|
![]() |
#1 |
![]() Kaynak pomak forum
Plevne savaşları ve Gazi Osman Paşa ABLUKA (13 EYLÜL- 10 ARALIK 1877):* *Rus genel kurmayı, Osman Paşa'yı savaş meydanında yenemedi Plevne kuşatması komutanlığına çağırılan Sivastopol müdafii Todleben, Plevneyi abluka altına alarak, açlıkla osmanlıları teslimr zorladı. Rus ve Romenler Plevne'de toplandı. Gorko komutasındaki ordu Vid Irmağı'nın sol sahiline gönderildi. görevi Osman Paşa'nın tabur erzak ve mühimmat damarı olan Sofya- Vidin yolunu kesmekti. Gorko, istenen sonuca ulaştı. Osman Paşa'nın kırılmasının an meselesi olduğunu bildirdi. Birkaç gün önce son imdat kuvveti Rus hatlarını yararak Plevne'ye girmişti. 24 Ekimde ise Ruslar Romen kolordusu ile 75 km.'lik bir çember meydana getirmişti bulunuyordu. Osman Paşa direnme kararında idi. *Skobelef Yeşil Tepelerini işgal etti. Ruslar 40.000 savaşçı ve 10.000 de toplama askerle kuşatmada dayanan Osman Paşa'nın bir kaç günlük erzakı kalmış, hayvan yemi sıkıntısı da baş göstermişti. Cephane bitmek üzere idi. 22 Kasımda Rus Balkan kolordsunu yenilgiye uğratan Süleyman Paşa'ya Plevne yolu açıldı ise de Osman Paşa'yı kurtarmak yerine Rusçuk'a yöneldi ve Ziştoyide feci bir yenilgiye uğradı., Osman Paşa için yapılacak iki iş kalmıştı. Teslim olmak ya da bir huruçta son kahramanlığı göstermek. Osman Paşa 30 Kasım gecesi tümen ve alay komutanlarını, karargahında toplayarak düşüncelerini anlattı. ordusunu ikiye ayırdı. Birinci ve yarma hareketini yapacak olan vurucu gurubun komutasını üzerine aldı. *İkinci grubu yaralı taşıyan arabaları ve Plevne'nin 300 hane kadar olan Türk halkı teşkil ediyordu. Osman Paşa silah ve yiyecekleri dağıttı gece ezani saat 2'de yarma hareketine girişti. Saat 10'da Vid Suyu'nu aşarak düşmanın birinci hattını yardı ve Bunun üzerine ikinci grup harekete geçti. kafile, ağırdı Köprüde düşman topçu ateşi ile karşılaştılar Osman Paşa, vurucu birliklerine saldırı emri verirken, ikinci grubu kurtarmaya çalışıyordu. Birinci grup ikinci düşman hattını da yarıp 1.000 m. kadar ilerlemişti yeni bir kuşatma ile karşılaştı. kanlı bir savaş başladı. Rus ve Romen birlikleri yardıma koştular. savaş korkunçtu.*Osman Paşa'nın atı şarapnelle devrildi kendisi sol bacağından yaralandı. askerlerin maneviyatı birden çöktü. *Osmanlı saflarında dağılma görüldüğü Romenler ikinci gruba dahil birlikleri teslim almaya başladılar. Osman Paşa teslim olmak üzere karargahına beyaz bayrak çekti. Osman Paşa hükümdarına baş kaldıran Romanya prensi Karol'e teslim olmayı reddeddi kılıcını Todleben'e verdi. 32.000 muhariple 80 top Rus ve Romenlerin eline geçti Osmanlı tarihinin en şahane müdafaa savaşı 156. gününde, 10 Aralık 1877 Pazartesi günü sona erdi
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() Kaynak pomak forum
