İlk boşandığı zamanı hatırlıyorum...Eşi çok üzgün görünüyordu..Suskundu..sadece çocuklarının nafakasını yeni yetme bir kıza yedirmek istemiyordu..
Halis Toprak, Kendi fabrikasında (Sanırım Eskişehir'de) çalışan genç işçisini personel fotoğraflarından seçerek almıştı.İncecik hanım hanımcık bir kızcağız dı ama yağız yüzlüydü.
Kızın ailesi emekli öğretmenler.. 'Başımıza talih kuşu kondu' diyerek..Sevinç çığlıkları atıyor gazetelere röpörtajlar veriyorlardı. Kızın en son fotoğrafını gördüğümde şok olmuştum.. tam bir dombiliye dönmüş, Halis Toprağ'a ters ters bakıyordu. Halis Toprak onu da boşayıp bu ucubeyi aldı..

Hayrını görmediği ortada ne diyeyim açıkçası söylenecek söz bulamıyorum..

Musallat olduğu vakit manevra alanını felç eder insanın , iradelerimize bu hususda sakın güvenmeyelim , güvenlik ağlarımızı aşıp dokusal olarak ruhlarımızı etkileme güçü olan bu hazlara karşı her daim yaradanda dua dua dilenmek gerek. Ben yapmam etmem kendime güveniyorum diyen nice insanlar bu hazların ekseninde perişan oldular. Bu husus önemli diye izah edeyim dedim.

Ve hal-i hazırda evli olduğu karısı için benimle param için evlendi demesi, her ne kadar doğru bile olsa...
Sanırım Eski HAlis Ağa attan inip eşşeğe bile binemeyince bocalamaya başladı ve ne dediğini bilmiyor...
Yada tutuncak dal arıyor kendine ve bu çaresizlikle hata üstüne hata yapıyor...