Siyaset Forum

Siyaset Forum (https://www.siyasetforum.com.tr/index.php)
-   Haberler (https://www.siyasetforum.com.tr/forumdisplay.php?f=120)
-   -   Türkiye'nin tavrı NATO'yu karıştırdı! (https://www.siyasetforum.com.tr/showthread.php?t=145781)

Gönülden 03-21-2011 15:04

Türkiye'nin tavrı NATO'yu karıştırdı!
 
Türkiye, NATO'nun Libya'ya yönelik askeri operasyon planlarının gözden geçirilmesini ve uçuşa yasak bölge alanının daraltılmasını talep etti.



8 NATO ülkesinin büyükelçilerinin Brüksel'deki Libya zirvesinde, Türkiye'den itiraz geldi.

TSİ 16.00'da başlayan toplantıya ara verilmesinin en büyük nedeninin de bu itiraz olduğu belirtildi.

Tek itiraz eden ülke olan Türkiye'nin çekinceleri şöyle sıralandı: Uçuşa yasak bölge için yapılacak NATO operasyonu planlarının, koalisyon güçlerinin müdahalesinden önce yapıldığı ve bu nedenle gözden geçirilmesi gerektiği, uçuşa yasak bölge alanının daraltılmasının gerektiği...

Ankara'da Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu başkanlığında yapılan Libya zirvesinde, NATO'nun taleplerinin konuşulduğu haberlerinin geldiği saatlerde, Türkiye'nin NATO'dan talepleri olduğu ortaya çıktı.

TSİ 16.00'da başlayan ve 28 üye ülkenin büyükelçilerinin katıldığı toplantıya ara verilmesinin en büyük nedeninin de bu talepler olduğu belirtildi.

Türkiye'nin, Libya'nın hava sahasının uçuşa yasak bölge ilan edilmesine yönelik NATO'nun yapacağı askeri operasyona itiraz ettiği, buradaki askeri planların gözden geçirilmesini talep ettiği kaydedildi.

Bunun nedenini de, NATO Büyükelçisi Haydar Berk açıkladı: "NATO'nun tüm planlama çalışmaları, koalisyon güçlerinin operasyon yapmayacağı göz önünde bulundurularak yapıldı. Oysa 24 saatten bu yana askeri operasyan gerçekleştiriliyor ve çok sayıda sivil hayatını kaybetti."

Türkiye'nin, çok şiddetli olan NATO'nun operasyonlarının mutlaka gözden geçirilmesi gerektiğini, hem operasyonel katılım hem de uçuşa yasak bölge alanın daraltılmasını talep ettiği belirtiliyor. Yani Türkiye, NATO'nun Libya'ya güçlü ve şiddetli bir kuvvetle girmemesi gerektiğini çünkü koalisyon güçlerinin oparasyon yaptığını ve bu nedenle NATO planlarının onaylanmadan gözden geçirilmesini istiyor.

İngiltere'den de, Türkiye'nin itirazının Libya'ya zaman kazandırdığı açıklaması gelirken, aynı zamanda Türkiye'nin çekincelerinin gidirilmesi için müzakere edilmesi gerekliliğinin altı çizildi.

"TÜRKİYE SÜRECİ DEĞERLENDİRİYOR"
Öte yandan, NATO'nun Türkiye'den asker, üs veya liman talebi bulunmazken, Pentagon'dan operasyonlarla ilgili yapılan açıklamada da, "Türkiye hala süreci değerlendiriyor" dendi.






HaArP 03-21-2011 15:49

Bu uyarıların muhattabı kim?



Amerikan Savunma Bakanı Robert Gates'den ikinci kez "bölünme" uyarısı geldi: Libya'nın ikiye bölünmesi istikrarsızlık formülü olabilir. Kaddafi'nin öldürülmesi fikri iyi değil.





http://www.iyibilgi.com/images/haber/24077.jpg Amerikan Savunma Bakanı Robert Gates, Libya'nın yönetim olarak ikiye bölünmesinin istikrarsızlık için bir formül olabileceğini söyledi. Libya'ya ilişkin açıklamalarda bulunan Gates, Libya lideri Muammer Kaddafi'nin öldürülmesinin ise iyi bir fikir olmayacağını belirtti.
Gates, "BM Güvenlik Konseyi'nin kararı çerçevesinde operasyon yapmamızın önemli olduğunu düşünüyorum." dedi.
Operasyonun idaresi hakkında da ipuçları veren Gates, Pentagon'un, misyonun kontrolünün birkaç gün içinde bir koalisyona devredilmesini umduğunu belirtti. Gates, koalisyonun gelecekteki liderliğinin belirsiz olduğunu; ancak NATO mekanizmasının kullanılarak Fransa ve İngiltere'ye bırakılabileceğini belirtti.
(CİHAN)




http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=201876

HaArP 03-21-2011 15:53

Libya sendromu: AB kaça bölünür?



Fransa'nın 'tezcanlılığı', Almanya'yı rahatsız etmişe benziyor. Avrupa Birliği projesi, bu kutuplaşmadan ne kadar etkilenir?





http://www.iyibilgi.com/images/haber/44764.jpg Libya konusunda NATO'da olduğu gibi AB içinde de görüş ayrılıkları sürerken Almanya, Arap Birliği'nden gelen eleştirilerin kendilerini haklı çıkardığını savundu.
Libya'ya operasyon konusunda Batıyla ayrı düşmekle eleştirilen Almanya'nın Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle, AB'li mevkidaşlarıyla toplantısı öncesinde yaptığı açıklamada, "Riskleri hesaplayarak Alman askerleriyle katılmamaya karar verdik. Müdahalenin daha üçüncü gününde Arap Birliği'nin bu müdahaleyi eleştirmesi bence iyi nedenlerimizin olduğunu gösteriyor" dedi.
Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa, dün Kahire'de yaptığı açıklamada "Yaşananlar uçuşa yasak bölge hedeflerinden farklılaşıyor. Bizim istediğimiz sivillerin daha fazla bombalanması değil onların korunması" ifadesini kullanmıştı.
İspanya Dışişleri Bakanı Trinidad Jimenez ise Libya'da uçuşa yasak bölge uygulanmasını ve sivillerin korunması için tüm önlemlerin alınmasını öngören BM Güvenlik Konseyi kararına uyumun aynı zamanda askeri önlemleri de içerdiğini kaydederek, sözlerine açıklık getirmesi için Amr Musa'yla konuşmaya çalışacağını belirtti.
Finlandiya Dışişleri Bakanı Aleksandır Stubb da Arap Birliği'nin eleştirilerinin abartıldığını savundu.
Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn ise hafta sonunu toplantılarla geçirmesine rağmen Libya konusunda karar alamayan NATO'dan hızlı davranmasını istedi.
Asselborn, Libya'ya işlerin kötü gitmesi halinde müdahale eden koalisyonun sorumluluğu NATO'ya devretmek isteyeceğini belirterek, "Şimdiden kimin ne yapacağına karar vermeliyiz. Çünkü koalisyon ve NATO arasındaki bu oyun tüm uluslararası topluma zarar veriyor" diye konuştu.
AB dışişleri bakanlarının Libya'ya yeni yaptırımlar ve insani yardım faaliyetlerinde güvenliğin sağlanması konusunda kararlar alması bekleniyor.
A.A.




