![]() |
Alıntı:
Sizin artık partiniz kalmadı ki isminden memnun olun. Saadet Partisi, 11 Temmuz 2010 tarihindeki kongresinde Milli Görüşün kurucusu ve doğal lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın listesini reddederek Milli Görüş gömleğini çıkarmıştır. 11 Temmuz 2010 tarihinden itibaren Milli Görüşün partisi kalmamıştır. Kendimi parçalamıyorum. Partisiz kalan Milli Görüş yeni parti kurarsa diye size iki tane isim buldum. Daha önce de söylediğim gibi: "Size de iyilik yaramıyor.:V" |
Alıntı:
:) Gönlünüzdekini, arzunuzu yazmışsınız. |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Alıntı:
Ancak Erbakan Hoca’nın böylesine sinsi ve sünepe girişimlere tenezzül etmeyeceğini, kongrede davasına ve Hoca’sına gönülden bağlı Milli Görüş’çülere ve delegelere “Ben Numan Beyin Başkanlığında şöyle bir ekibi size tavsiye ediyorum” demesi halinde, hiç kimsenin buna itiraz edip karşı gelemeyeceğini herkes bilmektedir. Oysa Hocamız kongredeki konuşmasında bu meseleye hiç değinmemiş, hatta bu yönde bir işaret dahi vermemiştir. Yani bütün bunlar Şevket Kazan ve Oğuzhan Asiltürk gibi, Genel Merkez’den ve “Erbakan’ın yakın çevresi” görüntüsünden nemalanan bir ekibin sömürü saltanatlarını yitirme endişesinden kaynaklanan bir girişimdir. :güzel::evet: |
Alıntı:
Yeşil listenin Necmettin Erbakan'ın listesi olmadığını mı iddia ediyorsunuz? http://img819.imageshack.us/img819/9...iyensmiley.gif |
Alıntı:
:evet: |
Alıntı:
|
Alıntı:
Saadet Partisinde 1250 kayıtlı delege var. Kongre salonunda deftere imza atan delege sayısı 830. Yani delegelerin önemli bir kısmı çeşitli sebeplerden dolayı salona gelmemiş. İlk turda kullanılan oy sayısı 630 (bir rivayete göre 634. aradaki 200 sayılık fark oy kullanma saatinin ikindi namazına denk gelmesinden, salondaki hoş olmayan birtakım manzaralara dayanamayarak bir takım delegenin salonu terk etmesinden, bazı delegelerinde yeşil listeyi kongreye teklif edenlerin telkinleriyle oy kullanmayan delegelerden kaynaklanıyor). Geçerli oy sayısı 563. Geçersiz oylar 100 (bu yüz oyun tamamı iki listenin de zarfa koyularak sandığa atılmasından kaynaklanıyor. Bu durumu "delege iki liste çıkmasına tepki göstermiştir" şeklinde izah edebiliriz). Numan Kurtulmuş un ve beyaz listenin aldığı oy sayısı 490. Yeşil listenin aldığı oy sayısı 78. İlk tur oylamanın sonuçları bunlar. Saader Partisinin tüzüğü gereği 490 oy GİK listesinin kabul edilmesine yetmiş, ama genel başkanlık için gerekli olan 625 oya ulaşamadığı için Genel Başkanın ilk turda seçilmesine yetmemiştir. İkinci oylamanın başlama saati yaklaşık 19:00-19:30 civarıdır. Uzak yerlerden partililerle birlikte otobüsle gelen delegeler ilk oylamadan sonra geldikleri otobüslere yetişebilmek için salondan ayrılmışlardır. Yani öyle söylendiği gibi "salonda 1250 delege vardı, bunlardan 310 tanesi Numan Kurtulmuş a oy verdi" gibi bir durum söz konusu değildir. Bunun dışında "Milli Görüş Bitmiştir", "partisi kalmamıştır" şeklindeki görüşler tamamen sizin heveslerinizle alakalı bir durumdur... Görelim Mevla neyler, neylerse güzel eyler... |
