|
Ben de eşimin başörtüsünü bahane ederek görevime son veren zihniyet yüzünden 5 yıldır çekmediğim çile kalmadı... En son 'çile' mi de, biliyorsunuz zaten..
Ne yapalım..veya ne yapılabilir??? |
Alıntı:
|
411 milletvekili AK Parti önderliğinde ilk defa Statükonun bu zülmüne karşı çıkmıştı. Abdullah Gül onaylamıştı kaldırmıştı yasağı. Ancak CeHaPes Anayasa mahkemesine gidip iptal ettirmişti. Bu iptalde anayasaya aykırıydı ancak yapacak birşey yok. Çünkü en yükske mahkeme zaten Anayasa Mahkemesi. Onu şikayet edecek daha üst bir merci yok.
Başörtüsü zulmü, devleti milletten korumak için uydurulmuş bir yerli ve milli olmayan azınlık egemenliği ürünüdür. O yüksek makamlara yerli ve milli ve iyi yetişmiş insanımız gelmeden bu CHP varken kalkmaz bu yasak boşuna beklemeyin. |
Hiç bir şekilde konuyu siyasete felan çekmek istemiyorum, bu ayıp olur. Hiç kimseyi suçlamadan, hiç kimseyi karalamadan sadece ve sadece:
Bu zulüm bitmelidir. Kim ne yapacaksa, nasıl yapcaksa yapsın ama bu zulüm bir an önce bitmelidir. Bu zulmü kim bitirirse, bu zulmün bitmesine kim katkıda bulunursa onlara hiç bir şekilde partisine, pırtısına, kimliğine, kim olduğuna bakmaksızın teşekkür ederim, ayakta alkışlarım. Bu zulüm bitmelidir. Bir an önce! |
Alıntı:
|
Alıntı:
önlemek için gerekli yasal düzenlemeleri yapmıştır lakin anayasa mahkemesi üyeleri ''şekil'' yönünden incelemesi gerekirken 'esas' bakımından değerlendirerek türban düzenlemesini iptal etmiştir. alperen,hukuk devletinde yaşadığımız için anayasa mahkemesi üyelerinin aldığı kararlar ideolojik ve siyasi olsa da saygı ile karşılamak zorundayız. Yargı'da sivil ve demokratik bir reform yapılmadığı sürece bu sorunlar çözülemez. |
bu görüntüleri gördükçe içimiz acıyor gerçekten,hele böyle ortamların içinde olunca....
Ama arkadaşların da dediği gibi zamanı gelince bu zulümde çözülecek inş,sadece biraz zaman..Allah yardımcımız olsun.. |
Başörtüsü dinin bir gereğidir.Bunun adı türban değildir.Türban bir erkek giysisidir.Özellikle Hindistan civarındaki Sih erkekleri tarafından türban takılır.Yani bizim bildiğimiz sarıktır.Başörtüsü ise Nur Suresi 31.Ayette Allah'ın 'müslüman kadınlar örtünmeli' emri gereği kapanmak için kullanılan bir araçtır.Yani hiçbir şekilde siyasi simge değildir.Siyasi simge diyenler yasağa dayanak bulmaya çalışanlardır.Çünkü yasağı hiçbir şekilde modernlik ile açıklayamazlar.Üniversitelerde başörtüsü yasağının olduğu dünyada 3 ülke vardır.Bunlar:Türkiye,Tunus ve Tacikistan'dır.Diğer hiçbir ülkede böyle bir yasak yoktur.Hatta memurluk yapanlara başörtüsü takma serbestliği vardır.Bu yasağın amacı tamamen başörtülü insanların belli yerlere gelmesini engellemek ve belli bir kesimin kendi yaşam tarzını herkese dikta etmeye çalışmasından ibarettir.Yasakçılar,dini görüşlerinden ötürü insanların eğitim hakkına engel oldukları için Anayasaya aykırı hareket etmektedirler.Demokrasi ile de hiçbir şekilde bağdaşmaz.Ancak demokrasinin, yasakçıların gözünde değeri olmadığı için bizim bunu demokrasi ile anlatmamız beyhude bir çabadan öteye şimdiye kadar gitmedi.Yinede ülkemizdeki gelişmeler bana ümit vermektedir.Yasağın kalkacağına dair inancınımızı kaybetmememiz ve sabırlı olmamız gerekmektedir.
|
başörtüsü gibi tüm inançların temelinde olan ahlaki bir olguyu yasaklamak kadar çağdışı yobaz bir anlayış olamaz. başörtüsünü irtica gibi görmeye çalışanlar, başörtülüleri rejim düşmanı ilan edenler tam anlamıyla bir ahmak ve zavallıdır !
|
Bizim savunduğumuz örtünün adı BAŞÖRTÜSÜDÜR.
TÜRBAN kelimesini reddediyorum. Genç kızlarımızın üniversitelere, devlet dairelerine BAŞÖRTÜLERİYLE, TESETTÜRLÜ olarak girmeleri bir haktır, insanlık hakkıdır. Ve mutlaka bu hak verilmelidir. Bunun tersi bir uygulama zalimliktir, ahlaksızlıktır! |
| All times are GMT +3. The time now is 19:16. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Siyaset Forum 2007-2025