http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=201850

HaArP 03-21-2011 16:23

Wallerstein: Libya ve dünya solu



Immanuel Wallerstein, 'Libya ile ilgili o kadar çok ikiyüzlülük ve kafası karışık analiz var ki, nereden başlayacağını bilmek zor' diyerek isyanın en çok gözardı edilen yönüne odaklanıyor.





Libya'da yaşananlar ile ilgili o kadar çok ikiyüzlülük ve kafası karışık analiz var ki, nereden başlayacağını bilmek zor. Çok sayıda boyuta sahip bu durumun en çok gözardı edilen yönü, dünya solundaki derin bölünme. Birkaç Latin Amerika ülkesi, en ilgi çekeni Venezuela, Albay Kaddafi'ye gereğinden fazla destek içinde. Fakat dünya solunun Ortadoğu, Asya, Afrika, Avrupa ve gerçekte Kuzey Amerika'daki sözcüleri net bir şekilde aynı fikirde değil.
Hugo Chavez'in analizi öncelikle, gerçekte tamamen, Birleşik Devletlerin ve Batı Avrupa'nın Kaddafi rejimine yönelik yayınlaya geldiği tehdit ve kınamalarına odaklanıyor gibi görünüyor. Kaddafi, Chavez ve diğerleri batı dünyasının Libya'yı işgal etmekte ve Libya'nın petrolünü "çalmak"ta olduğunda ısrar ediyorlar. Tüm bu analiz yaşanmakta olanı tümüyle kaçırıyor ve Chavez'in hükmü üzerinde -ve gerçekte onun ünü ile birlikte dünya solunun geri kalanı üzerinde- bir gölge oluşturuyor.
Her şeyden önce, son 10 yılda ve birkaç hafta öncesine dek, batı dünyası hep Kaddafi'nin arkasındaydı. Zira Kaddafi, her türlü yoldan hiçbir koşulda "terörizm" destekçisi olmadığını kanıtlamaya çalışıyor ve anaakım dünya ekonomisi ve jeopolitiğine sadece tümüyle entegre olmayı diliyordu. Libya ve batı dünyası peşi sıra kazançlı anlaşmalara giriyordu. Kaddafi'yi dünya antiemperyalist hareketinin kahramanı olarak görmek, en azından son on yılda, benim için bu yüzden zor.
Hugo Chavez'in analizinin kaçırdığı ikinci nokta, Libya'da batı dünyasının belirgin bir askeri müdahalesinin olmayacağı. Kamuoyuna yönelik açıklamalar tamamen birer üfleme püfleme ve evde yerel düşünüşü etkilemeye göre düzenlenmiş. Güvenlik Konseyi kararı olmayacak, çünkü Rusya ve Çin bunun yanında durmayacak. NATO kararı olmayacak, çünkü Almanya ve bazı diğerleri bunun yanında durmayacak. Sarkozy'nin militan anti-Kaddafi duruşu bile Fransa içinde direnişle karşılaşıyor.
Tüm bunların üzerinde, Birleşik Devletler'de askeri müdahaleye muhalefet, hem halktan hem de daha önemlisi ordudan geliyor. Savunma Bakanı Robert Gates ve ABD Genelkurmay Başkanı Amiral Mullen çok açık bir şekilde kamuoyuna uçuşa yasak bölge kurulmasına muhalefetlerini açıkladılar. Gerçekte, Bakan Gates daha ileri gitti. 25 Şubat'ta West Point'te hava harp okulu öğrencilerine şunları söyleyerek adres gösterdi: "Bana göre, gelecek savunma bakanlarından herhangi biri başkana Asya'ya, Ortadoğu'ya ya da Afrika'ya büyük bir Amerikan kara ordusu gönderilmesini tavsiye ederse kafadan muayene edilmeli."
NATO güçlerinin eski komutanı emekli General Wasley Clark, ordunun bu görüşünün altını çizmek için 11 Mart'ta Washington Post'a "Libya ABD askeri müdahalesine testi karşılamaz" başlığı ile editöryal bir eleştiri yazdı. Öyle, şahinlerin ABD müdahalesi çağrılarına rağmen, Başkan Obama direnecektir.
Bu yüzden mesele, Batının askeri müdahalesinin olup olmaması değil. Mesele, ikinci Arap ayaklanması için tüm muhalefeti en vahşi şekilde bastırma girişiminin sonucu. Libya; Tunus ve Mısır'daki başarılı isyanlar nedeniyle hengamede. Ve burada gizli saklı bir şey varsa o da, Kaddafi ile Batı arasında Arap devrimini yavaşlatma, hatta ezme konusundadır. Kaddafi, başarıları ölçüsünde bölgenin tehdit altındaki diğer tüm despotlarına, kalmanın tek yolunun ödünlerden ziyade şiddetli baskı olduğu mesajını gönderiyor.
Latin Amerikanı'nın bazı sol hükümetleri yapmasa da, dünyanın geri kalanında solun gördüğü şey bu. Mısır isyanı analizinde Samir Amin'in işaret ettiği gibi, protestocular arasında bir birinde farklı dört bileşen vardı- gençlik, radikal sol, orta sınıf demokratları ve İslamcılar. Radikal sol, bastırılan sol partiler ve yeniden canlandırılan sendikal hareketleri birleştiriyor. Libya'da bundan çok çok daha küçük bir radikal sol ve daha zayıf bir ordu (Kaddafi'nin kasıtlı politikası yüzünden) olduğuna şüphe yok. Bu yüzden sonuç çok belirsiz.
Arap Ligi'nde bir araya gelen liderler Kaddafi'nin politikalarını kınayabilirler, fakat bir çoğu, hatta çoğu gizlice onu alkışlıyor -ondan kopya ediyor- olabilirler.
Dünya solundan iki parça tanıklıkla bitirmek iyi olabilir. Afrika'da çoğu radikal hareketlerle dayanışma faaliyetleri yüzünden iyi bilinen İrlandalı Marksist aktivist Helena Sheeham, Kaddafi rejimi tarafından Libya'da bir üniversite konferansına davet edilmişti. Hengame patlak verdiğinde ülkeye varmıştı. Üniversitede konferanslar iptal edildi ve sonuç olarak kendisini davet edenler tarafından terk edildi, çıkışı kendisi yapmak zorunda kaldı. Günlüğüne son gün, 8 Mart'ta şöyle yazdı: "Rejimle ilgili tom kararsızlıklar gitti, gitti, gitti. Bu bir acımasızlık, yozlaşma, namussuzluk, hile."
Ayrıca solun sesi Güney Amerika sendikalar federasyonu COSATU'nun açıklamasına da bakabiliriz. Libya rejiminin sosyal başarılarını övdükten sonra COSATU şöyle diyor: "COSATU, yine de bu başarıların baskıcı Albay Kaddafi diktatörlüğünü protesto edenlere yönelik büyük kıyımının özrü olarak kullanılmasını kabul etmemektedir ve Libya ile tüm kıta genelinde insan hakları ve demokrasiye desteğini tekrarlamaktadır."
Gelişmeleri yakından izlemeye devam edelim. Tam şimdi dünyanın en kritik mücadelesi ikinci Arap ayaklanması. Bu mücadelede gerçekten radikal bir sonuç elde etmek yeterince zor. Araplar ve gerçekte tüm dünya ve sol için Kaddafi en temel engel. Hepimiz Simone de Beauvoir'in şu özlü sözünü hatırlamalıyız belki: "Özgür olmayı istemek başkaların da özgür olmasını istemek demek."
*Şenol Gürkan, İmmanuel Wallerstein'in 16 Mart 2011 tarihli bu makalesini http://www.zcommunications.org adresinden alıntılayarak ETHA için çevirdi.

