|
Ahmet Kaya, Tayyip Erdoğan'ı ağlattı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 1999 yılında Pınarhisar Cezaevi'ne girmeden önce katıldığı 75. Yıl Cumhuriyet Konseri'nde, Ahmet Kaya'nın kendisi için söylediği sözler ve okuduğu Şafak Türküsü'nün görüntülerini 11 yıl sonra izlerken gözyaşlarına hakim olamadı.
http://medya.zaman.com.tr/2010/09/10...-ahmetkaya.jpg Erdoğan, dün gece ATV'nin canlı yayın konuğuydu. Burada kendisine bir sürpriz yapılarak bu konserin görüntüleri izletildi. Kral FM'den Gezegen Mehmet'in 29 Ekim 1999 tarihinde Kazlıçeşme'de organize ettiği konsere Ahmet Kaya da katılmıştı. Bu, bir anlamda Başbakan Erdoğan'a veda konseriydi. Ahmet Kaya, "Cumhuriyetimizin 75. yıl dönümünde daha güzel günleri yaşamak, inanca saygının, düşünceye özgürlüğün olduğu cumhuriyetlerde ve artık şarkı söyleyenlerin, şiir okuyan insanların tutuklanmayacağı cumhuriyetlerde görüşmek üzere... Cezaevindeki bütün tutuklular ve cezaevine girecek bütün yürekli insanlar için..." dedikten sonra Şafak Türküsü'nü okumaya başlıyordu. Stüdyoda o anları izlerken gözyaşlarını tutamayan Erdoğan, merhum sanatçıyı, "Sağolsun orda da bizi yalnız bırakmadı." diye andı. 10 Eylül 2010 - ZAMAN |
Ahmet Kaya'yı görünce gözyaşlarını tutamadı
Bir özel kanalın yayınına kaıtlan Erdoğan, Ahmet Kaya ile beraber yer aldığı bir etkinlik gösterilince duygulandı ve gözyaşlarını tutamadı http://foto.gazetevatan.com/newpics/...04132522_2.jpg Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Şimdi diyorlar ki ’sahiller korkuyor’. Niye korkuyorsun kardeşim? Yıllardır bunu konuştunuz, korku, korku... Korktunuz da ne oldu? Ne yapıldı? Neyin elinden alındı? Eğlence dünyana mı girildi? Yani Bodrum’un yaşam tarzı mı değişti? Ne oldu? Nereye müdahale edildi?" dedi. Başbakan Erdoğan, Atv’de canlı yayında soruları yanıtladı. Halk oylamasında "hayır" sonucu çıkarsa nasıl bir tepki vereceğinin sorulması üzerine Erdoğan, milletin tercihi olacağı için buna saygı duyacağını ve ekibiyle nerede bir sorun olduğunu tespit edeceklerini söyledi. Referandumdan "Hayır" sonucu çıkması halinde küresel sermayenin Türkiye’ye girişinin ertelenmiş olacağını ifade eden Erdoğan, "Çünkü küresel sermaye şu anda mevcut tablodan çok rahatsız. Bu biraz ertelenmiş olacak. Ama 2011’e iyi hazırlanırsak, inşallah başarıyla oradan geçersek, çıkarsak tekrar biz bu süreci oturacağız, değerlendireceğiz. Buna yine devam etmemiz lazım. Çünkü şu 26 maddenin içerisinde öyle maddeler var ki bu maddeler yani hakikaten Türkiye’nin ayaklarında adeta bir pranga gibi duruyor ve biz bunların tamamını temizleyebilmiş değiliz" diye konuştu. Başbakan Erdoğan, "(Evet) sonucu çıkarsa genel ve daha büyük bir yargı reformu için de çalışma başlayacak mı?" şeklindeki soruya karşılık, 26 maddelik değişikliğin Anayasa Mahkemesi ile Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) yapısına ilişkin bir takım değişiklikler getirdiğini anımsattı. Erdoğan, şunları söyledi: "Bunların burada (HSYK) 10 tane üyeyi seçecek olmaları ciddi manada nedense bunları rahatsız ediyor. Bunların da en az 15 yıl hakimlik veya savcılık yapmış olması gerekiyor. Bunlar da bizim dönemimizde yargıya alınmış insanlar değil. Birinci derece hakim, savcı ve bunların içerisinden seçilecek. Diğer yönden baktığınız zaman orada da yine bir başka yaklaşımda, bir art niyet söz konusu. Anayasa Mahkemesi ile ilgili olan tablo için de burada bizim bir siyasi organ olarak, hükümet olarak şu bizim tarafımızdan atansın diyebileceğimiz bir isim yok." Yüksek yargıya yönelik farklı ülkelerde de benzer düzenlemeler yapıldığına dikkati çeken Erdoğan, Anayasa Mahkemesinin yaptığı değişikliklerin ardından düzenlemenin halk oylamasına gittiğini vurguladı. Erdoğan, "Peki şimdi neyin ’hayır