acemidir. Kurşununun bitmesini bekleyin ve kafasına sıkın,
Eğer bir asker sizi gördüğünde ateş ediyor, saklandığınızda duruyorsa bilin ki o komandodur. Kaçın canınızı kurtarın, bir asker sizle karşılaştığında aniden kaybolmuşsa o bir Bordo Berelidir. Merak etmeyin o sizi bulur.
*PKK’nın dağ kadrosundan kaçan teröristler ele geçirilirler. militan Tür askerine şöyle bir yanıt vermiştir: Bir asker çatışmada şarjörü üstümüze boşaltırsa o asker acemidir Diğer bir asker yarım şarjör mermi ile başlarsa çatışmaya o bir komandodur,Bordo Berelilerle çatıştığımızı ise sadece şöyle anlarız “Takkk” tek kurşun sesi...
murataltug1985
03-21-2018, 08:56
Kaynak tarihiolaylar.com bordo bereliler
Bordo Berelilerin Komutanı olan Tümgeneral Aksakallı, Azerbaycan’da Azeri askerlere moral için cepheye gitti Aksakallı ziyaretini “Türkiye her zaman Azerbaycan’ın arkasında olacaktır” sözleri ile sonlandırdı.Suriye’de Bulunan Süleyman Şah Türbesi, Bordo Bereliler Tarafından Korundu ve Taşındı IŞİD ve YPG arasındaki çatışmalarda 38 Bordo Bereli asker, TSK’ya kriptolu bir mesaj göndererek her an saldırıya uğrayabilecekleri ilettiler. Komuta çok gizli bir şekilde Suriye hattına sızmak ve askerlerin kurtarılması için düğmeye bastılar.Yirmi gün süren incelemelerde türbenin Türkiye’ye 200 km uzaklıkta bulunan ve temiz bir bölge olan Eşme’ye naklinde karar kılındı.
Bordo Bereliler Suriye sınırına 3 gün önceden sığarak bölgeyi güvene aldılar. Sızan birlikler mayın ve çatışma riskini tespit ettiler cumartesi gecesi saat 21:00’da operasyon kararı alındı.
Operasyon toplam 9 saat sürdü. Öso ya haber haber verildi. TSK gece operasyonda gövde gösterisi yaptı. Bu, şu anlamdaydı Evet, biz operasyon düzenleyebilecek, gece saldırısı yapabilecek bir askeri teçhizat ve kabiliyete sahibiz.Süleyman Şah’ın naaşı, Kur’an’ı Kerim okunarak çıkartıldı ve Türk bayrağına sarılarak nakledildi. karakolun imha edildi. Yapılan operasyon uluslararası hukuka uygundu Bordo Bereliler süleyman şah operasyonunu layıkı ile yerine getirdiler.
murataltug1985
03-21-2018, 08:56
Kaynak timetürk.com
Bir askerin Hakkari anıları ve altüst olan bir hayat!
*Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'nde bulunan Aktütün Karakolu'nda askerlik yapan Esat Yüksel, gizlenen ve üzeri örtülen bu savaş gerçekliğinin bir kurbanı.
20 yaşında sağlık ve hayat dolu bir genç olarak gittiği askerlikten yaşamdan umudu olmayan, kendisine zarar veren, ölmeyi düşünen bir genç haline geldi. *Esat Yüksel askerlikte yaşadıklarını ve nasıl bu hale geldiğini anlattı.*Paramparça olmuş asker cenazelerini gösteriyorlardı'2010 da Hatay Serinyol'da 75 günlük acemi eğitiminden sonra Hakkari’nin Şemdinli İlçesi'nde Aktütün Jandarma Sınır Karakolu'na gönderildim bambaşka bir yerdi. batıya benzemiyordu. 15 gün taburda kaldık. Bize çatışma ve PKK baskınlarını izlettirdiler. Şehit askerlerimizin görüntülerini izledik. Bize uyursanız ölürsünüz. Aç kalacaksınız, susuz kalacaksınız ama uyumayacaksınız. Uykusuzluktan ölünmez. Evinize gitmek istiyorsanız uyumayacaksınız' diyorlardı" Şemdinli taburunda 15 gün kaldık timdeki 16 arkadaşla Aktütün Jandarma Karakolu'na gönderildik
*16 kişilik tim olarak Aktütün Karakolu'nun güvenliğini sağlayan Bayraktepe üssüne çıktık. komutanlarımız Aktütün'de yaşanan çatışmaları ve baskınları izletti. Görüntülerde paramparça olmuş türk askeri vardı cesetlerin gövdesi kafası bacağı ve kolu yoktu Ölüm korkusundan 12 ay boyunca günde 18 saat görev yaptım' Parçalanmış ceset görüntülerinden etkilendik birçok asker psikolojik sorunlar yaşadı beyin olarak bittik yıkıldık, toparlayamadık kendimizi. geceler görüntüler rüyama giriyordu 12 ay boyunca 18 saat uyumadan görev yaptım. üzerimde korku oluştu. Acaba yatarsam bende ceset mi olurum? Parça parça mı giderim? Nasıl bir ölümle karşılaşırım? Diye düşündüm bir arkadaşımın resmen şuuru gitti çürük aldı. *Asker arkadaşımla görüşüyorum kendisini toparlayamıyor. Hayattan beklentisi kalmamış. 20 yaşındaki askerimiz çok genç hedefinin ne olduğunu savaşta neyle karşılaşacağını bilmiyorsun. Eline silah veriyorlar ve sen 'kahramansın, yapacan' deniliyor. Ancak 20 yaşındasın ailenden kopup farklı bir yere gidiyorsun ve hayatın bilincinde değilsin
Bayraktepe üs bölgesinde bir buçuk ay kaldık sıkılmaya başladık telefon yok, televizyon yok, müzik yok, doğru düzgün yemek yok. ölüm korkusu vardı. Hayattan elimizi ve ayağımızı çektik Kendimizi dağlara saldık. evimiz yuvamız burası dedik. Askerlik ve doğu anlatılmaz görüp yaşamak lazım. Savaş var ne zaman ne olacağı belli değil. Neyle karşılaşacağını bilmiyorsun.
*askerlerle birlikte ölüm korkusundan yatamıyorduk. keşke üzerimize bomba düşse de ölsek eziyeti çekmesek' diyorduk. Nöbetteyken aha geldiler' diyorduk. Ağaç kıpırdamasında kelimeyi şahadet getiriyorduk, ağaca saldırıyorduk. ağacı hedef görüyorduk her akşam ölüm korkusuyla karşılaşıyorduk. Bir hayvan sesi geldiğinde aha geldiler. diyip sallıyorduk mermiyi el bombasını atıyorduk Korkudan kendimizi tutamıyorduk. Çünkü can ya bu başka bir şey değil. Yaşadıklarımdan dolayı Van Askeri Hastanesi'nde psikolojik tedavi gördüm İnsan hayatı bu kadar basit mi?'*
Kimi askerler soğuktan kimisi kayadan düşüp ölüyordu. El uzatacak, kimse yoktu. Allah ile baş başaydık
murataltug1985
03-21-2018, 08:57
Kaynak timetürk.com
Bir askerin Hakkari anıları ve altüst olan bir hayat!
*Bir süreden sonra ailemizi düşünmedik.ağlayan, gece korkuyla yataktan zıplayan askerler vardı. intihar eden psikolojisi bozulan askerler oluyordu. Psikolojisi bozulan askerleri komutanlarımız oğlum arkadaşınız çürük aldı kafayı kırdı. Dayanamadı gitti. görevinizi yapın çekip gidin diyorlardı. askerlerin yaşam şartları gerçekten çok zor! Basın askerlik yaptığımız yeri anlatıyor. şehitlerimizi anlatıyor oldu bu kadar PKK'lılar vuruldu diyor. Doğuda yaşananları göstermiyorlar insanlarımız öldüler şehitlerimiz oldu basın insanımızın nasıl öldüğünü göstermiyor insanlar bombalarla parçalanarak ölüyor. 2008 de Aktütün baskınında Yataklarda kan izleri vardı
*Şehit kardeşlerimiz için Biz insanız insan hayatı bu kadar basit mi? diye soruyorduk" Ben yaşadım kimse yaşamasın istiyorum'*Terhis olduğum 2011 yılından bu yana askerde yaşadıklarımı unutamadım psikolojik sorunlar yaşadım kendimi toparlayamıyorum. birileri ölüyor birileri bedel ödüyor. şehir hayatında herkes kendi hayatında sanki hiç bir şey olmamış hiç bir şey yaşanmamış hiç bir şey insanların umurunda değil ailem sivile alıştığımı zannediyor kendime zarar veriyorum. Gece yatamıyorum beynim gidiyor. Acaba arkadaşlar benim yaşadığımı yaşıyor mu? Acaba ne zaman ölecekler diye düşünüyorum. mücadele veriyorum beyinim gidiyorum vücudum ve beynim yoruluyor. Askerden geldikten sonra sivile alışamadım yaşadığımız ağır şeyler
*Yaşadığım psikolojik sorunlar nedeniyle hastaneye gittim doktorların ilaç tedavisi uyguladılar bir çözüm yolu bulamadım" Hatay Askeri Hastanesi'nde komutan yapacak bir şeyimiz yok. Askerliğini yapmış. Onun gibi binlerce kişi var. Başka yere götürün' dediğinde kalbim parçalandı. keşke askere gitmeseydim. Ben askere gitmeden bu halde değildim. Hayat şartlarım iyiydi sağlığım yerindeydi. Yaşama bakışım böyle değildi. Neden kim için gittim. Ben sizin için gittim sınırda durdum' siz Beni oradan kovdunuz hastaneye gidecek imkanım yok, sosyal güvencem yok" Mecburen Manisa Ruh Hastalıkları Hastanesi'ne gitmek zorunda kaldım"15 gün kaldım. insanları görünce psikolojim daha çok bozuldu. *Hastanedekilerin hepsi askerdi. Hepsi Hakkari ve Şırnak bölgesinde askerlik yapmıştı. İçlerinde binbaşı vardı. Onların bu durumunu gördüm halime şükrettim. askerlerin ailesine Allah sabır versin hepsinin yardımcısı olsun. savaşın önü kesilmesi lazım Artık kimse ölmesin doğuda gidip savaşmak önemli değil. Orada insan psikolojisi ölüyor Allah herkesin yardımcısı olsun. Gerek asker, gerek polis, ben kimsenin ölmesini istemiyorum. Hiç kimse zorlukları yaşamasın. Herkes vicdanıyla Allah korkusuyla ne gerekiyorsa yapsın, kimse ölmesin, ölümler olmasın. Basit bir şey değil, insanız.
Bir neslin bu hale gelmesi bir trajedi'
*Kardeşinin yaşadığı rahatsızlıkla ilgili konuşan Murat Yüksel, kardeşimin rahatsızlığını fark etmediler Kardeşimi sapasağlam askere gönderdik Askerden sonra konuşmuyordu, kendisine zarar veriyordu. annem hasta oldu yataklara düştü. kardeşimin sağlığı için çalışıyoruz. maddi ve manevi imkanlarımızı seferber ettik. Kardeşimin sosyal güvencesi yok. askeri hastanede yardımcı olmadılar. Askerlik zor bir meslek herkes üstesinden gelemiyor insanlar ve ailelerin psikolojisi bozuluyor. savaşın bitmesi kanın durması, gerekiyor*Vietnam Sendromu; savaş sonrası er ve subaylarda ortaya çıkan, halüsinasyon veya sürekli kabus görmedir, herkesi düşman sanma, aşırı kuşkuculuktur en sevdiklerine ve topluma karşı şiddete yönelme ve mutsuzluk halidir çatışmalarda yaşadığı dehşet dolu saatleri unutamama ve bu anıları yeniden yaşamaktır ruh bozukluğudur. Vietnam Sendromu, dünyada savaş ve çatışmaya girmiş ruhsal dengesi bozulan asker ya da savaşçılara konulan teşhise bu isim verilmiştir Tıp dilinde Vietnam Sendromu olarak bilinen psikolojik rahatsızlık Türkiye'de özellikle doğuda PKK ile savaşan askerlerde görülüyor. Askerlerde savaş sonrası uyum bozukluğu oluşuyor Vietnam Sendromu Türkiye’de PKK ile savaşan askerlerde görüldüğü için bu sendroma "PKK sendromu" deniliyor.*
murataltug1985
03-22-2018, 08:56
Kaynak tarihiolaylar.com Türk Akıncıları
*Akıncıların temelini Osman Gazi ve Köse Mihal atmıştır. Orhan Gazi zamanında düzenli piyade ve süvarilerin oluşturulmasına kadar akıncılar çarpışmıştır. Osmanlı’nın bir uç beyliğinden devlet haline gelmesi ve toprakların genişlemesinde akıncıların katkısı büyüktür. Akıncı ocağında Evrenos Bey’in* katkısı büyüktür. İlk akıncılar Osman Gazi’nin yoldaşlarıdır ülkeye katkıları ve yetkileri yüksektir. Divan-ı Humayun, Akıncı* atamalarına karışmazdı. Akıncılar, fedai serdengeçti, deli, azap, gönüllü, gibi* isimler alırdı. 16. yüzyılda* 40 bin olan akıncı mevcudu, daha sonraları düzenli birliklere dönüşle azalmıştır
*akınların başı Akıncı Beyi, emirleri padişahtan alırdı. devlet için canını feda ettiklerinden* subaşından* imtiyazlıydılar. düzenli birliklere dahil değildiler. Rumeli Akıncıları düşmana* ani taarruzlar yaparak yıpratırdı.Akıncıların teçhizatları kale kuşatmasına uygun olmadığı için kale kuşatmalarında düzenli birlikler kullanılırdı. Fakat kalenin düşmesiyle Serdengeçtiler” düşmanın en içine dalardı. Akıncılığa kabul* çok zordu. gönül rızası gerekliydi. kötü bir akıncı, birliğin yenilmesine* yok olmasına neden olabilirdi. Çok süratli hareket ederler, çok iyi at binme becerisine cenk* ve kılıç yeteneğine sahiptiler devrin en sarsılmaz askeri gücüydü . Akıncı olabilmenin* şartı Türk olmaktı.