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Yahu biz ezelden ebede diyoruz, inancın çağı, zamanı olmaz diyoruz, hala daha bize "yüzyıl" hesabı yapıyorsunuz. Anlamak mümkün değil?? Numan Kurtulmuş un Saadet'i Akpartilileştirmek istediğini nereden çıkartıyorsunuz? Ak Partiye heves ettiğmizi nereden biliyorsunuz? Hocamız kişilerle, olaylarla ilgilenmekten çok fikirlerle uğraşır. 28 Şubatla ilgili olarak Erbakan Hocanın konuşmadığını söylemek için siyaseti hiç takip etmiyor olmak gerekir.. |
Hayırlı olsun. Belki de bu olaydan sonra Saadet Partisi, AK Parti'nin oylarını daha az bölebilecektir. Böylelikle 2011 Genel Seçiminden sonra Türkiye'ye ve Türk Milleti'ne zulümler yapma ihtimali olan CHP - MHP Faşizm Koalisyonunun kurulması ihtimali tamamen önlenmiş olabilecektir.[/QUOTE]
Saadet Partisi Ak Partinin oylarını mı bölüyormuş? El insaf yahu. 40 Yıllık mirasımızın üstünde oturuyorsunuz birde kalkıp bize "oy bölen" muamelesi mi yapıyorsunuz? |
Alıntı:
Her yaşanan olay ogünün şartları içinde değerlendirilir. 28 Şubat ı da o günün şartları içerisinde değerlendirirseniz belki daha iyi anlarsınız. Kaldıki Erbakan Hocayı 28 Şubat ı engelleyememekle suçlarken, bugün Ak Partinin neredeyse tamamını temsil eden kişilerin de o dönemde erbakan ın partisinde önemli görevlerde olduğunu da unutma. Eğer 28 Şubat engellenebilecek bir darbeydiyse de engellenemediyse bunda Partinin Genel Başkanı Erbakan Hoca kadar başkan yardımcıları ve partinin önemli kurullarında görev yapan Abdulkadir Aksu, A. Latif Şener, A. Gül, S. Kapusuz, C. Çiçek vs. gibi isimler de suçludur. Meclis çoğunluğu olan 276 sayısını çoğu zaman hükümeti dışarıdan destekleyen 6 kişilik BBP ile ancak sağlayabilen bir hükümetten söz ediyorsunuz. Doğruyol gibi bir ortakla, BBP nin verdiği altı kişilik destekle Erbakan Hoca 28 Şubat a 4 ay direnmiştir. Tansu Çiller "Hoca söz vermiştin, bir yıl sen bir yıl ben başbakan olacaktım" diye tutturup siyasi basiretsizlik yapmamış olsaydı, hatta yaptığı basiretsizliğe rağmen yine de partisinden istifa eden 42 kişinin istifalarını engellemeyi becerebilip Demirel i hükümeti kurma görevini kendisine vermeye mecbur edebilseydi bugün bambaşka şeyleri konuşuyor olabilirdik belkide. Ogün Tansu Çiller Erbakan Hocamıza ayak uydurabilseyi belki bugün R. Tayyip Erdoğan hala Refah Partisinin istanbul Belediye başkanı, sizlerde Refah Partisinin yılmaz savunucuları olurdunuz. Kimbilir, belkide Pazar günkü kongreyi hep beraber yapıyor olurduk. Öyle "Erbakan darbeyi engelleseydi" demekle olmuyor bu işler. Ogünkü meclis yapısını ve aritmatiğini gözönüne alarak 28 Şubat ın nasıl engellenebileceğini mantıklı bir şekilde bizlere anlatta seni partimize genel başkan seçelim!!! |
Alıntı:
Şevki Yılmaz biraz olsun dürüst olabilse, kendisi de öyle olmadığını çok iyi bildiği halde Refah Partisinin Tansu Çiller i aklamadığını, aklamak gibi bir derdi olmadığını bilir. O konuyla ilgili olarak yaşı müsait olanlar gayet iyi bilirler. Tansu Çiller in Yüce Divan a gönderilme hikayesi, azılı düşmanı Mesut Yılmaz ın "elimde Tansu Çilleri yüce divan a yollayacak yolsuzluk belgeleri" demesiyle başlamıştır. Ülkeyi çeitli sıkıntılara sokan Çiller i yüce divan a göndermeyi herkes istiyordu ama suçlamaların da belgelenmesi lazımdı. Çiller için yapılacak yüce divan oylaması yaklaştıkça Refah Partisi Mesut Yılmaz ı elindeki belgeleri açıklamaya davet etti. Hatta davetten öte açıklaması için sıkıştırmaya başladı. Sıkışan Mesut Yılmaz önce "elimde belge yok, bilgi var" dedi. Daha sonra ise "bilgi yok, duyum var" demeye başladı. Şimdi soruyorum size. Elinizi vicdanınıza koyarak cevap verin. Refah Partisi "Elimde belge var", "belge yok bilgi var", "bilgi de yok duyum var" diyen Mesut Yılmaz ın lafına bakarak suçsuz (belki de suçluydu ama iddiayı ortaya atanlar hiç bir delil getiremiyorlardı. Belki de gerçekten suçsuzdu, M. Yılmaz düşmanına iftira atıyordu) birini yüce divana yollamayarak adaletli davrandı diye suçlanabilir mi? Lütfen biraz araştıralım, soruşturalım. Aşağılamak, hakaret etmek, küçük görmek için söylemiyorum. İnanın bütün samimiyetimle söylüyorum, Ak Partililer (özellikle gençleri kastediyorum) inanılmaz bir şekilde siyasi tarih bilincinden yoksunlar. Neredeyse geçmişte yaşanmış hiçbir siyasi olayı kartel medyası ağızı kullanmadan anlatamıyorsunuz. Yanlışta nasıl bukadar ittifak halinde olabiliyorsunuz anlamak mümkün değil. Okadar ki, gerçekleri biliyorsunuz da sanki bile bile olayları çarpıtarak anlatıyorsunuz hissi oluşuyor bizlerde. Eski Refah partili, şimdi Ak Partiye oy veren adam kalkıyor çok rahat bir şekilde "Erbakan İsraille bilmem ne anlaşması imzaladı" diyebiliyor. Nerden biliyorsun diye sorduğumuzda "Mustafa Taşar öyle dedi", "Hürriyet/Milliyet/vs. gazeteler de yazdı bunu zaten" diyor. Adama tutup DPT resmi sayfasındaki İsrail ile yapılan anlaşmaların kronolojik sıralamasını gösteriyorsun, "bak kardeşim burada Refahyol un iktidarda olduğu tarihlerde bir anlaşma yapılmamış diyor" dediğimizde "siz Erbakan ı peygamber mi sanıyorsunuz, ayıptır bu yaptığınız vs." türünden saçma sapan eleştirilere maruz kalıyoruz. Şu forumda sadece bu konuyla alakalı 11 sayfaya göz attım. Topu topu iki tane geçmiş siyasi olaya atıf yapılmış. İkisinde de olayları yanlış bilmekten kaynaklanan haksız, yersiz eleştiriler var. Herkes herşeyi bilemeyebilir, ama neredeyse herkes hiçbirşeyi tam manasıyla bilmiyorsa orada sıkıntı var demektir.. Yukarıda da dediğim gibi, bunları hakaret, küçük görmek veya demagoji yapmak için yazmadım. Çok sık karşılaştığım bir eksiğinizi bilmenizi istedim... [QUOTE=zilzal;769088] Alıntı:
Alıntı:
http://www.internethaber.com/ak-part...a--193427h.htm Ak Parti Muğla Merkez İlçe Kongresinde kavga... 1 yaralı, 5 kişi dayak yedi... http://www.haberpan.com/ak-parti-kon...-cikti-haberi/ AKP İstanbul il kongresinde yumruklar konuştu. Belediye Başkanı Topbaş'a tepki gösterildi... http://www.radikal.com.tr/Default.as...ticleID=942485 Örnekler çoğaltılabilir... BENCE DE KONGREDE ŞİDDETE SON!!! Alıntı:
Alıntı:
|
Alıntı:
Ahh... Bu başörtüsü sizin zamanınızda yasaklanmadı mı? Ben mi yanlış hatırlıyorum... Yoksa birileri engelleyemenler bu gün kaldırmak için her yolu deneyen Ak Partiye yüklenmeye mi çalışıyorlar.... Aman diyim biraz düşünelim gayri öyle yazalım mesajlarımızı.... Alıntı:
Erbakan Vesayet partisi veya Erbakan Saltanatı Partisi.... Kısaltılmışı da ESP olsun diyeceğim ama Ezilenlerin Sosyalist Partisi var olmaz ki... Hay ALLAH.... Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
:w::w::w::w::w::w: Alıntı:
|
Alıntı:
reklamın iyisi kötüsü olmaz saadet reklamını yapmıştır...bunca olaydan çıkardığı derse bakarmısnı? |
Adem bey bende ilk anda bana kızdınız sandım.:) Ak parti yok iken saadet partisine mensubdum.Siyaset çok farklı bir alan maalesef zinde güçlerin varlıklarını iyi analiz edemedikleri için Türk siyasetine zararları dokunmuştur ha samimiyetleri hakkında bir şey diyemem. Adem beyin sözlerine de katılıyorum .
|
Fatih Erbakan'ın intikamı acı olacak!
http://img.internethaber.com/news/148020.jpgFatih Erbakan'ın intikamı acı olacak!
15 Temmuz 2010 Perşembe 08:35 Şevket Kazan'dan sonra şimdi de Erbakan'ın küçük oğlu Fatih Erbakan Numan Kurtulmuş'a ateş püskürdü - Numan Kurtulmuş'un iki listeyle ilgili açıklamasına ne diyeceksiniz? Başta Milli Görüş lideri muhterem babam olmak üzere, Yüksek İstişare Kurulumuz'la görüşülerek üzerinde mutabık kalınan listedir. Maalesef son dakikada Numan Kurtulmuş ve ekibi, ani bir manevrayla o listeden vazgeçtiler. Samimi olmayan bir tavırla yeşil listeden haberimiz yok, diye ortaya çıktılar. Halbuki muhterem babamın ve YİK kurulu üyelerimizin beyaz listeden haberi yoktu. Yeşil liste, Erbakan'ın kontrolünde olmuştur. Kendileri Erbakan'ın kontrolünden çıkmışlardır. GEREKEN YAPILACAK - Peki sizce neden böyle bir açıklama yaptı? Sonuç olarak Erbakan Hoca'ya, YİK'e ve Milli Görüş prensiplerine itaatsizlik gösterilmiştir. Sonuçlarını da hepimiz göreceğiz. Burada kalmayacak. Önümüzdeki günlerde gerekenler yapılacak. Babam 83 yaşında olmasına rağmen, Numan Bey, Balgat'taki evimize geldiğinde kendisine en büyük saygıyı göstermiş, yürüme zorluğu çekmesine rağmen kapıda karşılayıp, uğurlamıştır. Evladı gibi yaklaşmıştır. Zaten 40 senelik Milli Görüş hareketinde bir insana verilebilecek en büyük paye, en büyük makam partinin genel başkanlığıdır. Gösterilen bu iyi niyete, böyle bir itaatsizlik yapıldı. KENDİSİ İÇİN KÖTÜ OLMUŞTUR - Numan Bey'in bu davranışına şaşırdınız mı? Şaşkınlık derken onların adına üzülüyorum. Bunu yapmaları, başta kendileri için kötü ve üzücü olmuştur. Çünkü, Numan Bey'in orada yapması gereken, 'iki liste de beni genel başkan adayı olarak gösteriyor. Siz benim hangi arkadaşlarla çalışmamı uygun görüyorsunuz, onu