Siyaset Forum

Siyaset Forum (https://www.siyasetforum.com.tr/index.php)
-   Şehitlerimiz (https://www.siyasetforum.com.tr/forumdisplay.php?f=273)
-   -   Şehadete yürüyen şehitler ölümü öldürenler (https://www.siyasetforum.com.tr/showthread.php?t=178190)

murataltug1985 12-05-2017 09:01

Tüm şehitlerimize ve tüm ölmüşlerimize
bir fatiha okuyalım

Bismillahirrahmânirrahîm.Elhamdü lillâhi rabbil'alemin Errahmânir'rahim Mâliki yevmiddin İyyâke na'budü ve iyyâke neste'în İhdinessırâtel müstakîm Sırâtellezine en'amte aleyhim ğayrilmağdûbi aleyhim ve leddâllîn

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle.Hamd o âlemlerin Rabbi,O Rahmân ve Rahim,O, din gününün maliki Allah'ın.Ancak sana ederiz kulluğu, ibadeti ve ancak senden dileriz yardımı, inayeti.Hidayet eyle bizi doğru yola,O kendilerine nimet verdiğin mutlu kimselerin yoluna; o gazaba uğramışların ve o sapmışların yoluna değil
Tüm şehitlerimize ve tüm ölmüşlerimize
bir fatiha okuyalım

murataltug1985 12-05-2017 09:01

TARİH MEKTEBİ
30 MAYIS 1876 ABDÜLAZİZ HANIN HALLİ

Son iki asırlık tarihimizde çeşitli güçler tarafından siyasî iradeye müdahale" edildi. bu hâdiselerden biri de, Sultan Abdülaziz'in askerî darbe ile tahttan indirilmesi ve katledilmesidir. Meşrutiyet'i ilân etmesi için 1870 de Sultan Abdülaziz'e büyük bir baskı yapıldı Sultan Abdülaziz, rejim değişikliğine sıcak bakmıyordu. bu tavrı, onun sonunu hazırlıyordu. padişahı tahttan indirmeye karar veren Yeni Osmanlılar, bir cunta kurdu Cuntanın, Meşrutiyet'in ilânına tahammülü yoktu. Mithat Paşa'dan başka Meşrutiyet'i dert edinen kimse yoktu. Mithat Paşa ve Yeni Osmanlılar için mesele, iktidarı ele geçirmekti. Sultan Abdülazizden rahatsız olan İngiltere yeni osmanlıları menfaatlerine göre kullanıyordu.

Mithat Paşa'nın köşkü, cunta karargâhıydı ihtilâlin beyin takımı için gözden uzak bir mekândı. Devletin ihtilalin içinde yer alması insanları cesaretlendiriyordu. Merkez Komutanı Süleyman Paşa, Serasker Hüseyin Avni Paşa Fetvâ emini Filibeli Kara Halil Efendi Mithat Paşa ve Şeyhülislâm Hayrullah Efendi darbenin içindeydi. darbeciler, tahta çıkarmak istedikleri Veliaht Şehzâde Murad'ın borsacısından sızdırmışlardı. Şehzâde Murad, taht değişikliğinin kan dökülmeden yapılmasını istiyor Sultan Abdülaziz'e zarar gelmesini katiyen istemiyordu.Cunta evvelâ darbe için Mithat Paşa ve yandaşlarının kışkırtmalarıyla medrese talebeleri tarafından protesto yürüyüşü düzenlendi.Nedim Paşa kabinesi istifa etti Mütercim Rüştü Paşa "sadrazam", Hüseyin Avni Paşa "serasker", Mısır'ı İngilizlere satan Mithat Paşa "devlet nazırı" Hayrullah Efendi "şeyhülislâm" oldu.

cunta 30 Mayıs 1876 Salı günü harekete geçti. Dolmabahçe Sarayı, Serasker Hüseyin Avni Paşa ve Süleyman Paşa tarafından basıldı. Sultan abdüllaziz Kansız bir şekilde tahttan indirildi Topkapı Sarayı'na götürüldü aklını kaybetti" diye hal' fetvası hazırlandı. saray yağmalandı. Sultan Abdülaziz'in güçlü bir istihbarat teşkilâtı olsaydı ve direnseydi, tarihin akışı bambaşka olabilirdi.
Ve acı haber 4 Haziran 1876 Pazar günü İstanbul'da duyuldu. Abdülaziz Han, bilekleri kesilmiş bir vaziyette bulunmuştu. Bahçıvan süsü verilen katiller, padişahın kol damarlarını intihara benzeyecek şekilde kesmişlerdi

murataltug1985 12-05-2017 09:02

TARİH MEKTEBİ
30 MAYIS 1876 ABDÜLAZİZ HANIN HALLİ

Abdüllaziz hana Gözetim altında iyi davranılmadı Sultan yeğeni 5. Murad'a mektup yazdı. Saltanatını tebrik ettikten başka bir mekâna nakledilmesini istedi.Abdülaziz Han'ı tahttan indirenler, onu öldürmeyi kafalarına koymuşlardı Halk tarafından sevilen bir padişahın mahpus yaşaması tehlikeliydi Abdülaziz Han ortadan kaldırılmalıydı. Böylece padişah olması önlenecekti. Abdülaziz Han ve ailesi, Feriye Sarayı'na nakledilirken, incitici muamelelere maruz kaldı. Bu durum, geçmişten bugüne darbeci zihniyetin sergilediği cüretkârlığı ve hukuksuzluğu göstermesi bakımından önemlidir.

Feriye sarayında Abdülaziz Han şehadete" hazırlandı; ibadet ve Kur'ân'la meşgul oldu. Valide Sultan'la helâlleşti. Hüseyin Avni Paşa'nın kulağı, saraydan gelecek haberdeydi. Ve acı haber 4 Haziran 1876 Pazar günü İstanbul'da duyuldu. Abdülaziz Han, bilekleri kesilmiş bir vaziyette bulunmuştu. Bahçıvan süsü verilen katiller, padişahın kol damarlarını intihara benzeyecek şekilde kesmişlerdi. Valide Sultan odaya girdiğinde bileklerinden kanlar akan Abdülaziz Han, "Allah, Allah!" diye inliyordu. Serasker Hüseyin Paşa odaya girdiğinde, Abdülaziz Han son ânlarını yaşıyordu. padişahın hall'ine sebep olan Avni Paşa, soğukkanlılıkla Sultan Aziz vefat etti. Makasla bileklerini kesmiş. doktorlar rapor tutacak. Padişahımız nereyi buyururlarsa oraya gömeceğiz. dedi. Ardından kendi elleriyle karakol pencerelerininin perdesiyle Sultan Aziz'in cesedini örttü.

Feriye doktorlarına ceset incelemesine müsaade edilmedi. doktorlardan birkaçı padişahın kesilmiş bileklerini görebildi. Ölüm raporunu imzalamak istemeyen doktorlar Trablusgarp'a sürüldü, doktorların apoletleri söküldü. Cenazeyi yıkayan imam efendiler "Sultan Abdülaziz'in iki dişinin kırık olduğunu, sakalının yolunduğunu, sol memesinin altında büyük bir çürüğün bulunduğunu" söylemeleri, o sabah sarayda nelerin yaşandığını ortaya koyuyordu.Şehit padişahın cenazesi, babası Sultan 2. Mahmud'un Divanyolu'ndaki türbesine defnedildi. insanlar, Serasker Avni Paşa'nın gazabına uğramaktan korktukları için, evlerine kapandı. Hazin ve yürek yakıcı bir hâlde veda eden dindar padişahı, halk unutmadı. Abdülaziz Han'a, ikinci bir "Yavuz" gözüyle bakılıyor çok şey bekleniyordu. Tahttan indirildikten sonra milletin yüreği yanmış ve hakkında türküler söylenir olmuştu.

"Seni tahttan indirdiler
Beş çifteye bindirdiler
Topkapı'ya gönderdiler
Uyan Sultan Aziz uyan
Kan ağlıyor bütün cihan."

murataltug1985 12-05-2017 09:02

TARİH MEKTEBİ
30 MAYIS 1876 ABDÜLAZİZ HANIN HALLİ

Tarih kitaplarında Abdülaziz hanın tahttan indirildikten saraydaki hapis hayatına dayanamayıp makasla bileklerini keserek intihar ettiği yazıldı. Tarihçiler arasında münakaşalar oldu kesin bir hükme bağlanamadı; Sultan Abdülaziz, intihar etmemiş, öldürülmüştür. Valide Sultan oğlunun üç pehlivan tarafından öldürüldüğünü söylemiş intiharına inanmamıştır. bir insanın iki bileğini keserek intihar etmesi mümkün değildir
Abdülaziz han hal' edildikten sonra saray fotoğrafları Osmanlı sultanına revâ görülen "aşağılayıcı" tavrı gözler önüne seriyordu. Ahşap bir sandalye üzerine oturtulan ve hüzünlü padişahın iki yanında düşük rütbeli subaylar omzuna dirsek dayayarak lâubali bir şekilde poz vermişlerdi.

Her şeyi, affederim. Oğlumun kanını helâl etmem!" diyen Valide Sultan, kıyafetleri saklayarak, oğlunun ölümüyle alâkalı hakikatlerin ortaya çıkmasını istemişti. Topkapı Sarayındaki giysilerin, kan kokması, padişah cenazesini yıkayan imamların, bileklerinden kanlar süzülüyordu, vücudunda darp izleri vardı." şeklindeki ifadeleri padişahın katledildiğini gösteriyordu

devletin bir numaralı idarecisinin otopsi yapılmadan defnedilmesi, şahitlerin dinlenmeyip tahkikat açılmaması, hâdisenin intihar değil, bir cinayet olduğunu göstermektedirSultan Abdülhamid, amcasının ölümünün "intihar" olmadığını, cinayet" olduğunu düşünüyordu. cinayet faillerini ortaya çıkarmak için 27 Haziran 1881'de Yıldız Mahkemesi" kuruldu.Yapılan tahkikatlarda, İngiliz işbirliği ve Abdülaziz Han'ın katlinde rol oynayanlar ortaya çıktı. Mithat Paşa ve doksandokuz sanık hakkında idam verildi; Sultan Abdülhamit insaflı davranarak idam cezalarını müebbet hapse çevirdi.

murataltug1985 12-05-2017 09:03

Kaynak gizlenentarihimiz.blogspot.com
Sultan Abdülaziz’in katli

Sultan Abdülaziz Han erkân-ı erbaa diye adlandırılan Mithat Paşa, Hüseyin Avni, Mütercim Rüştü Paşa ile Şeyhülislâm Hasan Hayrullah Efendi ve altmış kadar yandaşlarının tertip ettiği darbe neticesi 30 Mayıs 1876 günü tahttan indirilmiş dört gün sonra şehid edilmiştir.Abdülaziz Han, şahsî kin ve garezleri yabancı devletlerin parmağıyla tahtından indirildi. Hüseyin Avni, Mithat, Rüştü ve Süleyman Paşalar darbenin 30 Mayıs 1876 Salı sabahı yapılmasını kararlaştırmıştı Avni Paşa Suriye’den getirttiği askerlerin,saray bahçesinde kalması için sultandan izin almış hal’ gecesi 300 Harbiye talebesine, padişaha suikast yapılmak istendiğini verilecek emirlere riâyet etmelerini bunun padişahın emri olduğunu söylemişti.

askerler gece saat dörtte Harbiye talebeleri sarayı kuşattılar. donanma, Dolmabahçeye demirlemişti.
Hal’in tertipçileri Hüseyin Avni Paşa’nın yalısında, sarayı gözetliyorlardı. darbe muvaffak olamazsa toplantı yaptıklarını söyleyerek kendilerini temize çıkaracaklardı saray karadan ve denizden ablukaya alınmış, Vâlide Sultan hal’i oğluna söylemeye cesaret edemiyordu.top sesleri duyulmaya başlamıştı. Sultan Abdülaziz Han, Bunlar Sultan Murad’ın cülûs toplarıdır vâlide. Beni amcam Sultan Selim Han’a döndürdüler ve bu işi Avni Paşa yapmıştır. Zannederim Rüştü ile Ahmed Paşa da bu işte birliktir. Cenâb-ı Hakk’ın takdiri böyle imiş” diyerek hızla giyindi.Topkapı’ya götürüldüler Bu hazin manzarayı şehzade Abdülhamid unutmayacak, bu işi yapanların simaları asla hâfızasından silinmeyecekti.