kampanyası’nı yapıyorsunuz? Yargıya saygınız varsa sözünüzde durup sizin de ’evet’ demeniz gerekirdi. Dert başka. Onun için de şu anda halkımızın vereceği karar bütün bu kararların üstünde bir karar olacaktır" dedi. "(Dert başka) dediğiniz şey nedir?" sorusu üzerine de Erdoğan, "Ben size çirkinini söyleyeceğim, ’AKP’ye hayır, referanduma hayır’. Böyle bir kampanya olur mu? Şimdi yani AKP’ye ’hayır’ diyeceksen, bunu 2011 yılı için de. Ama şu anda, bu defa bu kampanyanın AK Parti ile uzaktan yakından alakası yok" diye konuştu. BAŞBAKAN ERDOĞAN’IN DUYGULANDIĞI ANLAR Programda, Başbakan Erdoğan’ın ve sanatçı Ahmet Kaya’nın bir araya geldiği Cumhuriyetin 75. yıl dönümünde İstanbul’da düzenlenen bir etkinliğe ait görüntülere yer verildi. Kaya’nın "Şafak Türküsü" adlı eserini seslendirdiği görüntüleri izlediği sırada gözyaşlarını tutamayan Erdoğan, "Sağ olsun orada da bizi yalnız bırakmadı" dedi. Cezaevinde kaldığı döneme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, "Bu arada işte siz de birçok şeyleri öğreniyorsunuz. İşte o olmasaydı ben özgürlüğü bu kadar iyi öğrenemeyecektim. Ama süreç oldu, özgürlüğü daha iyi anladım" diye konuştu. "Sizi bu kadar duygulandıran, gözyaşlarınıza engel olamadığınız nokta nedir burada? Dönüp baktığınızda ne hissediyorsunuz?" sorusuna Erdoğan, su yanıtı verdi: "Bir defa burada beni bir kenara koyalım, ben yok. Burada biz var çünkü ben merhum Ahmet Kaya’da o bizi gördüm. Ahmet Kaya, şahsımın dünya görüşünü bilen, tanıyan bir insandır. O, şiir okuduğu için özgürlüğü elinden alınan bir belediye başkanı için kalktı, oraya geldi. Türkiye bu kadar büyük bedeller ödememeliydi. Ama ne yazık ki Türkiye’ye bu bedelleri ödettiler." Bugün hala bedel ödetmek isteyenlerin bulunduğunu belirten Erdoğan, "İşte şimdi şu anayasa değişikliği, bu bedel ödetmenin önüne geçiyor. Şimdi bundan rahatsız olan çevreler zaten ’hayır’da toplandılar, sıkıntı burada, bunu hiç hazmedemiyorlar. Merhum Ahmet’in oradaki yaklaşımı, sözleri, aynı şey Ali Sami Yen’deki, o çatalların, bıçakların, her şeyin o fırlatıldığı akşamdaki sözleri filan... Hakikaten izlediğinizde orada insan gözüyle baktığınız zaman şu andan daha farklı bir şey düşünmemiz mümkün değil" diye konuştu. Ahmet Kaya’nın dünya görüşüne herkesin saygı duyması gerektiğine, bu konularda hakarette bulunulmaması gerektiğine işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti: "Bazı sanatçılar var, sanat adı altında bakıyorsun hakaret yapıyorlar, bu hoş değil. Eleştir ama hakaret etme. Ama Ahmet’te bu yoktu. Ahmet sanatını en güzel şekilde icra etmek suretiyle düşüncesini, sanatına yansıtan, şurada anne ile ilgili olan şeyi dinleyip de ağlamamak mümkün mü? Hele hele bir de ebediyete intikal eden anne, yaşayan anne bunlarla şöyle hemhal olmamak mümkün mü?" Başbakan Erdoğan, Sezen Aksu’nun referandumda "evet" oyu vereceğini açıkladığının hatırlatılması ve görüşüp görüşmedikleri yönündeki soru üzerine bu konuda arkadaşlarına görüşülmesi talimatı verdiğini, kendisinin yoğun program nedeniyle iletişim kuramadığını söyledi. "BU TAVRI İNSANİ BULMUYORUM" Erdoğan, "Sezen Hanım’a karşı takınılan bu tavrı da ben insani bulmuyorum. Şimdi ’hayır’ diyenlere karşı şak şak, Sezen Hanım’a karşı çok çok gayri insani ifadeler, bunlar hoş şeyler değil" dedi. Kendisi için "hayır" oyunun da "evet" oyunun da saygın olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Demokraside eğer mesafe alıyorsak herkesin buna alışması lazım. Şimdi diyorlar ’sahiller korkuyor’. Niye korkuyorsun kardeşim? Yıllardır bunu konuştunuz, korku, korku... Korktunuz da ne oldu? Ne yapıldı? Neyin elinden alındı? Eğlence dünyana mı girildi? Yani Bodrum’un yaşam tarzı mı değişti? Ne oldu? Nereye müdahale edildi?" şeklinde konuştu. "Aydınlarla