![]() |
Medet Türkben @MedetTurkben 19 Haz
5 yaşımdan beri hergün cuma namazı kılıyorum demiş bay muharrem. Yetmez! Günde 2 defa falan kılmalısın cuma namazını |
MASKE ( Kod adı,OPERASYON ) @maske3g 3
Bülent Arınç; Mecliste Milletvekillerine ait çesitli suçlardan yüzlerce dokunulmazlık dosyası var. Kadına tacizden tek dosya var. Sn İnce oda sana ait. Partilin kadına yazdığın msjlar dosyada sende utanma olsa yüzün meclisin koltukları gibi kıpkırmızı olur ama nerede sende o yüz.! |
Kuşçubaşı Eşref @KuscubasiEsrefB 19 Haz
Her gün cuma kılan Muharrem’e, bir saatte çeyrek domuz yiyen kocası olana, gençlerin namaz kılmasını değil bale yapmasını isteyenlere, Ramazan günü şezlongda bira içene, 28 Şubat’ta savaşını verdiğin başörtüsüne tahammül edemeyene kazığını at! |
|
Daha önce sahneden adam fırlattıran Muharrem İnce'nin gazabına bu kez küçük bir çocuk uğradı.
Sahnede yayına gelen çocuğu, "Konuşuyorum şimdi, in bakalım, in bakalım" diyerek çocuğu ittire ittire sahneden indirdi. İndirmekle kalmadı, "Bak canlı yayındayız burada, gitti bir dakika" diyerek isyan etti. Büyük bir hataydı yaptığı ve haliyle toplumun tüm kesimlerinden müthiş bir tepki gördü. Birileri Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çocuklarla nasıl ilgilendiğini gösteren videoları yayına verince tepki iki katına çıktı. E, Muharrem İnce bu, tiyatro çevirmeden durur mu? Daha önce Beylikdüzü mitinginde, "Aaaa kızkardeşim gelmiş? Aaaa, başörtülüymüş. Hadi sizinle tanıştırayım" diyerek sahneye çıkarmıştı. Bu kez daha denişik bir oyun oynadı! Ben oyun diyorum, siz imaj düzeltme çalışması olarak anlayın. Çorlu mitinginde sahneye bir kız çocuğu çıkarıldı. Tesadüfmüş gibi, kendiliğinden gelişmiş gibi! Yersen! Muharrem İnce'yi bir görseniz. Dün gariban çocuğu sahneden ittire ittire indiren, "İn bakalım, in bakalım" diyen adam nasıl çıt kırıldım, nasıl sempatik anlatamam! Tatanka'dan eser yok! Yere çömelmeler, "Nereye gidiyorsun, hoşgeldin" demeler, suratına bir türlü oturmayan sahte bir gülümsemeler falan... Ama sahneye çıkan kız çocuğunun halleri bir tuhaf. Muharrem İnce'ye sanki babasını öldürmüş gibi bakıyor! Eline tutuşturulan bir dal gülü İnce'nin kucağına atıp kaçıyor. Hem de depara kalkarcasına... SÜLEYMAN ÖZIŞIK |
Muharrem İnce miting meydanında konuşurken, platforma ilkokul çağlarında bir çocuk çıkıyor. Yanına doğru yaklaşıyor. İnce’nin yüzü buruşuyor, suratı düşüyor. Rahatsızlığı vücut diline de yansıyor. Binlerce kişinin gözleri önünde konuşmasını kesip çocuğu itmeye başlıyor… -Konuşuyorum, in bakalım, in bakalım… Bak canlı yayındayız burada… Görüntü öylesine rahatsız edici ki, kameralar bile kaçıyor. Açı değiştirip meydandaki kalabalıklara doğru yöneliyorlar. Düne kadar en azılı başörtüsü düşmanlarının arasında yer alan Muharrem İnce, “dindar” postuna bürünüyor. EMİN PAZARCI |
Biz bunlara "enayilik etmeyin, başkanlık sistemi sizin de işinize gelir, kazanmak şartıyla tabii" demiştik...