Sultan Abdülaziz Hana Topkapı Sarayı’nda yemek verilmedi. Avni Paşa’nın emriyle ve kasten, amcası Sultan Üçüncü Selim Han’ın şehid edildiği daireye yerleştirildiler. Cinayet tatbik ediliyordu.30 Mayıs 1876 da Veliahd Murad Efendi tahta çıkarıldı.
Abdülaziz Han, ın eşyalarının ve paraları bir fırsatçı darbeciler tarafından yağmalandı.servetine el konuldu Sultan Abdülaziz Han, Beşinci Murad’a bir mektup yazdı. Mektubunda özetle:“Evvelâ Cenâb-ı Hakk’a, sonra atebe-i şevketlerine sığınır, kendi askerimin beni bu hâle koyduğunu hatırlamalarını tavsiye eder ve naklimi rica ederim.” diyordu

murataltug1985 12-05-2017 09:03

Kaynak gizlenentarihimiz.blogspot.com
Sultan Abdülaziz’in katli

Abdülaziz Han, Topkapı Sarayı’ndan, Ortaköy Fer’iye Sarayı’na nakledilmesini istemiş 1 Haziran 1876 günü nakledilmiştir. Sultan Abdülaziz, gözaltına alınmıştır hizmetine üç hizmetçi Cezâyirli Mustafa Pehlivan, Yozgatlı Mustafa Çavuş ve Boyabatlı Hacı Mehmed tayin edilmiştir
Bu üçü, cinayet günü saraya sokulmuşlardı. Binbaşılar odaya kimsenin sokulmaması için nöbetteydiler. katil heyeti sessizce Abdülaziz Han’ın odasına geldiler kâtiller, Abdülaziz Han’ın üzerine atıldı padişah ellerinden kurtulmayı başardıysada padişahı ellerine geçirdiler bileklerini kestiler.

önceden ayarlandığı hizmetçi ve memurlar sarayda feryada başladılar. Abdülaziz Han, şilteye sarılarak karakola götürüldü. Amaç padişahı katlettikleri boğuşma izlerini göstermemek delili ortadan kaldırmaktı.Sultan Abdülaziz Han’ın katlinde şehzâdeler ve saray erkânının kapılarına nöbetçiler dikilmiş, odadan çıkmalarına müsaade edilmemişti.doktorlar padişahın vücudunu incelemek istediler Avni Paşa Bu, bir padişah cesedidir. demek suretiyle mâni olmuştur Doktorların rütbeleri sökülmüş ve askerlikten uzaklaştırılmıştır doktorlara: “İşte yaraları açan bu makastır. Sultan bu makasla kollarını kesmiştir!” denilmişti. Doktorlar raporlarında aynen şöyle yazmışlar muayene için izin verilmiyor, kendini makasla kesti denilerek, daha o anda karar verilmiş oluyordu.

Raporu imzalayan doktorlardan üçü muayenede bulunmuş diğerleri ise, arkadaşlarının şahitliklerine binaen raporu imzalamıştı. Meşhur Doktor Marko Paşa ise cesede hiç elini sürmediğini daha sonra ifade etmiştir. Raporun ne için tutturulduğu bile meçhuldür. Eğer intiharı ispat içinse, doktorlar böyle bir şeyi raporda ifade etmemişlerdir. Bu rapor, sadece hiçbir şey yapılmadı denmemesi için acele ile yapılmış bir teşebbüstür.padişahın naaşının alelacele karakola nakledilmiştir sebebi ise suikast sonrasında canlı kalma ihtimalini önlemektir karakolda şehid edilmesi sağlanan.padişah Abdülaziz Han, sadece kan kaybıyla değil, aldığı darbeler ve kan kaybından vefat etmiştir. Sultanahmed Camii imamı naaşı yıkarken padişahın vücûdunda kalp kısmında morluklar gördüğünü ifade etmiştir.

murataltug1985 12-05-2017 09:03

Kaynak gizlenentarihimiz.blogspot.com
Sultan Abdülaziz’in katli

Hüseyin Avni“Bu ceset sıradan bir cesed değildir” diyerek muayeneye mâni olmuştur Abdülaziz Han’ın cesedi mühim bir cesedse niçin bir karakola bir şilteye sarılarak kondu, niçin acele ile saraydan çıkarıldı, niçin yangından mal kaçırır gibi taşındı?
nakildeki maksat da,Abdülaziz Han’a ilk yardıma mâni olmak, kâtilleri fark ettirmemek, cinayet delillerini yok etmek kâtillerin kaçmalarını kolaylaştırmaktı. ceset sarayda incelense devlet erkânını ve ailesi duruma şahit olacakdı.
Hüseyin Avni Paşa’nın katilden haberi yoksa padişahın cesedinin karakola nakli emrini kim verdi? bir paşanın, hemen saraya gelerek vefat edip etmediğine bakmadan, cesedi karakola nakledin” demesi mümkün mü? İşte bütün hâdise tamamen tertip ve cinayettir

Abdülaziz Han, intihar etmiş ise onu kurtarmak için niçin tıbbî yardım yapılmamıştı? Osmanlı saraylarında doktor eksik olmamasına rağmen, hiçbir müdahalenin yapılmaması cinayet işlendiğinin isbatıdır. işlenmemiş midir?
Yıldız Mahkemesi’ndeki Sadrazam Mütercim Rüştü Paşa ihtilal heyetinin başındaydı Naaşı karakola getirmişler ve getirdikleri zaman, hayat belirtileri mevcut imiş. Hekimler de karakola geldikleri zaman hayat belirtileri olduğunu tasdik etmişlerdi. O vakit bunu sordum. Fakat padişahın konuşmaya gücü olmadığı cevabını almıştım. Karakolda ne kadar yaşadığını bilemiyorum, zira ben sonradan gelmiştim ve bunu orada bulunan, vükela, vüzera ve ulemadan öğrenmiştik” demek suretiyle hâdiseyi tasdik etmiştir.

murataltug1985 12-05-2017 09:04

Kaynak gizlenentarihimiz.blogspot.com
sultan abdüllazizin kızı nazime sultan

Nâzime Sultan, Sultan Abdülaziz in kızıdır. Babası şehid edildiğinde on yaşında idi. Annesi ise padişahın üçüncü hanımı olan Hayran-ı Dil Hanımefendi’dir. Hayran-ı Dil Çerkez olup 1846 Kars doğumludur. padişah hanımından Dolmabahçe Sarayı’nda, ilk olarak 25 Şubat 1866’da Nâzime Sultan doğmuştur. Hayran-ı Dil Hanım 26 Kasım 1895’te 49 yaşındaki Ortaköy’deki sarayda vefat etmiştir.
Nâzime Sultan 1947 Beyrut Cünye kasabasında 80 yaşında vefat etmiştir. sultanhanım, Damad Ali Hâlid Paşa ile Yıldız Sarayı’nda Eylül 1885’te evlendi.Nâzime Sultan’ın Beyrut’ta yaşadı

Sultan Abdülaziz 30 Nisan 1876’da hal’ edildi. üç haziranda şehid edildi. 3 Mart 1924’te saltanat mensupları sürgüne gönderildi. Aile Lübnan’a geldi. Bir kısmı Beyrut’a bir kısmı Cünye’ye yerleşti. Gelenler içinde Mareşal Hâlid Paşa ve eşi nazime sultanda vardı . Sırba köyünr yerleştiler. Damad Hâlid Paşa Osmanlı Meclis-i üyesi ve Sultan Abdülaziz’in kızı Nâzime Sultan’ın kocası idi. Nâzime Sultan erdem sahibi, zekî, yüksek bir kültüre sahip, üstün ahlaklı ve nezaket sahibi bir hanımefendi idi.

murataltug1985 12-05-2017 09:04

Kaynak gizlenentarihimiz.blogspot.com
Abdüllaziz hanın kızı nazime sultan anlatıyor

Kuşkusuz, babamın intiharına hükmedenler aldatıcıdır. babamın öldürülüşüne bizzat şahit oldum. babam sarayda oturuyordu. yanı başında idim. on yaşında idim. yanımıza 8 pehlivan girdi Kuvvetli ve kötü niyetliydi Babam büyük cüsseli, sağlam bünyeli ve güçlü pehlivanlardandı.babam adamlardan uzaklaşarak sarayın merdivenine ulaşdı. merdiveni komplocular kaldırmışlardı. Sonra haykırdı merdiveni Kim aldı?’ Bu Adamlar onu takip ediyorlardı. korktum olan biteni izlemeye başladım. adamlar babamı ele geçirdiler. sırt üstü yere yatırdılar. İkisi sağ koluna, ikisi sol koluna, ikisi sağ ayağına, ikisi sol ayağına oturdular. İçlerinden biri bir ustura ile iki elinin atardamarlarını kesti. Babam bu hal üzere ruhunu teslim etti.

Sonra babamın cesedini pencere perdesine sardılar. karakola götürdüler. Mithat Paşa oradaydı. Babama karşı niyetlerinin kötüydü babam hal’ edildikten sonra Sultan Abdülaziz öldü. Sultan Murad onun yerine geçti’ diye nida ettirdiler.
babamın hatasız olduğunu iddia etmiyorum. hatasız olan Allah’dır. babam, ülkesinin sadık bir hizmetkârı idi. Milleti için çok şeyler yaptı. Orduyu kuvvetlendirdi.donanma dünyanın ikinci donanmasıydı. Güzel ahlaklı, yumuşak huylu ve tövbekârdı. kâtipti. Resmî yazıları harika bir eserdi. Arap ve Fars edebiyatı çok iyiydi Mahir bir ressam idi.Nâzime Sultan Babama haksızlık ettiler’ dedi.