*Devşirmelerin,* yabancı kökenli azınlıklar devletin her kademesinde görev alabiliyorken akıncı olamazlardı akıncı olmak isteyen bir Türk’ün dürüst bir kefil göstermesi gerekiyordu. Akıncıların atları hızlı, dayanıklı ve süratliydi sefere beş at götürür yorulan atları konakta bırakırlardı at yetiştiriciliğinin durması akıncılığın zayıflama nedenidir Akıncılık* babadan oğla geçerdi, akıncılar öncü birliklerdi, ilk önce düşman bölgesine sızar düşmanın zayıf anını kollar* bilgi toplardı. Akıncılar keşifte birliklere ayrılır öncü akıncılara arkadaki akıncılar destek verirdi. Akınlar, akıncı sayısına göre isimler alırdı. 100 kişiden azsa çete”, 100’den fazla ise haramilik”, gibi Akıncı Beyinin taarruzları akın” olarak adlandırılırdı.*Akıncılar düzensiz birliklerdi komuta kademelerine ayrılmışlardı. akıncı beyi komuta ederdi bir seferin “Akın” sayılabilmesi için akını Akıncı Beyinin komuta etmesi şarttı. Her on akıncıya onbaşı; yüz akıncıya subaşı; bin akıncıyı da binbaşı komuta ederdi. Mihaloğlu, Evrenosoğlu, Turhanoğlu, ve Malkoçoğlu ünlü akıncı aileleriydi Mihaloğlu Sofya’da; Evrenosoğlu Arnavutluk’ta; Turhanoğulları Mora’da; Malkoçoğulları Silistrada* bulunurdu Sınır boylarında ocaklarda yaşayan akıncılar ailelerinin adlarıyla anılırlardı. Akıncılar, Türklere has bir askeri sınıftı.Akıncılar, orduların beş günlük mesafe ilerisinde yol alırlardı.* savaş çıkmadan düşmanı yıpratır ve düşmana baskınlar düzenler ve düşman saflarına dalar Düşmana aman vermezlerdi
*akıncı birliklerinin, ne zaman nerede ortaya çıkacakları belli olmazdı omlar efsaneydi Devlet tarafından akıncı defteri tutulurdu. defterler merkezde eyalet ve uç beyliği kadılarında muhafaza edilirdi. akıncıların seçiminde yolsuzluğa izin verilmezdi. Akıncılar topraklara sahipti savaş ganimetinim 1/5 ini devlete humus vergisi olarak öderdi savaşta ölen akıncıların yerine, genç ve dayanıklı gençler ocağa kaydedilirdi. Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik;
Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik!
Ak tolgalı beylerbeyi haykırdı ilerle!
bir yaz günü geçtik Tuna’dan kafilelerle
*Akıncılar, kendi aralarında* isimlerle anılırdı.isimler akıncı gruplarının savaşada gösterdikleri kahramanlıklar ve büyük cesaret* taarruzlarından alınırdı Deli” adı verilen akıncılar 15. yüzyıldan itibaren kurularak akınlara başlamışlardır. Önceleri sadece Avrupa’da kullanılan deliler, “bayrak” adı altında 60’ar kişilik ocaklara ayrılırdı. Başlarındaki kumandana “delibaş” denirdi. Delibaşın altında komuta kademesi olarak gönüllü ağası ve bölük ağası gibi zabitler bulunurdu. Deli süvarisi cesaretiyle kendini kanıtlamak zorundaydı. 16. yüzyılda kurt, sırtlan, pars, gibi vahşi hayvanların derilerini giyen delilerin atları* çevik ve dayanıklıydı. Delilerin silahları kılıç, kalak, mızrak, balta ve bozdoğandı.*Akıncıların en yiğitleri “dalkılıç” ve “serdengeçtilerdi fedailerin düşman içine dalmak kuşatılmış kaleye girmek gibi çok zor görevleri vardı. yiğitlerin çoğu şehit olmuştu dalkılıç olmak için gönüllülük esastı* Büyük yetenek isteyen fedailik savaşlarda büyük bir güç kazandırırdı düşmanın maneviyatını azaltırdı. 16. yüzyılda sayıları azalan akıncılar, geri hizmetlerde kullanıldı. Akıncıların yerini bu Kırım* Tatarları aldı Akıncılar 1826 da resmen ortadan kalkmıştır.
murataltug1985
03-22-2018, 08:57
Kaynak vikipedi.com Akıncı
Akıncı Osmanlı İmparatorluğu'nda düşmana akınlar, baskınlar tertipleyerek yıpratma harekâtında bulunan hafif*süvari*birlikleridir.
“Akıncı” sözü*Türkçe*kökenlidir.*Ak-*“akmak” fiilinden gelişen sözün yapısında fiilden isim yapım eki akın etmek, hücum etmek anlamlarından kurulmuştur.Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk yıllarında gaza amacıyla saldırılar düzenleyen "Gaziler" akıncılara dönüşmüştür. ön saflarda yer alarak düşman birliklerini bozguna uğratırdı
Osmanlı akıncılarının kumandanları vardı. Bin kişinin kumandanına binbaşı, yüz kişinin kumandanına yüzbaşı, on kişinin kumandanına onbaşı denirdi.
Akıncılar,*Avrupa'da korku uyandıran gözüpek savaşçılardı.Arnavutluk*ve*Dalmaçya'da Gazi Evrenos ,*Mora*ve*Yunanistan'da Gazi Turhan Bey Bulgaristan'da*Gazi Mihal Bey*Bosnada *Malkoçoğlu ailesi*gibi akıncı aileleri babadan oğula akıncılığı sürdürmüşlerdir.edebiyattada akıncılık konuları işlenmiştir. Savaş, akın ve kahramanlıkla örülü akıncı tarzı halk edebiyatı ve efsane olmuştur. Osmanlı halk edebiyatında çok sayıda akıncı. Serhat türküleri vardır* Estergon Kalası bunlara örnektir. Türk şair*Yahya Kemal Beyatlı'nın "Akıncı" adlı bir şiiri bulunmaktadır
murataltug1985
03-22-2018, 08:57
Kaynak tdv islamansiklopedisi.info AKINCI
*Osmanlı hafif süvari birlikleridir Temeli Osman Gazi zamanında Köse Mihal tarafından atılmıştır Orhan Bey zamanında dâimî piyade ve süvari teşkilatına kadar hep bunlar kullanılmıştır, Osmanlı uç beyliğinin devletleşmesinde katkıları vardır . Akıncı ocağında Evrenos Bey’in büyük emeği geçmiştir. I. Murad devrinde Yeniçeri Ocağı kurulunca akıncıların görevleri sadece sınır boylarında sınırlı kalmıştır Akıncılar sürekli orduya mensup değillerdi;* Rumeli’de serhad boylarında oturur düşmana akın yaparlardı. Devlet akıncılara kışla tahsis etmez, maaş vermez, silâh sağlamazdı. Akıncılar silâhlarını kendileri temin ederler ve ganimetle geçinirlerdi. vergiden muaf tutulurdu*Akıncılar güçlü ve genç yiğitlerden seçilirdi. dürüst birini kefil gösterirdi akıncı defterleri serhad kadılığında, ve merkezde saklanırdı.Akıncı beyini devlet tayin ederdi. Mihal, Evrenos, Turhan ve Malkoçoğlu meşhur akıncı aileleriydi Akıncılar kumandanların adlarıyla anılırdı.Evrenos Bey Arnavutluk’ta, Turhanoğulları Mora’da, Mihaloğulları Sofya’da, Malkoçoğulları ise Silistrede bulunurdu on akıncıya onbaşı, yüz akıncıya subaşı, bin kişiye binbaşı kumanda ederdi. Akıncıların sayısı devletin gücüyle orantılıydı akıncılara* dirlik tahsis edilince akıncıların timarlı kısmı ortaya çıkmıştır Küçük rütbeli akıncı zâbitlerine toyca veya taviçe denirdi.
*Akıncı başı barışta çeribaşı, seferde ise alay beyleridir. Akıncılar barışda kendi işleriyle meşgul olur binicilik yüzme, sarp yerleri aşma ve at üstünde silâh kullanma* gibi çeşitli tâlimler yaparlardı. Savaşa ise birkaç gün önden giderler, keşifde bulunurlar, ordunun geçeceği yolu emniyete alırlardı. düşmana engel olurlar, bilgi* iletirlerdi.Akıncıların* üç çeşit akını vardı. 100 kişiden azsa çete 100’den fazlaysa* harâmilik, bizzat akıncı kumandanının idaresindekine ise akın denilirdi. Harâmilik ve akında alınan esirlerin beşte birini, acemi oğlanı yapılmak üzere* devlet alırdı. Akıncılar, Avrupalılar’ın iddia ettikleri gibi, çapul için düşmana saldıran başı bozuk serseriler değil Akını iyi bilen emir ve kumandanlardı**
*Türk olan akıncıların oğulları da akıncı adayı idi. düşmana kitle halinde girer ve bölüklere ayrılırlardı. Silâh ve teçhizatları uygun olmadığından kale muhasarasıyla meşgul olmazlardı. akıncı* fedaileri serdengeçtiler kuşatılmış kaleye girerler, dalkılıçlar düşmana dalarlardı. geriye dönemez şehid olurlardı. Akıncıların silâhları kılıç, kalkan, pala, mızrak ve bozdoğan denilen topuzdu yanlarında yedek atlar da bulundurur ganimetleri bunlarla taşırlardı.Akıncılar,* Rumeli’de serhad boylarında bulunurlardı* Fâtih, II. Bayezid ve I. Selim devirinde Anadolu’nun doğusunda kullanılmıştır. Fetihler döneminin sona ermesiyle duraklama devri* başlamış eski akınlar görülmez olmuş, akıncıların sayısı azalmıştır.
*Osmanlılar’da akıncılık 1595 yılına kadar* 250 sene devam etmiştir. vezîriâzam Koca Sinan Paşa’nın Eflak’da Prens Mihal’e yenilmesi üzerine Tuna’nın öte yakasında kalan akıncıların pek azı kurtulabilmiş ve 100.000 akıncı atı telef olmuştur.* akın atlarının yetiştirilememesi, teşkilâtın zayıflama sebebidir. XVII. yüzyıldan itibaren sayıları azalan akıncılar geri hizmetlerde kullanılır olmuş, yerlerini sınır kalelerindeki serhad kulları almıştır. Kırım Tatarlarından faydalanılmıştır. Akıncı adı, 1826’da resmen ortadan kalkmış türkülere ve destanlara konu olmuştur Millî Mücadelede Demirci Kaymakamı İbrâhim Edhem’in kurduğu birliklere de “akıncı müfrezeleri” denilmiştir. Büyük Taarruz arefesinde Batı Anadolu’da işgal altındaki topraklarda düşmana büyük kayıplar verdirmiştir bu kuvvetler zaferden sonra dağılmıştır.
murataltug1985
03-22-2018, 08:57
Kaynak ihvanlar.net Akıncılar Kimlerdir?
*Osmanlı Devletinde sınır bölgelerinde düşman memleketlerine ânî baskınlarda bulunan hafif süvari grupları olan.*Akıncılar,yağma* ve talanla hayatlarını geçiren serseriler *değildir*usta savaşçılardır Avrupa ve balkan dillerini bilirler düşnana akın yapar düşmanın durumunu, bildirir istihbarat görevini de yerine getirirlerdi. kânunları vardı.Türk ırkındandı. Devşirme, Arnavut ve Boşnak kavimler alınmazdı. Akıncı olmak için Osmanlı Türkü olmak şarttı. akıncı beyleri Osman Gâzi’nin yoldaşlarıydı Akıncı beyleri, istediklerini ocağa alır, ve çıkarırlardı. Dîvân-ı hümâyûn karışmazdı. Akıncı beyleri fevkalâde selâhiyetlere sâhibti doğrudan sultandan emir alırlardı. *Akıncı beyinin Rütbesi sancak beyi derecesindeydi. Akıncı eri, canını yüzlerce defa* ortaya koyduğu subaylardan imtiyazlıydı. akıncılara*“fedaî, dalkılıç, serdengeçti, deli”gibi isimler verilirdi. Akıncılığa kabul edilmek çok zordu. bey’in rızâsı gerekliydi. kötü bir akıncı, birliğin mahvına sebeb olabilirdi.* süvarilik,* silâhşorluk vasıfları olmayan, akıncılığa kabul edilmezdi. Şimdiki* komandoya benzeyen akıncılık,* babadan oğula geçerdi. Akıncılar düşman arazisinde, orduya yol açarlar pusuları bozarlardı. Düşman topraklarınfa* bölüme ayrılırlardı. İlk kuvvete arkadaki kuvvet yardım ederdi. Hücumları âni ve sertti düşmanı dağıtırdı. düşmandan haber toplar yolları emniyette* tutmak vazifeleri idi. Akıncılar genellikle ordudan 4-5 gün önden giderler vazifelerini yerine getirirlerdi.