http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=201879

unnamed 03-21-2011 16:29

bu ikazı dinlerlermi..
bence hayır...
adamların derdi özgürlük ordaki insanlar değil ki...
tek dert petrol...

YouTube Video
ERROR: If you can see this, then YouTube is down or you don't have Flash installed.

HaArP 03-21-2011 17:03

Onların da değilse, Kaddafi kimin hedefi?



İngiltere Genelkurmay Başkanı David Richards askeri müdahalede Kaddafi'nin "kesinlikle" hedef olmadığını söyledi.





http://www.iyibilgi.com/images/haber/45772.jpg BBC'ye yaptığı açıklamada, Birleşmiş Milletler'in (BM) de buna izin vermediğini belirten Richards, "BM Libya'ya müdahaleyi sivilleri koruma amaçlı izin verdi." şeklinde konuştu. General Richards, "Sivil halka zarar vermemeye yönelik sorumluluğumuzun çok ama çok iyi bir şekilde farkındayız." dedi.
"Kaddafi'nin kendisi hedefinizde mi?" şeklindeki soruya ise Richards, "Hayır, kesinlikle hayır. BM kararlarında buna izin yok. Bu konu hakkında daha fazla açıklama yapmak istemiyorum." diye cevap verdi.
(CİHAN)

http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=201897

Sevban 03-21-2011 17:29

Onların tek hedefi petrol... Bir müslümanın ölüp ölmemesi kafirin umrundamı...

Hüdaverdi 03-21-2011 17:33

Arap birliğimi ne ayak öyle bir şey yok muydu yahu ? Hani Bahreyn e giren kimlerdi ? Onlar yapsa gam yemem.Gerçi onlar da piyon.

HaArP 03-21-2011 19:06

Altını çizdiler: Kartlar bizim elimizde



Libya ile ilgili olarak ABD ve İngiltere'den sonra söz Fransa'da: "Bugün inisiyatifi alan NATO değil."





http://www.iyibilgi.com/images/haber/45548.jpg Fransa Dışişleri Bakanı Alain Juppe, Arap ülkelerinin, Libya operasyonunu NATO'nun kontrolüne devredilmesine karşı olduğunu öne sürdü.

Alain Juppe, "Arap Birliği, operasyonun tamamen NATO komutasına bırakılmasına karşı. Bugün inisiyatifi alan NATO değil." şeklinde konuştu.
Brüksel'de basın toplantısı düzenleyen Juppe, sivillerin korunması amacıyla oluşturulan baskının Muammer Kaddafi hükümetini devirmesini umduğunu da söyledi.

(CİHAN)




http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=201911

HaArP 03-21-2011 19:11

Davutoğlu'ndan Batı güçlerine ince uyarı

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Libya'da koalisyon güçlerinin yaptığı müdahalede uluslararası hukukta yer alan prosedürlere yeterince uyulmadığı kanaatinin kendilerinde oluştuğunu aktardı.





