|
![]() |
#1 |
![]() ![]() Kolayıma Gelmedin, Zoruma Gittin “Yoldaşım! Zamanla unutulur bu kalleş kahır, diner acısı ayrılığın. Gidilecek uzun bir yolumuz var daha; senin için senden vazgeçebilirim. Bir boşlukta karşılaşmıştık ilk kez, bir başıma başka bir boşlukta da yol alabilirim. Haydi, beni bulduğun eski, yalnız sokağa bırak yine. Şimdi gitmek vakti… Biliyorum gitmek, bazen en çok kalmak. Ne olur; bu defa da giderken en çok kal ya da yanında en çok beni götür olur mu?” (A.Altunhan) Bir kâğıda sığar mı bir yürek? Ya da bir yürek kadar büyük olabilir mi bir kâğıt? Daha sana yaralarımı göstermedim. Kaldı ki ben, Senden önce kendime tehlikeyim. Üşüme diye çıkartmıyorum ceketimi. Astarında paylaşmıştık ortak bir aydınlığı. Gitmeseydin gözlerimin içinden okuyabilirdin adını. Biriktirme unutacaklarını! Oyuncak tabancalar kadar yalan, Hüzündür yakama iğnelediğim yamam. Hangi çığlığıma anahtar olabilirdin? Beni bir gülle bıçakladığın zaman… Gitmişsin işte çekiştirip durma adımı. Tülden bekleyişler kımıldanıyor ardın sıra bil! Ey gözlerimin arka bahçesi! Bu dağa tırmananlar düşer, Seyredenler değil. Yitik bir aşkta uyuyakalmış, Kırıp kırıp büyüttüğün yüreğim. Meğer aşkı yazıp yazıp satırlara sıkıştırmışım. Öyle durulup durulup. Oysa ölmek ve düşmek ne güzeldi, Yârin gözleriyle vurulup… Bir rüzgâr esse senden, geçmişim üşüyor. Sesin kulağımdan düşüyor. Ben sadece, Gidişine dayanabilecek kadar ayaktayım. Daha fazlasını verme! Ey yar Böyle çok çorak bekledim. Kolayıma gelmedin, Zoruma gittin... Kahraman Tazeoğlu
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() Baş ucumda sayıklıyor başı bozuk gece..
Kursağında küflü bekleyişler var odaların.. Ve eşiklerde yarım kalmış sözler .. Cansesim ! ...Gidişinle binlerce çarmıha gerildi ruhum. Adından devşirdiğim hecelerle Harf harf cesetler giyindim durdum.. Siyahımın şafağı söküyor yine.. Görüyor musun? Ölüme doğarken üstüme yıkılıyor bu koca şehir!... İnan bana Her gün yüzümü döndüm. Küskün güneşe hep selam durdum. Değil benden yana ama Suçsuzum! Bilmiyorsun.. Sükut lehçem Görmüyorsun.. Gözlerimi yıkamalıyken güneşler Karanlıklar devriliyor içime. Her gece hüznü sürüp kaleme Gecenin şakağına kırık şiirler sıkıyorum!.. Uzun soluklu bir besmele kuşanıp Yetişiyorum koşar adım yanlızlığıma. Yüreğimin tek ganimeti Kesif bir düş kırığı ardımda!... Kanrevan oldu seslerim Aşkla doğrandı Dilim lal dilim naçar Bir suskuda kilitliyim.. Canımı yaktı geçti yetim gülüşün Avuçlarım har kokuyor. Geceler gözlerimde paramparça Uykumdan ince ince kan sızıyor.. Ölümseten bir sesle sendeledim arsız yokluğunda Bak işte! Sonunda devrildim. Çığırtkan soluklarla Arenefesindeyim son nefeslerin... Artık versen ellerini Neye yarar cansesim? Gözyaşlarımı aralasan Neye yarar? Umudu düşürdüm ellerimden Yamayamadım! Ve ben dağıldım ardından. Ellerim bir duada asılı kaldı! Derman/sızım ... ... ... Sen hep gelme! (aminlerdir benim azığım) KAHRAMAN TAZEOĞLU |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
![]() Buzul ve akgurbetçi paylaşımlarınızı zevkle okuyorum teşekküler
![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
![]() Yitikliğimize Birbirimize dokunmalarımız korkak kelebeklerdir, dokununca renkleri yıkılan... Çünkü küskün çocuklar inanmazlar. Ki inanmak küskün bir çocuğun en büyük kan kaybıdır. Susarım içimde bir yangın başlar. Dokunsam arta kalan sen, kül olan ben. Taş duvarlar yanmaz bilirim. Büyük yangınların isini giyinirler. (ama nafile.. hiçbir kalem ve hiçbir ben, sonraki sayfada aynı sen’i bulamıyoruz. uzaklar hep uzak kalıyor sevdaya... sen yine de artık sesime düşme.) Her gece gözlerimden hatıralar çalınmış. Bir denizci ağ atmış yalçınlaşmış düşlerime... Düşmüşüm. Bir ses... giden gitmiştir demiş... Susmuşum... Bir baharın bedeliydi bu... Kahraman TAZEOĞLU |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#5 |
![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#6 |
![]() ![]() Aşkın,kendini öldürebilecek kadar cesur olmalı sevdiğim. Her nakaratta yeniden hatırlayacağın,cepleri boş bir gidişi bırakıyorum sana! Enkazı kaldırılmamış çocuk yüzümle. Beni şakaklarımdaki sonbahardan tut. Birazdan utancını bırakacağım sana bu aşkın. Bu gidiş beni de bitirecek biliyorum ama kaçsam ağlamaklı oluyor omuz başlarım. Yaslansam uçurumsun… Her gidişime yenilip her dönüşüme güçleniyorum. Nedir bu ters denklem? K.T |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#7 |
![]() Her gidişime yenilip her dönüşüme güçleniyorum. Nedir bu ters denklem? çok hoş . teşekkürler paylaşım için. + |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#8 |
![]() Eğer insan unutmak istemezse, bir günü bile hatırlar on yıl sonra...
Ve unutmak isteyen, bir günde unutur on yılı... susacak var romanından... |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#9 |
![]() Hemen Gitme Unutmuşum aşkta söylenenleri Nasılsını bile bir başkaydı.. Hemen gitme ! Böyle tenhalaşmışım ya Durup halini hatırını soruyorum gölgemin Sanki yüzgöz olmuşum hüzünlerle Kalbim diyorum ellerim çıkıp geliyor Kovamıyorum da Hemen gitme ! Sana bir yaprak kadar solgunum desem, rüzgar çeler aklımı Dallanıp budaklanır içimdeki boşluk Bahara karın tokluğuna gelen ağaçlar gibi olurum Hemen gitme, bu kente bir sokak daha gelse Söyle kim arar seni Kırılır gülümsemelerin bir bir içime düşer ve Bir gülü uyandırıp uygarlığından kırmızılığı ne kadar Kim götürür seni Ahh neydi ki suçum Gençliğimi ve terketmelerini kayırmaktan başka Alıp başını gidiyorsun benden Hemen gitme ! Sana diyorum bir ağlasam, üşüsem derin bir kuyu gibi Omuzlarından başlayıp yıkılsam önüne Utanır sevinçlerim insan içine çıkamayan toprak gibi olur Hemen gitme ! Anla beni ben bu yalnızlıkla geçinemem Geçinemem terkedilmiş bir yürekle Ama yinede sen sen herşeysin işte Hayata açılan pencerem Sevinçlerimi büyüten odalarım Hemen gitme ! Terkedilmiş evler gibi olurum Hemen gitme.. Kahraman Tazeoğlu |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|