* GAZİ OSMAN PAŞA :* *Türk tarihinde adına marş besteleten üstün şavaş teknikleriyle kendisinden bahsettirebilen bir kaç komutandandır. Doksanüç Harbi Osmanlı-Rus Savaşında (1877-1878) Plevne cephesinin ünlü kumandanıdır 1832’de Tokat’ta doğdu. Beşiktaş Askerî Rüşdiyede ve Kuleli Askerî lisesinde okudu. Harbiye’yi yirmi yaşında ikincilikle bitirdi. Harp Akademisinde Kırım Savaşının çıkmasıyla Tuna cephesine gönderildi. dört yılda, teğmenliğe yükseldi. Savaşın sonunda yüzbaşı oldu. 1856’da Akademi tahsilini tamamladı. Genel Kurmayda çalıştı. Anadolu haritasını çıkarma göreviyle Bursa’ya gönderildi. Teselya’da, Yenişehir’de Cebel-i Lübnan’da görev aldı. Girit isyânlarında Girit’e tâyin edildi. 1866’da Girit’te Serdâr-ı ekrem Ömer Paşa'nın takdirini kazandı.*Miralay oldu Yemen’e gönderildi. Arkasından Paşa rütbesiyle Rumeli’deki Beşinci Ordu Kumandanı tâyin edildi (1875). korgeneral oldu. Sırp isyânında emrindeki birliklerle İzver tepelerini ve Zayçar kasabasını zaptetti. Sırp ordusunu yendi mareşal oldu (l876).Gâzi Osman Paşa'yı tüm dünyâya tanıtan, (1877-1878) Osmanlı-Rus Harbindeki kahramanlıklarıdır. Bu harpte, Plevne cephesinde dünyâ harp târihine yeni prensipler getirdi. Gâzi Osman Paşa, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşında Vidin ve Rahova nın korunmasıyla vazifeliydi. Tuna’yı geçerek savaşın düşman topraklarında yapılmasını teklif ettiyse de, izin verilmedi. Rusların Berkofça Dağlarını aşmasıyla Osman Paşaya hareket emri verildi. Osman Paşa, Plevne önlerine geldi. Rusların elindeki şehri ele geçirerek, savunma tedbirleri aldı. *Ruslar Pelevne’ye saldırdı Osman Paşa, ilk saldırıyı bertaraf etti (20 Temmuz 1877). Ruslar, 30 Temmuz'da tekrar saldırıp kanlı savaşlardan sonra geri çekildi. Rus Çarı, Romenlerden yardım istedi. şu telgrafı çekti.İmdâdımıza gel Tuna’yı geç! Acele Plevne’de yardımımıza yetiş! Türkler bizi mahvediyor Hıristiyanlık, kaybetmek üzeredir!” Romenler elli bin kişilyle Plevne’de Ruslar'a yardıma koştu. 11 Eylüld'e Rus-Romen ordusu, Plevne’ye taarruza etti. On iki saatlik Rus taarruzu, düşmanın, mağlûbiyetiyle neticelendi. Osman Paşa, üçüncü Plevne Savaşını da kazandı 11 Eylül 1878 teGâzi unvânını aldı.büyük kuvvetlerle kuşatmaya devâm eden Ruslar, Plevne’nin teslimini istedi. Gâzi Osman Paşa, reddetti. yerden yardım gelmeyen Plevne’de yiyecek, yakacak sıkıntısı başlamıştı. *Gâzi Osman Paşa, bir huruç harekâtı ile Plevne’den çıkmaya karar verdi. Plevneliler, Osman Paşaya Eğer Plevne’den çıkarsanız, Bulgarlar, bizlere zarar verir. Müsâade ediniz biz Müslüman ahâli de Plevne’den çıkalım” şeklindeki teklifle Bulgar halkını çağıran Osman Paşa, Müslümanlara zarar vermeyeceklerine dâir söz aldı. Müslümanlar; “Biz de sizlerle gelelim.” diye yalvardılar. Osman Paşa, kimseyi kırmazdı “Biz askerî harekât yaparız. Siz ayak uyduramazsınız” dediyse de, istemeyerek râzı oldu. Huruç sabahı halkın hayvanları ile askeri intikal yoluna askerden önce, dizilmiş olduğu görüldü. Plevnede tam bir hengâme vardı Rus topçusu ateşe başladı. Nice çoluk çocuk, kadın-kız şehid oldu. Halkın aceleciliği harekâtı ifşâ etmişti. *küçük bir kasaba olan Plevne’yi kuşatan Rus ordusuna karşı asker “Allah Allah” sesleriyle hücûma geçti. Sayı ve silâhça kendilerinden fazla olan düşman ordusunun birinci hattını kahramanca yardı. Ruslar, asker ve silâhça çoktu takviye alıyordu. çıkış harekâtında Osman Paşa'nın atı öldü. Kendisi bacağından ağır yaralandı. Açlık, hastalık, anında askerin harcanmaması düşünceleri, Gâzi Paşa'yı teslime mecbur etti. Yarası, sarılırken, Rus generali Ganetski onu esir aldı. Az sonra Rus Başkumandanı Grandük Nikola, askerî törenle, askerlik ve esirlik