Siyaset Forum

Siyaset Forum (https://www.siyasetforum.com.tr/index.php)
-   Şiir (https://www.siyasetforum.com.tr/forumdisplay.php?f=140)
-   -   Ahmet Mercan / Şiirleri... (https://www.siyasetforum.com.tr/showthread.php?t=111987)

u.esra 07-31-2009 15:17

Ahmet Mercan / Şiirleri...
 
Yüzü Kara

sana gelirken nasılı fırlattım

sildim şekilleri perçinledim zamanı
istemeğe korkarım korkumdan utanırım
niyetim bilinir beni bulmadan daha
aczime azığım der bir onu sırtlanırım


Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:18

o sen misin

tek nüshadır yazdıklarım

o adamı arıyorum
tedbirsizliğe hazır kıta
buzla ısınan ayışığıyla doyan
o adamı arıyorum
yok mu tanıyan

zamanın en çetin savaşına çıkan
yüzünü yüreğiyle barıştırırken yaralanan
acıyla gülümseyip yeniden sefer için gün sayan
o adamı arıyorum
yok mu tanıyan


Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:18

meryem gibi

bir yıldızla konuşurum susmuşum meryem gibi

söz işlemek kalplara sükûktum dağlar gibi

şehir kimsesiz midir neden duymaz kulaklar
uzun bir ağıt gibi uzuyor yalnızlıklar

sus deme şimdi bana susmak ölü işidir
yüreğimde şarkılar bestesi güneşindir

bir ses ver sen çocuğum esiyor kara rüzgar
yasak cebimde rüya bu diyar rüya arar

yanardağlar kıskanır gönlümün muradını
ateş fersiz alınır bilseler yangınımı


Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:19

çiçek arayan arının şarkısı
/gönül/


bir okun ucunda açılır ova
gözlerin zamanı içiyor gibi
denizler dağları vurmuş kıyıya
karınca gözleri fillerden iri

gül takılı okun peşinde ordu
aştıkça aşıyor sınırsız yurdu
atlar sanki bir perinin gözleri
yeleleri meşale bölmüş geceyi

güneşin telaşı dağ yalınayak
kuşlar sürüngenler belirsiz mekân
içimden hışımla geçen o okun
düştüğü toprağı arıyor gönlüm


Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:20

çiçek arayan arının şarkısı
/gezgin gönül/


mekânlar kurulmuş yok ihtişamı
noksanlı bilirim bensiz feryadı
sürülsün toprağa aşkın kanadı
ben gönlümün başkentini ararım

çölü çağırın su vermesin isterse
saçlarımı ırmaklara salarım
uzuyor önümde aşk kervanları
ben içimden geçen oku ararım

söyleme sırları üşür ellerin
aşk çeşmesi gözlerimde kanarım
kaldır dağı arasına koy beni
ah edersem yansın benim her yanım

zincirlere güvenmeniz boşuna
aşkın tarifini bilmez bir bomba
ölümler doldurun gök boşluğuna
ölümü kül eden ah'ı ararım

o beyaz atlının heybesindeydi
hücum emri almış bir yel gibiydi
uzandım boşluğa tuttum alevi
alevi de yakan kor kalbimdeydi


Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:20

dalga duran kasırga

minyatürleşen herşey serazat bir ah'la
gözyüzü atıma nal
okyanus iğne deliğinden geçen urgan
sığsa da herşey bu uçsuz boşluğa
sığmıyor ah'a şuramda duran can

göz açılır kapanır boşluk
göz açılır kapanır sonsuzluk
adını bağışla kaç yaşındasın rüzgâr
orda mıydın açıldığında kızıl deniz
orda mıydın yarıldığında dolunay
emanet ki dağ çökertir fırtına
insan şaşkın iki damla kan
gezer gaflet okyanusunda

Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:21

o mevsim

bahçıvan yıkılmış duvar dibinde

talana uğramış bahçeye ağlar
ellerinde kokusu var güllerin
koklayın diyor anlamıyor yolcular

beşinci mevsimi saklıyor bağcı
anlayan olursa gönül diliyle
varını yoluna sermeye hazır
okşuyor toprağı çatlak eliyle

böyledir aşkına tutulmak senin
yanınca külünden sahra tutuşur
şaha kalkmış atlar dağları aşar
kıtık nota bestesine kavuşur

bir hüzün ırmağı coşkuya döner
seslerden dem tutar kent resimleri
bahçıvan yüzünü güneşe döner
savurur semaya renk renk gülleri


Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:44

rafine fiil

savaşmazsam

barışı boğacaklar
yükleniyor uçaklar
güvercin resimli bombalar

doğmamış çocuklardan
doğacak diye
intikam alacaklar

anıt yapıp sonra
barışın önemini
anlatacaklar
nutuklara karışacak alkışlar

savaşmazsam
barışı boğacaklar


Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:45

sızıley

derin sulara bırakıyorum seni

yorgun şarkının gözlerinden gelip
yankıyla geçiyorsun içimden
mızrak gibi tambur sesiyle

suları yıkıyor hüzünlü şarkım
tamburun telleri yüreğin dili
hüseyni sızı yere eğilip
içiyor içimden geçen denizi

ceylan bir gün dağı yasa boğarsa
üşür ellerinde günün gözleri
ve mendil tarihe dönerse geri
tutuşur tamburun yanan telleri


Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:47

eman istemez


tarumar edip de gittin gideli

dağınık acılar nizam istemez

kalbimi yerinden söken bakışın
menziller aşıyor rüzgâr istemez

ayışığı vaveylama şahiddir
şehrin caddeleri beni istemez

yedi kat göklerde avazım gezer
cana kast etseler eman istemez

ağla zülfü siyah kötürüm kadın
canan ilindeyim israf istemez

selam yurdunda ismim söylenmez
mekanı sınırlı canan istemez



Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:48

iz

hem yaradır hem cana derman

bu aşk beni diyar diyar götürür

yüklesem derdimi taşımaz dağlar
toplar sızımı da tad'a döndürür

vay ateşler ortasında kalışım
hangi deniz yangınımı söndürür

çöller biter ceylan izlerin bitmez
çarpar sonsuz yörüngede döndürür

ya yüreğim / ya yangınlar / veya dağ
bir gün beni sınırında öldürür


Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:49

aydınlık

otuz üç yaşındaydı

omuz omuza tosluyorduk karanlığa
ölüm aklımızda son sıralarda

bir gün tebessümü aradık
ve anladık gitti onunla

o kocaman çantana sıkıştırıp
sağ yan meleğinden kalma evrakları
gitmek kolaydır aydın
bu kıyıda sensiz kalmayı
deneyebilir misin bizimle

şimdi yürürken üstüne çirkinliğin
böyle boş bir yanımız
ve gidiyorsun sen
mütevekkil / alnı açık / telaşsız

elimiz tutuşturduğun
sonsuza uzanan
alevden urganla
kalmayı dene burda
kalmayı dene çelikten
dualara tutun da

kuşların sesleri işaret olsun
kesik sevgi cümlesisin aramızda
güne aydın deyişimiz ondan
ölüm seni giyindi güzellik yarışında

ıssız ovalar boyu boşluk
burkulmuş nehir damla damla
nasıl düşer kayadan
içinden yanar şikâyetsiz dağ
aydın diye sesleniriz
güneşle yağmur birlikte yağar

yırtılmış bulutları
kıskandıran gözlerle
yürek yırtığında
saklı durur duruşun
öyle mütevekkil
alnı açık / telaşsız

seni sıradan olmayan dostlara
sıradan olmayan düşmanlıklara anlatacağım
kirsiz maviye / çizgisiz kağıda
ve gözlerin kadar yeşil bu dinmeyen yağmura

kuşlar uçar kader derim
gidersin kader derim
burda ben giden dost
acıya hayat derim


Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:49

su içer gibi hançer

alnımdaki çizgiler avucumun içinde
kimsenin bilmediği bir pencere benimki
gelip ceylan gözleri su içer gibi çölden
akşam bir ordu bende uykular kan denizi

elinde hançeriyle leyla geceme geldi
ve bir daha gitmedi akşamı sahiplendi
kentte türkü söylerim işitmez gökdelenler
bulutlar anlar beni bir de suskun çeşmeler

Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:50

kırık merdiven

yolculuk odur ki yollar arşa erişsin

yıldız kulak versin de karıcalar söz dinlesin
yağmurun gözlerinde düğün kursun periler
niyaz eylesin şehir insin meleklerden
geceye tebessümler

geçmesin ince saz semai bizi dinlemeden inciniriz
ömrün sonbaharında eski bir eşya gibi yaşamak istemeyiz
gürültüye sarmasınlar bizi tenhada inlemeyi yeğleriz
dönünce mahzenine günlerin okşar
ebruli tuğra ısınır ellerimiz


Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:50

alevden kelepçe

daldan düşmüş yaprağın vatanı hani rüzgâr

taşıyamaz bilirim yükümü hiçbir diyar
kalıyorum çaresiz serapsın kaçtıkça yaklaşılan
sığındığım her liman taşıyor seni bana

kesilmiş cümle gibi gideceğim bunu bil
dağ oluyorsun yaklaşan bense kaçışan deniz
mekânsız tenhadayım telaşlı / çaresiz
yağmurdan alır sükût susmayan gözlerini

u.esra 07-31-2009 15:51

sürgün özlemler

bakışların yana düştüğü zaman

göğsünde bir hazan bahçesi vardır
yokluğunda sen sanırsın ben varım
varlığımı acılardan sor hele

gülyüzlü çağın örsünden gelir
bir ince sızıntı çağırır beni
ellerim ufkundan ışık dilenir
yeter ki, izinden ayırma beni

kirpiklerimde ıslak bir ünlem yanar
hayat her saniye depremler sunar
başucuma sonsuzluk sayfalarını
karıştırır boşluğa sayhalar salar

ben bilirim sensiz hecelerimi
kelime kuramam öksüz günlerim
kırık notalardan eksik bestemi
bastırır kalbime özlemim derim

pazarlara sürmem yürek yaramı
yaram benim candamarımdır
taşımaz kantarlar ağırlığımı
ateşi kül eden yangınım vardır


Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:51

isli mavi

bir çocuk koşuyor
kurşun daha hızlı
güvercin uçuyor
uçak daha hızlı
beyaz bir bulut
buruşup yere düşüyor
üstünde "insanlık öldü" yazılı

Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:52

Cevapsız Büyüyen Soru
Mesut Yabanigül'e...

bir çığlık oldum
yükseldim gözyüzüne Hiroşima'dan
ben suçumu anlayamadan
koşarken yığılıp kaldım Halepçe'de Hama'da
ben dudağında gülücüğü donan
elinde çemberiyle oracıkta kalakalan
elleri yakanızda ölen çocuğum

kardeşlerimi duyarım
Filistinde gökyüzüne tırmanan
ateş çemberi Bosna'da
ölümü baharda yaşayan
ben soğuk çehreler arasından
gülücüğe kapı aralayan
ben bezbebeğini ağlatmadan ölen
Azarbaycanlı çocuğum

hiçbirşey istememiştim sizden
oyuncaklarımı bile yapardım ben
anladan anlayamadan düştüm
bir cevap istiyorum sizden bir cevap
ben hangi suçtan öldürüldüm

evcilik oynadığım evim
çocuklarımı bekleyen yemeklerim
tarumar edilirken
gözlerimi saran alevler içinde
annemin bana koşan çığlığı da eridi

yeryüzünde yasımı tutsun çiğdemler
durmadan kardeşlerime duâdayım ben
yanımda ordu ordu melekler
Asya'da Ortadoğu'da Afrika'dayım ben

ben anneme, ben bebeğime
ben babamın eve dönüşüne doyamadan
elleri yakanızda ölen çocuğum

Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:53

ah-ı kadim
Taner Yüncüoğlu'na


sal sabrını okyanuslar üstüne
acı gelir yürek yırtar derdim oy!
gün gelir güne dayanır
yıkılır birdün bu dağlar

sevin o zaman, çıldır
yüzün ayan, yüzün ak
değil mi ki, yol almışsın sıratta
meğer ki, yalın ayak

taş merdiven toprak yular
inişe çeker beni hezeyan
yolumda bin bir tuzak
ben aşkı kamçılayan küheylan

dağı delen gürzün
nabzı bende attıkça
yıkansın perçemler müjde suyunda
nebiler izinde sürgün süvari
ok salar gül bahçesine süngü ucunda

dağ derim dost anlarım
ölümüne sadık ölümüne vefa
kumaşlara ilmek salan ellerin
taşısın beni de mavi sabaha

dalgaları Nuh'a beşik yapan yar
iksirin içinde ok'um kalmıştır
senden gelen başım gözüm üstüne
yar uğruna bir ah çekmek bende murad olmuştur