siyaset ve siyasetçi arasındaki ilişki hakkında ne düşünüyorsunuz?" sorusuna karşılık Erdoğan, bunun Türkiye’de istedikleri seviyede olmadığını, aydınlarla iletişim kurmaya çalıştıklarını, değişik alanlardaki aydınlarla bir araya gelerek görüştüklerini söyledi. Erdoğan, "Türkiye’nin çeşitli dönemlerinde şairler, yazarlar, gazeteciler ve genel olarak aydınlar çok etkili olmuş insanlar. Bugüne baktığınız zaman bu toplum-aydın, aydın-siyaset ilişkisini nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine de, aydınların hem alim hem de arif olursa halkı "damardan yakalayabileceğini" belirtti. Aydınların mütevazı olması gerektiğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, "Burada böyle bir sıkıntı, bizim aydınımızda var ve bu da aydınımızı şöyle bir yere taşıyor, bir gurur, onur. ’Ben şu kariyer sahibiyim’. Bir defa hiç bir zaman diploma irfanı garanti etmez. İsterseniz ordinaryüs profesör olun" dedi. "SEÇİM EKONOMİSİ ASLA UYGULAMAYIZ" İşsizlikle mücadelede ABD’nin kullandığı modelin kullanılıp kullanılmayacağı yönündeki soruya da "Biz Amerika benzeri bir program asla düşünmüyoruz" diye konuştu. "13 Eylül sabahından itibaren seçime yönelik önceliğiniz ne olur?" sorusu üzerine Erdoğan, "Bizim şu andaki programımız ne ise bu devam edecektir. Biz seçim programı asla uygulamayız, bir seçim ekonomisi asla uygulamayız" dedi. Bugüne kadar mali disiplinden hiç taviz vermediklerini, bu sayede de başarıyı yakaladıklarını ifade eden Erdoğan, yatırım sürecinin planlı bir şekilde devam etmesi gerektiğini, aksi takdirde istihdam noktasında gerilemeye girileceğini söyledi. BONO’YA "KONFERANSI İSTANBUL’DA YAPIN" TEKLİFİ "Bono ile ne konuştunuz? Size Ipod vermiş, ne tür müzik dolduracaksınız?" soruları üzerine Erdoğan, Ipod’u kızına o anda verdiğini belirtti. "Sizin kaç gigabite?" şeklindeki soruya da Erdoğan, "Ben de nerede bırakıyorlar ki. Bana geldiği zaman hediye olarak evde hemen kızlarım..." şeklinde konuştu. Bono’ya "klasikçiyim" dediğini ve katılacağı bir iftar programına Bono’yu da bu müzikleri dinlemesi için davet ettiğini anlatan Erdoğan, o anda bu teklifi kabul eden şarkıcının daha sonra başka bir programı olduğu için gelemeyeceğini telefon ederek söylediğini aktardı. Görüşmelerinde U2 ve Bono’yu özgürlük mücadelesinde farklı gördüğünü dile getiren Erdoğan, Bono’nun, yoğun gayretlerle Türkiye’ye geldiğini kaydetti. Bono’nun görüşmelerinde ilginç bir olayı anlattığını aktaran Erdoğan, sanatçı ve eşinin Bosna savaşı sırasında bu ülkeye giderek Bosna Hersek pasaportu aldıklarını belirttiğini söyledi. Erdoğan, U2 grubu üyelerinden birinin, Bosna savaşları sırasında TIRlarla Saray Bosna’ya girdiklerinde "U2"şeklinde tezahüratlarla karşılandıklarını anlattığını da belirtti. Bono’nun İbrahimi dinlere yönelik bir etkinlik düzenlemek istediğini, öncelikle Kudüs’ü düşündüğünü ancak olamayacağını anlayınca Kordoba’da yapmayı planladığını dile getirdiğini kaydeden Erdoğan, bu organizasyonun İstanbul’da yapılması için sanatçıya teklifte bulunduğunu söyledi. "TAKSİM MUHTEŞEM BİR MEYDAN OLACAK" Başbakan Erdoğan, Atatürk Kültür Merkezi’nin son durumunun sorulması üzerine, merkezin yerine hiç bir sıkıntı kalmayacak şekilde göz kamaştırıcı bir mimariye sahip bir eser yapmak istediklerini ifade etti. Atatürk Kültür Merkezi’ne restorasyon yapılması halinde 60 trilyonluk bir bütçe gerektiğini bildiren Erdoğan, bunun israf olacağını ve arzu edilen ihtiyaca da cevap vermeyeceğini söyledi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın Taksim Meydanı trafiğinin tamamen yer altına alınması yönünde çalışmalar yaptığını anlatan Erdoğan, "Şu anda hazırlıkları bitirdi. Beraberce üzerinde müzakere yapacağız. Trafiği tamamen yerin altına alınca Taksim muhteşem