Kazanamayacaklar, ama anlaşılan kafalarının bir köşesinde kalmış bu fikir. Tatlı da gelmiş. Muharrem İnce "ikiyıl sonra" dedi. Önce başkanlık sisteminin tadını çıkaracak, nimetlerinden yararlanacaktı... Zaten yeni bir anayasa taslağı hazırlamak (tabii önce şu "iyileştirme" lafının içini doldurmak şartıyla), bunu meclisten geçirmek (360'la geliyorlar ya), sonra da referanduma gitmek vakit alırdı... Üstelik halk geriye dönüşü reddederse başkanlık sistemi üstlerine yapışır kalırdı! Laf aramızda bu da fena halde işlerine gelirdi! Şimdi Kılıçdaroğlu da ortağının ve rakibinin çizgisine gelmiş. "Ulan enayilik etmeyelim" fikrine kavuşmuş. Bakınız ne demiş: "Sayın İnce seçilirsebir restorasyon dönemine ihtiyacımızvar. Bu, 4, 2 ya da 1 yıl olabilir. Bir anayasa değişikliğini yangındanmal kaçırır gibi yapamayız."Kemal Bey geçiş dönemine zam yapmış. Bir yıl olabilirmiş, iki olabilirmiş, dörde kadar da yolu varmış. Kılıçdaroğlu "başkanlık sistemi bize ballı gelecek, acele etmeyelim değiştirmekten vazgeçeceğiz"demeye elbette dili varmıyor. Baklayı ağızlarından 2023 seçimlerine doğru çıkaracaklar, "kazanacak gibi" görünürlerse, ya da muhalif basın onlara gene böyle bir gaz verirse. O zaman da "Tayyip kazanırsa başkanlık sistemi kötüdür, biz kazanırsak iyidir" düzeyine düşecekler. Bu da onlara yakışır. Hemşerim... Sizin bu seçime katılmayı boykot etmeniz gerekirdi. Türkiye yerinden oynardı. Maçanız sıkmadı. Sırf bu seçime girmek bile "bu yenioyunun kurallarını kabul etmek"anlamına gelir. Bu sisteme göre hükümetkurmak da bunu pekiştirir. Hele hele, bakınız Muharrem İnce ne diyor: "Bakanlar kurulunun hepsini CHP'den yapmayacağım, AK Partili bakan da yapacağım. HDP de temsil edilmeli." Seçimi sandıkta fiilen de kaybedeceksiniz ama "ahlaki" açıdan zaten yenik başladınız. Hani utanmasanız "Fetöcü bakan da olacak" diyeceksiniz ama... ENGİN ARDIÇ |
Tatanka mı, Mokoko mu?..
Doğu’ya çıkmış tayinin, beğenmemiş istifa etmişsin… Yalova’da kalıp dershane öğretmenliği yapmışsın… 1 yılda işi kapmışsın, TAM Dershanesi’nin sahibi olmuşsun… ‘Tam’ da işler yolunda giderken.., İtiraz etmiş çalıştırdığın bir öğretmen.., Demiş ki; ‘Sigortamız yok, hakkımızı yiyor Muharrem…’ Böylece ortaya çıkmış, Öğretmenlerin sigorta primlerini yatırmadığın… Kesmişler sana para cezasını, yaptığın usulsüzlüklerden, Denetleme raporunu Ali Tezel’den, Sonra işler kötü gidince, Kapatmışsın dershaneyi tez elden!.. Sorarım sana eyy Muharrem... Meydanlarda ‘Hak, hukuk, adalet’ diye bağırıyorsun, Bu mudur senin anladığın haktan, hukuktan, adaletten?!.. “Ben Edirne’den Elazığ’a bir gönül köprüsü kuruyorum” diyorsun… Doğu’ya tayinin çıkıyor, istifa ediyorsun… O zaman ‘Doğu’da gönlün yok muydu Muharrem?.. Peki bugün neden geçsin millet, bir ayağı olmayan gönül köprüsünden!.. Sana ‘Gel bakalım Muharrem’ diyen, SSK’yı batırmış, Sen ise dershaneyi… Yok mu bu CHP’de batırmadan gelen?!.. Diyorsun ki, ‘Evet, Tatanka’yı ben yazdım, sen ne anlarsın şiirden!’, O nasıl erotik şiir öyle Muharrem?.. Bir de ‘bana hacı derler’ deyip her gün cuma kılacaksın!.. “Şiir kitabım Tatanka’yı parayla satmadım” diyorsun… Bari kitapla beraber bedava kondom dağıtsaydın!.. Nerde kaldı bu Kuantum, Nerde bu traktör, nerde römork?.. Hani bisiklet!.. O zaman Tatanka… Yoksa Mokoko!.. HİKMET GENÇ |