http://www.iyibilgi.com/images/haber/45542.jpg Dışişleri Konutunda Türk-Amerikan İş Konseyi üyelerini kabul eden Bakan Davutoğlu burada Libya konusunda açıklamalarda bulundu. Libya'da akan kana razı olamayacaklarını söyleyen Davutoğlu, "BM Güvenlik Konseyi kararının alındığı gün Ulusal Konsey temsilcilerini ağırladık. Yoğun müzakereler gerçekleştirdik. Herhangi bir operasyona, (BM Güvenlik Konseyi kararına gerek kalmadan) kanın durması için netice almaya çalıştık." diye konuştu. 'Libya Libyalılarındır' sözünü ortaya koyduklarını belirten Davutoğlu, "Bu ülkeye müdahalenin kaynakların paylaşımı şeklinde olmaması gerektiğini belirttik. Libya'nın toprak bütünlüğünün korunması gerektiğini BM'de savunduk." diye konuştu.
BM kararına desteğin insani yardım noktasında olduğunu ve daha fazla can kaybının yaşanmaması için silah amborgosunun konulmasını savunmak olduğunu belirten Davutoğlu, "Libya'nın Irak'a benzer bir operasyona maruz kalmamasına özen gösterdik, bu yönde telkinlerde bulunduk." dedi. Paris'teki zirvede de bu kanaatlerini ifade ettiklerini bildiren Davutoğlu, "Bir koalisyonun oluşması için uluslararası hukukta prosedür vardır. Biz bu prosedüre yeterince uyulduğu kanaatinde değiliz. Bir karar alındı ve operasyon başladı. Operasyon sürürken de bütün taraflara, Libya halkının barış ve esenliğinin korunması yönündeki arzumuzu ilettik." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin son dönemde Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Körfez ülkelerinde yaşanan hadiseleri çok yakından takip ettiğini bildiren Davutoğlu, tüm yaşanan olaylara karşı ülkenin kararlı ve ilkeli bir duruş sergilediğini belirtti. Bu ülkelerde insan hakları ve demokrasinin geliştirilmesi ile daha iyi bir yönetim anlayışlarını dile getirdiklerini vurgulayan Davutoğlu, Libya'daki gelişmelerin diğer ülkelerdekinden farklılık arzettiğini ve çok sayıda can kaybı yaşandığını söyledi. Bu can kayıplarını hiçbir şekilde arzu etmediklerini kaydeden Davutoğlu, 25 bin vatandaşın tahliyesini başarıyla yürüttükleri anımsatarak, Libya'da 10 bin Türk kaldı şeklindeki haberleri yalanladı. Davutoğlu, Libya'da hem hükümet hem de Bingazi'deki taraflarla görüştüklerini söyleyerek, 1 Mart'ta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Mumammer Kaddafi'ye çekilmesi yönünde telkinde bulunduğunu ancak bu girişimlerin sonuçsuz kaldığını kaydetti.
(CİHAN)




http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=201901

HaArP 03-21-2011 19:23

İyibilgi okurları biliyor, onlar ı-ıh!



Robert Gates biraz yavaş. Hani ABD Savunma Bakanı olan. 9 Mart’ta iyibilgi dedi ki, ‘Çekiç Güç petrolden böler’. Nereyi? Libya’yı. Sen dün gece çık, ‘Libya ikiye bölünebilir’ de. Teklifimiz şu: Pentagon'u bize verin, iyibilgi de bizde kalsın. iyibilgi Ankara





http://www.iyibilgi.com/images/haber/45769.jpg Libya’da işlerin karışması zaten kaç günlük bir süreç? İyibilgi, Fransa ve ABD önderliğinde, Libya’nın doğusundaki direnişçileri korumak için bir şemsiye açılsın önerisini duyduğunda, yani Mart ayının 9’unda “Çekiç Güç Libya’yı petrolden böler” başlığını attı. ("O çekiç yüzünden bizim kafamız hâla davul gibi")
Ve aslında bu kadar kısa bir bakışla, okurlarına meselenin tamamını ve belki bitiş öyküsünü özetledi. Aradan 12 gün geçti ve dün gece geç saatlerde ABD Savunma Bakanı Robert Gates, “Libya'nın yönetim olarak ikiye bölünmesinin istikrar için bir formül olabileceğini söyledi.”
Buradan bakarak gerisini teknik ayrıntı olarak da görebilirsiniz veya bundan sonrasına bakabilirsiniz. Ama önemli ve üzücü olan şu ki, hâla bu topraklar aynı numarayı yutuyor. Dahası hâla buna imkan veren liderleri baş tacı ediyor. Ve tabi diğer ülkeler! Suni körler. Gözler ameliyat sırası onlara geldiğinden kendiliğinden açılacak ama...
www.iyibilgi.com

HaArP 03-21-2011 21:28

'Türkiye NATO müdahalesini bloke ediyor'



Alman Die Welt Gazetesi, Türkiye'nin Sarkozy'e öfkesi sebebiyle Libya'ya müdahaleyi bloke ettiğini iddia etti.





http://www.iyibilgi.com/images/haber/45773.jpg Alman "Die Welt" gazetesi, Türkiye'nin Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'ye öfkelendiği için NATO'nun Libya'ya müdahalesini bloke ettiğini öne sürdü.
Gazetenin internet sayfası olan "weltonline"daki haberde, diplomatik çevrelerden edinilen bilgilere göre, Türk hükümetinin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı Cumartesi günü Paris'te düzenlenen Libya zirvesine davet etmediği için Sarkozy'ye öfke duyduğu ileri sürüldü.
Haberde, Libya lideri Muammer Kaddafi'ye bağlı hedeflere şu ana kadar en fazla saldırıyı düzenleyen ABD'nin, operasyonları desteklemeye devam etmeye hazır olduğu, ancak liderlik rolünü başka bir ülkeye devretmek istediği, Türkiye'nin de bu rolü Fransa'nın üstlenmesine karşı çıktığı kaydedildi.
NATO Konseyi'nin dün akşam Brüksel'de sadece Libya'ya silah ambargosu uygulanması konusunda görüş birliği sağladığı hatırlatılan haberde, diğer tüm adımların şu an Türkiye tarafından önlendiği iddia edildi.
Türkiye'nin ayrıca Arap dünyasındaki imajını kaybetmekten çekindiği ve sivillerin daha iyi bir şekilde korunmasının sağlanmasını istediği belirtilen haberde, Türk hükümetinin onayı olmadan NATO'nun Libya harekatında ne başkomutanlık rolünü üstlenebileceğine, ne de Libya üzerindeki uçuş yasağını denetleyebileceğine işaret edildi.
Brüksel'deki diplomatların, bu çekişmenin yakın bir zamanda çözüme kavuşturulabileceği konusunda iyimser olmadığı da kaydedildi.
Dünya Bülteni




http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=201933

HaArP 03-21-2011 21:33

'Çok tehlikeli bir durum'