kâidelerine aykırı olmasına rağmen, Osman Paşa'nın kılıcını iâde etti. samimiyetle takdir tebrik ve hürmet gösterdi *Nikola, Osman Paşaya Şu anda yeryüzünde bu kılıcı şerefle taşımaya hakkı olan tek insan sizsiniz” demekten kendini alamadı.Rus Çarının bulunduğu karargâhına getirilen Osman Paşa, Çar tarafından tebrik edildi. Rusya’ya trenle götürülen Osman Paşa, trende Rus subaylarıyla harp üzerine Fransızca sohbetler etti. Rusya’ya varışında, ülke içinde istediği yere gidebileceği bildirildi. Gâzi Paşa, Türk illerini gezdi. Her şehirde devlet reislerine yapılan merâsimle karşılandı. Osman Paşa, bir müddet sonra Sultan hamid Han’ın teşebbüsleriyle Rusya’dan İstanbul’a döndü. halk tarafından büyük sevgi ile karşılandı. Sultan hamid göz yaşları içinde alnından öptü ve kendisine; “Sen benim yüzümü dünyâda ak ettin Allah da senin yüzünü iki cihânda ak etsin” diye duâ etti. *Serasker oldu. Yedi yıl görevde kaldı Sultan hamid onu Saray Mareşalliğine getirdi.Ölünceye kadar görevde kaldı. Törenlerde, Pâdişâhın arabasında ona karşı otururdu. 1900’de 68 yaşında vefât etti. Kabri, Fâtih Câmii avlusundadır. Türbesini, onu çok seven Sultan hamid yaptırmıştır. Gâzi Paşa, temiz ahlâkı, kahramanlığı, Müslümanlığı ve devlete bağlılığı sevgi ile anılmıştır. Adına yazılan Plevne veya Osman Paşa Marşı hâlâ söylenmektedir. GÂZİ OSMAN PAŞA MARŞI Tuna Nehri akmam diyor, Etrâfımı yıkmam diyor,* Şânı büyük Osman Paşa,* Plevne’den çıkmam diyor. Karadeniz akmam dedi. Ben Tuna’ya bakmam dedi. Yüz bin Moskof gelmiş olsa, Osman Paşa korkmam dedi. Kılıcını vurdu taşa, Taş yarıldı baştan başa, Şânı büyük Osman Paşa, Askerinle binler yaşa. Düşman Tuna’yı atladı, Karakolları yokladı. Osman Paşanın emrinde, Beş bin top birden patladı. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
![]() Kaynak türktarihim.com
Maltepe (Palekanon) Savaşı *Maltepe Savaşı, İznik'in fethini engellemek için gelen 3. Andronikos ile Orhan Gazi arasında yaşandı Osmanlı'nın galibiyetiyle sonuçlandı uzun yıllar süren İznik fethi için hazırlıklarını tamamlayan Orhan Gazi, 1329’da İznik surlarına ulaştı. Bizans, İznik’i kaybetmesi durumunda Gazileri İstanbulda göreceğini biliyordu. yaşlı imparator 2. Andronikos’un torunu 3. Andronikos İznik’i kaybetmemek için hazırlıklara başladı İznik hisarı önüne yola çıktı. Orhan Gazi, kuşatmayı güvence altında tutacak askeri İznik hisarında bırakıp yanında 5 Bin gazi ile 3. Andronikos’un üzerine gitti Andronikos, Gebze Darıcada savaş hazırlıklarına başladı.* *Orhan Gazi, 1000 kadar kuvvetle Tavşancıl tepesine konuşlandı. 2 Bin kuvveti gizleyerek kanat kuvvetleri haline getirdi. 300 atlı süvariyle ve ok atışlarıyla Bizans ordusunu kışkırtdı. Orhan Gazi’nin amacı 1000 yaya kuvvetle zayıf bir görüntü oluşturmak ve Bizans ordusunu üzerine çekerek savunma yapmaktı Andronikos taarruza kalkmadı. 300 atlıdan ok atışlarıyla ilerlese de Bizans harekete geçmeyince 1000 atlıdan oluşan yeni bir süvari sert bir taarruza girişti taarruz da başarıya ulaşamadı. Bizans savunma savaşı yaptı Orhan Gazi, tüm kuvvetleriyle taarruza kalktı. Andronikos’da taarruza kalktı. savaş meydan muharebesine döndü. Muharebe Bizans kuvvetlerinin taarruzları ve Osmanlı savunmasıyla devam etti. Bizans zafere inanmıştı. Askerler zafer için saldırıyor, Orhan gazi taarruzları bertaraf etmeye çalışıyordu.