Cemil Barlas @secondvirus
bir cb’nin nasıl olmaması gerektiğini gösterdiği için inceye teşekkür borçluyuz. kk’nin zekasını küçümsememek lazım.. ince başarılı olursa kk gider diyorduk.. meğer başarılı olma ihtimali yokmuş.. kampanya bir hafta daha sürse kim bilir daha neleri çıkardı.. 2 ayda kk’yi geçebilmek büyük marifet.. |
Selâmi Haktan @slmhktn
Sizce bu millet geçen Ramazan denizin ortasında bira içen bir ''Abazanın'' bu Ramazan sunduğu ibadet görsellerini yutacak kadar aptal mı? |
|
Muharrem İnce eski Türkiye’nin kodlarıyla yaşıyor
Önce katıldığı bir televizyon programında "Amerikalılar beni aradı, Türkiye FETÖ'yü ABD'den usulüne göre istememiş" diye bir cümle kurdu. Daha sonra Avrupalı büyükelçilerle yaptığı görüşmede "Büyükelçiler bana Tayyip Erdoğan'ı yargılayacak mısınız" diye sordular dedi. Geçtiğimiz günlerde de bir mitingde vatandaşlara, "Dünyanın en önemli 50 ülkesinin büyükelçisi benden randevu istediler. Çünkü kazanacağımı biliyorlar" gibi sözler sarf etti. İlk iki konunun yalan olduğunu konunun muhatapları açıkladılar. CHP, bir heyet oluşturdu ve FETÖ'nün usulüne uygun istendiği konusunda Kılıçdaroğlu açıklama yaptı. Hatta bir adım ileri giderek FETÖ elebaşı Gülen'in iade edilmesi gerekir, bile dedi. İkinci konuyu da Danimarka büyükelçisi kendi twitter hesabından yalanladı. O gece kimse böyle bir soruyu sayın İnce'ye sormadı, dedi. Son konu henüz yeni. Yalanlanması için zaman gerekiyor. Ama seçime de şurada üç gün kaldı. Yalnız bunun yalan yada doğru olmasının önemi de yok. Esas önemli olan konu; Muharrem İnce neden sürekli küresel güçlerle, devletlerle ve onların temsilcileriyle iyi geçindiğini, onlarla özel ilişkileri olduğunu ve bu kesimlerin kendisinin kazanacağına inandıklarını topluma anlatma ihtiyacı duyuyor? Neden, yalanının ortaya çıkma ihtimalinin yüksek olduğu bir konuda "ABD benimle özel ilişki kuruyor haberiniz olsun" açıklamalarını yapıyor? Amerikalılar ile özel ilişkisinin olması, ABD'den birilerinin onu arayıp sözde gizli bilgi vermesi neden önemli olsun ki? Çünkü Muharrem İnce; Eski Türkiye'nin siyaset kodlarıyla hareket ediyor, Küresel vesayet odaklarının her dediğinin gerçekleştiği zaman diliminde yaşadığını sanıyor, Bu güçlerin tek bir hamle ile bu ülkede askeri darbe, ekonomik darbe yapabilecek güçte olduklarına inanıyor, ABD'nin ve genel olarak Batı'nın hala Türkiye siyasetinde tek güç sahibi olduğuna inanıyor, Türkiye'yi yönetmek için ABD ve Avrupa ile özel ilişkiler kurmanın mutlak bir strateji olduğunu benimsiyor, ABD ile iyi geçinirse onu Cumhurbaşkanı yapacaklarına inanıyor, Küresel vesayet odakları ile çok iyi ilişkileri olduğu yalanının, halk nezdinde itibarını artıracağını düşünüyor, Ancak unuttuğu yada göz ardı ettiği bir durum var. Türkiye eski Türkiye değil artık. Halk, sırtını kendisine dayayan siyasetçileri, liderleri iş başına getiriyor artık. Bu ülkede siyaset yapabilmek için öncelikle halkın rızasını kazanman gerekiyor artık. Küresel yada ulusal vesayet odaklarıyla işbirliği yapmak tam tersi halkın nezdinde itibar kaybı artık. Son 16 yılda Recep