Siyaset Forum

Siyaset Forum (https://www.siyasetforum.com.tr/index.php)
-   Şiir (https://www.siyasetforum.com.tr/forumdisplay.php?f=140)
-   -   Şiir Günlüğümüz (https://www.siyasetforum.com.tr/showthread.php?t=116132)

Asi_isyankar 08-19-2010 22:00

YAĞMUR

Kimselere yağmıyor bu yağmur
Gençlik anılarından başka
Kimseler bilmiyor, ıslanmıyor hiç kimse
Yalnızca uzak denizleri çağırıyor

Hangi mevsime yakışır acaba
Baharlara.. kışa uygun değil
Yazın gözyaşı gibi çabuk kurur
Kesinlikle gündüz yağmalı ama
Her damlası bir geceyi bir daha dokur

Bir ıslık sesidir yağmur, bir uyarı
Hayat gibi vazgeçilmez yine senindir
Bundan sonra ne değişir aşkım, sonsuzum
Yağmur bir başka düşün eşiğindedir.

ÖZEL ARABUL

http://www.alpmuratalper.com/blog/wp...7/yamurzi6.jpg

Asi_isyankar 08-21-2010 22:15

Hayat

Kır çiçeklerinin yurt tuttuğu
her dağın hüzünlü bir patikası var
kuytusuna yaralı düşen kuşlar
son kez baktıklarında görürler boşluğu

Gövdem bir dağ gülüm

kalbim onun patikası
Son kuşların giderken bıraktığı en uçası
boşluğa resmedilmiş yaralı bakış ömrüm

Ayrılık uçurumunda çiçek verir

sürgünü kendinde ömür ağacı
Gezginlerin geçerken umursamadığı
seçilmiş yalnızlığın ateşinde erir
hayata çığlık veren sancı

Herkesin kimliğinde bir Ferhat

dağları delmeğe hazır aşk için
Herkesin uçurumu bir Şirin
Sorgulanan günlerin toplamıdır Hayat

Asi_isyankar 08-23-2010 16:07

BİR VEDA HAVASI

Vakit tamam!.. Seni terk ediyorum.
O bütün alışkanlıklardan
Ve bütün sıradanlıklardan öteye,
Yorumsuz bir hayatı seçiyorum.
Doyamadım inan,
Kanamadım sevgiye...

Korkulu geceleri sayar gibi,
Deprem gecesinde bir yıldız,
Birdenbire kayar gibi;
Ellerim kurtulacak ellerinden,
Bir kuru dal, ağacından
Çatırdayıp kopar gibi...

Aşksa bitti...
Gülse, hiç dermedik.
Bul kendini kuytularda, hadi dal!
Seninle bir bütün olabilirdik...
Hoşça kal gözümün nuru,
Hoşça kal...

Vakit tamam!.. seni terk ediyorum.
Bu, kırık ve incecik
Bir veda havasıdır.
Tutuşan ellerimden
Parmak uçlarına değen sıcaklık,
İncinen bir hayatın yarasıdır...

Kalacak tüm izlerin hayatımda.
Gözümden bir damla yaş,
Sızlayıp resmine aktığında;
Bir yer bulabilsem keşke
Bir yer, seni hatırlatmayan;
Kan tarlası gelincik şafağında...

Ölümse, korktun.
Savaşsa, hep kaçtın...
Vur kendini kuşkularda, hadi al!
Sen bir suydun oysa,
Sen bir ilaçtın...
Hoşça kal canımın içi,
Hoşça kal.

YUSUF HAYALOĞLU

http://img261.imageshack.us/img261/6...anaadyowa4.jpg

Asi_isyankar 08-30-2010 21:46

SEVGİYLE...

Sevgiyle yoğrulmamışsa yüreğin

Tekkede , manastırda eremezsin
Bir kez gerçekten sevdin mi dünyada
Cennetin cehennemin üstündesin

Bir sır daha var , çözdüklerimden başka
Bir ışık daha var , bu ışıklardan başka
Hiç bir yaptığınla yetinme , geç öteye !
Bir şey daha var , bütün yaptıklarından başka.

Ömer Hayyam


http://1.bp.blogspot.com/_18WelD6N3y...s320/sevgi.jpg

Asi_isyankar 09-07-2010 17:46

BU BİZİMKİ...

Yıkıcı bir aşk bu,

Yıkıyor milletin ortasına
Tutku yükünü.

Bölücü bir aşk,
Ekmeği suyu bölüyor
Günde üç öğün.

Hain bir aşk bu,
Sizin eve hırsız girer
Onunkine polis.

Yasadışı bir aşk,
Evlenmeyi
Hiç mi hiç düşünmüyor.

Soyguncu bir aşk bu,
En sıradan ezgilerden
Sevinçler devşiriyor.

Kökü dışarda bir aşk,
Dante ile Beatrice'inkine
Fena öykünüyor.

İşgalci bir aşk bu,
Samanlık sevişenin diyor
Başka şey demiyor.

Cemal Süreya

http://img71.imageshack.us/img71/74/...maniib1kj1.jpg

Asi_isyankar 09-15-2010 20:27

Öyle özledim ki seni
Kurşun dökülür gibi suya
Dibe çöktüm

Sesi uçtu yüreğimin
Yüzümde birden
Rüzgar boşluğu

Akıyor toprağa gün
İncecikten kan gibi
Siner yüzün
Akşamıma.


Özel Arabul

http://www.kadinlar.tc/wp-content/up...0/karanfil.jpg

Asi_isyankar 09-18-2010 23:59

SAVRULDU

Savruldu yapraklarım
Dağıldı mevsim
Ya ben
Şimdi sensiz
Ne yapacağım


Özel Arabul

http://www.gunese-turku.net/wp-conte.../07/ruzgar.jpg

Asi_isyankar 09-19-2010 17:49

Bugün De Ölmedim Anne...

