|
![]() |
#1 |
![]() Kaynak ülkücü dünya. Com
MÜMTEHİNE SÜRESİ Ey inananlar! Benim de sizin de düşmanınız olan kimseleri dost edinmeyin. Onlar gerçeği inkar ettiler, Rabbinize inandığınızdan dolayı Resulü ve sizi yurdunuzdan çıkardılar Rabbiniz yolunda savaşmak ve rıza kazanmak için yola çıktınızsa ben açığa vurduğunuz her şeyi bilirim. sizi ele geçirirlerse düşman kesilecekler, size el ve dillerini kötülükle uzatacaklardır Kıyamet günü yakınlarınız ve çocuklarınız size fayda vermezler Allah yaptıklarınızı görendir.* İbrahim'de ve onunla beraber bulunanlarda güzel bir misal vardır, İbrahim babasına: "Senin için mağfiret dileyeceğim, fakat Allah'tan gelecek hiçbir şeyi önlemeye gücüm yetmez. Rabbimiz! Yalnız sana dayandık, sana yöneldik. Dönüşümüz de ancak sanadır.* "Rabbimiz! Bizi inkar edenlere mağlub etme bizi bağışla Ey Rabbimiz! Yegane gâlib ve hikmet sahibi ancak sensin."* Andolsun, onlarda Allah'ı ve ahireti arzulayanlara güzel bir örnek vardır. Kim yüz çevirirse şüphesiz Allah, zengindir, hamde layık olandır Olur ki Allah sizle düşmanlarınız arasında yakında dostluk meydana getirir. Allah gücü yetendir. Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir.* Allah din hakkında savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayan kimselere iyilikten ve adaletten men etmez. Allah adalet yapanları sever.* Allah sizi, din hakkında savaşan sizi yurtlarınızdan çıkaran kimselere dost olmaktan men eder. Kim onlarla dost olursa zalimler onlardır Ey iman edenler! Mümin kadınlar hicret edip size geldiğinde, imtihan edin. Allah onların imanlarını iyi bilir. onların inanmış kadınlar olduğunu öğrenirseniz onları kâfirlere geri döndürmeyin. Kâfir kadınları nikâhınızda tutmayın, sarfettiğinizi isteyin. Onlar da sarfettiklerini istesinler. Allah'ın hükmü budur. O, hükmeder, Allah bilendir, hikmet sahibidir.* eşlerinizden biri, kâfirlere kaçar ve savaşta galip olursanız, eşleri gidene ganimetten, harcadığı kadar verin. İnandığınız Allah'a karşı gelmekten sakının.* İnanmış kadınlar Allah'a ortak koşmamak hırsızlık ve, zina etmemek iftira etmemek iyiye karşı gelmemek için bey'at edenlerin bey'atlarını al Allah'tan mağfiret dile Allah, çok bağışlayan, çok merhamet edendir.* Ey inananlar, Allah'ın gazab ettiği kimselerle dostluk etmeyin. Kâfirler, mezarlık halkından nasıl ümidi kesmişse, onlar da ahiretten öyle ümidi kesmişlerdi.* SAF süresi Göklerdekilerin ve yerdekilerin hepsi Allah'ı tesbih eder. O, üstündür, hikmet sahibidir.* Ey iman edenler! Yapmayacağınız şeyi niçin söylüyorsunuz?* Yapmayacağınızı söylemeniz, Allah yanında şiddetli bir buğza sebeb olur.* Allah, kendi yolunda kenetlenmiş duvar gibi saf bağlayarak savaşanları sever.* Bir zaman Musa,"Ey kavmim Allah'ın elçisi olduğumu bildiğiniz halde niçin beni incitiyorsunuz?" demişti. Allah da kalblerini eğriltti. Allah fasıkları doğru yola iletmez.* Meryem oğlu İsa da: "Ey İsrailoğulları! ben Allah'ın elçisiyim. benden önce ki Tevrat'ı doğrulayıcı ve benden sonra gelecek Ahmed adlı peygamberi müjdeleyici olarak geldim demişti İslâm'a davet olunduğu halde Allah üzerine yalan uydurandan daha zalim kim olabilir? Allah zalim toplumu doğru yola iletmez.* Ağızlarıyla Allah'ın nurunu söndürmek istiyorlar kâfirler hoş görmese de Allah nurunu tamamlayacaktır.* O, Resulünü hidayet ve hak dinle gönderdi müşrikler istemese de onu, bütün dinlerin üstüne çıkarsın.* Ey İman edenler! Sizi acı azabdan kurtaracak ticareti size göstereyim mi?* Allah'a ve Resulüne inanır mal ve canlarınızla Allah yolunda savaşırsınız. en iyisi budur.* Allah günahlarınızı bağışlar sizi altlarından ırmaklar akan cennetlere, Adn cennetlerinde hoş yerlere koyar. İşte büyük kurtuluş budur.*Allah'tan yardım ve yakın bir fetih.. Müminleri müjdele.* Ey inananlar, Allah'ın yardımcıları olun. Meryem oğlu İsa havarilere "Allah'a giden yolda yardımcılarım kimdir demişti. Havariler biziz." dediler. İsrail oğullarından bir zümre inandı, bir zümre inkar etti. inananları, düşmanlarına karşı destekledik, onlar üstün geldiler* CUMU'A SÜRESİ Gök ve yer padişah, mukaddes, azîz ve hakîm olan Allah'ı tesbih etmektedir.* ümmiler içinde, Allah'ın âyetlerini okuyan, kitap ve hikmeti öğreten bir Peygamber gönderildi. onlar, apaçık bir sapıklık içinde idiler.* insanlara da Peygamber göndermiştir O, çok güçlü hüküm sahibidir.* Bu, Allah'ın lütfudur. Allah lütuf sahibidir Kendilerine Tevrat yükletilip de sonra onu taşımayanların durumu, kitaplar taşıyan eşeğin durumu gibidir. Allah'ın âyetlerini yalanlayanların durumu ne kötüdür. Allah zalim toplumu doğru yola iletmez.* De ki: "Ey Yahudi olanlar! yalnız sizin, Allah dostları olduğunuzu sanıyorsanız, o halde ölümü temenni edin, onlar, ellerinin yapıp öne sürdüğü işler yüzünden ölümü asla temenni etmezler. Allah zalimleri bilir.* De ki: "Sizin kendisinden kaçtığınız ölüm, muhakkak sizi bulacaktır. görünmeyeni ve görüneni bilene döndürüleceksiniz. O bütün yaptıklarınızı haber verecektir.* Ey inananlar! Cuma namazına çağrıldığınız da, Allah'ı anmaya koşun, alışverişi bırakın. bu hayırlıdır.* Namaz kılındıktan sonra yeryüzüne dağılın ve Allah'ın lütfundan (nasibinizi) arayın. Allah'ı çok anın ki kurtuluşa eresiniz. Bir ticaret ve eğlence gördükleri zaman hemen dağılıp ona gittiler ve seni ayakta bıraktılar. Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır."* MÜNAFİKUN suresi "Şahitlik ederiz ki sen muhakkak Allah'ın elçisisin." Senin mutlaka kendisinin elçisi olduğunu Allah bilir v Allah münafıkların yalancı olduklarına şahitlik eder.* Yeminlerini kalkan yapıp Allah'ın yolundan çevirdiler yaptıkları ne kötü Onlar inandılar, sonra inkar ettiler, kalblerinin üzeri mühürlendi onlar anlamazlar.* Onları gördüğün zaman kalıpları hoşuna gider, sözlerini dinlersin. Onlar keresteler gibidir Onlar düşmandır, onlardan sakın. Allah onları kahretsin! Nasıl döndürülüyorlar Onlara: "Gelin, Allah'ın Resulü size mağfiret dilesin." denildiğinde başlarını çevirir büyüklük taslayıp yüz çevirirler Onlara mağfiret dilesen de, dilemesen de birdir. Allah onları bağışlamayacaktır Allah, yoldan çıkmış toplumu doğruya iletmez.* Onlar öyle kimselerdir ki: "Allah'ın elçisinin yanında bulunanları beslemeyin dağılıp gitsinler." diyorlar. göklerin ve yerin hazineleri Allah'ındır, fakat münafıklar anlamazlar.* Diyorlar ki: "Andolsun Medine'ye dönersek, daha üstün olan, daha alçak olanı oradan mutlaka çıkaracaktır." Üstünlük, ancak Allah'a, elçisine ve müminlere mahsustur. Ey İnananlar! Mallarınız ve çocuklarınız sizi Allah'ı anmaktan alıkoymasın bunu yapanlar ziyana uğrayanlardır.* size verdiğimiz rızıktan Allah için harcayın.* Allah süresi geldiği zaman hiç bir canı ertelemez. Allah yaptıklarınızdan haberdardır.* TEĞABUN SÜRESİ Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah'ı tesbih eder. Mülk O'nundur, hamd O'nadır. Her şeye gücü yeten O'dur.* Sizi O yarattı. Kiminiz kâfirdir, kiminiz mümin. Allah yaptıklarınızı görmektedir.* gökleri ve yeri hak ile yarattı. Sizi şekillendirdi ve şekillerinizi güzel yaptı. Dönüş ancak O'nadır.* Göklerde ve yerde olanları, gizlediğiniz ve açığa vurduğunuz şeyleri bilir. Allah, göğüslerin özünü bilir.* inkâr edenlerin haberi size gelmedi mi? Onlar vebali tattılar ve onlara acı bir azap vardır.