![]() |
... http://a2.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._3507290_n.jpg Rasulullah, Ramazana hazırlığa neden bu kadar önem vermiştir? Bunun asgari iki nedeni vardır: Birincisi Ramazanın yüceliğini gönüllere hissettirmek, ikincisi ise Ramazanın bereketinden azami oranda yararlanmak için ona hazırlıklı girmek. RAMAZAN YAZILARI - MUSTAFA İSLAMOĞLU ... |
Rabbim sizleri iki cihanda Aziz olanlardan eylesin Allah için seviyorum sizi...
|
|
... http://a4.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot...4_931171_n.jpg Hiç kimseden, hele kendinizden umut kesmeyiniz. Mustafa İslamoğlu ... |
... http://a1.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._4948545_n.jpg Namaz bir Burak’tır, kılarak Allah’a ulaşalım. Özlü Sözler - Mustafa İslamoğlu ... |
... http://a6.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._5900908_n.jpg Uyku teheccüd ile terbiye edilir. Mustafa İSLAMOĞLU ... |
... http://a7.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._1075118_n.jpg - GECEYi sükûnet bulasınız diye, gün düzü ise (işlerinizi) göresiniz diye yaratan Allah’tır: çünkü Allah insanlara karşı sınırsız lütuf sahibidir; ama insanların çoğu yine de şükretmezler. Mü'min: 60 - HAYAT KİTABI KUR'AN - GEREKÇELİ MEAL - TEFSİR - MUSTAFA İSLAMOĞLU ... |
... http://a3.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._3311931_n.jpg Allah(cc) kendisine yönelişte her türlü aracıyı reddeder. Özlü Sözler - Mustafa İslamoğlu ... |
... http://a1.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._3061986_n.jpg İman şükürdür, inkar nankörlük. Teşekkür ekmeğin değil, ekmeğe verenin hakkıdır. Sahipsiz nimet olmaz. Bir şey nimetse, mutlaka sahibi vardır. Nimeti fark eden, nimetin sahibini arar. Nimetin sahibini bulan, O'na teşekkür eder. Nimeti fark etmemek, nankörlüktür. İman Bilinci - Mustafa İslamoğl ... |
... http://a7.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot...9_285907_n.jpg - Ikra' bismi rabbikellezî halak - OKU (a) yaratan Rabbin adına; (b) ALAK: 1 NOTLAR a-Kur’an’ın adıyla aynı kökten gelen “oku” emrinin tümleci zikredilmemiştir. Esasen ikra’, etimolojik olarak icma’ mânasına gelir. “Şehir” anlamındaki karye, “hayız başlangıcı - bitişi” anlamındaki el-kur’ hep cem ve içtima kök anlamıyla alakalıdır (Mekâyis). Zımni anlamı şudur: “Kalbine yazılan vahyin ışığında hakikatin parçaları arasında bağ kur! Parçanın bütüne aidiyetinin illet ve hikmeti üzerinde düşün! Varlığı Allah merkezli bir okumaya tabi tut!” Sözün özü “oku” emri okumanın tüm anlamlarını içerir. Bu âyet, Allah’tan bağımsız bir bilgi ve bilim anlayışını kökten reddeder. İkra’, “ilet, tebliğ et” anlamına hasredilemez. Bu ancak tâli ve dolaylı bir mâna olabilir. Zira ilk pasajda üçüncü şahısla gösterilen lafzi veya zımni hiçbir dilsel karine yer almaz. Her şey “O ve sen” arasında gerçekleşir. Allah Rasulü’ne ilk “uyar” emri Muddessir sûresinin ilk âyetiyle verilmiştir. b- İlk muhatap için dolaylı olarak “vahyi Allah adına ilet”, tüm muhataplar için “İletileni Allah adına al ve oku” anlamına gelir. Varlığı Allaha adına okuma çabası, onu Allah’a referansla anlama çabasıdır. Fakat okuma her şeyden önce zihinde olanı dile dökme işidir. Zira el-kırae “Kalpte yazılı veya kayıtlı olanı bilinen bir lisanda dillendirmek” (nutkun bi-kelamin muayyetin mektubin ev mahfuzin ‘ala zahri kalb) anlamına gelir. (İbn Aşur) HAYAT KiİTABI KUR'AN - GEREKÇELİ MEAL - TEFSİR - MUSTAFA İSLAMOĞLU ... |