seçebilirsiniz' demeliydi. Bu halde hiç de problem olmayacaktı. Nedense bir inatla, 'yeşil listeden haberim yok deyip, bazı arkadaşlarını da örgütleyip o listeden istifa ettirme yoluna gitmiştir. YÖNETİM ELLERİNDEN ALINACAK - Üzücü durumu açar mısınız? Çünkü bundan sonra yapılacak yeni kongreyle yönetim ellerinden alınacak. Önceki gün ilçe seçim kuruluna kongrenin iptali başvurusunda bulunuldu. Numan Bey, 310 oyla seçildi. Kongrede salt çoğunluk aranmıyor ama 2 - 3 adaylı kongreler için geçerli. Tek aday olarak Numan Bey, delegenin 4'te 1'inin oyunu alıyor. Aslında hukuken genel başkanlığı da tartışmalı. Kongre iptal olursa, genel merkez 45 gün içinde yeni kongre yapmak zorunda. Kanunen olmazsa da, delegelerin imzasıyla olağanüstü kongre yapılacak. Yüzde 20 delegenin imzası gerekiyor. 15-20 gün için olağanüstü kongre yapılır. Onun için diyorum yazık oldu. - Peki bir araya gelip konuşsanız... Numan Bey özür dilese bile ben aday göstermem. Çünkü, güven problemi oldu. Böyle devam etmek ileride sıkıntı doğurabilir.Ama o babamın ve YİK üyelerinin bileceği bir iş. Ama bir insan tekrardan Milli Görüş prensiplerine bağlı kaldığını söylüyorsa, bunun için illa genel başkan olmasına gerek yok. Numan Bey, Genel İdare Kurulu'nda da, İstanbul İl Teşkilatı'nda da hizmet edebilir. BAŞKA PARTİ KURSUNLAR - Erbakan Hoca'nın etkisi, yaşı olabilir mi? Hoca'nın yaşının tabii bahane edilecek bir tarafı yok.Yarın SP iktidara gelse, -öyleyse ben başbakan, cumhurbaşkanı olacağım- diyecek bir durumu da yok. - Kurtulmuş genel başkan ama partiyi Erbakan yönetiyor gibi bir algıyı kırmak için olabilir mi? Erbakan'ın yönetmesi değil. Bu kanunen de mümkün değil. Ama Erbakan Hoca'yla siz istişare yapıp, ona söz verip, mutabakata vardıktan sonra geri dönerseniz, o zaman problem olur. Davanın kurucusu olarak, YİK'le birlikte kendisine görüşünü soruyorsunuz, Onun oluruyla genel başkan oluyorsunuz, Onun elini öperek geliyorsunuz, delege o yüzden size oy veriyor. Eğer Erbakan Hoca isminden rahatsızsanız o zaman kendinize bir parti kurardınız. Millet onu değerlendirir. Erbakan Hoca'yı istemiyorsa, size oy verir. Ama bunun yapılmaması çok ilginç. Erbakan Hoca'nın siyasi sermayesinden bir yerlere gelme durumu. ERDOĞANLAR AÇIKLADI - İkinci Tayyip Erdoğan çıkışı denilebilir mi? Amaç olarak belki. Onlar da buradan sıyrılıp, kendi yolumuzda gidebiliriz gibi düşünüyorlar. Ama Tayyip Erdoğan'da şöyle bir durum vardı. Onlar belirli bir noktada en azından açıkça söylediler. Dediler ki, 'Biz Milli Görüşcü değiliz, gömleğimizi de çıkarttık. Erbakan Hoca'ya da itaat etmiyoruz.' Burada durum, Erbakan Hoca'nın tamamen yanındaymış gibi yaparak ve 'SP, Milli Görüş biziz' diyerek yapılan bir yanlış var. Bunu delegelerimizin görmesi lazım. Bunlar unutulur geçer. Önemli olan SP'nin milli görüş çizgisinde kalmasıdır. BABAM SAKİNDİR 'Ne olacak şimdi diye babamı aradığımda, bizim kadar heyecanlı davranmadı. O gece normal ibadetini yapıp, istirahata çekildi. Ertesi gün YİK'le toplandılar ve bu kararlar çıktı. İSTİFA ETMELİ 100 delege bilmeden karışıklıktan oy verdiği söylüyor. 