"Libya'daki olaylar, çok çabuk devam ediyor. Çok tehlikeli bir durum tabii ki. Her iki ülke 1973 numaralı kararı uygulamak için çalışıyor, beraber çalışıyoruz ve NATO içinde çalışıyoruz, çok önemli bir şekilde"





http://www.iyibilgi.com/images/haber/45583.jpg ABD Büyükelçisi Francis J. Ricciardone, Libya'ya yönelik operasyonun Libyalıların iyiliği için yapıldığını söyledi. ABD'li elçi, CHP Genel Merkezi'ni ziyaretinde Libya'ya yönelik operasyonu değerlendirdi. Ricciardone, operasyonun Libyalılar için yapıldığını vurguladı.
(CİHAN)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone, ABD ve Türkiye'nin Libya konusunda yakın bir işbirliği yapması gerektiğini söyledi. Libya halkının güvenliğini korumak için çalıştıklarını savunan Ricciardone, seçimde herhangi bir partiyi desteklemediklerini belirtti.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na nezaket ziyaretinde bulunan Ricciardione, yaklaşık 1 saat süren görüşmenin ardından açıklama yaptı. Kılıçdaroğlu ile görüşmesinin gayet samimi ve güzel geçtiğini söyleyen Ricciardone, görüşmede her konudan bahsettiklerini dile getirdi. Türkiye'deki seçim süreciyle yakından ilgilendiklerini söyleyen Ricciardone, herhangi bir partiyi desteklemediklerini, Türkiye'yi desteklediklerini aktardı.
Bir gazetecinin 'Türkiye'nin Libya'ya operasyon konusunda endişeleri olduğu görülüyor, siz bu endişeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?' sorusu üzerine "Ülkelerimizin en yakın bir şekilde işbirliği yapması gerek. Libya'daki olaylar, çok çabuk devam ediyor. Çok tehlikeli bir durum tabii ki. Her iki ülke 1973 numaralı kararı uygulamak için çalışıyor, beraber çalışıyoruz ve NATO içinde çalışıyoruz, çok önemli bir şekilde. En önemli şey, Libya halkının güvenliğini korumak için çalışıyoruz." cevabını verdi.
'Türkiye'den bu konudaki beklentileriniz nedir?' sorusuna da Ricciardone, "Türkiye'nin özel imkanları var. Dün de olduğu gibi bu akşam da Brüksel'de çok önemli bir NATO toplantısı olacaktır. O toplantıda tam bu konuda beraber görüşeceğiz. Ben bu konuda ayrıntılı bir şey söyleyemem. Çünkü Türk ve Amerikan uzmanlarımız bu akşam tekrar buluşacaklar." değerlendirmesi yaptı.
Dünya Bülteni




http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=201926

duman 03-21-2011 21:47

Türkiye'den başka Libya'nın iyiliği için birşeyler yapmaya çalışan başka bir ülke var mı ?.. Bu konuda yalnız kalsak bile sonuna kadar elimizden geleni aklı selim içerisinde yapmalıyız....

HaArP 03-21-2011 21:54

Bütün bu haberlerin işaretlerinde acizane derin mesajların ve dönen olayların karşılığını izah etmeye çalışalım !

Burada söylemek gerekirse Hedef İran'dır dolaylı olarakda Türkiye'dir !!!

Dünya Petrol, Devrimler, İnsan kanı üzerinden siyasetle oyalanırken !(Bunlar doğrudur lakin şeytani projenin şeytanilere göre alt düzeyidir) Yeni Dünya Düzenlerini engelleyenleri siyasetine göre bertaraf etme stratejisi ve 3ncü Dünya Savaşı öncesi taşları yerine koyma stratejisidir...!

Tunus, Mısırdaki Halk hareketleri Ortadoğudaki Demokrasi görünümlü hareketlerin nedeni İran'daki Rejimin devrilmesi üzerine idi ! Başaramadılar(Aslında bir aşama desek daha doğru olur) ! İran etkilenmedi ! İkinci safhaya geçtiler ! Çünkü Tek Dünya Devletini ve İsrail imparatorluğunu kurabilmek için İsrail'in dibinde İran rejimi sağ kaldığı sürece İsrail İmparatorluğu hayaldir !

İkinci safhanın hesabı ise Libya üzerinden Afrika'yı bölmek bu normal stratejinin devamı olur iken bu arada İran'a şu mesajı verme gayretindeler : Nato kararıda olsa Bm kararıda olsa Hukuk'u uydurur sanada aynısını yaparız gel 'demokrasiye' geç yani engelini kaldır ! Bu stratejide uymassa Allahualem 2012'de 3ncü safha olan Doğrudan saldırıya geçeceğiz !

Bu arada Türkiye bu mesajı aldığı ve bildiği için Nato, Bm kararları ile İran'a zemin hazırlanmasını engelliyor ! Bir taraftan Suudi Arabistan'ı tehditle Bahreyn'in üzerine salan şeytanilerin hedefide İran'ı kıskaca almak ve şii-sünni savaşı ile tüm Müslüman alemini tehdit ediyorlar ki Sunniler şiileri ikna etsin yahut kendi içlerinde bu işi halletsinler ! Türkiye bir taraftan 'Kerbela'ya atıf' yaptığı mesaj uyandırmak üzeredir ! 'Nato'nun ne işi var' mesajı'da İran'a hukusal zemin hazırlama'nın önüne geçmesidir ! Türkiye derin bir strateji ile bloke vazifesi gösterirken bir taraftanda tehdit edilir hale getiriliyor !

Rabbim Yar ve Yardımcımız Olsun ! En Doğrusunu Allah c.c. Bilir...!

