![]() |
ekranlarda göbeğini zıplatarak gülmelerine ,Peygamberimiz (s.a.v.) ,dinimizle ilgili dalga geçer gibi sorularına ve söylemlerine neden olan,
müminleri inciten, bir alimin ciddiyetten yoksun olduğunu kanıtlayan, Mahmut efendiden icazet alamayan, adnan oktara mehdi iftiralarını atan, jetskiyle ,marmara depreminden sonraki vaazlarıyla ,müminleri rahatsız eden, Bediüzzamanın eserlerini okumadan anzak kelimesi geçtiğini ifade eden, risalelerde 20 yerde ehli sünnete ayrıkırı şeyler olduğunu idda edip zan altında bırakan ve ispat edemeyen cüppeli zatını mı bana refarans gösteriyorsun? |
Alıntı:
Niye her yerde beraberler madem icazetini alamamış ne işi var Mahmud Efendi(k.s)'nin yanında :) Haybeden sallamak kolay geliyor değil mi ama insan biraz yavaş sallar be gözüm (: Hocanın konuşma tarzına kafayı takana kadar neler konuştuğuna taksaydın ne Peygamberle ne de Kuranla dalga geçmediği kimseyi güldürebilmek için uğraşmadığını anlamış olurdun.. Jetskiyle Müminleri rahatsız etmiş (: Helal olan bir şey hangi Mümini rahatsız edecek söylermisin bana bu kadar komik olmayın be kardeşim... Cübbeli Ahmet Hoca Bediüzzaman hazretlerin'den defalarca övgüyle bahsetmiş bir insan art niyet arayan sensin :) |
Hayrettin Karaman Hoca
Keramet ve Mehdi ... Hıristiyan misyonerlerin istismar etmeye yeltendikleri bir konu da Hz. İsa'nın tekrar dünyaya geleceği inancıdır. Bu konuda bazı sahih hadislerin bulunduğu doğrudur, ama bu hadislerin ortak noktası olan "Hz. İsa tekrar gelecek" kısmı tevatür derecesinde olsa bile -ki, bu da tartışılabilir, tartışılmıştır- detaylarla ilgili haberler (nasıl geleceği, hangi din ve şeriatla amel edeceği, neler yapacağı...) İslam inancı (itikad) için yeterli olacak güçte hadislere dayanmamaktadır (detaylar konusundaki rivayetler mütevatir değildir). Yine de müslümanların genel olarak inandıkları husus, Hz. İsa'nın müstakil bir peygamber olarak değil, Son Peygamber Muhammed Mustafa'ya (s.a.) tabi olarak, onun tebliğ ettiği dine hizmet etmek için geleceğidir. Ben bu "İsa ve Mehdi'nin geleceği ile ilgili rivayetler ve inançlar" karşısında şöyle düşünüyorum: Bunların -gelseler bile- ne zaman gelecekleri belli değildir, müslümanlar olarak bizim vazifemiz, bozulanı düzeltmek için Hz. İsa'yı ve Mehdi'yi beklemek değildir, ne böyle bir vazifemiz, ne de mazeretimiz vardır; bize, bulduğumuz imkanlar ölçüsünde ne yaptığımız ve ne yapmadığımız sorulacaktır. Hz. İsa olsun başka birisi olsun hiçbir kimsenin, yeni bir din getirme veya Hz. Peygamber'in tebliğ ettiği dini kısmen yahut toptan kaldırma selahiyeti asla yoktur. Hıristiyan ve Yahudilerle diyalog kurarken unutulmaması gereken bir şey de, peygamberler hakkındaki inançtır; biz müslümanlar Hz. Musa ve Hz. İsa'nın birer hak peygamber olduklarına, ama onların tebliğ ettikleri kitapların ve dinin değiştiğine inanıyoruz, ama genel olarak Hıristiyanlar ve Yahudiler bizim peygamberimize inanmıyorlar; bu temel farkı unutmayalım. ... Mehdi inancı kesin bir inanç unsuru/öğesi değildir. Kur'an'da yoktur. Hadislerde geçen de yoruma tabidir; her zaman bize rehberlik edecek iyi insanlar anlamına da gelir. O'nun geleceğine inanmayan da müslümandır. Mesela İbn Haldun Mehdi ile ilgili hadislerin kesin dini bilgi kaynağı olacak nitelikte bulunmadığını ileri sürmüştür. Geleceğine inananlara göre de vakti belli değildir. Bir kurtarıcı beklentisi hep olagelmiştir; sebebi de acizlik, zaaf, himmeti ve hizmeti başkasından bekleme psikolojisidir. Fatih İstanbul'u fethederken Mehdi beklemiyordu, bu vazifenin kendisine ait olduğuna inanıyor ve gerekeni yapıyordu. Bir küçük İsrail karşısında darmadağınık hale gelen bugünkü müslümanlar ise akıl, imkan ve güçlerini bir araya getirecek, Allah'ın verdiği imkanları sonuna kadar kullanacak yerde oturup Mehdi bekliyor, gelişinin yaklaştığına dair alametleri arayıp bularak (bulduklarını iddia