“Sultan Abdülaziz’in katlini Nâzime Sultan’ın sözlerinden kaydettik. Umulur ki, Mithat Paşa ve ortaklarının tertibi ile kanlı bir şekilde hayatına son verilen padişahın vefatı hakkında şüpheye mahal kalmaz. Ümid ederiz ki, Mithat Paşa ve ortaklarının cinayetini dile getirmeyi intihar diyerek ört bas edenler, bir yanlışa ortak olma cinayetini işlemezler.“Hakikat bir gün olur tezahür eder,
Mezara dahi gömülecek olsa.”

murataltug1985 12-06-2017 08:54

Tüm şehitlerimize ve tüm ölmüşlerimize
bir fatiha okuyalım

Bismillahirrahmânirrahîm.Elhamdü lillâhi rabbil'alemin Errahmânir'rahim Mâliki yevmiddin İyyâke na'budü ve iyyâke neste'în İhdinessırâtel müstakîm Sırâtellezine en'amte aleyhim ğayrilmağdûbi aleyhim ve leddâllîn

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle.Hamd o âlemlerin Rabbi,O Rahmân ve Rahim,O, din gününün maliki Allah'ın.Ancak sana ederiz kulluğu, ibadeti ve ancak senden dileriz yardımı, inayeti.Hidayet eyle bizi doğru yola,O kendilerine nimet verdiğin mutlu kimselerin yoluna; o gazaba uğramışların ve o sapmışların yoluna değil

murataltug1985 12-06-2017 08:55

Kaynak edebitarihçi.worldpress. com Salih Akın
Sultan Melikşah’ın Ölümü

Tarihte öyle büyük hükümdarlar vardır ki, kendisine hiç yakışmayan bir son yaşayan… onlardan sadece bir tanesidir…*Sultan Melikşah.Sultan Melikşah,*Bağdat‘ta Halife Muktedi*ile arası açılır. Bunun en büyük nedeni siyasi ihtiraslar ve dedikodulardır.*Sultan*ile halifenin arası bozulur. Bunda*Sultan Melikşah‘ın zevcesi*Terken Hatun‘un da payı vardır*Halife Muktedi, Melikşah‘tan*Bağdat‘ı derhal terk etmesini ister.*Sultan Melikşah*10 gün ister. 10 gün dolmadan*Melikşah zehirlenerek öldürülür. zehirlenme olayında*Nizamül-mülk*taraftarları ve*Terken Hatun‘un da payı vardır tarihçi*Ebü’l-Ferec, zehirleyen kişinin köle olduğunu söyler*Sultan Melikşah*suikast sonucu zehirlenerek öldürülmüştür.*Melikşah‘ın zevcesi*Terken Hatun‘un başlattığı taht kavgaları sebebiyle*Sultan Melikşah‘a merasim yapılamadı. Naaşı isfahan‘a vakıf eylediği medreseye defnedildi. Ardında ise Kaşgar’dan Boğaziçi’ne, Kafkaslar’dan Yemen’e bir büyük imparatorluk bıraktı…

murataltug1985 12-06-2017 08:55

Kaynak frmtr. com
Nizamülmülk suikasti
Nizamülmülk (1018- 1092)

Devlet için kendini adadı. Adil ve güvenilir bir vezir oldu. Atamasını yaptığı Hasan Sabbah`ı görevden alınca düşman kazandı. Melikşah`ın gazabını üzerine çekti. Sabbah`ın fedailerince suikaste kurban gitti.Nizamülmülk Sultan Alparslan ve Melikşah`ın yanında devletin kurumsallaşmasını sağladı 27 Kasım 1072`de Alparslan şehit edilince oğlu Melikşah`ın tahta çıkmasını kabul etmeyenler vardı. Nizamülmülk ayaklanmaları önleyerek Melikşah`ın sultan olmasını sağladı
Nizamülmülk`ün Melikşah`a yakınlığını çekemeyenler Melikşah ile Nizamülmülk`ün arasını açtılar. Nizamülmülk`ün oğlunun öldürülmesiylr vezir ve melikşahın arası açıldı.Nizamülmülk Ömer Hayyam`ı İsfahan istihbaratına getirmek istedi Hayyam Arkadaşı Hasan Sabbah`ı tavsiye etti Sabbah eksik bir raporla Şah`ın karşısına çıktı. sultan melikşah Sabbah`ın öldürülmesini istedi

Sabbah ölüm emrinde vezir Nizamülmük`ün parmağı olduğunu düşünür. Ömer Hayyam ölüm emrinin önüne geçer ve Sabbah büyük bir kinle Selçuklu topraklarını terk eder. Semerkant`a kaçar Melikşah semerkantı ele geçirme planları yapar. Melikşah`ın gözde cariyesi Terken Hatun Semerkant hükümdarının esir alındığını yayar. Dedikodular fitne ve fesatlan Nizamülmülk ile Melikşah`ın arası açılmıştır. Melikşah Nizamülmülk`e ülkeyi sen mi yönetiyorsun ben mi? der Nizamülmülk cilt kanseridir ve 1 aylık ömrü kalmıştır. Melikşaha ben yönetiyorum her şeye ben yardımcı oldum. sana o gücü ben verdim. der Melikşah Nizamülmük`ü öldürtmeye karar verir azılı düşmanı Hasan Sabbahla anlaşır Nizamülmülk Melikşah`a rüyasında Peygamber Efendimizi gördüğünü ve Allah senin canını sen istediğin zaman alacak dediğini Allah benim canımı sultanımdan kırk gün evvel alsın. dediğini ekler. Melikşah tehdit edildiğini anlar boğazı düğümlenir. Nizamülmük melikşahın emriyle hasan sabbah ve haşhaşiler tarafından hançerlenerek öldürülür.

Hasan Sabbah yüzünden ülkede nizamülmülke hain damgası da vurulmaya çalışılsa da Nizamülmülk, devlete büyük hizmetler göstermiş, örnek bir devlet adamıdır. Hasan Sabbah hırsı ve kıskançlığı yüzünden her türlü hainliğe ve sapıklığa kafası çalışan birine karşı milletimizin sağladığı popülerite, Nizamülmülke sağlanamıyor ne yazık

*

murataltug1985 12-06-2017 08:55

Kaynak ismailağa.org.tr
Kudretli Veziri Nizâmülmülkün Şehâdeti

Suikastlar, tarihi ve gündemi sarsan en önemli hadiselerdir. Milattan önce Brütüs’ün de ihanetiyle sarsılan Sezar ve İmparator Caligula ve Dominisian’ın da sonu suikastla gelir. milat öncesi Filistinde kurulan hançerli örgüt, Scariîler’dir kısa kılıçlı ya da hançerliler. Haşhaşîlerin ilham kaynağıdırlar Yahûdî’dirler. Roma’lılara karşıdırlar Tiyatro, hipodrom ve arenada 3500 kişiyi katletmişlerdir Onlardan sonra zihinlere kazınan en mühim örgüt Şiî-İsmâi‘lî Bâtınî*Hasan Sabbah’ın fedaileridir. Pek çok suikasta imza atmıştır Nizâmülmülk*bunlardan biridir.

Nizâmülmülk, Tâcü’l-hazereteyn, Vezîr-i Kebîr, lakaplarıyla anılmıştır. 10 Nisan 1018 Horasan’ın Tûs şehri, Râdkân köyünde doğmuş, suikast sonucu 1092 de şehit olmuştur…
Ortaçağın en önemli ve en başarılı devlet adamlarındandır ilme ve ulemaya son derece önem vermiştir, Şiîlerle amansız bir mücadeleye girişmiş ilim, ve izzet sahibi nizamülmülk ihtiyarladığında kendisini yıkmak isteyenlerin gazabına uğradı. Yıllarca yapılmış hizmetler, entrikalara kurban gidiyordu. 1092 de Bağdad seferi Nihâvend*yakınlarında Hasan Sabbâh’ın fedailerinden Ebû Tâhir*isimli suikastçı, Nizâmülmülk’e yaklaştı. Nizâmülmülk’e zehirli hançerini göğsüne sapladı Nizâmülmülk, çok geçmeden vefât etti İsfahân’a defnedildi.
Devlet yönetimi ve siyasette bu büyük şahsiyetten öğreneceğimiz daha pek çok şey vardır.

murataltug1985 12-06-2017 08:56

Kaynak posta.com.tr
Yedikule'de kanlı kule Genç Osman'ın katli

Osmanlı padişahları içinde 18 yaşındayken katledilen Genç Osman'ın yeri başkadır. Büyük bir vahşetle Yedikule zindanlarında padişahın yaşadıkları acıklı ve ders alınacak film gibidir...
II. Osman, Yeniçeriler, isyan edince Üsküdar’a geçip. Bursada önlemler almak istedi . isyancılar hiç kayık bırakmamıştı. Yeniçeri Ağası isyancılara para verilirse yatışacaklarını söyledi Sultan Osman bahşiş verecek” dediği anda çevresindekiler II. Osman’ı esir aldılar. üzerinde geceliğiyle Orta Camii’ye getirdiler. II. Osman, Hotini Yeniçeriler yüzünden fethedememişti. Yeniçerilere kızgındı. Yeniçeriler intikam almak ister gibiydiler. Bazı yeniçeriler padişaha saygılı davranıyordu Altıncıoğlu adında biri padişahı elle tacizde bulundu. hakaretlerle II. Osman, Aksaray’daki Orta Camii’ye getirildi. tahta I. Mustafa çıkarıldı. Sadrazam Davut Paşa sadrazam Davut Paşa ve I. Mustafa’nın annesi II. Osman’ın öldürülmesini istedi

Sadrazam Davut Paşa’nın işareti ile cebecibaşı, II. Osman’ı boğmak için kemend attı. Padişahın öldürülmesini istemeyenler tepki gösterdi II. kaçmak istedi: Bilmeden kötülük ettiysem affedin. dün padişah idim. Bugün ne hale geldim. Benden ibret alın. Dünya kimseye kalmaz. kimse padişahına böyle davranmadı! Dediysede II. Osman’ın acıklı konuşması kalabalığı yatıştırmadı Onu, öldürmek istediler, bir pazar arabasıyla Yedikule’ye götürdüler Binyaz adlı pehlivan muşta ile II. Osman’a vura vura arabaya koydu. II. Osman Gözyaşları içinde sesleniyordu: Ocağınıza gelip sığındım. Beni Yedikule’ye götürmeyin. sarayda tutun diyordu Yeni hükmadar ve veziriazam Davut Paşa’nın onu sağ bırakmaya niyetleri yoktu.

Hakaratler, içinde II. Osman Yedikule’ye götürüldü. Sadrazam Davut Paşa, Yedikule’de kanlı kuyunun bulunduğu kuleye girdiler. II.Osman genç ve güçlüydü Kulede dar ve alçak karanlık bir yere onu soktular. Cebecibaşı kemendle onu boğmaya çalıştı ise başarılı olamadı.Padişahların kanının akıtılması yasaktı silah kullanılmadı .subaşı kethüdası onun husyelerini sıkmak suretiyle II. Osmanı kapkaranlık bir odada şehit etti Ölümünün kanıtı olarak kulağı yeni padişahın annesine götürüldü.

murataltug1985 12-06-2017 08:56

Kaynak posta.com.tr
Yedikule'de kanlı kule Genç Osman'ın katli

II. Osman’ın katlinden sonra Kapalıçarşı’da büyük bir yangının çıktı , soğuklar nedeniyle Boğaz dondu kıtlık çıktı, bir Etme, bulma dünyası denir. II. Osman, Hotin seferinde kardeşi Mehmet’i boğdurtmuştu. Şehzade Mehmet çok genç ve güzel bir insandı. Kendisini boğmak üzere odasına Yeniçeriler girdiğinde “Osman, dilerim ömrün ve saltanatın berbat olsun” diye beddua etmişti.
Yedikule’de II.Osman’ın boğulduğu hücrenin üstünde Kanlı Kuyu vardır. kuyu direklerinin aşınma şekli direnen insanların, tırnak izlerini taşımasıdır II. Osman’ın katlinden sorumlu olan Davut Paşa aynı yerde padişahın ölümünden sorumlu tutularak boğularak öldürüldü. II. Osman’ın yerine tahta çıkan I. Mustafa başarılı olamadı. Görevinden alındı, hapsedildi hapis hayatı yaşadı.

murataltug1985 12-06-2017 08:56

Kaynak grisayfalar.com
II. Osman’ın Öldürülüşü

20 Mayıs 1622’de 16. Osmanlı padişahı ve 95. İslam halifesi Genç Osman Yedikule zindanlarında 8 cellat tarafından katledilmiştir.14 yaşındayken Sultan I. Mustafa’nın tahttan indirilmesi ile tahta geçen II. Osman iyi yetiştirilmiş, iyi bir terbiye görmüştür. Arapça, Farsça, Latince, Yunanca İtalyanca’yı en iyi şekilde öğrenmiştir. Gözüpektir, cesurdur, zekidir, atılgandır, çeviktir. dirayetli bir insan, ve padişahtır 26 Şubat 1618 – 10 Mayıs 1622 tarihlerindeki saltanatındaki yenilikleri engellenmeye çalışılmıştır. ve öldürülmüştür.
II. Osman ve Sadrazam Halil Paşa İran seferinden. başarısızlıkla ayrılsa da İranlılar Erdebil şehri için barış istediler ve Serav Antlaşması imzalandı.
Sadrazam Halil Paşa İstanbul’dan Navarin’e oradanda Adriyatik’e geçti Osmanlı donanması İtalyan gemilerini ele geçirdi İspanya hakimiyetindeki Manfredonia’yı işgal ettiler.

