|
![]() |
#1 |
![]() Açılım sürecinde en rahatsız olduğum söylem yaptıklarımızın terörü sona erdireceği idi. Bu konuda o kadar ileri gidildi ki neredeyse açılımın tek amacının bu olduğu düşünülmeye başlandı. Yetkililer açılıma itiraz edenlere “Şehit cenazelerinin sürmesini mi istiyorsunuz” diyordu. Sorun terörün sona erdirilmesine indirgenince çatışmalar azalmak yerine artmaya başladı. Açılımı baltalamak isteyenler şiddetin artmasından yanaydı ve bu onlar açısından rasyoneldi. Bu söylem terörün bölgede uygulanan politikaların ve Kürtlere yapılan haksızlıkların bir sonucu olduğu biçimindeki iddiaları güçlendirdi. Biz bu yanlışlıkları düzelterek terörü sona erdirecektik.
MAHİR KAYNAK STAR GAZETESİ (EKTİĞİMİZİ BİÇİYORUZ)
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() <H1>' SON TERÖRİST ÖLDÜRÜLÜNCEYE KADAR' SÖYLEMİ BARIŞA YATIRIM DEĞİLDİR (HASAN CEMAL 'MİLLİYET')
</H1> 5 günde 1500 kilometre yaptık. Her durakta aynı şeyi gördüm. Hava Kuvvetleri Komutanlığının 30 Ağustos’taki devir teslim törenindeki o söz, “Son terörist ölünceye kadar mücadele sürecek!” sözü bölgede umutsuzluk ve güvensizliği körüklemiş durumda. Cuma günü Genelkurmay Başkanlığı tarafından da tekrarlanan bu söylemin barışa yatırım olduğunu sanmıyorum. Güneydoğu’da nereye gittiysek, bu söze büyük tepki vardı. Biliyorum şimdi denecek ki: “Ne var yani, devlet kendine silah çekenle mücadele etmeyecek mi?” Edecek tabii. Ama iş bununla bitmiyor ya da bu kadar kolay değil. Bu mesele öyle ezberci yaklaşımlarla bitmez. Nitekim bitmedi de. Çeyrek yüzyıldır bu ezberci yaklaşımlardır, devletin ve siyasal iktidarların Kürt sorunu ve PKK politikalarına damgasını vuran... .... |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|