... http://a2.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._8364836_n.jpg Kişi gönlünü neye kaptırmışsa gözü de onda olacaktır. Kişi gönlünü kime kaptırmışsa yüzü de ona dönük olacaktır, başka değil. YÜREK DEVLETİ - MUSTAFA İSLAMOĞLU ... |
... http://a6.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._6170052_n.jpg - Gecesini diriltmeyenin gündüzü de ölmüştür. - Gündüzü yiğidi olmak, gecenin abidi olmaktan geçer. İç zenginliğin elde edilmesinde mekandan sonra ikinci önemli faktör zamandır. Elbet geceler gündüzler de Allah'ındır. Ne ki iç zenginliğin elde edilmesinde en musait zaman olan geceyi kazanmamız gerekiyor. Çünkü gökler gece vakti sıyırlar duvaklarını. Gece amellerin Allah katında arzedildiği müstesna zamandır. YÜREK DEVLETİ - MUSTAFA İSLAMOĞLU ... |
... http://a4.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._5111362_n.jpg MÜ'MİNLERİN ANDI : Benim tüm istek ve arzum, bütün ibadetlerim, hayatım ve ölümüm âlemlerin Rabbi olan Allah'a armağan olsun. (En'am 162) Hayat Kitabı Kur'an - Mustafa İslamoğlu ... |
... http://a4.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._7218426_n.jpg KEHF :9- YOKSA sen mağara arkadaşlarının (a) ve (onlar için yazılan) anıt kitabenin, (b) bizim (bütün bu) âyetlerimizden (c) daha mı ibret ve hayret verici olduğunu düşünüyorsun? Tefsiri > a- Mağara arkadaşları kıssası tefsirlerimizde ayrıntılı olarak anlatılır. En ayrıntılı anlatım Taberi’ye aittir. Öyle anlaşılıyor ki büyük müfessirimiz, bu konuda adını vermediği bir kaynağa istinat etmektedir. Bu kaynağın Efesli mağara arkadaşlarını anlatan bir Süryani kaynağı olması muhtemeldir. Yazarı Suruçlu James(d.452) adlı bir Süryani papazdır. Eser bir şekilde Yunanca ve Latince tercümeler yoluyla Avrupalıların eline de geçmiştir. Bu kaynağı esas alan tefsirlerimize göre olayın özeti şudur: Efes’te (Ephesos-İzmir) Ay Tanrıçası Diana’ya tapılmaktadır. O dönemden kalma Hadrianus Tapınağı halen ayaktadır. İmparator Decius (249-251) zamanında yönetimin baskısından kaçan İsevi mü’minler, bir mağarada inançlarını yaşamaya karar verirler. Mucizevi olay bu sırada gerçekleşir. Mağaradakilerin uyanışı II. Teodosios dönemine (408-450) denk gelir. Amman yakınlarında 1963 yılında bulunan bir mağara daha vardır. Bir oda büyüklüğündeki bu mağarada 7+1 adet mezar vardır. Burası önce Bizans kilisesi yapılmış bölgenin fethinden sonra da kilisenin kalıntıları üzerine mescid inşa edilmiştir. Kazı sırasında bulunan Bizans dönemi sikkeleri ve mağaradakilere ait bazı eşyalar ile cesetlerin kalıntıları orada sergilenmektedir. Duvarlarına Latince yazılar ve kırmızı boyalı bir köpek resmi de hakkedilmiştir. Ayrıntılı olarak inceleme fırsatı bulduğumuz iki mağaradan Kur’an’ın tasvirine en uygun olanı kadim rabîm köyündeki bu mağaradır. Çağdaş