Tayyip Erdoğan'ın bu küresel ve ulusal vesayet odakları ile çarpışmasını, kavgasını, mücadelesini destekleyen ve bunun için 15 Temmuz'da olduğu gibi bedel ödemekten çekinmeyen bir Türkiye var artık. Küresel güçlerle eşit diplomatik ilişkiler kuran, diklenmeden dik duran liderle yönetilmeye alıştı Türkiye. Türkiye eski Türkiye değil artık. Küresel güçlere karşı toplum, devletle birlikte mücadele veriyor. Devleti tek başına bırakıp kendi köşesinde kaderini beklemiyor. Gezi'de Erdoğan'ı havalimanında karşılayarak, Yenikapı'da milyonlar toplanarak cevap verdi toplum bu küresel güçlere. 17/25 Aralık darbesini tezgahlayan küresel güçlere cevabını hemen ardından yapılan seçimlerde Erdoğan'a desteğini yineleyerek verdi. Küresel güçlere karşı en büyük cevabı elbette 15 Temmuz'da verdi bu millet. Canıyla, bedeniyle, eşiyle, çoluk çocuğuyla, karnındaki doğmamış bebeğiyle, yeni evlenmiş elinde kınası geliniyle küresel güçlere karşı mücadele etti bu millet. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte bu mücadeleyi vermekten bir an geri durmadı. Muharrem İnce'ye birileri hatırlatsa iyi olur. Kapandı o devirler artık. Amerikalıların ülkenin başına, sonuna, sağına, soluna getirdiği siyasetçiler devri bitti. Halkın istemediği hiç kimse bu ülkeyi yönetemeyecek. Garantisi de yeni Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemidir. Seçimin ertesi günü kurulan hükümet bunun garantisidir. Milletin dışında başka kimsenin müdahalesine imkan vermeyecek bir sistem bu. Muhalefetin istememesinin de altında yatan kodları, Muharrem İnce'nin küresel güçler vurgusunda bulmak mümkün. İDRİS KARDAŞ |
AnaLizCi @HarunAlanoglu
Muarrem ince’nin köyü elmalık’taki son seçim sonucu Akparti: 823 Chp: 270 Tayyip erdoğan’ın memleketi güneysu’daki son seçim sonucu Akparti: 8612 Chp: 465 Yine de siz bilirsiniz |
Murat Sarıca @drlsmzwriter
Muharrem "kazanırsam Erdoğan'ı cezaevine atacağım" demiş. Aç tavuk sendromu yaşıyor Muharrem. 24 Haziran'da kendini buruşturulup atılan peçete kibi hissedecek. Hakkında taciz iddiası var, küfürbazlık var, sapkın şiirleri var... Tam bir maganda herif. |
AT GÖZLÜKLÜ @kendinelaik
24 Haziran’da ya kadehler kalkacak, ya şükür namazları kılınacak. Muharrem İnce son cuması olacak. |
Cemil Barlas @secondvirus
kadın, çocuk, hayran, memur.. hepsine kötü davranırken hatta taciz ederken kaydı var.. bir kedi köpek eksik.. onlar da olsa seri tamamlanacak..:hihi2::hihi2::hihi2::hihi2::hihi2: |
soner ben @BakBunuYazdim
Deniz Baykal’da da izmir böyleydi, K. kılıçtaroğlu’nda da ama ikiside iktidar olamadı bedava'dan gaza gelmeyin 7 TAPE @7tape_ İzmirin nüfusu 4 milyon, Toplam Ak parti ve Mhp oyları %40. Miting alanı 250 bin kişilik, Polis kayıtlarına göre mitinge 215 bin kişi katılmış. Maareme göre mitinge gelen sayısı 3 milyon. Halüsinasyon oranı %93 Alaaddin Dayandı http://www.imgim.com/dgpzzqqxuauvvwq.jpg |
soner ben 🇹🇷 @BakBunuYazdim
Erdoğan'ın 3. Havaalanına iniş yaptığı dakikalarda Kemal ve Muharrem, soğan patates'i öpüp başına koyuyordu 'son umudumuz sizsiniz' diyerek |
Hüseyin Gülerce @huseyingulercee