* onlara peygamberleri, açık delil getirdi, onlar: "Bir insan mı bize yol gösterecek dediler ve yüz çevirdiler. Allah muhtaç olmadığını gösterdi. Allah zengindir, övülmeye lâyıktır.* İnkâr edenler, katiyyen diriltilmeyeceklerini sandılar. Rabbim hakkı için mutlaka diriltilecek yaptıklarınız haber verilecektir. Bu, Allah'a göre kolaydır".* Allah'a, Resulüne ve indirdiğimiz nura (Kur'ân'a) inanın. Allah yaptıklarınızdan haberdardır.* Toplanma günü kimin aldandığının açığa çıkacağı aldanma günüdür. Kim Allah'a inanır ve yararlı iş yaparsa, Allah kötülüklerini örter onu, içinde ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokar. İşte büyük kurtuluş budur İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlar cehennem ehlidirler. Ne kötü gidilecek yerdir orası!* Allah'ın izni olmayınca hiç bir musibet isabet etmez. Kim Allah'a inanırsa, Allah onun kalbini doğruya götürür. Allah her şeyi bilendir.* Allah'a ve Peygamber'e itaat edin Yüz çevirirseniz elçimize düşen duyurmadır Allah ki O'ndan başka ilah yoktur. Müminler Allah'a dayansınlar.* Ey iman edenler! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olanlar da vardır. Onlardan sakının. affeder, kusurları başa kakmaz, hoş görür ve bağışlarsanız, bilin ki Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir.* mallarınız ve çocuklarınız sizin için bir imtihandır. Büyük mükafat ise Allah'ın yanındadır.* gücünüzün yettiği kadar Allah'tan korkun, dinleyin, itaat edin, Kim nefsinin cimriliğinden korunursa onlar kurtuluşa erenlerdir.* Allah'a güzel bir borç verirseniz, Allah onu size kat kat yapar ve sizi bağışlar. Allah çok mükafat veren halimdir.* Görünmeyeni ve görüneni bilen Üstün hikmet sahibidir.* TALAK SÜRESİ Ey Peygamber! Kadınları boşamak istediğinizde onları iddetleri içinde boşayın ve iddeti de sayın. Rabbiniz Allah'tan korkun. Kim Allah'ın sınırlarını aşarsa, şüphesiz kendine zulmetmiş olur. onları güzelce tutun, yahut güzellikle ayrılın. İçinizden adalet sahibi iki kişiyi şahit tutun. Şahidliği Allah için yapın. İşte Allah'a ve son güne inanan kimseye öğütlenen budur. Kim Allah'tan korkarsa Allah ona bir çıkış yolu yaratır.* Kim Allah'a güvenirse O, ona yeter. Allah, emrini yerine getirendir. Allah her şey için bir ölçü koymuştur.* Kim Allah'tan korkarsa, Allah ona işinde bir kolaylık verir.* Bu, Allah'ın size indirdiği buyruğudur. Kim Allah'tan korkarsa Allah onun kötülüklerini örter ve onun mükafatı büyütür.* kadınları, güç ölçüsünde oturduğunuz yerde oturtun ve onları sıkıştırmak için zarar vermeye kalkışmayın. gebe iseler, yüklerini bırakıncaya kadar onları besleyin. sizin için emzirirlerse ücretlerini verin aranızda güzellikle konuşup danışın. Güçlük çekerseniz çocuğu, başka bir kadın emzirecektir.* Eli geniş olan genişliğine göre nafaka versin. Rızkı kısılmış bulunan da Allah'ın kendisine verdiğinden versin. Allah bir güçlükten sonra bir kolaylık yaratacaktır.* Nice kent var ki Rabbine ve elçinin emrine başkaldırdı, onları çetin bir hesaba çektik onlara görülmemiş şekilde azab ettik.* İşlerinin vebalini tattılar sonuç tam bir hüsran olmuştur.* Allah onlara şiddetli bir azap hazırlamıştır. ey inanan akl-ı selim sahipleri! Allah'tan korkun, Allah size bir uyarıcı gönderdi.* Size Allah'ın açık âyetlerini okuyan bir elçi gönderdi ki inananları, karanlıkdan aydınlığa çıkarsın Kim Allah'a inanır ve yararlı iş yaparsa Allah altlarından ırmaklar akan ebedi cennetlere sokar. Allah ona ne güzel rızık vermiştir.* Allah yedi göğü ve yeri yarattı Emir bunlar arasında iner Allah'ın her şeye kâdir olduğunu Allah'ın bilgisinin, her şeyi kuşattığını bilesiniz.* TAHRİM SÜRESİ Ey Peygamber! Eşlerinin rızasını arayarak Allah'ın helâl kıldığı şeyi niçin kendine haram ediyorsun Allah çok bağışlayan çok esirgeyendir.* Allah sizin sahibinizdir. O bilendir, hikmetle yönetendir.* Allah'a tevbe ederseniz ne iyi, çünkü kalpleriniz eğildi. eğer Peygamber'e karşı birbirinize arka olursanız bilin ki onun dostu Allah onun dostu Cibrîl ve müminlerin iyileridir melekler de ona arkadır o sizi boşarsa Rabbi ona, sizden daha hayırlı, kendisini Allah'a teslim eden, inanan itaat eden, tevbe eden, oruç tutan dul ve bakire eşler verir.* Ey inananlar! Kendinizi ve ailenizi ateşten koruyun onun yakıtı insanlar ve taşlardır Onun başında Allaha karşı gelmeyen ve emredildiği şeyi yapan melekler vardır.* İnkâr eden kâfirler özür dilemeyin. Siz işlediklerinizin cezasını çekeceksiniz Ey iman edenler! Samimi bir tevbe ile Allah'a dönün. Umulur ki Rabbiniz sizin kötülüklerinizi örter, Peygamber'i ve onunla birlikte iman edenleri Allah içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar. onların nurları, önlerinde ve yanlarında koşar Ey Rabbimiz! Nurumuzu tamamla, bizi bağışla, sen her şeye kâdirsin. Ey Peygamber! Kâfirler ve münafıklarla savaş, onlara karşı sert davran. Onların varacağı yer cehennemdir. O gidilecek yer, ne kötüdür!* Allah, inkâr edenlere, Nuh'un karısı ile Lut'un karısını misal verdi. onlara hıyanet ettiler. Allah'tan hiçbir şeyi savamadı. Onlar Haydi girenlerle birlikte siz de ateşe girin Allah, inananlara Firavun'un karısını örnek gösterdi. O demişti ki"Rabbim! Bana yanında cennetde ev yap, beni Firavun'dan ve zalim toplumdan kurtar Irzını korumuş olan, İmrân kızı Meryem'i de Allah örnek gösterdi. Rabbinin sözlerini ve kitaplarını tasdik etti. O, gönülden itaat edenlerdendi. Değerli Kardeşim!..Ülküdaşım, Gardaşım Yüce Allah’ın selamı rahmeti inananların üzerine olsun. peygamber Efendimizin şefaati siz ve inananların üzerine olsun. MÜLK SÜRESİ Mutlak hükümranlık elinde bulunan Allah, yüceler yücesidir her şeye gücü yeter O, hanginizin güzel iş yapacağını denemek için ölümü ve hayatı yarattı. O, üstündür, bağışlayandır.* O, yedi göğü, birbiri üzerine yarattı. Rahmân'ın yaratmasında aykırılık, uygunsuzluk görmezsin. Gözünü döndür de bak Rahmân'ın yaratmasına gözünü döndür bak). Göz bozukluğu bulmaktan âciz ve bitkin sana dönecektir.* Andolsun biz, en yakın göğü kandillerle donattık onları, şeytanlar için taşlamalar yaptık. Ve alevli ateş azabını hazırladık.* Rablerini inkâr edenler için cehennem azabı vardır. Ne kötü gidilecek yerdir o Oraya atıldıklarında, onun kaynarken çıkardığı uğultuyu işitirler.* Her ne zaman oraya bir topluluk atılsa, bekçiler Size korkutucu bir peygamber gelmemiş miydi?" diye sorarlar.* Derler: "Evet, bize uyarıcı geldi ama biz yalanladık Allah hiçbir şey indirmedi, siz sapıklık içindesiniz." dedik. derler ki biz dinleseydik, düşünüp anlasaydık çılgın ateşin halkı arasında bulunmazdık o çılgın ateş halkı Allah'ın rahmetinden uzak olsunlar görmeden Rablerinden korkanlar var ya, onlar için bağışlanma ve büyük bir mükâfat vardır.* Sözünüzü ister gizleyin, ister açığa vurun; bilin ki, O, göğüslerin özünü bilir.* Hiç yaratan bilmez mi? O, en ince işleri görüp bilmektedir her şeyden haberdar O size yeri boyun eğer kıldı onun omuzlarında dağlarında, tepelerinde yürüyün ve Allah'ın rızkından yeyin. Dönüş ancak O'nadır.* siz, gökte olanın üzerinize taş yağdıran kasırga göndermeyeceğinden emin misiniz? Tehdidim nasılmış bileceksiniz.* Andolsun, onlardan öncekiler de yalanladılar Ama beni inkâr nasıl oldu Üstlerinde kanatlarını açıp yumarak uçan kuşları görmüyorlar mı? Onları Rahmân'dan başkası tutmuyor. Rahmân her şeyi görmektedir.