müfessir Hüseyin Tabatabai’nin görüşü de budur. Ona göre bu olay Sezar Trajan’ın (98-117) İsevileri hain ilan edip görüldükleri yerde öldürülmeleri fermanını yayınlaması üzerine gerçekleşmiştir (el-Mizan). b- Eshabe’l kehfi ve’r- rakîm ibâresini “mağara ve yazı arkadaşları” şeklinde de çevirebiliriz. Böyle bir çeviri kesinlikle burada iki ayrı gruptan söz edildiği anlamına gelmez. Çünkü burada kıssası anlatılan sadece bir grup insandır. bu durumda “mağara” ve “yazı”yı kıssanın iki ortak unsuru olarak anlamak gerekecektir. Mağara paylaştıkları ortam mekândır; bu açık. Bu durumda “yazı”yı ortak uğraşları meşgaleleri olarak yorumlamak gerekecektir. Bu yoruma uygun düştüğü için bazı müfessirler bu yüzyılda keşfedilen Lut Gölü kıyısındaki Yahudiliğin Esensi (Kurman) cemaatine mensup zahitlerin yaşadıkları mağaralar ve yazdıkları tomarlarla bu âyetteki “Mağara ve yazı arkadaşları” ibaresi arasında bağlantı kurmuşlardır (Bkz: Esed). Fakat, bu olayın anlatıldığı pasajda açıkça ölümden sonra dirilişe ilişkin olağanüstü bir olay nakledilmektedir. Dahası 21. âyette onların üzerine “anıtsal bir kitabe” dikme teklifi de açıkça yer almaktadır. Tercihimizin gerekçesi budur. Bu âyetlerin nüzul sebebi olarak gösterilen Yahudilerin üş sorusu rivayeti, hem senet hem de metin açısından güvenilmezdir (Bkz: Elmalılı). c- Yani: Hemen önceki âyetlerde anlatılan türden yeryüzünün her bahar mevsiminde bin bir türlü süs ve bezekle donatılıp kış gelince de ölüme yatması ve bununla adeta her yıl bir kıyamet provasının icra edilmesinden daha mı şaşırtıcı? Burada, hayat ve ölüm gerçeğini anlamak için uzağa gitmeye gerek olmadığı, insanın hemen yanı başında bu çift kutuplu gerçeği hatırlatacak bir çok mucizevi olayın her an cereyan ettiği gerçeği dile getiriliyor. HAYAT KİTABI KUR’AN GEREKÇELİ MEAL-TEFSİR - MUSTAFA İSLAMOĞLU ... |
... http://a5.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._4443760_n.jpg Herkesin adandığı bir kapı vardır, sen Allah'ın kapısına adan ! Bakın etrafınıza: Herkes varlığını bir şeye adamıştır. Varlığını Allah'tan başkasına adayanlar kendilerini harcamışlar, Kur'an'ın ifadesiyle "kendilerini israf etmişlerdir". Yani, ucuza gitmişlerdir. Dahası, varlığa ilişkin ilahi sıralamaya müdahale etmişlerdir. Oysa ki insan fiyatı değil değeri olan bir varlıktır ve insanın değerini sadece O'nu yaratan hakkıyla takdir edebilir. Özlü Sözler - Mustafa İslamoğlu ... |
... http://a3.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._6289538_n.jpg Yaptığınız işin en iyisini biliniz ve iyisini yapınız. Müslüman kimliğiniz işinize, eşinize, aşınıza özetle herşeyinize yansımalıdır. Herkesin hobisi, özel zevki olabilir. Herkes ayrı bir şeyden hazzedebilir. Ancak mü’minin hobisi, özel zevki, insana hizmet olmalıdır. TAVSİYELER - ŞAHSİYET - MUSTAFA İSLAMOĞLU ... |
