![]() |
Ali Koç'tan Milli Gazete'ye Beklenmedik Ziyaret
Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ali Koç'tan Millî Gazete'ye beklenmedik ziyaret
http://www.medyahayat.com/images/haber/17230.jpg Millî Gazete'nin sahibi Ömer Yüksel Özek ve Genel Müdür Nezir Aydın ile birlikte Milsan Matbaa Tesislerini gezen Koç, gazetenin baskısıyla ilgili bilgi aldı. Beraberindeki heyetle birlikte Spor Servisini de gezen Ali Koç halen Koç Holding Kurumsal İletişim Bilgi Grubu Başkanlığı ile Fenerbahçe Spor Kulübü Asbaşkanlığını yürütüyor. Netgazete 8 Kasım 2009 |
Milsan, Koç'a mı Satılacak?
Ali Koç, MİLSAN'ı mı alacak?
http://www.patronlardunyasi.com/images/news/1321.jpg Faizsiz banka diye anılanlar arasında yer alan Albaraka Türk, 2.4 milyon liralık alacağı için Milli Gazete'yi yayınlayan Milsan Basın Sanayi adlı şirkete sürpriz haciz girişimi başlatmıştı. Albaraka Türk'ün, alacağı karşılığında Milsan'ı satacağı belirtilmişti. Geçtiğimiz günlerde Arçelik hissesi satacağı belirtilen Ali Koç'un sürpriz MİLSAN ziyaretinin altında yatan neden merak ediliyor. Patronlardünyası 8 Kasım 2009 |
yoksa ali koç da mı saadet partilidir ? :w:
|
Ne farkederki ?
|
Milli Görüş Medyası Zorda
MİLSAN SATILIYOR MU?
Milli Görüş'ün dünya çapında büyük matbaası "MİLSAN tesisleri" satılıyor mu? http://www.marmarahaber.net/upload/I.../milsan_01.JPG Ömer Faruk Eryılmaz'ın haberi www.MarmaraHaber.Net MİLLİ GÖRÜŞ MEDYASI ZORDA Milli Görüş’ün yayın organları Milli Gazete ve Yeni Devir’i 1977 yılından beri çıkartan ve Avrupa’nın matbaa devi arasında ismini söz ettiren MİLSAN’ın satılacağına dair söylentiler son günlerde sıklıkla konuşulur oldu. TV5’in bir süre Türksat borcu yüzünden kesilen yayınları ve Milli Gazete’ye gelen haciz işleminden sonra maddi açıdan zor günler yaşayan Milli Görüş’ün basın yayın organlarının akıbeti merak konusu olmaya devam ediyor. Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş’un da başarısızlığın sebebinin kötü yönetim olduğunu açıklamasının ardından bir dizi önlem alan tv5 ve Milli Gazete, yayın akışları ve yazarlar konusunda açılım yapmış ve bir süre sonra haciz işleminde borçların rahatlamasına yönelik girişimler olmuştu. GÜLEN GRUBU MU SATIN ALACAK? Geçtiğimiz gün Medya5.Org da Milli Görüş Medyasının durumunu kaleme alan Fatih Kanlı’da konuyu gündeme taşımış ve Milli Görüş’ün matbaa tesisi MİLSAN ın satışı ile ilgili söylentileri köşesine taşımıştı. Marmara’nın medya kulislerinden aldığı bilgi MİLSAN'a Fethullah Gülen’e yakın kurumların talip olduğu. İşte Fatih Kanlı’nın söz konusu yazısı: MİLSAN SATILIYOR MU? Medya İmparatorluğu ve Milli Görüş Medyası... Öyle bir dönemden geçiyoruz ki; at izinin it izine karıştığı, kimin hangi safta belli olmadığı ya da kendini belli etmekten fazlasıyla korktuğu bir dönemden geçiyoruz. GATA da ki askerlik vazifemi yerine getirmek üzere birliğime teslim olmaya gittiğimde bir yarbay ile tanıştım. Tevafuk buya, normal şartlarda kendisi yanımda oturmaması gerekiyordu ancak aile olduğu için bir takım değişiklik oldu ve kendisi geldi yanıma oturdu ve sabaha dek sürecek muhabbette böylece başlamış oldu. Uzun süren muhabbetimizin bir bölümünde kendisine sıkça bahsedilen “ERGENEKONU” sordum. Zira kendisi muvazzaf bir asker ve tabur komutanıydı. Bana şunu söyledi: “İlk evvela şunu sormak lazım; acaba Ergenekon diye bir örgüt var mı? Yoksa bu birilerinin kendi egemenliklerini sağlamak için, rakibi olarak gördükleri