200 delegeden oy almış olan Numan Bey'in zaten istifa etmesi lazım. Bu zaten kendi teşkilatlarından bir güven oyu alamadıklarının göstergesidir. 'MIŞ' GİBİ YAPMIŞ Numan Bey, bugünkü hükümet için - mış gibi yapma hükümeti- diyor. Hoca'nın yanında, Milli Görüş ve prensiplerine bağlıymış gibi gözükerek, birtakım planların içine girmiş. Onu da görmüş olduk. YAŞLILARA TAVIR DEĞİL AKP'DE bunu gördük. Önce yaşlılara karşı diye çıkış oluyor, sonra ABD'nin Irak'ı bombalamasına destek vermeye kadar iş gidiyor. Bütün arazilerin stratejik kuruluşlara satılmasına kadar gidiyor. Onun için burada da korkumuz o. Endişemiz bu.' AMAÇ OY ARTIRMAK NUMAN Bey ve özellikle yanındaki bazı insanlar oyumuz artarsa, belli noktalara geliriz, oy için de belli tavizler vermek gerekir, diye düşünmüş olabilirler. Tıpki AKP'de olduğu gibi. Bu açıkça ortaya çıktı BU AĞACIN ALTINDA ÇOK NAMAZ KILDILAR Fatİh Erbakan, bahçede altında konuştuğumuz 100 yaşındaki çam ağacı için 'Bu ağacın gölgesinde, muhterem babam Necmettin Erbakan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere birçok isim öğle namazı kıldı. Bu ağaç, gölgesinde birçok insanın namaz ibadetini yerine getirdiğine şahit oldu' diyor. |
Siyaset çok karmaşık bir olay. En samimi dostları birbirine düşman edebiliyor.
|
Alıntı:
Baykalın dediğini tutsalar olmazdı...;1 |
Alıntı:
Hakan Yazıcı kardeşim, verdiğim rakamlarda çarpıtma yok. Haberde yer alan bilgileri kullandım. Salonda 1.250 delege vardı demedim. "Numan Kurtulmuş, Saadet Partisi'nin 1.250 kayıtlı delegesinin 4'te 1'inden azının oyu olan 310 oyla genel başkan seçilebilmiştir. Saadet Partisi'nin kongresinde Numan Kurtulmuş, genel başkanlık oylamasında kayıtlı delegelerin 4'te 1'inin oyunu dahi alamamıştır." dedim. O yorumumu aşağıya alıntılıyorum. Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Saadet Partisi ve Saadet Partililer eğer 2011 Genel Seçiminde AK Parti'nin oylarını bölerler ve bunun sonucunda AK Parti tek başına iktidar olamaz da Türkiye'de bir CHP - MHP Faşizm Koalisyonu kurulmasına sebebiyet verirlerse bunun vebalini kolay kolay ödeyemezler. Milli Görüş'ün en yüksek oy oranına ulaştığı seçim 1995 Genel Seçimidir ki o seçimde Refah Partisi % 21,38 oranında oy ve 6.012.450 oy almıştır. Gördüğünüz gibi Milli Görüş'ün tarihindeki zirve oy oranı, AK Parti'nin 2007 Genel Seçiminde almış olduğu oyun yarısı kadar bile etmemektedir. 40 yıllık mirasınızın üzerinde oturmuyoruz. AK Parti, Milli Görüş partisi değildir. AK Parti, Dindar Ağırlıklı Merkez Sağ partidir. AK Parti, Toplumsal Merkez partisi olarak Merkez partisidir ve merkezi de kucaklamaktadır. AK Parti; Muhafazakâr Demokrat, Toplumsal Merkez, Tertemiz - Ak özellikleriyle en iyi ve en doğru siyasi parti olduğu gibi aynı zamanda Türk Milleti'nin ta kendisidir; AK Parti, Türkiye partisidir. Alıntı:
Küffar ne kadar uğraşırsa uğraşsın İslam ve Türklük davası bitmeyecektir inşaallah. Küffar, İslam'ı ve Türklüğü yok edemeyecek, İslam ve Türklük davası daima var olacaktır inşaallah. Küffar ne kadar uğraşırsa uğraşsın Türkiye'yi ve Türk Milleti'ni yok edemeyecek, Türkiye ve Türk Milleti kıyamete kadar var olacaktır inşaallah. |
Alıntı:
vuslata hasret: Başörtüsü bizim zamanımızda yasaklandı öyle mi? Kenan Evren zamanında bu ülkede başörtüsü zsorunu yoktu değil mi!!! Özal zamanında bu ülkede başörtüsü sorunu yoktu değil mi!!!! Refah partisinin bir senelik hükümetinden önceki dönemlerde bu ülkede başörtüsü sorunu yoktu değil mi? Allahdan sana ve senin gibi kişilere vicdan vermesini diliyorum başka bir şey demiyorum. Yazık hakkaten yazık. Bu kadar çarpıtmak ayıp oluyor. Ama diyelim ki refah yol döneminde yasaklanmış!!!! 8 senedir niye halletmediniz? İşinize gelen her konuda değişiklikler yaptınız, başbakanın siyasi yasağının kalkmasını anında hallettiniz. Niye bu konuyu halletmediniz? Bana anayasa mahkemesi gibi laf ebeliği yapmayın! Madem başörtüsünü yasaklamakla refah partisini suçlama hezeyanında bulunuyorsunuz 8 senedir bunu niye yapmadınız? bunun cevabını verin! Artı: o sizin zamanınız dediğiniz zamanda bugünkü cumhurbaşkanı, başbakan, meclis başkanı vs. o partide değillermiydi? Madem bizim zamanımızda yasaklanmış bu adamlar niye yahu başörtüsünü yasaklıyorsunuz biz buna karşıyız demediler? Sizin adamlarınız da mı başörtüsü yasakçısı??????? (bu sorular benim uslubum değildir,, sizin bu saçma sapan yazınızdaki usluba göre uyarlanmıştır) |
Arkadaşlar Konun Dışına Çıkmadan Ve Uslubu Bozmadan Mesaj Yazalım LÜTFEN
|
Siz boş verin bizi bizim hesabımıza öyle geliyor...
Niye GÜRÜZ'e bir şey yapamadınız... Niye üniversitedeki olayları çözemediniz... Niye 8 yıllık kesintisiz sisteme engel olamadınız....Niyeleri dahada çoğaltırmayın bana... Bizim içimizdekiler refahta bulunuyordular o dönem onu kimsenin sakladığı ve göz ardı ettiği de yoktur...Velakin Ayrılmanın sebebide açıkça ortadadır adam akıllı siyaset yapsalardı onlarda Ak Partiyi kurmazlardı... (Son sözünüzü ise yaşınıza hürmeten görmemezlikten geliyorum.) |
Alıntı:
8 yıllık kesintisiz eğitim sistemi refah yol hükümetinden sonra çıkarıldı. Meclisteki refah partililer ellerinden geleni yaptılar ama emri alan mesut yılmaz ve avenesi bu yasayı çıkardı. Nasıl olurda refah partisine niye engel olmadınız diyebilirsin? 8 senedir üniversitedeki başörtüsünü çözememiş bir partinin taraftarı 1 senelik hükümete hem de koalisyon halindeki bir hükümete niye çözmediniz diye sorarsa o kişiyle tartışmanın anlamı yoktur!! Şunu anladım ki: laf olsun diye yazıyorsun. Bu sebeple senin bu başlıktaki yazılarını artık görmezden gelmeyi tercih edeceğim. Çünkü bu şekilde tartışma olmaz. Daha fazla kırıcı olunmaması için yazılarınız benim için yok hükmündedir. Hoşçakalın. |
Sorularımdan sadece birini alıp tartışmaya istediğiniz gibi yön veriyorsunuz...