Muharrem İnce şu anda İzmir'de söz veriyor: Cumhurbaşkanı yardımcılarımdan biri HDP'li olacak. Bakanlar kurulunda da HDP'liler olacak... Unutmayalım, bir de Afrin komutanının apoletlerini sökecek... Bunları yapmana bu millet asla rıza göstermeyecek. 24 Haziran'da göreceksin |
Hüseyin Gülerce @huseyingulercee
Muharrem İnce'yi, 'neden camiye gittiği, bana 'hacı' derlerdi'' dediği içini sorgulayan yok. Bu dindarlık iddiasını, CHP kurultayında değil de şimdi neden vurguladığını eleştiriyoruz. Din istismarı yapmıyor, dürüstlük gereği böyle konuşuyorsa Meyhaneye de gittiğini söylemelidir. |
Üst Akıl Oyunları 🇹🇷 @UstAkilOyunlari
Kılıçdaroğlu demişti ya; Temiz, terbiyeli, dürüst, akıllı, birleştirici, saygılı, bilgili, mütevazi, müslüman, vatansever, milli, yerli adamı Cumhurbaşkanı adayı gösereceğiz ve şaşıracaksınız..! CHP’nin en iyisi İNCE ise, diğerlerini siz düşünün artık..! |
“Kılıçdaroğlu’nun 8 yılda ürettiği malzemeyi (gaf, çark, tornistan, yalan, çamur..vs,), 8 güne sığdırdı Muharrem”
Ve şunu da gördük; Pişkinlik konusunda da 10 basar Kılıçdaroğlu’na!.. Muharrem’in başörtüsü zulmünü nasıl desteklediğini, farklı yerlerde defalarca görüntüleriyle konuşmalarıyla veriyorsun, zerre yüzü kızarmıyor… Dün “Başörtülüler de gelecek” diye resepsiyonu protesto edip davete katılmayan Muharrem, bugün aday olunca başörtülü kız kardeşini miting meydanında sahneye çıkarıyor gönül rahatlığıyla!.. Sorsan pişkince cevaplar veriyor… “Hak hukuk adalet” diyen Muharrem’e, ‘dershanede öğretmenlerin hakkını hukukunu yemişsin, sana ceza kesmişler’ diyorsun… Cevap veriyor; ‘Dershaneye ceza kesilmiş, 20 sene önce, n’olmuş?.. Ceza kesilmişse ödenmiş!..’ O kadar ya, n’olmuş yani?!.. Pişkinliğin yanı sıra oynamaya da devam ediyor… Ve bunu milleti aptal yerine koyarak yapıyor… “Lakabım Hacı’ydı, abdestsiz sokağa çıkmam, Ayetel Kürsi okumadan başlamam, bakın kız kardeşim başörtülü..vs,” deyince, dindarlardan oy alacak!.. Vatandaş sormuyor ne kadar dindarsın diye. Sürekli kendisi gündeme getiriyor… Aslında oynamaya çalışıyor!., Mitinglerde, canlı yayında beklenmedik bir gelişme olunca gerçek yüzü ortaya çıkıyor… Muharrem’in korumaları, kendisi ile selfie çektiren bir vatandaşı patates çuvalını sallar gibi sahneden aşağıya attılar… Sonra müşfik iyi kalpli Muharrem, vatandaşı arayıp, ‘Ya kusura bakma arkadaş’ dediği görüntüleri paylaştı… Önceki gün konuşurken bir çocuk sahneye çıktı… Muharrem çocuğu omuzundan tutup: ‘Konuşuyorum şimdi.., in bakalım, in bakalım, in bakalım… Bak canlı yayındayız burda, gitti 1 dakka…’ diyerek sahneden zorla indirdi… Sana da; ‘Gel bakalım Muharrem’ demişlerdi… O da numaraydı!.. Şimdi anlıyor musun Muharrem?.. HİKMET GENÇ |
SON SEÇİM BÜKÜCÜ 🇹🇷 #24Haziran @TheLaikYobaz
Recep Tayyip Erdoğan'ın açılış üstüne açılış gerçekleştirdiği şu günlerde basiretsiz Fizik öğretmeninin teröre destek konuşmaları, erotik şiirleri, küfürleri ve taciz skandalı ortaya çıkıyor. Neyse ben başka bir şey demiyorum. |
|
|
|
|
|
|
|
Abdurrahman DilipakOnaylanmış hesap @aDilipak
M. İnce bugün son cumasını nerede kılacak diye soruyorlar. Bilmiyorum.. belki evinde kılar.;D |
Üst Akıl Oyunları 🇹🇷 @UstAkilOyunlari
Dert etme Muharrem son cuma, Pazartesi’den itibaren normale dönüyorsun...! |
|
|
|
|
|
|
SEÇİM AKŞAMI MUHARREM İNCE NE YAPACAK ?