* Rahmân olan Allah'a karşı size yardım edecek askerleriniz hani kimlerdir? İnkârcılar, ancak derin bir gaflet içinde bulunmaktadırlar.* Allah size verdiği rızkı kesiverse, size rızık verecek olabilen kimdir? onlar azgınlık ve nefrette direnip durmaktadırlar Şimdi yüz üstü kapanarak yürüyen mi doğru gider, yoksa dosdoğru yolda yürüyen mi?* De ki: "Sizi yaratan, size kulaklar gözler ve gönüller veren O'dur. Ne kadar az şükrediyorsunuz!"* De ki: "Sizi yerden üreten O'dur ve O'na toplanıp götürüleceksiniz."* (Onlar): "Doğru iseniz tehdit ne zaman diyorlar*(O'na ait) bilgi, Allah'ın yanındadır. Ben ancak apaçık bir uyarıcıyım."* Onu inkâr edenlerin yüzleri kötüleşti. Ve: çağırıp durduğunuz şey budur!" dendi.* Allah beni ve benimle olanları öldürse, yahut merhamet etse, kâfirleri acı bir azabdan kim kurtarabilir?* De ki: "O çok merhametlidir. O'na inanmış, O'na dayanmışızdır. Yakında kimin apaçık bir sapıklık içinde olduğunu bileceksiniz."* De ki: "Baksanıza, eğer suyunuz çekilse, size kim bir akarsu getirebilir?"* KALEM Süresi Nûn, Kaleme ve yazdıklarına andolsun.* Sen Rabbinin nimetiyle mecnun değilsin Kuşkusuz senin için tükenmez bir ecir var.* Sen elbette yüce bir ahlak üzeresin.* Sen de göreceksin, onlar da görecek.* Hanginizde imiş o fitne ve cinnet.* Rabbin, yolundan sapanı en iyi bilendir. Hidayete ereni de en iyi bilen O'dur.* yalanlayıcılara itaat etme.*Şunların hiçbirine boyun eğme: Yemin edip duran aşağılık,*kusur arayıp kınayan, hep lâf götürüp getiren,*Hayra engel olan, saldırgan, günahkâr,*kötülükle damgalı,*olana itaat etme âyetlerimiz okunduğunda: "Eskilerin masalları" der biz onu (burnunun) üzerinden damgalayacağız.* Biz onlara da belâ verdik, bahçe sahiplerine verdiğimiz gibi. Onlar inşaallah" demiyorlardı onlar uyurken dolaşıcı bir belâ sardı da Bahçe simsiyah kesiliverdi.* sabahleyin birbirlerine seslendiler:* ekininize gidin" diye.*aralarında Sakın bugün hiçbir yoksul bahçeye sokulmasın diyorlardı.* biz mahrum edilmişiz." dediler Ben size Rabbinizi tesbih etsenize dememiş miydim?"* "Rabbimizi tesbih ederiz, biz zalimler imişiz." dediler suçu birbirlerine yüklemeye başladılar.* Yazıklar olsun bize, dediler, biz azgınlarmışız.* Rabbimiz bize hayırlısını verir. Biz Rabbimize yönelir, ondan umarız.* azap böyledir. Elbette ahiret azabı daha büyüktür. Fakat bilselerdi.* korunanlar için de, Rableri katında nimetleri bol bahçeler vardır.* teslimiyet gösterenleri suçlular gibi tutar mıyız hiç?* Neyiniz var, nasıl hüküm veriyorsunuz?* size ait bir kitap var da onda mı okuyorsunuz?* kitapta, "beğendiğiniz her şey sizindir" diye mi yazılı*Yoksa ne hükmederseniz mutlaka sizindir diye mi kıyamet günü işler zorlaşır secdeye davet edilirler. Fakat güç yetiremezler. * Gözleri düşük bir halde kendilerini zillet kaplar. Oysa onlar sapasağlam iken secdeye davet ediliyorlardı.* sözü yalanlayanı bana bırak. Onları bilmedikleri yönden derece derece azaba yaklaştıracağız.* Onlara mühlet veriyorum. Doğrusu benim tuzağım sağlamdır.* Yoksa onlardan bir ücret istiyorsun da onlar ağır bir borç altında mı kalıyor Rabbinin hükmüne sabret, balık sahibi gibi olma o öfkeye boğulmuş da nida etmişti.* Rabbinden nimet yetişmiş olmasaydı, elbette kınanacak ıssız bir diyara atılacaktı.* Rabbi onu seçti de iyilerden kıldı.* kafirler Kur'ân'ı işittikleri zaman o bir deli" diyorlar Halbuki o âlemler için bir öğüttür.* HAKKA SÜRESİ Gerçekleşecek Kıyamet!* Nedir, o Kıyamet Kıaymetin ne olduğunu ne bileceksin?* Semûd ve Âd, kapılarını çalacak olan o felaketi yalan saymışlardı.* Semûd kavmi korkunç bir sesle Âd kavmi ise gürültülü ve azgın bir fırtına ile yok edildiler.* Allah o fırtınayı yedi gece sekiz gün musallat etti o kavmi içi boş hurma kütüğü gibi yere serilmiş görürdün.* görebilir misin onlardan bir kalıntı?* Firavun, ondan öncekiler ve alt üste edilen beldeler hep hati işleyegeldiler.* Rablerinin elçilerine karşı geldiler. O da onları pek şiddetli bir şekilde yakalayıverdi.* Kuşkusuz, sular kabarınca sizi gemide taşıdık.*Onu size ibret yapalım ve kulaklar bellesin diye.* Sûr'a bir tek üfleme üflendiği Arz ve dağlar kaldırılıp darmadağın olduğunda İşte o gün olacak olur.* O gün gök yarılmış, sarkmıştır.*O gün hesap için Allah'a arz olunursunuz gizli bir haliniz kalmaz. Melekler onun etrafındadır, O gün Rabbinin Arşını sekiz melek yüklenir.*Kitabı sağından verilen okuyun kitabımı.."*hesabıma kavuşacağımı sezmiştim" der.* o hoşnut bir hayatta Yüksek bir cennettedir.*cennetin meyveleri sarkmıştır.* Geçmiş günlerde yaptığınız işlerden ötürü afiyetle yeyin, için." Kitabı sol tarafından verilen der ki: "Keşke kitabım verilmeseydi de,* Hesabımın ne olduğunu bilmeseydim,* Ne olurdu o ölüm, iş bitirici olsaydı.* Malım bana fayda vermedi.*Gücüm yok olup gitti."* Zebanilere denir ki"Onu yakalayın da bağlayın."* cehenneme atın onu."* o, büyük Allah'a inanmıyordu Yoksula yedirmeye teşvik etmiyordu onun candan bir dostu yoktur.* günahkârlara irinden başka yiyecek yok Onu günahkârlardan başkası yemez. * Andolsun gördüklerinize,*Ve görmediklerinize..*Kur'ân, şerefli bir peygamberin Allah'tan getirdiği sözdür * O şair ve kâhin sözü değildir, ne az düşünüyor çok az inanıyorsunuz.* O, âlemlerin Rabbi tarafından indirilmedir.* O, bize sözler uydurmaya kalkışsaydı,* onu kuvvetle yakalar şah damarını keser atardık.* O hiç kuşkusuz, takva sahipleri için unutulmayacak bir öğüttür .* Kuşkusuz Kur'ân kafirler için pişmanlık vesilesidir.*haydi tesbih et haydi tesbih et Rabbinin yüce ismiyle.* MEARİC SÜRESİ Bir isteyen, azabı istedi.*Kâfirler için onu savacak yok.* O, derece ve makamların sahibi Allah'tandır.* O halde güzel bir sabır ile sabret.* onu uzak görürler de Biz yakın görüyoruz.*O gün gök erimiş bir maden gibi olur.* O gün Dağlar atılmış renkli yün gibi olur.*Dost dostu soramaz.*Suçlu o günün azabından kurtulmak için fidye vermek ister o alevlenen bir ateştir.*Derileri kavurur, soyar.*Çağırır, sırt döneni,*Mal toplayıp kasada yığanı,* insan dayanıksız ve huysuz yaratılmıştır.* kötülük dokundu mu sızlanır.* İnsan hayır dokundu mu cimrilik eder.* Ancak namaz kılanlar bunun dışındadır Onlar namazlarını sürekli kılarlar.* mallarında belli bir hak vardır,* Hem isteyen için, hem de istemekten utanan yoksul için.* Onlar ceza gününü tasdik eder Rablerinin azabından korkarlar.* Rablerinin azabından emin olunmaz.* Onlar ki ırzlarını korurlar.*Ancak zevce ve cariyelerine karşı hariç. onlara yaklaştıklarında kınanmazlar.* ötesini isteyenler onlar haddi aşanlardır.* Onlar emanet ve ahireti gözetir Şahitliklerinde dürüsttürler Namaza devam ederler ve cennetlerde ağırlanırlar Şimdi ne oluyor o inkâr edenlere ki, sana doğru boyunlarını uzatarak koşuyorlar nimet cennetine sokulacağını mı umuyor?* Rabbine yemine ne gerek, elbette gücümüz yeter.*Onları kendilerinden daha hayırlı olanlarla değiştirebiliriz ve bizim önümüze geçilmez.* O halde bırak onları vaad edilen günlerine kavuşuncaya kadar dalıp oynaya dursunlar.* O gün kabirlerden hızlı hızlı çıkacaklar, Gözleri düşük, kendilerini alçaklık İşte onlara vaad edilen gün, o gündür.* NUH SÜRESİ biz Nûh'u kavmine gönderdik acı azap gelmezden önce onları uyar" diye.