bazı kişileri “tasfiye” etmek için uydurdukları bir yapılanmanın adımıdır? Sana şu kadarını söyleyebilirim ki; Türkiye de, şuan at izi it izine karışmış durumda, kimin eli kimin cebinde belli değil” dedi. Ergenekon denen örgüt adına o kadar çok söz söylendi o kadar çok şey yazıldı ki; insanlar artık böyle bir örgütün var olduğuna kayıtsız şartsız inanmaya başladılar. Varlığını ya da yokluğunu sorgulayacak değilim. Yalnızca birkaç tespitte bulunacağım… 2003 Yılına kadar Türkiye de medyanın 4.kuvvet mi yoksa 1.kuvvet mi olduğu tartışılırdı. Umumiyetle hükümetler kurup hükümetler yıktığı için medya 1.kuvvet Aydın DOĞAN da medya baronu olarak adlandırılırdı. Dolaylı olarak da Türkiye’yi Aydın DOĞAN’IN perde arkasından yönettiği ileri sürülürdü. Bir dönem böyle geçti. Geçti diyorum, çünkü Türkiye öyle bir süreçten geçiyor ki; 80 yıldır ezilenlere ya da ezilenlerin sulandırılmış olanlarına daha doğrusu Siyonizmin güdümünde ki Müslümanlara yönetim erki teslim ediliyor. Yönetim erki derken siyasal iktidardan bahsetmiyorum sadece, aynı zamanda bu ülkede kimin siyasal iktidar olacağını belirleyecek olan medya gücünden de bahsediyorum. Bugün, Samanyolu, Kanal A, Mehtap TV, Kanal Türk, Cine 5 ve ATV’Yİ ve Zaman, Taraf (konjektür gazetesi),Sabah ve Star gazetesini elinde bulunduran Nur Cemaati (Fethullah Gülen Cemaati) Türkiye’nin en büyük Medya baronu olma noktasına gelmiş ve tek güç olmuştur. Doğan Medyası ise son çırpınışlarını yaşamakta ve yakın zamanda ÜLKER Grubunun eline geçmeyi beklemektedir. Yani roller değişiyor “Sistem Tersinden Çakmaya Başlıyor…” Bu değişen konjektür içerisinde “Milli Görüş Medyası” ise tam anlamıyla sefilleri oynamakta ve iplerini hükümetin eline vermiş bulunmaktadır. Değişen normlar karşısında kendisini yenileyemeyen ve hantallığını gün be gün artıran “Milli Görüş Medyası” çok yakın gelecekte, şayet önlem alınmazsa kapısına kilidi vurup “Türkiye’nin en büyük 3.Tesisi olan Mil-San” medya baronlarına ya da sermaye gruplarına satılacaktır… Kendini revize edemeyen, hantallıktan kurtulamayan, olur olmaz çeklerin arkasına kaşe vurup Milli Görüş Teşkilatı’nın göz bebeği olan Milli Gazeteye haciz getirten ve bünyesinde hiçbir işe yaramayan 40’a yakın reklam elamanı bulunduran ve trajını hala 50 bin seviyesinde bulunduran bu medya yöneticileri acizliklerini itiraf edip emaneti sahibine vermek yerine hükümetin boyunduruğu altına girip, siyasal iktidarın aksayan yanlarını deşifre eden yazarlarını kapının önüne koymaktan zerre kadar beis görmemişlerdir. Milli Görüş Medyasının kaybettiği noktalarda kazançlı çıkanlar, son tahlilde de kazançlı çıkarlarsa, Milli Görüşlülerin Şırnak ta ki faaliyetinden İstanbul da ki, İstanbul da ki faaliyetten Şırnak ta ki Milli Görüşlü’nün maalesef haberi olmayacaktır. Prof. Dr. Necmettin ERBAKAN’IN ömrünü harcayarak, ince iğneyle kuyu kazarak emek verdiği Milli Gazete 12 Eylülde Cunta yönetimine “Milli Görüşü ve ERBAKANI” bitirmek için söz verenlerin eline geçmiş olacaktır ki; buda Milli Görüşlülerin “harakiri” yapmasından başka bir şey değildir. Bu dönemin ERGENEKONUNA teslim olmayıp kafa tutabilenlerine ne mutlu! / Medya5.org İşte kısaca MİLSAN’ın tarihi serüveni… 1977: Milsan Basın Sanayii AŞ, gazete ve kitap baskısı yapmak üzere Topkapı’da kuruldu. O günün şartlarında Cağaloğlu haricinde bu konuda sur dışına çıkan ilk basımevidir. O yılların en gelişmiş teknolojisine sahip Harris Cotrell W22, Harris Cotrell W25 Web Ofset baskı makinaları ile üretime başladı. 