Yüreğimi bir kalkan bilip, sokaklara çıktım
Kahvelerde oturdum çocuklarla konuştum
Sıkıldım dertlendim dostlarımla buluştum
Bugün de ölmedim anne.
Kapalıydı kapılar, perdeler örtük Silah sesleri uzakta boğuk boğuk
Bir yüzüm ayrılığa, bir yüzüm hayata dönük
Bugünde ölmedim anne.
üstüme bir silah doğruldu sandım Rüzgar beline dolandığımda bir dal
Korktum, güldüm, kendime kızdım
Bugünde ölmedim anne.
Bana böylesi garip duygular Bilmem neye gelir nereye gider
Döndüm işte Acı yüreğimden beynime sızar
Bugünde ölmedim anne...

Ahmet KAYA...


http://img22.imageshack.us/img22/400...c109aehf7z.jpg

Mâsivâ 09-19-2010 18:04

Alıntı:

Asi_isyankar Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 806390)
Bana böylesi garip duygular Bilmem neye gelir nereye gider
Döndüm işte Acı yüreğimden beynime sızar
Bugünde ölmedim anne...


eyvallah.. çok güzel yahu..

Özgür Çağrı 09-19-2010 21:01

Gellek spas ..

Asi_isyankar 09-20-2010 18:58

Eyvallah arkadaşlar
İlginiz için ben teşekkür ederim.


BeDeVİ 09-20-2010 19:47

Yok mu bu forumda kalemi konuşturan amatör ruhlu şair adaylarımız.

Asi_isyankar 09-20-2010 23:46

Alıntı:

BeDeVİ Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 807003)
Yok mu bu forumda kalemi konuşturan amatör ruhlu şair adaylarımız.

Ben şiir yazmaya pek meraklı değilim.
Ancak güzel şiirler seçmeye çalışırım.

Asi_isyankar 09-20-2010 23:57

AYRILIK HEDİYESİ

Şimdi saat sensizliğin ertesi
Yıldız dolmuş gökyüzü ay-aydın
Avutulmuş çocuklar çoktan sustu
Bir ben kaldım tenhasında gecenin
Avutulmamış bir ben...

Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettim
Ki bu yaşlar
Utangaç boynunun kolyesi olsun
Bu da benden sana
Ayrılığın hediyesi olsun

Soytarılık etmeden güldürebilmek seni
Ekmek çalmadan doyurabilmek
Ve haksızlık etmeden doğan güneşe
Bütün aydınlıkları içine süzebilmek gibi
Mülteci isteklerim oldu ara sıra, biliyorsun...
Şimdi iyi niyetlerimi
Bir bir yargılayıp asıyorum
Bu son olsun be... bu son olsun!
Bu da benim sana
Ayrılırken mazeretim olsun!

Şimdi saat yokluğunun belası
Sensiz gelen sabaha günaydın!
İşi-gücü olanlar çoktan gitti
Bir ben kaldım voltasında sensizliğin
Hiç uyumamış bir ben...

Şimdi dişlerimi sıkıp
Dudaklarıma kanamayı öğrettim
Ki bu kızıl damlalar
Körpe yanağında bir veda busesi olsun
Bu da benden sana
Heba edilmiş bir aşkın
Son nefesi olsun...

Kafamı duvara vurmadan
Tanıyabilmek seni
Beyninin içindekileri anlayabilmek
Ve yitirmeden, yüzündeki anlık tebessümü
Bütün saatleri öylece durdurabilmek için
Çıldırasıya paraladım kendimi
Lanet olsun!
Artık sigarayı üç pakete çıkardım günde
Olsun be! ne olacaksa olsun!
Bu da benim sana
Ayrılırken şikayetim olsun

Gözyaşım utangaç boynunun inciden kolyesi olsun
Her damla vefasız teninde bir veda busesi olsun
İsterim sen de yan ömrüne hep ağla
Hep ağla bu benden son dua
Bu benden ayrılık hediyesi olsun


YUSUF HAYALOĞLU

http://www.resimler.tv/data/media/468/ayrilik-acisi.jpg

Asi_isyankar 09-24-2010 21:03

SENİ BİR TUFAN GİBİ SEVDİM

(Martılar gelmezdi ki sizin ordan.

Martılar sizindi ey evlerinin önü deniz…

Bizde ölen kartallardan, dağlardan size haber veririz;

bir bakımlık deniz, bir avuç imbat göndermediniz!)


Seni bir çığlık gibi sevdim.
Uzanıp sesimin avlularına sen de her sabah
sabah; her sabah sevince bir sevgiyle gideriz.
Sonra durur vitrinlerden çiçekleri seyrederiz;
puştluklar bizi seyreder, biz çiçekleri...

Seni bir kar gibi sevdim
üşüye üşüye
e-
ri-
diim!

Bak, kentleri de, dağları da bozdular,
başka rüzgârlar giydirdiler kentlere,
dağlara başka tüfekler…

Kalk,
gidelim;
buralardan gidelim!

Seni bir namlu gibi sevdim,
Sen ise tetiklerimi ezberliyordun…

Ve kıyametler koparken alnından bu kentin,
seni bir tufan gibi sevdim:
Bedenim alabora…

Yılmaz Odabaşı/1997,Ankara

http://www.resimsakla.com/data/media...zde_hortum.jpg

Not; Yılmaz Odabaşı Referandum'da "Evet" dediği için
Hem bazı Kürt milliyetçileri hem bazı CHP'liler tarafından dışlanmıştı.

Mâsivâ 09-24-2010 22:17

Seni bir kar gibi sevdim
üşüye üşüye
e-
ri-
diim!

çok güzeldi...

Asi_isyankar 09-25-2010 11:59

"Öyle bir küsüp gidişin vardı ki!
Seni vicdansız, insafsız, kitapsız.."


Asi_isyankar 09-26-2010 00:12

Aşk Ve Yurtsuzluk...

Usul usul azalıyordu sevgisi
kalbi soğuyordu...
Aynı masada,yanyana oturuyorduk,ellerinden tutuyordum...
Akıntıya kapılmış bir çiçek gibi bilmediğim,
bilmediği uzaklıklara doğru gidiyordu...
Öyle acı çekiyordu ki sevgisinin azalmasından...
Seni artık özlemiyorum,eskisi gibi içimi acıtmıyorsun,
bu benim için ne büyük acı biliyormusun,derken sesi titriyordu.