bir meydan haline gelecek" diye konuştu. "KPSS’DE 350 CİVARINDAKİ SUİİSTİMALİ YAPANLAR YÜZÜNDEN BİRÇOK KİŞİNİN MAĞDURİYETİ, KAYBI SÖZ KONUSU" Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, KPSS’deki kopya iddiaları üzerine birçok kişinin mağduriyetinin söz konusu olduğunu belirterek, "Yeni bir sınav teklifleri var. Bu hasarın tespiti çok önemli. Yeni bir imtihan 2 ay demek, 2 ay çok büyük bir kayıp" dedi. Erdoğan, ATV’de canlı yayınlanan Başbakanla Gündem Özel programında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Eğitim harcamalarının savunma harcamalarının üzerine çıktığını ifade eden Erdoğan, bu yıl 30 bin öğretmen atamasının yapılmasının planlandığını ancak KPSS sorularının çalındığı iddiaları üzerine atamaların ertelendiğini söyledi. Türkiye’de pedagojik formasyon noktasında ciddi açıklar olduğunu ve bunun önlenmesi için okul öncesi eğitim-öğretimi gerçekleştirecek öğretmen yetiştirilmesine önem verdiklerini anlatan Erdoğan, "Öğretmen noktasında çok daha fazla sayıda atayalım diyoruz ama orada da mali disiplin noktasında önümüze arkadaşlar projeler getiriyor. Atamalarda belli bir kalite var. KPSS’den 70-80 puanın altına düşerek, alalım dersek, o zaman da nitelikli öğretmen noktasında sıkıntı yaşanıyor" diye konuştu. "Öğretmen noktasında kalitede ciddi sıkıntılar" olduğu noktasında Milli Eğitim Bakanlığından yakınmalar geldiğine işaret eden Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: "Biz yurt dışına lisansüstü eğitim için yılda ortalama bin öğrenci gönderelim diyoruz. Ancak yabancı dil sınavlarında hepsi dökülüyor, bu yüzden puan aşağıya indirildi. Yoksa bin öğrenci bulamayacaksınız. O zaman da mesafe almak mümkün değil. Bu öğrencilerimiz orada lisansüstü eğitimlerini yaptıktan sonra üniversitelerimizde değerlendirelim istiyoruz. Bütün mesele KPSS’deki puanlar... Yoksa sayısal olarak her yıl 30, 40, 50 bin öğretmen aldığımız yıllar oldu. Almaya da mecburuz. Her geçen gün daha iyiye gidiyoruz, zannediyorum birkaç yıl içinde bu açığı gideririz." PAZARTESİ GÜNÜ YÖK İLE GÖRÜŞÜLECEK Başbakan Erdoğan, KPSS’deki kopya iddiaları üzerine imtihanı kazanmış ve atama bekleyen kişilerin mağdur olduğunu belirterek, şöyle konuştu: "KPSS’de 350 civarındaki suiistimali yapanlar yüzünden birçok kişinin mağduriyeti, kaybı söz konusu. Kazanamayanların bu durumla ilgili yargıya intikal süreci de söz konusu olabilir. Zaten erteleme kararını vermelerinin altında yatan gerçek de bu. Yüksek Denetleme Kurulu değerlendirmeyi, çalışmasını yapıyor. Zannediyorum dün bir rapor sundular. Bizler de bu raporun neticesinde pazartesi günü YÖK ile görüşerek, nedir, ne değildir... Yeni bir sınav teklifleri var. Bu hasarın tespiti çok önemli. Yeni bir imtihan 2 ay demek, 2 ay çok büyük bir kayıp. 30 bin öğretmen gidecekken gidemeyecek. Birinci dönemin ortasında ancak öğretmenler gitme durumunda olacak ki ailesi olan var, olmayan var. Bu çok çok sıkıntılı bir dönem olur." Başbakan Erdoğan, "20 yaşına gelen bir insanın hayatı Silahlı Kuvvetlere hizmet sorunu yüzünden kayıp gidiyor. Neden bedelli askerlik olmasın? Neden halen Milli Savunma Bakanı, Genelkurmay Başkanı’nın arkasında duruyor?" sorusu üzerine "Bunu yeni anayasaya dahil ederiz" yanıtını verdi. "Yeni anayasa kabul edilirse, bunları yapacak mısınız" diye sorulması üzerine de Erdoğan, "inşallah" dedi. VATAN |
|
lütfen şurada ben apoyu özledim diye şarkı söyleyen bu bölücüyü kimse savunmasın çoğu şarkısında militanlığı , partizanlığı , özendiren ahmet kaya'nın ne sanatçılığına saygım var ne kişiliğine bir zamanlar bende dinledim yalan yok fakat bu tarz bi adamın dinlenecek bi tarafıda yok..
|
Alıntı:
|
Alıntı:
"Bu tarz bir adam"ın senin gibilerinin saygısına ihtiyacı yok. |
Ahmet Kayaya teşekkürler...