II. Osman 3. büyük seferi Lehistan’a yaptı Hotin’de Osmanlı yenildi 10 Mayıs 1622 de II. Osman’ın tahta veda günü gelmişti. Yenilikçi bir padişahtı istediklerini yapıyor ve onu engellemek isteyenlere aldırmıyordu. seferden yenilgiyle dönen padişah Yeniçeri Ocağı’nı kaldırmak istedi yeniçeriler sarayı basmışlar devlet adamlarını öldürmüşlerdir II. Osmantahttan indirilmiştir. Tahta I. Mustafa geçmiştir.

Yeniçeriler II. Osman tahttan indirip onu esir almışlar Yedikule zindanlarına götürmüşlerdir. Yedikule zindanlarında sekiz tane cellat ile kahramanca boğuşan II. Osman cellatlara yenik düşmüştür. hükümdarların kanının akıtılması yasak olduğundan Genç Osman yay kirişi ile boğularak öldürülmüştür. Genç Osman’ın şehit edilmesinin arkasında Kara Davut Paşa vardır Genç Osman’ın şehit olduğu haberini alanlar isyan etmişler
I. Mustafa Kara Davut Paşa’yı azlettirmiş
tahttından indirilmiş IV. Murad geçmiştir.

Niyetim, saltanat ve devletime hizmet etmekti amma,Ne iştir ki, kıskanç ve kötû dilekliler hep felâketime çalışır Genç Osman

murataltug1985 12-06-2017 08:57

Kaynak grisayfalar.com
II. Osman’ın Öldürülüşü

Genç Osman’a Tecavüz Edildi İddiası Uydurmadır
Uydurmalara göre Genç Osman’a yeniçeriler tecavüz etmişler sonra da öldürmüşlerdir. Bu uydurma ve düzmece bir hikayedir. uydurmadaki amaç tamamen Türk tarihine leke sürmektir.
Bağdat Seferi’ndeki Genç Osman ile II. Osman Aynı Kişi Değildir Yiğitlikleri ile bilinen Genç Osman, Osmanlı ordusunda komutandır IV. Murad döneminde yaşamış ve Bağdat Seferi’nde korkusuzca çarpışmıştır. Kayıkçı Kul Mustafa Genç Osman Marşı’nı yazmıştır.
Ruhunuz şad olsun…

murataltug1985 12-06-2017 08:57

Kaynak ilber ortaylı Hürriyet Haber
Sultan alparslan

13 Kasım 1072 de Türkiye tarihinin bilinen en önemli suikastiyle Anadolu kapılarını ulusumuza açan Sultan Alp Arslan tarihe göçtü. Kurucu hükümdar Alp Arslan hakkında bu kadar az yazmamız normal mi SULTAN*Alp Arslan taht kavgası sonunda İran Selçuklularının hükümdarı oldu. Büyük Selçuklu Devleti, İran tarihinin önemli bir safhasıdır. İranlılık ve Türklük bilinen en eski tarihe kadar kültürel ve dini ilişki içindeydi. Şamanizm İran dininden etkilenmiştir. Müslümanlığa Araplarla değil, İran medeniyetiyle girdik. peygamber, abdest, namaz, oruç, Farsçadan geçmedir. memleketin adını İran koyanlar, Selçuklu halkıdır.

Sultan Alp Arslan’ın Malazgirt Zaferi’ne rağmen Anadolu’yu iskân etmeyerek ortaçağların zengin, verimli ve stratejik bölgesine, yani Suriye, Filistin ve Mısır’a yönelmiştir ilk aldığı Berzem Kalesi’nin Komutanı Yusuf’u sorgularken onu serbest bırakması hayatını sona erdiren suikasta neden olmuştur. oğlu Sultan Melikşah ve büyük devlet adamı Nizamülmülk suikastla öldürülmüş Haşhaşilerce katledilmiştir.

1090 İran’ın en verimli dönemidir. Ortadoğu’ya çöken uyuşuk manzara ve gerileme,Horasandan gelen Selçukilerle canlanmıştır Alp Arslan’ın amcası Tuğrul Bey Bağdat’ı almış. Abbasi halifeleri Türklere biat etmiş Türk hükümdarları kendilerine Sultan unvanı vermişlerdir, halifenin yandaşlığı şarttır.Türkler İran’da Suriye’de mahalli dilleri Farsça ve Arapçayı medresede ve yargıdan kaldırmadılar orduda kesinlikle Türkçe kullanıldı ve Türk unsur hâkimdi Türk devletinin dili türkçe cihanşümul mahiyet kazandı Alp Arslan’ın ölümünde iranda göçebelik hakimdi Yerli İran kültür ve medeniyeti, Türk askeri sayesinde Uzak Asyanın uzman usta ve mimarlarıyla zenginleşti. Anadolu’nun Türkleşmesi tamamlandı.*

ALP Arslan, Çağrı Bey’in ikinci oğludur en gözde şehzadesidir amcası Tuğrul Bey’e yardımcılık yapmıştır. Çağrı ve Tuğrul, Ortadoğuyu değiştiren iki kardestir Sultan Alp Arslan, ortaçağın en önemli Ermeni başkenti Ani’yi fethetmiştir. Selçukiler, Fatımilerle ve onların Şii anlayışıyla mücadele edip İran’ı Sünnileştiren hanedandır. Bir ülkenin halkının kurucu hükümdarlar hakkında bu kadar az yazması ne kadar ilginç değil mi?

murataltug1985 12-06-2017 08:58

Kaynak edebitarihçi.worldpress.com Salih Akın
Sultan AlpArslan’ın Ölümü

Sultan AlpArslan… Malazgirt zaferinin mimarıdır Ancak ölümü ilginçtir hiçbir hükümdarın başına gelmemiştir.Sultan AlpArslan, 200.000 kişi ile*
Karahanlılara*sefere çıkar Yolda*Yusuf el- Harezmi*kumandasında Berzem Kalesi*kale*Sultan AlpArslan‘a teslim olmadı, Fakat*Yusuf,*
direnemeyeceğini anlayınca haince bir plan kurarak alparslana teslim oldu Yusuf,*AlpArslan‘a suikast planladı elleri ve kolları bağlı Sultan AlpArslan‘ın huzuruna getirilen*AlpArslan‘ı hakaretlerle tahrik etti Sultan AlpArslan,*Yusuf‘un sözlerine dayanamayıp ellerini, kollarını çözdürüp kapışmak istedi*tüm yaşananlar*Yusuf‘un planıydı

Tahtında**bir ok ile oturan*Sultan‘a karşı*Yusuf, hızla koşar.*Sultan AlpArslan*elindeki tek ok ile*Yusuf‘a nişan alır Ancak* hayatında ıskalamayan*Sultan *Yusuf*karşısında ıskalamış ve*Yusuf‘u vuramamıştır.*Yusuf*tahta yaklaşır alparslan hamle yapar Yusuf‘un hançeri ile yaralanır. 20 Kasım 1072‘de hançerlenen*Sultan AlpArslan, *24 Kasım 1072 de vefat ederek Merv*şehrine defnedilmiştir.

murataltug1985 12-06-2017 08:58

Kaynak tozlumikrofon.com
Sultan Alparslan’ın Şehit Edilmesi

Asıl adı Muhammed olan Sultan Alp Arslan adı ile meşhur oldu. Eylül 1072 de Maveraünnehir’e sefere çıktı. Asker sayısı iki yüz binden fazlaydı. Alp Arslan’ın adamları 20 Kasım 1072 de berzem kalesi kumandanı Yusuf El-Harezmiyi esir edip huzura getirdiler.Yusuf’un elleri bağlıydı. Sultan onun kazıklara bağlanarak öldürülmesini istedi Sultan esirin elinin çözülmesini istedi. Alparslan okunu Yusuf’a doğrulttu hedefi şaşırmıştı. Alparslan’ın dalgınlığından faydalanan,Yusuf, hançeriyle sultanı kalbinden yaraladı. Yusuf gürz darbeleriyle ölecekti.Alparslan’ın son sözleri şöyleydi“Her zaman düşman karşısında Allah’tan yardım dilerdim. Dün askerlerimin çokluğundan ve ağırlığından dolayı ayağımın altındaki dağ depreniyor gibi geldi. Kendi kendime: ‘Ben dünya padişahıyım, bana kim galip gelebilir.’ dedim
Allah-ü Teala, beni en zayıf kulu karşısında aciz bıraktı.” deyip i24 Kasım 1072 de vefat etti Merv’de babasının yanına defnedildi.Sultan Alparslan 1032 de doğmuş, 40 yıl yaşamıştı. Sultan olarak adına hutbe okutulmasından vefatına kadar olan süre ise 9 sene 6 aydı.

murataltug1985 12-06-2017 08:58

Kaynak osmanlı-devleti 1299. tr.gg
Kosova savaşı

Murâd Han Kosova tekfurunun üzerine, akıncı kumandanlarından Yaralı Doğan Bey kumandasında bir kaç bin kişilik kuvvet sevketmisti. Doğan Bey Kosovayı baştan başa vurup düşmanı çökertti. vezîriâzam Ali Paşa ve tecrübeli akıncı Evrenos Bey’in orduya katılması, maneviyâtı yükseltti. Osmanlı düşman üzerine yürüdü. Sırp elçisi, meydan okuyarak Osmanlı ordusunun vaziyetini öğrendi Sırp despotu Lazar’ın merkezi Priştine’ye yüründü.*Osmanlı ordusu Yanbolu Sofya ve Köstendil’e geldi Gâzi Evrenos Bey ve Paşa Yiğit’in akıncıları . 8 Ağustos 1389’da Priştine Kosova sahrasında haçlı ordusu ile karşılaştı haçlılar Macaristan Lehistan, Sırbistan, Bosna Eflak, Boğdan Hırvatistan. Bohemya, Macaristan Arnavutluk prensliklerinden meydana gelen 150.000 kişilik bir orduya sahipti. Türk ordusu Karaman, Aydın, Menteşe, Saruhan, Hamîd, Teke ve Candaroğulları beyliklerinden oluşuyordu 60.000 kişiydi

Sultan Murâd Han, 8 Ağustos 1389’da Berât gecesinde Kosovada istirahat vermişti. akşam fırtına çıktı kimse kimseyi seçemez oldu. Hava kâfirin işine gelecekti. duâ etmekten başka çâre yoktu.Sultan Murâd, Berât gecesinde, abdest alıp rek’at cenâb-ı Hakk’a göz yaşları içinde yalvardı:
Ey ilâhî! Seyyidî! Mevlâyî!. Bunca kerre duâmı kabul ettin. Beni mahrum etmedin. duâmı kabul eyle! yağmur verip, zulümâtı tozu def etki kâfir leşkerini görüp, yüz yüze ceng edelim! Yâ ilâhi! Mülk ve kul senindir. Sen kime istersen verirsin. Ben âciz kulunum. Beni sen bilirsin. Mülk ve mal benim değildir. senin rızânı isterim. Yâ Râb! Beni müslümanlara kurban eyle! mü’minleri küffâr elinde helâk eyleme! Yâ ilâhî! nüfûsun katline beni sebep eyleme! Müslümanları mensur ve muzaffer eyle! Müslümanlar için ben canımı kurban ederim. Tek sen kabul eyle! mü’minlere ruhumu feda kıl! beni gâzi kıldın, âhir şehâdet nasîb kıl! Âmîn!