Dalından kopmuş bir çiçek gibi unutuluş
denizinde usul usul sürükleniyordu...
Sevgimiz yurtsuz kalmıştı şimdi...
Can çekişen bir hastayı ölümüne hazırlar gibi,
nefesimi tutmuş saçını okşuyordum durmadan...
Sevgisi,yaralanmış çocukluğumuzu ve dünyayı
değiştirmeye yetmemişti.
Hayal kanatları yanmış sevgisini öksüz kalan sevgime kattım.
Sevgisi biterken gözlerime son bir
kere baktı.İnanmıştı çektiğim ıstıraba...

Son anda sarıldı bana:
Hadi,sen de benimle gel,birlikte karışalım
kayboluşa,dedi.
Yapamam,dedim,istesem de yapamam.
Bu sevginin ömrünü beklemeliyim...
Bu sevginin beni götürdüğü yere kadar
gitmeliyim...
İçimde sırrın,kimseye benzemezliğin
sızısı,yarım kalan yolculuğun aşk yüzlü
çocuğu var...

Sevgisi soğurken son tesellisi,
son kıskançlığı,
son umudu bu olmuştu...


CEZMİ ERSÖZ

http://www.keskeler.net/wp-content/u...e_ayrildik.jpg

Asi_isyankar 10-01-2010 19:10

BİLMİYORUM NERDEYİM

Bilmiyorum nerdeyim ne haldeyim ben kimim?
Ayrılırken kimliğim adresim sende kalmış
Tebessümü yüzüme çok görüyor matemim
Güldüğümü gösteren tek resim sende kalmış
Akların kaybolduğu renğin ahenk bulduğu
Toprağın kadehine ab-ı hayat dolduğu
Bir gül için bülbülün saçlarını yolduğu
Aşkın harman olduğu o mevsim sende kalmış

Nerede o çocuksu o şımarık hallerim
Saçlarına hasreti tanımayan ellerim
Rengarenk rüyalarım toz pembe hayallerim
Tekmil neş'em sevincim hevesim sende kalmış

Ayıplama kınama kahveye gidiyorsam
Avunabilmek için bir tavla atıyorsam
Garson çay uzatırken ben 'aklımda' diyorsam
Sende kalmış demektir ladesim sende kalmış

Dostlar da muhabbeti kestiler,luzumda yok
Zaten senden ziyade sohbetim sözüm de yok
Sen dönmeden kimseye bakacak yüzüm de yok
Aynalarda kendimi göresim sende kalmış

Allahım düşmanımı düşürmesin bu za'fa
Sanki her noksanımı mecburum itirafa
Hangi şarkıya girsem notalar do re mi fa
Sol! diyorum sana sol! sesim sende kalmış

Sende kalmış umudum saadet çağım sende
Sende kalmış huzurum tüten ocağım sende
Sende hayat kaynağım duygu membağım sende
Can diyorum sana,can-kafesim sende kalmış

Gel Tanrıya borcunu teslim etsin bu yürek
Tez gel ki enkazımı kapatsın kazma kürek
Kelime-i şahadet getirmem için gerek
Son diyorum sana son nefesim sende kalmış...


CEMAL SAFİ

http://www.usluer.net/wp-content/upl...4%B1z-adam.gif

Asi_isyankar 10-02-2010 12:04

Dayan Kalbim...

Seni dağladılar, değil mi kalbim,
Her yanın, içi Su dolu kabarcık.
Bulunmaz bu halden anlar bir ilim;
Akıl yırtık çuval, sökük dağarcık.

Sensin gökten gelen oklara hedef;

Oyası ateşle işlenen gergef.
Çekme üç beş günlük dünyaya esef!
Dayan kalbim üç beş nefes kadarcık!


Necip Fazıl Kısakürek

http://blackeyes.files.wordpress.com/2007/06/yalniz.jpg

Asi_isyankar 10-06-2010 17:25

BİR GÜN

Hangi zorluğu
yenmemiş insanoğlu.
Hele taşıyorsa içinde
bu insanca sevgiyi.
Güzel günler
zorlu duraklardan
geçer sevdiğim.
Damla damla
birikiyor insan.
Damla damla sevgili...
Bir gün
akıp gideceğiz hayata.
Duvarlar yıkılacak,
açılacak bütün kapılar
bilesin.
Benim yüreğim
sensin şimdi
seni vurur durur...
Ve yine damla damla
çoğalıyorsun içimde.

YILMAZ GÜNEY

http://karakitap.net/v1/images/stories/yilmaz_guney.jpg

Asi_isyankar 10-07-2010 23:39

"Bana bir şeyler anlat, canım çok sıkılıyor
Bana bir şeyler anlat anlat içim içimden geçiyor.
Yanımdasın susuyorsun! Susuyor konuşmuyorsun!
Bakıyor görmüyorsun!
Dokunsan donacağım! İçimde intihar korkusu var!
Bir gülsen ağlayacağım, bir gülsen kendimi bulacağım!
Depremler oluyor beynimde! Dışarda siren sesi var!
Her yanımda susmuş, insanlar susmuş
İçimde Ölen Biri Var!!"

Ahmet KAYA...

http://img174.imageshack.us/img174/3223/79730145qa4.png

Asi_isyankar 10-09-2010 23:40

YÜREĞİM KANIYOR...

Sakin göllerin kuğusuyduk,
Salınarak suyun yanağında.
Ve okşayarak nilüfer saçlarını gecenin.
Sonumuzun adım-adım
Yaklaştığını görürdük...

Yarılan ekmeğin buğusuyduk;
Paylaşılan zeytin tanesinin,
Yüzümüze saldıran yağmur avanesinin.
Biz hep üşüyen burnumuzu
Avucumuzda hohlayarak yürürdük.

Hiçbir hesabımız yoktu kimseyle.
Hiçbir aykırı yanımız,
Hiçbir yalanımız...
Gözüm yaşarıyor,
Yüreğim kanıyor...
Olmasaydı sonumuz böyle!..

Biri, saksımızı çiğneyip gitti.
Biri, duvarları yıktı,
Camları kırdı.
Fırtına gelip aramıza serildi.
Biri, milyon kere çoğaltıp hüzünleri
Her şeyi kötüledi,
Bizi yaraladı...

