Siyaset Forum

Siyaset Forum (https://www.siyasetforum.com.tr/index.php)
-   Tartışıyorum (https://www.siyasetforum.com.tr/forumdisplay.php?f=121)
-   -   Nurculuğu Alet Edenler (https://www.siyasetforum.com.tr/showthread.php?t=166813)

Terennüm 12-18-2012 12:53

Alıntı:

BeldeiTAYYIBe Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1031339)
Yanlis ve hatali söylemler hakli elestirilere sebep oluyor.
Fakat, yikmak icin degil yapmak icin elestirmedikce maksat hasil olamayacaktir.
Bundan dolayi, elestirenlerin hem kullandiklari dil'e dikkat etmeli ve elestiri noktalarini sebepleriyle düzgün bir sekilde aciklamalilar.
Elestiriye muhatab olanlarsa sabirla dinlemeli ve IYI NIYETLI yöneltilen sorulara cevap vermeye gayret etmelidirler.

Bu tartismalar yillardir sürüp gidiyor.
Ve sürecektirde...lakin hicbir zaman unutmamaliyizki bizler kardesiz ve kirici ve yikici olmamaliyiz.

Bana iyi niyetli olan bir tane eleştiri gösterki bende buna cevap yazayım..

BeldeiTAYYIBe 12-18-2012 16:23

Diyalog sureci boyunca yapilan kimi hatalari elestirenlerin hepsi kotu niyetlimi?

Terennüm 12-18-2012 16:31

copy paste yapılarak yorum yazanların yorumlarını ciddiye almıyorum..Varsa kendi fikri onu söylesin..

BeldeiTAYYIBe 12-18-2012 22:37

Ayni mevzuda farkli seylerden bahsediyoruz sanirim hocam.
Benim "iyi niyetli " diye kasdettigim, ilim irfan sahibi alimlerin diyalog sürecin'e yönelttigi ilmi dayanagi olan tenkitlerdir. Sizse zannediyorum bu konu basligi altinda yürütülen mevcut tartismalardan söz ediyorsunuz yanilmiyorsam. Kaldiki paylasim yapan arkadaslarin mesajlarinda da dikkate alinmasi gereken hususlar olmakla birlikte uslub ve tavir hatalari bu is'i bozuyor.

MEÇHUL ADAM 12-19-2012 03:28

Aşağıda ki link çok önemlidir.Herkesin okumasını tavsiye ederim..

Müslümanların Kitap Ehli'ne Yaptıkları Tebliğ Nasıl Olmalıdır?

Not:Bu linkte,Adnan Oktar'ın beyanatı uygun görülse bile sonradan, "hıristiyan ve yahudilerde bizim kardeşlerimizdir" diyerek sapıklık göstermiştir.Adnan Oktar'ın yakın zamanda ki görüşleri öncekilerine göre bazı yerlerde tezat oluşturmaktadır.Mühim olan, İslam'a uygun sözlerini kaalaya almalıyız..

MEÇHUL ADAM 12-19-2012 04:14

Bizim dinlerarası diyaloğu eleştirmemiz Fethullah Gülen hoca'ya kinimizden asla mevcut değildir.Ehli sünnet itikadını taşıyan ve İslam'ı gereği gibi yaşayan ve tebliğ edene neden kinimiz olsun ki?.Hatta böyle alimleri başımızın taacı yaparız.Fethullah Hoca hata yapabilir.Bunu da kabul ederiz.Ancak diyalog konusunda attıkları her adım İslam'a ve müslümanlara zarar vermektedir.Samimiyet insanı güzelleştirir.Ancak karşı taraf bu samimiyeti istismar ederse kopukluk olur, emekler boşa gider.Hem sonra yahudi ve hırıstiyanaların asırlar boyu hiçbir zaman ahde vefa ettikleride görülmemiştir.Bundan sonrada görülmeyecektir.Yaptıkları işler ve niyetleri hep negatif olmaktan başka bir şey olmuyor.Yani bizlere hiçbir zaman güven vermiyorlar.

Maksadımız,bu diyaloğun müslümanlardan saklanan, sinsi bir siyonizm tuzağı olduğunu, ayrıca Kur'an'da diyaloğun yeri olmadığı ve de Rabbimizin Kur'an'da ehli kitabın vasıflarını sayarken içimizde ki diyalogçuların bundan hiçbir şey anlamadığını kesinlikle idrak etmiş oluyoruz.

Bugüne kadar tartışılan bu diyalog meselesi hakkında tv.lerde açık oturum da düzenlenmişse bana gösterin bende ona göre yorum yapacağım.Açık oturum herşeyi meydana çıkarır.Bu açık oturum diyaloğu isteyenler ve red edenlerle bir arada yapılmalıdır ki bütün gerçekler gün yüzüne çıksın ve bu dava nasıl sonuçlanacaksa öyle olmasını isterdik.Lakin, tv.lerde hala açık oturum yapılmamıştır.İşte bu yüzdendir ki milletimizin büyük bir Çoğunluğu dinlerarası diyalog nedir ne değildir bilmiyorlar.Kesinlikle biz Fethullah Gülen hocaya asla kinimiz veya garezimiz yoktur.Sadece diyalog hususunda onu tasvip etmiyoruz.

Eğer ben Türkiye genelinde sayılı İslam alimlerden olsaydım bu açık oturuma katılmaya "HODRİ MEYDAN" derdim.Lakin ben alim değil, sadece dindarım hepsi o kadar...

Terennüm 12-19-2012 12:30

Hem sonra yahudi ve hırıstiyanaların asırlar boyu hiçbir zaman ahde vefa ettikleride görülmemiştir.

Kuranı Kerimde şöyle diyor:Kitap ehlinin hepsi bir değildir: Onlardan geceleri secdeye kapanarak Allah'ın ayetlerini okuyup duranlar vardır; bunlar Allah'a ve ahiret gününe inanır, kötülükten meneder, iyiliklere koşarlar. İşte onlar iyilerdendir.Ali imran-113-114

Beyanında dahi cenabı hak onların hepsi bir değildir derken sizin yorumunuza niye itibar edelim?

MEÇHUL ADAM 12-19-2012 16:33

Alıntı:

Terennüm Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1031465)
copy paste yapılarak yorum yazanların yorumlarını ciddiye almıyorum..Varsa kendi fikri onu söylesin..

Kendi fikirlerimizi de yazdık.Ama sizler bunca deliller getirdiğimiz halde ayetleri bile kaalaya almak istemediniz.Fethullah Gülen hocaya karşı asla kinimizin olmadığını da sizlere söyledik.Bizler yıkıcı değil yapıcı eleştirilerde bulunuruz.Defalarca uyardık ama hiçde tefekkür etmek gibi niyetiniz olmadı.Bir insan neyi veya kimseyi daha çok severse o kimsenin kusurunu da görmez.Adeta onu putlaştırır.Allah insana akıl irade fikir vermiştir.Meselelere Kur'an penceresinden bakmazsak çok yanılıruız.ben bu güne kadar hep olaylara Kur'an pencereinden baktığım için hiçbir zamn yanılmadım.Sufli nefis ve fikirlerle insan yanılır veya hataya düşebilir.Bize düşen vazife Hak ile batılı birbirinden ayırmaktır.Hak ile batılı birbirinden ayırmak için Kur'an'ı iyi anlamak ve incelemek gerekiyor.Herkes Kur'an'dan ne anladıysa onunla bilgilenir.Bütün deliller ortada iken illa ki batıl yollarda saplanıp öylece kalmak bir müslümanın işi değildir.Allah, her dem hayatımızın her safhasından, amellerimizden vede nasıl itikad sahibi olup olmadığımızdan bizi hesaba çekecektir.Onun içindir ki diyalogçu kardeşlerimizin büyük bir yanılgıya girdiklerini ve de bu hatalarından dönmediklerini gördüğümüz için çok üzülüyoruz.Ehli kitabın diyalogçu kardeşlerimizi aldatmakta ve herhaliyle nasıl bir milletler olduğu açıkça meydanda olduğu halde illa ki onlara inanmak son derece saflıktır.Kur'an'da Allah onların vasıflarını beyan ederken sizlerin gaflet içinde bulunmanız sizi felakete sürükleyebilir.Sizler iyi niyetli insanlarsınız.Elbette ki ehli kitaba İslam'ı onlara tebliğ edeceksiniz.Ancak imandan, ehli sünnet itikadinden, medeniyetimizden taviz vermemek şartı ile onlara İslam anlatılırsa biz de sizleri tasdik ve takdir ederiz.Aksi takdirde polemikler devam eder.

Bugüne kadar tv.lerde dinlerarası diyalog tartışması açıkoturumda yapılmamıştır.Zannediyorum ki diyalogçular bu açıkoturumdan kaçmaktadır.Demek ki bu milletten çekindikleri için buna cesaret edemedikleri belli olmuştur.Gizli ve sinsice yapılan diyalog çalışmaların ülkemizde tam gaz devam ettiğini de kesinlikle biliyoruz.Bu millet ne kitap okumakta nede bilmediği bir konuda sorgulama diye bir niyeti de olmadıkları için hep cahil olarak kalacaklardır.

MEÇHUL ADAM 12-19-2012 16:52

Alıntı:

Terennüm Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1031566)
Hem sonra yahudi ve hırıstiyanaların asırlar boyu hiçbir zaman ahde vefa ettikleride görülmemiştir.

Kuranı Kerimde şöyle diyor:Kitap ehlinin hepsi bir değildir: Onlardan geceleri secdeye kapanarak Allah'ın ayetlerini okuyup duranlar vardır; bunlar Allah'a ve ahiret gününe inanır, kötülükten meneder, iyiliklere koşarlar. İşte onlar iyilerdendir.Ali imran-113-114

Beyanında dahi cenabı hak onların hepsi bir değildir derken sizin yorumunuza niye itibar edelim?

İşte bak yine bu ayetlerde bile yanılıyorsunuz.Zira o bahsedilen ehli kitaptan olanlar gizli müslümanlardır.Onlar zahirde, yahudiliği veya hıristiyanlığı ele almışlardır, papaz veya haham görülürler ama içlerinde İslam inancı vardır.Onlar,makam, mevki ve ölüm korkusu taşıdıkları için bu imanlarını gizlerler.İşte Kur'an bu gibilerden bahsetmektedir.Günümüzde yahudi ve hıristiyan, papaz, hahamlardan öyleleri varsa biz bunları nasıl bileceğiz peki?