... http://a1.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._7039757_n.jpg 76-Ve gece karardığında bir yıldız gördü ve haykırdı: “Benim Rabbim bu!” Fakat yıldız batınca dedi ki: “Ben batanları sev*mem”. 77-Sonra ayın doğuşunu görünce “işte Rabbim bu!” dedi. Fakat o da batınca de*di ki: “Doğrusu eğer Rabbim beni doğru yola iletmeseydi, ben de kesinlikle sapı*tan kimselerden olurdum!” 78-Nihayet güneşin doğuşunu gördü ve “Benim Rabbim bu; (zira) bu en büyüğü!” dedi. Fakat o da kaybolunca “Ey kav*mim!” diye seslendi, “Ben sizin şirk koş*tuğunuz şeylerde yokum!” 79-Artık ben, her türlü bâtıldan yüz çevirerek bütün varlığımla gökleri ve yeri yaratana yönel*dim; ve ben O’ndan başkasına ilâhlık ya*kıştıranlardan değilim! En'am Sûresi HAYAT KİTABI KUR'AN - MUSTAFA İSLAMOĞLU ... |
... http://a7.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._4839901_n.jpg “Özellikle, Müslüman camia içinde,bir takım hastalıklı tipler bir cedel celladı gibi ağız dalaşı yapacak adam ararlar. Tek ihtisasları budur, dillerini kılıç yapıp, önüne gelenin ense köküne indirmek” Yahudileşme Temayülü - Mustafa İslamoğlu ... |
... http://a4.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._3788415_n.jpg - Aile meydana getirmek, dünyanın en değerli kurumunu meydana getirmektir. Nasıl ki insan hücrelerden, bina tuğlalardan, okyanus damlalardan meydana geliyorsa toplum da ailelerden meydana gelir. Hücrenin sağlığı bedenin sağlığını etkilediği gibi ailenin sağlığı da toplumun sağlığını etkiler. - Ailenin ne olduğunu arapça bir sözcük olan “aile”nin etimolojik kökeni ele vermektedir. Aile, “karşılıklı birbirine muhtaç olan, birbirine dayanan ve güvenen” demektir. Kelimenin kök anlamı, aile kurumunun, insan dayanışması, güven, ilgi, yardım ve fedakarlık üzerine kurulduğunun en bariz göstergesidir. Tavsiyeler - Aile - Mustafa İslamoğlu ... |
... http://a1.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot...4_453593_n.jpg Gerçek vakıflar gayr-ı menkuller değil vakıf insanlardır. Vakıf insan yoksa yeryüzünün tamamı vakıf olsa neye yarar? ••• İslam vakıf medeniyetidir. ••• Ya vakfet Hanne gibi. Ya vakfol Meryem gibi. Ya müjde ol İsa gibi. Ya vakfedilene bahçivan ol Zekeriyya gibi. ••• ÖZLÜ SÖZLER - VAKIF - MUSTAFA İSLAMOĞLU ... |
... http://a2.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._7757260_n.jpg Fakat öyleleri de var ki, onlar “Ey Rabbimiz! Bize bu dünyada da iyilik güzellik ver, âhirette de iyilik güzellik ver (1) ve bizi ateşin azabından koru!” diye yakarırlar. (Bakara:201) وَمِنهُم مَن يَقولُ رَبَّنا ءاتِنا فِى الدُّنيا حَسَنَةً وَفِى الءاخِرَةِ حَسَنَةً وَقِنا عَذابَ النّارِ ﴿٢٠١ HAYAT KİTABI KUR’AN GEREKÇELİ MEAL-TEFSİR - Mustafa İslamoğlu > 1-Hasene, sıfat olarak kullanıldığında aynı hasen gibi hem fizik hem de metafizik güzelliği ifade eder. Fakat isim olarak kullanıldığında görünen güzelliğe delalet eder ki, bu güzellik görecedir. Bazen insana güzel gelen ve haz veren şeyler akıbeti itibarıyla çirkin ve acı verici olabilir. Husnâ ise yalnızca mânevi ve kalıcı güzellikler için kullanılır (Bkz: 10Yûnus sûresi:26). Burada mücerret güzelliğe delalet ettiği için dünya ve âhiret güzellikleri birbirinden ayrı olarak anılmıştır. İki güzelliğin birbirine vav ile atfedilmesi, aralarındaki mahiyet farkına delalet eder. Bu âyet, Kur’anî bir hayatta fakirizme ve çileciliğe yer olmadığını beyan eder. İrfan ıstılahında fakr (fakirlik), insanı nimetlerden değil, kalbi dünya sevgisinden mahrum etmektir. Bağdatlı Cüneyd fakrı şöyle tarif eder: “Fakr, senin hiçbir dünyalığa sahip olmaman değildir. Dünyalara sahip olsan da, dünyalıkların sana sahip olmasına izin vermemendir.” Servet attır. Süvari atının sırtındaysa yol alır, atını sırtlanan süvari yolda kalır. Kendini vererek servet elde edenin hiçbir şeyi yoktur. Zira kendini vererek servet sahibi olduğu için, serveti sahipsiz kalmıştır. ... |
... http://a2.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._3219803_n.jpg En çok neyi sevdiğinizi, ne ile ilgilendiğinizi öğrenmek isti yorsanız, en çok neyi andığınıza bakınız. Sevip de anmamak vefasız lık, anıp da sevmemek nasipsizliktir. Allah’ı hatırlamanın kalbî olanına zikir, kavlî olanına da tesbih denir. Siz ikisinden de geri kalmayınız. Bu iki boyut tüm ibadetlerde, özelikle de namazda kendisini açıkça gösterir. Zaten namaz “en büyük zikir” değil midir? TAVSİYELER - ZİKİR - MUSTAFA İSLAMOĞLU ... |
... http://a6.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._5566349_n.jpg Peygamber’in Veda Hutbesi bir kardeşlik manifestosudur. “Kanlarınız, mallarınız, ırzlarınız birbiriniz için hürmete layıktır; tıpkı bu gününüz, bu beldeniz, bu ayınız nasıl hürmete layıksa…” derken kardeşliğe çağırıyordu. Yine, “Hepiniz Âdem’in çocuklarısınız Âdem ise topraktandır” derken kardeşliğe çağırıyordu. *** Bu toprağın çocuklarına İslam kardeşliğini hatırlatan kimselere, “Kardeşlik edebiyatı yapma!” diyenlere bir çift sözümüz olmalı: Siz Şeytan’ın ve şeytanî güçlerin meccanen taşeronluğunu yapıyorsunuz! Sizi kimlerin devşirdiğini biliyoruz! Size ve sizi devşirenlere diyoruz ki: Bin yıllık gerçeği yüz yıllık yalana yedirmeyeceğiz! Selahaddin Eyyubi ile Fatih Sultan Mehmed’i ayırmayacağız! Dua okurken, İskilipli Atıf’ı bir elimize, Nurs’lu ve Palu’lu Saidleri öbür elimize koyacağız! Her rekâtta “İhdine’s-sırata’l-müstakîm” (bizi dosdoğru yola yönelt) derken, âyetteki BİZ’i Allah’ın tarif ettiği gibi kabul edeceğiz. Allah’ın BİZ tarifinin yerine ırka, renge, kavme, kabileye, ulusa, soya, boya, mezhebe, meşrebe, tarîkata, partiye, cemaate, cemiyete, kliğe, ekole dayalı BİZ tanımlarını geçirmeyeceğiz. Bunu yapan holiganları, şu hakikati haykıran Allah Rasulü’ne havale edeceğiz: “Asabiyete çağıran bizden değildir.” *** Büyük ailemizin mazlum ve mağdur çocukları nefretten bıktı. Şimdi sıra kardeşlikte! KARDEŞLİK AŞKINA - MUSTAFA İSLAMOĞLU ... |
... http://a2.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._3056842_n.jpg O tarifsiz on gece şahit olsun!(a) - Ve leyâlin 'aşr. - وَلَيالٍ عَشرٍ ﴿٢ Tefsir > a- Zımnen: Vahyin başlangıcı olan kadir gecesini içinde barındıran on gece… Belirsiz gelen bu on gece, ikisi de bayramla biten Ramazan’ın son on günü veya zilhiccenin ilk on günü olabilir. Ramazan’ın son on günü itikaf ve vahyin iniş günü olan Kadir gecesini içinde barındıran günler, Zilhiccenin ilk on günü hac günleridir. Bu ikincisi Hz. İbrahim’e emredilmiş, fakat “nesi” geleneğiyle bu günlerin gerçek zamanı kaybolmuştur (Bkz: 9 Tevbe sûresi 37. âyet not 1 Sûrenin iniş zamanı dikkate alınacak olursa, bu on günün vahyin iniş gecesi olan Kadr’i içinde barındıran Ramazan’ın son on günü olması daha güçlü görünmektedir). “On gün” ibaresinin belirsiz gelmesi, anlamın teke indirilmesini güçleştirmektedir. Bu, yokluk karanlığından varlık sabahına geçişteki “varlığın ilk on günü” de olabilir. HAYAT KİTABI KUR’AN GEREKÇELİ MEAL-TEFSİR - Notlar - Mustafa İslamoğlu ... |