* ey kavmim! Gerçekten ben size açık bir uyarıcıyım Allah'a kulluk edin, ondan korkun ve bana itaat edin."* Günahlarınızı bağışlasın ve sizi bir süre ertelesin. Kuşkusuz Allah'ın takdir ettiği süre gelince ertelenmez. Nûh dedi ki: "Ey Rabbim! Ben kavmimi gece gündüz davet ettim."*Fakat benim çağırmam, sadece kaçmalarını artırdı."* Ben davet ettiğimde, onlar parmaklarını tıkadılar, elbiselerine büründüler, ısrar ettiler, kibirlendikçe kibirlendiler. "* ben onları açık açık hem ilan ederek söyledim onlara, hem gizli gizli çağırdım."*Gelin, dedim, Rabbinizden bağışlama isteyin o çok bağışlayıcıdır."* Allah'a Üzerinize gökten bol yağmur yağdırsın."*Mallar ve oğullar vererek imdadınıza koşsun. Sizin için bahçeler yapsın, ırmaklar yapsın. Allah'a sizi aşama aşama yaratmıştır."* Görmediniz mi Allah yedi göğü nasıl yaratmış?"* Ay'ı bir nur yapmış, güneşi bir lamba kılmış Allah sizi yerden bir bitki bitirir gibi bitirdi.*Sonra sizi tekrar oraya geri çevirecek ve tekrar çıkaracaktır.* Allah sizin için yeri bir yaygı yapmıştır.* Ki, ondan açılan geniş yollarda gidesiniz Nûh dedi ki: "Ey Rabbim! Onlar bana isyan ettiler; hüsrandan başka bir şeyini artırmayan kimsenin ardına düştüler."* Büyük büyük tuzaklar kurdular."* Çok kişiyi yoldan saptırdılar. Sen de zalimlerin şaşkınlıklarını artır.* Hatalarından dolayı boğuldular, ateşe sokuldular, kendilerine Allah'a karşı yardımcılar bulamadılar.* Nûh dedi ki: "Yeryüzünde kafirlerden bir tek kişi bırakma."* onlar kullarını yoldan çıkarırlar ahlâksız ve kâfir çocuklar doğururlar."* Ey Rabbim! Bana, baba ve anama mümin olarak evime girene ve inanmış erkek ve kadınlara mağfiret buyur. Ey Rabbim Zalimlerin helakini artır."* CİN SÜRESİ bir takım cinni Kur'ân dinleyip de şöyle dedi Şüphesiz biz, hayret verici bir Kur'ân dinledik.* O Kur'ân hidayete erdiriyor, biz ona iman ettik. Rabbimize hiçbir şeyi ortak koşmayacağız. Rabbimizin şanı çok yüksektir. Ne bir arkadaş edinmiştir, ne de bir çocuk.* bizim beyinsiz (İblis), Allah hakkında saçma şeyler söylüyor biz insanları ve cinleri Allah'a karşı asla yalan söylemez sanmışız.* insanlardan bazı erkekler, cinlerden bazı erkeklere sığınırlardı da şımarıklıklarını artırırlardı.* (Cinler, dediler ki): "Biz göğe dokunduk, onu kuvvetli bekçi ve alevlerle dolu bulduk biz göğün mevkilerinde dinlemek için otururduk şimdi kim dinleyecek olursa kendini gözleyen parlak bir alev buluyor biz bilmiyoruz, yeryüzündekilere kötülük mü murat edildi, yoksa Rableri onlara bir hayır mı diledi?"* bizden iyi olanlar da var, olmayanlar da var. Biz çeşitli yollara ayrılmışız.* biz anladık ki, Allah'ı yerde acze düşürmemize imkân yok. Kaçmakla da O'nu asla âciz bırakamayacağız."* biz hidayet rehberini dinlediğimizde ona iman ettik. Kim Rabbine inanırsa, ne hakkının eksik verilmesinden korkar, ne de kendisine kötülük edilmesinden."* bizlerden müslümanlar da var, hak yoldan sapanlar da var. Müslüman olanlar onlar doğru yolu arayanlardır."* yoldan çıkanlar cehenneme odun olmuşlardır.* Onlar yol üzere dosdoğru gitselerdi, elbette kendilerine bol bir su verirdik Kim Rabbini anmaktan yüz çevirirse, Rabbi onu gyükselen bir azaba sokar.* Mescitler kuşkusuz Allah'ındır. Allah ile birlikte kimseye yalvarmayın.* Allah'ın kulu kalkmış dua ederken, (cinler) onun etrafında keçe gibi birbirlerine geçeceklerdi.* De ki: "Ben ancak Rabbime dua eder ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmam"* De ki ben size ne bir zarar verebilirim, ne de bir yol gösterebilirim. De ki, "Allah'tan beni kimse kurtaramaz ve ben O'ndan başka bir sığınak bulamam Benim yapabileceğim, sadece Allah'tan size duyuru yapmak ve O'nun elçilik görevlerini yerine getirmektir kim Allah'a ve onun elçisine baş kaldırırsa cehennem ateşi vardır Kendilerine vaad edileni gördüklerinde kimin yardımcısının en zayıf ve az olduğunu bileceklerdir.* De ki: "Ben bilmem, o size vaad edilen yakın mı, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyar O bütün gaybı bilir. Fakat gaybını hiç kimseye açmaz.* onlar Rablerinin elçiliklerini yerine getirmişlerdir. Allah onlarda bulunanı kuşatmış ve her şeyi saymıştır MÜZZEMMİL SÜRESİ Ey örtünen! geceleyin kalk namaz kıl Gecenin yarısında kalk, yahut biraz eksilt.*Veya artır ve ağır ağır Kur'ân oku biz, senin üzerine ağır bir söz bırakacağız (Kur'an vahyedeceğiz).* gece kalkışı hem etkili, hem de söz bakımından daha sağlamdır.* gündüz senin için uzun bir meşguliyet vardır.* Rabbinin adını an ve bütün gönlünle ona yönel.* O, doğunun ve batının Rabbidir. Ondan başka ilah yoktur. O halde yalnız O'nu vekil tut.* Başkalarının diyeceklerine sabret, güzellikle onlardan ayrıl.* O yalanlayıcı zevk ve refah sahiplerini bana bırak, onlara biraz mühlet ver.* bizim yanımızda bukağılar var, bir cehennem var.* Boğaza duran yiyecek, elem verici bir azap var.* O gün yer ve dağlar sarsılacak, dağlar erimiş bir kum yığınına dönecek.* Doğrusu biz Firavun'a elçi göndermiştik Firavun o elçiye isyan etmişti. Biz de onu ağır bir yakalayışla yakaladık.* inkâr ederseniz, çocukları ihtiyarlatacak o günden kendinizi nasıl kurtaracaksınız O günün dehşetinden gök yarılır. Allah'ın sözü gerçekleşmiştir.* İşte bu bir öğüttür. Artık dileyen Rabbine bir yol tutar.* Rabbin, gecenin üçte ikisinde azında, yarısında kalktığını, seninle beraber bir topluluğun da böyle yaptığını biliyor. Gece ve gündüzü Allah takdir eder. O, sizi affetti. Bundan böyle Kur'ân'dan size ne kolay gelirse okuyun. Allah, içinizden hastalar, yeryüzünde gezip lütf arayan kimseler ve Allah yolunda savaşan insanlar olacağını bilmiştir. Kur'ân'dan kolayınıza geldiği kadar okuyun, namazı kılın, zekatı verin Allah'a güzel bir borç verin Hayıra sarfedin her iyiliği, Allah katında daha hayırlı ve sevapça daha büyük olarak bulacaksınız. Allah'tan bağış dileyin. Kuşkusuz Allah bağışlayandır, merhamet edendir.* MÜDDESSİR SÜRESİ Ey örtüsüne bürünen Peygamber Kalk uyar.*Sadece Rabbini yücelt.* Elbiseni temizle.*Pislikten sakın.* Yaptığını çok görerek başa kakma.* Rabbin için sabret.* O sûra üflendiği zaman,*İşte o gün pek zorlu bir gündür.*Kâfirler için hiç kolay değildir.* yarattığım o kimseye bol servet göz önünde oğullar verdim.*ona büyük imkânlar sağladım.* o bizim âyetlerimize karşı inatçı kesildi.*Ben onu dimdik bir yokuşa sardıracağım.* o düşündü, ölçtü, biçti.* Kahrolası nasıl da ölçtü, biçti.* kahrolası, nasıl ölçtü biçti Sonra baktı.* Sonra kaşını çattı, surat astı arkasını döndü ve büyüklük tasladı.* Bu, dedi, sihirdir. insan sözüdür."* Ben onu Sekar'a cehenneme sokacağım.* Bilir misin nedir o sekar?*Ne geriye bir şey kor, ne bırakır.*Durmadan derileri kavurur.* Biz ateşin muhafızlarını hep melekler yaptık. Bunların sayılarını kâfirler için bir imtihan kıldık kendilerine kitap verilenler kesin bilgi edinsinler, iman edenlerin de imanı artsın. Kendilerine kitap verilenler ve müminler şüpheye düşmesinler. Kalplerinde hastalık bulunanlarla kâfirler Allah bu misalle ne demek istedi?" desinler. Allah dilediğini şaşırtır, dilediğini de yola getirir. Rabbinin ordularını ancak Rabbin bilir. Bu, insanlar için uyarıdan başka bir şey değildir. andolsun aya,*Döndüğü an geceye,* açtığı sıra sabaha.*Kuşkusuz Sekar, büyük belalardan biridir.* Her nefis kendi kazancına bağlıdır.* amel defterleri sağından verilenler Onlar cennettedirler, sorup dururlar Suçlular*Nedir sizi Sekar'a sokan?" diye.*Suçlular der ki: "Biz namaz kılan değildik Yoksula yedirmez"*Boş şeylere dalar giderdik."*Ceza gününü yalanlardık."* Nihayet bize ölüm gelip çattı."* onlara şefaatçilerin şefaatı fayda vermez.*Kur'ân'dan yüz çevirirlerken ne mazeretleri var?* Sanki onlar ürkmüş yaban eşekleri.* Arslandan kaçmaktalar.* onlardan her kişi kendisine açılmış sayfalar verilmesini istiyor.*onlar ahiretten korkmuyorlar.* O kur'ân kuşkusuz bir öğüttür.* Dileyen düşünür.* Allah dilemedikçe onlar öğüt alamazlar. Koruyacak da O'dur, bağışlayacak da.*