1979: Büyüme ve kapasite arttırımı için yatırımlar devam etti. 21 istasyonlu otomatik harmanlı kapak takmalı, 3 ağızlı kesim yapabilen entegre Müller Martini cilt makinası ile günlük 100.000 ciltli kitap üretebilme kapasitesine ulaşıldı. 1980: Milli Gazete, Yeni Devir ve diğer gazetelerin dışında özel yayınevleri ve MEB kitaplarını da basmaya başlayan Milsan Basın Sanayii AŞ, bu sahada aranılır hizmet kalitesiyle yeni bir açılım yaptı. 1999: Gelişen makina parkı, büyüyen müşteri portföyü sonucunda 8.000 m2'si kapalı olmak üzere toplam 40.000m2 arsa üzerindeki entegre tesisi İkitelli'de hizmete girdi. 2000: Yeni makina ve ekipman ile yeni tesisinde süratle üretime geçildi. Harris M200 kurutmalı Web ve Heidelberg Speedmaster CD 102 4 üniteli Düz ofset makinası ile günün en ileri teknolojisine sahip baskı makinalarını üretime kazandırdı. 2001: Milsan Basın Sanayii AŞ, yüksek kapasiteli yeni ciltleme makinalarıyla yatırımlarına bir yenisini ekledi. Özellikle 20 istasyonlu Müller Martini Acora ciltleme makinesiyle günlük kitap ciltleme sayısını 200.000 adete çıkardı. Milsan Basın Sanayii AŞ, bu hamlesiyle Türkiye’de bir ilke imza atarak sektöründe en yüksek kapasiteye ulaştı. 2002: Tabaka ofset baskıda artan talebe cevap verebilmek için 2 üniteli 70 x 100 Roland Düz Ofset makina parkına dahil edildi. Böylece butik işlere de cevap verilebilir bir yapıya da sahip olundu. 2004: Milsan Basın Sanayii AŞ, kalitesinin ve hizmet anlayışının uluslararası kalitede olduğunu ISO 9001-2000 belgesiyle kanıtladı. 2005: Web ofset baskıda yeni teknoloji ve yüksek kapasitelerin karşılığı olarak 8 üniteli Harris M1000B kurutmalı web ofset baskı makinasını üretimine kazandırdı. Aynı yıl, iplik dikiş makinası ve amerikan ciltleme makinası ile sert kapak tesislerinin ilk adımı atıldı. 2006: Düz ofset işlerinde artan talepleri karşılamak için yeni yatırım olarak Komori Lithrone S40 baskı makinası devreye alındı. Bu sayede, renkli tabaka baskı kapasitesini ikiye katladı. 3 Aralık 2009 |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Birileri Sayın başbakanın kinci, mutlaka intikam alan,önünde kim olursa olsun birgün o kişi yada kişileri harcıyan bir kişilik olduğunu biliyormu.40 senelik mücadelede ne demirel ne ecevit nede siyonist ve işbirlikçileri tayyip erdoğanın başarısına ulaşamamıştır.Bir gün Prf.Dr.Necmettin ERBAKAN dan mutlaka intikamını alacaktır.Tv 5 in düştüğü durum buna örnektir.
|
Alıntı:
TV5'in düştüğü durum ortadaymış. TV5 kurulduğunda başında kim vardı. Ne diye kovdunuz Yusuf Kaplan'ı. Çok güzel programlar yapıyordu. Biz de izliyorduk. Sen Yusuf Kaplan'ı kov yerine getir Şeref Malkoç gib bir fosil zihniyeti. Ondan sonra TV5 niye battı. Bu kafayla daha da batar. Kabahati başkalarına atmak bu kafanın en belirgin özelliklerindendir. Aç da oku Numan Kurtulmuş'un TV5 eleştirisini. Yuh be. Sen kanalı idare edeme batır kabahatli AK Parti olsun. Hadi ordan! |
Alıntı:
Ve özgün iradede demiş şeref malkoç olayı zaten berbat birşey |
Bu haber doğru mu değil mi bir yorum yapğamıyacağım ama bu habere Ali Koç ta mı saadet partili diye yorum yapanlar ya okumadı haberi yada okuduğunu anlamıyorlar. bu haberden Ali koç un saadetli olduğu sonucunu çıkaranlar ve ne farkeder diye yorum yapanlar ya haberi bir daha okusunlar yada okuduklarını anlayan birine ne demek istemiş bu haberde diye sorup öyle yorum yapsınlar.
