Siyaset Forum

Siyaset Forum (https://www.siyasetforum.com.tr/index.php)
-   AK Parti'nin Kurucu Genel Başkanı ve T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (https://www.siyasetforum.com.tr/forumdisplay.php?f=372)
-   -   Başbakan Erdoğan 'Açılım' Kahvaltısında Sinema Sanatçıları İle Buluştu. (https://www.siyasetforum.com.tr/showthread.php?t=125613)

ishakyilmaz 03-20-2010 12:14

Başbakan Erdoğan 'Açılım' Kahvaltısında Sinema Sanatçıları İle Buluştu.
 
http://image.samanyoluhaber.com/Imag...320/129556.jpg

İşte Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları:

Sinemamızın, tiyatromuzun ünlü simalarıyla beraber olmak, sizleri ağırlamak bizim için heyecan verici bir durum.

Tarih boyunca bir kitap okuyup hayatı değişen çok sayıda insan vardır. Ama kitabın yanında, tiyatro oyunlarının, filmlerin ne kadar katkı sağladığını, neler kattığını biliyoruz.

Açık hava sinemalarını unutamıyoruz. Bu atmosferi yaşadık. Filmi sadece seyretmeyen filmin içinde adeta kaybolan nice insanlar gördüm. Sinema salonlarından gözü yaşlı çıkan, 1 hafta kendine gelemeyen insanlar gördüm.

Türk filmlerinin gösterildiği geceler sokaklarının nasıl bomboş olduğunu, ailece nefessiz olarak seyrettiğimizi hatırlıyoruz. Şimdi bile insanların televizyon başına kilitlenmesi bu alandaki başarının kanıtıdır.

Başarılı dizilerimiz, oyunlarımız, filmleri uluslararası ödüller kazanıyor, başarılar sağlanıyor.

Kameranın önündeki, arkasındaki herkesi kutluyorum. Tüm emektarlara şükranlarımı sunuyorum

Sanatçı başkalarının diyemediklerini, ifade edemediklerini ortaya koyabilen kişidir. Sanatçı başkalarının göremediğini, hissedemediğini hissedendir. Sanatçı başkalarının söyleyemediklerini söyleyendir.

Bu salonda bulunan ve bulunmayan onlarca yönetmenimizin, oyuncumuzun ortaya koydukları eserlerle hayatı nasıl değiştirdiğini biliyorum. Bazen tek bir kare, tek bir kare replikte uzun bir konuyu anlatabiliyor.

YILMAZ GÜNEY'E KULAK VERİLSEYDİ...

'Kurtlarla Dans' filmi Amerika'da hatta tüm dünyada Kızılderililere bakışı değiştirdi.

2005 yılında bir teörör saldırısında kaybettiğimiz Mustafa Akad'ın 'Çağrı' filmi islam dünyasına bakışı değiştirmeye yetmiştir. Köyden kente göç meselesi üzerine bir sürü eserler verilmiştir ama 'Gurbet Kuşları' filmi olayı en trajik şekilde ortaya koyan filmdir.

Şerif Gönen, Mustafa Altıoklar'ın, İlker İnanoğlu, Ömer Kavur, Halit Refiğ'in çalışmaları Türkiye'nin gerçeklerini ortaya çıkarmıştır.

Zeki Alasya bugün aramızda yok ama onun eşi gibi sayılan Metin Akpınar'ın çalışmaları tartışılmaz.

Ortada bir sorun varsa görmezden gelmek sorunu çözmüyor. Zamanla kangren haline geliyor. Bu ülkenin otoriteleri Yılmaz Güney'in filmlerine kulak vermiş olsaydı bugün çok farklı olurdu inanın.

Yavuz Turgul'un 'Eşkiya' filmi de keza öyle. Mesut Uçakan'ın filmleri daha samimiyetle izlenseydi Türkiye çok daha farklı bir yerde olurdu.