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() Kaynak ülkücü dünya. Com
KIYAMET SÜRESİ yemin ederim kıyamet gününe Yine yemin ederim o kendini kınayan nefse.* İnsan kemiklerini toplamayacağımızı mı sanıyor?*biz onun parmak uçlarını bile eski haline getiririz insan günahı devam ettirmek ister.* kıyamet ne zaman? diye sorar.* Ne zaman şimşek çakar,*Ay tutulur,* Güneş ve ay toplanır,*o gün insan, "kaçacak yer neresi?" der.* O gün varılıp durulacak yer, ancak Rabbinin huzurudur.* O gün insana, yapıp öne sürdüğü ve geri bıraktığı ne varsa bildirilir.* insan kendi nefsini görür Bir takım özürler ortaya atsa da.*Onu okumak için dilini depretme.* Kuşkusuz onu toplamak ve okumak bize aittir.* biz onu okuduğumuz zaman sen onun okunuşunu takip et.*onu açıklamak bize aittir.* siz peşin olanı dünyayı seviyorsunuz da*Ahireti bırakıyorsunuz Yüzler var ki o gün ışıl ışıl parlar.* Rabbine bakar.* Yüzler var ki o gün asıktır.*Anlar ki kendisine belkıran kemik kıran belalı bir iş yapılır.* ne zaman ki can köprücük kemiğine dayanır,*Tedavi edebilecek kimdir?" denilir.*Can çekişen bunun ayrılık anı olduğunu anlar.* o gün sevk, ancak Rabbinedir.* o, ne sadaka verdi, ne namaz kıldı. yalanladı ve döndü.*çalım sata sata ailesine gitti.*Bacak bacağa dolaşır..* Gerektir o bela sana, Evet, gerektir o bela sana gerek.* İnsan başıboş bırakılacağını mı sanır?* O, dökülen erlik suyundan bir damla (sperm) değil miydi?* Sonra bir aleka (embriyon) oldu Rabbi onu biçime koydu, sonra şekil verdi.* iki cinsi; erkek ve dişiyi var edenin ölüleri diriltmeye gücü yetmez mi?* İNSAN SÜRESİ insan üzerine öyle bir müddet geldi ki o zaman o, anılmaya değer değildi.* biz insanı, imtihan için karışık nutfeden yarattık onu işitici, görücü yaptık.* Kuşkusuz biz ona yolu gösterdik; ister şükredici olsun, ister nankör.* kâfirler için zincirler, demir halkalar ve alevli bir ateş hazırlamışızdır.* Kuşkusuz iyiler kâfûr olan dolgun kadehten içerler Bir kaynak ki ondan Allah'ın kulları içerler, O kullar adaklarını yerine getirir fenalığı salgın (olan) bir günden korkarlar.* Düşküne, yetime ve esire seve seve yedirirler.*sırf Allah rızası için yediriyor Sizden ne karşılık, ne de teşekkür bekliyoruz."*Biz sert ve belalı bir günde Rabbimizden korkarız." derler Allah onları o günün fenalığından korur, yüzlere parlaklık, gönüllere sevinç verir Sabırlarına karşılık onlara bir cennet ve ipekten elbiseler verir.* Orada donatılmış koltuklara dayanmışlardır ne yakıcı güneş görürler, ne de şiddetli soğuk.* Üzerlerine cennet gölgeleri sarkmış, meyveleri bol bol önlerine konmuştur * Gümüşten kadehler türlü biçimlere koyulmuştur Onlara bir kadeh sunulur ki, karışımı zencefildir.* Bu bir pınardır adına "selsebil" derler.* Etrafında ölümsüz hizmetçiler dolaşır, onları görünce saçılmış inci sanırsın Orada nereye baksan nimet ve büyük bir mülk görürsün.* Üstlerinde zarif yeşil, kalın ipek elbise vardır. Gümüş bileziklerle süslenmiş ve Rableri temiz bir içecek içirmiştir Onlara denirki bu sizin mükâfatınızdır Gayretiniz karşılığını bulmuştur."* Kur'ân'ı sana kısım kısım biz indirdik Rabbinin hüküm vermesi için sabret. hiçbir günahkâr ve nanköre itaat etme. * Sabah akşam Rabbinin ismini an.* Gecenin bir bölümünde secde et akşam ve yatsı namazlarını kıl). O'nu uzun bir gece tesbih et teheccüd kıl onlar bu dünyayı seviyorlar ve önlerindeki ağır günü arkaya atıyorlar.* Onları biz yarattık ve mafsallarını sımsıkı bağladık. Dilediğimiz vakit kılıklarını değiştiririz.* İşte bu bir öğüttür. Dileyen Rabbine giden yolu tutar.* Allah dilemedikçe siz dileyemezsiniz. Kuşkusuz Allah, bilen hüküm sahibidir Allah dilediğini rahmetine sokar. Zalimlere acıklı bir azap hazırlanmıştır MÜRSELAT SÜRESİ Andolsun gönderilenlere,*Büküp devirenlere Yaydıkça yayan Seçip ayıran ve öğüt bırakanlara,*vaad olunan kesinlikle olacaktır.* Gerek özür için olsun, gerek uyarı için,* size vaad olunan kesinlikle olacaktır.* yıldızlar silindiğinde Gök yarıldığında Dağlar savrulduğu zaman,*Elçiler vakitlerine erdirildikleri zaman,* O gün yalanlayanların vay haline!* Bunlar ertelendiler Hüküm gününe..* Bildin mi, nedir o hüküm günü?* Biz, öncekileri helak etmedik mi?* Biz suçlulara böyle yaparız.* O gün yalanlayanların vah haline Biz sizi âdi bir sudan yaratmadık mı?* Onu sağlam bir yerde oturttuk.* Belli süreye kadar.*Ne güzel biçimlendireniz biz.* O gün yalanlayanların vay haline!* Yeryüzünü bir toplanma yeri yapmadık mı?*Gerek diriler, gerek ölüler için.* Orada yüksek yüksek dağlar oturtup da size bir tatlı su sunmadık mı?* O gün yalanlayanların vay haline!* Kıyameti yalanlayanlar "Haydin gidin o yalanladığınız şeye doğru."* Haydi gidin cehenneme O, ne gölgelendirir, ne alevden korur.* O, saray gibi kıvılcımlar atar.* yalanlayanların vay haline Bugün, konuşamıyacakları gündür.* izin de verilmez ki, özür beyan etsinler.* yalanlayanların vay haline Bu hüküm günüdür. Sizi ve öncekileri bir araya topladık.*Bir hileniz varsa beni atlatın.*yalanlayanların vay haline!* Kuşkusuz takva sahipleri gölgeler altında ve pınar başlarındadır.* Canlarının çektiği türlü meyveler arasındadırlar Onlara): "Yaptıklarınıza karşılık afiyetle yiyin, için" denir biz güzel amel işleyenleri mükafatlandırırız.* O gün yalanlayanların vay haline!* Yiyin, zevklenin çünkü siz suçlularsınız. * O gün yalanlayanların vay haline!* Onlara: "Rüku edin" denildiğinde etmezler Vay haline yalanlayanların!*Kur'an'dan sonra hangi söze inanacaklar? Değerli Kardeşim!..Ülküdaşım, Gardaşım Yüce Allah’ın selamı, rahmeti peygamberimizin şefaati sizin ve bütün inananların üzerine olsun. Ülkücülük; Müslüman ve Dokuz Işıkçı Milliyetçiliktir... "...Şehitlere ölüler demeyin. Bilakis Onlar diridirler..." Bakara-154 NEBE SÜRESİ Birbirlerine neyi soruyorlar? O büyük kıyameti mi?*Ki onlar ayrılığa düşmektedirler.*ilerde bilecekler.* Biz yeryüzünü beşik yapmadık mı?* Dağları birer kazık kılmadık mı?* Sizleri çift çift yarattık.* Uykunuzu dinlenme Geceyi örtü yaptık.* Gündüzü de bir geçim zamanı yaptık.* Üstünüze yedi sağlam gök çattık.* İçlerine ışık saçan bir kandil astık.* Yoğunlaşmış bulutlardan şarıl şarıl su indirdik Onunla taneler ve otlar çıkaralım diye Kuşkusuz hüküm günü kararlaştırılmış bir vakit olmuştur.* O gün Sûr'a üflenir, bölük bölük gelirsiniz Gök açılmış, kapı kapı olmuştur.*Dağlar serap olmuştur.* Kuşkusuz Cehennem gözetleme yeri olmuştur.*Azgınlar için son varılacak yer olmuştur.* Orada çağlarca kalacaklardır.*ne serinlik tadacaklar, ne de içecek Ancak bir kaynar su ve irin içecekler Bir ceza ki tam yaptıklarına uygun.