*Orhan Gazi’nin kıdemli gazileri savunma yerine geri çekilen Bizansı yıpratmayı tavsiye ediyordu. Orhan Gazi düşmanı savunma ile yıpratmayı düşünüyordu. Bizans askerlerini zafere inandırıyor ve kandırıyordu.*3. Andronikos, son taarruzunda ağır yaralandı. Bizansda karmaşa oldu. Orhan Gazi, taarruza kalkarak Bizans üzerine yürüdü. Bizans ordusunun üzerine atılan 300 süvari karşısında Bizans askeri utanç verici şekilde kaçarak geri çekildi. dörte bölündü keşmekeşe sürüklendi. 3. Andronikos, zafer ümidiyle çıktığı yolculuktan ağır yaralandı (11 Haziran 1329). Orhan Gazi, bu galibiyetten sonra esas hedefi İznik’e yöneldi.* |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
![]() Kaynak turan davası.tr.gg
Alperenler * *Alp eski Türklerce cesur Savaşcı ruhlu yiğid kişilerdir kahramanlıkları ile ön plana çıkmışdır.* Türklerin İslamiyeti kazanmasıyla Alp'ler Erenliğe çağrılmıştır. Allah ve Peygamber yoluna savasan Mücahitlere *Alperen ismi verilmiştir. Cesur ve bilgili bir nesil olan Türkler Üç kıtaya Alperenlik ismi ile yayılmışdır. Alperenlerin Allah'tan başka hiç kimseden korkusu yoktur Allah için savasır Yanlızca Kuran-ı Kerimi ve Allahın ismini yüceltmek Tüm dünyaya Nizam-ı Alem Ülküsünü yaymak için savaş verir. her Alperen Okumalı Dine ve çağımızın koşullarına uygun yaşamalı islam medeniyetini örnek almalıdır. MehmetAkif o günlerden bu günleri görerek ne güzel yorumlamıştır. Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavardır diye; **Alperen bir elinde Bilgisayar Diğer elinde Kuran olandır.*Alperenlerin en büyük silahı imanlarıdır dostunu okumalı bilmeli ama düşmanınıda bilmelidir. Fikir koşusunda geri düşmemelidir. bilgi çağına yol alınmıştır. Yanlızca bilgi yarışı olmalıdır. Yeni Dünyanın koşulları teknolojiden geçer teknolojiyi yakalamalı ve geliştirmeliyiz. neslimiz dün Dünyaya Medeniyet verirken bugün avrupalı bizim Kültürümüzü bozmuş Bize düzeltmek kalmıştır. Düzeltmek bilgiden Erenlikten geçer.Alperenlerin izleyeceği Peygamberimizin yoludur Peygamberimizin güzel ahlakı ve sünnetlerini uygulamaktır. İnsanları onun gibi sevmeli Onun gibi dünyaya bakmalıdır. Unutmamalıdır ki hak herkes içindir. ahiretde boynuzsuz koyun, boynuzlu koyundan hak taleb edecektir *kul hakkının önemini benimsemeliyiz. yaşayışımızı buna göre sürdürmeliyiz. Cenabı Allah'a veremeyeceğimiz iki hesabımız vardır birincisi Allah'a şirk koşmak ikinci kul hakkıdır buna göre davranmalıyız.Alperenler dünümüzün Yesevisi, Dede Korkutu, Sultan Mehmet'i Dadoloğlusu Yunus Emresidir. Bugünümüz onların yaşam şekiline bakarak onlar gibi yaşayandır. Alperen İman ateşi ile yanan Vatan aşkı ile büyüyenlerdir. *Alperenlerin ideali gayesi yanlızca Allah Peygamber Ve Yüce Türk Milleti olmalı düşmandan arınmış yanlızca kendi düşüncelerine hükmeden Düşmanına dünyayı dar eden bir ideali olmalıdır. çevresine örnek kişiliğini kabul ettirerek peşinden gel dedirten bir kişilik olmalıdır. İlmi bilgisini cesaretine ekleyerek dünyaya kendi düzenini Nizam-ı Alem Davasını Tüm dünyaya yayana kadar kendi sevdasını anlatmalıdır. * * |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|