ESERLERİNİZ SAĞIR DUVARLARI AŞIP GERÇEK YERİNE ULAŞMADI

Ama üzülerek ifade ediyorum. Sizlerin bu güzel eserlerle ortaya koyduğunuz eserler, sağır duvarları aşıp gerçek yerine ulaşmadı. Bizim amacımız sizin eserlerinizi ortaya çıkarmak, duyurmaktır.

Bizim bir gönül yaramız var. Vizontele, Güneşe Yolculuk, Masumiyet, İki Dil Bir Bavul, Güneşi Gördüm gibi eserlerin anlatmak istediklerini el ele verip anlatmak istiyoruz.

Filler tepişirken, çimenler ezilmesin dedik.

Yaşanan sorunlar var. Yaşananlar ciddiyetle gündeme alınmadı. Hasır altı edildi. Tomris Giritoğlu’na da ayrıca şükranlarımı sunuyorum.

Devletin binlerce yıllık azınlıklara hoyratça davrandığını anlattı. Bu ülkede yaşayan her vatandaş dini, dili her ne olursa olsun bizim vatandaşımızdır. Herhangi bir farklı uygulamayı kabul edemeyiz.

Çanakkale Destanı'nda her dinden, kültürden insan çarpıştı, savaştı. Şehit oldu.

Demokrasiyi, barışı savunan Türkiye aşırı hassasiyet içerisindedir.

ERMENİLERLE İLGİLİ AÇIKLAMAM YANLIŞ ANLAŞILDI

Benim geçen hafta Londra'da yaptığım açıklama yanlış anlaşıldı. Kaçak çalışan Ermenistan çalışanlarımızın hakkında farklı, olumsuz bir ifade içinde olmam mümkün değildir.

Bütün dünyada hiç ilgili olan veya olmayan ülkelerin böyle bir kampanya başlatmaları kabul edilir değildir.

Bilmedikleri konularda uluorta kararlar almasınlar diyorum. Biz bugüne kadar meseleyi iyi niyetle ele aldık.

İnsani yaklaşımımızın yanlış noktalara çekilmemesi gerekiyor. Ermenistan başta olmak üzere ülkemizdeki bir kısım köşe yazarları Diaspora'ya karşı gelmezken, bizi böyle davranılması anlaşılır değildir. Ermenistan sefalet içindedir. Ermenistan haklı çevre ülkelere göç etmektedir. Yaşam şartları tükenmiştir.

Ben bunu sayın Putin'in ağzından dinledim. Kendisi bana anlattı. Bu açıklamalarımın techir gibi yanlış kavramlarla kullanılması talihsizliktir.

Nubar Terziyan'ın ve Kenan Pars'ın hatırasına bu konuyu açıklamak istedim.

KAHVALTIYA 77 İSİM DAVET EDİLMİŞTİ

Sinema Konseyi Başkanlığı'na seçilen yönetmen Erden Kıral da “Çağrılmadım, niye çağrılmadığımı bilmiyorum ama herhangi bir kırgınlığım da yok” diye konuştu. Davetliler arasında yer alan Müjde Ar ve Zuhal Olcay, mazeretleri olmadığını ancak katılmayacaklarını ifade etti. Türk sinemasının dört yapraklı yoncası olarak anılan Türkan Şoray, Filiz Akın, Fatma Girik ve Hülya Koçyiğit de toplantıya katılmayacaklar.

Toplantıya katılan isimler

Türker İnanoğlu, Metin Akpınar, Ediz Hun, Sinan Çetin, Mustafa Altıoklar, Yılmaz Atadeniz, Yılmaz Erdoğan, Cem Yılmaz, Mehmet Ali Erbil, Hülya Avşar, Ekrem Bora, Meltem Cumbul, Lale Mansur bulunuyor.