* onlar hiçbir hesap ummazlardı.* Âyetlerimizi yalanlaya yalanlaya tam bir yalancı olmuşlardı.* Biz herşeyi sayıp kitaba geçirmişiz.* Onlara tadın cezanızı Artık size azabtan başka bir şey yapmayacağız" denir Kuşkusuz takva sahipleri için kurtuluş var.*Bahçeler bağlar var.*Memeleri tomurcuklanmış yaşıt kızlar var.* Dopdolu kadehler var.*Orada ne boş bir söz işitirler, ne bir yalan.*Bunlar Rabbinden bağış olarak verilir O, göklerin, yerin ve ikisi arasındakilerin Rabbidir. Rah-mân'dır. Hiç kimse ondan bir hitaba mâlik olamaz.* O gün Ruh ve melekler sıra sıra durur Rahmân'ın izin verdikleri dışında hiç kimse konuşamaz İşte bu hak gündür İzin verilen doğruyu söyler.*dileyen Rabbine bir yol tutar.* Biz sizi yakın bir azap ile uyardık. O gün kâfir diyecek ki: "Ah ne olaydı, ben bir toprak olaydım."* NAZİ'AT SÜRESİ Andolsun şiddetle çekip çıkaranlara,* Usulcacık çekenlere,*Yüzüp yüzüp gidenlere,*kasem olsun ki kıyamet var O gün deprem sarsar Onu ikinci sarsıntı izler.*Yürekler vardır, o gün kaygıdan hoplar.*Gözler kalkmaz saygıdan Diyorlar ki eski halimize mi döndürülecekmişiz çürümüş kemikler olduktan sonra ha?"* bu çok zararlı bir dönüştür." dediler.* o bir tek haykırıştır.*Bir de bakarsın hepsi meydandadır.* Musa'nın haberi sana geldi mi?*Rabbi ona kutsal vaadi Tuva'da seslenmişti:* demişti, git Firavun'a o çok azdı."* İster misin arınasın?*Seni Rabbinin yoluna ileteyim de ondan korkasın.* Musa Firavun'a o büyük mucizeyi gösterdi.* Firavun yalanladı, karşı geldi.* koşarak dönüp gitti.*adamlarını topladı Ben sizin Rabbinizim" dedi.* Allah onu tuttu, dünya ve ahiret azabıyla yakalayıverdi.* Kuşkusuz bunda, saygı duyacaklar için bir ibret vardır.* Yaratılışça siz mi daha çetinsiniz, yoksa gök mü? Onu Allah bina etti.* Göğün Tavanını yükseltti bir düzene koydu.*Gecesini kararttı, kuşluğunu çıkardı.*yeryüzünü döşedi.* suyu ve otlağı çıkardı.*Dağlarını oturttu.*Sizin ve hayvanlarınızın geçimi için o her şeyi bastıran felaket geldiği vakit,* insanın neyin peşinde koştuğunu anladığı gün,* Görenler için cehennem hortlatıldığında kim azgınlık etmiş,*dünyayı tercih etmişse varacağı yer cehennemdir.* Kim de Rabbinin divanında korkmuş, nefsini boş hevesden menetmiş ise,* varacağı yer cennettir.* Sana kıyameti soruyorlar, ne zaman kopacak diye.* Onun ilmi Rabbine aittir.*Sen ancak ondan korkacak olanları uyarıcısın.* Onlar o kıyameti görecekleri gün sanki dünyada bir akşam veya kuşluğundan başka durmamışa dönecekler.* ABESE SÜRESİ Yüzünü ekşitti ve döndü.*Kendisine âmâ geldi, diye.*Ne bilirsin, belki temizlenecek öğüt belleyecek ve ona fayda verecek.* sana can atarak gelen,*Allah'tan korkarak gelmişken,*Sen ilgilenmiyorsun o Kur'ân bir öğüttür.* dileyen onu düşünür.*O, değerli sahifelerdedir. Yüksek tutulan tertemiz sahifeler O kahrolası insan, ne nankör şey.* yaratan onu Bir damla sudan yarattı biçime koydu.*yolunu kolaylaştırdı.* onu öldürdü de kabre koydurdu.* dilediği vakit onu tekrar diriltir.* o, hiç Allah'ın emrini tam yerine getirmedi,*o insan yiyeceğine baksın.* Biz suyu bol bol döktük.*toprağı nasıl da yardık.*orada ekinler bitirdik.* Üzümler, yoncalar,*Zeytinlikler, hurmalıklar,*İri ve sık ağaçlı bahçeler,* Meyveler, çayırlar bitirdik.*Siz ve hayvanlarınız faydalansın diye.* Kulakları sağır eden o gürültü geldiğinde,*O gün kişi kaçar, kardeşinden Anasından , babasından Yüzler var ki, o gün parıl parıl,* Güler, sevinir.*Yüzler var ki o gün tozlanmış Onları karanlık bürümüş onlardır kâfirler, haktan sapanlar.* TEKVİR SÜRESİ Güneş katlanıp dürüldüğünde,* Yıldızlar bulanıp Dağlar yürütülünce Herkes ne getirmiş olduğunu anlar.* Kıyılmaz mallar bırakıldığında,Vahşi hayvanlar toplandığında,*Herkes ne getirmiş olduğunu anlar.* Denizler ateşlendiğinde suları çekilip, volkanlar halinde ateş püskürdüğünde Herkes ne getirmiş olduğunu anlar.* Nefisler eşleştirildiğinde iyiler iyilerle, kötüler kötülerle toplandığında Herkes ne getirmiş olduğunu anlar.* Diri diri toprağa gömülen kıza sorulduğunda,*Hangi günahtan dolayı öldürüldü?" diye.*Herkes ne getirmiş olduğunu anlar.* Amel defterleri ve Gök açıldığında,* Cehennem kızıştırıldığında,* cennet yaklaştırıldığında,* Herkes ne getirmiş olduğunu anlar.* yemin ederim gündüze gözden kaybolan yıldızlara yuvasına gidenlere,* gece ve ağaran sabaha Kur'an, değerli bir elçinin sözüdür.* O elçi güçlüdür, Arş'ın sahibinin yanında çok itibarlıdır.*ona itaat edilir, güvenilir.* Arkadaşınızı cin çarpmış değildir.* Andolsun o, Cebrail'i açık ufukta gördü O, kovulmuş şeytanın sözü değildir.* böyle iken, siz nereye gidiyorsunuz?* O, âlemler için öğütten başka bir şey değildir,* Âlemlerin Rabbi olan Allah dilemeyince, siz dileyemezsiniz.* İNFİTAR SÜRESİ Gök çatladığı Yıldızlar döküldüğü vakit,* Denizler yarılıp akıtıldığı Kabirlerin içi dışına getirildiği vakit,*Herkes neyi gönderip neyi geri bıraktığını bilir.* Ey insan! İhsanı bol Rabb'ine karşı seni aldatan nedir?* Allah ki seni yarattı, düzgün yapılı kılıp ölçülü biçim verdi.*Seni dilediği şekilde parçalardan oluşturdu siz cezayı yalanlıyorsunuz Oysa üzerinizde koruyucular Değerli yazıcılar*var ne yaparsanız bilirler* Kuşkusuz iyiler nimet içindedirler.* Kötüler de cehennemdedirler.* Ceza günü ona girecekler.*cehennemin gözünden kaçamazlar.* Ceza gününün ne olduğunu sen bilir misin?*bilir misin nedir ceza günü?* O gün, hiç kimsenin başkası için hiçbir şeye sahip olamadığı gündür. O gün buyruk yalnız Allah'ındır.* MUTAFFİFİN*SÜRESİ Eksik ölçüp tartanların vay haline!* Onlar aldıklarını tam ölçer başkalarına eksik ölçer ve tartarlar.*tekrar diriltileceklerini zannetmiyorlar mı?* Büyük bir gün Öyle bir gün ki, insanlar Rabblerinin huzurunda divan duracaklar.* kötülerin yazısı muhakkak Siccin'dedir.* Bildin mi Siccin nedir?*Yazılmış bir kitaptır Vay haline yalanlayanların Onlar ceza gününü yalanlayanlardır.* Onu ancak sınırı aşan ve günaha düşkün olanlar yalanlar.* Ona âyetlerimiz okunduğu zaman, "eskilerin masalları" der.*günahlar kalplerinin üzerine pas olmuştur.* onlar o gün Rablerini görmekten mahrumdurlar.*muhakkak cehenneme girecekler.* onlara: "bu, yalanlayıp durduğunuz şeydir" denilecek.* iyilerin yazısı ise muhakkak Illiyyîn'dedir.* Bildin mi sen, Illiyyîn nedir?*Yazılmış bir kitaptır Allah'a yaklaştırılmış melekler ona tanık olurlar.* Haberiniz olsun ki, iyiler nimet içindedir.*Tahtlar üzerinde etrafa bakarlar.* Yüzlerinde nimet ve mutluluğun sevincini görürsün.* Onlara damgalı saf bir içki sunulur.* Onun sonu misktir. ona imrensin artık imrenenler.* Karışımı Tesnim'dendir En üstün cennet şarabındandır Allah'a yakın olanların içecekleri bir kaynaktır o suç işleyenler inananlara gülüyorlardı.* Onlara birbirlerine göz kırpıyor Evlerine zevklenerek dönüyorlardı.* Müminleri gördükleri vakit sapık diyorlardı bugün de inananlar kâfirlere gülecek.* kâfirler yaptıklarının cezasını buldular mı?* İNŞİKAK SÜRESİ Gök yarıldığı,*Rabbini dinleyip kendisine yaraşır şekilde boyun eğdiği vakit,*kitabı sağ eline verilen,*Kolay bir hesaba çekilecek,* Yer uzatılıp düzlendiği,*İçinde ne varsa boşaldığı*Ve Rabbini dinleyip boyun eğdiği vakit,*kitabı arkadan verilen,* Yetiş ey ölüm!" diye bağıracak* Ey insan! Kuşkusuz sen Rabbine doğru çaba üstüne çaba sarfetmektesin, nihayet O'na varacaksın.