*Akıncı atları akıncıların hayatlarına uygun, dayanıklı ve sür’atli olurdu. Sefere 4-5 at götürür ve yorulan atları konakta değiştirirlerdi Akıncı birliklerinde on akıncıya*onbaşı, yüz akıncıya*subaşı, bin akıncıya da*binbaşı*kumanda ederdi. kumanda zincirinin başı akıncı beyiydi.Akıncılar sınır boylarında ocaklar hâlinde teşkîlâtlanırdı. akıncılar sülâle ismiyle anılırdı. en meşhurları Malkoçoğlu Turhanlı Mihalli akıncılarıydı. Malkoçoğlu Silistre’de, Turhanlı Mora’da, Mihalli Sofya ve Semendrede bulunurdu. ilk akıncı beyi Evranos Bey’dir.
Akıncıların en önemlileri*dalkılıç*ve*serdengeçti fedaîydi. düşman içine dalmak ve kaleye girmek gibi çok zor görevleri vardı ve geri dönme ihtimâlleri çok azdı. Onların Allah yolunda cihâd yapma arzusu vardı *Bir düşman ordusuna dalmak gerektiği zaman vazifeyi yapanlar ordudan ayrılır, düşmanı sağ, sol ve arka cihetden kuşatır kadar düşmanı bozguna uğratır maneviyâtı bozardı Napolyon bu Osmanlı askerini dalkılıç olmağa mecbur edecek kadar sıkıştırmak elvermez, dalkılıç olmayı göze almış yüz adam meydana çıkarsa, mağlûb olmamak mümkün değildir.” Kalelere girmek gerektiğinde* gece vakti merdivenle kaleye girilir ve bu kalenin ele geçirilmesini sağlanırdı.Düşmanı alt üst ederek, savaşı kazanan akıncıların tekniği şöyle idi: Akıncı ordusu* bölümlere ayrılır, küçük birliklerle yola devam edilirdi. ele geçirilecek şehir ve kararlaştırılırdı. Dönüşte birlikler birleşirler* tek bir ordu hâline gelip Türk topraklarına dönerlerdi. düşmanı korku içinde bırakırdı.
*Yıldırımlar ve kasırgalar gibi esip geçen akıncıların nerede ve ne zaman bulundukları bilinmezdi Devlet tarafından akıncıların isimleri, tımara sâhib listelerde tutulurdu. Defterler iki nüshaydı biri merkez Defterhânesinde, diğeri akıncıların eyâlet veya sancaklarında muhafaza edilirdi* yolsuzluğa meydan verilmezdi. Her akın sonunda şehîd ve mâlül olanların yerine çevik, ve kuvvetli gençler akıncı seçilirdi.Akıncıların maaşı yoktu. ganimetin 1/5’ini*pençlik vergisi verir* kalanla geçimlerini te’min ederlerdi* Bâzılarının* tımarları vardı. Seferde düşman hududuna kadar yiyecek verilir, daha sonrasını kılıçlarıyla te’min ederlerdi. *Akıncılarda kıdemli ve seferlerde yararlılık gösteren Tımarlı*ve*Tavcılar* bulunurdu. Tavcılar çerilerin başıydılar. sefer emri gelince, akına katılırlardı.akıncıların sayısı* onbeşinci asırda* 40.000 di Birinci Kosova Savaşı’nda akıncı mevcudu 20.000 di Türk târihinin en büyük akını 1479 Erdel akınıdır 43.000 akıncı katılmıştır. Bölgedeki altın ve gümüş mâdenlerinin hedef alan akında, akıncıların başında* on İki akıncı beyi bulunmuştur. 43,000 akıncıdan 20.000’i Macar ovasının zümrüt renkli topraklarında şehîd oldu. Macarlar vahşette bulundular. Şehîdlerin cesetlerini parçalayarak dans etmek gibi zulüm yaptılar.1559 senesinde Turhanlı akıncılarının sayısı 7000 civârındadır Sultan Süleymân Han’ın Budin ve Avusturya seferlerindeki Mihallı akıncılarının sayısı 50.000 dir
murataltug1985
03-22-2018, 08:58
Kaynak ihvanlar.net Akıncılar Kimlerdir?
*Osmanlı ordusunun öncü kuvveti* akıncılar,
1595 de sadrâzam Sinân Paşa’nın Eflaktaki hatâsına kadar güçlerini korumuşlardı. Sinân Paşa devlete isyân eden Romanya voyvodası Mihail üzerine 100.000 kişi ile sefere çıktı. Mihail geri çekildi. Sinân Paşa isyânı bastırdığını zan ederek geri döndü. Mihail, Osmanlı ordusunun hareketlerini haber alıyor, ve tâkib ediyordu.
1595 te Targovişte’ye girip, şehri savunan üç bin beş yüz Türk’ten Ali Paşa, Koçu Bey ve subayları ateşte pişirdikten sonra yiyen Mihail ve Türkleri kazığa oturttular. Sinân Paşa Tuna’nın kuzeyindeydi Ordusuyla karşıya geçmesi üç gün sürecekti. *akıncılar köprüyü geçerek köprüyü havaya uçurdular Mihail, köprüden akıncılara, top ateşi açtırdı. Akıncıların can vermeden silâhlarını teslim etmemeyeceklerini bilen voyvoda Mihail akıncıları Tuna sularına dökmek istiyordu. top mermisi köprüye isabet edince binlerce akıncı, Tuna dalgalarına gömüldüler. karşıya geçemeyen akıncılar şehîd oldular.
Türk akıncı ocağı, voyvoda mihale karşı büyük bir darbe yedi. devlet* kaleleri serhat kulu teşkilâtına vermiş, Kırım ordusundan akınlarda faydalanmıştır Kırımlılar, Osmanlı akıncı ruhuna sâhib olamadıkları için, başarılı olamamışlardır.Akıncı kânununa göre, akıncı beyi şehri fethederse, gayrimenkuller pâdişâha âid olurdu. Beylere* bölgenin köyleri tımar* dağıtılırdı. *akıncı beyleri de tımardan elde ettikleri gelirleri, hayır müesseselerine vakfederlerdi.silâhları hareketlerine mâni olmayacak şekildeydi. En çok kullandıkları silâhlar, kılıç, kalkan, pala, mızrak ve bozdoğan denilen başı yuvarlak kısa saplı topuzdu. zırh kullananları azdır.
murataltug1985
03-22-2018, 08:58
Kaynak ihvanlar.net Akıncılar Kimlerdir?
FİLEK KALESİNİN FETHİ!..
*Macaristan’ın Budin vâlilerinin en meşhuru, Sokullu Paşa’nın amcası oğlu olan Mustafa Paşa’dır. akıncı yiğitleri arasında Paşa Baba diye meşhur olmuştur. Kapısında bine yakın şehbaz yiğit beslerdi. Bir bora, bir kasırgaya benzeyen serdengeçtiler, bir çok kale fethetmişdi. Filek kalesinin fethi eşsiz bir kahramanlık destanıdır.Filek kalesi, yüksek ve kayalık bir tepenin üstünde kartal yuvası gibiydi. top ile yıkmak, taarruzla almak mümkün değildi. Mustafa Paşa’nın akıncılarında Demirbaş Hasan isimli yirmi beş yaşlarında tığ gibi bir delikanlı vardı.* Demirbaş Hasan, kırk akıncısıyla Filek kalesini fethe çıktı.
*Gece kale önlerine varan kırk akıncı, kaleye tırmandı merdiveni kuşakları ve iplerle* bağlıyarak uzattılar. En önde Demirbaş Hasan vardı.
Mazgal deliğinin namlusu tıkanmıştı. Topun ağırlığı sekiz yüz okka* idi. Demirbaş Hasan Allahü teâlâya sığınarak, besmele çekti. pençeleri ile mazgala* yapıştı, göğsünü top namlusuna dayadı. Ayaklarını merdivene basıp, kollarıyla sekiz yüz okkalık topu ittirdi. Birinci hamlede, topun namlusu girmişti. Demirbaş Hasan namluya başını dayayarak, koca topu uzaklaştırdı. Açılan mazgal deliğinden Demirbaş ve kırk akıncı kaleye girdiler.
Türk akıncılarını karşısında gören kâfirler,* kendilerine gelemedi akıncılar, “Allah Allah!” nidaları ile kaleyi fethettiler. Bu, cihânda eşine rastlanmayan bir kahramanlık vak’asıdır.
Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik;
Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik!
Ak tolgalı beylerbeyi haykırdı: İlerle!
Bir yaz günü geçtik Tuna’dan kafilelerle…
Şimşek gibi bir semte atıldık yedi koldan;
Şimşek gibi Türk atlarının geçtiği yoldan.
Birgün dolu dizgin boşanan atlarımızla,
Yerden yedi kat arşa kanatlandık o hızla.
Cennet’te bugün gülleri açmış görürüz de,
Hâlâ o kızıl hâtıra titrer gözümüzde.
*************************************** Yahyâ Kemâl
murataltug1985
03-23-2018, 09:02
Kaynak masivatürk.com Türk Akıncıları
*Türk Akıncıları Osmanlı denilince akla ilk gelen birliklerdir Osmanlının en seçkin askeri gücüdür kuruluşdan, 16. yüzyıla kadar Rumeli ve Avrupa fetihlerinde Bir uç beyliğinin devlet,ve imparatorluk hâline gelmesinde büyük katkıları vardır . Osmanlı'nın sınır boylarındaki gaza gücü Gazilerdir temelleri, Osman Gazi ve, Köse Mihal tarafından atılmıştır. akıncı beyleri, Osman Gazinin yoldaşlarıdır Akıncı ocağının kurulmasında Orhan Gazi ve, Gazi Evrenos Bey'in büyük bir emeği geçmiştir. Gazi Evrenos Bey 129 yaşına kadar yaşamış ve dört Osmanlı padişahına hizmet etmiştir. 1396 da 108 yaşındayken Niğbolu savaşına, Eflak seferlerine katılmış, at üstünde kılıç sallamış efsane bir Akıncı beyiydi.
*akıncılık, Osmanlının Avrupa'daki fetihlerinde büyük önem arz etmiştir. Akıncılar, Rumeli'de ve sınır boylarında teşkilatlanırlar. Padişah, tarafından atanırdı. Her mıntıkanın akıncı beyi farklıydı sülale isimleriyle anılırdı. Akıncılık, babadan oğula yetkileri çok genişti. Akıncı beyleri istediğini ocağa alır, ve çıkarabilirdi. Devlet tarafından oldukça güvenilen akıncı beyleri büyük yetkilere sahipti. emirleri yalnızca padişahtan alırdı.Türklere has askeri bir sınıftı. En meşhur akıncı aileleri Mihaloğlu, Evrenosoğlu, Malkoçoğlu ve Turhanoğluydu Akıncılıkta en önemli şart, Türk olmaktı. Türk olmayan akıncı olamazdı. Devşirmeler devletin her kademesinde, yer alırdı sadrazamlığa bile olurken, akıncı olmaları imkansızdı.