Daha öncede başörtü yasağıyla alakalı bir konuşmasını dinlemiştim... oradada çok güzel bir konuşma yapmıştı özgürlükler konusunda... |
Alıntı:
Böyle "bakmak" değil böyle "görmek" gerekir... :gül: |
Alıntı:
Duygulanmayacak kimse yoktu herhalde o videoyu izlerken demişim. Ama yanılmışım. Bazı duygudan yoksun ya da duygulanmamayı marifet sayan insanlar da varmış!. |
Sevmemek başka , o videoyu izleyip de Başbakanın o gözyaşlarını ve Ahmet Kayanın o sözlerini izleyip de duygulanmak ya da duygulanmamak bambaşka.
Normalde sevmez , dinlemezsin kendisini ama dün gece o videoyu izleyip de gözlerin biran olsun dolmadıysa bu bana çok da mantıklı gelmez. Yoksa seveni de sevmeyeni de , dinleyeni de dinlemeyeni de var Ahmet Kayanın ve birçok sanatçının. Sorunun bu olmadığını anlatabildim herhalde. |
İzledim.
Gözlerimde dolmadı. İçim bile sızlamadı. Ki beni ağlatmak bi çocuğun elinde şekerini alıp ağlatmak kadar kolaydır. Samimi bulmadım ve başbakanımızında yanlış bi yargıda bulunduğunu düşünüyorum. Gözlerimin dolmaması da normal. |
Başbakanın döktüğü gözyaşlarının Ahmet Kaya için olduğunu zannetmiyorum, daha çok kendi açısından o zor günlerin tekrar hatırlanmasından kaynaklanan bir durum gibi geldi bana ama sebebi her ne olursa olsun Başbakanımızın döktüğü bir gözyaşı benim duygulanmam için yeterli bir sebeptir...
|
Konuda Ahmet Kaya karşıtı olacak kişilere kapak olacak bir şey göremedim şahsen.
İster sever ister sevmez.İster karşıt olur ister karşıt olmaz. Birilerine bir şeyi dayatmanın manası yok.Her kes sevecek veya destekçisi olacak diye bir şeyde yok. *** Lütfen şahsi duygu arenamızın kıstaslarını başkasının duygusallığın da kıstas kılmayalım. Zira ben bende kalkıp derim ki; "Takımı maç kaybetti diye üzülmeyen kimse yoktur ... " vs vs. Buda başka insanlara hakaret olur. Herkesin yapısı farklıdır.Herkesin duygulanacağı konular farklıdır. Kendi duygularımız veya hüzün diyarımızı yağmura tutan olaylar başkasında tesir icra etmeyebilir. Çünkü beş parmağın beşi bir değildir.Herkesin yapısı farklıdır. *** Şahsen Ahmet Kayayı hem beğeniyor hem beğenmiyorum. Özgürlükler konusunda ve siyasi duruşunda kısmen beğeniyorum. Zevkle dinlediğim parçaları da vardır. Beğenmediğim yönleri de vardır. Misal " sevişen yaramaz çocuklar gibi " vs. örnekleri çoğaltabilirim. Şahsen bir dizide ki veya şarkıda ki ahlaksız tutumu nasıl eleştiriyorsam Ahmet Kayayı da eleştirmem gerekir. Yoksa tutarlı olmuş olmam ve ortada bir tezat olur. Başbakanımızın o hüzünlü günleri yaşaması beni duygulandırdı.Ülkemizde artık böyle trajikomik olayların vuku bulmamasını istiyoru/m/z. |
Ahmet kaya'nın hiç bir videosu yada şarkısı beni duygulandıramaz eğer ben duygusuz isem apo'ya methiyeler düzen bi adamı eleştirdiğim için duygusuzum.. a.kaya ile başbakanımız o zamanlar ikiside cezaevine girip çıktıkları ve ezildikleri için belli bi ortak yanları olabilir başbakanda bu videoya ağlamış olabilir kaldı ki başbakan çok sevse bile bizde sevmek zorundamıyız ?