Biri şarabımızı döktü,
Soğanımızı çaldı.
Biri, hiç yoktan vurdu,
Kafeste garip kuşumuzu!
Ciğerim yanıyor,
Yüreğim kanıyor...
Solmasaydı gülümüz böyle!.

Dağlarda çoban ateşiydik,
Sarmalayarak acı bir sevda masalını
Ve hıçkırarak
Hırçın rüzgârların kavalını...
Namlunun, bağrımıza
Sinsice sokulduğunu bilirdik...

Ceylanın pınara inişiydik,
Vedalaşan birkaç damla gözyaşının;
Tenine kan bulaşan
O masum çakıl taşının...
Oysa biz dualarımızda hep
Birbirimizden daha önce
Ölmeyi dilerdik...

Bazı sorumluluklarımız vardı,
Hayata ilişkin.
Bazı basit sorularımız,
Anlaşılır bazı sorunlarımız...
Göğsüm daralıyor,
Yüreğim kanıyor...
İncinmeseydi gençliğimiz böyle...

Birer yolcuyduk,
Aynı ormanda kaybolmuş.
Aynı çıtırtıyla ürperen birer serçe.
Hep aynı kaderde buluşurduk
Sevmeye tutuklu gibi...

Birer tomurcuktuk hayatın kollarında.
Birer çiğ damlasıydık,
Bahar sabahında,
Gül yaprağında...
Dedim ya,
Hiç yoktan susturuldu şarkımız!
Yüreğim kanıyor,
Yüreğim kanıyor...
Bitmeseydi öykümüz böyle!..

YUSUF HAYALOĞLU...

http://img2.blogcu.com/images/b/i/l/...anl_z__29_.jpg

Asi_isyankar 10-09-2010 23:49

BİR VEDA HAVASI...

Vakit tamam!.. Seni terk ediyorum.

O bütün alışkanlıklardan
Ve bütün sıradanlıklardan öteye,
Yorumsuz bir hayatı seçiyorum.
Doyamadım inan,
Kanamadım sevgiye...

Korkulu geceleri sayar gibi,
Deprem gecesinde bir yıldız,
Birdenbire kayar gibi;
Ellerim kurtulacak ellerinden,
Bir kuru dal, ağacından
Çatırdayıp kopar gibi...

Aşksa bitti...
Gülse, hiç dermedik.
Bul kendini kuytularda, hadi dal!
Seninle bir bütün olabilirdik...
Hoşça kal gözümün nuru,
Hoşça kal...

Vakit tamam!.. seni terk ediyorum.
Bu, kırık ve incecik
Bir veda havasıdır.
Tutuşan ellerimden
Parmak uçlarına değen sıcaklık,
İncinen bir hayatın yarasıdır...

Kalacak tüm izlerin hayatımda.
Gözümden bir damla yaş,
Sızlayıp resmine aktığında;
Bir yer bulabilsem keşke
Bir yer, seni hatırlatmayan;
Kan tarlası gelincik şafağında...

Ölümse, korktun.
Savaşsa, hep kaçtın...
Vur kendini kuşkularda ve korkulardan, hadi al!
Sen bir suydun oysa,
Sen bir ilaçtın...
Hoşça kal canımın içi,
Hoşça kal.


YUSUF HAYALOĞLU...

http://img2.blogcu.com/images/k/e/l/...yep8hn4fg4.jpg

ALmi´ 10-10-2010 00:43

Güzel..Teşekkürler Asi..

Asi_isyankar 10-11-2010 18:42

Alıntı:

ALmi´ Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 816935)
Güzel..Teşekkürler Asi..

Eyvallah, ben teşekkür ederim ALmi.
Bu benim en özel sayfamdır.
Genellikle duygularımı ve düşüncelerimi anlatan şiirleri paylaşırım.
İnşallah bu güzel şiirlerin devamını paylaşırım.

Asi_isyankar 10-11-2010 23:58

SEVDAN BENİ

Terketmedi sevdan beni,
Aç kaldım, susuz kaldım,
Hayın, karanlıktı gece,
Can garip, can suskun,
Can paramparça...
Ve ellerim, kelepçede,
Tütünsüz, uykusuz kaldım,
Terketmedi sevdan beni...

AHMED ARİF

http://img.blogcu.com/uploads/almila...sal_tutsak.jpg

Asi_isyankar 10-14-2010 14:04

BEN ARTIK KÜSÜM

Beni de kırdılar içimde kırdılar
karanlık camlardan sular akıyordu
şimşekli bir boşlukta saat vurdu
beni de kırdılar belki yalnızdılar
belki onların da çocukluğu yoktu
bütün şarkılara kapalıydılar
bir genç kız değmemişti saçlarına

Beni de kırdılar ben artık küsüm
yağmurları yağmıyor ağaçlarıma
sularından içmiyorum susadım ama
beni de kırdılar soğuk bir ölüm
çevik bir bıçak gibi çakıldı aklıma
oysa bir şarkıyım yeniden doğan günüm
bütün şarkılara kapalıydılar

ATİLLA İLHAN

http://madzelixir.co.in/wp-content/u...oneliness1.jpg

Asi_isyankar 10-15-2010 14:15

AŞK A'DIR

Aşktır bu.
Tutarsız kılandır.
Hangi filme gidileceğine, hangi şarkının insanın içine işleyeceğine karar verendir.
Bütün şarkıların adında, içinde, nakaratında, bestesinde, sebebinde yerini alandır.
Gittiğiniz her yolun başında onu görürsünüz.
Yolları kendine çıkarandır.

Vurulduğunuz, yakalandığınız ya da tutulduğunuz ilk anda artık kuralları koyandır.
Sizden yana gibi dururken, sizi en delik deşik yerinizden vurandır
Yağmur yağar, o mu gelmiştir.
Kapı çalar, onun sesidir.
Radyoda şarkı duyarsınız, o söylemektedir.
Gazetelerdeki resimler onun suretidir.
Her gördüğünüz O dur.
Her yemek onun en sevdiğidir.
Yeni taşınan komşunuzdur.
Bindiğiniz metro ona gitmektedir.
Kediler onun dilinden konuşur.
Giydiğiniz elbise onun, baktığınız aynada gördüğünüz kendisidir.
Bu yüzden Aşk A dır.