HaArP 03-21-2011 22:23

Amerika perdenin arkasına geçiyor

ABD: Libya operasyonlarındaki rolümüzü azaltacağız





http://www.iyibilgi.com/images/haber/32240.jpg Amerikan Savunma Bakanı Robert Gates, ABD'nin Libya'ya yönelik operasyondaki rolünü kısa süre içinde azaltacağını söyledi. Gates, Rus Interfax ajansında yer alan açıklamasında koalisyonun kendisine hedef olarak Libya lideri Muammer Kaddafi'yi belirlemesinin de hata olacağını ifade etti.
(CİHAN)




http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=201934

manifesto 03-21-2011 23:29

Alıntı:

Türk hükümetinin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı Cumartesi günü Paris'te düzenlenen Libya zirvesine davet etmediği için Sarkozy'ye öfke duyduğu ileri sürüldü.
O toplantıya katılmaması Erdoğan'a bir şey kaybettirmez ama Sarkozy bu salak saldırılarla çok şey kaybedecektir.
Eğer Türkiye gündemi iyi yakalar ise bu operasyona muhalif olanları organize edebilirse hevesleri kursaklarında kalabilir
Şuan zaten NATO yu saldırıların dışında tutmuşa benziyor ama bu nekadar sürebilir veya yeterli gelir zamanla ortaya çıkacak.Yarın ki grup toplantısı çok önemli.Türkiye zaten yeni pozisyonu gereği bu operasyonlara kesinlikle askeri destek vermeyecektir ve bir an önce bitmesi için de çabalayacaktır.Kaddafi'yi göndermenin barışçı bir yolunu bulursa Fransa ve ABD yi rezil edebilir.

HaArP 03-21-2011 23:46

Alıntı:

ve bir an önce bitmesi için de çabalayacaktır.Kaddafi'yi göndermenin barışçı bir yolunu bulursa Fransa ve ABD yi rezil edebilir.

Biraz açabilirmisiniz ?

HaArP 03-22-2011 00:04

'Tablonun netleşmesini bekliyoruz'

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Libya konusunda bütün çalışmaların yakinen ve aktif bir tavırla takip edildiğini belirterek, süreci başından beri belli ilkeler etrafında yönettiklerini söyledi.





http://www.iyibilgi.com/images/haber/42351.jpg Davutoğlu, CNN Türk Televizyonunda katıldığı programda yaptığı açıklamada, NATO'nun ikinci toplantısının karar almadan dağılması ile ilgili olarak, NATO'nun çok köklü bir uluslararası örgüt olduğunu, bu tür durumlarda istişare ve karar alma usulleri olduğunu kaydetti.
NATO'da böylesi önemli bir konunun ayrıntılarıyla tartışılmasının olağan olduğunu belirten Davutoğlu, Türkiye'nin Paris toplantısı sonrasında ortaya çıkan yeni durumun değerlendirilmesini istediğini söyledi.
Davutoğlu, "tablonun netleşmesinin atılacak adımlar açısından zaruri olduğunu" kaydetti.
Dışişleri Bakanı, Libya konusunda "bütün çalışmaların yakinen ve aktif bir tavırla takip edildiğini" belirterek, NATO operasyonu için Türkiye'nin şartları konusunda şunları söyledi:
"BM kararı var, bu kararların zaten tanımladığı bir çerçeve var, bu çerçevenin dışına çıkan bir NATO operasyonu bunu meşru kılamaz. (...) Libya halkının selameti noktasında Türkiye böyle bir çabanın içinde olur ancak maalesef Paris toplantısı bu çerçevenin ötesinde yeni bir durum ortaya çıkardı."
BM Güvenlik Konseyi'nin aldığı kararın bağlayıcı olduğunu ifade eden Davutoğlu, Libya'da çatışmaların devam etmesi sonucu ateşkes sağlama çabalarının başarısız olduğunu ancak Libya'da operasyon noktasında BM çağrısıyla ilgili ülkelerin ya da katkıda bulunmak isteyen ülkelerin katılımının sağlanması gerektiğini kaydetti. Davutoğlu, "Kararın merci ve şemsiyesinin BM olması gerektiğini" vurguladı.
Türkiye'nin Libya konusunda "kafasının çok net olduğunu" belirten Davutoğlu, süreci başından itibaren belli ilkeler etrafında yönettiklerini söyledi.
"Tunus'ta ilk olaylar başladığında, bu kadar uzun sürede iktidarda kalanların, o ülkelerin düştüğü durumun sorumluluğundan kaçmalarının mümkün olmadığını açıkladığını" hatırlatan Davutoğlu, "çok dikkatli ve zor bir dönemden geçildiğini, bölgede değişimin zorunlu olduğunu ancak bunun barışçıl bir dönüşüm olması gerektiğini" kaydetti.
Davutoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan toplantıda, son gelişmeleri değerlendirdiklerini ve yoğun bir istişare trafiği yürüttüklerini belirtti.




http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=201941

HaArP 03-22-2011 11:15

Davutoğlu: Libya'ya silah doğrultamayız
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin Libya konusunda "kafasının çok net olduğunu belirterek, "Biz hiçbir Libyalı kardeşimize silah doğrultmayız" dedi.