9 Ağustos 1389 da sekiz saat süren şiddetli kosova savaşında haçlı ordusu imha edildi. komutan Lazar öldürüldü Murâd Han, zafer sahasını gezdiğinde yanına sokulan yaralı Sırp azilzâdesi Lazar’ın dâmâdı Miloş Obiliç tarafından hançerle şehîd edildi. Cenazesi Bursa’ya getirilip Çekirgede bulunan Murâd-ı Hüdâvendigâr Câmii türbesine defnedildi.

murataltug1985 12-06-2017 08:59

Kaynak osmanlı-devleti 1299. tr.gg
I. Murat'ın vefatı

Bir ölüm kalım savaşı olan kosova savaşı ve
suikast Türk Osmanlı ve yabancı kaynaklarda çok farklı anlatılır Türkçe kaynakta I. Murat Sırp Despotu Lazar'ın damadı olan Milos'un hançerine hedef olmuş; otağında ölmüştür.Feridun Beyin*Münşeat*eserinde Miloş'un Müslüman olmak istediği I. Murat'a yaklaşıp hançerle onu kalbinden vurduğunu bildirir.Dimitri Kantemir ise *I. Murat'ın Kosova meydanını gezerken harp meydanında öldürüldüğü rüyayı anlatırken yaralı bir Hristiyan askerin I. Murat'ın karnına hançerini sapladığını nakleder.Sırp anlatımlarına göre, Sırp asılzadesi Milos'un görüşme talep ettiği I. Murat'in otağında öldürdüğü yazılır.Bu olayla ilgili tek yazılı belge ise, Bosna Kralı Tvrtko'nun Floransaya 20 Ekim 1389 tarihli mektuptur. mektuba göre muhabere başında Sırp ağır süvarilerinin hücumunda 12 kişilik bir grup Osmanlı ordusunu yarmayı başarmış 12 soylu süvariden biri I. Murat'ı öldürmüştür.

murataltug1985 12-06-2017 08:59

Kaynak tarih1224.blogcu.com
YILDIRIM BEYAZIT'IN ÖLÜMÜ

Anadolu'da, ve Rumeli'de fırtına gibi esip şimşek gibi çakarak Osmanlı Devleti'ne tehdit olan Türk beyliklerini tasfiye eden, Bizansı muhasara ve tehdid eyleyen, Doğu Roma tahtının mukadderatını çizen Niğboluda Haçlı ordularına kesin cevabı veren, zaferlerinden dolayı Abbasî halifesi tarafindan "Sultan-i iklim-i Rûm" unvanı verilen Yıldırım han Timura esir düştükten sonra Timur, cengaver esirini her yere götürüyordu. Izmir'i zapt eden Timur, Osmanlılara bağlı Uluborlu ve Eğridir kalelerini zapt ettirdi. Bâyezid han Eğridir'in zaptında hastalandı. Timur, onu Akşehir'e gönderdi.
Yıldırım Han cevval, izzet-i nefis sahibi, zafere alışmış bir hükümdardı mağlubiyet ve esarete tahammül edemedi.

Timur'un kendisini serbest bırakacağına Osmanlının başına geçeceğine inanmayan Yıldırım hanın keder ve üzüntüsüne çare bulunamadı. 9 Mart 1403 Perşembe günü ruhunu teslim eyledi. Öldüğünde kırk iki yaşındaydı Yıldırım hanın zehirlen intihar ettiğine dair bilgiler gerçeği yansıtmazlar. tarihçi Enverî, Hoca Saadeddin Solakzâde gibi kaynaklar ile Timur'un tarihçileri intihardan bahs etmezler. o, nefes darlığı ve hunnaktan ölmüştür.solakzade tarihi zehir meselesini şöyle anlatır "Bulduğunu yazan asılsız tarihçiler yüce padişaha zehir içti veya Timur'un hekimleri zehirledi diye iftira etmişlerdir" der. Yıldırım hanın hastalıklarına esaret ve keder de eklenince vefat etmiştir. Hükümdarlığı 14 sene devam etmiştir. cesedi Akşehir Mahmut Hayranî türbesine konulmuştur. Timur, ailesine taziyetlerini bildirerek ihsanlarda bulunmuştur Semerkandda cesedi Musa Çelebi'ye teslim ederek hükümdarlara yaraşır bir merasimle defn edilmesini istemiş, Musa Çelebi'ye de babasının mülkünde hükümdarlık vermiştir. Yıldırım han naaşının Bursa'da inşa ettirdiği Camiye defnini vasiyet etmiş Timur, Yıldırımın tabutunu Musa Çelebi'ye teslim ederek Bursa'ya göndermiştir

*azim ve irade sahibi, cesur, cevval, mert, dobra bir kimse olan Yıldırım han sert, hırçın ve inatçıydı içkiden tövbeliydi adalet gösterdi. şeriata aykırı davrananlara terbiyesini verdi. Osmaneli on kat daha şenlendi. Gazi sultan, Tanrı'dan korkmayı kamudan ileri tuttu. şeriata aykırı eğlence, çalgı ve aldatıcı şeytan kuruntusu ne varsa hepsini bıraktı. bilginler ve şeyhler onun arkadaşlığı ile yücelerdi."

*

murataltug1985 12-06-2017 09:00

Kaynak tarih1224.blogcu.com
YILDIRIM BEYAZIT'IN ÖLÜMÜ

Bursa'daki Ulu Cami inşa edildiği zaman Bâyezid han Emir Sultan Muhammed Buharî ile caminin kontrolüne gelir. padişah, bu güzel binanın Hz. Emir'in hoşuna gidip gitmedigini sorar. Emir Hazretleri yapının sağlamlığı, güzelligi, alanının genişliğinin tam bir ölçü ve olgunlukta olduğunu söyledikten sonra şöyle der Pek güzel olmuş, lakin civarında birer meyhane yapılsaydı" deyince Sultan Bâyezid: "Cami-i Şerif, Allah'ın evidir. Civarında meyhanenin ne işi var?" der. Emir Sultan "Padişahım,Allah'ın evi mü'minin kalbidir. Niçin kalbinizi içki ve münkeratla dolduruyorsunuz?" diyerek tarihî bir nasihatta bulunur. Emir Sultanın nasihati tesirini gösterecek ve sultan içki içmeyeceğine söz vererek tevbe eder. içkiyi terk etmekle kalmaz, bütün işlerin, Allahın rızasına uygun görülmesini, doğruluk ve adaletten sapılmamasını, memleketin imar edilmesini, hayır tesislerinin inşa edilip halka hizmet edilmesini ister. halkına örnek olur. Bursa kadısı Muhammed Fenarî'nin mahkemede şahidliğe gelen padişahın, cemaatla namaz kılmayı terk ettiği için şehadetini kabul etmemesi, bunu göstermektedir. Bizans tarihçileri, padişahın Niğbolu zaferinden sonra kendisini zevk ve eğlenceye kaptırdığını zikr eder. İftira atar Bâyezid'in sefahat yüzünden fikrî ve bedenî kabiliyetlerini taç ve tahtını kayb ettiğini yazar İfadelerde büyük bir iftira vardır. Anadoludan Rumeliye at koşturan, harp ve devlet işleri ile meşgul olan hükümdarın sefahata ve israfa zaman ayırması mümkün değildir

murataltug1985 12-06-2017 09:00

Kaynak tarih1224.blogcu.com
YILDIRIM BEYAZIT'IN ÖLÜMÜ

Yıldırım han âdil, hak perest tebasını seven bir hükümdardı her gün herkesin kendisini görebileceği geniş bir yere gelir şikâyet ve arzuları dinler. zulümleri ortadan kaldırır idaresindeki memleketlerde adalet ve asayişi sağlardı
Bâyezıd han azimkar irade sahibi, aceleci ve her şeyden nem kapan bir hükümdardı. âlim ve şeyhlere hürmetkârdı. cesurdu tehlikeden çekinmezdi. Mısır ve Suriye tarihçileri, yıldırım hanın islâm hükümdarlarının en hayırlısı ve en büyüğü olduğunu zikr ederler. Yıldırım han İslâm hükümdarlarının cihad ve gazayı bırakmasından kızmış Müslüman hükümdarların kendi tebaalarından kanunsuz vergi almalarına tahammül edememiştir yıldırım han
anarşi ve mücadelelerle çalkalanan Anadolu'ya vahdet getirerek insanlara birlik kazandırmış bir bayrak altında toplamıştır yıldırım han Anadolu Selçuklularının halefi olduğunu ispatlamıştır Ankara mağlubiyeti ile timura yenilmiş esaret hayatına dayanamayarak hastalıklarının ilerlemesi ve esirliğinin etkisiyle can vermiştir ankara savaşı ve yıldırım hanın ölümüyle anadoluda fetret devri ve taht kavgaları başlamıştır

murataltug1985 12-06-2017 09:00

Kaynak sorularlaislamiyet.com
Yıldırım Bayezid'in vefatı

Yıldırım Bayezid'in vefatı ile ilgili üç rivayet vardır
Hammer Karamanî Mehmed Paşa, İdris-i Bitlisi Timur Tarihini yazan İbn-i Arabşah Yıldırım hanın sıtma, nefes darlığı ve kederden vefat ettiğini*ifade etmektedirler. tarihçiler Yıldırım gibi dindar bir Padişaha, haram olan intihar günahının isnad edilmesinin iftira olduğunu söylemişlerdir.*
Osmanlı tarihinin dev isimi Sa'deddin Efendi ve tarihçiler, son sözü söylemektedir bazı tarihçiler Timur'un zehir içirdiğini veya zehir içtiğini söyleseler de, tamamen hatadır Yıldırım han hastalıklar sebebiyle vefat etmiştir. Yıldırım hana Timur her türlü iltifatı yapmış ayrılırken muhabbetle ayrılmışlardır."

İkinci rivayet Timur'un Bâyezid'i serbest bırakmak niyetindedir bundan vazgeçip, onu Semerkand'a götürmüştür ümitsizliğe düşen Padişah yüzük kaşındaki zehirle intihar ettiği iddia edilmektedir ilk dönem tarihçilerinden, Lütfi Paşa, Âşıkpaşa-zâde, gibi müelliflerin ifadelerini intihar etti"*diye açıklamak doğru değildir. Kuvvetli kaynakların ifadeleri âhiret hazırlığını gördü, ölümünü istedi"*şeklinde yorumlanabilir.Yüzüğünün kaşında bulunan zehirle intihar ettiğini"*nakleden tek kaynak, sadece Vekâyinâmedir. Ve anonimdir kaynaklar Bâyezid Hân'ın*"tez canlu ve gayretlü olmasından dolayı Timur'un mu'âmeleleri karşısında sıtmaya tutuldu günden güne zayıfladı düşman elinde zebûn olub memleketi eller elinde görmeden ölem yeğdür"*deyüb kendü nefsini helak eyledi demektedir.*bazı müellifler de, zehirletildiğini söylemektedir kendini zehirlettiğini anlamak mümkün değildir Hoca Sa'deddin gibi kaynaklar şiddetle tenkit etmiştir.

Üçüncü rivayet yıldırım hanı Timur'un zehirlettiğidir bu iddia tarihçiler tarafından kale bile alınmamıştır yıldırım hanın hastalığının tedavisi için Timur saray tabiplerini tayin etmiştir Yıldırım hanın intiharı iddiası, muteber kaynaklarda yer almaz Sadece Fuad Köprülü'nün zayıf rivayetleri zorlama yorumları ve Cumhuriyet'in ilk yıllarında gündeme gelmiştir bu iddia tamamen yanlıştır yıldırım han hastadır ankara savaşında esir düşmesiyle kederden hastalığı artmış emir timur hastalığının iyileşmesi için tüm imkanları sağlamış ancak yıldırım han iyileşemeyerek vefat etmiştir

murataltug1985 12-06-2017 09:01

Kaynak tarihvemedeniyet.org
Cem Sultan’ın Ölümü

Osmanlı tarihi tartışmaya açık birçok mevzuyu barındırır. Kapalı kalmış ezber bozan yaklaşımlar, beraberinde yeni fikirleri getirir. Osmanlı tarihinde Cem Sultan’ın ölümü tartışmalı bir konudur
Cem Sultan, Sultan Mehmed’in oğlu Bayezid hanın kardeşidir. Ömrünün en verimli yıllarını Avrupa’da geçirmiştir. kendisi bu tercihi yapmamış istenmeden gelişen hadiseler, onun Frenk topraklarında yaşamaya mahkum etmiştir Cem Sultan, neden Osmanlı dışında hayatını devam ettirmiş ve orada ölmüştür? Fatih hanın ölümü ile Osmanlının başına kimin geçeceği bilinmiyordu. Sultan Mehmet oğlu Şehzade Mustafa’yı tutuyordu genç şehzadenin ölümü, planları bozmuştu Fatih hanın vefatıyla şehzade, Bayezid ve Cem arasında taht mücadelesi başladı.Bâyezid 33, Cem 22 Yaşındaydı.