Başbakan radyocularla da toplanacak

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, saat 15.00'te de Ak Parti Sütlüce İl Başkanlığı'nda da radyocularla bir araya gelecek ancak açılım sohbeti yapmayarak “hükümetle iletişim” üzerine konuşacak. Toplantıya, aralarında “Hop Dedik Ayhan” lakaplı Ayhan Güngör, “Gönül Dostu” lakaplı Füsun Alkan, Michael Kuyucu, Ceyhun Yılmaz ve Cem Arslan gibi ulusal radyoların ünlü DJ'lerinin yanı sıra, genel müdür ile yönetim kurulu üyelerinin de yer aldığı 85 radyocunun çağrıldığı öğrenildi. Radyocular, ilk kez bir Başbakan'dan böyle bir davet aldıkları için şaşırdıklarını belirtti. Erdoğan'a ilk tepki, Alem FM'in sivri dilli, muhalif ve RTÜK'ten en çok uyarı alan radyocularından biri olan Nihat Sırdar'dan geldi. Sırdar, “Radyocularla beraber iletişim kuracaklarmış, genelde benimle RTÜK yoluyla iletişim kuruyorlar. Beni bu davetle ilgili olarak, ne arayan ne soran oldu” dedi.


20.03.2010 11:35:07

ishakyilmaz 03-20-2010 12:15

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_8.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:16

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_4.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:17

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_3.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:17

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_2.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:17

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_1.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:18

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_7.jpg

POLAT -ERDOĞAN BULUŞMASI MERAKLA BEKLENEN BULUŞMA OLDU):

ishakyilmaz 03-20-2010 12:18

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_6.jpg

GÜZEL BULUŞMALARDAN BİRİ DAHA:)

ishakyilmaz 03-20-2010 12:19

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_5.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:19

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_4.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:19

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_3.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:19

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_2.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:19

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_1.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:19

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...0032010_15.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:20

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...0032010_14.jpg

RECEP İVEDİK'TE TOPLANTIYA KATILANLARDANDI:)

ishakyilmaz 03-20-2010 12:20

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...0032010_13.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:21

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...0032010_12.jpg

VE USTA YÖNETMEN OSMAN SINAV...

ishakyilmaz 03-20-2010 12:21

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...0032010_11.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:22

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...0032010_10.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:22

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_8.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:22

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_7.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:23

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_6.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:23

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_5.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:23

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_4.jpg

ishakyilmaz 03-20-2010 12:23

http://fotograf.gazetevatan.com/foto...20032010_3.jpg

İntifada 03-20-2010 12:54

Alıntı:

ishakyilmaz Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 720967)

Allah aşkına ya :)
Ne adam bu cem yılmaz kim bilir yine ne dedi herekes gülüyor baksanıza
Kendi suratındada o muzip tavır bu resim tam avatarlık

ishakyilmaz 03-20-2010 14:52

http://im.haberturk.com/2010/03/20/5...mansetyeni.jpg

Yeni filmimin çekim hazırlıkları ve oyuncu seçimlerinden dolayı Los Angeles’ta olduğum için Sayın Başbakanımızın sinemacılarla yaptığı toplantıya katılamıyorum. Bu yüzden düşüncelerimi mail olarak kendisine yolladım. Ülkenin görmezden gelinen önemli sorunlarını anlatmanın bir sanatçının görevi olduğuna inanıyorum. Müziklerimi dinleyen, filmlerimi izleyen milyonlarca insanın da neler düşündüğümü bilmesini istediğim için mektubumu Habertürk Gazetesi’yle paylaşıyorum.