*Akıncılar Osmanlı ordusunun öncü kuvvetiydi vazifesi, beylerinin önderliğinde sınırları korumaktı. saldırılara ve tehditlere karşı caydırıcı bir güçtü. Rumelinde sınır boylarında yaşayan akıncılar, düşmana ani baskınlar tertipleyerek yıpratırdı düşman hakkında bilgi toplardı savaşta düşman topraklarına 4-5 günlük önden girerler ve orduya yol açar, ve pusuları bozardı Savaşta gerilla taktikleriyle düşmanı bozguna ugratırdı Sefer yeri kararlaştırılır ve saldırılırdı düşman korku içinde kalırdı. Düşmanı Kasırgalar gibi ezip geçen akıncılar gölge gibiydi, ortaya çıkacakları zaman ve mekan belli olmaz, düşman ne yapacağını bilemezdi. Âdeta bir kabus gibi düşmanı alt üst ederlerdi *Akıncılar, savaşta önemli rol oynarlardı. erzakları korur istihbarat toplarlardi Bindikleri atlar, hızlı ve özel akın atlarıydı. Akıncılar sefere 4-5 at götürür yorulan atları konakta bırakırlardı En çok kullandıkları silahlar; kılıç, kalkan, mızrak, pala ve bozdoğan denilen, kısa saplı, başı yuvarlak bir topuzdu. Zırh kullanan azdı. Sefere çıkarken yiyecek alırlar, daha sonrasını kılıçla temin ederlerdi. Akıncı kanunlarında eğer akıncı beyi şehri fethederse, gayrimenkuller devlete ait olurdu. Akıncı beylerine tımar dağıtılırdı. Akıncılar barış zamanında toprakla uğraşır sefere emrinde toplanıp, hücum bölgesine yola koyulurlardı. Geçimlerini maaşla değil, ganimet ve yağmadan pay alarak temin ediyorlardı. akın onlar için tek geçim kapısıydı.
murataltug1985
03-23-2018, 09:02
Kaynak masivatürk.com Türk Akıncıları
*Akıncılar Elde ettikleri ganimetin 5'te 1'ini pençik adıyla devlete vergi verir sonra, geçimlerini temin ederlerdi. 1000 kişilik topluluklarla sefer düzenlenlerdi harekatın akın ismini alabilmesi için akıncı beyinin katılması gerekirdi. Akıncılar yağma amacıyla düşman içine giren ve talanla geçinen bir topluluk değildi. kılıç çekmeyene kılıç çekmez, boyun eğene dokunmazlardı. akıncılar dil bilen, bilgili ve kültürlü insanlardı. akıncı beyi için en önemli başarı ,Tuna nehrine gazâya gitmekti Tuna nehrini geçen en önemli bey Mihaloğlu Ali bey'dir. Tuna nehri'ni 330 defa geçmiş ve akıncılık tarihinde efsane haline gelmiştir. Akıncı birliklerinde On akıncıya onbaşı, yüz akıncıya subaşı, bin akıncıya binbaşı komuta ederdi. komuta başında Akıncı Beyi yer alırdı
*Akıncılığa kabul edilmek zordu. beyin rızası gerekirdi. Çevik, iyi silah ve at kullanan, kuvvetli gençler akıncı olurdu onlar bugünün .komando birlikleriydi akıncılık, babadan oğula geçerdi. Şehit olan veya sakat kalanların yaşlananların oğulları, ve akrabaları kaydedilirdi, iyi atabinen ve silah kullanan gençler kefil şartıyla ocağa alınırdı. gelişi güzel hiç kimse akıncılara katılamazdı . Akıncı eri, yüzlerce kez hayatını ortaya koyduğundan ayrıcalıklıydı. Akıncılarda; fedai, dalkılıç, serdengeçti, deli, azap, gönüllü, beşli gibi gruplar vardı. Akıncılar arasındaki en yiğitleri dalkılıç ve serdengeçtilerdi Bunlar fedaiydi düşmanın içine dalmak ve korunan bir kaleye girmek gibi çok zor görevleri vardı. görevlerden geri dönme ihtimâlleri ise çok azdı.
*Akıncı gruplarından "deli" Düşmanı görünce deliye döner ve onları kimse durduramazdı. Ordunun en ön safında yer alır ve düşmana deliler gibi saldırırdı. hiçbir silâh kullanmaz, savunma kalkanları ile düşmanı dalar, mermer tokatlayarak sertleştirdikleri, güçlü koca elleriyle düşmanın yüzünde şimşekler çaktırırlardı. nasırlaşmış sert, güçlü elleri düşman için kılıçtan daha etkili bir silâhtı. Başlarındaki kumandanlarına Delibaşı denirdi. Deli süvarileri kendini ispatlamak zorundaydı. Kurt, sırtlan, pars gibi vahşi hayvanların derisi giyen deliler, görünümleriyle düşmana korku salardı. *Akıncılar Hammere göre; Düşman topraklarına girdiklerinde küçük gruplara ayrılıp, kızılelma'da buluşuruz" derlerdi Parolaları Yazılan gelir başa"ydı. Yazılan madem ki başa gelecekti, o zaman ölümden korkmak nedendi ? Bu nedenle akıncı yiğitleri gözlerini budaktan sakınmaz, her yerde şehadeti ararlardı.
murataltug1985
03-23-2018, 09:03
Kaynak hürriyet.com.tr kandil
*Regaip Kandili'nin ihya edileceği bu günde Müslüman alemi Yaradandan af dileyecek camiler dolup taşacak, istekler dualarla dile getirilecek. Peki, kandil duası nedir ve Regaip Kandili'nde neler yapılmalıdır? Kandil dualarıyla allah lafzı zikredilecek. DİYANET İŞLERİ BAŞKANI'NDAN KANDİL MESAJI İslam âlemi olarak, üç aylar” diye isimlendirilen, rahmet, bereket ve mağfiret iklimine girmiş bulunuyoruz. Bu gece, manevi mevsimin habercisi Regâib Kandilini idrak ediyoruz.
Efendimiz (s.a.s.) Recep ayı girdiğinde; “Allah’ım, Recep ve Şaban aylarını bize mübarek kıl ve bizi Ramazan’a kavuştur” şeklinde dua etmiş ve kutlu zamanların önemine dikkat çekmiştir.
*Müminler için elbette bütün zamanlar kıymetlidir Allah’ın rızasını kazanmak gayesiyle kulluk şuuruyla yaşanması gerekir. mübarek gün ve geceler, yaratılış gayemizi idrak ederek yaratan ve yaratılanlarla münasebetlerimizi muhasebe etmemiz için kıymetli fırsatlardır.Regâib kelimesi, rağbet edilen, arzulanan, talep edilendir Yüce Allah’ın, rahmetinin, mağfiretinin ve nimetlerinin diğer zamanlardan çok tecelli etmesi, samimi kalple Allah’a yönelenlerin affedilmelerinin ümit edilmesi ve müminlerce gönülden arzulanması sebebiyle bu geceye “Regâib” denilmiştir. Müslümanlar olarak içtenlikle yaptığımız dualar ve samimi tövbeler bizleri ihya ederek ruhen ve bedenen huzura kavuşturacaktır
*Regâib gecesinde, Rabbimize yönelmeli bugüne ve geleceğe dair, duygu, düşünce, tutku ve isteklerimizi iman ile gözden geçirmeliyiz
Rabbimizin sonsuz af ve mağfiretine sığınmak, hata ve günahlarımızdan arınmak, gönüllerimizi ferahlatmak, dünyamızı gözden geçirmek ve nefis muhasebesi yapmak için bizlere bahşedilen mübarek günler müstesna zaman dilimleridir öze dönüş, manevi diriliş ve ahlaki yükseliştir
Dünyevileşmenin hayatımızı kuşattığı, nefsani arzuların öncelendiği, insani ve ahlaki erdemlerin zayıfladığı bir çağda insan, söz ve davranışlarını hikmet ve ahlak terazisinde tartmayı ihmal etmekte, gönül ve inanç dünyasına yabancılaşmaktadır *İnsan kontrol edemediği tutkularıyla farklı mecralara sürüklenmektedir. yıpranan değerlerin kaybolan huzurun teminine, hayatı ve düşünceyi esir alan, makam, servet, şöhret ve haz tutkusu dizginlenmeli mübarek günlerde öz bir muhasebe ve eleştiri, iyi ve güzel bir hayat ve yeni bir başlangıçtır kutlu zamanlar yaşama sevincimizi tazelemeli kardeşliğimizi güçlendirmelidir Kalplerimizi buluşturmaya, gönüllerimizi birleştirmeye engel olan kin, nefret, nifak, fitne, fesat, hasetten arınılmalıdır rahmet ve muhabbete vesile olan duygu ve düşüncelerin yaygınlaşmasına ve hayatımızı güzelleştirmesine imkân verelim
murataltug1985
03-23-2018, 09:03
Kaynak hürriyet.com.tr kandil
*Rahmet gecelerinde vahşeti ve şiddeti samimiyetsizliği yok edelim saygı, sevgi ve kardeşlik duygularını arttıralım Hayırlı ve yararlı işler yapalım gönül dünyamızı yeniden inşa edelim
adalet ve hesap gününde mahcup olmayacağımız bir ömür yaşayalım nesillerimize daha iyi bir dünya bırakalım vicdanımızı muhasebe edelim Kendimizle yüzleşmekten çekinmeyelim, bilerek ya da bilmeyerek yaptığımız hatalardan işlediğimiz günahlardan samimi pişmanlıklarla tövbe ederek arınalım Sevgi ve saygı ile âlemlerin rabbine yönelelim manevi dünyamıza değer ve huzur katalım ibadetlerimize özen gösterelim. Aciz ve muhtaç bir varlık olarak mülkün sahibine dualarımızı; eda edelim*milletimizi, ümmeti ve bütün insanlığı kuşatacak kadar büyütmeli, asil bir duruşa ve ahlaka dönüştürmeliyiz.bereket ve rahmet gecelerinde; milletimiz ve mukaddesatımız yolunda, hak, hakikat uğrunda, insanlığın huzuru için canları pahasına gece gündüz mücadele eden kahraman güvenlik güçlerimize dualarımızla destek olalım aziz milletimizin ve İslam âleminin Regâib Kandilini tebrik ediyor, birlik ve beraberliğimize, insanlığın hidayetine, barış ve huzuruna vesile olmasını yüce Allah’tan niyaz ediyor, tüm kardeşlerimize saygı ve muhabbetlerimi sunuyorum."
Hz. Peygamber mübarek gün ve gecelerin değerlendirilmesini tavsiye etmiştir mübarek gün ve geceleri, bağışlanma ve hayatımıza çekidüzen vermek için fırsat görmemiz gerekmektedir. müminler kandil gecelerinde, hayatlarını gözden geçirmeli; hata ve günahları için tövbe etmeli, dua ederek, Kur’an-ı Kerim okumalı, kaza veya nafile namaz kılmalıdır Kandil gecelerinin gündüzlerinde oruç tutmak sevaptır Hz. Peygamber berat gecesinde ibadet ediniz, gündüz oruç tutunuz. Allah o gece güneşin batmasıyla dünya semasında tecelli eder ve fecir doğana kadar, ‘Yok mu benden af isteyen affedeyim, yok mu benden rızık isteyen rızık vereyim, yok mu musibete uğrayan ona afiyet vereyim, der. buyurmuştur.
Recebin ilk cuma gecesine Regaip gecesi denir. Perşembeyi cumaya bağlayan gecedir. Allahü Teâlâ müminlere ihsanlar ve ikramlar yapar.
Günahların bağışlanacağı, edilen duaların Allah'a ulaşacağı, İbadetlerin sevaplarını katlanacağı Mübarek Regaip Kandilinde Regaib kelime olarak ihsan demektir. Regaip kandili ihsan gecesidir faziletlidir mübarek üç ayların başlangıcıdır. Cuma gecesine denk gelmesi sebebiyle önemli ve özeldir. Profesör Nihat Hatipoğlu Regaip Kandilinin şu şekilde anlattı. rivayetlerde gecenin ismi meleklerle telaffuz edilir Regaip güzel şeyleri arzu etmek, istemek, ve gayret etmektir ibadet edenin, tövbe edenin arzularının verileceği ümit edilir.
murataltug1985
03-23-2018, 09:04
Kaynak islamveihsan. Com.tr REGAİP KANDİLİ
Recep ayının ilk Cuma gecesine Regaip gecesi denir. Peygamber Efendimiz -bu gece pek çok rûhânî ikrâma kavuşmuş Yüce Allâh’a şükür için on iki rekat namaz kılmıştır. bu gece mübârek bir gecedir. Zaten Regâip; istenilen, değeri çok olan, bağış, ihsân, ikrâm demektir. “Râğibe” kelimesinin çoğuludur.Bu geceyi ibâdetle geçirmenin sevâbı büyüktür. Bu gecede toplanıp, cemâatle namaz kılınması bid’at sayılmaktadır.Terâvihten başka hiçbir nâfile namazın cemâatle kılınması sünnet değildir, mekrûhtur. bir yerde bulunan, iki üç kimsenin bu gibi namazları cemâatle kılmaları câiz görülmüştür..” RECEP ALLAH’IN AYIDIR
Rasûl-i Ekrem buyurdular:*“Receb, Allah Teâlâ’nın ayıdır. Şaban benim ayımdır. Ramazan ümmetimin ayıdır.”*Efendimiz’e; -Yâ Rasûlallah!.. Receb, Allah Teâlâ’nın ayıdır, ne demektir? diye sorulan suâle: -Receb Hakk’ın mağfiretine mahsûs bir aydır. insanlar kan dökmekten men’ olunur. çarpışmaya izin yoktur. Allah Teâlâ, Peygamberlerin -aleyhimüsselâm- duâlarını kabûl etmiştir. Yine bu ayda Allah Teâlâ, evliyâsını düşmanlarının elinden kurtarmıştır. Efendimiz “Bir kimse Recep ayında oruç tutsa, Allah Teâlâ tarafından lütûf ve inâyete mazhâr olur. Allah Teâlâ onun geçmiş günahlarına mağfiret eder. onu korur. mahşerde, susuzluktan emîn olur.”*buyurdu
bir yaşlı fânî ayağa kalkıp;“ -Yâ Rasûlallâh!.. Recep hepsini oruç tutamam”*dediğinde, Efendimiz:
Receb ayının birinci, onbeşinci ve sonuncu günleri oruç tut, hepsini tutmuş sevâbına kavuşursun. sevaplar, on misli yazılır. Receb-i şerîf’in ilk Cum’a gecesinde gâfil olma ki melekler o geceye Regâip gecesi demişlerdir. o gece, göklerde ve yerde bir melek kalmaz, hepsi Ka’be-i Muazzama etrafında toplanırlar.Allah Teâlâ Ey meleklerim, dilediğinizi buyurur. Onlar, -Yâ Rabbi!.. İstediğimiz, Receb ayında oruç tutanları mağfiret etmendir, deyip arz ederler. Allah Teâlâ: -Ben Receb ayında oruç tutanları mağfiret ettim, buyurur.”dedi.