muhalefetin bile akıllısı olsun... sırf yorum yapmış olmak için yorum yapmayın lütfen... |
O kadar celallenmeyin.Erbakanın cezasını kaldırmışlar .BEHHH.Beki Hocanın mal varlığı üzerinde Haciz kararının olduğunu biliyormusunuz. Hocanın bir suçu var oda içeri girmemek için mücadele vermek .İsteseydi Ahmet necdet sezere başvurur ; oda yaşından ve hastalığının dan dolayı infazını süresiz uzatırdı.Hocam Sandıki Talebeleri anayasa değişikliği yapılarak siyasi partileri anayasa mahkemesi denetler maddesini değiştirir.tv5 e gelecek olursak tv5 e yardım ettiğini söyliyen kardeş elindeki hissesini tv5 e iade etsin eğer elinde hisse yoksa parayı verdiği kişiden parasını istesin Başbakanın kinci olduğuna gelince hatırlıyan varmı Tayyip erdoğanın Mİlletvekili olduğunu ve daha sonra mazbatasının geri aldığını onun yerine tercihli oy nedeniyle Mustafa Baş ın milletvekili olduğunu .... devamı sonra
|
Alıntı:
|
arkadaşlar bazıları bu haber üzerinden akp ile saadetçileri birbirine düşürmek için ikili oynuyor, dikkat edin ve onların tuzağına düşmeyin!
|
Bu arada koç grubu acaba bu tarafla arasını düzeltmek mi istiyor diye düşünüyorum.
ben sürekli bir vakit okuruyum. daha önce koç grubunun,arcelikin vs.. vakit gazetesinde hiç reklamını görmemiştim, geçen gün kocaman bir arçelik reklamı vardı vakit gazetesinde. Bu ziyaret de bu çerçevede olabilir mi? Fakat ben bu koç grubuna hiç güvenmem, bizim medya dikkatli olmalı. |
Koç grubunun aklı bunlara iyi çalışır.Anladı türkiyede yükselişe geçen değeri hemen yakınlaşma çabası mantıklı.Ama dediğiniz gibi dikkatli olmamız lazım.
|
bir medya kuruluşunun yaşaması reklama bağlıdır.Şu an akp yi destekleyen zengin tayfası tv5 e reklam veriyormu.Kıdemli üye şu nu bilin düşmanı çökertmenin çeşitli yolları vardır.İlla açık açık söylemeye gerek yok.tv5 e Ülker,Kayseri sanayisi Yeşil kuntura reklam veriyor mu.Diğer dini kanalları izleyin ve tv5 ile reklam mukayesi yapın.tv5 bir ara yayın yapamadı borcu yüzünden. Milli gazete Müslüman bilinen bir finans kurumundan altığı borc yüzünden zor duruma düştü İki yazarını kurban vererek şimdilik kurtuldu.Bu arada Bilecik te ABBATE fabrikası bilerek batırıldı.Bu firma mısıra kaçtı bilecikteki fabrika kapatılıp icra yolu ile satıldı.Bu fabrika yüzünden Saadet partisi çok oy kaybetti.İstenseydi bu fabrika kurtulabilirdi.Çalık kurubuna sabah gazetesini verilen kredinin 10 da biri kredi verilseydi.Ayrıca ihracat firması olan bu firmanın yurt dışından gelen parasına el konmasaydı ayrıca vergi iadelerine blokaj konmasaydı
|
Alıntı:
|
Alıntı:
Selam beyefendi selam... Sadece Selam.. |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Alıntı:
Saydığınız gazetelerin arasında vakit olması beni çok şaşırttı çünkü bizim kesimimizi en iyi ifade eden en kaliteli gazete vakit diye düşünüyorum. Abbate olayınıda içeriden çok yakından biliyorum abi o olayda kesinlikle görüşümü değiştirmem hocanın yeğeninin yanlışlarıda çok.Çok kişi aç kaldı o işten Saygılarımla hayırlı geceler |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Alıntı:
Saydığım gazetelerten bahseterken vakitten bahsetmişim.Ben bütün gazeteleri okumaya çalışan bir kişi olarak Vakitin söylemleri aşırı geliyor yazarları dışında bek okunacak gazete değil gibime geliyor |
All times are GMT +3. The time now is 23:07. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Siyaset Forum 2007-2025