Dünya Bülteni / Haber Merkezi
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Libya konusunda bütün çalışmaların yakinen ve aktif bir tavırla takip edildiğini belirterek, süreci başından beri belli ilkeler etrafında yönettiklerini söyledi. Davutoğlu, "Biz hiçbir Libyalı kardeşimize silah doğrultmayız" dedi.
CNN TÜRK'te Taha Akyol'un sunduğu "Egrisi Doğrusu" programına konuk olan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, NATO'nun ikinci toplantısının karar almadan dağılması ile ilgili olarak, NATO'nun çok köklü bir uluslararası örgüt olduğunu, bu tür durumlarda istişare ve karar alma usulleri olduğunu kaydetti.
NATO'da böylesi önemli bir konunun ayrıntılarıyla tartışılmasının olağan olduğunu belirten Davutoğlu, Türkiye'nin Paris toplantısı sonrasında ortaya çıkan yeni durumun değerlendirilmesini istediğini söyledi.
Davutoğlu, "tablonun netleşmesinin atılacak adımlar açısından zaruri olduğunu" kaydetti.
Dışişleri Bakanı, Libya konusunda "bütün çalışmaların yakinen ve aktif bir tavırla takip edildiğini" belirterek, NATO operasyonu için Türkiye'nin şartları konusunda şunları söyledi: "BM kararı var, bu kararların zaten tanımladığı bir çerçeve var, bu çerçevenin dışına çıkan bir NATO operasyonu bunu meşru kılamaz. (...) Libya halkının selameti noktasında Türkiye böyle bir çabanın içinde olur ancak maalesef Paris toplantısı bu çerçevenin ötesinde yeni bir durum ortaya çıkardı."
BM Güvenlik Konseyi'nin aldığı kararın bağlayıcı olduğunu ifade eden Davutoğlu, Libya'da çatışmaların devam etmesi sonucu ateşkes sağlama çabalarının başarısız olduğunu ancak Libya'da operasyon noktasında BM çağrısıyla ilgili ülkelerin ya da katkıda bulunmak isteyen ülkelerin katılımının sağlanması gerektiğini kaydetti.
Davutoğlu, "Kararın merci ve şemsiyesinin BM olması gerektiğini" vurguladı.
TÜRKİYE'NİN KAFASI NET
Türkiye'nin Libya konusunda "kafasının çok net olduğunu" belirten Davutoğlu, süreci başından itibaren belli ilkeler etrafında yönettiklerini söyledi.
"Tunus'ta ilk olaylar başladığında, bu kadar uzun sürede iktidarda kalanların, o ülkelerin düştüğü durumun sorumluluğundan kaçmalarının mümkün olmadığını açıkladığını" hatırlatan Davutoğlu, "çok dikkatli ve zor bir dönemden geçildiğini, bölgede değişimin zorunlu olduğunu ancak bunun barışçıl bir dönüşüm olması gerektiğini" kaydetti.
Davutoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan toplantıda, son gelişmeleri değerlendirdiklerini ve yoğun bir istişare trafiği yürüttüklerini belirtti.
Tunus'ta ve Mısır'da Türkiye'nin izlediği politikalara değinen Davutoğlu, "Her ülkenin özel şartları var. Her ülkenin özel şartlarında doğru politika neyse onun uygulanması gerekiyor" dedi.
Libya'daki süreçte, başından beri değişim çizgisinin içinde kalınması gerektiği yolunda mesajlar verdiklerini kaydeden Davutoğlu, Libya'da diğer ülkelerden farklı olarak Türk vatandaşlarının sayısının fazla olduğunu ve onların güvenliklerinin sağlanmasının ilk öncelikleri olduğunu belirtti.
LİBYA'NIN DEĞİŞMESİ LAZIM
"Libya'nın değişmesi lazım" diyen Davutoğlu, Muammer Kaddafi'nin çekilmesi gerektiğini, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Kaddafi ile görüşmesinde bunu çok net ifade ettiğini kaydetti.
Türkiye için önemli olanın bu dönüşümün barışçı yollarla yapılması olduğunu vurgulayan Davutoğlu, "İki tarafla da görüşerek, acaba bunu dış müdahale olmadan, Libya üzerinde bir takım hesaplar dönmeden, kalıcı düşmanlık oluşmadan çözebilir miyiz diye bütün araçlarımızı kullandık" diye konuştu.
Davutoğlu şunları söyledi: "Bu değişime direnmeye çalışan ve kendi halklarını onur, hak, özgürlük mücadelelerine kulak tıkayan herkes gider. (...) Bugün sıradan insanın tarihe ağırlığını koyduğu gündür"
Dışişleri Bakanı, "dış müdahale şartlarının gittikçe yaygınlaşmasının, değişim dalgasının doğallığını kaybetmesine neden olacağını ve bunun endişe verici olduğunu" belirtti.
"Libya'da endişelerinin azalmış değil artmış durumda olduğunu" vurgulayan Davutoğlu, "Paris toplantısını haklı olarak sorguluyoruz" dedi.
TÜRKİYE2NİN ASKERİ OPERASYONA KATKISI
Türkiye'nin askeri operasyona katkı verip vermeyeceği yolundaki soruya karşılık Davutoğlu, Libya'daki insanların esenliğine katkılarının ne olacağını değerlendirdiklerini belirterek, "Biz hiçbir Libyalı kardeşimize silah doğrultmayız" dedi.
Davutoğlu, sürecin işlemesi için nereye gidileceğinin zaman içinde netleşeceğini kaydetti.
BAHREYN'DEKİ GELİŞMELER
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Bahreyn'de mezhep çatışması çıkması ihtimalinin olduğunu belirterek, bunu engellemeye çalıştıklarını kaydetti.
Bölge ülkeleriyle de tansiyonun yükselmemesi için sürekli görüşmelerde bulunduklarını kaydeden Davutoğlu, "önemli olanın Türkiye'nin bütün ilişkilerini kullanarak Bahreyn'den hareket edecek mezhep çatışması dalgasını durdurmak olduğunu" kaydetti.
Davutoğlu, Bahreyn yetkililerinin reform çabası içinde olduğunu kendilerine ilettiklerini ifade ederek, sürecin müzakere çerçevesinde tutulmasının önemini vurguladı.
Bahreyn Dışişleri Bakanı'nın yarın, Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı'nın da çarşamba günü Türkiye'ye geleceğini söyleyen Davutoğlu, bu konuları yeniden ele alacaklarını belirtti.
Davutoğlu, "halkların iradelerini yansıtan şeffaf, hukuk devleti anlayışına sahip yönetimlerin bölgede yerleşmesinin temel hedefleri olduğunun" altını çizdi.
Suriye ile de sağlam dostluk ilişkileri olduğunu kaydeden Davutoğlu, "Ümit ederiz ki Suriye'de bu ihtiyaçlar, yönetim ile halk arasında bir gerilim oluşmadan sağlanır" diye konuştu.
Davutoğlu, "Suriye'de istikrar ile demokrasinin birlikte seyretmesini ümit ettiklerini" söyledi.

http://www.dunyabulteni.net/?aType=h...ticleID=152279

HaArP 03-22-2011 13:00

Çin, Libya'da derhal ateşkes ilan edilmesini istedi



Çin yönetimi, Batılı güçlerin bombalamaya devam ettiği Libya'da derhal ateşkes ilan edilmesini istedi.





Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jiang Yu, Çin'in acil ateşkes ve şiddeti sona erdirecek müzakereler istediğini söyledi.
cihan

http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=201981

HaArP 03-22-2011 14:08

"Asla ve asla..."