Esasen günümüz papaz veya hahamları İslam'ı bizden çok iyi bildikleri halde sırf İslam ve müslüman düşmanlıklarından dolayı açıkça kendilerini belli etmektedirler.İslam devletinin veya Osmanlı zamanında ki onların halleri gizli ve sinsi düşmanlıkları da vardı.Ama şimdi ise malumunuz üzere onlar İslam'a ve müslümanlara sıcak bakmıyorlar.ONLARIN ASIL GAYELERİ TÜM DÜNYAYI HIRİSTİYANLAŞTIRMAK ÇABASINDADIRLAR.BUNU DA BİZLER SEZMEKTEYİZ.DİNLERARASI DİYALOG YAPMAKLA BELKİ MÜSLÜMANLARI HIRİSTİYAN YAPAMAZLAR AMA ASIL MAKSATLARI TEVHİD İNANCINDAN UZAKLAŞTIRIP ILIMLI İSLAM, ILIMLI MÜSLÜMAN,MUHAMMEDSİZ İSLAM, CİHAD ŞUURUNDAN SIYRILMIŞ BASİT VE PISIRIK MÜSLÜMAN YAPMAKLA AYNI ZAMANDA YOZLAŞTIRMA PROJELERİNİ GERÇEKLEŞTİRİYORLAR.BÜTÜN AMAÇLARI DA BUDUR ZATEN...İŞTE BU SİNSİ SİYONİZM TUZAĞINI GÖREMEDİĞİNİZ İÇİN DEVAMLI BİR ŞEKİLDE YANILGILAR İÇİNDESİNİZ.

BeldeiTAYYIBe 12-19-2012 22:31

Alıntı:

Terennüm Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1031566)
Hem sonra yahudi ve hırıstiyanaların asırlar boyu hiçbir zaman ahde vefa ettikleride görülmemiştir.

Kuranı Kerimde şöyle diyor:Kitap ehlinin hepsi bir değildir: Onlardan geceleri secdeye kapanarak Allah'ın ayetlerini okuyup duranlar vardır; bunlar Allah'a ve ahiret gününe inanır, kötülükten meneder, iyiliklere koşarlar. İşte onlar iyilerdendir.Ali imran-113-114

Beyanında dahi cenabı hak onların hepsi bir değildir derken sizin yorumunuza niye itibar edelim?

Mevzubahis ayeti Kerimenin bir önceki ayetlerle bir bütün halinde tefsirinide yazarsaniz daha isabetli ve güzel olur.

BeldeiTAYYIBe 12-19-2012 22:47

Bugün bir Almanla yaklasIk iki saat'e yakin tabir caizse bir diyalog yaptim.
Fark ettimki, bu insanlarin Islam'a dair bildikleri yalnizca medyanin onlara verdiklerinden ibarettir. Bu iki saat'te aslinda onlarin bilgisizliginden ben cok sey ögrendim.

MEÇHUL ADAM 12-19-2012 22:58

Alıntı:

BeldeiTAYYIBe Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1031667)
Bugün bir Almanla yaklasIk iki saat'e yakin tabir caizse bir diyalog yaptim.
Fark ettimki, bu insanlarin Islam'a dair bildikleri yalnizca medyanin onlara verdiklerinden ibarettir. Bu iki saat'te aslinda onlarin bilgisizliginden ben cok sey ögrendim.

Gavurlara,İslamdan tavizler vermeden, usulünce ve mantıken soru ve cevap niteliğinde tebliğ yapılırsa istenilen neticeye çabuk varılacaktır.

Terennüm 12-20-2012 12:31

Alıntı:

BeldeiTAYYIBe Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1031661)
Mevzubahis ayeti Kerimenin bir önceki ayetlerle bir bütün halinde tefsirinide yazarsaniz daha isabetli ve güzel olur.

Buyrun onuda siz yazın devamını getirelim..

BeldeiTAYYIBe 12-20-2012 21:45

Ayet ve Hadis zikredildiginde kaynagini ve tefsirini de ilave etmek usuldendir.
Öyleki bu yolla, TARTISMALARA sebebiyet verilmeksizin zikredilen Ayeti Kerimenin hangi mesaji verdigi saglam bir delille ifade edilmis olur. Böylelikle, " Bence su anlama geliyor, bana göre söyledir" ...gibi sapkin bir dil kullanilmanin önüne gecilmis olunur. Bizim gibi Avam'a düsen müfessirlerin söyledikleriyle yetinmektir.
Bu hassasiyete riayet edilmesi anlaminda kardesce bir tavsiyedir benimkisi.
Bu tavsiyeyi ciddiye almak yada almamakta herkes muhayyerdir.
Devam edilmesi gereken bir mevzunun olup olmadigina sonra bakariz ins.

MEÇHUL ADAM 12-24-2012 03:01

YouTube Video
ERROR: If you can see this, then YouTube is down or you don't have Flash installed.



Bu videoyu başka İslami sitelerde ben daha önce paylaşmıştım.Maalesef Fethullahçılar hiç de tınmadılar hep bildiklerini okudular.Nitekim aşağıda ki ayetler Fethullah Gülen ve onun müridlerin bu saçma ve safsatalarını tamamen çürütmektedir.Akibetleri hayrola!...

إِنَّ الَّذِينَ يَكْفُرُونَ بِاللّهِ وَرُسُلِهِ وَيُرِيدُونَ أَن يُفَرِّقُواْ بَيْنَ اللّهِ وَرُسُلِهِ وَيقُولُونَ نُؤْمِنُ بِبَعْضٍ وَنَكْفُرُ بِبَعْضٍ وَيُرِيدُونَ أَن يَتَّخِذُواْ بَيْنَ ذَلِكَ سَبِيلاً

İnnellezîne yekfurûne billâhi ve rusulihî ve yurîdûne en yuferrikû beynallâhi ve rusulihî ve yekûlûne nu’minu bi ba’din ve nekfuru bi ba’dın, ve yurîdûne en yettehızû beyne zâlike sebîlâ


NİSA SURESİ-150.O kimseler ki ne Allahı tanırlar ne Peygamberlerini ve o kimseler ki Allahı tanımak lâkin Peygamberlerini tanımayıb ayırmak isterler, ve o kimseler ki Peygamberlerin ba'zısına inanırız ba'zısını tanımayız derler ve böyle küfr ile iyman arasında bir yol tutmak isterler

أُوْلَئِكَ هُمُ الْكَافِرُونَ حَقًّا وَأَعْتَدْنَا لِلْكَافِرِينَ عَذَابًا مُّهِينًا

Ulâike humul kâfirûne hakkâ(hakkan), ve a’tednâ lil kâfirîne azâben muhînâ

151- İşte bunlar gerçek kâfirdirler, biz de kâfirler için hor ve zelil edici bir azab hazırlamışızdır.


وَالَّذِينَ آمَنُواْ بِاللّهِ وَرُسُلِهِ وَلَمْ يُفَرِّقُواْ بَيْنَ أَحَدٍ مِّنْهُمْ أُوْلَئِكَ سَوْفَ يُؤْتِيهِمْ أُجُورَهُمْ وَكَانَ اللّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا


Vellezîne âmenû billâhi ve rusulihî ve lem yuferrikû beyne ehadin minhum ulâike sevfe yu’tîhim ucûrahum. Ve kânallâhu gafûran Rahîmâ

152-Allah'a ve Peygamberlerine iman eden ve peygamberlerinden hiç birinin arasını ayırmayan kimselere gelince işte bunların yarın kendilerine ecirlerini vereceğiz ve Allah, Gafur ve Rahîmdir


Maalesef bu kadar ayetleri gözlerine soktuğumuz halde onların kılı bile kıbırdamaması ne kadarda gafil, taasup ehli ve cahil oldukları ortaya çıkmaktadır.Vay onların bu hallerine!...

Terennüm 12-24-2012 13:40

Merhamet nazarıyla bakılmalıdırdan ne anlıyorsun? meçhul..

Terennüm 12-24-2012 13:44

Alıntı:

MEÇHUL ADAM Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1032165)
YouTube Video
ERROR: If you can see this, then YouTube is down or you don't have Flash installed.



Bu videoyu başka İslami sitelerde ben daha önce paylaşmıştım.Maalesef Fethullahçılar hiç de tınmadılar hep bildiklerini okudular.Nitekim aşağıda ki ayetler Fethullah Gülen ve onun müridlerin bu saçma ve safsatalarını tamamen çürütmektedir.Akibetleri hayrola!...

إِنَّ الَّذِينَ يَكْفُرُونَ بِاللّهِ وَرُسُلِهِ وَيُرِيدُونَ أَن يُفَرِّقُواْ بَيْنَ اللّهِ وَرُسُلِهِ وَيقُولُونَ نُؤْمِنُ بِبَعْضٍ وَنَكْفُرُ بِبَعْضٍ وَيُرِيدُونَ أَن يَتَّخِذُواْ بَيْنَ ذَلِكَ سَبِيلاً

İnnellezîne yekfurûne billâhi ve rusulihî ve yurîdûne en yuferrikû beynallâhi ve rusulihî ve yekûlûne nu’minu bi ba’din ve nekfuru bi ba’dın, ve yurîdûne en yettehızû beyne zâlike sebîlâ


NİSA SURESİ-150.O kimseler ki ne Allahı tanırlar ne Peygamberlerini ve o kimseler ki Allahı tanımak lâkin Peygamberlerini tanımayıb ayırmak isterler, ve o kimseler ki Peygamberlerin ba'zısına inanırız ba'zısını tanımayız derler ve böyle küfr ile iyman arasında bir yol tutmak isterler

أُوْلَئِكَ هُمُ الْكَافِرُونَ حَقًّا وَأَعْتَدْنَا لِلْكَافِرِينَ عَذَابًا مُّهِينًا

Ulâike humul kâfirûne hakkâ(hakkan), ve a’tednâ lil kâfirîne azâben muhînâ

151- İşte bunlar gerçek kâfirdirler, biz de kâfirler için hor ve zelil edici bir azab hazırlamışızdır.


وَالَّذِينَ آمَنُواْ بِاللّهِ وَرُسُلِهِ وَلَمْ يُفَرِّقُواْ بَيْنَ أَحَدٍ مِّنْهُمْ أُوْلَئِكَ سَوْفَ يُؤْتِيهِمْ أُجُورَهُمْ وَكَانَ اللّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا


Vellezîne âmenû billâhi ve rusulihî ve lem yuferrikû beyne ehadin minhum ulâike sevfe yu’tîhim ucûrahum. Ve kânallâhu gafûran Rahîmâ

152-Allah'a ve Peygamberlerine iman eden ve peygamberlerinden hiç birinin arasını ayırmayan kimselere gelince işte bunların yarın kendilerine ecirlerini vereceğiz ve Allah, Gafur ve Rahîmdir

Maalesef bu kadar ayetleri gözlerine soktuğumuz halde onların kılı bile kıbırdamaması ne kadarda gafil, taasup ehli ve cahil oldukları ortaya çıkmaktadır.Vay onların bu hallerine!...