Şehzade Cem Bursada saltanatını ilan etti. Bayezid hana yenilerek Anadoluya çekildi. bütün malına el konuldu.*Mısır’a, Memlüklü sultanın yanına geçti hac için Hicaz’a hareket etti. tekrar Osmanlı topraklarına girdi yine muvaffak olamadı.
18 Temmuz 1482’de Rodos Adası’na şehzadenin on üç yıllık macerası başladı Saint Jean şövalyeleri şehzade Cem’i koz kullanmak ve Avrupayı haçlı ittifakında toplamayı hedefliyordu.
şehzade, Nice şehrinde Pouet Şatosu’na Sassenage Şatosu’na götürüldü.
Sultan Bayezid’in baskısıyla şövalyeler, Cem’i elde tutamayarak Papa’ya teslim ettiler. Cem, Papa Innocent’in döneminde Angelo kulesinde sıkıntılı bir dönem geçirdi. Papa Borgia zamanında serbest bir hayat sürdü genç şehzadenin ölümüne üç sene kalmıştı.

Fransa kralı Charles, ordusuyla Napoli Krallığını ele geçirdikten sonra Cem’i yanına alarak Kudüs’e bir sefer düzenleyecekti Cem Sultan’ın ölümünden bir ay evvel Charles, Papa’dan şehzadeyi istedi. Cem’de hastalık belirtileri başladı.*ölüm emareleri başlamış ve at üstünde değil; sedye ile hareket ediyordu Cem Sultan, 25 Şubat 1495’te Çarşamba günü hayata gözlerini kapadı. ölümü, bugün bile bir açıklığa kavuşturulamadı Öldüğünde 36 yaşındaydı

murataltug1985 12-06-2017 09:01

Kaynak tarihvemedeniyet.org
Cem Sultan’ın Ölümü

Batılıların, Djem yada Zizim Dedikleri
Cem Sultan’ın ölümü hakkında Cem’in zehirlenerek öldürüldüğü kanaatı yaygındır. İtalyan tarihçileri, Cem Sultan’a zehrin Papa tarafından verildiğini belirtir Papa cem sultanı tofana zehri ile etkisiz hale getirmiş olabilir. Fransa kralı, Cem’i Haçlı ittifakında yanına almayı düşünmektedir Papa bu isteği kabul etmek zorunda kalmıştır. Papa’ya göre Şehzade Cem, Charles ile Kudüs’e gidecek dönüşte kendisine teslim edilecektir. bu çok uzun bir zamandır. Charles’ın sözünde durup durmayacağı şüphelidir.

Papa Innocent Cem’i zehirlemiş olabilir, genç şehzadenin na’şı iade edilmemiştir şehzadeyi zehirleyerek, Fransa kralına teslim etmiş olması kuvvetli bir ihtimaldir. Avrupa ve İtalya yarım adası zehir imal etme hususunda gelişmiştir.
Cem Sultan 13 sene vatanından ayrı, Avrupa topraklarında bulunmuş sıkıntı çekmiştir Osmanlı’ya hasım kişiler arasında günleri geçmiştir. Haçlı ittifakından haberdardır üzülmüştür şehzadeden şunu söylemiştir
“Ya Rabb, eger kâfirler beni bahane edüp ehl-i İslam üstine hurûc etmek kasdın ederlerse beni ol günlere erüşdürme, canumı*kabz eyle”

yıllarca vatanına kavuşamayan şehzade büyük bir sıkıntıya düçar olmuştur Katlanarak artan rahatsızlıklar genç yaştaki şehzadeyi yıpratmıştır Cem’in kendi eceli ile ölmüş olma ihtimali de mevcuttur. Sultan Bayezid sıkıntılar yaşamıştır. bir koz gibi kardeşinin düşman elinde bulunması, onun hareket alanını daraltıyordu. Ancak cem sultanı zehirlediği düşüncesi, çok zayıf bir ihtimaldir yıllarca Cem Sultan’ın yanında bulunan*Sinan Bey’in, İstanbul’a gelip, II. Bayezid Han’ın hizmetine girmesi akılları karıştırmaktadır.

Cem Sultanın hayata gözlerini kapaması devletin bekaası için üzücü bir sonuç da değildir. Cem sorunu devam ettiği müddetçe bir iç çekişmeler devam edecek düşmanlar sevinecekti Cem Sultan’ın ölümünde kesin bir yargı yoktur Avrupa’nın ve Osmanlıda önemli bir kudrete sahip olan şehzadenin çok genç yaşta ölmesi zehirlenme ihtimalini kuvvetlendiriyor Sonuçta cem sultan Doğu Roma’yı yıkan büyük bir hükümdarın oğlu, hem de osmanlı imparatoru Sultan Bayezid’in öz kardeşiydi…

murataltug1985 12-06-2017 09:01

Kaynak tarihin.com
Fatih Sultan Mehmet'in Sır Dolu Ölümü

Sultan Mehmet, 27 Nisan 1481'de hasta olmasına rağmen sefere çıkmıştır. Gebze yakınında Hünkar çayırında hastalığı ağırlaşır. Ayakları şişmiştir. Fatih han hükümdar hastalığı guthastalığına tutulmuştur.
Sultan Mehmet'in ölümü ile ilgili birinci iddia; Hekimler Fatih hana ilaç vermişlerdir. Acısını hafifletmeyince*acıyı gideren şerbet*vermişlerdir. Mehmet Han Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Aşık Paşa Zade Lütfi Paşa gibi dönem tarihçileri Fatih hanın zehirlendiğinden söz etmezler.

ikinci bir iddia Karamani Mehmet Paşa Vezirazam olunca Yakub paşa ona hased eyledi, padişah dermansız bir hastalığa tutuldu ve hekim Yakub paşa ve Mehmet Paşa ilaç yaptılar tedaviye başladılar ancak İki ilaç ters etki yaptı. Mehmet han vefat eyledi" Üçüncü bir iddia Sultan Mehmet'in zehirlendiğidir Venedik Sultan Mehmete 14 suikast düzenlemiştir başaramamıştır. Daha sonra Yahudi bir doktor sarayda göreve alınır. Hekimbaşı'lığına yükselir. Müslümanlığı seçer ve Yakub ismini alır. Avrupalı *tarihçi Babinger Hekim Yakub'un Venedik casusu olduğunu Sultan Mehmet'i zehirlediğini iddia etmiştir. Sultan Mehmet vefat edince Hekimbaşı Yakub'un öldürüldüğü iddia edilir ki iddia asılsızdır. Hekim Yakub'un Bayezit han zamanında görevine devam etmiştir sultan mehmetin. zehirlenme iddiaları zayıf ve asılsızdır

murataltug1985 12-06-2017 09:02

Kaynak dünyabülteni.net
Sultan Selim neden öldürüldü

Osmanlı modernleşme çabalarının mimarlarından III. Selim, saraydaki iktidar savaşlarına kurban gitmişti.Yakınçağda Osmanlı İmparatorluğu çöküş içerisindeydi Askeri, siyasi, ekonomik, geri kalmışlık, devleti güçten düşürmüştü. ıslahat hareketleri başarılı olamamıştı.III.Selim 1789'da 28 yaşında tahta çıktığında, ıslahatlardan yararlanarak , yenilik hareketine girişti *22 devlet adamının sunduğu raporlarla büyük bir program hazırladı. "Nizam-ı Cedit programı, askeri alanda olup, Osmanlı İpmaratorluğu'nun ıslahını amaçlamaktaydı.III.Selim, giriştiği yeniliklere karşı devlet ve asker içerisinde muhalefetle karşılaştı. Statü kaybedecek olan bu çevreler 26 Mayıs 1807'de Kabakçı Mustafa isyanını çıkarttı. III.Selim, Nizam-ı Cediti kaldırdı. 29 Mayıs 1807'de tahttan indirildi III.Selim'in yerine, VI.Mustafa padişah oldu.

ordudaki yenilik ve 3.selim taraftarı, Rusçuk ayanı Alemdar Mustafa Paşa on beş bin* askeriyle Bab-ı ali'ye gelmiş. Topkapı Sarayı'na girmiştir *IV. Mustafa, Şeyhülislam'ı huzurundan kovmuş amcası III.Selim ve kardeşi Şehzade Mahmud'un idamlarını emretmiştir. emri yerine getirmek için Başçukadar Fettah, Hazine kethüdası Selim, Hazine vekili Zenci Nezir, Sultan Selim'in dairesine girmişlerdir. kurtulmak ümidi ile dairenin kubbesine çıkan III.Selime hücum eder ve boğazına urgan takarak boğmaya çalışırlar, Başçukadar Deli Fettah, çekmeye başlarlar. III.Selim "aman bana kıyma" dediysede bostancı merhamet etmemiştir. Sultan II.Mahmud 3.selimin katlini bizzat görmüştür III.Selim, darb edilerek ve birkaç yerinden şişlenerek şehit edilmiştir.
Alemdar Mustafa Paşa, Babüssade kapısını Sultan Selim'e zarar gelebileceği düşüncesiyle, baltalarla kırdırır muvaffak olamaz Paşa Arz Odası önüne gelince, Darüssade Ağası "Sultan Selim Efendimiz dar-ı bekaya rıhlet eylediler" deyince paşa," kanı cenaze göreyim* ve mübarek kademine yüzler süreyim; kafir arab en sonunda edeceğin bu muydu, tiz varup cenazeyi getir" diye bağırır.