Büyük bir ihtimalle bir arkadaşının evinde çilingir sofrasını kurdurup rakının dibine vuracaktır. Kafa bi milyon olduğunda ise artık ondan duymaya alışık olduğumuz en güneş yüzü görmemiş küfürler eşliğinde masaya bir tekme atabilir, buna şaşırmayız. Muharrem İnce’nin yarın gece bu çilingir sofrasında yanında olacak arkadaşına önerim var. İnce’nin seçim sürecindeki performansını da dikkate alıp ona kadeh kaldırmalı ve aynen şöyle demeli: “Haydi, gel bakalım Muharrem. Bu gece kaybettiklerimize içelim. Ben şerefine, sen de seçimlere ve geleceğine...” CAMİDE DİZ ÇÜRÜTTÜĞÜNE DEĞECEK Mİ? Hakiki dost acı söyler çünkü. Görevi, hata üstüne hata yapan dostlarını uyarmak ve kaybettiğinde de gerçek hayatına döndürmektir. O da acaba sunturlu bir küfür sallayıp aklından “Ulan günlerce camilerde diz çürüttük, iki lafımızdan birinde Allah dedik, peygamber dedik, Âyet-el Kürsi’yi dilimizden düşürmedik, başörtülü kızlarımıza nağme yaktık ama hiçbiri işe yaramadı. Bu adamlara yaranılmaz zaten, hepsine eski sistem kötek gerek” diye geçirir mi? Muharrem Bey tavukları da hayal ediyor olabilir. Tavukçuluk saygın bir meslek. Küçümsediğimizden değil, asla. Onlar olmasa temel gıdalarımızın birinden mahrum kalırız, bu gerçek. Korkum şu ki tavuklar da Muharrem Bey'in öfkesinden nasibini alır mı? Şaka yapmıyorum. Muharrem İnce tekin biri değil. Masum bir resepsiyon görevlisine küfür-kıyamet dümdüz giden de o, sahneye çıkan küçük bir çocuğu “Bak senin yüzünden bir dakikamı kaybettim. İn aşağıya, in in” diye kolundan tuttuğu gibi platformdan atan da. Yine kendisiyle selfie çektiren vatandaşı korumalarının platformdan aşağı fırlatıp attığını hepimiz hatırlıyoruz. Daha iki hafta önce yaşandı. Onlar koruma deyip kimse sıyrılmasın. At sahibine göre kişner. Mesele şu, İnce’nin gözünde insanların sinek kadar değeri yok. FETÖ’CÜLER KİME OY VERİR? Taciz olayına girelim mi? Nasıl FETÖ’cü savcı tarafından örtbas edildiğine misal. Ferhat Sarıkaya o savcı. Haluk Pekşen de bunu itiraf ediyor. Evet, Muharrem İnce bu örtbastan ötürü FETÖ’cülere gebe. Bu yüzden ByLock kullanıcısı FETÖ’cülere sahip çıkıyor. Ne iş? Bu FETÖ’cülerin oyuna herkes talip. Hangi birine versinler? İnce’ye mi Meral’e mi Temel’e mi yoksa Selo’ya mı? Aralarından biri öz hakiki FETÖ elemanı ama belli olmaz yine de. YA DİĞERLERİ NE YAPACAK? Başa dönelim. Yarın akşam diğerleri ne yapacak? Meral Akşener muhtemelen Okyanus ötesine veya oranın buradaki temsilcisine telefon edip “Çok çalıştık ama maalesef olmadı” diye özür dileyebilir. Belki de 15 Temmuz gecesi evinde olan ama ismini açıklamadığı yakın dostunu çağırabilir. Belki o da Muharrem İnce gibi bol bol önüne gelene hakaret edebilir ve miting meydanlarındaki gibi “Üüüüüü! Üüüüüü!” diye tuhaf sesler çıkarabilir. Akşener çok büyütüldü medya tarafından. Fotoğraf gibi, büyüttükçe de kalitesi düştü... Temel Karamollaoğlu’na gelince. Bazı insanlar ayakkabı mağazası gibidir, onda her numara vardır. Temel Karamollaoğlu da öyle. Adını daha fazla zikretmeye değmez. FUAT UĞUR |
|
All times are GMT +3. The time now is 06:45. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Siyaset Forum 2007-2025