murataltug1985
03-23-2018, 09:04
Kaynak yenişafak.com regaip duaları
*Regaip kandilinde Müslümanlar bu özel günleri verimli geçirmek istiyorlar. Özel kandil gecelerinde vatandaşların yapması gereken ibadetler bulunmaktadır. Mübarek üç aylar ve Recep ayı başladı. İçerisinde kandil geceleri ve bereketli geceleri barındıran Müslümanlar için büyük öneme sahip ibadetlerin değerli olduğu Ramazan ayı için geri sayım başladı. ibadet ve manevi duyguların tavan yaptığı dönemler olan üç aylarda"Bu geceye mahuss bir ibâdet şekli olmamakla beraber, geceyi tevbe, dua ve ibâdetle geçirmek sevap kazanmaya vesile olur"Regaib,ihsan" manasına gelen "Ragibe" kelimesinin çoğuludur. Bu gecede Cenab-ı Hakk engin rahmetiyle tecelli edip sonsuz mağfiretiyle muamelede bulunsun *Regaip kandili ihsan gecesi olduğu için bol bol dua edilmelidir. Bismillahirrahmanirrahim Allahümme Salli âlâ Seyyidina Muhammedin ve âlâ Âli seyyidina Muhammed Allahım peygamberimiz Hz.Muhammed'e ve aline evladu iyaline salatu selam ve esenlikler eyle Ya Rabbi! Acizlikten, üzüntüden, tasadan kederden,Korkaklıktan, azabdan, ateşden sana sığınırız.Bizleri kötülükten şerden emin eyle ya Rabbi düşmanların kalblerini yumuşat sinelerini sevgiyle doldur! Ey Sultanlar Sultanı kalblerimizi güzelliklere çevir! Ya Rabbi!
Sen bizlere istidat ve kabiliyet ver
lutfedeceğin kabiliyetleri senin rızan yolunda kullanmayı bizlere nasip eyle
*ya Rabbi Sen bizlere peygamberleri donattığın sıfatları lutfet lakin biz hep kendimizi sıfır görelim ya Rabbi Cümlemize vicdan genişliği lutfet
Kalplerimize inşirah bahşet Bizleri şuura sahip kullarından kıl bizleri müttakilere rehber eyle ya Rabbi Ey yüceler yücesi olan Allahım
ümmeti Muhammedin dağınıklığını gider
ülkemize birlik ve dirlik ver dünyaya huzur ve barış nasibeyle..Kalplerimizi birbirene ısındır
Bizleri birbirimize sevdir hizmet eden kardeşlerimizi muvaffak kıl ya Rabbi!
YA İLAHE'L-ALEMİN! Bize verdiğin inançla engin rahmetinin kapısına dayanıyor, mübarek Regaib gecesinde hâlimizi arz etmek istiyoruz.
*EY ÇARESİZLER ÇARESİ Senin dualara icabet etme mecburiyetin yoktur bizim sana ihtiyacımız çoktur. dileklerimizi kabul buyur. vicdanımızı Yalnızlıkla tir tir titreyen kalblerimizi imanla doyur.
EY KORUYUP KOLLAYAN ALLAHIM! şu uzun hayat yolculuğunda, bizi idrak darlığıyla bırakma; Nefislerimizin baskılarından, Gönüllerimizin hevâ heves ve öldürücü oklarından halas eyle ya Rabbi..
Biz kullarını; ilimde kibir ve gururdan, İbadette riya ve gafletten koru ya Rabbi! Senin yolundan uzaklaşmak, rızadan söz edip gazap arkasından koşmak ne acıdır! Sen bizi kazanç yolu sanılan haybet vadilerinde ömür tüketmekten muhafaza buyur ya Rabbi.EY GÜNAHLARI BAĞIŞLAYAN!
Şu mübarek gece hürmetine bizleri bağışla,
*inayetine ihtiyacımız açık, çaresizliğimiz her halimizden belli; Bizleri yara-bere almadan güzelliklere ancak sen ulaştırabilir ve bu güne kadar çatlamış ve kırılmış ruh dünyamızı ancak sen tamir edebilirsin. İçimizi sana döküyor, kusurlarımızı sana açıyor ve bizlere iyi insan olma yollarını göstermeni diliyoruz ya Rabbi!
EY KENDİSİNE YÜKSELEN ELLERİ BOŞ ÇEVİRMEYEN! sana gelenleri kovmayacağını vadediyorsun. Sana yönelenlere hep “gelin, diyorsun. Ey Rab! kusur ve hatalarımızla beraber müsaade buyur “biz geldik" diyelim. Geldik ve mübarek gecede yolların amansızlığını, nefis, şeytan ve hevânın imansızlığını, dermansızlığımızı şikayet ediyoruz. ululuğuna saygısız davranan, serkeş nefsimizi sana şikayet ediyoruz.
Sen bizleri nefsin ve şeytanın şerrinden muhafaza buyur ya Rabbi!*Bizleri büyük-küçük hatalardan, günahlardan ve emirlerine karşı isyankar davranışlardan arındır Ya Rabbi Lisanlarımızı yalandan, gıybetten, sevmediğin, hoşnut olmadığın kirli sözlerden temizle ya Rabbi Kalblerimizi gösterişten ve iki yüzlülükten muhafaza buyur ya Rabbi! Her hal ve tavrımızı rızan istikametinde eyle ya Rabbi! Niyetlerimizi ihlaslı kıl bize lütuf ve bereket ihsan eyle EY HER DUADA BULUNANA İCABET EDEN ULULUK TAHTININ SULTANI mübarek Regaib gecesinde binler, yüz binler karşında divan durarak, ellerimizi sana açıyor ve niyaz edalı soluklarımızla, kullarına her zaman açık bulunan, rahmet desenli kapının tokmağına inleyerek dokunuyor ve "biz geldik" diyoruz.
murataltug1985
03-24-2018, 18:30
Afrin Şehidi Binbaşı Mithat Dunca’nın vasiyeti...!
Arkadaşına 18 Şubat'ta gönderdiği telefon mesajında, şunlar yazıldır "Hacı Biz içeri giriyoruz. şehitlik nasip olursa Zeynep Naz ve yengen sana emanet Yengen nereye isterse oraya defnetsin hakkını helal etsin, çok kahrımı çekti beni Eskişehir Vişnelik Hava Şehitliği ya da Ankara Cebeci Şehitliği İhsan Yüzbaşının yanıbaşına gömün. Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalsın diye can verdim bilsin ve hakkını helal etsin.Yengen ile Zeynom planlarımızı ertelemesin, Karadeniz Kıbrıs, yurt dışı turlarını yapsınlar.Herkese söyle. Annem, abim ve özellikle de babam hakkını helal etsin. tazminatın bir kısmı ile annem babamı hacca gönderin.Arkamdan kimse para tartışmasın borçlarım unutulmasın Es Es bu Süper Lig'e çıkarsa mezarımı ziyaret etsin şehitlik nasip olursa inşallah şefaat edeceğim
murataltug1985
03-24-2018, 18:31
Kaynak Onedio Milli Silahlarımız
Türk savunma sanayi yaptığı ataklarla birçok alanda başarılı projeler gerçekleştiriyor Milli tank, milli uçak ve milli uydu projeleri devam ediyor. Bu projelerle*Türkiye'nin liderlik iddiasını ordunun gücü artacak
SOM Füzesi
Pil bataryasına kadar tamamı TÜBİTAK tarafından*geliştirildi SOM füzesinin menzili 200 kilometre Uçaktan, karadan ve denizden atış imkânına sahip hedefi, GPS ile uydudan yer haritası ile buluyor.Testleri*tamamlayarak seri üretime geçen füzeler*Tsk envanterine girdi.*menzilinin 500 kilometreye çıkarılması için çalışmalar devam ediyor.
ROKETSAN UMTAS - TANKSAVAR FÜZE SİSTEMİ
UMTAS taarruz helikopterlerinden kullanım için geliştirilen bir tanksavar füze sistemidir. yüksek teknolojisi ile tüm zırhlı tehditlere karşı etkilidir.
Gündüz-gece ve tüm hava koşullarında görev yapabilir Hedef güncelleyebilir esnek yapısı ile;
gizlenmiş hedeflere atış yapıp Hassas vuruş noktasını ayarlayabilir Sabit ve hareketli hedeflere karşı kullanılabilir Sıvı yakıt yangını ve kurşun çarpmasına duyarsızdır UMTAS helikopter hava,kara ve deniz platformlarında kullanılabilir Umtas ile ilk testlerinde 3750 metreden hedef vurmuştur.* testlerin ardından seri üretime geçilecektir
T129 ATAK HELİKOPTERİ
T129, dünyada en etkin taarruz helikopteridir TUSAŞ tesislerinde üretimi tamamlanan ilk T129 ilk uçuşunu 17 Ağustos 2011’de yaptı İtalya’da üç adet ve Türkiye’de iki adet prototip üretildi testlerde 750 saate yakın uçuş gerçekleştirilmesi planlandı ATAK Pilotları için hayati önem taşıyan Entegre Eğitimi TUSAŞ tarafından gerçekleştirilecek. T129 Helikopterlerinin envantere girmesiyle pilot eğitimleri daha etkin şekilde verilebilecek.TUSAŞ’ın Ana Yüklenici olarak belirlenmesi, gizliliğin korunması açısından önemli bir avantaj sağlıyor.
BORA-12
BORA-12 (JNG-90) Keskin Nişancı Tüfeğidir Jandarma Genel Komutanlığı ve MKE ortaklığıyla geliştirilmiş yüzde 100 Türk yapımı keskin nişancı silahıdır. MKE'nin Kırıkkale tesislerinde üretimi gerçekleşen Bora-12 7,62 mm çapında 1200 metre etki mesafesine sahip keskin nişancı tüfeğidir.Uluslararası keskin nişancı tüfeği yarışmasında gündüz ve gece atışlarında tam başarı sağlayarak rakiplerini açık ara geride bırakmıştır.
T-155 FIRTINA OBÜSÜ
Türkiye'nin kendi ürettiği ilk topçu sistemidir F-16*savaş*uçaklarından sonra en etkili silahtır Fırtına, hareket halindeyken 30 saniye içinde atışa hazır olabiliyor. 1 dakikada 6 top atışı gerçekleştiriyor 30 saniyede mevzi değiştirebiliyor düşmanın ateş riskini minimuma indiriyor. Fırtına'nın*en önemli özelliği, 8-25 kilometre arası mesafe atışlarında farklı namlu açılarından ardarda atılan üç merminin, hedefe aynı anda ulaşması ile üç obüsün atış gücünü tek başına karşılanmasıdır
murataltug1985
03-24-2018, 18:31
Kaynak Onedio Milli Silahlarımız
ALTAY MİLLİ TANK
Koç Grubu'na bağlı Otokar'ın projesine 2007 de başlandı. Üçüncü nesil ana muharebe tankıdır ismini Kurtuluş Savaşı'nda 5. Süvari Kolordusu'nu komuta eden Fahrettin Altay'dan almıştır.teknik destek Güney*Kore'nin Rotem firmasıdır. "Altay" tankının yapımında 500 milyon dolar ayrılmıştır.
AKYA MİLLİ TORPİDO
Türk Deniz Kuvvetleri Araştırma Merkezi Komutanlığı ARMERKOM sorumluğunda Güney*Kore*desteğiyle AKYA adı verilen 553 mm standart çaplı yeni tip ağır torpido üretildi.Projede ROKETSAN, TÜBİTAK sorumluluk aldı.