Neden korkuyorsanız artık korkmazsınız.
Karanlık hoşunuza gider.
Trafiğe gece yarılarında tersten girmeyi,
bağırarak uluorta şarkılar söylemeyi,
tanımadığınız insanlarla yarenlik etmeyi öğretir.
İyi ki vardır.
İyi ki öyledir.
İyi ki yaşanmaktadır.

Korkusuzluktur
Bütün otobüslere son anda koşarak binebilirsiniz.
Vapurlara iskeleden açıldıktan sonra atlayabilirsiniz.
Trenlerden dışarı sarkabilirsiniz.
Nasıl olsa bir şey olmayacaktır.
Nasıl olsa Aşk A dır.

Anne merhametinin ötesinde, firavun gazabının üstesindedir.
Aşk dağlayandır.
Aşk paramparçadır.
Aşk için ağlanıyorsa gözyaşı ateştir, nardır.
Aşk, annedir.
Kıskançtır.
Dağlıdır aşk, yalnız ve kimliksiz bir derviştir.

Taşları kaynatıp çorba yapan, umudunu yitirmeyendir.
Aşk, acımaktır.
Dayanmaktır hep.
Belkidir yani. Ya gelirsedir, daha çok da ya dönersedir.

Bekleyen şarkıların öznesidir aşk.
Madem ki gidiyorsunların tatlı telaşında son bir tesellidir.
Pencere camlarının buğusuna çizilen ırmakların,
büyük ağaçların, derin yağmurların resmidir.

Aşk, kimsesizdir.
Öksüzdür.
Annesizliğin kırılganlığıdır.

Dur gitmeleri aşmışlıktır aşk.
Nasılsa gidecektiri bilmektir.

Meryem dir aşk.
Gözyaşı kurutandır.
Sonsuz elemin, büyük nefretin, tam imanın, asıl gurbetin çetelesidir.

Aşk, çocuktur.
Asiliğin en yakışanı, hesapsızlığın en şövalyesidir.
Şaşırtandır.
Garip kılandır.
Bağdatın gülü,
Kahirenin avazı,
İstanbulun duruşudur.

Aşk, onbir yaşında Muhammed in annesidir.
Derin acılar, olmayacak sınanmalar kapısını çaldığı zaman buyur etmesini bilendir.
Aşk, böyledir.
Dile kolay, hayata müşküldür.

Aşk, Hacer dir.
Kimsenin kimseye hayrı olmadığı yerde yine de ilk akla gelendir.
Sonsuz karanlıkların ortasında vurgun yemiş bir çığlıkla çerağlar yakandır.
Koşmaktır Aşk.
Aşk, Safa ile Merve arasıdır.
Ordadır ve o kadardır.
Tutunmaktır.
Nasıl olsa aşk A dır..

İBRAHİM SADRİ

http://www.kalplikurabiye.com/wp-con...alnizlik-1.jpg

Asi_isyankar 10-18-2010 22:42

DEFOLU ÇIKAN HAYAT
VE İYİ YÜREKLİ ÇOCUKLARIN SERENCAMI

I
Uzun boylu ağrılara atıldım.
Sokaklarda hırçın rüzgârlara katıldım.
İyi yürekli çocuklar sessizce büyümekte:
"Dünyanın şavkı kendine,
efkârı bize mi?” demekte;
kimileri taburlara, koğuşlara gitmekte,
kimileri sidikli döşeklerde upuzun uykulara
düşmekteydiler.
Uzaklarda yaşlı çam ağaçları sessizce çürümekteydiler...

İyi yürekli çocuklar,
günlerin rahmine yaslarken düşlerini,
bazen apansız ölmekte,
ölmekteydiler...

Ama şalvarları gül desenli Döne’ler,
yeniden dillenip döllenmekte,
doğrulup yeniden dillenmekte
ve sokakların, a(damların), kedilerin üstünden
rüzgârlar
esmekteydiler...

II
(Gecede bir fahişenin koynunda uzun donlu, Nizipli bir tüccar üşümekte; kaçak elektrik kullanılan evlerde sümüklü oğlanlar “biskvit”(!) istemekte ve sımsıcak somunları kavrayan yaslı eller, balta girmemiş hayatın ortasından korkak ve küstah bir tevazuyla yürümekteydiler. İyi yürekli çocuklar düzineler halinde feleğe küfrederek geçmekteydiler; sonra gecede mart kedileri, ay ışığı, iniltiler ve hep aynı nakaratta köhne bir hayat...)

Sonra bildik törenler, kanıksanmış itaatler
ve her aşkın künyesine bir gün
dökülen küller...

Sonrası pazaryerleri: Patates, pırasa vs.
Taksitler ödenip senetler alınacak bu ay da…
Bu ay da sürüm sürüm
turplara sıkılan limon damlaları gibi duraklarda.
Defolu çıkmış hayat
kimin umurunda?

III
Kimin umurunda
yeni donlar giyen eski kadınlar
ve bilumum “öteki”ler.
Dolup boşalan kültablaları,
bozuk sifonlar, şerefsiz adisyonlar
ve yamalı bohçalar gibi uzayan yollar.

Kimin umurunda buharlaşmış oğullarını arayan anaların acısı
ve yaşlı bir kemancının eskimiş papyonundaki keder…

/Sürerken ıssızlığın ödül töreni,
sen topla dur topla dur dağılan sevinçleri.../

IV
“-Vay anasını bu maçı da alamadık abiler;
ipne hakemler bizi yine mağlup ettiler!”
İyi yürekli çocuklar sessizce büyümekte,
en pahalı düşleri dolara endeksleyip
en ucuz pazarlara sürmekteydiler.
Sonrası aşkın
ve şarabın şanına düşen gölgeler.

Gölgeler…
Kimin umurunda?
Yoruldu yorgunluk da;
aşk bir yana, düş bir yana.
Paranın sultası düştükçe,
düştükçe aşka,
ışığa ve şarkıya,
her şey hızla ayrışmakta.
Üstelik gün ortası, ışıkta!

