Din olarak bakarsak ayrı ırk olarak bakarsak apayrı bir olay kardeşim. Mesela kürtlerin oylarıyla bizim toprakalrımıza dahil olmuştur güneydoğu anadolunun bi çok kısmı.. Bunlarıda İsmet İnönü ikna etmiştir ama sonrasında tamamen zulüm.. Hatta bilinenin aksine Atatürk '' Ne mutlu Türküm diyene '' lafını kürt ayrımcılığına katkı olarak söylemiştir..

Yakın tarih böyle.. Bir çok şey günümüze göre inanılmaz duruyor ama tabandan bakınca çok tuhaf şeyler çıkıyor..

Kusura bakma ama savaştamıyız :)
Ne böyle kalmayacak...

Musul ve kerkükün topraklarımıza dahil edilmesi inönünün elindeydi ve de musul ve kerküğü almadı. eğer inönü bu toprakları almış olsaydı ülkemizde pkk diye bir terör olmayacaktı.

Konuyu saptırmayla alakası yok ki, baykalı savunup savunmadığımızdan da değil, onun ismi bu forumda geçince aşırı tepki veriyor muyuz? Bölücüü hainn adı geçmesin diyor muyuz?
Hayır. Ama ikiside aynı kapıya çıkıyor değil mi ?

Artık bir şeyleri tartışmaktan kaçınmamalıyız.. Bilgilerimiz ''tabu'' olmamalı.. Aksi halde kin haksız yere oluyor bu da hiç hoş durumlara yol açmıyor. Ne vatan ne millet ne de bütünlüğümüz açısından..

Ahmet Kaya hemşerimdir. Hatırlarım, o "ilk" dediğiniz dönemde, Malatya Ahmet Kaya ile yıkılırdı. Otobüste, caddelerde, dolmuşta, evlerde kısaca her yerde Ahmet Kaya'dan bir ezgi kulağa gelirdi. hangi görüşten olursa olsun, sağcısı da solcusu da hem sever hem de dinlerdi. Gurur duyardık Ahmet Kaya ile. ben o dönemlerde inanın bir baba gibi görürdüm onu. Adam gibi adam derdim.

Kürtlüğü hiçbir zaman sorun olmadı. Olamazda. Ama gün gelip de pkk posterlerinin arkasında, pkknın en kanlı günlerinde, pkk ve apo destekçiliği yapması hemen herkesi şok etti. Anlam veremedik. Başta acaba Ahmet Kaya'ya benzeyen başka biri mi bu? dendi.

Maalesef o kişi Ahme Kaya'ydı. Aslında Ahmet Kaya'da sonradan bir pişmanlık sezinledik. Ama iş işten geçmişti. Şimdi Malatyayı yıkan o ezgilerden eser yok. Kimse ne dinler ne de dinletir. Dinleyenler de kimsenin duymacağı bir seste dinleyip "Ne yaptın Ahmet!" diye sitem eder. Benim şu anda yaptığım gibi.

Ahmet Kaya'nın bölücü olduğunu bana ıspatlarmısın.
Vallahi biz Apo'yu özledik lafını bir kenara bırak istersen.
Cevabını ben sana önceki sayfada verdim.
İnanıp inanmamak sana kalmış tabiki..

Ben sizden ''cevap'' beklemiyorum açıkçası.. 'Tabu' yıkmış olarak yazın okuduklarımı yeter.. At gözlüğü takılmış olarak hiç bir olayı olduğu gibi göremeyiz ki..

meselenin aslını ortaya koydukmu cözümü kolay olur.
1 baykalın amacı sözde cumhuriyet her ne şekilde olursa olsun (ister kan dökerek ister can alarak veya ergenekonla)savunulmalıdır.

2 Baykalda ergenekoncu ama halkımıza anlatmak için bazı şeyleri gözden kaçırmamız lazım

Sürgündeki Konuşması
 

http://www.ahmetkaya.com/kasim.jpg

Ben Altı yaşındayken başladım, yani babamın bana Altı yaşındayken bir bağlama almasıyla başladı, aslında problem esas ordan başladı, belkide bu konuda en fazla suçlu babamdı. yani iyi şarkı söyleyen çocukken iyi şarkı söyleyen insandım ama pek fazla iyi kafa tutan bir insan değildim açıkçası.