Kürdüz ölene kadar Vallahi biz dostu özledik Kürdüz ölene kadar Vallahi barisi özledik Kürdüz sonuna kadar Vallahi APO ’yu Kürdüz sonuna kadar Vallahi biz dostu özledik.. " Arabamı o şerefs!zlerin memleketinde bırakıpta geldim " diyen bir adamın nesine saygı göstereyim.. Bebeleri yetim bırakan , anaları kocasız bırakan , babaları evlatsız bırakan bi haini savunan adama gösterecek saygım yok kusura bakmayın.. Eğer duygu namına bir şeyler arıyorsanız gidin edirnekapı şehitliğini ziyaret edin bize burda eşitlikçi halkçı ayakları yapmayın sevmiyorum bu adamı var mı itirazı olan ? |
Alıntı:
· Kasım 1993’te Berlin’de verdiği konserde “Dağdaki adamın paraya ihtiyacı var' dediği için yasadışı terör örgütüne yardım ve yataklık etmekten 4.5 yıl ağır hapisle cezalandırıldı. · Nisan 1999’da, Almanya’daki konserinde, “Beni de İmralı’ya o saygı değer şahsın yanına koyun' dediği için hakkında soruşturma açıldı. http://t2.gstatic.com/images?q=tbn:4...833670.jpg&t=1 Buyur.. Bu it gözünü dolduruyorda bu gözünü doldurmuyor mu ? http://www.marmarahaber.net/upload/I...hit_cocugu.jpg |
Ahmet Kaya nın siyasi görüşünü sevmeyebilirsiniz. Ancak Ahmet Kaya nın hiç mi yağtığı müziğe saygınız yok. Şimdi bakıyorum arkadaşlar başbakanımız ağlamış bende duygulandım o ağlarsa bende ağlarım gibi yorumlarda bulunuyor bu ne fanatizm dir arkadaşlar. O video da sizi duygulandıran hiç bir şey yok mu? Orası Kazlıçeşme yüzbinlerce kişi orada başbakanımız harika bir konuşma yapıyor, Ahmet Kaya gibi Türkiye de yaptığı müzik sizin şu anda yaptığınız eleştiri benzeri eleştiri alan bir isim sahnede çok güzel bir konuşma yapıyor bunların hiç birisi sizi duygulandırmıyor sadece başbakanızım gözünden akan damlalar sizi duygulandırıyor. Ahmet Kaya nın vermiş olduğu mesaj sizi hiç etkilemiyor anlaşılan halen daha Ahmet Kaya ismini duyar duymaz tepki veren arkadaşlar var eminim bir çok kişi o video yu izlemeyerek yorum yapıyor. O videoyu dikkatli bir şekilde izleyiniz o alandaki ülkücü gençlere zafer işareti yapan gençlere dikkat edin Ahmet Kaya ya eşlik ettiğini göreceksiniz. Kimse oradaki nasıl bir cumhuriyet tanımına hiç dikkat etmemiş. Herkes Ahmet Kaya nın kişiliği ve siyasi görüşü ile ilgileniyor
|
Alıntı:
Diyelim ki Başbakan sadece kendi yaşadığı zor günleri için ağladı. Peki ya Ahmet Kaya'nın Keşke Olmasaydı belgeselini izlerken döktüğü gözyaşını biliyor musun sen? Bilmiyorsun herhalde, o yüzden görmek istediğin gibi yazıyorsun. Herneyse, selametle... |
Alıntı:
Ahmet Kaya Apo'yu çok özlemiş miş... Yahu gelen giden herkes böyle yazıyor. Bıkmadınız mı cevabınızı almaktan. Apo o zaman yeni tutuklanmıştı Barış istiyordu, Kürtlerin önemli bir kısmı çok hassas bir dönemdeydi. Tam da bu sırada Ahmet Kaya birileri tarafından alçakça, hayvanca yurdundan sürgüne gönderilmişti. Bu kötü ruh haliyle çıkıp sahneye "vallahi biz barışı özledik, vallahi biz Apo'yu özledik" diye bir şarkı seslendirmişti... Uzun lafın kısası, hem dışlandı diye, hem Apo o zaman barış istiyordu diye hem Kürtlerin önemli bir kısmı hassas bir süreçten geçiyordu diye Ahmet Kaya çıkıp o şarkıyı söylemişti. Bu şarkıyı söyledi diye ona dava açıldı. Sonucu ne oldu, karar ne oldu? Berat etti.. Yeterli mi? Sana göre yeterli olmaz herhalde... Bunu geçelim, diğerine gelelim. Tayyip Erdoğan Abdullah Öcalan için "Sayın" ifadesini kullanmıştı. Bu niye size o kadar dokunmuyor? Öyle adaletsiz ve vicdansız olmayın. Diğer bir mes-ele... "Arabamı o şerefs!zlerin memleketinde bırakıpta geldim" dediğini iddia atmişsiniz. Herhalde siz gündemi pek takip etmemişsiniz. Ergenekonvari bir gazetenin çıkıp bunu manşet etmesi sizi epey inandırmış... Yazık. Nasıl da çabuk kanıyorsunuz yazılanlara. Ahmet Kaya'nın bu konu hakkındaki sözleri şöyleydi. "Benim Türkiye'de yaşayan 64 milyon insana "Şerefsiz" dediğimi söylediler. Ben hiçbir halka, halklara asla şerefsiz lafını kullanmadım. Çünkü Ben sadece, Kürt kimliğimden dolayı beni linç etmek isteyen Namussuzlara, Haysiyetsizlere burdan bir kez daha Şerefsiz diyorum.!" Al burda sürgün videosunu izle ve meseleye daha yakından bakmaya çalış. Ayrıca bu video da başka söylemleri de var... http://www.facebook.com/video/video....0321&ref=share "Bu adam"ın senin sevgine ihtiyacı yok, anladın mı... Bizim derdimiz ona yapılan bu haksızların artık son bulmasıdır... Selametle... |
Alıntı:
Bunu mahkeme de belirtti. Yalan yanlış şeyler yazıldı sende buna ahmaklar gibi kandın inandın. Bana öyle ajitasyon yapma ve üslubuna dikkat et. |
Hürriyetin yalan makinasından çıkmış bir kaç haber,ister kötü olsun ister iyi olsun hiç bir insan için atılan iftiralar delil sayılamaz..!