Fethullah GÜLEN = "Lâ ilahe illallah"ın,"Muhammedün Resûlullah"dan ayrılamayacağını,şehadetin ancak ikisini beraber söylemekle gerçekleşmiş olacağını gösteriyoruz."
http://tr.fgulen.com/content/view/13770/18/


Fethullah GÜLEN = Burada bahsedilmesi gereken son bir husus da şudur:Kelime-i şehadetin iki kelamı birbirinden ayrılmaz,birbirini isbat eder,biri birisiz olmaz. Madem Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) Hâtemül Enbiya'dır,O'nun cadde-i kübrasından hariç hakikat ve necat yolu olamaz.
http://tr.fgulen.com/content/view/13770/18/

Fethullah GÜLEN = Zât-ı Ulûhiyet'in yanında Efendimiz'in nâm-ı celîlini de anıyoruz. "Lâ ilahe illallah"ın,"Muhammedün Resûlullah"tan ayrılamayacağını,şehadetin ancak ikisini beraber söylemekle gerçekleşmiş olacağını gösteriyoruz. Üstad Hazretleri'nin de Mektubât'ta belirttiği gibi,kelime-i şehadetin iki kelâmının birbirinden ayrılamayacağını,onların birbirini tazammun ve isbat ettiğini,biri birisiz olmayacağını ifade ediyoruz. Evet,madem Peygamberimiz (aleyhissalâtü vesselâm) Hâtemü'l-Enbiya'dır,bütün enbiyanın vârisidir. Elbette O,bütün vusûl yollarının başındadır. O'nun cadde-i kübrâsından hariç hakikat ve necat yolu olamaz. Umum ehl-i marifetin ve tahkikin imamları,Sadi-i Şirazî gibi derler:"Ey Sâdî! Muhammed'i (sallallahu aleyhi ve sellem) örnek almadan bir kimsenin selâmet ve safâ yolunu bulması imkânsızdır."
http://tr.fgulen.com/content/view/17825/18/

Fethullah GÜLEN = Allah ve Resulü bu hususla alakalı ölçüyü asırlar önce koymuşlar:"La ilahe illallah,Muhammedün Resûlullah" diyen herkes,bizim din kardeşimizdir.."
http://tr.fgulen.com/content/view/11142/3/

Fethullah GÜLEN = Fethullah Gülen:Zaten bizzat Cenâb-ı Hak da tevhid ifadesi olan “Lâ ilâhe illallah Muhammedün rasulullah” ifadesinde O’nun adını kendi adıyla yan yana zikredip ve bunu imanın esası sayarak böyle demeyenin kurtulamayacağını beyan buyurmuyor mu? (03 Ekim 2011 - İmanın İkiz Kardeşi - Bamteli)

Hayrettin KARAMAN = Ehl-i kitabın cennete girebilmesi için Allah'ın birliğine (tevhîde) ve Son Peygamber Muhammed Mustafa (s.a.v.)'ya iman etmesi gerekir. Çünkü Kur'ân-ı Kerîm'de:"Allah,üçten birisidir diyenler şüphesiz kâfir olmuşlardır...
http://www.hayrettinkaraman.net/kitap/meseleler/1041.htm

MEÇHUL ADAM 12-24-2012 17:04

Alıntı:

Terennüm Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1032213)

Fethullah GÜLEN = "Lâ ilahe illallah"ın,"Muhammedün Resûlullah"dan ayrılamayacağını,şehadetin ancak ikisini beraber söylemekle gerçekleşmiş olacağını gösteriyoruz."
http://tr.fgulen.com/content/view/13770/18/


Fethullah GÜLEN = Burada bahsedilmesi gereken son bir husus da şudur:Kelime-i şehadetin iki kelamı birbirinden ayrılmaz,birbirini isbat eder,biri birisiz olmaz. Madem Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) Hâtemül Enbiya'dır,O'nun cadde-i kübrasından hariç hakikat ve necat yolu olamaz.
http://tr.fgulen.com/content/view/13770/18/

Fethullah GÜLEN = Zât-ı Ulûhiyet'in yanında Efendimiz'in nâm-ı celîlini de anıyoruz. "Lâ ilahe illallah"ın,"Muhammedün Resûlullah"tan ayrılamayacağını,şehadetin ancak ikisini beraber söylemekle gerçekleşmiş olacağını gösteriyoruz. Üstad Hazretleri'nin de Mektubât'ta belirttiği gibi,kelime-i şehadetin iki kelâmının birbirinden ayrılamayacağını,onların birbirini tazammun ve isbat ettiğini,biri birisiz olmayacağını ifade ediyoruz. Evet,madem Peygamberimiz (aleyhissalâtü vesselâm) Hâtemü'l-Enbiya'dır,bütün enbiyanın vârisidir. Elbette O,bütün vusûl yollarının başındadır. O'nun cadde-i kübrâsından hariç hakikat ve necat yolu olamaz. Umum ehl-i marifetin ve tahkikin imamları,Sadi-i Şirazî gibi derler:"Ey Sâdî! Muhammed'i (sallallahu aleyhi ve sellem) örnek almadan bir kimsenin selâmet ve safâ yolunu bulması imkânsızdır."
http://tr.fgulen.com/content/view/17825/18/

Fethullah GÜLEN = Allah ve Resulü bu hususla alakalı ölçüyü asırlar önce koymuşlar:"La ilahe illallah,Muhammedün Resûlullah" diyen herkes,bizim din kardeşimizdir.."
http://tr.fgulen.com/content/view/11142/3/

Fethullah GÜLEN = Fethullah Gülen:Zaten bizzat Cenâb-ı Hak da tevhid ifadesi olan “Lâ ilâhe illallah Muhammedün rasulullah” ifadesinde O’nun adını kendi adıyla yan yana zikredip ve bunu imanın esası sayarak böyle demeyenin kurtulamayacağını beyan buyurmuyor mu? (03 Ekim 2011 - İmanın İkiz Kardeşi - Bamteli)

Hayrettin KARAMAN = Ehl-i kitabın cennete girebilmesi için Allah'ın birliğine (tevhîde) ve Son Peygamber Muhammed Mustafa (s.a.v.)'ya iman etmesi gerekir. Çünkü Kur'ân-ı Kerîm'de:"Allah,üçten birisidir diyenler şüphesiz kâfir olmuşlardır...
http://www.hayrettinkaraman.net/kitap/meseleler/1041.htm


Ehli kitaba "ılımlı İslam, ılımlı müslüman" olarak sindirilmiş ve protestanlaştırlmış bir İslam anlayışını tebliğ etmişlerse vay hallerine.Fethullah Gülen'in 28 Şubat sonrasında fikirlerinin değiştiğini görüyoruz.O sizin gösterdiklerinizin tarihi eskiye dayanıyor.Şimdi ki vaziyetleri bambaşkadır.Peygamber efendimize vahyedilen şu ayetin dışında hareket ediyorlar.Kimse kimseyi kandırmasın..

AL-İ İMRAN SURESİ-64.De ki: Ey Kitap Ehli! Aramızda ortak olan bir kelimeye gelin! Allah'tan başkasına kulluk etmeyelim, hiçbir şeyi Ona ortak koşmayalım, birbirimizi Allah'ın yanı sıra rab edinmeyelim. Yine de yüz çevirecek olurlarsa, siz deyin ki: "Şahit olun, biz hakka teslim olmuş Müslümanlarız."

Burada ki tek kelimeden maksat (LA İLAHE İLLALLAH MUHAMMEDÜN RESULULLAH)kelime-i tevhidtir.Bunu kabul etmeyenlwerle bizim diyaloğumuz olmaz.Ehl, kitap yolunu saptırmış ve müşrik olmuşlardır.Hem sonra muharref tevratta muazzam bir sapıklık ve vahşetlik görüyoruz.Böyle bir ortamda, nasıl olur da onlarla dinlerarası diyalog kurabiliriz?

ŞÛRA SURESİ- 15- Ey Muhammed, işte bunun için sen onları hakka davet et. Emro-lunduğun gibi dosdoğru ol. Müşriklerin heva ve heveslerine uyma. Onlara şöyle de: "Ben, Allanın indirdiği bütün kitaplara iman ettim. Aranızda adaletli davranmakla emrolundum. Bizim de rabbimiz sizin de rabbiniz Allahtır. Bizim amellerimiz bize sizin amelleriniz sizedir. (Hak apaçık ortada olduğu için) bizimle sizin aranızda tartışılaccak bir mesele yoktur. Allah bizi bir araya getirecektir. Dönüş ancak onadır."

16- İnsanlar,Allahın dinine uyduktan sonra onun hakkında hâlâ mü*nakaşa edenlerin delilleri, rableri nezdinde batıldır. Allanın gazabı onların üzerinedir. Onlar için şiddetli bir azap vardır.

Abdullah b. Abbas bu âyet-i kerimenin, Allahın davetini kabul edip müslüman olan insanlarla tartışmaya girişen ve onlan hidayetten alıkoymaya çalışan kitap ehli hakkında nazil olduğunu söylemiştir. Katade ise bu âyet-i ke*rimenin, müslümanlar: "Bizim kitabımız sizin kitabınızdan daha önce inmiş ve bizim peygamberimiz de sizin peygamberinizden önce gelmiştir. O halde bizler sizden daha hayırlıyız." diyen Yahudi ve Hıristiyanlar hakkında nazil olduğunu söylemiştir (Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri, Hisar Yayınevi: 7/288.)



R'AD SURESİ- 43.İnkar edenler, “Sen peygamber değilsin” diyorlar. De ki: “Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah ve bir de yanında kitap (Kur’an) bilgisi bulunanlar yeter.”

Bu ayette peygamberimizin peygamberliğini inkar edenler için bir uyarıdır.Oysa ehli kitabın, Resulullah (Sallallahu aleyhi vessellem) efendimizi inkar ettiklerine göre onlarla diyalog kurmak ahmaklıktır.Sizler, "hocamız ne diyorsa doğrudur" diye taassupluk ediyorsunuz.Vallahi siz onlara tevhid inancını anlatmadıktan sonra Allah katında hem büyük bir vebal altında kaldığınız gibi, gittiğiniz yol da batıldır..Onların dini kendilerine, bizim dinimiz bizedir.

EVET, YUKARIDA AÇIKLADIĞIMIZ GİBİ, AYETLERDE Kİ TEBLİĞ METODU OLMADIĞI MÜDDETÇE BÜTÜN ÇABALARINIZ BOŞA GİDECEKTİR.

Terennüm 12-24-2012 21:04

25.05.2007 tarihli:http://tr.fgulen.com/content/view/13770/18/

25.09.2009 tarihli http://tr.fgulen.com/content/view/17825/18/

04.01.2012 tarihli http://tr.fgulen.com/content/view/11142/3/


Ehli kitaba "ılımlı İslam, ılımlı müslüman" olarak sindirilmiş ve protestanlaştırlmış bir İslam anlayışını tebliğ etmişlerse vay hallerine.Fethullah Gülen'in 28 Şubat sonrasında fikirlerinin değiştiğini görüyoruz.O sizin gösterdiklerinizin tarihi eskiye dayanıyor.Şimdi ki vaziyetleri bambaşkadır.Peygamber efendimize vahyedilen şu ayetin dışında hareket ediyorlar.Kimse kimseyi kandırmasın..


tarihlerini özellikle yazdım bak bakalım..28 şubattan öncemi..zaman kaybısın meçhul adam..