Önce hakaret edip sonra kırmaktan kırılmaktan bahsediyorsunuz... La havle vela kuvvete illa billah... |
Sp kongresinin en güzel anı ,Kurtulmuş'un Erbakan'ın ruhu burada dedi birkaç saat sonra kendisi geldi :)
|
Alıntı:
|
Alıntı:
Hakan Yazıcı kardeşim, Necmettin Erbakan'ın oğlu Fatih Erbakan'ın Akşam gazetesinden Nebahat Koç'a vermiş olduğu röportajda söylediklerini Adem kardeşim alıntılamış. Fatih Erbakan'ın, Akşam gazetesine verdiği röportajdan da anlaşılacağı gibi Yeşil Liste, Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın listesidir. Saadet Partisi, Necmettin Erbakan'ın listesini reddederek Milli Görüş partisi olmaktan çıkmıştır. Milli Görüş, Saadet Partisi'ni bırakmalı ve yeni bir siyasi parti kurmalıdır. |
Fatih Erbakan coşmuş
Eeee BABASINA güveniyor olmalı Babamın partisi Hepinizi kovarım.. Seni çaycı seni de bahçevan yaparım :) |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Alıntı:
Kurtulmuş püskürtme harekatını iyi yönetmeli Erbakan hocadan günlerdir TIK yok Bir ses ver yahu hoca Ne oldun öldün mü kaldın mı İnsanlar senden bir açıklama bir işaret bekliyor :) |
http://www.habervaktim.com/resim/resim131526_2.jpg
Saadet Partisi'nin 4. Olağan Kongresi sonuçları mahkemelik oldu. Numan Kurtulmuş'un tekrar genel başkan seçildiği kongrenin iptali için 23. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne dava açıldı Davayı Oğuzhan Asıltürk'ün açtığı öğrenildi http://www.habervaktim.com/haber/131...e_tasindi.html BU İŞ KARAKOLDA BİTER DEMİŞTİK :) |
Oğuzhan dede mahkemeye vermiş
Yahu bırak numan hoca şu dedeleri ya ne halleri varsa görsünler |
Bunlar dedelerine sadık furkan.
Artık babadan oğula oğuldan akşam gazetesine tasviye kararı çıkmıştır.Bu tasviye onun tasviyesi gibi biz ne oğullar gördük bu yollarda yolu tamamlayamamıştır. |
Alıntı:
|
Bir musibet bin nasihatten iyidir
Şimdi Milli Görüşçüler ya tamam ya devam deme arafesindeler O Gün AK Gençlerin Erdoğan ve Gül'ün ERBAKAN'A kazan kaldırdıkları gün yani NE DENLİ İSABETLİ BİR HAREKET YAPTIKLARINI BUGÜN DAHA İYİ ANLIYORUZ |
[QUOTE=BenHur;769619]Bir musibet bin nasihatten iyidir
Şimdi Milli Görüşçüler ya tamam ya devam deme arafesindeler O Gün AK Gençlerin Erdoğan ve Gül'ün ERBAKAN'A kazan kaldırdıkları gün yani NE DENLİ İSABETLİ BİR HAREKET YAPTIKLARINI BUGÜN DAHA İYİ ANLIYORUZ :gül::gül::gül: |
Maalesef saadet partisininde 'SALA'sı verildi.Bakalım helvasını ne zaman dağıtacaklar.
Kongreden sonra çıkan haberlerde tuhafıma giden 'Saadet partisi' yenilenmeye gidecek haberleri oldu.Bence buna 'ESKİ'leri kaldırarak devam edebilirler.Malum eskiye rağbet olsa bit pazarına nur yağar... |
Heyytt hemşerimin işini zorlaştırmayın sakin sakin yazalım :hihi2:
|
All times are GMT +3. The time now is 02:43. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Siyaset Forum 2007-2025