... http://a3.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot...0_239968_n.jpg Allah bizi kendine kul ister, köle değil. Efendiler kölelerini cahil görmek ister. Allah ise kulunu âlim olarak görmek ister. (Tefsir derslerinden notlar - Mustafa İslamoğlu ... |
... ... |
|
... http://a8.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._1500873_n.jpg Gece, insan dikkatinin eşyadan Allah’a çevrildiği vakittir. ÖZLÜ SÖZLER - MUSTAFA İSLAMOĞLU ... |
... http://a4.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._6284526_n.jpg Allah’ı görür gibi ibadet eden bir insanı hiçbir kuvvet onu yolundan döndüremez. Mustafa İslamoğlu ... |
... http://a6.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._7099390_n.jpg Allah ile aranızda sevgi ilişkisi yoksa, ayıp olmuyor mu? Mustafa İslamoğlu ... |
... http://a6.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._7019451_n.jpg İnsanlar nasıl ki bir suç işlerken parmak izi bırakırsa, günahlarda ruh üzerinde iz bırakır. Özlü Sözler - Mustafa İslamoğlu ... |
... http://a4.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._2030522_n.jpg Besmele: Bir hayat tarzıdır. Besmele: “Senden bağımsız bir Allah alanı düşünmüyorum demektir. Besmele: “ Senin verdiklerinin farkındayım.” Besmele: Şifredir. Pasword gibi. Besmele: Allah’a (cc) tabi olmanın evrakının altına imza atmaktır. ÖZLÜ SÖZLER - MUSTAFA İSLAMOĞLU ... |
... http://a4.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._5752647_n.jpg Namazda her rekatta Allah-ü ekber dememizin gayesi başka şeylere dalmamaktır. ÖZLÜ SÖZLER - MUSTAFA İSLAMOĞLU ... |
... http://a3.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._4292780_n.jpg 1- SEN ey içine kapanan kişi! (1) 2- Kalk ve (insanları) uyar! (2) 3- Sadece Rabbini yücelt! (3) 4- Elbiseni temiz tut! (4) 5- Bütün pisliklerden uzak dur! (5) Müddessir Sûresi 1-5 HAYAT KiİTABI KUR'AN - GEREKÇELİ MEAL - TEFSİR - MUSTAFA İSLAMOĞLU 1- Zımnen: İçine kapanıp yatan, uzlete çekilen kişi… Muddessir kelimesinin türetildiği tedessera fiili, “alta alınan şey” ile ilgilidir. Hatırlanacağı gibi Muzzemmil’in türetildiği tezemmele de “üste alınan şey” ile ilgiliydi. “Erkek devenin dişi deveyi altına almasına” tedessera’l fıhu’-nâkate denilir. Tedessera’r-raculu feresehu, “Adam atına bindi” demektir. Mecazen sahibi sırtına bindiği için, ed-desr “çok mal” demektir. Yine hadiste geçen zehebe eshabu’d-dusûri bi’l-ucûr (Mal sahipleri ecrin tamamını alıp götürdü) hadisi de bu anlamı teyit eder (Mekâyis ve Müfredat). Kelime bu yatağı izleyerek “değerin üzerine binme, uzanmayı” ifade eder. 2- “Çünkü sen muhteşem bir ahlâka sahipsin” (68 Kalem sûresi; 4. âyeti) ile birlikte bu âyetin zımnî vurgusu şudur: Ey yatan iyi! Yatan iyi olmak yetmez! Kalk ve uyar ki iyilik ayağa kalksın! 