MEÇHUL ADAM 12-25-2012 12:31

Alıntı:

Terennüm Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1032266)
25.05.2007 tarihli:http://tr.fgulen.com/content/view/13770/18/

25.09.2009 tarihli http://tr.fgulen.com/content/view/17825/18/

04.01.2012 tarihli http://tr.fgulen.com/content/view/11142/3/


Ehli kitaba "ılımlı İslam, ılımlı müslüman" olarak sindirilmiş ve protestanlaştırlmış bir İslam anlayışını tebliğ etmişlerse vay hallerine.Fethullah Gülen'in 28 Şubat sonrasında fikirlerinin değiştiğini görüyoruz.O sizin gösterdiklerinizin tarihi eskiye dayanıyor.Şimdi ki vaziyetleri bambaşkadır.Peygamber efendimize vahyedilen şu ayetin dışında hareket ediyorlar.Kimse kimseyi kandırmasın..


tarihlerini özellikle yazdım bak bakalım..28 şubattan öncemi..zaman kaybısın meçhul adam..


Madem öyle ise neden diyalogçular tvlerde açık oturuma niin katılmazlar?Görelim bakalım ne anlatacaklardır oralarda?

Allah rızası için vageeçin bu sevdadan, diyalogla tebliğ olmaz.Size ayetleri veriyoruz.Anlamak mı istemiyorsunuz yoksa kendi bildiğinizi mi okumak istiyorsunuz?.Müslüman feraset sahibi olmalı.Sizlere defalarca anlatıyoruz bir şey anladığınız ve tefekkür ettiğiniz de yok!.İslam, diyalogçular gibi anlatılmaz.Öyle kiliselerde mum yakalım haç putunun önünde dua edelim sizde cennete gideceksiniz, sırattan sizde geçeceksiniz Muhammed bizim peygamberimizdir ona iman etmeye mecbur değilsiniz." gibi laflarla mı İslam tebliğ edilir?Sahabeler zamanında olsaydınız Vallahi sizi sopalarla kovalarlardı.

Bak kardeşim.Bu diyalog bu müslümanların itikadını bozdu bir işe yarasa ben sizden önce bunu savunurdum.Sizler bir gün kafanız "dank" edecek ama bu neslin bozulan imanını da düzeltmeye gücünüz yetmeyecek.Gavurların tuzaklarına düşüyorsunuz.Gavurların sinsi hain emellerinden haberiniz yok.Uyanın yahu uyanın!.Allah, "onlar size karşı asla iyi niyetli olmazlar" diye birkaç ayette bildirmiştir.Siz hala at gözlüklerinizle yolunuza devam ediyorsunuz.Bu gafletten ne zaman uyanacaksınız.Ne hikmetse bu diyalog Fethullah Gülen ABD''ye gidince patlak verdi.Eğer burada bunu anlatsaydı vay haline idi onun.Niye bu ülkemde anlatmadı bugüne kadar?Demek ki ABD'de gavurun diyaloğunu bu ümmete kakalamak için fırsat kolluyormuş veya gavurların tuzağına düşmüş de olabilir.Bu kadar size uyarılarımıza rağmen bu diyalog batıl yoldan dönmezseniz ebediyyen cenneti göremezsiniz.Gavurlara peygamberimizin sünnetlerini onun güzel sözleri ve güzel ahlakı, yaptıkları anlatılıyor mu?Onun sadece alemlere rahmet olarak geldiğini ve de hiçbir millete özel olarak gelmediğini söyleyebiliyor musunuz?

Onlara Bu İslam nasıl anlatılıyor?.Gerçek müslümanların vasıfları onlara nasıl anlatılıyor.İtikadi konularda teslis inancı ile tevhid akaidini onlara nasıl anlatıyorsunuz?Bunları birbirleriyle kıyaslıyor musunuz?.Kur'an'ı onlara nasıl tanıtıyorsunuz?.Ayetleri husunda İncil veya tevratla nasıl karşılaştırıyorsunuz veya karşılaştırıyorlar?.Bunun delillerini bana göstermek mecburiyetindesiniz.Ona göre yorum yapacağım size...


Günümüz bir papazın sözünü size aktarmak istiyorum "Hıristiyan olmayanlar cennete giremez".Buyrun buradan yakın şimdi.Bu kafiri nasıl ikna edeceksiniz?..Onu ikna etmenin biz yolunu çok iyi biliyoruz.Hadi bakalım ikna edin onları nasıl edecekseniz tabii ki?...

Terennüm 12-25-2012 12:39

Alıntı:

MEÇHUL ADAM Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1032312)
Madem öyle ise neden diyalogçular tvlerde açık oturuma niin katılmazlar?Görelim bakalım ne anlatacaklardır oralarda?

Allah rızası için vageeçin bu sevdadan, diyalogla tebliğ olmaz.Size ayetleri veriyoruz.Anlamak mı istemiyorsunuz yoksa kendi bildiğinizi mi okumak istiyorsunuz?.Müslüman feraset sahibi olmalı.Sizlere defalarca anlatıyoruz bir şey anladığınız ve tefekkür ettiğiniz de yok!.İslam, diyalogçular gibi anlatılmaz.Öyle kiliselerde mum yakalım haç putunun önünde dua edelim sizde cennete gideceksiniz, sırattan sizde geçeceksiniz Muhammed bizim peygamberimizdir ona iman etmeye mecbur değilsiniz." gibi laflarla mı İslam tebliğ edilir?Sahabeler zamanında olsaydınız Vallahi sizi sopalarla kovalarlardı.

Bak kardeşim.Bu diyalog bu müslümanların itikadını bozdu bir işe yarasa ben sizden önce bunu savunurdum.Sizler bir gün kafanız "dank" edecek ama bu neslin bozulan imanını da düzeltmeye gücünüz yetmeyecek.Gavurların tuzaklarına düşüyorsunuz.Gavurların sinsi hain emellerinden haberiniz yok.Uyanın yahu uyanın!.Allah, "onlar size karşı asla iyi niyetli olmazlar" diye birkaç ayette bildirmiştir.Siz hala at gözlüklerinizle yolunuza devam ediyorsunuz.Bu gafletten ne zaman uyanacaksınız.Ne hikmetse bu diyalog Fethullah Gülen ABD''ye gidince patlak verdi.Eğer burada bunu anlatsaydı vay haline idi onun.Niye bu ülkemde anlatmadı bugüne kadar?Demek ki ABD'de gavurun diyaloğunu bu ümmete kakalamak için fırsat kolluyormuş veya gavurların tuzağına düşmüş de olabilir.Bu kadar size uyarılarımıza rağmen bu diyalog batıl yoldan dönmezseniz ebediyyen cenneti göremezsiniz.Gavurlara peygamberimizin sünnetlerini onun güzel sözleri ve güzel ahlakı, yaptıkları anlatılıyor mu?Onun sadece alemlere rahmet olarak geldiğini ve de hiçbir millete özel olarak gelmediğini söyleyebiliyor musunuz?

Onlara Bu İslam nasıl anlatılıyor?.Gerçek müslümanların vasıfları onlara nasıl anlatılıyor.İtikadi konularda teslis inancı ile tevhid akaidini onlara nasıl anlatıyorsunuz?Bunları birbirleriyle kıyaslıyor musunuz?.Kur'an'ı onlara nasıl tanıtıyorsunuz?.Ayetleri husunda İncil veya tevratla nasıl karşılaştırıyorsunuz veya karşılaştırıyorlar?.Bunun delillerini bana göstermek mecburiyetindesiniz.Ona göre yorum yapacağım size...


Günümüz bir papazın sözünü size aktarmak istiyorum "Hıristiyan olmayanlar cennete giremez".Buyrun buradan yakın şimdi.Bu kafiri nasıl ikna edeceksiniz?..Onu ikna etmenin biz yolunu çok iyi biliyoruz.Hadi bakalım ikna edin onları nasıl edecekseniz tabii ki?...

:) :)

Terennüm 12-25-2012 12:43

sahabeler sopayla kovalar mıydı onu bilmem ama medinede veda haccında120bin sahabeden bahsedilir.medine medfun sahabe sayısın 10bin olduğu söylenir 110bin sahabi dünyanın dört bir yanına bizi sopayla kovalamak için dağılmadığına inanıyorum..Necran hristiyanlarını mescidde ağırlayan ve ibadetlerini mescidi nebevide yapmasına izin veren Efendimize(sav)aynı uslubla yazabilirmisin?

MEÇHUL ADAM 12-25-2012 13:20

Alıntı:

Terennüm Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1032318)
sahabeler sopayla kovalar mıydı onu bilmem ama medinede veda haccında120bin sahabeden bahsedilir.medine medfun sahabe sayısın 10bin olduğu söylenir 110bin sahabi dünyanın dört bir yanına bizi sopayla kovalamak için dağılmadığına inanıyorum..Necran hristiyanlarını mescidde ağırlayan ve ibadetlerini mescidi nebevide yapmasına izin veren Efendimize(sav)aynı uslubla yazabilirmisin?




Peygamberimizin onlara mescidde ibadet etmelerine izin verdiği doğrudur.Ancak o mescidde bazı tartışmalarda Yahudilik ile Hıristiyanlık üzerine kaydığı oldu, ama genel olarak İslâm ve Hıristiyanlık üzerinde duruldu, Âl-i İmran sûresinde yer alan ve Hıristiyanların tanrı inancını tenkit ederek düzelten birçok âyet de bu tartışmalar sırasında vahyedildi. Apaçık gerçek karşısında Hıristiyanlar direnince 'mübâhele' adıyla anılan usulü açıklayan âyetler geldi (AL-İ İMRANSURESİ-61-64). Buna göre Peygamberimiz karşı tarafa, 'her iki tarafın eşlerini ve çocuklarını yanlarına alarak gelmelerini ve yalan söyleyenin Allah'ın lanetine uğraması için dua etmelerini' teklif ediyordu. Heyet düşünmek üzere izin istedi. Kendi aralarında konuştular ve böyle bir riski göze alamadılar, ama siyasi bağlılığı ifade eden bir anlaşmaya razı oldular. Bu anlaşma metni de dini hoşgörü bakımından çok önemli satırlar ihtiva etmektedir:

'...Onların mallarına, canlarına, dini inanç ve uygulamalarına, hazır bulunanlarına ve bulunmayanlarına, ailelerine, mabetlerine... şamil olmak (hepsini kapsamak) üzere Allah'ın himayesi ve Resûlullah Muhammed'in zimmeti (koruma yükümlülüğü) Necranlılar ve onlara bağlı etraftakiler lehine bir haktır. Hiçbir piskopos kendi vazife yerinin dışına, hiçbir papaz görevli olduğu kilisenin dışına, hiçbir rahip içinde yaşadığı manastırın dışında başka bir yere alınıp gönderilemeyecektir....'