Her şey pazar ve karmaşa...
/Sürerken ıssızlığın ödül töreni,
sen topla dur topla dur kirletilmiş düşleri.../

V
İyi yürekli çocuklar, o aşınmış saçaklarda, yollarda
ısrarla yanlış atlara binip,
ısrarla düşmekteydiler...
“-Yok yoluna geçti geçen günler
..k yoluna kaldı kalan günler geride!
Bu yüzden aşk dediğiniz nedir ki be abiler?
Camları buğulu bir genelev odasında
vizite fiyatına...”

Solarken
gecekonduların dar pencerelerinde bal gözlü kızlar…

VI
Sürerdi…
Yine sürerdi mırıltılar ve homurtularla hayat.
"Bu maçı da alamazken abiler”:
iyi yürekli çocuklar sessizce büyümekte,
büyüdükçe kirlenmekte,
kirlendikçe ölmekte,
öldükçe bilmekte,
bildikçe acımakta,
acıdıkça görmekteydiler
ki her fırtınadan ve anıdan geride
herkes figüran
yaşamın sahnesinde...

VII
Sahnesinde yaşamın,
kentlerin kaldırımlarında upuzun dilenciler.
Minibüslerde ter ve sperm kokusu.
Sahnesinde, aşklarla rus ruleti
ve tel kaçıran çorapların kederi(!)

Sahnesinde,
brüt bir yaşam,
net bir ölüm,
bırak rezil gündüzleri
geceye yaslan gülüm…

VIII
İyi yürekli çocuklar o mahallelerden
düzineler halinde geçmekteydiler...
Uzak ormanlarda yalnız meşeler sessizce
büyümekteydiler…

-İşte bu vuruşlar sürdükçe,
maç mı alınır ulan sayın abiler?
İpne hakemler bu sezon da bizi mağlup ettiler!

Aşkta,
düşte,
işte
birer
birer
inerken
beyaz
bayrakları:

/B i z i m ç o c u k l a r
b ü t ü n m a ç l a r d a y e n i l d i l e r../

YILMAZ ODABAŞI

http://img526.imageshack.us/img526/3...zcustomrk6.jpg

Asi_isyankar 10-20-2010 11:23

EĞER

O kadar da önemli değildir bırakıp gitmeler,
arkalarında doldurulması
mümkün olmayan boşluklar bırakılmasaydı eğer.

Dayanılması o kadar da zor değildir, büyük ayrılıklar bile,
en güzel yerde başlatılsaydı eğer.

Utanılacak bir şey değildir ağlamak,
yürekten süzülüp geliyorsa gözyaşı eğer

Yüz kızartıcı bir suç değildir hırsızlık,
çalınan birinin kalbiyse eğer.

Korkulacak bir yanı yoktur aşkların,
insan bütün derilerden soyunabilseydi eğer.

O kadar da yürek burkmazdı alışılmış bir ses,
hiçbir zaman duyulmasaydı eğer.

Daha çabuk unuturdu belki su sızdırmayan sarılmalar,
kara sevdayla sarıp sarmalanmasalardı eğer.

Belirsizliğe yelken açardı iri ela gözler zamanla,
öylesine delice bakmasalardı eğer.

Çabuk unutulurdu ıslak bir öpücüğün yakıcı tadı belki de
kalp, göğüs kafesine o kadar yüklenmeseydi eğer.

Yerini başka şeyler alabilirdi uzun gece sohbetlerinin,
son sigara yudum yudum paylaşılmasaydı eğer.

Düşlere bile kar yağmazdı hiçbir zaman,
meydan savaşlarında korkular, aşkı ağır yaralamasaydı eğer.

Su gibi akıp geçerdi hiç geçmeyecekmiş gibi duran zaman,
beklemeye değecek olan gelecekse sonunda eğer.

Rengi bile solardı düşlerdeki saçların zamanla,
tanımsız kokuları yastıklara yapışıp kalmasaydı eğer.

O büyük, o görkemli son, ölüm bile anlamını yitirirdi,
yaşanılası her şey yaşanmış olsaydı eğer.

O kadar da çekilmez olmazdı yalnızlıklar,
son umut ışığı da sönmemiş olsaydı eğer.

Bu kadar da ısıtmazdı belki de bahar güneşleri,
her kaybedişin ardından hayat yeniden başlamasaydı eğer.

Kahvaltıdan da önce sigaraya sarılmak şart olmazdı belki de,
dev bir özlem dalgası meydan okumasaydı eğer.

Anılarda kalırdı belki de zamanla ince bel,
namussuz çay bile ince belli bardaktan verilmeseydi eğer.

Uykusuzluklar yıkıp geçmezdi, kısacık kestirmelerin ardından,
dokunulası ipek ten bir o kadar uzakta olmasaydı eğer.

Issız bir yuva bile cennete dönüşebilirdi belki de,
sıcak bir gülüşle ısıtılsaydı eğer.

Yoksul düşmezdi yıllanmış şarap tadındaki şiirler böylesine,
kulağına okunacak biri olsaydı eğer.

İnanmak mümkün olmazdı her aşkın bağrında bir ayrılık gizlendiğine belki de,
kartvizitinde 'onca ayrılığın birinci dereceden failidir' denmeseydi eğer.

Gerçekten boynunu bükmezdi papatyalar,
ihanetinden onlar da payını almasaydı eğer.

Issızlığa teslim olmazdı sahiller,
Kendi belirsiz sahillerinde amaçsız gezintilerle avunmaya kalkmamış olsaydın eğer.

Sen gittikten sonra yalnız kalacağım.
Yalnız kalmaktan korkmuyorum da,
ya canım ellerini tutmak isterse...

Evet Sevgili,
Kim özlerdi avuç içlerinin ter kokusunu,
kim uzanmak isterdi ince parmaklarına,
mazilerinde görkemli bir yaşanmışlığa tanıklık etmiş olmasalardı eğer!!

