|
|
|
|
#1 |
|
Sadece kendim için..
"Geçtiğimiz yollarda kaybettiklerimizin bize en büyük kötülüğü kendilerini tekrar, tekrar hatırlatmalarıdır. Bir kere kaybetmekle kurtulamadığımız şeylerdir. Yoklukları hayatımızdaki varlıkları haline gelir. Hep ama hep hatırlarız. Ne biçim kaybetmektir bu? Kim gölgesinden kaçabilir ki? Bazen duygularımız bizden erken yaşlanır ve bizden hayatın geri kalanını alır. Hayatın, kendini anlayanları cezalandırmasıdır bu... Durup, durup ardına bakan kadınlar vardır. Geçmişi düşünmekten şimdiyi yaşayamazlar. Her şeyi didikleyip duran mazisinin gölgesinden, anılarının yükünden bir türlü kurtulamayan gözleri ufuk yorgunu kadınlar. Güçlü, köklü bir biçimde yeni arkadaş edinecek yaşları geride bıraktıysan eğer, hasar görmüş eski arkadaşlıkları onaracak çağı da geride bırakmış oluyorsun. Zaman ilerledikçe birçok şey, daha zor olmaya baslar. Beklentisi yüksek olan kadınların yalnızlığı daha koyu oluyor. Büyük lafların gölgesinde geçen hayatlar, bir daha iflah olmuyor, geçip gittiğiyle kalıyor. Zaman, aşk...... her şey! Ayrılıkları ayrıntılar acıtır. " Murathan Mungan
|
|
|
|
|
|
|
| Sayfayı E-Mail olarak gönder |
|
|
#2 |
|
Yanılgı
Kırılmadı büyüdü oyuncağın Aklı başında her şey Kırıktır en az elli yerinden ---------- Boynu vurulmuş baksana Gözü oyulmuş Ağlama Kırılmadı adam oldu oyuncağın Afşar Timuçin |
|
|
|
|
|
|
#3 |
|
Ezel sırlarını ne sen bilebilirsin ne de ben
Bu muammayı ne sen çözebilirsin ne de ben Perdenin gerisinde seni beni bir konuşturan var Perde kalkarsa ne sen kalırsın ne de ben Hayyam |
|
|
|
|
|
|
#4 |
|
BEN VURULDUM ANNE
Yine bu akşam nöbetteyim anne Ortalık o kadar karanlık ki göz gözü görmüyor Ama içimde bir his o gece biliyormusun? Bir an daldım öyle karanlığa kız kardeşimi görür gibi oldum Sanki babam'ın göz yaşlarını hissettim yüreğimde İçim ürperdi birden nöbette bir asker ağlıyordu anne Oğlun seni özlemişti anne,oğlun sizi özlemişti anne Bir ihbar aldık o gece toplandık tüm askerler Gece karanlığında dağlarda o çakalları Vatanımın toprağına bastığı o ayakları kırmaya gidiyorduk Ve çatışma başlamıştı o anda Kaç asker şehit oldu anne dökülüyordu gözlerimden yaşlar Elini bırakmadım şehitimin gözlerime baktı O garip bedenini boşluğa bıraktı içim yanıyordu İçim kanağlıyordu anne İşte o zaman dahada kızdım birbiri ardına mermileri sallıyordum Ve birden ahhhhhh Gözlerim karardı ben vuruldum anne O an yanımda sen vardın sanki Kollarına bırakır gibi bıraktım kendimi Kalk oğlum diye haykırırcasına bağrıyordun Tuttum ellerini bırakma dedim beni Ağlama anam sil göz yaşlarını bedenim toprak olsa Ruhum yanında bedenimi sardığın gibi ruhumuda al kollarına Baba sensin bu değil mi ? Ben gidiyorum vatan Nice benler gitti uğruna feda olsun vatan sana Akar anamın göz yaşları tabutumun başında Hissettirme anne göz yaşlarını bana Oğlunun kanı dökülmüş çok mu vatana Sen dökme göz yaşlarını ağlatma beni ana. Alıntı |
|
|
|
|
|
|
#5 |
|
"Derin uykular tutmuş bizi ey
Dağlar gürleyin bir hal olmuş bize Ey bizi bekleyip bekleyip hüzünlenen çağ Bir hal olmuş bize bir hal olmuş bize" |
|
|
|
|
|
|
#6 |
|
MEHMEDIM SEVININ BAŞLAR YÜKSEKTE
ÖLSEKTE SEVININ EVE DÖNSEKTE SANMA BU TEKERLEK KALİR TÜMSEKTE YARİN ELBET BIZIM ELBET BIZIMDIR GÜN DOGMUŞ GÜN BATMİŞ EBET BIZIMDIR Necip Fazıl Kısakürek |
|
|
|
|
|
|
#7 |
|
Âtiyi karanlık görerek azmi bırakmak...
Alçak bir ölüm varsa, emînim, budur ancak. Dünyâda inanmam, hani görsem de gözümle. İmânı olan kimse gebermez bu ölümle: Ey dipdiri meyyit, "İki el bir baş içindir." Davransana... Eller de senin, baş da senindir! His yok, hareket yok, acı yok... Leş mi kesildin? Hayret veriyorsun bana... Sen böyle değildin. Kurtulmaya azmin neye bilmem ki süreksiz? Kendin mi senin, yoksa ümîdin mi yüreksiz? Âtiyi karanlık görüvermekle apıştın? Esbâbı elinden atarak ye'se yapıştın! Karşında ziyâ yoksa, sağından, ya solundan Tek bir ışık olsun buluver... Kalma yolundan. Âlemde ziyâ kalmasa, halk etmelisin, halk! Ey elleri böğründe yatan, şaşkın adam, kalk..... m.akif ersoy |
|
|
|
|
|
|
#8 |
|
AKINCILAR
Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik Haykırdı ak tolgalı beylerbeyi "ilerle" Bir yaz günü geçtik tunadan kafilelerle Şimşek gibi atıldık bir semte yedi koldan Şimşek gibi Türk atlarının geçtiği yoldan Bir gün yine doludizgin atlarımızla Yerden yedi kat arşa kanatlandık o hızla Cennette bu gün gülleri açmış görürüzde Hala o kızıl hatıra gitmez gözümüzde Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik YAHYA KEMAL BEYATLI |
|
|
|
|
|
|
#9 |
|
Şiirim ben
Ölüm bir güne yakın gibi oluyor Ağlasam göz yaşlarım kalbimden esiniyor Gülsem gülen gözlerim mutluluğu bildiriyor Ne care saclarım ak beyaz düşünsem mi düşünmesem mi Hayal değil benim diyorum ruyalar hayal gibidir Sevmek benimkisi kalbe aşk korkusuzu yürekler sağlar Yasin adımdır soyum dadaştır nazar değmesinler Seviyorum seviyorum Rabbimi sevenlerimi Gardaşımsın kardeşimsin delikanlımsın Başındaki alyazman sevdamdır saygıdır Kalpler bir olsun dostluklar birlik olsun Gelin insanca islamca yaşıyalım dostlar |
|
|
|
|
|
|
#10 |
|
Güzeller mihribân olmaz dimek yalandur Ey! Bâki
Olur hem vallahi hem billahi YALVARI GÖRSÜNLER.... |
|
|
|
|
![]() |
| Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|