Bu anlaşmadan önce yine Necranlı Hıristiyanların liderlerine gönderilen mektubun hem besmele kısmı (diyalog bakımından), hem de muhtevası çok önemlidir:

'Muhammed'den Necran papazlarına,

İbrahim, İshak ve Yakub'un Allah'ının adıyla,

Gerçekten de ben sizi yaratıklara tapmaktan Allah'ın kulluk ve ibadetine davet ediyorum ve sizi, yaratıklarla yapılmış ittifak anlaşmalarının ötesinde Allah ile ittifak anlaşması yapmaya çağırıyorum. Bu duruma göre şayet reddedecek olursanız, cizye yükümlülüğü gelir, şayet cizyeyi de reddedecek olursanız size harp açarım, Vesselâm.' (Geniş bilgi için bak. M. Hamidullah, İslâm Peygamberi, 1019. paragraf vd.).


Mektup, karşı tarafla ortak olan inanç esaslarını (hak olduklarına iki tarafın da inandığı peygamberler ile onların ibadet ettiği bir tek Allah'ı) anarak söze giriyor, böylece sıcak bir ilişki kurmayı ve sözlerin etkisini arttırmayı amaçlıyor.



Kitap Ehli’nin Gerçek İsevi ve Gerçek Musevi Olmaları İçin Muhammedi Olmaları ve Kuran’a Uymaları İslam’ın Dünya Hakimiyeti İçin Şarttır

Kitap Ehli’nin Allah’ın birliğine iman edip, “La ilahe illallah” demesi şüphesiz çok değerli bir güzelliktir. Ama Allah Katında din İslam’dır. Kitap Ehli, Allah’ın kendilerini sevmesini ve kendilerinden razı olmasını istiyorsa mutlaka Hz. Muhammed (s.a.v.)’in son hak peygamber olduğunu kabul etmeli ve Kuran’a tabi olmalıdır. Allah’ın Hz. Musa (a.s.) ve Hz. İsa (a.s.)’a indirdiği hak dinler, zaman içinde bozulmalara uğramış ve ne Hz. Musa (a.s.)’ın ne de Hz. İsa (a.s.)’ın asla tebliğ etmediği ve asla kabul etmeyecekleri bazı düşünceler ve kavramlar eklenmiş, hak olan bazı kavramlar da çıkarılmıştır.

Bu nedenle, eğer Kitap Ehli Allah’ın bu mübarek peygamberlerine indirdiği hak dine Allah Katındaki haliyle tabi olmak, Hz. Musa (a..) dönemindeki gibi salih bir Musevi, Hz. İsa (a.s.) dönemindeki gibi salih bir İsevi olmak istiyorsa aynı zamanda Muhammedi olmalı ve Kuran’a uymalıdırlar. Allah Kuran’da tüm peygamberleri birbirinden ayırt etmeden iman etmeyi emretmiştir. Nasıl ki bir Müslüman Hz. Muhammed (S.A.V.)’e inanıyorum, ama Hz. İbrahim (a.s.)’ı reddediyorum dediğinde dinden çıkarsa, İsevi ve Musevilerin de Hz. Muhammed (s.a.v.)’in Allah’ın peygamberi olduğunu kabul etmeleri ve onu candan sevmeleri gerekir. Bu onların Hz. Musa (a.s.)’ı ve Hz. İsa (a.s.)’ı gözardı ettikleri, artık onları sevmedikleri anlamına gelmez. Tam tersine bu mübarek peygamberleri tam Allah’ın istediği gibi, tam Allah’ın razı olacağı şekilde sevmelerine vesile olur. Hz. Musa (a.s.)’a daha yakın, Hz. İsa (a.s.)’a daha yakın olmalarını, onları daha doğru anlamalarını, onlara tam anlamıyla bağlanmalarını sağlar.

Allah’ın Kuran’da Müslümanlara farz kıldığı hükümlerden biri de iyiliği emredip kötülükten men etmek, insanları doğru yola davet etmek ve İslam ahlakının yeryüzüne hakim olması için gayret etmektir. Bu ayetlerden bazıları şunlardır:

“Sizden; hayra çağıran, iyiliği (marufu) emreden ve kötülükten (münkerden) sakındıran bir topluluk bulunsun. Kurtuluşa erenler işte bunlardır.” (Al-i İmran Suresi, 104)

“Tevbe edenler, ibadet edenler, hamd edenler, (İslam uğrunda) seyahat edenler, rükû edenler, secde edenler, iyiliği emredenler, kötülükten sakındıranlar ve Allah’ın sınırlarını koruyanlar; sen (bütün) mü’minleri müjdele.” (Tevbe Suresi, 112)


Müslümanların Kitap Ehli’ne şefkat göstererek, onları koruyup kollayarak, nezaketli, anlayışlı ve güzel bir üslup kullanarak İslam’a davet etmeleri gerektiği emredilir.

Dinden asla taviz vermemek şartı ile Peygamber Efendimiz (s.a.v.), bu hükmü en güzel şekilde uygulamış ve Kitap Ehli’ni İslam’a davet etmiştir. Ahir zaman Müslümanları da Peygamberimiz (S.A.V..)’in sünnetine uyarak Kitap Ehli’ni İslam dinine en güzel şekilde davet etmelidirler.Eğer onlar bunu kabullenmiyorlarsa peşlerini hemen bırakmalıdırlar.İşte Kur'an bunu izah etmeye çalışıyor.

Terennüm 12-25-2012 13:37

Alıntı:

MEÇHUL ADAM Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1032312)
Madem öyle ise neden diyalogçular tvlerde açık oturuma niin katılmazlar?Görelim bakalım ne anlatacaklardır oralarda?

Allah rızası için vageeçin bu sevdadan, diyalogla tebliğ olmaz.Size ayetleri veriyoruz.Anlamak mı istemiyorsunuz yoksa kendi bildiğinizi mi okumak istiyorsunuz?.Müslüman feraset sahibi olmalı.Sizlere defalarca anlatıyoruz bir şey anladığınız ve tefekkür ettiğiniz de yok!.İslam, diyalogçular gibi anlatılmaz.Öyle kiliselerde mum yakalım haç putunun önünde dua edelim sizde cennete gideceksiniz, sırattan sizde geçeceksiniz Muhammed bizim peygamberimizdir ona iman etmeye mecbur değilsiniz." gibi laflarla mı İslam tebliğ edilir?Sahabeler zamanında olsaydınız Vallahi sizi sopalarla kovalarlardı.

Bak kardeşim.Bu diyalog bu müslümanların itikadını bozdu bir işe yarasa ben sizden önce bunu savunurdum.Sizler bir gün kafanız "dank" edecek ama bu neslin bozulan imanını da düzeltmeye gücünüz yetmeyecek.Gavurların tuzaklarına düşüyorsunuz.Gavurların sinsi hain emellerinden haberiniz yok.Uyanın yahu uyanın!.Allah, "onlar size karşı asla iyi niyetli olmazlar" diye birkaç ayette bildirmiştir.Siz hala at gözlüklerinizle yolunuza devam ediyorsunuz.Bu gafletten ne zaman uyanacaksınız.Ne hikmetse bu diyalog Fethullah Gülen ABD''ye gidince patlak verdi.Eğer burada bunu anlatsaydı vay haline idi onun.Niye bu ülkemde anlatmadı bugüne kadar?Demek ki ABD'de gavurun diyaloğunu bu ümmete kakalamak için fırsat kolluyormuş veya gavurların tuzağına düşmüş de olabilir.Bu kadar size uyarılarımıza rağmen bu diyalog batıl yoldan dönmezseniz ebediyyen cenneti göremezsiniz.Gavurlara peygamberimizin sünnetlerini onun güzel sözleri ve güzel ahlakı, yaptıkları anlatılıyor mu?Onun sadece alemlere rahmet olarak geldiğini ve de hiçbir millete özel olarak gelmediğini söyleyebiliyor musunuz?

Onlara Bu İslam nasıl anlatılıyor?.Gerçek müslümanların vasıfları onlara nasıl anlatılıyor.İtikadi konularda teslis inancı ile tevhid akaidini onlara nasıl anlatıyorsunuz?Bunları birbirleriyle kıyaslıyor musunuz?.Kur'an'ı onlara nasıl tanıtıyorsunuz?.Ayetleri husunda İncil veya tevratla nasıl karşılaştırıyorsunuz veya karşılaştırıyorlar?.Bunun delillerini bana göstermek mecburiyetindesiniz.Ona göre yorum yapacağım size...


Günümüz bir papazın sözünü size aktarmak istiyorum "Hıristiyan olmayanlar cennete giremez".Buyrun buradan yakın şimdi.Bu kafiri nasıl ikna edeceksiniz?..Onu ikna etmenin biz yolunu çok iyi biliyoruz.Hadi bakalım ikna edin onları nasıl edecekseniz tabii ki?...

Müslümanların Kitap Ehli’ne şefkat göstererek, onları koruyup kollayarak, nezaketli, anlayışlı ve güzel bir üslup kullanarak İslam’a davet etmeleri gerektiği emredilir.


şimdi hangi mesajını dikkate alalım?

BeldeiTAYYIBe 12-25-2012 14:13

Muchul Adam kardesim,
hani siz kendinizi millli görüs sevdalisi olarak görüyorsunuz ya,
lakin milli görüsün avrupa teskilatlanmasi bu konuda kendilerini sizin gibi görmüyorlar.




Teşkilatımız temele insanı alarak, bütün insanlarla özellikle de Ehl-i Kitâb ile diyaloğu toplumsal barışın önemli bir unsuru olarak kabul etmektedir.

Islam Toplumu Millli Görüs.
http://www.igmg.de/tr/cemiyet/hakkim...i-diyalog.html

MEÇHUL ADAM 12-25-2012 15:36

Alıntı:

BeldeiTAYYIBe Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1032332)
Muchul Adam kardesim,
hani siz kendinizi millli görüs sevdalisi olarak görüyorsunuz ya,
lakin milli görüsün avrupa teskilatlanmasi bu konuda kendilerini sizin gibi görmüyorlar.




Teşkilatımız temele insanı alarak, bütün insanlarla özellikle de Ehl-i Kitâb ile diyaloğu toplumsal barışın önemli bir unsuru olarak kabul etmektedir.

Islam Toplumu Millli Görüs.
http://www.igmg.de/tr/cemiyet/hakkim...i-diyalog.html

Onlar hakkında bazı duyumlar aldım.Bu konuyu Türkiye'de ki Milli Görüş teşkilatları arasında müzakere edeceğiz.Ancak inanıyorum ki diyalogçular her halde Avrupa Milli Görüş teşkilatçıların arasına sızdıklarını ve bu meyanda diyalogla ilgili bilgilerinin olmadığının kanaatindeyim.Araştıracağız İnşaallah.

Türkiye'de ki Milli Görüş camiası diyaloğa pek sıcak bakmadığını da size söyleyebilirim.