CAN YÜCEL

http://www.kitapokuyoruz.com/YaziResimleri/3467.gif

Asi_isyankar 10-21-2010 23:03

GİR İÇERİ SEVDİĞİM

Gir içeri sevdiğim, ıslanmışsın
Gidenleri yolcu etmiş
Kendini yarılamışsın
Saatin bu yüzden mi durdu
Bunun için mi
Katmerli güller içinde
Bir diken gibi yalnızsın

Senden önce
Yağmur tozu döşeyip durdu
Pulkanatlı bir böcek
Yuğdu yıkadı beyaz odayı
Başka hiç kimse dokunamadı

Sözleri toplayıp yatağın başucunda
Bir lamba içine taşıdı
Aynanın buğusunu sildi
Karanlığını akşamların
Kışın çelik soğuğunu
Sağır günlerin yoksulluğunu
Daha önceki tanıkları
Hepsi dışarıda şimdi

Ah sevgilim
Senin için hazırlanmak
Ancak görünmez bir hünercinin
Çalışkanlığıyla
Sınanmalıydı

Gir içeri sevdiğim, ıslanmışsın
Seni kucaklayıp yatırayım
Bir bardak tarçınlı ıhlamur, ballı
Kurutulmuş elmayla
İyi gelir
Yürek algınlığına
Sonra da uyumalısın
Kapattım kapıyı.

ÖZEL ARABUL

http://img126.imageshack.us/img126/838/50030381fp0.jpg

Asi_isyankar 10-23-2010 12:32

ANISI BİZ OLALIM

Anısı biz olalım bu sokakların
öpüşmediğimiz tek saçak altı
hiçbir otobüs durağı kalmasın
Biz yürüyelim kent güzelleşsin
gürültüsüz sözcükler bulalım
yeni sevinçlere benzeyen

Biz gelince bir yağmur başlar

yüzün çizilir buğulanan camlara
bir uzun karatma biter
akasyalar köpürür birdenbire
ve her avluda adınla anılan
çiçekler sulanır akşamüstleri

Bir arkadaş evinde uğrarız yolüstü

bir fincan kahve içeriz, ısıtır bizi
başını sessizce omzuma koyarsın
gülüreyhan olur soluğun
Biz kalırız kuşlar dönüp gelir
her balkonda bir menekşe sesi

Belki yeniden güzelleştiririz

adları değiştirilen parkları
perdeleri hiç açılmayan evlerde
ışıklar yanar çocuk sesleri duyulur
tanıdık sevinçlerle dolar yeniden
kendi sesini kemiren alanlar

Anısı biz olalım bu sokakların

ve hiç durmadan yağmur yağsın
Biz gürültüsüz sözcükler bulalım
sarmaşıklar fısıldaşsın yine
Gidersek birlikte gideriz
yeni sevinçler buluruz hüzne benzeyen


AHMET TELLİ

http://img.blogcu.com/uploads/TONGELEK_guller2.jpg

Asi_isyankar 10-23-2010 17:54

Gitmek istiyorsa, bırakacaksın gitsin.
Aklı seninle olmayanın, bedeni yanında olsun ister misin?


[Can Yücel]

Asi_isyankar 10-23-2010 23:44

Kuşlarım Vuruldu

Kuşlar mıydı, ben miydim ölen gerçekten
Yoruldum her sabah yeni bir kuşu yitirmekten…

Kuşlarım vuruldu kurak bir nehirle kaldım.
Alacakaranlıkta bu yetim şarkısıyla
döndüm dolaştım kendime vardım.
Dağlarım kurşunlandı, ayazlarda yıkandım.
Kuşlarım vuruldu çoktan kimsesiz kaldım...

Kuşlarım vuruldu, ömrüm paslandı, geçen yılları andım
ki rüzgârlar kadar çok karşılandım, çok uğurlandım…
Hızla dökerken yapraklarını kalbim,
gidip bir şarkının notasında saklandım.
Ama kuşlarım…
Kuşlarım vuruldu çoktan kimsesiz kaldım...


Kuşlarım vuruldu, kalbim dağlandı, o ah aşklara yandım.
Yas tutan şu dünyanın kalabalığında
Gelenler gittiler, gölgemle kaldım.
Çek git yolumdan kalbim artık, uslandım!
Ama kuşlarım...
Kuşlarım vuruldu, çoktan kimsesiz kaldım

YILMAZ ODABAŞI

http://tugayuzumcu.com/wp-content/up.../farklasim.png

merve 10-23-2010 23:53

herkesin bir feridesi vardır bilmez miyim
herkesin bir ayakkabısı gibi birde şarkısı
herkesin bir kimsesi vardır bilmez miyim
bir de kimsesizliği..


Yılmaz Odabaşı*

Asi_isyankar 10-24-2010 23:37

NEYLERSİN

Bazen acı dinmez, bazen de yağmur
Sevgilim gülümse, her şey unutulur
Suskunuz bu akşam üstü
Hasrete yanmışız, neylersin

Bir gün, bu mahzun sevdadan geriye
Kalırsa, sadece o hüzün kalır..
Sen de anladın ki yapa-yalnızız...
Buluşmamız yasak,
Görüşmemiz uzak...
Devrilmiş kadehler gibi, dönüyor başımız,
Neylersin...

Ah güzelim,
İncinmiş bir sesi vardır yağmurun;
Yanaklarına vurduğunda hissedersin.
Ve bir veda sözcüğü, saçlarına,
Titreyen bir öpücükle dokunduğunda;
Bu anı dondurmaya yetmez nefesin.
Bir film sahnesi gibi
Akar gider ayrılık,
Neylersin...

Biz zaten hiçbir romanda
Kendi hayatımıza rastlamadık.
Bütün şarkılar bizi yanlış anlatmıştı.
Ve bütün bulmacalar yarım bırakılmıştı.
Tenha sokaklarda üşüyüp durdu sırtımız.
Oysa, tuttuğumuz balıkları bile
Yeniden denize bağışlamıştık.
Biz, hayata dair
Hiçbir yanlış yapmamıştık...
Neylersin...

Biz bu sonucu hak etmedik,
Hayır etmedik...
Ömrümüz bu talana lâyık değildi.

Bazen acı vurdu, bazen de yağmur
Hiç gülmedi yüzümüz,
Hiç büyümedi gülümüz...
Bizi yalnızca akşamlar kucakladı,
Biliyorsun,
Sabaha çıkmayan bir yoldu yürüdüğümüz...