ederek) avunuyorlar. http://www.hayrettinkaraman.net/makale/0441.htm |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Rivayette kaşlarından bahsediliyor. Burnu küçüktür deniliyor. Yüzü parlaktır ve yanağında bir ben vardır deniliyor. Omuzu, karnı geniştir deniliyor. İsrailli insanlara benziyor deniyor. Sırtında ben vardır deniliyor. Benim sırtımda ben var. Ayrıca sırtında Mersin ağacının yaprağı biçiminde bir ben var diyor. Bu da var bende. Ben buna şaşırdım. Ben Peygamberin neslindenim. Bir profesöre Seceremi çıkarttım.33 silsilelik silsilem var. Bu keskin hatlarla tespit edildi. Soyum Hz. Ali’ye dayanıyor. Hz. Ali’de Hz. Davut soyundan gelir 1400 yıl önce Peygamberimiz bildiriyor ve hatta sağ bacağında da ben vardır diyor. Benim de sağ bacağımda ben var. Ben şaşırmakta haklıyım. Bu hayret edilecek bir şey. Varsayalım ki beni lider olarak seçseler dahi ki bunu zorla kabul ettirebilirler,
bunumu referans gösteriyim adnan oktar rezillik buna baktıkça tiksiniyorum bu heriften |
bide diyoki beni benzetiyolar ulan mübarek eğer sen söylemezsen nerden bilecekler sırtında ben olduğunu töbe ya saçmalığa bak
hemde bütün hadislere rağmen mehdi istanbuldan çıkacak diyen adamla işim olmaz o giyiniş tarzı nasıl hiç aklın böyle bi mehdiyi alıyomu bu yüzyılın alimi de fetullah gülendir buda böyle biline |
başka birisinden bahsederek 20 yerde ehli sünnete aykırı bölümler varmış dedi.
asrın imansızlığıyla mücadele eden ,milyonların imanını ,kurtaran, güçlenmesine vesile olan risaleleri okumadan,incelemeden bu ithamları nasıl verebiliyor,zan altında bırakabiliyor. söyle cüppeliye bu 20 yer neresiymiş.ispatlasın.ispatlamazsa.... oktara mehdi iftirasını attı.sen mehdi değilsin diyor.zaten böyle bir iddası yok adamın.iftira atmak o kadar ucuzladı ki.bunların ağzında sakız oldu. imamlar ,alimler ,jetskiye binsin,lunaparkta atlı karıncaya binsin, bungee jumping yapsın ,evlerine havuz yaptırsın,bunlar nasıl olsa helal.müslumanlarında aklına gelsin,vay be hocalarımızında dünya zevklerine zaafları var. cüppeli kendisi itiraf ediyor ve özür diliyor depremdeki vaazından sonra yanlış ithamlarda bulunduğunu. sizlere ne oluyor. sorun cüppeliye, depremdeki ölenlerden ,yakınlarından helallik alabilmiş mi? |
İlahi ikazdır
İnsanların isyandan vazgeçmesi için ilahi bir ikaz olan depremden ibret alınmalıdır. Sel, deprem, kuraklık gibi, ilahi musibetlerin ara sıra zuhur edişi, Allahü teâlânın sonsuz nimetlerine, lütuf ve ihsanına karşı isyanda olanları ikaz mahiyetindedir. Hiçbir nimet ve felaket sebepsiz değildir. Düşünebilenler için nice hikmetleri vardır. Günahların affına sebep olduğu gibi başka hikmetleri de vardır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Ümmetim için depremler günahlarına kefaret olur.) [Hakim] (Allahü teâlâ, depremleri iyilere öğüt, müminlere rahmet, kâfirlere ise azap kılar.) [İ.Asakir] hadis arkadaşım bu ehli sünnet olmak böyle bişey işte senin zihniyetindeki korkaklar solcu gazeteler kızar diye taviz verirken adam ehli sünneti konuşuyo bana risaleleri söylüyo kardeşim ben cübbeli hayranı falan değilim adam doğru konuşunca doğru yanlış konuşunca yanlış derim ben nur talebesiyim adnan da ben risaleciyim diyoda icraat yok risalei nur da ehli sünnete aykırı birşey yoktur |
Mehdi beklemek
Hz.İsa yı beklemek Bizi paranoyak bir toplum haline getirdi Hz.İsa tekrar gelecek deniyor Niye gelsin? İslam Peygamberi işini tam yapamamış mı? Mehdi gelecek deniyor? Mehdi bir zatmıdır bir kurtuluşun bir devrin adımıdır? Mehdi beklemek yahudi mistik öğretilerinde bolca var ama islamda mehdi beklemek veya mehdinin mahiyeti çok farklı Bir zat mı? Bir fikir mi? Bir hareket mi? Bir eser mi? Bir icat mı? Adnan Oktar da çelişkili bir isim Yani şuanda çok fazla sahiplenebileceğim bir zat değil |
All times are GMT +3. The time now is 00:45. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Siyaset Forum 2007-2025