MİLGEM MİLLİ GEMİ
"Milli" ve "Gemi" kelimelerinin kısaltılmasıyla türetilen Milgem projesiyle milli imkânlarla modern muharip gemi üretilmesi amaçlandı. Geminin ön dizaynı 2004 te tamamlandı 26 Temmuz 2005 de* geminin inşa sürecine geçildi.27 Eylül 2008'de Preveze Deniz Muharebesinin 470 nci yıldönümü ve Deniz Kuvvetleri Gününde ilk yerli gemimiz Heybeliada F-511 denize indirildi.02 Kasım 2010 da deniz seyirlerine başlanarak performans kontrolleri yapıldı.Milgem projesinin ikinci gemisi olan Büyükada F-512 'nın tekne inşası İstanbul Tersanesinde devam etmektedir. 99 metre boyundaki geminin, azami genişliği 14.40 metre
ANKA İNSANSIZ HAVA ARACI
Adını efsanevi masal kuşu Zümrüd-ü Anka kuşundan alan insansız hava aracı Türk havacılık şirleti TAI tarafından Anka, 17,3 metre kanat açıklığı, 8 metre boy ve bin 600 kilo kalkış ağırlığıyla kendi sınıfının en üst kapasiteli uçakları arasında yer alıyor.Anka, 155 beygirlik*dizel*motor ile 24 saat havada kalacak benzerlerinden daha fazla yük taşıyacak. Gündüz ve gece keşif, gözetleme ve hedef tespiti yapıp otomatik inip kalkacak 7 bine yakın parçadan oluşan karbon kompozit malzeme ile imal edilen uçağın gövde ve kanatları ile radar görünürlüğünün düşük olmasına özen gösterildi. Anka’nın 23 bin feet irtifaya çıkıp 18 saat havada kalması hedefleniyor.
ATMACA MİLLİ GEMİSAVAR
Deniz Kuvvetleri için geliştirilen gemisavar füze sistemi Atmaca 8o milyon euro değerindeki sözleşmenin ile prototipine başlandı.Roketsan sorumluluğundaki füzelerdeki RF arayıcı başlık*Aselsan sorumluluğunda geliştiriliyor.
murataltug1985
03-24-2018, 18:31
Kaynak Onedio Milli Silahlarımız
ARMA ZIRHLI MUHARABE ARACI
Otokar'ın ürettiği Arma 8x8 zırhlı muharebe aracı karanlıkta, siste, dumanda hiçbir ışık yakmadan termal kamera ile yolu ve etrafı görme ve ilerleme imkanı sağlayacak. Amfibi kit sayesinde hiçbir ön hazırlık yapmadan suda yüzüp suda saatte 8 kilometre hız yapabilecek.Sürücü ve komutan dahil 12 personel ve 24 ton azami yük taşıyabilen araç, 450 beygir gücünde motora ve 7 ileri 1 geri vitese sahip bulunuyor. 1 depo yakıtla 750 kilometre yol alabilecek.
BMC KİRPİ
BMC Kirpi mayına karşı korumalı 2,5, 5 ve 10 tonluk taktik tekerlekli araçlar* yüzde 70'i yerli Zırhlı araçlar bir depo benzinle 800 kilometre yol katediyor lastikleri patlasa bile tekrar şişerek 40 kilometre gidebiliyor.Kirpi'nin*Tsk ya katılmasıyla mayınlı saldırılardan güvenlik güçleri kurtarıldı. PKK'nın kabusu olan araçlar, askerlerin güvenli bir şekilde sevk edilmesine imkan sağladı.
COBRA - ZIRHLI TEKERLEKLİ ARAÇ
Otokar Cobra, Otokar'ın araştırma ve geliştirme ekibi tarafından silahlı kuvvetlerin zırhlı araç ihtiyacı doğrultusunda geliştirildi.9 personel taşıma kapasiteli lastik tekerlekli 4x4 Cobra Zırhlı Aracının aynı zamanda amfibik versiyonu da bulunmaktadır.
GÖKTÜRK MİLLİ KEŞİF UYDUSU
Göktürk keşif ve gözetleme uydusu, Avrupa, Kafkaslar ve Ortadoğu'da askeri istihbarat görüntüsü sağlayacak. Uydu, Türkiyeyi terörle mücadelede güçlendirecek. 2009 yılında İtalyan Telespazio şirketiyle sözleşme imzalandı. İtalyan şirket, Fransız savunma şirketi Thales'le birlikte projeyi yürütüyor. Türk ortaklar Aselsan, TÜBİTAK, Ulusal Elektronik ve Kriptoloji Araştırma Enstitüsü.
GÖZCÜ İNSANSIZ HAVA ARACI
Gözcü Mini İHA, Baykar Makine Sanayii ve Kale KALIP firması tarafından üretilen insansız hava aracıdır.Mini İHA,*Tsk hava keşif ve haber alma görevlerinde kullanılması için tasarlandı. TSK*tarafından sahada kullanılmaktadır.Elle fırlatılarak uçurulan Gözcü, saatte 55 kilometre hıza ulaşabiliyor.
murataltug1985
03-24-2018, 18:32
Kaynak Onedio Milli Silahlarımız
HÜRKUŞ EĞİTİM UÇAĞI
TAI tarafından tasarlanan yerli uçağımız Hürkuş, orta-seviye eğitim için hava kuvvetlerinde kullanılacak. Yurtdışına satılması hedefleniyor ismini ünlü havacımız Vecihi Hürkuş'tan alan uçak, gece ve gündüz görev yapabilme kabiliyetine sahip öğretmen*ve öğrenci pilotun arka arkaya oturduğu, tek turboprop motorlu bir konfigürasyona sahip
İDA(İNSANSIZ DENİZ ARACI)
Global Teknik mühendisleri, ve TÜBİTAK'ın desteğiyle üretildi uydu vasıtasıyla dünyanın her tarafından sevk ve idare edilebilecek, üzerine radar, sonar, su altı kamerası,*robot*kolları, hafif makineli tüfek sistemleri gibi cihazlar monte edilebilek insansız deniz aracı İDA .4 metre uzunluğundaki ida Dünyada*ABD*ve*İsrail'in öne çıktığı alanda Türkiye'nin iddialı bir şekilde yer almasına imkan sağlayacak
KASIRGA TR-300 FÜZE
302 mm çapındaki Kasırga roketi; fren halkası takılı olarak 80 km, fren halkası takılı olmadan 100km menzile ulaşabilmektedir.
MPT
3 ayrı ekipte 40 uzmanın 2 yıllık çalışmasıyla TSK'nin için modern bir tüfek üretildi.Modern Piyade Tüfeği'nde M-16 mekanizmasından yararlanıldı 4.3 kilogram ağırlığında, mermi çapı 7.62 mm, boyu 88 cm, şarjörü 20 mermi kapasiteli MPT'nin etkili atış menzili 400 metreyi buluyor.
PARS ZIRHLI MUHAREBE ARACI
Pars 8x8 ismi verilen yeni nesil tekerlekli zırhlı aracın Pars 6x6 modeli de üretildi.Aracın motoru ön yerine ortaya yerleştirilerek yük dağılımında avantaj sağlandı.Ön ve arka kameraların yer aldığı aracın görüş açısı benzer araçlara göre oldukça geniş
TÜBİTAK AKILLI BOMBA
Uçaktan atılan bombalara güdüm yeteneği kazandırarak Mk-84 genel maksat bombalarını akıllı bombalara dönüştürüyor.
murataltug1985
03-24-2018, 18:32
Kaynak savunmasanayi.org Milli Tank Altay
Milli Tank Altay’ın*ana proje yöneticisi Otokardır teknik destek Güney Kore Rotem firmasınca sağlanmsktadır tüm aşamalar için 500 milyon dolar mali kaynak ayrılmıştır.Adını Kurtuluş Savaşı 5. Süvari kolordu komutanı Fahrettin Altay’ dan alan tanka 2009 da başlanmıştır.15 Kasım 2012′ de tanıtılmıştır ve tam not almıştır.teknik açıdan oldukça donanımlıdır*milli tankın Motoruda yerli yapımdır*1500 beygir gücünde motor dizel sistemdir 70 km hızla hareket edebilmektedir 500 km menzil sağlamaktadır. zırhı Roketsan firması tarafından geliştirilmekte ve kompozit malzeme kullanılmaktadır.
Altay’ın silahı Güney Kore firması Hyundai Rotem ile Makine ve Kimya tarafından üretilecektir. 3 km atış menzili bulunan silah, 120 mm’ lik 55 kalibre yivsiz top tercih edilen tank bu yönden oldukça güçlü bir teknolojiye sahiptir.4 kişilik mürettebatın bulunacağı tankın bilgisayar sistemini Aselsan üretmektedir. Tankta elektromanyetik engelleyeci kullanılmıştır. Keskin manevra yeteneğine sahiptir tankın muharebe ağırlığı 65 tondur güçlü bir tanktır bir çok testten geçmişdir. kış testi soğuk odalarda değil 1. Dünya Savaşı’nda binlerce şehit verdiğimiz Sarıkamış’ta yapılacaktır. en geç 2017 de ilk üretim 250 adet tank üretilecektir 2018 yılında TSK’nin envanterine girmesi bekleniyor.
KİRPİ
Kirpinin teknik özellikleri-375 PS Motor
-Tam Otomatik Şanzıman-Mayına, Balistik Tehditlere Ve El Yapımı Patlayıcılara Dayanıklı
-CTIS – Merkezi Lastik Şişirme Sistemi
-Run/Flat Lastikler-Otomatik Yangın Söndürme Sistemi-Klima-Manuel 360 derece Dönebilir Kule
-Otomatik Silah İstasyonu TSK envanterindeki 614 Kirpi’ye ek olarak 200 adet daha isteniyor. Kirpi’nin ihrac edildiği ülkeler arasında;Türkmenistan 100 adet Tunus 150 adet
murataltug1985
03-24-2018, 18:32
Kaynak savunmasanayi.org
M60 Patton
ordumuzun tank mevcudunun büyük bir bölümünü m 60 Patton tankları oluşturmaktadır mazisi 2. Dünya Savaşı’ndan sonra başlayıp soğuk savaş dönemine dayanmaktadır. 1960 başında Amerika ve müttefik tank ihtiyacı m 48 Patton tanklarından sağlanmıştır Amerikada Mısırda Türkiye ve israilde M60 tankları savaşta aktif görev almıştır. Arap-İsrail Savaşı, İran-Irak Savaşı, Körfez Savaşı, Şah* Fırat ve* Fırat Kalkanı operasyonlarında kullanılmaktadır. Fırat Kalkanında tanklarımızın yetersiz kalması üzerine leopard 2 ve M60 tankları kullanılmıştır. 40 yıl önce yaşanan *İran-Irak ve İsrail-Arap savaşlarında İran ve İsrail’in kullandığı m60 tankları, Sovyet yapımı *T62 ve T54 tanklarına üstünlük sağlamıştır
m60 tanklarının namlu açısı değerleri diğer tanklara göre daha iyidir. M60 tankı mevzisinden* çıkmadan hedefe güvenli* atışlar yapar** * *
Ülkemizde M60’ların kullanımı körfez savaşından sonra başlamıştır. Türkiye savaşa katılmamış*ancak üstlerini açmıştır Savaşın sonunda M60 tankları desteğinden dolayı Amerika tarafından hibe edilmiştir. Mevcut M60 Tank’larının bir kısmı Doğu ve Batı Almanya’nın birleşmesiyle Almanya’nın silahsızlanma anlaşması gereği Türkiye’ye hibe edilmiştir. Türkiye’nin mevcut M60 Tank’ları M60 A1, A3 ve M60T modellerinden oluşmaktadır.
M60 A3 modeli *A1 modelinin tank savar mühimmatlarına taret zırhının* yerleştirilmiş halidir. mühimmatın tanka vereceği zarar azdır türkiyedeki M60T Sabra Tank’ları israilin M60 tanklarını 687 milyon dolar bedel ile modernize edilmiş halidir.M60T tankları Fırat kalkanında kullanılmış edinilen tecrübelerle FIRAT M60T Projesi modernizasyon edilmiştir Şuan da Leopard 2A4 tankıyla beraber en modern ve güçlü tankımız M60T tanklarıdır Irak sınırındaki Habur Tatbikatında görev almaktadır.
murataltug1985
03-24-2018, 18:33
Kaynak savunmasanayi.org * * * * * * * * * * * * * * * *** * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * *
MKE YAVUZ T-155 KAMYONA MONTELİ OBÜS
Tsk operasyonlarında ve Fırat Kalkanında önemli bir başarı sağlayan obüs ailesinin yeni üyesi, Makine ve Kimya tarafından üretilen Yavuz obüs sistemi dosta güven, düşmana korku salıyor.