Sultan Selim'in cenazesin bir şilteyle çıkartılarak, Arz Odasına koyulur Alemdar paşa, Sultan Selim'in yüzündeki örtüyü kaldırıp bakmış, Vay Efendim, şu gözlerim seni bu halde gördü" demiş cinayetin içoğlanlarınca işlendiği zannıyla kafir-i küfran-ı içoğlanları, gazi bir padişaha kafir bile kıymaz; urunuz şu kahbelere ,diye etrafa emirler yağdırmıştır. İmam Ahmed Efendi, paşanın ayaklarına kapanarak" aman efendim ağaların bir kaşık kanlarına girmeyiniz" diye yalvararak Alemdar'ın sarayda katliam yapmasına engel olur. Alemdar Paşa ve herkes II.Mahmud' a biat etmiş ve Şehzade Mahmud, 28 Temmuz 1808 Perşembe günü tahta çıkmıştır. III.Selim' in naaşı II.Mahmud, Sadrazam Alemdar Paşa, Şeyhülislam devlet ricali ve ağalarla birlikte cenaze namazı kılınarak Laleli Camii türbesinde,babası III.Mustafa'nın sağ tarafına defnedilmiştir.

murataltug1985 12-06-2017 09:02

Kaynak türkçüsözlük.com
mete han’ın okları

tarihteki en efsane komutanlardan mete han’ın hikayesidir.babası teoman, mete han’ın yerine yabancı karısından olma oğlunu varisi ilan eder, mete’yi esir gönderir. daha mete’yi yok etmek isteyen teoman, askerleriyle oğlunu esir gönderdiği ülkeye yürür. esirlikten kaçan mete babasından tepki çekmemek ve oğlunun hakkını vermek için babasının emrine 10.000 asker verir. mete’nin çok sevdiği bir oyun vardır, çin kaynaklarındaki oyunda mete okunu bir yere doğrultur, ve askerleri oraya ok yağdırır. askerlerini bu disiplin ile eğitir. bir gün okunu en sevdiği atına çevirir, askerler oku atmazlar. mete han okunu askerlere çevirir, askerler vurur askerler bu disiplinle yetişmiştir bir gün ise mete okunu ava giden babasına doğrulttuğunda,10.000 demir disiplini askerlerden hiçbiri tereddüt etmez.

murataltug1985 12-06-2017 09:02

Kaynak haber7.com
Kudret Köseoğlu'nun köşe yazısı
Ahmet kaya nasıl linç edildi

10 Şubat 1999 MGD gecesi Ahmet Kaya ödülü alırken kasetimde Kürt asıllı olduğum için Kürtçe söyleyip Kürtçe klip yapacağım”*demişti...salonda linç başlamıştı...Kaya ailesinden özür dileyen Serdar Ortaç, çıldırmakta olan kalabalığa gaz vermişti... Şenay Düdek Müge Anlı, Tunca Yönder ve Levent Altınay Kaya’ya saldırıp insanları teşvik etmişlerdi, çatallar bıçaklar havada uçuştu... Bu dört isim hâlâ özür dilemedi...İkitelli medyası boş durmadı. 11 yıl evvel medyatik lince girişti İkitelli kalemşörleri. operasyonun sonu ölümle bitti...
12 Şubat 1999 Hürriyet’te ‘Ahmet Kaya yuhalandı’ Posta’da ise Kaya şov yaptı, ortalık karıştı’ Hem Hürriyet hem Posta da Kaya’nın söyledikleri tamamen çarpıtılmıştı... Sözde Kaya ödülü Kürtlük adına alıyorum. Kürtçe klip çekeceğim. klibi yayınlamayan televizyonların tepesine bineceğim. Kürtlüğümü kafalarına vura vura kabul ettireceğim” demiş...Tamamen yalan ve iftiralarla halk kayaya
karşı kışkırtılmak...istendi

İkitelli medyası azgınlaşıyor...14 Şubat 1999 Hürriyet’in manşeti: Ayıp ettin ‘gözüm’ *... Ahmet Kaya Abdullah Öcalan’ın resmi önünde, Kürdistan haritasıyla şarkı söylüyor. Ahmet Kaya’nın PKK gecesinde Apo’lu Kürdistan haritası önünde konser verdiği ortaya çıktı” deniyor Kaya’nın “Dağdaki adamın paraya ihtiyacı var. arkadaşlar” dediği yazılmış Kasım 1993’te verilmiş konser... manşeti attıran Ertuğrul Özkök ‘Magazinciler, gecesinde her şey çok güzeldi. bir tek çirkin adam vardı. O da Ahmet Kaya idi”...Bekir Coşkun da şöyle yazıyor Ahmet Kaya’yı sevmem. kovulması umurumda değil. Bir sanatçı bölücülük yapıyorsa, elbette kovulur”...Linç ve cinayet girişimini destekliyor Bekir Coşkun... Fatih Altaylı şöyle yazıyor “Kültürsüz, ne dediğini bilmez, cahil ve basit adamsın Ahmet.

Derin yapılanma-İkitelli haberlerinden sonra Kayanın davaları başlıyor... Ahmet Kaya pkk ya konser vermediğini söylüyor. Sonrasında bu ‘Apo’lu Kürdistan haritalı fotoğraf’ savcı tarafından isteniyor... Hürriyetin cebabı şu: habere dair elimizde kaset, fotoğraf, görüntülü bulunmamaktadır”...Çünkü harita fotomontajdı...Ergenekon tarafından üretilmiş ve Hürriyet’e servis edilmişti. Kaya’nın ağzından aktarılan sözler yalandı... Kaya’ya yönelik bir linç operasyonu yürütülüyordu linç operasyonuna Ahmet Kaya’nın kalbi dayanmadı...16 Kasım 2000 günü Kaya vefat etti.

murataltug1985 12-06-2017 09:03

Kaynak haber7.com
Kudret Köseoğlu'nun köşe yazısı
Ahmet kaya nasıl linç edildi

Hürriyet 20 Temmuz 1999 da bir Kaya ve kavakçıyı biri Kürt, biri dindar iki insanı yok etmek istiyordu... Merve Kavakçı haberi şöyleydi “ABD vatandaşı ve vatandaşlıktan atılması gündemde olan Merve Kavakçı başını örttü, ayağını açtı”... Kaya’ya dair ise Münih’te konser veren Ahmet Kaya, Türkiye’ye hakaretler yağdırdı. Türkiye’ye ‘’Şerefsizlerin ülkesi’’ dedi”...habere derin yapılanma fotomontaj Apo’lu sahte fotoğraf konmuştu... Fatih Altaylı şöyle yazmıştı “Parayı veren Ahmet’i alır. Ahmet, yalancı haysiyetsizin biridir. Avantayı nereden buluyorsa ona göre bağırır...” pespayeleşmişti Altaylı...

Hakkında çıkan haberler üzerine Ahmet Kaya Türkiye’yi terk etmek zorunda kaldı. her yerden tehdit alıyordu artık. hürriyet ve İkitelli medyası canlı hedef olarak gösteriyordu... Eşi Gülten ve kızı Melis’le Paris’e yerleşti... Hürriyet tatmin olmuyordu...2 Eylül 1999’da manşet attılar “Şerefsiz, işbaşında”...Yine o yalan ve sahte pkk haritası Yine Kaya adına uydurulmuş bir sürü yalan demeç...Özkök yönetimindeki Hürriyet gazetesi Ahmet Kaya’ya ülkeyi dar etti. Kaya, ülkeden kovuldu. Yalan belgelerden ceza aldı. En sonunda linç operasyonuna Ahmet Kaya’nın kalbi dayanmadı...16 Kasım 2000 günü vefat etti....
11 yıl içinde ne Ertuğrul Özkök Bekir Coşkun... Ne de Hürriyet gazetesi... yüreklice çıkıp “Benim gazetem Ahmet Kaya ya ayıp etmiştir” deme cesaretini gösteremedi... Bu utançtır...
Biz yine iyi niyetle soruyoruz...Özür dilemeyecekmisiniz Ertuğrul Özkök? Eşsiz kalan Gülten Kaya’nın ve babasız kalan Melis Kaya’nın yüzüne nasıl bakacaksınız? dürüst olun... yaptıklarınızdan ötürü hiç utanmıyormusunuz? Hiç mi vicdanınız sızlamıyor Ya siz diğerleri? suskunluğunuzu koruyacakmısınız? Yine mi lafı dolandıracaksınız? kalbiniz acımıyor mu? *

murataltug1985 12-07-2017 08:25

Kaynak ajanshaber.com
Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölümü kaza mı suikast mi?

Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölümüne neden olan helikopter kazası 6. yılında esrarını koruyor.
Yazıcıoğlu'nun ölümünden 6 yıl geçti. Yazıcıoğlu,*BBP Başkanıiken* maraş mitinginden Yozgat mitingine giderken helikopterinin düşmesiyle* hayatını kaybemişti.
Kazadan sonraki ilk gelişme İsmail Güneş'in 112 ile 155'i araması ve yerlerinin tespit edilememesiydi.20 dakika süren telefon görüşmelerine rağmen enkaza ulaşılamadı.Kazadan 48 saat sonra helikopterin enkazı Muhsin Yazıcıoğlu dâhil 6 kişinin naaşı Keş Dağı Kuru Dere Kanlıçukur mevkiinde bulundu. Enkaz, arama çalışmalarının yapıldığı bölgenin 115 km uzağındaydı.Kayseri Valisi Mevlüt Bilici’nin yaptığı açıklamalar çelişkiliydi arasında yer aldı. Vali ilk açıklamasında Yazıcıoğlu’nun yaşadığını , ayağının kırık olduğunu söylemiş ancak doğru çıkmamıştı. Bilici, açıklamayı Kayseri Emniyet Müdürü Orhan Özdemire ait olduğunu söyledi.*

25 Mart 2009 da helikopter bilinmeyen bir sebepten dolayı düştü.İHA muhabiri İsmail Güneş 112 yi aramış bacağının kırık olduğunu, helikopterde BBP Sivas il Başkanı Erhan Üstündağ'ın inlediğini, ne BBP Sivas il başkan yardımcısı Murat Çetinkaya ne de pilot Kaya İstektepe'den ses gelmediğini, Muhsin Yazıcıoğlu'nu ise göremediğini söylemiştir.
28 Mart 2009 tarihi 14:10'da BBP Genel Sekreteri Yalçın Topçu'nun Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindekiler vefat etmişlerdir. Açıklamasında bulundu Yazıcıoğlu'nun ölümüyle suikast iddiası ortaya* atıldı.iddiaların araştırılması için Araştırma Komisyonu kuruldu.

Günümüzde kazanın oluş biçimi tartışılmaktadır, helikopterin neden düştüğüne ilişkin çok önemli delillere ulaşıldı. Aksiyon Dergisi ölenlerin kanlarında karbonmonoksit bulunduğuna ilişkin dosya yayımladı. Pilot Kaya istektepe ve* İsmail Güneş'in kanındaki karbonmonoksit ispatlandı. Savcılık, hayatını kaybedenlerin kanlarındaki karbonmonoksitin, üzerinde duruyor.

murataltug1985 12-07-2017 08:26

Kaynak medyafaresi.com
eşinin ağzından Muhsin Yazıcıoğlu'nun son gecesi!

Aracın direksiyonuna geçip, doğduğu şehri cadde cadde, sokak sokak iki saat dolaşmış...Yazıcıoğlu, devletin karlar altındaki itibarını kurtarmak zorundaydı Muhsin Yazıcıoğlu'nun helikopterine ulaşıldığında, şuurunun yerinde olduğu, ayağı ve kaburgalarının kırık olduğu, şeklindeki bilginin kaynağını devlet biliyordu devlet karlar altında kaldı, Devlet karlar altındaki itibarını kurtarmalıdır." Kayseri Valisi iyi bir müneccim, birebir bir insanın kırıklarını bilebilir mi Valinin beyanları soru işaretlerinin en büyüğüdür budur, benim için. devlet yetkilileri cesede ulaştı. ama kamuoyuyla paylaşmıyorlar. Kaza sonrası eşimin hiçbir şeyi teslim edilmedi helikopter kazasında İsmail Güneş Birçok şeyi çekmiştir. Onlar ne oldu yayınlanan görüntüler dışında başka görüntülerin de olduğuna inanıyorum. Kaza sonrası ihmal, kusur ve hatalar zinciri yaşandı Genelkurmay hiçbir şeyi vermedi hukuk için bu işin peşini bırakmayacaz

Muhsin Yazıcıoğlu eşten öte, arkadaş, dosttu ansızın gitti. Hasta olsaydı insan kendini alıştırırdı." Sanki gelecekmiş gibi yaşıyorum. zor bir sürece farklı bir hayata geçtik. Dört kişiden üç kişi ile devam ediyoruz Helitoptere binmeden 15-20 dakika konuştuk Kendine ve çocuklara iyi bakın demişti. Ölüm Haberine şoke oldum, inanamadım."
İnanan insanlardık ölmek son değil bir başlangıçtı Yazıcıoğlu, ölümü ve ahireti çok konuşan bir insandı Teknolojinin bu kadar geliştiği bir çağda, nasıl oluyor da eşimin katillerine ulaşılamıyor, bulunamıyor? bunlar yüreğimi acıtıyor."
Muhsin Yazıcıoğlu'nun yattığı Tacettin Dergahı'na gidemedim insanların sorularına cevap veremedim İnsanlarla karşılaşmamak için yatsı namazından sonra gittim milletvekili olmayı düşünmedim Meclis hizmet yeridir Yazıcıoğlu, başörtülü bir insanın Meclis'e girememesini abesle iştigaldir

Muhsin Yazıcıoğlu, gece 12'den sonra özel aracı ve şoförüyle tüm Sivas'ı dolaştı Türk sanat müziği dinlerdi eşim son gece eve gelmiş. teheccüd namazı kılmış. Namaz kıldığı seccadeyi, sonra yanına dürerek bırakmış. Kur'an'dan Rahman süresini okumuş ve Rahman süresini açık bırakmıştı.bir daha dönmeyecekmiş gibi kapıyı çekmişti Muhsin Yazıcıoğlu'nun Tacettin Dergahına çok gider burayı çok severdi, Mehmet Akif'i anma programlarını hiç kaçırmadı vasiyeti tacettin dergahına gömülmekti

murataltug1985 12-07-2017 08:26

Kaynak medyafaresi.com
eşinin ağzından Muhsin Yazıcıoğlu'nun son gecesi!