Sürgün Özlemler-Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:54

Gökyüzü Depremleri
-Filistin Direnişine-


Kudüs göklerinde kara bulutlar
Bulutlar içimde ışık saçarlar
Filistin'de küçük beyaz yumruklar

Anne feryatları gökleri sarsar
Hadi Ammar Hadi Ammar durma at
Ebabiller sana kanat çırparlar

Taşından büyük öfken bilenir
Yüreğin kadar sıkı avuçlarında
Süleyman seni seyreder sana güvenir
Mescid-i Aksâ'nın kapılarında

Attığın taşları taşır melekler
Büyütür götürür hedefe kadar
Varsın duymasın duyarsız yürekler
Melekler seninle cennete kadar


Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:55

Yollara Düşen Düşler
-Ömer Karaoğlu'na

Senin sevdana çarpılanların
Öfkesi yansır zulüm çağına

Zamanlar içinde bir zaman adı
Muştular taşır gece ardına

Hira'da bir haber geçer toprağa
Şafaklar ağar onun adına

Hicretle yollara işlenen sevda
Yetiştirmeli zamanı senin çağına

Eller gönüller konur üstüste
O'nun adıyla O'nun adına

Şafaklar ağartan gözyaşlarıyle
Mersiye yazılır gül sevdasına

Düşler bağışlar haberin senin
Çağın gülyüzlü çocuklarına


Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:55

sır

gözlerine göz koymuşum

beni de sayfana kazırsın diye
dualarım senin ile sabahlar
umar geçitleri senle geçmeyi
sana bensiz bir noksanlık erişmez
ya sensiz ben neyleyeyim o günde


Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:56

alabora

akşam sahipsiz değil hüzün akşamsız değil

bu yürekte bu sızı hesaba gelir değil

açık denizlerdeyim fırtınam eksik değil
yelkenim alabora limanım belli değil

kervanını yitirmiş kanatsız bir göçmen kuş
kanıyor kanatları yönleri bellli değil

yücelmiş söz dağında suskun kalmış sözcükler
gürültü kesmiş yolu söylevler belli değil


Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:57

kar ve zaman

adın yavaş yavaş erir
değer ellerine yabancı diyar
yakını yanında yakınca zaman
takılır gökyüzüne kalır ihtiyar

keskin bıçakların yere düşüşü
zaman mı içti tüm nehirleri
ipini koparmış evsiz gökyüzü
uçurtma sanırsın yorgun gözleri

yaslan geçmişin geçen dağına
akrep yelkovanı boğdu denizde
yerinde ağaçlar dururken yeşil
nereye koşuyor bu sarı nehir

ahmet mercan

u.esra 07-31-2009 15:57

takvimsiz şubat

bu devir lisan üstüdür

sana nasıl anlatsam
yas tutar tüm sözcükler
paletler cümle keser
güne önce güneşten
siyahın sesi girer
söze kurşun akar
denize kirli niyet
korkudur alınır satılır
sana nasıl anlatsam
buğdaysız başaklar
uçmayan kuşlar
göktendir diye
suya düşen yıldızın
saçlarını yoldular

bir boğanın gözlerinde kırmızı
daha masum ölüm sonrası sözlerden
genelgelerle açmaz çiçekler
kurşun yağmura işlemeş
bilinmedik bilmeceleri yoktur
fakat bunu bilmezler

an kara
tüm zamanlar kara
lisan üstü anlatılmaz
yüreğinin yerine
güvenirse insan namlulara
taş taşırda güneş yolunda
sükût düğmelerini
çözer uçurumlara

güvenirse insan namlulara
anlamın içi barut
gökyüzü çöl
atar kendini sarı sulara
yüreğinden telaşla kaçıp
insan / sığındığında namlulara


Ahmet Mercan

u.esra 07-31-2009 15:59

Şifre Bir

Bu Hüzme başka
Pencereni terk et ey çocuk
Bizi bize dokunan zamanla anla
Bıçak gibi içimizde yürürdü yıllar
Dilimizde kelepçe ayağımızda pranga...



ikibinyirmibir / Ahmet Mercan


All times are GMT +3. The time now is 00:52.

Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Siyaset Forum 2007-2025