Bir gün, bu öykünün sonuna gelince
Ansızın desem ki: hoşça kal canım!
Unutursun,
Mecburen unutursun...
Yıldızlar söner, bu aşk da biter!
Bazı gün hatırlayınca, sessizce ağlarız.
Neylersin...

Ah bebeğim, ah.. .
Kekremsi bir tadı vardır gözyaşının,
Dudaklarına sızınca fark edersin.
İçindeki vurgun aşklar mezarlığında,
Ayrılık, ölümden üste yazılınca,
Gideni durdurmaya yetişmez sesin...
Bir inme gibi
Dolanır bedeninde pişmanlıklar,
Neylersin...

Biz zaten hiçbir sinemaya
Tam vaktinde yetişemedik.
Bütün vapurlar bizden önce kalkmıştı.
Ve bütün biletler biz gelmeden satılmıştı.
Boşuna telaşlarda yorduk günlerimizi.
Oysa Nuh'un gemisinde bile
Bize yer kalmamıştı.
Ve hiçbir mutluluğa adımız kaydolmamıştı.
Neylersin...

Biz bu aşkı sürdüremezdik,
İnan, sürdüremezdik...
Kalbimiz bu heyecana müsait değildi.

Bize hep acılar kaldı, bize hep yağmur...
Unutmasan bile artık
Unutur gibi yapacaksın.
Ve buruşturup-buruşturup attığım kağıtlarda,
Hiç bitiremediğim
Bir şiir olarak kalacaksın...


YUSUF HAYALOĞLU

http://www.ikiyabanci.com/attachment...-neylersin.jpg

Asi_isyankar 10-25-2010 22:33

Elde Var Hüzün

Söyleşir
Evvelce biz bu tenhalarda
Ziyade gülüşürdük
Pır pır yıldızlanırdı kanatları kahkaha kuşlarının
Ne meseller söylerdi mercan köz nargileler
Zamanlar değişti
Ayrılık girdi araya
Hicrana düştük bugün

Ah nerde gençliğimiz
Sahilde savruluşları başıboş dalgaların
Yeri göğü çınlatan tumturaklı gazeller
Elde var hüzün

O şehrayin fakat çıkar mı akıldan
Çarkıfeleklerin renk renk geceye dağılması
Sırılsıklam aşık incesaz
Kadehlerin mehtaba kaldırılması
Adeta düğün
Hayat zamanda iz bırakmaz
Bir boşluğa düşersin bir boşluktan
Birikip yeniden sıçramak için
Elde var hüzün

Attila İlhan

http://photo-forum.net/imgs/100/d_1173629236_source.jpg

Asi_isyankar 10-29-2010 17:03

DOKUNMA YANARSIN

Çocukluğum çıraklıkta geçti,
Kir-pas içinde.
Gençliğim korsan yürüyüşlerde, mitinglerde.
Hapse erken düştüm,
Copla erken tanıştım,
Küçük voltalardan bıktım usandım!

Şimdi uçsuz bucaksız ovalarda,
Adımlarımı saymadan,
Geriye dönüp bakmadan,
Usanmadan, bıkmadan,
Deli taylar gibi koşmak istiyorum!

Ve görüyorsun ki;
Aşkı beceremiyorum...
Beni kendi halime bırak, yavrucuğum,
Ben yolumu nasıl olsa bulurum...

Upuzun çayırlarda,
Yalınayak koşmak istiyorum.
Saçlarım rüzgâra konuk,
Yüzüm dağlara dönük...
Göğsümün çeperini,
Ölümle sınayan esaret,
Ve yüreğimi yararcasına zorlayan cesaret;
Kıyasıya vuruşsun istiyorum!
Koşmak... koşmak istiyorum, sevgilim
Dönemezsem, affet...

Firari gecelerin azmanı olmuşum,
Bütün istasyonlarda afişim durur.
Beni bir çocuk bile bulur...
Dokunma bana, çıldırırsın!
Dokunma bana, ellerin tutuşur!


Koşmak istiyorum;
Eksozların, molozların,
Yağmaların kıyısından.
Onca insafsızlıkların,
Onca haksızlıkların,
Manzarasızlıkların, parasızlıkların,
Allahsızlıkların kıyısından...
Kimseye ve hiçbir şeye değmeden,
Ciğerlerimi yok edercesine koşmak istiyorum!

Koşmak istiyorum;
Şiirimin ve yumruğumun namusuyla...
Kavgaya karışmadan, tutuklanmadan
Ve küfür etmeden
Kafamı kırarcasına koşmak istiyorum!.


Avucunu son bir defa,
Ağlamadan tutmak istiyorum;
Gözlerim yüzüne küskün,
Sazım sevgine suskun...

Saati ayrılığa kurmuşum,
Olmaz teslimiyet!
Ziyan aklımı senle bozmuşum,
İçerim felâket!.
Kurşunlara geleyim istiyorum,
Ölmek... ölmek istiyorum, sevgilim
Sağ kalırsam, affet!..

Firari acıların uzmanı olmuşum,
Bütün telsizlerde adım okunur;
Beni bir korkak bile vurur...
Dokunma bana, fişlenirsin!.
Dokunma bana, sen de yanarsın!..

YUSUF HAYALOĞLU

http://resim.trtube.com/a/93/93462.gif

Asi_isyankar 10-31-2010 18:12

SESİN

Uzaktan uzağa savrulan
Bir avuç kardı sesin
Yine alaca yine ayazdı

O kaskatı yalnızlığıyla
Oralardan bir kış döndü
Delice isteğime benim

Yaprak eskidi ağacımda
Sesin atmacalar gibiydi
Dolanıverdi başımda

Geriye sevişmelerimiz
Geriye
Bütün yaptıklarımızdan
Ağırlığımızdan
Bilip de unuttuklarımızdan
Seslenişlerimiz birbirimize
Bilinçli bilinçsiz
Farkına varmadan

ÖZEL ARABUL

http://img2.blogcu.com/images/u/l/k/..._kiz_deniz.jpg


All times are GMT +3. The time now is 12:35.

Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Siyaset Forum 2007-2025