Milliyetçilik(ırkçılık) gözünüzü kör edip doğru yanlış her şeyi kullanmanıza neden olmasın.. |
Alıntı:
|
Şu resimde gösterdiğiniz dünyalar güzeli çocuğun ne suçu vardı. Licede askerin öldürdüğü çoban ufacık kız çocuğun ne suçu vardı..
|
Başbakanın onun hakkındaki görüşleri beni zerre kadar ilgilendirmez.
Ben duyduklarıma gördüklerime okuduklarıma bakar kendi kararımı kendim veririm. Diyecekesin ki hep yanlı şeyleri gördün orda da dur derim. Keşke Olmasaydı belgeseli vardır mesela onu bi izle eminim hoşuna gider. Her iki taraftanda ne görsem okudum her olaya baktığım gibi bunada objektif baktım. Sizler gibi belli bir davaya kendimi adayıp haklılığımı ispatlamaya çalışmadım hiç bir zaman. Sevmediği yemek zorla yedirilmeye çalışılan bi çocuk gibi ben bu adamı 'sevmiyorum' demiyorum yani anlayacağınız. Benim sevmediğim yaptıkları görüşleri yaptığı pek çok şeyle milleti birbirine düşürmesi. Sanatçı kişiliğine bişey diyemem dinlemem yorumda getirmiyorum bu yüzden. "Ahmet Kaya'yı sizde sevin" diye bir derdimiz yok Bunu demişsiniz ama bi yandan da kapak olsun diye yazı ekliyosunuz bu ne perhiz bu ne lahana turşusu derler adama..:) Madem öyle bir derdin yok millete Ahmet Kaya harika bir adammış biz yanlış düşünüyormuşuz! gibi 'doğru' bildiklerini göstermeye çalışma.. Çelişme kendinle Asi ki dediklerini acaba haklımı diye dikkate alabileyim.. Memleket dışında adam gibi durmuşta Ahmet Kayayı ülkeye mi almamışlar..? Bırakın Allah aşkına nerde ne diyeceğini nasıl diyeceğini bilmediği için memleket(!) hasretiyle hayatını sona erdirdi bu adam. |
tam videoyu iletebilir msnz ? bana ? ..
|
Faşistler ırkçılar sahtekar milliyetçiler alçakça kalleşçe kahbece saldırsada Ahmet Kaya bizim için candır babadır Türkiyenin yetiştirdiği en büyük aydın sanatçıdır. Ah şimdi yaşasaydıda bu ergenekonculara karşı yine sanatını konuştursaydı. Ama elhamdülillah bu halk nice ahmet kayaları şivan perverleri yılmaz güneyleri selahaddin eyyubileri bağrından çıkaracaktır.
Ahmet kayada silahlı mücadeleye karşı devletin faşist asimilasyonuna maruz kalmış kendi ana dilini bilmez halde gurbette vatanına hasret bir şekilde ebediyete göçtü. Keşke herkes Ahmet Kaya gibi halkını toprağını vatanını sevse onun gibi aydın düşünebilse. Halkının gördüğü zulum karşısında kendi benliğini haykırarak Kürdüz Ölene Kadar ! demesi kadarda doğal bir durum yoktur. İnadına Ahmet Kaya Sadece Ahmet Kaya :) |
yorumların hepsini okudum..tatsız konuşmalar da geçmiş bazı arkadaşlarımızın arasında..herkes birbirinin görüşüne saygı göstermelidir diye düşünüyorum..başbakanımızı da duygulandıran zannediyorum ahmet kaya değil söylediği sözler olmuştur..tabi anlamlı sözler mevcut..kimi insan duygulanır kimi insanı düşünce kaplar kimi insanı da etkilemez..hepsine de saygı duymak gerekir..
|
Arkadaslar birakinda rahmetliyi sarkici olarak anmaya devam edelim.