* kitabı sağ eline verilen,*Kolay hesaba çekilecek,*sevinçli olarak ailesine dönecektir.* kitabı arkasından verilen,*Yetiş ey ölüm!" diye bağıracak*Ve alevli ateşe girecektir.* o sevinçli idi.*Rabbine dönmeyeceğini sanmıştı.*Hayır Rabbi onu görmekte yemin ederim şafağa,*Geceye ve içinde barındırdığı şeylere,*Derlendiği zaman aya,*siz halden hale geçeceksiniz.* onlar neden iman etmezler?*Kur'ân okunduğu vakit secde etmezler?* o nankörler yalanlıyorlar.* Allah içlerinde sakladıklarını biliyor.* onlara elem verici bir azabı müjdele.* iman edip iyi amel işleyen başkadır. Onlara tükenmez bir ecir vardır.* BURUC SÜRESİ gökyüzüne,*Vaad olunan güne,* Şahitlik edene ve edilene andolsun ki,* Kahroldu o hendeğin sahipleri,* O çıralı ateşin,*başına oturmuşlar,* Müminlere yaptıklarını seyrediyorlardı.* Müminlere kızmalarının sebebi onların yalnız çok güçlü ve övgüye lâyık olan Allah'a iman etmeleri idi O Allah ki, göklerin ve yerin hükümranlığı O'nundur ve Allah her şeye şahittir.* İnanan erkek ve kadınlara işkence yapıp da tevbe etmeyenlere cehennem azabı ve yangın azabı vardır.* İnanan ve iyi amel yapanlar için de altından ırmaklar akan cennetler vardır. İşte büyük kurtuluş odur.* Kuşkusuz Rabbinin yakalaması serttir.* Yoktan yaratır ve tekrar diriltir.* çok bağışlayan çok sevendir.* Arş'ın sahibidir, yücedir.*Dilediğini yapandır.* O orduların kıssası sana geldi mi?* Yani Firavun ve Semud'un?* o inkarcılar hâlâ bir yalanlama içinde.* Allah onları arkalarından kuşatmıştır.* o şerefli bir Kur'ân'dır.*Levh-i Mahfuz'dadır.* TARIK SÜRESİ Andolsun o göğe ve Târık'a,*Târık nedir, bildin mi?*O, karanlığı delen yıldızdır.* Hiçbir nefis yoktur ki başında denetleyici bulunmasın.*Onun için insan neden yaratıldığına baksın.* Atılan bir sudan yaratıldı.*O su, erkeğin sulbü ile kadının göğüs kemikleri arasından çıkar.* Elbette Allah'ın döndürmeye gücü yeter.*O gün bütün sırlar meydana çıkarılır.* İnsanın o gün ne bir gücü vardır, ne de bir yardımcısı.* Andolsun o dönüşlü göğe O yarılıp çatlayan yere Kuşkusuz Kur'ân, ayırıcı bir sözdür.*asla bir şaka değildir Haberin olsun ki, kâfirler hep hile kuruyorlar.*Ben hilelerine karşılık veririm sen kâfirlere mühlet ver, onlara az bir zaman tanı.* A'LA SÜRESİ Rabbinin yüce adını tesbih et.* Yaratıp düzene koyan O'dur.* Takdir edip hidayeti gösteren O'dur.* Otlağı çıkaran,*onu karamsı sel köpüğü haline getiren O'dur.* sana Kur'ân'ı okutacağız da unutmayacaksın.* Allah'ın dilediği başkadır. o açığı da bilir, gizliyi de.* Seni en kolay yola muvaffak kılacağız.* öğüt ver öğüt fayda verirse Saygısı olan öğüt alacaktır.* bedbaht olan ondan kaçınacaktır.* O en büyük ateşe girecektir.* ne ölecek onda, ne de hayat bulacaktır. * Rabbinin adını anıp namaz kılan için ahiret daha hayırlı ve kalıcıdır.*Fakat siz dünya hayatını tercih ediyorsunuz.* ĞAŞİYE SÜRESİ O her şeyi kuşatacak olan Kıyamet'in haberi sana geldi mi?* Yüzler var ki eğilmiş, zillete düşmüştür.* Kızışmış bir ateşe girer.*Onlara kızgın kaynaktan su verilir.* Onlar için kuru dikenden başka yiyecek yoktur.*O ne besler, ne de açlığı giderir.* Yüzler de var ki nimetle mutludur.* Yaptığından hoşnuttur.* Yüksek bir cennettedir.*boş söz işitmez.* Orada akan bir kaynak Yüksek bir divan Konulmuş kadehler,*Dizilmiş koltuklar, Serilmiş halılar vardır Bakmıyorlar mı develere, nasıl yaratılmış Göğe bakmıyorlar mı, nasıl yükseltilmiş?* Bakmıyorlar mı dağlara, nasıl dikilmiş?* Yere bakmıyorlar mı, nasıl yayılmış?* Haydi öğüt ver; sen sırf bir öğütçüsün.* Onların üzerinde zorba değilsin.* kim yüz çevirir ve kâfir olursa,* Allah en büyük azap ile azap edecek.* Kuşkusuz onlar döne gelecekler.* Sonra da bize hesap verecekler.* FECR SÜRESİ Andolsun fecre.*On geceye Zilhicce ayına Çifte ve teke.*Gitmekte olan geceye.*bunlarda akıl sahibi için yemin var Görmedin mi Rabbin ne yaptı Âd kavmine?*Sütunlar sahibi İrem'e?* ülkeler içinde onun benzeri yaratılmamıştı Vâdide kayaları yontan Semud kavmi Kazıklar sahibi kuvvetli Firavun azmış bozgunculuk yapmışdı.* Rabbin onlara azap kamçısı yağdırdı.* Rabbin her an gözetlemededir.* insan, ne zaman Rabbi onu sınayıp ikramda bulunur, nimet verirse, "Rabbim bana ikram etti." der.* her ne zaman sınayıp rızkı daraltılırsa, o vakit Rabbim beni zillete düşürdü." der. * siz yetime ikram etmiyor yoksulu yedirmeye teşvik etmiyorsunuz.* mirası öyle yiyorsunuz ki, haram-helal gözetmeden.* yer sarsılıp dümdüz olduğu zaman,* Rabbinin emri gelip melekler sıra sıra dizildiği zaman,*Ki cehennem de o gün getirilmiştir. o gün insan anlar. Fakat anlamanın ne yararı var?* Keşke hayatım için bir şeyler gönderseydim." der.* o gün Allah'ın edeceği azabı kimse edemez.*Onun vuracağı bağı kimse vuramaz.* Ey, Rabbine, itaat edip huzura eren nefis!*hoşnut edici, hem de hoşnut edilmiş olarak Rabbine dön.*Kullarımın arasına Cennetime gir.* BELED SÜRESİ Andolsun bu beldeye*Ki sen bu beldede oturmaktasın.* Ve and olsun baba ve çocuğuna Biz insanı bir sıkıntı içinde yarattık.* İnsan, kendisine karşı kimse güç yetiremez mi sanıyor?* Ben yok ettim diyor.*gören olmadı mı sanıyor?*Biz ona iki göz vermedik mi?* Bir dil ve iki dudak?* Ona iki yolu gösterdik.*o sarp yokuşa göğüs veremedi Bildin mi sarp yokuş nedir?*Köle azat etmek,*salgın ve kıtlıkta yemek yedirmektir,* yetime,*yoksula. iman sabr merhamet tavsiye edenler amel defterleri sağlarından verilenlerdir.* Âyetlerimizi tanımayanlara amel defterleri sollarından verilir Onların üzerine ateş bastırılıp kapıları kapanır ŞEMS SÜRESİ Güneş'e ve parıltısına onun ardından gelen Ay'a,*Güneş'i açıp çıkaran gündüze,*onu örten geceye,*yemin olsun ki Nefsini kirleten ziyan etmiştir.* Göğe ve onu bina edene,*Yere ve onu döşeyene,*Nefse ve onu biçimlendirene yemin olsun ki, Nefsini kirletip gömen ziyan etmiştir.* kötülük ve takva kabiliyetini verene yemin olsun ki,*nefsini temizleyip parlatan kurtulmuştur.* Semud, azgınlığıyla Hakk'ı yalanladı,* En azgınları ileri atılınca,*Allah'ın Rasulü Allah'ın devesini ve onun su nöbetini gözetin." demişti.* onlar peygamberi yalanlayıp deveyi kestiler. Rableri günahlarını başlarına geçiriverdi orayı dümdüz etti.* LEYL SÜRESİ Örttüğü zaman geceye,*Açıldığı zaman gündüze,*Erkeği ve dişiyi yaratana and olsun kim malını hayır için verir ve korunursa,* en güzel olanı doğrularsa,*Biz onu muvaffak kılacağız.* Kim de cimrilik eder kendini hiçbir şeye ihtiyacı kalmamış görür.*en güzeli yalanlarsa,*Onu en zor yola hazırlarız Çukura yuvarlandığı zaman malı onu kurtaramayacak.* Doğru yolu göstermek muhakkak bize aittir.*Kuşkusuz ahiret de dünya da bizimdir.* Ben sizi köpürdükçe köpüren ateşe karşı uyardım.*Ona ancak en azgın olan girer.*azgın yalanlamış sırt dönmüştür En çok korunan ise Allah yolunda malını verir, temizlenir.* O ancak yüce Rabbinin rızası için verir.* Elbette yakında hoşnut olacaktır.* DUHA SÜRESİ Andolsun kuşluk vaktine.*Ve sakinleştiği zaman geceye ki,* Rabbin seni bırakmadı ve darılmadı.* Ahiret senin için dünyadan iyi olacaktır.* Rabbın sana verecek ve sen hoşnut olacaksın.* O seni yetim bulup barındırmadı mı?* yol bilmez bulup yola iletmedi mi?* Seni yoksul bulup zengin etmedi mi?* Öyleyse sakın yetimi ezme.* Dilenciyi de azarlama.*Fakat Rabbinin nimetini anlat da anlat.