Sayın Başbakanım;
Türkiye'de 1994 yılından bugüne dek her ortamda barışın, umudun, dostluğun, kardeşliğin türkülerini haykırdım. Geçen yıl da barışın filmini yaptım. Türkiye’nin yedi bölgesinde konserler verdim. Bu çirkin savaşta çocuklarını kaybeden anneler ‘Kardeşlik Türküsü’nü benden utanarak sıkılarak istediler. Aslında utanması gerekenler onlar değildi. 30 yıldır anneleri ve babaları ağlatanlar utanmalıydı. Bu anlamsı savaşın bitmesini istemeyen insanlar utanmalıydı. Bizlere dayatılan ikiyüzlülüğü, ayrıştırmayı, kutuplaştırmayı yapanlar utanmalıydı. Bugüne kadar kardeş kavgasında yaklaşık 50 bin insan öldü, 25 bin insan ağır yaralanarak sakat kaldı. Annelerin ve babaların- sabrı tükendi, bugün hâlâ çocuklarının ölüm haberini bekleyen yüz binlerce anne ve baba var. Onların da, bizim de artık sabrımız kalmadı. Makam ve mevkilerini korumak için, rant sağlamak için ülkeyi kan gölüne çeviren savaş canavarlarının olduğunu da biliyoruz. Türkiye’nin bu karamsar ortamdan kurtulması için bir şeyler yapmanın zamanı geldi de geçti. Türkiye’de akan kanın durması, çağdaş bir demokrasiye geçiş için ve bütün engellerin çözümü için, barışa giden yolda yüreğini ortaya koyan her yüreğin yanındayım. Bir sanatçı olarak 30 yıldır kanayan yaranın, bu kirli savaşın hem can hem de mal kayıplarına seyirci kalmadım, kalmayacağım. Türkiye’de toplumun ayrıştığı, kutuplaştığı, taraf olduğu bir dönemde sadece barışın ve kardeşliğin tarafı oldum. Demokratik bir ülkede yaşamak için aynı ırktan, aynı dinden, aynı inançtan, aynı düşünceden olmak zorunda değiliz. Farklılıklarından dolayı ülkesinde hiç kimse ötekileştirilmeden özgürce yaşamalı. Sizlere çok önemli hayati ve tarihi sorumluluklar düştüğüne inanıyorum. 30 yıldır akan kanın durması, birlik beraberliğin yeniden sağlanması, demokratik çağdaş bir ülke olmamız için atılan her adımın yanındayım. Yıllardı bu topraklarda yaşayan insanların kimlikleri, dilleri,
inançları ve ırklarına bakılmaksızın özgürleşmeleri engellendi. Her türden inanca düşünceye ve mezhebe mensup insanlar aşağılandı, mağdur edilip yok sayıldı. İnsanlar darbelerle, işkencelerle, yasaklarla, suikastlarla ve bombalarla sarsıldı.

YASAKLAR HİÇBİR SORUNU ÇÖZMÜYOR
Yasaklarla 6 yaşımda tanıştım. 1970’lerde yargı organlarının, Kürtlerden ve Kürtçe’den söz edenleri çok ağır idari ve cezai yaptırımlarla karşıladığı yılları çok iyi hatırlıyorum. Çocukken yasağın ne kadar acı ve ne kadar kötü bir şey olduğunu annemden öğrendim. Diyarbakır’da kamusal alanlarda ne zaman annemle Zazaca konuşsam, annemin aniden ağzımı kapatarak sessizce kulağıma “Konuşma, konuşursan bizi hapse atarlar” dediğini hiç unutmadım. Annem Zazaca ve Kürtçe’nin dışında başka bir dil bilmiyordu. Annemin büyüdüğü yerde okul olmadığından dolayı Türkçe’yi öğrenememişti. Türkçe’nin dışında başka bir dille kamusal alanlarda konuşanların başına nelerin gelebileceğini annem ve büyüklerimiz çok iyi biliyordu. Yasaklı yıllardan bugünlere gelirken, yok yere milyonlarca insan çok ağır bedeller ödedi. Kürtçe müzik serbest oldu da ne oldu? İnsanlar çocuklarına Kürtçe isimler koydu da ne oldu? TRT Şeş’e şiddetle karşı çıkanlar oldu da ne oldu? Yasakların hiçbir sorunu çözmediğini hepimiz biliyoruz. Farklı köken, kültür, dil ve dinlerin, birbirine kaynaşması ve çokseslilik ülkemizin yararına olacaktır. Bu barış süreci tarihi fırsat değildir. Yeni çağın gereksinimidir.

