|
![]() |
#1 |
![]() Ben Seni Bir Romana Konu Ederken “ Yine uyanamadım masalına. Uykularımdan uyanıp Sesimle örtemedim üzerini.. Bağışla beni.. Bağışla ey sevgili ” Kayıptı düşlerim. Hain pusuda şehit verdim yüreğimin yarısını. Uzaktı mesafelerim. Kalabalık sanırken etrafımı Hep yalnızlığa çıkıyordu adımlarım. Rolleri çalınmış bir hayatın içinde Unuttum sevdadan umduklarımı. Karanlıktı perdelerim. Umudun bir penceresine yıldız kümelerini serdim. Nefes aldıkça, Hayatlandım acının en dar safında.. Yalnızlıktı rolüm. Adıma istiflenmiş tüm rolleri Ustaca oynadım ben. Acının repliklerini hiçbir zaman es geçmedim. Hüzne koynumu açıp Yataklığına soyundum sonbahar sancılarının. Tüm cephelerde tek başıma ben savaştım. Kazanır zannederken Bir siyah’a bulandı hükmüm. Sonra sen geldin. Bir Mayıs gecesi düştün içime. Yıldızları şahit bildik sevdamıza. Orta yaş sancılarımı susturamadıkça Sen taze ömrünü sürüyordun acılarıma. Eriyordum takvimlerin gölgesine. Bana istinad edilmiş tüm suçlarını kabullenip Kan ter içinde sana koştum. Gecenin en karanlık yerinde Gözlerinin aydınlığına boyadım beyaz duvağımı. Sen bana hayat derken, Ben senin şiirlerinden acıya düşüyordum. Kadehime düşen nihavent sesimden Geçiyordum taze çocukluğuna. Islak mektuplarına işlenmiş Özlemlerin düğümlerini çözüp Yağıyordum içine sağnak sağnak. Ve dua dua içinde sen oluyordum sevgili. Sesimi kapayıp Çantamın içinde sakladıkça seni, Daha da büyüyordun içimde Oysa sen bana ait değildin. Bir ömür kadar uzaktı dudakların. Yüreğinin en eyvallah’ından öpsem Islak bir günaha kazınacaktı adım. Oysa senin ölümünü görüp Yokluğunda ölmektense Varlığında ölmeyi diledim gözlerime. Ve sen bir romana konu olurken Ben sana bir hayatı bağışladım.. Gel dudaklarıma, Kana kana iç beni sevgili. Uykundan feragat edip En güzel masalını istemiştim senden. Uyanamadım yine. Sesimle gelemedim. Üstünü örtemedim nihavent nefesimle. Ölü gibiyim sevgili. Kütük gibi bedenim.. Sancılarım revaçta. Acılarımı yüreğimden ayıklayıp Bir dinlensem Söz verdiğin en güzel masalı dinleyeceğim sesinden. Ne olur üzme kendini, Sesimle yüreğini uyandıramadım diye Sen beni “ kendine “ bağışla ne olur. Bilirim ki; Suskunluğum sende koca bi ömür. Ve bil ki ey sevgili; Seni konuş(a)madığım, Adını an(a)madığım her bir an, Benim ölüme senden önce kavuşmamdır. Eyvallah yüreğine. Eyvallah en güzel masalın sahibi sesine.. “ Her bir harfin bende bir Cennet sayfası. Her nefesin acılarıma bağışlanmış yüreğimin en büyük duası..” Kahraman TAZEOĞLU
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() "Bir adam çok sevdiği bir kadına şiirler yazıyordu. Sonra o kadın ansızın onu terk etti. Adam kadının ardından şiirler yazmaya devam etti. Daha çok yazdı. Ve günün birinde çok ünlü bir ozan oldu. Yıllar sonra kadının yaşadığı kente gitti ve büyük bir şiir dinletisi sundu. Dinleti bittiginde kadın kolunda kocası ile çıkışa geldi ve adama ''merheba'' dedi. Adam ona sıradan bir insana bakar gibi baktı. Kadın,''beni tanıdın mı '' dedi. Adam, ''hayır tanımadım'' dedi. ''Nasıl tanımazsın! Uğruna şiirler yazdığın kadınım ben. Seni şair yapan kadın'' dedi kadın. Adam kadının gözlerine baktı ve şöyle dedi: ''Keramet sende olsaydı, kolundaki adam da şair olurdu...'' "ARAZ ROMANINDAN" |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
![]() yazdan kalma bir kış ölüsüyüz ikimiz zaman alnımızda bilenen kör bıçak şimdi ve bilir misin ayrılmak vazgeçmek gibidir doğru değildir ama gereklidir çünkü hayat olduğu gibidir olması gerektiği gibi değil ![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|