Az önce onlarla sanalda iletişim kurdum.Bu meseleleri anlattım bakalım ne cevap alacağız?.

manifesto 12-25-2012 21:41

Alıntı:

BeldeiTAYYIBe Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1032332)
Muchul Adam kardesim,
hani siz kendinizi millli görüs sevdalisi olarak görüyorsunuz ya,
lakin milli görüsün avrupa teskilatlanmasi bu konuda kendilerini sizin gibi görmüyorlar.




Teşkilatımız temele insanı alarak, bütün insanlarla özellikle de Ehl-i Kitâb ile diyaloğu toplumsal barışın önemli bir unsuru olarak kabul etmektedir.

Islam Toplumu Millli Görüs.
http://www.igmg.de/tr/cemiyet/hakkim...i-diyalog.html


:)
Bu elemanı ciddiye almayın
Zira onu kimse ciddiye almıyor
Dünyanın %33 ü hristiyan. 8x&33 = yaklaşık 3 milyar


Bütün bu insanları düşman olarak görmüyoruz
Allahtan ve resulünden hakkı ile haberdar olamayan imansız bir topluluk
Onların hidayeti için ne yapılması gerekiyor ise o yapılır
Belki sadece birlikte yemek yersin
Ama yarın için daha güçlü adımlar atmana dayanak sağlar

Milli Görüşçülerin AVRUPA görmüş olan MEDENİ tayfası diğer inançtan olan insanlarla birlikte yaşadığı için diyalog kültürleri gelişmiş
Buradakiler biraz yobaz kalmış hepi bu :)

Bak AVRUPA MİLLİ GÖRÜŞ NE DEMİŞ


Alıntı:

Diyaloğu reddetmek, inandığımız din ve bu dinin tebliği görevine aykırı düşer.

Garibüzzaman 12-25-2012 22:00

Tartışmaları izlerken aklıma Soner Yalçın, bende tebessüm uyandıran bir sözü geldi..

Önce mücâhittiler, sonra müteahhit oldular, şimdide her şeye müsait oldular.:)

Bu dinciler o müslümanlara benzemiyor | Soner Yalçın

rizzelli 12-26-2012 03:36

Tek tek iftiralarina cevap yazsan bile papagan gibi ayni seyleri soyleyip duruyor. Yav insan bir kac saatini ayirip arastirir , F.Gulen gercekten boyle konusmus mu, soylemis mi diye.

Didik didik edip dogruyu bulmak yerine ,yalan kara propaganda vidyolarina IMAN ETMEK daha cok isine geliyor.

MEÇHUL ADAM 12-26-2012 16:12

Alıntı:

BENHUR Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1032358)
:)
Bu elemanı ciddiye almayın
Zira onu kimse ciddiye almıyor
Dünyanın %33 ü hristiyan. 8x&33 = yaklaşık 3 milyar


Bütün bu insanları düşman olarak görmüyoruz
Allahtan ve resulünden hakkı ile haberdar olamayan imansız bir topluluk
Onların hidayeti için ne yapılması gerekiyor ise o yapılır
Belki sadece birlikte yemek yersin
Ama yarın için daha güçlü adımlar atmana dayanak sağlar

Milli Görüşçülerin AVRUPA görmüş olan MEDENİ tayfası diğer inançtan olan insanlarla birlikte yaşadığı için diyalog kültürleri gelişmiş
Buradakiler biraz yobaz kalmış hepi bu :)

Bak AVRUPA MİLLİ GÖRÜŞ NE DEMİŞ

Alıntı:

Milli Görüşçülerin AVRUPA görmüş olan MEDENİ tayfası diğer inançtan olan insanlarla birlikte yaşadığı için diyalog kültürleri gelişmiş
Buradakiler biraz yobaz kalmış hepi bu
İşte bu olmadı gardaşım.Türkiye'de ki Milli Görüşçüler tehlikeyi görmüş ve sezmişlerdir.Oysa dışarıdakilerimiz bunu irdelememişler hemen diyaloğa sarılmışlar.Esas itiabarıyla onları irşad edecek olanlarda bizleriz.Bunu da tüm Türkiye genelinde ki Milli Görüşçüler seferber olmalıdırlar ki bu badireleri aşsınlar.Aynı davayı sahiplenen bir grubun tefrikaya düşmesi siyonizmin işine yarar.Böyle bir ortamda irşad meclisleri oluşturulup hakkıyla tebliğ vazifesini yerine getirmezlerse cümlesi vebal altına girmiş olurlar.Eğer bu Avrupa'da ki Milli Görüşçüler bizden bilerek kopmuşlarsa yapacak bir şeyimiz kalmadı demektir.Kanaatimce orada ki Milli Görüşçülerin arasına Fethulahçılaırn sızdığını zannediyoruz.Orada ki diyaloğu destekleyen kardeşlerimizin fikirlerini de öğrenmek bizim için çok elzemdir.Kopukluk asla bizde olmamalıdır.Onların başını çeken her kim ise Türkiye'ye davet edilip işin mahiyetini de onlardan öğrenilmelidir.Biz kültürlü insanlarız.Müslümanlar feraset sahibi olmazlarsa Hak ile batılı birbirinden ayıramazlar.Feraset sahibi müslümanlar asla taasupluğa ve tefrikaya düşmezler.Bizim taasupluklarla işimiz olmaz.

AŞAĞIDA Kİ AYETLERİ, ELİMİZİ VİCDANIMIZA KOYARAK TEFEKKÜR EDELİM...

AL-İ İMRAN SURESİ-78. Kitap Ehlinden bir kısmı da var ki, kitabı okurken dillerini eğip bükerler—tâ ki, okudukları şeyi kitaptan sanasınız. Oysa o kitaptan değildir. Bir de derler ki, "Bu Allah katındandır." Oysa o Allah katından değildir. Böylece, bile bile Allah hakkında yalan söyleyip dururlar.
83. Yoksa onlar Allah'ın dininden başkasını mı arıyorlar? Halbuki göklerde ve yerde kim varsa, hepsi ister istemez Ona teslim olmuştur ve hepsi de Ona döndürülecektir.

84. De ki: Biz Allah'a da, bize indirilene de; İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a ve torunlarına indirilene de; Musa'ya, İsa'ya ve bütün peygamberlere Rablerinden verilene de iman ettik. Biz onların hiçbirini ayrı tutmayız. Biz ancak Allah'a teslim olmuşuzdur.

85. Kim İslâmdan başka bir din ararsa, bu ondan asla kabul edilmez; âhirette de o hüsrana düşenlerden olur.

86. İman ettikten, peygamberin hak olduğuna şahitlik ettikten ve kendilerine apaçık deliller geldikten sonra kâfir olan bir topluluğa Allah nasıl yol göstersin? Zalimler topluluğuna Allah hidayet vermez.

87. Onların cezası, Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların lânetine uğramaktır.

88. Ebediyen de bu lânet içindedirler; ne azapları hafifler, ne yüzlerine bakan olur.


HAK İLE BATILI BİRBİRİNDEN AYIRMAYANLAR ASLA MİLLİ GÖRÜŞÇÜ OLAMAZLAR.MİLLİ GÖRÜŞ, FARKI FARK ETMEKTİR.

MEÇHUL ADAM 12-26-2012 16:54

Anlatılacak çok şeylerim daha var...


Öncelikle "Dinlerarası diyalog",ile din mensupları arası ilişkileri birbirinden ayırmak gerekir.

Dinlerarası Diyaloğ'un ne olduğunu hepimiz biliyoruz, yada hiç birimiz bilmiyoruz.

Biliyoruz; çünkü o kadar güncel, o kadar farklı bakış açıları ile anlatıldı ki, az yada çok herkesin bu konuda bir fikri var yada belli fikirlere taraf oluyorlar....

Bilmiyoruz; Çünkü savunucuları bunu tebliğ ile karıştırırken, karşıtları ise bu oyundan rahatsızlıklarını farklı dinlerdeki insanların yada kurumların birbirileri ile olan sosyal ilişkilerini bile dinlerarası diyalog olarak nitelendirme eğilimindedir...

"Dinler arası diyalog" İsminin bile bilinçli olarak yanlış konulduğu, ne kökünü nede bu günkü işleyişini müslümanların belirlemediği, en iyi yorumla saf müslümanların bilmeyerek Vatikan'a hizmet etmelerinden ( ki benim şahsi kanaatim İslam adına şirket kuran grubun şirket cirolarını artırma çalışmasından başka birşey değildir) ibaret bir durum... Ne tebligle nede inanç özğürlüğü ile uzaktan yakından alakası olmayan bir olgudur.

Din mensupları yada kurumları arasında ki sosyal ilişkiler ise bambaşka bir durumdur. Bir müslüman bir Hristiyanla iş yapabilir, komşu olabilir, beraber aynı toplum içerisinde yaşayabilir.vs.vs...

Bu beraberlik sırasında bazı kesişmeler olabilir elbette. Peygamberimizin Medineye gelen Hristiyanlara kendi mescidinde ibadet etmelerine izin vermesi gibi...

Bu anlamda, kilisede semazen gösterimi dinler arası diyalog mudur değil midir sorusuna cevap verebilmek için, buna nasıl bir misyon yüklendiğini bilmek gerekir sanırım.

Bu anlamda, bir müslüman klisede şiir okuyabilir mi? Evet bence okuyabilir. Peygamberin hayatını anlatabilir mi? Elbette anlatabilir. Bunu yaparken, hakkı gizlemeden yapmak kaydıyla.

Ben Milli Görüş'ü tam 30 sene evvel kendime en yakın hissettiğim siyasi/içtimai hareket olduğu için seçtim.... ve diğer siyasi partilere baktığımda basit/sıradan herhangi bir vizyon ortaya koyamadıklarını gördüm.... Araştırdım, aradım, taradım... Baktım ki Milli Görüş diğerlerinde çok çok farklı.... Zamanla bazı yanlışlıklar veya şöyle diyeyim yanlış olduğunu düşündüğüm bazı mevzuları burada dile getirdim, yetkililere de gerektiğinde bunları dile getirdik.İnşaallah kısa zamanda Tüm dünya Milli Görüş camiasında bu badireler hayırlısıyla atlatılacaktır.

Ben daha öncede dediğim gibi yanlış olduğunu düşündüğüm birşeyin cevabını, nedenini anlamaya çalışıyordum.... İnsan yeni öğrendiği, araştırdığı birşey hakkında elbette sorgulayıcı olabilir,Ben dinlerarası diyaloğu 2 senedir araştırdım sordum soruşturdum.Kendi çabalarımla ve delillerle kanaat ettim ki bu dinlerarası diyaloğun batıl ve sapma bir yol olduğunu iyice idrak etmiş oldum.Eğer diyaloğun tam olarak anlaşılması için tv.lerde ve gazetelerde en az 1 hafta boyu açıkoturum yapılrsa her şey günyüzü gibi ortaya çıkacaktır.Böylelikle bu diyaloğun ne olup olmadığını herkes anlamış olacaktır.İşte bunun için bu diyaloğun içyüzünü öğrenmesinler diye ben hiç açıkoturum yapıldığını da duymadım ve de görmedim.Varsa bana videosunu gösterebilirler.Dinlerarası diyaloğun yanlış olduğu kesinleşince bunun peşinden gitmeye çalışmak ahmaklıktan başka bir şey değildir.