SONUNA KADAR YANINIZDAYIZ
Sayın Başbakanım; Türkiye bir dönüm noktasındadır. “Çağdaş ülkelerde, AB ülkelerinde ve diğer gelişmiş ülkelerde demokratik standartlar, temel hak ve özgürlükler hangi standartlarda ise Türkiye’nin de o noktaya gelmesi çağın gereksinimidir. Bağımsız, tarafsız, farklılıkları gözeten, güvence altına alan evrensel bir hukuk sisteminin olması için, evrensel ahlak ve hukuk kriterlerine uygun sivil bir Anayasa olması zorunludur. Dünyadaki çağdaş birçok ülkenin geldiği nokta, hepimizin hedefi olmalıdır. Bu ülkeyi sevmenin yolunun yasaklardan, insan öldürmekten, cezaevine atmaktan, bomba patlatmaktan değil proje üretmekten geçtiğini bilmeliyiz. Devlet, çoğulcu ve gerçek bir demokratik toplum için, himayesindeki her vatandaşın etnik, kültürel, dilsel ve dinsel kimliğine saygı göstermeli, bununla yetinmeyerek bu kimliğin geliştirilmesi, dile getirilmesi ve korunması için elinden gelen her şeyi yapmalıdır. Ülkemizin kangren olmaya yüz tutmuş binlerce sorunu var. İnsanlar toplumsal kutuplaşmaya doğru giderken siz ezberleri bozduğunuz, korkuların üzerine gittiğiniz, yapacağınız reformlardan geri adım atmadığınız sürece sonuna kadar yanınızdayız.
Saygılarımla Mahsun Kırmızıgül

ishakyilmaz 03-20-2010 14:56

http://im.haberturk.com/2010/03/20/5...mansetyeni.jpg

Başbakanla Cem Yılmaz arasında geçen espri..

ishakyilmaz 03-20-2010 15:09

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın demokratik açılımı sinema sanatçılarına anlattığı toplantıda ünlü komedyen Cem Yılmaz da davete katılanlar arasındaydı. Ve Başbakala tokalaşırken onu da ayak üüstü güldürmeyi başarmıştı.
Cem Yılmaz'ın kıvrak zekası ile ayak üstü ürettiği esprinin ne olduğu ortaya çıktı. Cem Yılmaz Başbakan'ı "3 Yavru istiyorum" söylemine yaptırdığı gönderme ile güldürdü:
Konuşma şöyleydi:

Cem Yılmaz, Başbakan'la tokalaşırken, aralarında geçen konuşma şöyleydi.

Başbakan: Senin çektiğin film sayısı kaç oldu en son.

Cem Yılmaz: 3 oldu

Başbakan: 3 mü oldu?

Cem Yılmaz: 3 oldu 3 Yavruyu tamamladım.

Ve sonrasında hem Başbakan Erdoğan hem de Cem Yılmaz makaraları koyuveriyorlar
BAŞBAKAN KONUŞURKEN CEM YILMAZ YİNE GÜLÜYORDU

Başbakan konuşmasının bir bölümünde Cem Yılmaz'ın o ünlü Vizontele repliğinden bahsetti.


"Sinema nasıl toplumun vicdanıysa, biz de çocukluğumuzdan itibaren seyrettiğimiz o filmleri, dizileri vicdanımız olarak, vicdanımızın sesi olarak gördük. Hani, sevgili Cem Yılmaz ’Vizontele’de ’Zeki Müren de bizi görecek mi?’ diye soruyor ya... Zeki Müren’i bilemem ama biz, hükümet olarak olup biteni görüyoruz. Samimi bir gayretin içerisindeyiz."