3- Müslüman hayatının kodlarından olan tekbir (Allahu Ekber) bu emrin dile gelişidir. Ekber ism-i tafdil olarak “en büyük”, sıfat olarak tazim ve tekrim vurgusuyla “tek büyük” veya “büyüklükte eşsiz” anlamına gelir. Tekbirde sıfat mânası daha uygundur. Bu âyet namazdaki tekbire delalet etse gerektir. 4- Siyab lafzen “elbise”, mecazen elbisenin örttüğü “beden”dir. Bu âyet maddi temizliği, bir sonraki âyet mânevi temizliği emreder. Namâz abdesti, bu emrin neticesi olsa gerektir. Bu âyetler hem misyon hem vizyon inşa etmektedir. 5- Yani: Mânevi tüm pisliklerden. Ricz “azap ve necaset” , rucz “put ve şirk”, mânasına gelir. Fehcur, hecera’nın emridir. Hecera’nın emri ile hâcera’nın emri arasındaki fark şudur: Birincisinin amâcı bir şeyden tamamen alâkayı kesip uzaklaştırmâk için yola çıkmâk, ikincisinin amacı bir şeye kavuşmak için yola çıkmaktır. HAYAT KiİTABI KUR'AN - GEREKÇELİ MEAL - TEFSİR - MUSTAFA İSLAMOĞLU ... |
... http://a7.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._4475501_n.jpg - ŞÜPHE yok ki Allah Âdem’i, Nûh’u, İbrahim ailesini, İmran ailesini kendi çağının insanları içinden seçerek üstün kıldı: (a) a-“Saflaştırarak seçmek” mânasındaki ıstıfâ yaratılış kanunudur. Âdem’in seçimi beşeriyet içinden insaniyete, Nûh’un seçimi insaniyet içinden risalete delalet eder. İbrahim Ailesinden sonra aynı kökten olan İmran Ailesi’nin seçimi; soyun seçiminin Yahudilerin iddia ettiği gibi o soya ait herkesin seçimi anlamına gelmediğine işarettir. Hz. Peygamber’in seçimini de izahtır. Bir sonraki âyet bunu teyit eder. Âl-i İmran Sûresi: 33 HAYAT KİTABI KUR'AN - GEREKÇELİ MEAL - TEFSİR - MUSTAFA İSLAMOĞLU ... |
http://a6.sphotos.ak.fbcdn.net/hphot..._4324298_n.jpg
, Ey Ramazan (Ve sen yine geliyorsun, hep olduğun gibi yine hoş geliyorsun) Fakat, biliyorum ki hiç hoş bulmadın, on yıllardır, hatta yüzyıllardır bulmadığın gibi. Kim bilir bu hoş bulmadığın on yıllarda, yüz yıllarda ne vahim bir halde buldun mü'minlerini? Kim bilir ne acılara, sancılara, yangınlara, kundaklamalara şahit oldun? Ne yaralar ve yaralı yürekler gördün? Fakat Ey Ramazan, hiç bu günkü gibisini gördün mü? Hiç bir buçuk milyarlık bir aileyi böylesine perişan, dağınık, bozgun, yılgın, bıkkın, umutsuz, iradesiz, işlevsiz, cansız, izansız gördün mü? Ey Ramazan! İnanç coğrafyandan böylesine oluk oluk kan gittiğine hiç şahit oldun mu? Mü'minlerinin bu denli ezildiğini, itildiğini, kakıldığını, horlandığını hiç hatırlıyor musun? Bak mü'minlerine! Gönülleri harap, haneleri harap, beldeleri harap, hepsinden beteri akılları ve bilinçleri harap olmuş. Seni karşılamaya ne yüzleri var, ne de mecalleri. Ramazan Yazıları - Mustafa İslamoğlu |
|
Müslümanlar değil, müminler cennete girer.
Bir '' Müslüman '' düşün ki, aynı kabeye dönüp namaz kılan kardeşine dinden cıktı desin.. Allah bizleri nefsimize uymakdan korusun, Kalbimizle aramıza girsin, Her zerremizi kuşatsın... Yoksa insan oğlu çok aciz çok... |
|
|
All times are GMT +3. The time now is 11:15. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Siyaset Forum 2007-2025