2016 Nisan’ında başlatılan projenin ilk maketi 2017 Şubat ayında Abu Dabi’de sergilendi. Mayıs’ta İstanbul’da tanıtıldı. Sistemin canlı testleri 18 Nisan 2017 de Konya-Karapınar’da gerçekleştirildi.Tsk ya hizmet veren*Panter*obüsünün*6×6 araç*üzerine monte edilmiş versiyonu olarak geliştirilen Yavuz sisteminde, mobiliteyi ön plana çıkartan bir araç
Fırtına obüslerinin kullandığı mühimmatı atabilecek 155 milimetrelik silah sistemi, 6×6 araç üzerine monte edildi. Araç zırhlandırıldı mayınlara, nükleer, biyolojik, kimyasal tehditlere karşı korumalı 20 ton*ağırlığa, 10.8 metre*uzunluğa ve*2.6 metre*genişliğe sahip olan araçta, 5 kişilik*mürettebat kapasitesi ve çift kabin bulunuyor. tam yüklü azami hızı saatte 90 kilometre. 1 dakikada atışa hazırlanıp atışı tamamlayıp mevzi değiştirmesi en fazla 2 dakika sürüyor.Üstün özellikleri ve yenilikçi unsurlarıyla
Yavuz obüsü, elektrikle hareket edip ve elektronik olarak kontrol edilen yarı otomatik mermi yükleme sistemine. Sahip aynı hedefi aynı anda 3 farklı mühimmatla vurabiliyor.*18 mühimmat* kapasitesine sahip olan araç, MKE üretimi*15 saniyede 3 darbeli atım, 1 dakikada 6 normal atım, 1 dakikada 2 sürekli atım yaparak 40 kilometre*mesafeye kadar hedefleri başarıyla vuruyor. Mevzilenen topçu birliğinin hedeflere uzak olmasından dolayı düşmanın saldırı riskini azaltıyor.Tamamen yerli ve milli üretim olan Yavuz, Ortadoğu ve Afrika pazarlarına göre geliştirildi coğrafyaya göre donatıldı.ve Arap ülkeleri şimdiden talip oldu
murataltug1985
03-24-2018, 18:33
Kaynak savunmasanayi.org OTOKAR TULPAR
Tulpar ismi Türk mitolojisinden gelmektedir. Tulpar Mitolojide uçan kanatlı attır.Kazakistan armasında bu uçan atı görebiliriz.Araç, Otakar tarafından 2013 te IDEF fuarında tanıtılmıştır. Geliştirmesi 3 yıl sürmüştür.Türkiye, Tulpar için Otakar’a 400 adet siparişte bulunmuştur.TULPAR; savaş alanında tanklarla birlikte görev alabilecek, balistik-mayın korumasına ve*etkili ateş gücüne*sahip*milli üretim her türlü iklim koşullarında ve görev alabilecek şekilde tasarlandı taktik ihtiyacına göre zırh yapısı değiştirilebilir yapıdadır. taban yapısı mayın patlamalarına karşı tasarlanmıştır
personel koltukları mayına karşı koruyucu özelliktedir.
TULPAR, sürücü,komutan ve nişancı olmak üzere 3 mürettebattan oluşur ve 9 kişiden oluşan piyade mangası toplam 12 personel taşıyabilmektedir.
toplam ağırlığı 32 ton ve uzunluğu 7230mm Yüksekliği 1850mm’dir.Otokar Tulpar’ın karadaki maksimum hızı 70 km/s’dir. geri hızı ise 40 km/s’dir. ateş gücü 30mm çift beslemeli otomatik top ve 7.62mm eş-eksenli makineli tüfekten oluşur. Ayrıca 76mm sis havanları bulundurur.
TULPAR motor olarak Turbo şarjlı dizel motora sahiptir. motor su soğutmalı ve 8 silindirlidir ve 530W(720 HP) güç üretmektedir.
Aracın standart özellikleri;-Parçacık kalkanı-Yaşam destek sistemi-Otomatik yangın söndürme Navigasyon -Sürücü ekran ünitesi termal görüş sistemleri Mayına dayanıklı koltuklar Telsiz ve haberleşme -2 adet Anti-tank füzesi ve bağlantı arayüzü Aracın opsiyonel özellikleri -Yardımcı güç ünitesi-Ön ısıtma komuta kontrol muhabere bilgi sistemi-yakın mesafe gözetleme sistemi
murataltug1985
03-27-2018, 07:02
Çelikten Kaleler:Ejder Yalçın
uluslararası normlar müttefik ve komşularımızdan gelen tehditler Türkiye’yi savunma sanayinde milli ve yerli projeler oluşturmaya itti. zırhlı araç teknolojisinde dışa bağımlılığı minimize etmeyi amaçlayan en önemli proje Ejder Yalçın 4×4 Zırhlı Muharebe Aracı’dır. Nurol Makinanın ürettiği Ejder Yalçın,* meskun ve kırsal operasyonlarda Türk askerinin koruma ve hareket kabiliyetini kuvvetlendirecek bir zırhlı araçtır. Ejder Yalçın önemli bir zırhlı araçtır Ejder Yalçın’ın görev alabileceği operasyonlar şu şekildedir
– Sınır Gözetleme ve Güvenlik– Keşif
– Füze Taşıma ve Fırlatma– Komuta-Kontrol
– Hava Savunma– Personel Taşıma
– Mayın/EYP Tespit ve İmha– Zırhlı Ambulans
Ejder Yalçın’ın görevleri çok geniştir çeşitli konfigürasyonları mevcuttur. konfigürasyonlar, silahlı kuvvetlerimizin elini* kuvvetlendirir.
teröristlere yönelik meskun mahal operasyonlarında aktif* görev alan Ejder Yalçın’ın prototipi için 2012* kasımında çalışmalara başlandı. eksik noktalar tespit edilerek 2013 de prototip üretildi. prototipin tanıtımı* izmirde* 2013 fuarında yapıldı. Sektörde olumlu eleştiriler alan Ejder Yalçın için 2014 yılında seri üretime geçildi. ilk teslimat 2014 yılında gerçekleşti. Bu TSK’ya 50 adet, Emniyet Müdürlüğü’ne 11 adet araç teslim edileceği belirtildi AR-GE faaliyetleri* hız kesmeden devam ediyor**
2016 yılında High-Tech Port 2016’da Ejder Yalçın 3 görücüye çıktı. Teröristlerin korkulu rüyası ve caydırıcı özelliği olan Ejder Yalçın’ın Mayın ve EYP ye yüksek koruma sağlıyor iç hacminin genişliği, arazi şartlarına uyumu patlamalara karşı etkili korumaya ve, 4 ton taşıma kapasitesine sahip çeşitli yakıtları kullanabilme özellikleri Ejder Yalçın’ı mükemmelliğe yaklaştırıyor Ejder Yalçın’ı benzersiz kılan özellikler şu şekilde sıralanabilir:
– Gelişmiş telsiz alt yapısı.
– Hızlı, kolay ve düşük maliyetli bakım
– vücut ölçülerine göre ergonomik tasarım
– Su içerisinde hareket kabiliyeti
yüzer taban sistemi.
– Personelin hızlı hareket etmesi
– kolaylıkla silah entegresi.
– (-32°) ile (+55°) sıcaklıklarda çalışabilmesi.
görevlerindeki başarıları ile övgüleri ve olumlu eleştirileri sonuna kadar hak eden Ejder Yalçın’ın, AR-GE faaliyetleri geliştirilip envanterdeki sayısının arttırılması bekleniyor.
murataltug1985
03-27-2018, 07:02
Katmerciler Hızır 4X4 Muharabe Aracı
*Katmerciler 1985 te araç üstü ekipman A.Ş olarak kurulmuş bir firmadır. savunma yatırımlarıyla kendi AR-GE çalışma ve projesi ile dikkatleri toplamıştır.
NATO standartlarında, 4×4 Taktik Tekerlekli Zırhlı Muharebe Aracı ‘HIZIR’ gözde projesidir* muharebe aracı; yüksek balistik ve mayın koruma seviyesine sahiptir.16 ton ağırlığa sahip olan ‘HIZIR’ 120 KM hıza ulaşabilmekte, %70 eğimde başarılı bir şekilde tırmanış sağlayabilmektedir.
HIZIR’ 7+2 mürettebat kapasitesine ve hibrit motora* sahiptir *400 BG gücündedir. Hibrit motor çekişini arttırmakta ve ömür devir maliyet hızını düşürmektedir. *gövde tipi çarpma direncini yükseltir;
*Hızırın gövdesi* hafif olduğundan yakıt tüketimini ve lastik deformasyonunu azaltır. Mayına dayanıklı koltukları ve 5 nokta emniyet kemer sistemi bulunmaktadır 700 km menzile ulaşmaktadır.* testlerinden başarı ile geçmiştir.Silahlanması 12,2 mm ve 7,62 mm makinalı tüfek ,40 mm otomatik bomba atar ve uzaktan kumandalı savaş sistemine sahiptir.Kurtarma vinci, merkezi lastik şişirme sistemi,hava filtre sistemi, otomatik yangın söndürme sistemi, iç konuşma sistemi ve GPS bulunmaktadır. HIZIR sahip olduğu fren sistemi ile eğimli arazide dahi sağlam bir duruş sergilemektedir. HIZIR projesi motor konsepti güçlü araçların üretimine ön ayak olmaktadır. özgün bir sistem ile başarılı çalışmalara imza atılacaktır.
*Hibrit motor zırhlı araçlarda* şanzumanı devre dışı bırakır. özgünlüğü kolaylaştırır. Motor güç organlarına ve dingillere tahrik verir yüksek torkta çekiş elde edilmesini sağlar. belli bir kilometreye kadar sessiz yaklaşım imkanı verir. Geleceğin ultra güçlü araçları arasında yer alması planlanan hızır projesi için çalışmalar tüm hızıyla devam etmektedir.
murataltug1985
03-27-2018, 07:03
Fırtına Obüsü (T-155)
Kundağı motorlu topçu silah sistemi olan*fırtına obüsü, tamamıyla Türkiye üretimidir. Sakarya Arifiyedeki 1’inci Ana Bakım Merkez Komutanlığı’nda tasarımı, prototip ve seri üretimi tamamen yurt içinde, Türk mühendisleri ve Türk işçisi tarafından*yapılıyor.FIRTINA OBÜS Projesi 1995 yılında ; M44-T, M52-T projelerinden elde edilen tecrübelerlen* başlatıldı Proje 1997 de gün yüzüne çıktı azami menzili 30 km’dir. menzili 2000 senesinde 40 km’ye çıkarılmıştır. Tasarımı bilgisayar ortamında yapılmıştır.Engebeli araziler dahil, her türlü arazide hareket eder 12 adet hidropnömatik süspansiyon ünitesi ve tekerleklerden oluşmaktadır. 21bg/t güç ağırlık oranına sahiptir
Fırtına obüsü, uzun süreli harekâtlarda idealdir Obüsün alt sistemi*G.Kore’li şirket Samsung tan elde edilmiştir.*Güç paketi ve motor dışında kalan tüm sistem Türkiyede üretilmektedir.Sayısal olarak, Aselsan*Atış Destek Otomasyon Sistemine entegre edilmiştir. emniyeti en üst seviyededir FIRTINA OBÜSÜ TEKNİK*ÖZELLİKLER 47 ton ağırlık
65 km hız 40 km atış menzili 5 mürettebat kapasiteli 52 kalibre namluluv48 mühimmat sadece 20 dakikada yüklenebiliyor.mühimmatı yüklerken T155*fırtına esnek, süratli, beka kabiliyeti yüksek ve elektronik harp korumalı ses ve veri haberleşmesine, olanak tanır. Fırtına atış kontrol sistemine komut alma ve gönderme yeteneklerine sahiptir 30sn’lik kısa bir sürede atışa hazır hale gelmektedir.
fırtına obüsü, Aselsan’ın geliştirdiği* seyrüsefer sistemi, atış kontrol bilgisayar, oto namlu yönlendirme sistemi, ilk hız ölçme radarı olmak üzere atıl kontrol sistemleri ile donatılmıştır.