Bu sözler salonda bulunan ve kahvaltı masasında oturan Cem Yılmaz'ı gülümsemesine neden oldu.
İşte o kare:

http://fotogaleri.haber7.com/inner//...0022303104.jpg
Haber7

çalıkuşu 03-20-2010 15:25

bu kareleri ve gelişmeleri görünce türkiyemin geçmişindeki kayıpları daha iyi anlıyorum.
başbakanımızn sanatçılarla olan görüşmesinde birde ahmet kaya olsaydı fenamı olurdu sinema santçılarıyla olan görüşmesinde yılmaz güney olsa fenamı olurdu.
güzel günler bekliyormu bizleri meraklar içirisinde ve ümitle bekliyoruz.
bu görüşmelerin sdadece gözboyamak amacılığıyla yapılmamış olmasını ve meyvelerini vermesini dilerim

İntifada 03-20-2010 15:47

Alıntı:

ishakyilmaz Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 721096)
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın demokratik açılımı sinema sanatçılarına anlattığı toplantıda ünlü komedyen Cem Yılmaz da davete katılanlar arasındaydı. Ve Başbakala tokalaşırken onu da ayak üüstü güldürmeyi başarmıştı.
Cem Yılmaz'ın kıvrak zekası ile ayak üstü ürettiği esprinin ne olduğu ortaya çıktı. Cem Yılmaz Başbakan'ı "3 Yavru istiyorum" söylemine yaptırdığı gönderme ile güldürdü:
Konuşma şöyleydi:

Cem Yılmaz, Başbakan'la tokalaşırken, aralarında geçen konuşma şöyleydi.

Başbakan: Senin çektiğin film sayısı kaç oldu en son.

Cem Yılmaz: 3 oldu

Başbakan: 3 mü oldu?

Cem Yılmaz: 3 oldu 3 Yavruyu tamamladım.

Ve sonrasında hem Başbakan Erdoğan hem de Cem Yılmaz makaraları koyuveriyorlar
BAŞBAKAN KONUŞURKEN CEM YILMAZ YİNE GÜLÜYORDU

Başbakan konuşmasının bir bölümünde Cem Yılmaz'ın o ünlü Vizontele repliğinden bahsetti.


"Sinema nasıl toplumun vicdanıysa, biz de çocukluğumuzdan itibaren seyrettiğimiz o filmleri, dizileri vicdanımız olarak, vicdanımızın sesi olarak gördük. Hani, sevgili Cem Yılmaz ’Vizontele’de ’Zeki Müren de bizi görecek mi?’ diye soruyor ya... Zeki Müren’i bilemem ama biz, hükümet olarak olup biteni görüyoruz. Samimi bir gayretin içerisindeyiz."

Bu sözler salonda bulunan ve kahvaltı masasında oturan Cem Yılmaz'ı gülümsemesine neden oldu.
İşte o kare:

http://fotogaleri.haber7.com/inner//...0022303104.jpg
Haber7

Keşke gazeteci falan olsaydımda bende izleseydim :)
Cem yılmaz ne adam ya o kadar zekiki başbakanımızda zaten zeki ve espiritüel çok güzelmiş gerçekten :)

ALmi´ 03-21-2010 09:30

Mehmet Ali Erbil ile Metin Akpınarın da orda olması şaşırttı beni..

hipermuhafazakar 03-21-2010 16:06

çoook hoşuma gitti bayıldım diyebilirim hatta :)

CeVHeR 03-21-2010 20:43

Kareler çok iyi..
Taşıyana teşekkürler...
Mehmet Ali Erbil ile Ediz Hun şaşırttı beni...

ishakyilmaz 03-23-2010 13:00

http://im.haberturk.com/2010/03/23/5...mansetyeni.jpg

Kürt tartışmasına Başbakan ayarı
Oktay Kaynarca ve Lale Mansur arasında tartışma yaşandı
23 Mart 2010 Salı, 09:39:12
http://im.haberturk.com/2010/03/23/502578_detay.jpg



Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sinemacıları ağırladığı kahvaltıda, Oktay Kaynarca ile Lale Mansur arasında da “Kürt” tartışması yaşandığı ortaya çıktı.