Birseyleri savunmaya calisirken bazi seyleri yikmayalim... |
Alıntı:
Ben kesin Ahmet Kaya çin ağlamamıştıor demedim. Bence dedim. Belkide o an konserde söylediği şarkının Tayyip Erdoğanın acı bir hatırası vardı, belki ona birşeyleri hatırlatıyordu, neden ağladığını ne sen nede ben bilebilirim. Ben sadece şahsi fikrimi söyledim... Senin amacının Ahmet Kayay yı kollamak olduğunu bilsem hem vallahi hem billahi sana yakın olurum ama senin amacın Pkk yı kollayıp meşrulaştırmak... Ayrıca Ertuğrul Özkök' ün Hürrieytte yaptığı haber ve koyduğu resim tamamen yalandır ama yinede bu Ahmet Kaya' nın PKK ve APo' ya verdiği desteği ortadan kaldıramaz. Önümüzde konser örnekleri var... |
Ayrıca şuda bir gerçektir ki Ahmet Kaya' yı bitirme operasyonu verdiği bir konserde başörtülülere verdiği destekten ve başörtü yasağının kaldırılmasını istediketen sonra başlamıştır. Yani şudur ki Ahmet Kaya' nın Apoya yakınlığı her zaman biliniyordu ama ne zamanki başörtülülere destek çıktı o zaman operasyon başladı. Opersaasyonun ilk adımıda Ertuğrul Özkökün Hürryette yaptığı ve montaj resimlerle süslenmiş yalan haberiydi...
|
Alıntı:
Çok Güzel bir yorum ... Katılıyorum .... |
Alıntı:
Herneyse, benim hakkımda istediğini düşünmekte özgürsün buna engel olamam. Ancak kötü niyetli olduğumu düşünüp günahıma girme istersen... Dostça... |
Ahmet Kayaya yaşamında huzur vermeyenler , bırakın da bari ölümünde rahat uyusun adam mezarında !
Sevmiyorsanız sevmeyin , dinlemiyorsanız dinlemeyin. Kimse size ısrarla sevin dinleyin demiyor ! Fakat her Ahmet Kaya konusu açılsa muhalif olmak isteyen birkaç kişi inadına tartışma çıkaracak şeyler yazıyor konuya. Madem beğenmiyorsun madem dinlemiyorsun o zaman en azından ölen birine saygı göster de Onun için açılan konuya yorum yazma kardeşim ! |
Alıntı:
Demokratik biri olmasıydı. Bunu sadece başörtüsüne bağlamak dar görüşlülüktür. Orada "Kürtçe" bir şarkı için linç edilmeye çalışıldı. Apo'ya yakınlığı ne kadar oldu ne kadar olmadı orasını önce Allah bilir ancak Ahmet Kaya üzerindeki baskılar her zaman vardı. En sonunda "o gece" çoğu kişi hayvanlaşıp biriken hıncını çıkarmak istedi. |
Alıntı:
açtığımız konulara ve Ahmet Kaya'ya nasıl saygı gösterecekler :) |
Alıntı:
|
Ölüye bile saygısı olmayan insanlara yazıklar olsun !
Artık kim üstüne alınırsa alırsın. Farketmez. Bir daha da yazmayacağım bu konuda. Çünkü ben yazdıkça , biz yazdıkça küçülenlerin sayısı artıyor ! Yazıktır daha fazla küçülmeyin. |
Herkes usluptan sikayetci de, herkes bir otokontrol yapsin.
Burasi kahve degil.... |
Aslında Başbakanımızın orada göz yaşlarınının sebebi ozamanki dönemlerde şiir yüzünden içeri girmişti. içinden sanırım şöyle bir ifade geçti ve duygulandı ; beni o dönemler bir hiç yüzünden içeri attılar ama Allah' ım sana şükürler olsunki şuan beni başbakan olarak bu ülkenin başına getirdin sen çok büyüksün Rabbim... Dermişcesine eskiyi ve şimdiyi gözlerinin önün gelmesinden dolayı duygulandı dün akşam...Benim düşüncem budur..
|
Programı dinledim videoyu izledikten sonra gözyaşları sorulduğunda kendisininde şiir maduru olduğunu ve Ahmet Kayanın da aynı sorundan muzdarip olduğu için aynı platformda olmlarından bahsetti...ağlamasını ise söylenen anne şarkısından dolayı olduğunu belirtti...
Konuyu usulünce tartışıp birbirinizin fikirlerine saygı ekseninde yanaşalım.Konuyu başlığından öte Ahmet Kayanın görüşleri üzerinde odaklamayalım. Hakaret içeren mesajlar silinecektir.Herkesin görüşü ne olursa olsun hakaret etmeden saygı çerçevesinde tartışalım. |
Alıntı:
Birisinin müdahale etmesi gerekli idi. Görüntülerde verilmek istenen mesaj ile şurda yapılan tartışmanın alakası yok. Bazı arkadaşlar başbakanımız neden ağladı ya takılmışlar. Bazı arkadaşlar Ahmet Kaya ya hakaret başlığına dönüştürdüler. Büyük resmi neden görmüyoruz. |
| All times are GMT +3. The time now is 00:30. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Siyaset Forum 2007-2025