Kimlik sorunu yalnızca insanın milliyeti yada milleti ile ilgili değildir, yani kişilik sorunu ilk önce insanın ben varmıyım yokmuyum diye başlar. Yani hayatın içinde varsanız hayat için birşey yapıyorsanız bunun çok ağır bedelleri vardır, bu benim için de geçerli, işte bu ülkenin yöneticileri için de geçerlidir, bakkalı için de, eczacısı için de geçerlidir, ama sanatçı halkın sesi halkın gözüdür, yani çağın tanığıdır, ve çağın bire bir tanığıdır, bütün cinayetlerin tanığıdır, görür ve anlatır, halk görür anlatamaz halk susar. Sanatçının işi gördüğünü anlatmaktır korkmadan anlatmaktır yiğitçe anlatmaktır.

Ben o zaman aslında önemli bir şeyler açıklamak adına değil, Kürt asıllı bir insan olarak bir kaset yaptığımı ve bir tek Kürtçe kaset yaptığımı değil, bir kaset yaptığımı ve Kürtçe bir şarkı söylediğimi, çok iyi bir niyetle söyledim, orda yani ben bu kadar tepkinin geleceğini aslında bilmiyordum tahmin bile etmiyordum.

Ve, Kürtler Ve Türkler 1500 senedir binlerce yıldan beri birlikte yaşayan bu halkın gerçekten kardeş olduğuna inanıyorum, yani bunu böyle istediğim için, Kürt asıllı olduğum için, böyle bir şarkıyı söylemek istediğim için yaptım. Yani işte madem sen işte Kürtçe bilmiyorsun bu Kürtçe’yi nasıl söyleyeceksin diye sordular? Yani bunun cevaı çok kolay, Türkiye’de bugün Portekizce İspanyolca İngilizce Şarkıcılar nasıl söylüyorsa bende böyle söyleyeceğim yani.

Ben her yerde şunu söylüyorum; ben yaşamın hiç bir döneminde hiç bir aşamasında, orda büyüdüğüm orda yerleştiğim orda yediğim orda içtiğim, birlikte hayatı paylaştığım insanlara şerefsiz demedim, ve bunu demeyecek kadar koskocaman dev asa bir yüreğimin olduğunuda herkes çok iyi bilir.

Hiçbir yanlış adım atmamış bir Ahmet Kaya’nın yanlızca Kürdüm dediği için başına bu kadar felaketlerin gelmesi doğalmıydı!

Beni Annemden

Beni Kardeşlerimden

Beni Ailemden

Beni Ülkemden

Beni Dostlarımdan

Beni Çocuklarımdan

Beni Eşimden

Ve en yakınımdaki insanlardan ayırmak için bir sebepmiydi gerçekten bu! Onları vicdanlarıyla ve yürekleriyle baş başa bırakıyorum.

O kadar kenar mahalle, şehrin varoşlarından şehrin damarlarından çıkıp Istanbul şehrinin Bizans’ın ortasına gelen bir Ahmet Kaya olarak bugün böyle bu tür sürgün işlerinde yaşamayı hazmedemiyorum açıkçası.

Ya intikamcı duygulardan arınmış ve gerçekten Türkiye’de iç barış isteyen, artık insanların kıçının dibinde yani bombaların patlamasını istemeyen, artık turistlerin rahatlıkla gittiği, insanların artık ben köyüme gidip köyümün çeşmesinden bir bardak su içmek istiyorum, oraya gitmek istiyorum diyen insanı rahatlıkla bugün gidebileceği bir Türkiye yaratmak için kolları bir kere sıvadım.

Doğru, Namuslu Bir İnsan Olarak yaşamanın tek bir koşulu tek bir şartı vardır;

Hiç bir zaman, Sanat, Şöhret, Para, Pul, Ar, Namus, Herşey ama Herşey İnsanın Kültürel anlamdaki Siyasal anlamdaki Ulusal Anlamdaki Kişiliğinden çok daha önemli DEĞİLDİR..

Daha önce söylediğim bir şey vardı, yani meraklısına duyurulur; Benim kefenim arka cebimde duruyor, hiç sırtımıda duvarlara yaslamadan dolaşıyorum, sırtım açık, bir şarkıda söylediğim gibi Beni Bir Çocuk Bile Vurabilir, boynuna bakıldığı an ensesi görünecek kadar şeffaf bir insanım…

Ahmet KAYA..