Toplantıda söz alan Kaynarca, “Başarılı olmasına rağmen sadece Kürt olduğu için istediği yere gelemeyen birini gördünüz mü hiç?” diye sorunca, Lale Mansur, “Evet, ben çok gördüm” yanıtını verdi.

Bakan desteği yetmedi Mansur’a “Nerede gördün? Olayı provoke etme” diyen Kaynarca, daha sonra Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’e dönerek, “Sayın bakanım siz de Kürt kökenlisiniz. Hiç Kürt olduğunuzu söylemekten utandığınız ya da sıkıntı çektiğiniz oldu mu?” diye sordu. Çelik’in “Hayır” yanıtına rağmen Kaynarca ve Mansur arasında devam eden söz düellosu, Başbakan Erdoğan’ın “Arkadaşlar tartışmayalım, çözümler üretmeye çalışalım” diyerek araya girmesiyle sona erdi.

hipermuhafazakar 03-23-2010 13:08

Alıntı:

ishakyilmaz Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 722352)
http://im.haberturk.com/2010/03/23/5...mansetyeni.jpg

Kürt tartışmasına Başbakan ayarı
Oktay Kaynarca ve Lale Mansur arasında tartışma yaşandı
23 Mart 2010 Salı, 09:39:12
http://im.haberturk.com/2010/03/23/502578_detay.jpg



Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sinemacıları ağırladığı kahvaltıda, Oktay Kaynarca ile Lale Mansur arasında da “Kürt” tartışması yaşandığı ortaya çıktı.

Toplantıda söz alan Kaynarca, “Başarılı olmasına rağmen sadece Kürt olduğu için istediği yere gelemeyen birini gördünüz mü hiç?” diye sorunca, Lale Mansur, “Evet, ben çok gördüm” yanıtını verdi.

Bakan desteği yetmedi Mansur’a “Nerede gördün? Olayı provoke etme” diyen Kaynarca, daha sonra Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’e dönerek, “Sayın bakanım siz de Kürt kökenlisiniz. Hiç Kürt olduğunuzu söylemekten utandığınız ya da sıkıntı çektiğiniz oldu mu?” diye sordu. Çelik’in “Hayır” yanıtına rağmen Kaynarca ve Mansur arasında devam eden söz düellosu, Başbakan Erdoğan’ın “Arkadaşlar tartışmayalım, çözümler üretmeye çalışalım” diyerek araya girmesiyle sona erdi.

Bu ne çirkin bir benzetme böyle, kürt olduğu için önemli yerlere gelemiyor demek ? MİT Müsteşarı Emre Taner Diyarbakırlı, eski İç İşleri Bakanı Abdulkadir Aksu Diyarbakırlı, Turgut Özal Malatyalı olması akla ilk gelenler :@

İntifada 03-23-2010 13:38

Oktay Kaynarca resmen saçmalamış.Böyle bir söylem yıllardır bu ülkede kürt kardeşlerimize yapılan ayrımcılığı arka plana atmıştır.Türkiye bir Dindar çevre birde kürt halkı cumhuriyet kurulduğundan beri baskı altındadır.
Acaba oktay kaynarca bunları hiç gördümü?Mesela sırf askeri baytarlığa bile alınmak için ön koşulan şartlara bakın
http://img244.imageshack.us/img244/1892/123hc9.jpg

Ben olduğunu bilmiyorum acaba bu ülkede hiç kürt genelkurmay başkanı oldumu?Varsa benide bilgilendirin.
Kürt cumhurbaşkanımız varmı.Varsa kaçtane benide bilgilendirin.
Oktay Kaynarcanın söyledikleri kürt sorunun görmezden gelmek olur.Bundan 10 yıl öncesine kadar kürt olduğunu söyleme kürtçe şarkı söylemek kürtçe konuşmak bile tepki sebebiydi



All times are GMT +3. The time now is 10:05.

Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Siyaset Forum 2007-2025