Silah sisteminde, Nato standardı 155 mm obüs mühimmat kullanabilmektedir. 48 adet silah payı kıt’a mühimmata sahiptir elektrik ile çalışan* otomatik mermi doldurma sistemine sahiptir. 15 saniyede 3 atış yapabilmekte sürekli atışlarda 1 dakikada 2 atış yapabilmektedir. MKE tesislerinde üretilen üretilmiştir 52 çap uzunluğunda, 23 lt yanma odası hacmine sahip olan bir namlu ile donatılmıştır.Fırtına obüsü, mevzi koordinatlarını 17.5 mm doğrulukla, mevzi rakımını ise 10m doğrulukla tespit etmektedir. 8-25 km arası mesafelerde, farklı namlu açılarından atılan* 3 mermi, hedefe aynı anda ulaşabilmektedir. Bu üç obüsün atış gücünü tek başına karşılayabildiğinin ispatıdır
murataltug1985
03-27-2018, 07:03
Savaş Alanının Aslanı: Otokar Arma 8×8
Tekerlek zırhlı ve palet zırhlı sınıflarında Türkiye’nin ihtiyaçlarını milli imkanlar ile* karşılayan Otokar, Arma 8×8 ile önemli bir başarıya imza attı otokar* Savaş alanında aslan gibi kükrüyor Arma 8×8, zor arazi ve iklim şartında görevlerini* başarıyla yerine getiriyor. Arma 8×8’ in başarılı görevlerini şu şekilde sıralayabiliriz:– Zırhlı Personel Taşıyıcı
– Zırhlı Muharebe Aracı– Havan Aracı
– Alçak ve Orta İrtifa Savunma Aracı
– İstihkam Aracı–* Zırhlı Kurtarıcı
– Komuta Kontrol Aracı
YÜKSEK MANEVRA KABİLİYETLİ ARMA 8×8
tekerlekli zırhlı araç Arma 8×8, esnek hareket yeteneği, mayına ve balistik füzelere karşı yüksek koruması, silah sistemlerine kolaylıkla entegre edilmesi gibi özellikleri ile savaşta ve barışta Türk ordusunu kuvvetlendiren bir zırhlı araçtır konumundadır.Arazi ve İklim Şartı Ayırt Etmiyor
Otokar’ın şaheser projesi Arma 8×8’ zorlu arazi ve iklimde görevlerini kesintisiz bir şekilde başarıya ulaştırıyor* Arma 8×8’ in zorlu şartlardan etkilenmiyor özellikleri ise şöyle Patlak gider lastik sistemi, merkezi lastik şişirme sistemi, bağımsız hidropnömatik süspansiyon ve ABS fren sistemi Arma 8×8’ in başarısını arttırıyor* bakım maliyetlerinin düşük olması ve yüksek güç/ağırlık oranı Arma 8×8’ in operasyon verimini arttırıyor
Arma 8×8’ in tasarımı ergonomik silah sistemi ve entegrasyonu hızlı Operasyonda havan topu, tanksavar ve uçaksavar füzeler, ve silah sistemleri kolaylıkla entegre edilebilir. vuruş gücü* kuvvetlendirilebilen Arma 8×8, dayanıklılık noktasında tam anlamıyla tasarım harikasıdır.* yüksek koruma sağlaması, güçlendirilebilir* zırh yapısı, mayın ve balistik füzelere karşı üstün koruma ile Arma 8×8 savunma yönünün çok kuvvetli bir araç Arma 8×8’ 24 ton ağırlık taşıma kapasitesine sahip* bu kapasitede saatte 105 km hız yapabiliyor 12 kişilik bir operasyon ekibi kapasitesine ve İleri termal ve geri görüş kameralarına sahip yeni nesil tekerlekli zırhlı,* araç su içerisinde saatte 8 km yol alabilir Tüm bunların* 2 km. derinliğindeki hendekleri rahatlıkla geçer
Arma 8×8, 700 km’lik menzile sahiptir.* özelliklerinin arazi ve iklime göre değişir iç konuşma sistemi, yardımcı güç ünitesi, yangın söndürme ve infilak bastırma sistemi araca entegre edilebilir.
murataltug1985
03-27-2018, 07:04
ADI GİBİ SAĞLAM: KALE
tekerlekli ve paletli zırhlılar noktasında şanlı Türk ordusunun ihtiyaçlarını yerli imkanlarla başarıyla yürüten Otokar’ ın, yeni nesil tekerlekli zırhlılarından bir tanesi de; KALE’ dir. zorlu arazi ve iklim uyumuyla KALE, eklentileriyle çetin* görevlere uyumlu hale gelebiliyor. KALE’ nin Standart özelliklerin üzerine yapılan eklemelerle* görevlere* tam donanımlı hala getirilebilir. Tekerlekli zırhlının standart özellikleri şu şekildedir Mayına ve Kinetik* Mühimmatlara Karşı Yüksek Koruma* Modüler Zırh Yapısı Elektrik Kumandalı Aynalar– Merkezi Lastik Şişirme Sistemi– Patlak Gider Lastik Sistemi
Karartma Lambaları Telsiz ve Anten Karşılıkları
KALE, personele maksimum koruma sağlıyor yüksek koruma* meskun mahal operasyonlarında Mehmetçiğin ayağını taşa değdirmiyor KALE, 13 kişilik ekibi ve 16 ton muharebe yükü ile saatte 100 km. hız yapabilme yeteneğine sahip hızlı intikal noktasında da TSK yı kuvvetlendiren bir tekerlekli zırhlı araçdır.Çetin Görevlere Kolay Uyum
Sağlıyor KALE’ nin, isteğe bağlı özellikleri şu şekilde Otomatik Yangın Söndürme
Konum Belirleme Ön Termal Kamera
Geri Görüş Kamerası Kimyasal Biyolojik Radyasyon Nükleerden korunma İsteğe bağlı özellikleri arasında en dikkat çekeni* Koruma Donanımıdır özelliğidir.
2. Dünya Savaşında başlayan ve ABD’ nin
Japonya’ yı vurmasıyla ayyuka çıkan nükleer silahlanma günümüzde de hız kesmeden devam etmektedir. zalimce saldırılarda KBRN Koruma Donanımı”, kimyasal saldırıya karşı hayati önem taşıyan bir donanım Güçlü zırh yapısı ve teknik özellikleri ile KALE, tekerlekli zırhlı olarak TSK’ nın ihtiyaçlarını önemli ölçüde karşılayacak
*
COBRA II 4×4 TAKTİK TEKERLEKLİ ZIRHLI ARAÇ
Ülkemizde yerli savunma sanayi* projesinde* Otokar tarafından tasarlanarak 2017 de tsk ya eklenen Cobra II 4×4 Taktik Tekerlekli Zırhlı Araç gücümüze güç katıp, uluslararası alanda göğsümüzü kabartıyor Tamamen yerli üretim ve milli sisteme sahip Cobra II, Tsk için üretildi 15 ülkede görev alıyor sınıfında en çok tercih edilen araçlardan Cobra aracı temel alınarak geliştirildi. en önemli özelliği geniş iç hacmi, yüksek balistik koruma ve entegre edilmiş yüksek elektronik sistemleri.Asker ve güvenlik güçlerimizin meskûn mahal ve kırsal alanlarda her türlü iklim ve arazide yüksek performans gösteren araç, 9 personel kapasitesine sahip.
Cobra Saatte maksimum*110 kilometre*hız yapıp %60*dik eğim ve*%30 yan eğimi*sorunsuz geçebiliyor. 200 litrelik yakıt deposuna*sahip otomatik*6 ileri 1 geri*vites ile kullanılıyor.
Geri görüş ve ön termal görüş kamerası, iklimlendirme, merkezi lastik şişirme patlak gider lastikler, ABS freni, NATO tipi kamuflaj ışık sistemi gibi sistemler aracın standart donanımları modüler*yapısı sayesinde birçok ek özelliğe geçiş yaparak; farklı görevlerde* personel taşıyıcı, silah platformu, KBRN keşif, kara gözetleme radar, iç güvenlik, ambulans ve komuta kontrol araç konfigürasyonlarına uyarlanabiliyor. İsteğe göre sunulan amfibik seçeneğiyle özel gövde yapıları sayesinde joystick kontrolü ile suda nokta dönüşü yapabiliyor.
Cobra Zırhlı Personel Taşıyıcı süspansiyon yapısı, geniş kapıları, personelin hızlı iniş binişini güvenli intikalini ve hızlı müdahalesini sağlar. Üstün mayın ve balistik koruması gövdesi ve duvar açıları sayesinde de üst düzey güvenliğe sahiptir.Ağır muharebede, hedeflerin tespiti ve toplanan bilgilerin komuta kontrole ulaştırılması amacıyla kullanılır.barış ve savaşda kontrol merkezi görevini üstlenerek, operasyon ve istihbarat toplar,
Aracın, arazi özelliklerinin geliştirilmesi* yüksek hareket kabiliyetinin belirlenmesi amacıyla, fren testleri, tırmanma,* geçiş, eğim, arazi mayın testi yapıldı.* ABD’de* test merkezlerinde değerlendirildi. Körfez ülkesinde sıcak iklim ve amfibi testlerine tabii tutulan Cobra testlerde binlerce kilometre yol kat etti açık deniz yüzme testlerini başarı ile tamamladı.
Suriye sınırında kullanılan Cobra II, olası hareketliliği, 12 metreye kadar yükselebilen, 4 kilometre menzile sahip termal kameralarıyla gözetliyor. 10 kilometre menzile sahip radarın tespit ettiği hareketliliğe zırhlı araç otomatik odaklanıyor. Hedef tespiti en doğru şekilde tespit ediliyor.*hudut hattındaki en ufak hareketliliğe engel olunuyor.Şanlı ordumuzun gücüne güç katıyor Cobra II’lerin teknik özellikkleri ise şöyle;
Uzunluk:5.610 mm Genişlik:2.500 mm
Yükseklik:2.200 mm Genişlik 2.085 mm
Aks Açıklığı:3.570 mm Kapasitesi* 9 personel Karınaltı Yüksekliği:400 mm Ağırlık:12.000 kg Motor:6.7 litre, 6 silindir, dizel, su soğutmalı, turbo Vites Kutusu:Otomatik 6 ileri – 1 geri
Transfer Kutusu:2 hızlı ve kilitlenebilir tipte Akslar:Enine ve Boyuna diferansiyel* Süspansiyon:Tam bağımsız helezon yaylı
Performans Verileri Yaklaşma Açısı:48 derece Uzaklaşma Açısı:60 derece Engel Aşma:400 mm Hendek Geçme:900 mm Tırmanma Eğiim:60%
Yan Eğim:30%Azami Menzil:700 km Hız:110 km
murataltug1985
03-27-2018, 07:04
PARS III 8×8 Zırhlı Muharebe Aracı
Adını Anadolu leoparından* alan Pars çatışmada* kullanılmak üzere tasarlanan taktik tekerlekli zırhlı muharebe aracıdır.30.000 kg azami yüke sahip olan Pars 100 km hızı ve 800 km menzile sahip 8×8,aks yakınlığı ve dengeli bir yerleşime yumuşak ve gevşek zeminde rahat hareket imkanı ve kısa frenleme mesafesine sahip. %60 dik,%30 yan eğimde hareket edebilmekte 70 cm dik engel, 200 cm uzunluğundaki hendekleri rahatça geçebilmektedir.Pars 8×8’in* *dezavantajlarını azaltmak için patlamaya ve delinmeye karşı yakıt tankına özel zırhı vardır. acil durumlarda zırhın altında ekstra yakıt tankı mevcuttur.
Pars Patlak tekerle yoluna devam edebilmesi için lastiklerinin içine diskler yerleştirilmiştir. Zırhı* mayına karşı tasarlanmıştır. Aracın koltukları personeli bombalı saldırılarda koruyabilmesi için özel olarak tasarlanmıştır. Araç hem personel taşımak hem de muharebede görev* için üretilmiştir.Pars’ın 7 farklı özelleştirilmiş tasarımı bulunuyor; Pars zırhlısının en*dikkat*çeken yönü yüksek manevra yeteneğidir. Her bir teker için ayrı dönüş yeteneği ile sınıfının en düşük dönüş yarıçapına sahiptir. Eğimli arazilerdeki başarılı hareket kabiliyeti, yumuşak zeminde rahat hareket edebilmesi ile arazide ordumuzun hareket kabiliyetini artıracaktır.çamurlu ve eğimli arazilerde etkin rol alabiliyor.
murataltug1985
03-27-2018, 07:05
İnsansız Kara Aracı: UKAP
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İnsansız tankları* üretir hale getireceğiz.” açıklamasıyla Savunma Sanayii Müsteşarlığı* Tsk ya Zeytindalı Harekâtı’nda en az 20 adet UKAP* teslim edileceği duyuruldu.
Katmerciler’in IDEF 2017’deki en büyük sürprizi UKAP,* muharebede yakın ateş desteği sağlamak üzere geliştirildi.Paletli şasisi ile engebeli arazilerde zorlanmadan hareket edebilen araç, %60’a kadar* eğimlere tırmanabiliyor. 1100 kg ağırlığında 2000 kilogram yük taşıyabiliyor.
10 inçlik LCD dokunmatik panele sahip uzaktan kumanda ile kontrol edilebilen UKAP, saatte 25 kilometre hız yapıyor ve 5 saat kesintisiz çalışabiliyor. Jeneratörler yardımıyla bu süre 8 saate kadar çıkabiliyor.
Elektrikli ve hibrit modelleri olan aracın tahrik sistemi, elektrik motorlarından güç alan hidrolik motorlardan oluşuyor. elektrik motorları kir ve tozdan korunuyor. motorlar arazidekj sıkışma* kilitlenme gibi durumlarda yanarak zarar görmesi engelleniyor.Atış platformunda ilk prototipin üzerinde Aselsan’ın uydu haberleşme sistemi bulunuyor.Modüler araç, farklı görevlerde modifiye termal ve sensörlü* kameralarla keşif gözetleme amaçlı kullanılabilecek, operasyon mühimmatlarını taşıyabilecek. İçerisindeki kurşun geçirmez hazne ile, yaralı personeli taşımak için kullanılabilecek. Firma yetkililerince dar sokaklara girebilmesi için boyutun büyük ve* küçükleri üretilecek, mayın temizleme için kullanılabilecek
Ukap askeri amaçların dışında da kullanışlı. Orman yangınlarında itfaiyecilerin ulaşamadığı yerlere girip çıkabilecek, su püskürterek yangına müdahale edebilecek.UKAP’ları, sürü halinde hareket ettirmek mümkün. Uydu ile 150 tane UKAP, operasyonlarda insansız hava araçlarıyla hareket edebilecek.Kara Kuvvetlerinin meskun mahal için gerçek bir ihtiyaç” diye tanımlanan araç, Afrin’de TSK nın en önemli kozlarından olacak. En önemli avantajı ise insan hayatının riske atılmaması.
vBulletin v3.8.4, Copyright ©2000-2025, Jelsoft Enterprises Ltd.