* İNŞİRAH SÜRESİ Biz senin göğsünü açmadık mı?* yükünü indirmedik mi şanını yüceltmedik mi?* zorlukla beraber bir kolaylık vardır.* boş kaldın mı, kalk ibadetle yorul.* Ancak Rabbine yönel.* TİN SÜRESİ Tîn'e ve Zeytun'a,*Sina dağına* Ve güvenli beldeye andolsun insanı en güzel biçimde yarattık.* iman edip iyi işler yapanlar başka; onlar için kesintisiz bir ecir vardır.* O halde sana dini ne yalanlatır?* Allah, hakimlerin hakimi değil mi?* ALAK SÜRESİ Yaratan Rabbinin adıyla oku O, insanı bir alekadan embriyodan yarattı.* Oku! Rabbin sonsuz kerem sahibidir.* O Rab ki kalemle yazmayı öğretti.* İnsana bilmediği şeyleri öğretti.* kâfir insan azgınlık eder muhtaç olmadığını zannettiği için.* dönüş mutlaka Rabbinedir.* Namaz kıldığı zaman, bir kulu engelleyeni gördün mü?*O adam, Allah'ın gördüğünü hiç bilmiyor mu?* Gördün mü o kul doğru yolda olur,* kötülükden sakınmayı emreder yalandan yüzçevirir O adam, Allah'ın kendini gördüğünü bilmiyor mu?*o davranışından vazgeçmezse, and olsun ki onu* günahkâr ve yalancı perçeminden tutup cehenneme sürükleriz.* secde et ve yaklaş!* KADİR SÜRESİ Kur'ân ı Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesini sen nereden bileceksin?* Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır.* Melekler ve Ruh Cebrail o gece Rablerinin izniyle, her iş için inerler.* O gece, tanyeri ağarıncaya kadar süren bir selâmettir.* BEYYİNE SÜRESİ müşriklerden Hakk'ı tanımayanlar delil gelinceye kadar inkârdan ayrılacak değillerdi.* Bu delil tertemiz sayfaları okuyan, Allah tarafından gönderilmiş peygamberdir.* O sayfalarda, en doğru hükümler vardır.* Kitap ehli, ancak kendilerine apaçık delil geldikten sonra ayrılığa düştüler.* onlar, Allah'ı birleyerek, Allah'a ibadetle namazla zekatla emrolunmuşlardır. İşte dosdoğru din budur.* Kâfirler, gerek kitap ehlinden gerek puta tapanlardan olsun muhakkak, cehennem ateşindedirler. Onlar, insanların en şerlileridir.* İnanan ve güzel amel işleyenler insanların en hayırlılarıdır.* Rableri katında onların mükâfatı, altlarından ırmaklar akan Adn cennetleridir. Allah onlardan razı olmuş, onlar da O'ndan razı olmuşlardır. mükâfat, Rabbine saygı gösterene mahsustur.* ZİLZAL suresi Yer yaman sarsıntı ile sarsıldığı,* içindeki ağırlıkları dışarı attığı insan: Ona ne oluyor?" dediği zaman.O gün yer, Rabbinin vahyetmesiyle haberlerini anlatacaktır.* O gün insanlar, amellerinin karşılığı kendilerine gösterilmek üzere bölük bölük çıkacaklardır. kim zerre hayır işlemişse onu görecek kim, zerre şer işlemişse onu görecektir ADİYAT SÜRESİ harıl harıl savaşa koşanlara,* Tırnaklarıyla yerden ateş çıkaranlara,* akın edenlere,*Tozu dumana karıştırana,*yeminle Şüphesiz insan Rabbine karşı nankördür yemin ederim ki,*Şüphesiz insan, Rabbine karşı çok nankördür.* kendisi de buna şahittir o dünya malını çok sevdiği için katıdır.*Bilmiyor mu kabirlerin içindekiler fırlatılacak.* sinelerin içindekiler derlenecek.*O gün Rableri onların bütün yaptıklarından haberdardır* KAARİ'A: SÜRESİ Kâria! Çarpacak kıyamet Nedir o kâria? Kârianın ne olduğunu bilir misin? O gün insanlar yayılmış pervane gibi Dağlar atılmış renkli yün gibi olur O gün kimin tartıları ağır basarsa o, hoşnut olacağı bir hayat içindedir.* Kimin tartıları hafif gelirse, onun anası varacağı yer, sığınacak durağı hâviye uçurumdur uçurumun ne olduğunu sen nereden bileceksin?*O, kızgın bir ateştir.* TEKASÜR SÜRESİ Çoklukla övünmek, sizi kabirlere varıncaya kadar oyaladı.* Yakında bileceksiniz.*hatanızı elbette cehennemi görürsünüz.* yemin olsun ki, cehennemi yakin gözüyle göreceksiniz.* yemin olsun ki size verile her nimetten sorulacaksınız* ASR SÜRESİ Asra yemin olsun ki,*İnsan mutlaka ziyandadır.*Ancak iman edenler, salih amel ve iyi işler yapıp hakkı ve sabrı tavsiye edenler bunun dışındadır* HÜMEZE SÜRESİ Mal toplayıp sayan, insanları çekiştirip, kaş göz hareketiyle alay edenlerin vay haline!* Malının, kendisini ebedi yaşatacağını sanır.*andolsun ki, o hutame cehenneme atılacaktır.* Hutame'nin ne olduğunu bilir misin?* O, kalplerin içine işleyecek, Allah'ın tutuşturulmuş ateşidir.* Cehennemlikler, dikilmiş direklere bağlı oldukları halde ateşin kapıları üzerlerine kapatılacaktır.* FİL SÜRESİ Görmedin mi Rabb'in fil sahiplerine ne yaptı?* Onların tuzaklarını boşa çıkarmadı mı?* Üzerlerine sürü sürü kuşlar gönderdi.* çamurdan sertleşmiş taşlar atıyorlardı.* onları, yenilmiş ekin yaprağı gibi yaptı.* KUREYŞ SÜRESİ Kureyş'in güven ve barış andlaşmalarından faydalanmak için.* Kış ve yaz seferlerinde kadrini bilmiş olmaları için.*Rabbine kulluk etsinler.* Beyt Kâbenin Rabbine kulluk etsinler.* O, kendilerini açlıktan kurtararak beslemiş ve tehlikeye karşı emniyet vermiştir.* MA'UN SÜRESİ Dini yalanlayanı gördün mü?*o, öksüzü iter, kakar.*Yoksula önayak olmaz.* Vay haline o namaz kılanlar ki,*namaza aldırış etmez Gösteriş yapar yardımı sakınır zekatı vermez Vay haline KEVSER SÜRESİ Muhakkak biz sana Kevser'i verdik.* Öyleyse Rabb'in için namaz kıl ve kurban kes.* KAFİRUN SÜRESİ Ey kâfirler*Sizin taptıklarınıza ben tapmam.*Siz de benim taptığıma tapıcılar değilsiniz.*Sizin dininiz size, benim dinim banadır.* NASR SÜRESİ Allah'ın yardımı ve fetih geldiğinde,* insanların dalga dalga Allah'ın dinine girdiklerini gördüğünde,*Rabbini öğerek tesbih et, bağışlanma dile, O, tevbeleri çok kabul edendir.* TEBBET SÜRESİ Ebu Leheb'in elleri kurusun yok olsun o zaten yok oldu Ne malı ne de kazandığı onu kurtaramadı.* (O), alevli bir ateşe girecektir Karısı da odun hamalı olarak onunla beraber girecektir Boynunda hurma lifinden bir ip olacaktır.* İHLAS SÜRESİ De ki; O Allah bir tektir.* Allah eksiksiz, sameddir Bütün varlıklar O'na muhtaç O muhtaç değildir*Doğurmadı ve doğurulmadı* O 'na bir denk de olmadı.* FELAK SÜRESİ De ki ağaran sabahın Rabbine sığınırım,*Yarattığı şeylerin şerrinden,* Karanlık çöktüğü zaman gecenin şerrinden büyücü ve* hasetçinin şerrinden.*Rabbime sığınırım NAS SÜRESİ De ki: Sığınırım ben insanların Rabbine,* İnsanların hükümdârı ve ilahı olan Rabbime sığınırım O sinsi vesvesecinin şerrinden insanların göğüslerine vesvese fısıldayan cinlerden ve insanlardan. Rabbime sığınırım |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
![]() TCK 158/1-A dini istismar sebebi ile dolandırıcılık medyum ve falcı ile ilgili olup davacı olunduğunda 3 yıl hapis cezası verilir.
web sitesi,sosyal medya hesabı,banka hesap hareketi,cep telefonu Hts kaydı(whatsapp gibi) -Cep telefonundan yasin suresini kulaklıkları takıp yüksek sesle dinlememiz gerekir. -Kurandan bazı sureleri okuyup güçlü bir şekilde kalbimize ve karnımıza üflememiz gerekir.tekrardan sureleri okuyup elimizin içine üfleyip elimizi vücudumuza bastırarak sürmemiz gerekir. *Zariyat suresi 56.ayet:ben,insanları ve cinleri ancak bana kulluk etsinler diye yarattım. *Felak suresi:düğümlere üfleyen büyücülerin şerrinden allaha sığınırım. *Hicr suresi 27.ayet:cinleri,insan gözeneklerinden geçebilen dumansız ateşten yarattık. *Araf suresi 179.ayet:birçok cin ve insanı cehennem için yarattık.onların gözleri,kulakları ve kalpleri olmasına rağmen kavramaz.işte onlar hayvan gibidir. #Haşeratların içine cinler girdiği için onları öldürmeden önce uyarmamız gerekir. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|