![]() |
Duyuyormusunuz? Filistin'in hıçkırıklarını
Baba! Diyorlar ki sen suçlusun.
Baba! Sen suçlu değilsin... Baba! Neden tutukladılar seni? Baba! Seni benden neden esirgediler? Beni bir defa bile öpmeden, Annemin gözyaşlarını silmeden. Anne! Her sabah yanaklarında gözyaşı görüyorum. Filistin herşeye lâyık değil mi? Hergün güneşe sesleniyorum... Anne! Babamı birkez daha görebilecek miyim? Yoksa, kıyamete kadar bir daha göremiyecek miyim? Yoksa, annemin gözyaşları kıyamete kadar akacak mı? Baba, neredesin! Neredesin! Baba, neredesin! Neredesin! Topraklarımız işgal ediliyor. Filistin çiçekleri koparılıyor. Babamı hiç öpmedim, Güneş doğduğundan beri. Bayramlar bayramı, şenlikler şenliği kovalıyor. Şehid üstüne şehid düşüyor... Babam demir parmaklıklar arkasında! Kölelerin tutulduğu duvarların ötesinde. O gün ne zaman? Parmakların kırılacağı gün ne zaman? Her sabah çocuklarını öpen babalar! Çok şey mi istiyorum? Çok şey mi istiyorum? Ey ezilmiş çocukluğum Ben Filistin'in çiçeğiyim Ve babam demir parmaklıklar arkasında. Babamı istiyorum... Babamı istiyorum... Babamı istiyorum... Bu şiiri hatırlarız...Filistin'li oyun oynaması gereken yaşlarda haykırarak okuyan gözü yaşlı kızın dilinden... Bombalarla uyanmadan, açlık sefalet çekmeden, sevdiklerimizin ölümünü izleyerek birşey yapamamanın burukluğunu yaşamadan, o savaş ortamında yaşamaktansa ölümü dört gözle beklemeden, rahat bir yaşam sürüyoruz... Dua ediyoruz...İçimiz acıyor ama o kadar! Müslüman kardeşlerimizin derdiyle dertlenmiyoruz kendi dertlerimize dertlendiğimiz kadar... Acaba kabul olmuyor mu dualar bu yüzden? |
All times are GMT +3. The time now is 18:41. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Siyaset Forum 2007-2025