MEÇHUL ADAM 12-26-2012 17:24

Elbette ki ehli kitaba karşı tebliğ ederken, yumuşak, diksiyonlu, deliller göstererek onlara en güzel bir üslup ile İslam ve peygamberimizin hayatı anlatılırsa bu mesele iyice anlaşılmış olur.Eğer onlar yinede bildiklerini okurlarsa "sizin dininiz size bizim dinimiz bizedir" diyerek mesele kapatılmış olur.Daha da onların peşinden gitmeye ve onları zorlamaya da gerek kalmaz demek istiyorum...

Terennüm 12-26-2012 17:32

Alıntı:

MEÇHUL ADAM Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1032435)
Elbette ki ehli kitaba karşı tebliğ ederken, yumuşak, diksiyonlu, deliller göstererek onlara en güzel bir üslup ile İslam ve peygamberimizin hayatı anlatılırsa bu mesele iyice anlaşılmış olur.Eğer onlar yinede bildiklerini okurlarsa "sizin dininiz size bizim dinimiz bizedir" diyerek mesele kapatılmış olur.Daha da onların peşinden gitmeye ve onları zorlamaya da gerek kalmaz demek istiyorum...

Musab bin umeyr medinelilere sizin dininiz size benim dinim bana demedi gitti.ve şöyle dedi önce beni dinleyin sonra ne isterseniz onu yapın..Ve ne diyor Efendimiz(sav) bir kişinin imanına vesile olmak güneşin üzerine doğup battığı herşeyden hayırlıdır..

MEÇHUL ADAM 12-26-2012 18:59

Muhterem diyalogçu kardeşlerim.Bakınız aynı mücadeleyi başka sitelerde de veriyoruz.Hep karşımıza diyalogçu kardeşlerimiz çıkıyor.Biz HAK'kı anlatıyoruz.Onlar bizi anlamak istemiyorlar.

Merak etmeyin diyalog okullara da girdi bile...

Din Ders kitabında göreceğiniz bu kısım, Dinler arası diyaloğun ve bu kapsamda uydurulan “İbrahimi dinler” gibi kavramların asıl amacını ortaya koyuyor.

LİSE DİN KİTABINDA “İBRAHİMİ DİNLER” SKANDALI


https://ohwjuw.bay.livefilestore.com...ise.jpg?psid=1

Gördüğünüz gibi önce İbrahimi Dinler diyerek Hıristiyanlığı ve yahudiliği, İslam ile birlikte zikrediyor. Sonra İbrahim Aleyhisselam’ın inanç sistemini, hanif olmanın özelliklerini anlatıyor. Asıl önemli olan kısım ise altı kalınca çizilmiş olan yer. Ne diyor: “İBRAHİM A.S’IN GETİRDİĞİ BU ESASLARI DEVAM ETTİRDİĞİ İÇİN YAHUDİ VE HIRİSTİYANLIK İBRAHİMİ DİN OLARAK NİTELENDİRİLİR!”

Evet, işte diyalog ile yapılmaya çalışılan budur, dedik başımız belaya girdi. Diğer muharref dinleri, geçerliymiş gibi, Hakmış gibi göstermeye çalışmak. Ve maalesef din kitaplarına girmiş. Çocuklarımızı, daha hiçbir şeyden haberi olmayan genç beyinleri etki altına almak istiyorlar.

Gördüğünüz gibi önce İbrahimi Dinler diyerek Hıristiyanlığı ve yahudiliği, İslam ile birlikte zikrediyor. Sonra İbrahim Aleyhisselam’ın inanç sistemini, hanif olmanın özelliklerini anlatıyor. Asıl önemli olan kısım ise altı kalınca çizilmiş olan yer. Ne diyor: “İBRAHİM A.S’IN GETİRDİĞİ BU ESASLARI DEVAM ETTİRDİĞİ İÇİN YAHUDİ VE HIRİSTİYANLIK İBRAHİMİ DİN OLARAK NİTELENDİRİLİR!”

Evet, işte dilayog ile yapılmaya çalışılan budur, dedik başımız belaya girdi. Diğer muharref dinleri, geçerliymiş gibi, Hakmış gibi göstermeye çalışmak. Ve maalesef din kitaplarına girmiş. Çocuklarımızı, daha hiçbir şeyden haberi olmayan genç beyinleri etki altına almak istiyorlar.



Gördüğünüz gibi önce İbrahimi Dinler diyerek Hıristiyanlığı ve yahudiliği, İslam ile birlikte zikrediyor. Sonra İbrahim Aleyhisselam’ın inanç sistemini, hanif olmanın özelliklerini anlatıyor. Asıl önemli olan kısım ise altı kalınca çizilmiş olan yer. Ne diyor: “İBRAHİM A.S’IN GETİRDİĞİ BU ESASLARI DEVAM ETTİRDİĞİ İÇİN YAHUDİ VE HIRİSTİYANLIK İBRAHİMİ DİN OLARAK NİTELENDİRİLİR!”

Evet, işte diyalog ile yapılmaya çalışılan budur, dedik başımız belaya girdi. Diğer muharref dinleri, geçerliymiş gibi, Hakmış gibi göstermeye çalışmak. Ve maalesef din kitaplarına girmiş. Çocuklarımızı, daha hiçbir şeyden haberi olmayan genç beyinleri etki altına almak istiyorlar.
.................................................. ......
Zaman gazetesinin hazırlamış olduğu ve internetteki aynı meal ve tefsirlerde Muhterem Elmalılı Hamdi yazır efendinin Hak Dini Kur’an Dili isimli tefsirinde ve Kur’an-ı Kerim mealinde Nahl sure-i şerifinin 43 ayeti değiştirilmiştir. Ayet-i kerimede geçen “ehl-i zikri” değiştirip tevrat ve incil alimleri olarak değiştirmişlerdir.

işte gerçek meal ve tefsirleri:

“Eğer bilmiyorsanız dini müşküllerinizi ehl–i zikirden sual ediniz.” (Nahl: 43)

Ehl-i zikirden murad evliyâullah hazeratıdır.

Bu konu ile ilgili bir yazıyıda buraya alıyoruz:

Kur’an–ı Kerim meal ve tefsirleri arasında milletimiz tarafından itimat edilen “1935 yılında yayınlanan Diyanet İşleri Reisliği Neşriyatından HAK DİNİ KUR’AN DİLİ Yeni Mealli Türkçe Tefsir” adlı orijinal eseri mevcuttur.

Bu tefsirde Nahl suresi 43. Ayet “Senden evvel de Resul olarak başka değil, ancak kendilerine vahy veriyor idiğimiz erler göndermişizdir, ehli zikre sorun bilmiyorsanız” olarak geçmektedir.

Gerek internetteki bazı sitelerde, gerekse de yazılı eserlerde, “Elmalılı Kur’an Meal ve Tefsirinde” Nahl suresi 43. ayeti sadeleştirilmek adına, aslından farklı olarak değiştirilmiştir.

Karşılaştığımız bu eserlerde “Elmalılı Meali” ya da “Elmalılı Tefsiri “ adı kullanılarak Nahl suresi 43. ayetinde geçen “bilmediklerinizi zikir ehline sorun” ifadesi, güya sadeleştirmek adına; “bilmediklerinizi Tevrat ve İncil âlimlerine sorunuz” diye değiştirilmiştir. Bu sıradan bir olay değildir. Tahribatın boyutlarının anlaşılması açısından önem arz etmektedir. Bu konuda milletimizin hassas davranarak, eserlerin orijinalleriyle karşılaştırma yapmaları, böylece oynanan oyunların bozulması gerekmektedir.

İlgili ayet hakkında diğer tefsir ya da meallerden yaptığımız inceleme neticesinde; Diyanet mealinde; ”Eğer bilmiyorsanız, bilenlere sorun.”
Mevdudi’nin Tefhimu’l–Kur’an tefsirinde; “daha önceki peygamberlerin kıssalarını bilenlere sorun.”

İbni Kesir de; “Öyleyse bilmiyorsanız zikir ehline sorun.”
Teberi Tefsirinde ve Fahruddin Er–Razi Hazretlerinin Tefsir–i Kebir Mefâtıhu’l Gayb adlı eserinde de bazı müfessirlerin görüşlerine yer verilerek, ayet şöylece tefsir edilmiştir.

“Ehl–i Zikr” den maksadın, Kur’an ehli kimseler olduklarını söylemişler, buna delil olarak da, Kur’an–ı Kerimin başka yerlerinde “zikir” kelimesinin “Kur’an” manasına geldiğini gösteren misalleri vermişlerdir. Bu görüşe göre de ayetin izahı şöyledir: “Ey müşrikler, daha önce gönderilen Peygamberlerin de bir kısım erkek kişiler olduklarını bilmiyorsanız, Kur’an’a iman eden Kur’an ehline sorunuz. Kendi mantığınızla karar vermeyiniz.”

Ebu Cafer el–Bâkır ise: Buradaki “Ehl–i Zikr” den maksat biziz. Yani, ümmet–i Muhammed’dir” demiştir.

Bununla beraber, ayet–i Kerimenin manası geneldir. Bu sebeple “Ehl–i Zikr”i belli bir takım insanlara sıfat yapmaktansa, genel anlamda bırakıp “İşi bilenler” şeklinde izah etmenin daha uygun olacağı söylenebilir.” İfadelerine yer verildiği görülmüştür.

Görüldüğü gibi Nahl suresi 43. ayet hakkında hemen hemen hiçbir müfessir “bilmiyorsanız zikir ehline sorunuz” ayetinden “bilmiyorsanız Tevrat ve İncil âlimlerine sorunuz” manasını çıkarmamıştır. İlgililerin bundan sonra daha dikkatli davranmaları, orijinal eserlerin sadeleştirilirken aslına sadık kalınmasına, özen gösterilmelidir.

Uğur Kepekçi

MEÇHUL ADAM 12-26-2012 19:01

OKULLARA SİYER KONULMASININ DERDİ ANLAŞILDI; DİYALOG

Din kitaplarında dinler arası diyalog mevzuu “ibrahimi dinler” adı altında sokulmuş, diğer dinler hak bir din gibi gösterilmişti.

Şimdi de aynı şeyi okullara sokulan “siyer dersi” başlığı altında çocuklarımıza yedirecekler. Hem siyer dersi veriliyor diye göz boyanacak hem de dinler arası diyalog projesi küçük zihinlere “Peygamber hayatı” ile ilişkilendirilerek köklü bir alt yapı hazırlanacak.

DİYALOG MÜFREDATA GİRDİ

Milli Eğitim Bakanlığı, liselerde bu yıldan itibaren seçmeli olarak okutulacak Hz. Muhammed (S.A.V)’in Hayatı ile Kur’an-ı Kerim derslerinin müfredatını yayımladı.