Eşim Selçuklu tarihini ve mimarisini çok sevdi Yazıcıoğlu, Tacettin Dergahı'nın maneviyatından etkilendi 7 yaşından itibaren namaz kılmaya başladı teheccüd namazını kaçırmadı Kurulmuş bir saat gibi geç de olsa teheccüd namazına kalktı Yazıcıoğlunun, evdeki en büyük istek ve arzusu rahle üzerinde Kur'an ile seccadeydi.onun için hücre hayatı inziva hayatıydı İşkencelere nasıl katlandın?" diye sorduğumda Yazıcıoğlu, İşkence başladığında Allah'ı zikretmeye başlıyordum.
vücuduma yapılan işkenceden etkilenmiyordum." karşılığını verirdi Yaşlı annesini hacca götürdü Hac sırasında annesinin yanından ayrılmadı. Bütün ihtiyaçlarını karşıladı. annemin hakkını ödeyemem, onunla ilgilenmem lazım' diyerek davetleri geri çevirirdi."

murataltug1985 12-07-2017 08:26

Kaynak hürriyet.com.tr
Gülefer Yazıcıoğlu: "Kardeşim demekle olmuyor

25 Mart 2009’da seçim gezisinden dönerken helikopterin Kahramanmaraş’ın Göksun ilçesi yakınlarında düşmesi sonucu hayatını kaybeden BBP’nin merhum Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu BBP Sivas İl Başkanı Erhan Üstündağ, Başkan Yardımcısı Yüksel Yancı, BBP Meclis üyesi adayı Murat Çetinkaya, gazeteci İsmail Güneş ve pilot Kaya İstektepe, ’Şehitlerimizi Anıyoruz Sivas Belediye Başkanı Doğan Ürgüp salondakilere hitap etti.hüzünlerimiz eksilmeden devam etti Bu kadar yıl sonra facianın ortaya çıkarılmamış olması nedeniyle üzüntümüz artmakta sabır ve tahammül sınırlarımız zorlanmaktadır. ortaya çıkan sayamayacağız kadar çok delil varken, sayın Cumhurbaşkanımızın kanaatlerini beyan etmesine sonuca ulaşılamaması olması bizi endişelere sevk etmektedir. Kesin olarak bilinmelidirki ne BBP liler ne de insanımız helikopter kazasının peşini asla bırakmayacaktır" dedi.

murataltug1985 12-07-2017 08:27

GÜLEFER YAZICIOĞLU’NDAN SİTEM

helikopter olayının üstü kapatılmaya çalışıldı Kardeşim demekle kardeş olunmuyor. Yazıcıoğlu’nun yaptığı kardeşleğin aynısını bekliyoruz dertlerimi anlatamadım kimse anlamak istemedi Türkiye’yi yönetenlere sesleniyorum; canınız istediğinde her şeyi yaptığınızı gözümüze soka soka gösterdiniz. 5 yıllık süreçte gözyaşlarımızı, dertlerimizi telafi etmediniz. Sayın Bülent Arınç 17 Aralık’ta şöyle bir cümle kurdu yüreğim acıdı. Şunu söylüyordu; ’Yasaları çiğneyenlerle ilgili gereken yapılacaktır.’ Peki söylüyorum. 5 yıl önceki yasaları çiğneyen sayın ulaştırma bakanıyla bürokratlarınızla ilgili ne yaptınız? Çok kızgınım, çok üzgünüm, din kardeşlerime kırgınım. canınız acıdığında yasaları çiğneyenlere nasıl muamele ediyorsanız, bize karşı yasaları çiğneyenlere neden aynı muameleyi reva görmediniz? İlla sizin canınızın acıması mı gerekiyor? Vatandaşın canı acıdığı zaman nerdesiniz? Muhsin Yazıcıoğlu size kardeşlik yapmıştır. Ama siz Yazıcıoğlu’na kardeşlik yapmadınız, yapmamaya devam ediyorsunuz."

Ülkem adına çok üzgünüm Türkiye Cumhuriyeti’nde kişiye, zamana, duruma göre bir adalet sistemi varmış. kimse bana Türkiye’de adalet var diyemez, inandıramaz. Biz adeleti Türkiye için istedik. Türkiye’de bir vahim olaylar gerçekleşmesin diye istedik. siz ne yaptınız? Önce karla örttünüz, sonra farklı şekillerde örttünüz oğlum Furkan şunu söyledi; Ölüler üzerinden siyaset yapmayın diyorlarmış. hak aramak siyaset yapmak mı oldu? Biz hakkımızı arıyoruz, Çünkü vergi veriyoruz. refah ve huzur içinde yaşamak istiyoruz. Kimsenin çok görmeye hakkı yok."
Bizi sustukça aptal zannediyorlar? Biz aptal değiliz. dirlik ve düzen için çaba sarfediyoruz. kışkırtmıyoruz, kimseyi birbirine düşürmüyoruz nifak tohumları sokmaya çalışmıyoruz. bizim iyi niyetimiz suistimal edilmemeli. Ölü üzerinden siyaseti bilmeyiz Yakışmaz bize. Biz Muhsin başkana yakışır davranmak istedik ve davrandık. bedeli adaletsizlik olmamalı. Bizim adeletimizi vermeliler. ülkeyi biz yönetmiyoruz, adalet mekanizması elinizde. İstedikleri zaman neler yaptıklarına şahit olduk demek ki bu helikopter kazası ve muhsin başkanın ölümü çözülmek istenmiyorki ağırdan alıyorlar."

murataltug1985 12-07-2017 08:27

Kaynak hürriyet.com.tr
Gülefer Yazıcıoğlu: "Kardeşim demekle olmuyor

Başbakanlık Teftiş Kurulu geçen 5 yıl boyunca helikopter olayıyla ilgili rapor hazırlmadı Bu 5 yıllık süreci geçiştirdiler. özel yetkili mahkemeleri Ama bilsinlerki herkesin bir hesabı varsa rabbimin de var. İlahi adalet tecelli edecektir. kaçış yoktur. susuyoruz, özellikle basın önüne çıkmamaya gayret gösteriyorum.öfkeliyim, kızgınım, kırgınım. yaralarımıza merhem bulamıyoruz. Cumhurbaşkanı, Adalet Bakanlığı ve bazı kurumları uyardığını söylüyor. ne oldu? Ne yaptılar? sonuca bakarım, sonucu görmek isterim. Adalet gecikiyorsa, adalet değildir. Geç gelen adaleti kabul etmiyorum. Başbakanın konutuna böcek konulunca Teftiş Kurulu hemen rapor hazırladı. 5 koca yıl geçti, Ve hala Başbakanlık Teftiş Kurulu rapor hazırlayacak. Ne kadar acıdır Demek yalnızca vatandaş olmak, vatandaşlarla bir arada yaşamak adaleti geciktiriyormuş. ."
Buradan ülkeyi yönetenlere sesleniyorum; Kardeşim demekle kardeş olunmuyor. Seçimde hatırlanan kardeşliği asla kabul etmiyorum. Muhsin Yazıcıoğlu’nun size yaptığı kardeşliğin aynısını bekliyorum. Sizler Muhsin Yazıcıoğlu’nun kardeşliğini benden iyi biliyorsunuz. dile getiriyorsunuz Muhsin Yazıcıoğlu’nun yaptığı din kardeşliğinin aynısını yapın ve katillerini bir an önce bizlere teslim edin lütfen."

murataltug1985 12-07-2017 08:28

Kaynak internethaber.com
Anne Yazıcıoğlu Türkiye'yi ağlattı

Muhsin Yazıcıoğlu'nun vefatından yıllar geçti Anne Yazıcıoğlu'nun acısı hiç dinmedi.
Türk siyasi tarihinin son kırk yılında etkin ve seveni çok olan, BBP Kurucusu Muhsin Yazıcıoğlu, beş arkadaşıyla 25 Mart 2009 da Keş Dağı'na düşen helikopterde hayatını kaybetti.*Onun ölümü, şüpheli ve acı ölümü akıllara kazındı. acı ölüm herkesi üzdü.annesi Fidan Yazıcıoğlu'nun yaşadığı acının tarifi yok. Evladının üşüyerek ölüme gittiği anlar, anne yüreğinde hiç kapanmayacak bir yara bıraktı.
Fidan Yazıcıoğlunun, tek arzusu Öldüğünde oğluna kavuşmak..."Sivas'ta yaşayan 95 yaşındaki çınar inancıyla oğlunun acısına dayanabilmiş Evlatlarımın en küçüğü Muhsin'di.Evimize gelirdi, gider Ankara'da okurdu. Okumaya çok meraklıydı. Ankara'da ev tuttu, Ankara'da evlendirdik.
Şimdi eşi Bir kızı bir oğlu var. Mazlumdu, Dediğimden çıkmazdı Allah vardığı yerde utandırmasın. Bizi de götürdü Ankara'ya Ne bilsin kaza olacağını. Birden bire düştü öldü. Beş tane de adam yanında. Bir de kendi altı.

HAKKINI HELAL ET DERDİ ÖLMEDEN ÖNCE Yer göğe karıştı. Evlat acısı. Çok zor Hakkını helal et derdi. helal olsun derdim. Geçer giderdi. Şimdi temelli gitti.Yumuşak yüzlüydü. boynuma sarılırdı. Ana gidiyorum hakkını helal et derdi. Çok severdik Allah elimizden aldı.Evine hiç gitmiyorum ki. kötü oluyorum. Aklıma düşüyor. da ne edeceğim. Allah'tan gelene. Gücüm yetmez.Okuyuorum, üflüyorum, tövbe ediyorum. Hiç rüyama girmiyor. Görmüyorum.Çok yumuşak yüzlüydü, herkese yardım ederdi Her yere götürürdü beni yorulmasını istemezdim.Mekanın cennet olsun. Allah beni de yanına alsın diye Beni yanına gömün diyorum Allah ahirette buluşturur bizi.

YAZICIOĞLU ANILIYOR
Bbp Erzurum İl Başkanı Yener Gözütok, kurucu Genel Başkanı Yazıcıoğlu'nu, ölüm senesinde hasretle, rahmetle, şükranla, minnetle andığını belirtti.Yazıcıoğlu'nun, millet, vatan sevdalısı, Allah dostu olan bir dava adamı olduğunu kaydetti.
25 Mart da milletin ülkücülerin devlete uzanan eli, bilinmez mihraklar tarafından kar altında bırakıldı hukuk içerisinde kalarak ideallerimizi kar altında bırakan, arama kurtarmada ihmali olan, suikastta Parmağı olan herkesten hesap sormak boynumuzun borcudur''*ifadelerini kullandı.


All times are GMT +3. The time now is 02:01.

Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Siyaset Forum 2007-2025