![]() |
#1 |
![]() ![]() “Hizbullah’ın derneği ilginç bir zamanlama ile kapatıldı. Bunlar, Türk-Kürt çatışması hızlansın diye yapılıyor. Hizbullah, bölgede çok güçlü. Daha yeni 200 bin kişi topladı.” “Ahmet Türk’e yumruğun stratejik aklı var. Derin plan şu: 2011’deki seçime dek Türk-Kürt nefretini arttırıp, nedenini açılıma bağlamak ve AKP’nin oyunu düşürmek.” Hizbullah, Güneydoğu’da ciddi tabanı olan bir örgüt. Kapatma kararıyla ne amaçlanıyor? Kürtler kışkırtılmak mı isteniyor? Kürtlerin kışkırtılmak isteniyor olmasından korkuyorum. Çünkü 2011 seçimlerine giden süreci, devletin bir kesimi kritik bir süreç olarak görüyor. AK Parti’nin bir daha iktidara gelmemek üzere, oylarının eritilmesini istiyor. 2011’deki seçimlere dek, Kürt sorunu Batı kamuoyunda daha çok görünür kılınmak isteniyor. İnsanların, televizyonlarını her açtıklarında Kürt sorunuyla karşılaşmaları ve bundan dolayı insanlarda Kürtlere nefret ve öfkenin artması planlanıyor. AK Parti’nin açılımı sonucunda Kürt sorununun tırmandığı duygusu verilmek isteniyor. Özellikle MHP, siyasi geleceğini bu süreçte görüyor ve açılımla ilgili Türklerin homurtularının artmasını bekliyor. Bunun için de çok sert muhalefet yapıyor. İşte bütün bu yumruk olayları, Hizbullah’ın derneğinin kapatılması hep Türk-Kürt çatışmasını hızlandırmak için hamleler. Çatışmanın artması kimin yararına olacak? Çatışmanın artması, derin devletin ve PKK’nın yararınadır. Türkiye tekrar şiddete dönmenin eşiğinde bugün. BDP’li siyasetçiler, “Asker dağdaki PKK’lılara operasyon yapıyor. Onlar da kendilerini savunuyor. Devlet operasyonları durdursun, dağdan iniş için ortam oluşsun” diyorlardı. Peki, Samsun Ladik’te öldürülen polis, operasyona mı gidiyordu? Kızıltepe’de şehit olan polisler operasyona mı gidiyorlardı? Hayır. Ama şu var. AK Parti’yi iktidardan düşürmek için ekonomik kriz çıkarmayı denediler, olmadı. Şimdi aynı amaç için, Kürt-Türk çatışması yaratılmak isteniyor. Yumruklardan korkuyorum ben. Özellikle Kayseri’deki yumruğun arkasındaki organize hareketi görünce ve Hizbullah’ın derneği kapatılınca, korkularım daha da arttı. Hizbullah insanlara, domuz bağıyla işkence yapmış, ya da onları sokakta enselerinden tek kurşunla infaz etmiş bir örgüt... Sizce Hizbullah tekrar silaha başvurur mu? Hizbullah’ın içinde şu tartışma da yapılıyordu. “Şûra kanadı” denen, hapisteki kanat, “Bu devlete güvenilmez. Silahlı mücadeleyi bırakmayalım” diyorlardı. Değişimciler ise, “silahlı mücadele çözüm değil. Silahı terk edelim” diyorlardı. Kapatma kararı, silahlı mücadele taraftarlarının elini güçlendirdi şimdi. Eğer Kürt-Türk çatışması üzerinden bir operasyon planlanıyorsa, Mustazafder’in kapatılması kritik bir noktadır. Çünkü bugün Hizbullah, Güneydoğu’da çok daha güçlüdür ve tabana yayılmıştır. Mustazafder, çok ilginç bir zamanlamayla kapatıldı. Daha 18 martta dernek, Peygamber’e saygı etkinliklerinde Diyarbakır’da yüzbinlerce insanı meydanlarda topladı. PKK tasfiye edilmeye çalışılırken, Kürtlerin başka bir silahlı örgütü mü ortaya çıkartılacak? Bence Kürt kimliği, Hamas benzeri İslamcı bir Kürt kimliğine doğru evriliyor. Mesela Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir’in bir PKK’lının cenazesinde yaptığı konuşmayı düşünün. Sanki bu konuşmayı İran’da yapıyordu. Onlar da dinî kimliğe vurgu yapıyorlar artık. Çünkü dinî kimliğin, Kürt tabanda Kürt milliyetçiliğinden daha çok karşılığı var. EMRE USLU
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|