Hz. Muhammed (S.A.V)’in Hayatı dersinde Hz. Muhammed (S.A.V)’in birlikte yaşama kültürü geliştirmeye çalışmasına ilişkin ve farklı kültürlerin etkileriyle ortaya koyduğu davranışlarından örnekler verilirken, sık sık kültürler arası etkileşimle oluşturduğu sinerji aktarılacak.

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), bu eğitim öğretim yılında uygulanacak 4 4 4 yeni eğitim sistemi kapsamında liselerde seçmeli olarak okutulacak Hz. Muhammed(S.A.V)’in Hayatı ile Kur’an-ı Kerim derslerinin müfredatını hazırladı. Kur’an-ı Kerim Dersi ile Hz. Muhammed(S.A.V)’in Hayatı Dersi, haftalık ders çizelgesinde yapılan değişiklikle lise 9., 10., 11. ve 12. sınıflarda toplam 72′şer saat seçmeli ders olarak işlenecek.

Hz. Muhammed(S.A.V)’in Hayatı dersi kapsamında her sınıfta Hz. Muhammed’in Hayat Hikayesini Hatırlayalım ünitesi anlatılacak. Günlük hayatta Hz. Muhammed (S.A.V) konusu 9. sınıfta ”Estetik”, 10. sınıfta ”Sağlık”, 11. sınıfta ”Ekonomik Hayat” ve 12. sınıfta ise ”Evlilik” ünite başlıklarıyla ele alınacak. Sosyal Hayatta Hz. Muhammed(S.A.V), En Güzel Örnek, Hz. Muhammed (S.A.V) ve Aile, Hz. Muhammed (S.A.V) ve Toplumsal İletişim konuları ise ”Eşitlik, Özgürlük, Toplumsal Barış, Kadın ve Erkeğe Bakış, Ailede Eşlerin Görevleri, Birlikte Yaşama Kültürü, İstişare, Birlikte Yaşama Kültürü, Haya ve İffet, Dünya ve Ahiret Algısı” gibi ünitelerle işlenecek.

Merhametin yaygınlaştırılması için gösterdiği çaba
Derste ekonomik hayat konusu işlenirken Hz. Muhammed(S.A.V)’in, çalışmaya, üretime ve helal kazanmaya teşvik etmesi; işçi haklarına ve emeğe verdiği değer söz ve davranışları, açıklamaları, alışverişte ölçü ve tartının doğru yapılmasına verdiği önem ile kazancın helal işlerde harcanması konularıda yer alıyor.

Derste Birlikte Yaşama Kültürü ünitesi ele alınırken Farklı Din Mensuplarını Kabullenmek, Farklı Din Mensuplarıyla İletişim, Farklı Kültürlere Bakış ve Kültürler Arası Etkileşim konuları üzerinde durulacak.

Bu kapsamda Hz.Muhammed(S.A.V)’in farklı dinlere inananların hak ve özgürlüklerine saygılı davrandığını kavraması öğretilecek. Öğrencilerin farklı dinlere inananlarla doğru, dürüst ve seviyeli ilişkiler ortaya koyması kazanımı elde etmesi sağlanırken, Hz. Muhammed(S.A.V)’in birlikte yaşama kültürü geliştirmeye çalıştığını örneklerle açıklaması, farklı kültürlerin etkileriyle ortaya koyduğu davranışlarından örnekler vermesi, kültürler arası etkileşimle oluşturduğu sinerjiyi kavraması kazanımları öğretilecek.

Kur’an-ı Kerim Dersi
Lise 9., 10., 11. ve 12. sınıflarda seçmeli okutulacak Kur’an-ı Kerim Dersi de sınıfların her birinde toplam 72′şer saat işlenecek. Kur’an-ı Kerim Dersi işlenirken sınıf içerisindeki öğrencilerin telaffuz ve güzel okuma becerilerinin birbirinden farklı olabileceğinden hareket edilerek, zorlaştırıcı değil, Kur’an okumayı sevdirmeye dönük bir tutum sergilenecek ve değerlendirmeler buna göre yapılacak.

Milli Gazete

MEÇHUL ADAM 12-26-2012 19:02

http://medya.milligazete.com.tr/habe...original-2.jpg


İlköğretim 8′inci sınıf Türkçe Ders Kitabı’nda öğrencilere hikaye adı altında Yunan Tanrısı Zeus ve diğer tanrılar tek tek tanıtılıyor olması skandal olarak yorumlandı. Kitapta ayrıca çocuklara yöneltilen sorularda ise kendilerini tanrının yerine koyarak hikayede yer alan olayla ilgili yorum yapmaları isteniyor.

8. SINIF DERS KİTABINDA YUNAN FELSEFESİ SKANDALI


Sayın diyalogçu kardeşlerim.Sizler iyi niyetli olabilirsiniz ama daha önce dediğimiz gibi diyaloğun siyonistlerin sinsi bir tuzağı olduğu, tüm müslümanların kafasını ve imanını karıştırdıklarını sizlere anlatmaya çalışıyoruz.Gelin, hep beraber bu sevdadan vazgeçiniz.Aksi takdirde büyük vebal altından kurtulamazsınız..Size Allah rızası için yalvarıyoruz.Maksadımız bu gaflet uykusundan sizleri uyarmaktır.HAK varken batıla dalmak bir müslümanın işi değil muhterem kardeşlerim...

MEÇHUL ADAM 12-26-2012 19:11

Arkadaşlar!.Vallahi Billahi bu dinlerarası diyaloğun gerçekten bir tuzak olduğu,Fethullah Gülen hoca ve taraftarlarının aldatıldığı veya büyük bir yanılgı içinde olduklarını dile getirmeye çalışıyoruz.Diyaloğun tehlikelerini de sizlere anlatacağız ama sayfalar dolusu sürüp gidecek.Lakin yine bildiğinizi okuyacağınızı kesin olarak bilmekteyim.Bu meseleye azıcık mantık ve şuurla yaklaşırsak sizlerde göreceksiniz ki bu diyaloğun ne kadar batıl ve aldatmaca olduğunu anlayacaksınız.Allah size de, bize de akıl ve fikir verdi.Biraz lütfen tefekkür edelim gerçekleri öğrenelim.Hatasız kul olmaz.Bir an evvel bu hatalarınızdan dönün diyorum...Bu şekilde yaşamaya ve inanmaya devam ederseniz Allah katında mutlaka hesaba çekilirsiniz.Varın, tez elden ölüm vaki olmadan bu sevdadan vazgeçiniz.

MEÇHUL ADAM 12-26-2012 19:19

https://wujpjw.bay.livefilestore.com...ane.jpg?psid=1

Büyükada’da bulunan yetimhane türlü baskılarla 2010 yılında Fener Rum Patrikhanesi’ne iade edilmişti. Ancak o yıldan beri bir çivi bile çakılmamıştı. Devreye Yahudi ortaklı Amerika malı Coca Cola’nın Türkiye ceosu girdi.

HABER ŞÖYLE:

“Coca-Cola’nın CEO’su Muhtar Kent’in devreye girmesiyle yıllarca kaderine terk edilen Avrupa’nın en büyük ahşap binasının daha uzun yıllar ayakta kalma umudu doğdu. Kent’in, geçen haziran ayında bu konuyla ilgili olarak Fener Rum Patriği Bartholomeos ile bir araya geldiği öğrenildi. Patrikhane bu konuda suskunluğunu korurken, patrikhaneye yakın kaynaklar ise merkezi ABD’de bulunan bir küresel danışmanlık şirketinin yetimhanenin onarımı için hazırlık içinde olduğunu bildirdi. Muhtar Kent’inin şirketin fizibilite çalışmasını ücretsiz olarak üstlenmesini sağladığı, geçen ay İstanbul’a gelen şirket temsilcilerinin patrikhane yetkilileriyle görüşerek sunumlarını yaptığı ve görüşmelere Kent’in de bizzat katıldığı öğrenildi. Türk CEO Muhtar Kent, şimdi 50 milyon dolara malolması beklenen onarım için kaynak bulmaya çalışıyor.

Patrikhane tapuyu aldıktan sonra binayı ‘Dinlerarası diyalog ve dini odaklı bir ekoloji merkezi’ haline dönüştürülmesini öngörmüştü. Ancak bunca yıldır kaynak bulunamaması nedeniyle yetimhane atıl durumdaydı. Şimdi Kent gerekli kaynağı bulur ve onarım gerçekleşirse, 200 yıllık Rum yetimhanesi İslam, Hıristiyanlık ve Musevi din adamlarının birlikte çalıştığı bir merkez olacak.”


MÜSLÜMAN, HIRİSTİYAN VE YAHUDİ DİN ADAMLARI NE İÇİN ÇALIŞACAK?

Bu haberde göze çarpan iki husus var. Birincisi: Papa’nın projesi olan Dinler Arası Diyalog oyununa Amerika’nın verdiği destek, ikincisi ise Diyalog tuzağının dayatılmaya devam edilmesi.

Bu gün kurban bayramını bile beraber kutlayamayan bir İslam aleminde, İslam din adamları Hıristiyan ve yahudiler ile ortak çalışıp, birlikte karar alacakmış. Neyin çalışmasını yapacaklar da neyin kararını alacaklar?

Dinler çorbasının tezgahı mı kuruluyor?

Değerli kardeşlerimiz kafirler neler planlaıyor anlıyorsunuz değil mi?

Bakınız Dinler Arası Diyalog oyunu nelere sebep oluyor. Buna alet olan ve Türkiye’yi bu tuzağın içine çeken insanlar büyük veballere ortak oluyorlar. Ancak ne yazık ki bunca hadiseye rağmen tövbe etmiş veya pişmanlıklarını dile getirmiş değiller…

Biz yine uyarıyoruz. Dinler Arası Diyalog adı ile İslam alemine kurulan her tuzağın vebali sizin de boynunuzadır. Zararın neresinden dönülürse kardır. Gelin tövbe edin de bu çamuru hep birlikte temizleyelim…

(ALINTI)

MEÇHUL ADAM 12-26-2012 19:27

STV’NİN DİNLER ARASI DİYALOG HEZEYANLARI


Şuan gördüğünüz kareler Samanyolu Tv kanalının ekranından alınmış görüntülerdir. Tv arşivi tutanlar bunların videolarını bulabilirler. Hiçbir yorum katmadan görüntüleri sizlerle paylaşıyoruz.

https://jysaya.bay.livefilestore.com...og3.jpg?psid=1

https://jysaya.bay.livefilestore.com...og1.jpg?psid=1

https://jysaya.bay.livefilestore.com...og2.jpg?psid=1

https://jysaya.bay.livefilestore.com...og4.jpg?psid=1

MEÇHUL ADAM 12-26-2012 19:28

Dinlerarası diyaloğa bu kadar önem verdiğimin mahiyetini artık idrak ediniz...


All times are GMT +3. The time now is 09:22.

Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Siyaset Forum 2007-2025