Başbakan Erdoğan, Meclis'teki grup toplantısında Libya'daki gelişmeleri değerlendirdi: "Türkiye asla ve asla Libya halkına silah doğrultan taraf olmayacaktır."





http://www.iyibilgi.com/images/haber/32589.jpg İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Dün Türkiye başta olmak üzere ortak coğrafyamızda kutlanan Nevruz Bayramı’nı kutluyorum. Nevruz’un özellikle bugünlerde bir kez daha derin acılar yaşayan coğrafyamızda yüreklere de nüfuz etmesini niyaz ediyorum.
Barışı simgeleyen Nevruz’un bazı şehirlerimizde şiddet eylemlerine dönüştürülmek istendiğini gördük. Neyse, milletvekili sıfatına rağmen eline taş alıp sokaklara çıkacak kadar, kamu görevlisine el kaldıracak kadar mantığını yitirenlere rağmen millet sağduyu içerisinde kutlamasını yaptı.
DOKUNULMAZLIĞA SIĞINIYORLAR
Bir milletvekili milletin kendisine yüklediği emaneti bu kadar ayaklar altına alabilir mi? Bizzat kendileri şiddete başvurmaya başladı. Dokunulmazlık zırhının altına sığınıp polise tokat atmak en basit tabiriyle densizliktir.
Bu olayla ilgili hukuki sürecin başlatılmasını istiyoruz. Bunun da sonuna kadar takipçisi olacağız.
RUSYA’YA VİZESİZ SEYAHAT 17 NİSAN’DA BAŞLIYOR
Geçtiğimiz hafta Rusya’da yaptığımız toplantı sonucunda ülkelerimiz arasında vize karşılıklı olarak kaldırıldı. 17 Nisan’dan itibaren iki ülke arasında vizesiz seyahat başlıyor.
LİBYA İLE İLİŞKİMİZ PETROL YÜZÜNDEN DEĞİL
‘Mısır için sesini yükselten Başbakan Libya için neden susuyor’ şeklinde bilgisizlikten kaynaklanan eleştiriler yapılıyor. Biz nerede, ne söyleyeceğimizi iyi biliriz. Bunlar istişare ile yaparız. Biz bakkal dükkânı değil, Türkiye’yi yönetiyoruz. Bizi sessiz kalmakla itham edenler bölgede esen rüzgârın ilhamını nereden aldığına çok dikkatli baksınlar. Biz sesimizi de tepkimizi de belli bir üslup içinde ortaya koyuyoruz. Biz demokrasinin, ifade özgürlüğünün tarafındayız. Çatışmanın, zulmün tarafında değiliz.
The Guardian Gazetesi’nin muhabiri tutuklanıyor Libya’da. Ülkemizin devreye girmesi isteniyor. Bizim devreye girmemizle serbest bırakılıyorlar. Bunları görmemekte ısrar edenler başlarını kumdan çıkarıp etrafına baksınlar. Libya ile ilişkimiz petrol ya da çıkar ilişkisi değildir. Türkiye’nin Libya’da buna yönelik hesabının olmadığını Libya’daki kardeşlerimiz iyi biliyor. Trablus’un da Bingazi’nin de her bir ferdi bizim öz be öz kardeşimizdir.
KADDAFİ İLE BİZZAT GÖRÜŞTÜK
Libya’da hadiseler başlayınca taraflarla diyalog halinde olduk. Kaddafi ile de oğluyla da görüşmelerimizi bizzat yaptık.
İlişkinin koptuğu an her şeyin bittiği andır. Diplomaside ilişki koparılmaz, sürdürülür. Mısır’daki ya da Tunus’taki gibi devrimin kansız yapılması için kılı kırk yaran bir hassasiyette olduk. Libya’da 500’e yakın vatandaşımız var. Onlar da gelme talepleri olmadığı için orda.
OBAMA İLE GÖRÜŞTÜM
Dün akşam Obama ile görüştük. Önceki gün İngiltere ve Hollanda Başbakanı ile görüştüm. Cameron aradı. Libya konusunu yarım saat değerlendirdik. Kaddafi’ye 1 Mart ve sonrasında kendilerine onurlu bir şekilde çekilme taleplerimizi ilettik.
Bizim hassasiyetimiz Libya’daki dönüşümün sorunsuz olabilmesi içindi. Libya kendi meselesini harici müdahalelerle değil kendisi çözsün istedik. Bu tür operasyonların can kayıplarını arttırdığını gördük geçmişte. Paris toplantısını elbette sorgulayacağız, elbette eleştireceğiz. Libya’ya yönelik sadece ve sadece insani yardım amaçlı operasyonun şemsiyesi BM olmalıdır. Operasyon meşru bir zeminde gitmelidir.
TÜRKİYE LİBYA HALKINA SİLAH DOĞRULTMAYACAK
NATO’da yapılacak toplantıda tutumumuzu bildireceğiz, ardından da kamuoyunu bilgilendireceğiz
Toplantı dün yapılacaktı, bugüne ertelendi. Meclis’te vekilleri bilgilendirmek amacıyla bir oturum yapılmasını planlıyoruz. Dışişleri Bakanı da bilgi vermek amacıyla muhalefeti ziyaret edecek.
Libya’daki operasyon petrol ve çıkar amaçlı olarak algılanıyor olması bizim haklılığımızı ortaya koymuştur. Libya halkının esenliğini, iç barışını temel hedefler olarak görüyoruz. Türkiye asla ve asla Libya halkına silah doğrultan taraf olmayacaktır. Türkiye’nin politikası çok nettir, tavrı nettir. Sonuç getirecek çabalara da Türkiye her zaman destek olmaya da devam edecektir
YEMEN VE BAHREYN’DEKİ ÇATIŞMALAR
Yemen ve Bahreyn’de devam eden olaylar karşısındaki endişemizi de gerekli platformlarda dile getiriyoruz. Bahreyn’de değişim adı altında çatışmaların mezhep çatışmalarına dönmesi bizi rahatsız eder.
Yemen’de, Suriye’de gereksiz olayların çıkmaması için hiçbir ülkenin yapmadığı kadar çaba içindeyiz
Bu bölgede Ak Parti iktidarı döneminde ne olursa olsun hükümetimiz orada yer alacak, tribünde bir seyirci olarak kalmayacaktır.




http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=202019


All times are GMT +3. The time now is 10:08.

Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Siyaset Forum 2007-2025