![]() |
Osmanlı'da kardeş katli nasıl ve neye istinaden vacip kılınmıştır ?
Bir gemide 9 cani bir masum olsa gene de o gemi batırılmaz diye bir söz vardır bu geçmiş zamanlarda ki islami örneklemelerdede sık sık anlatılır bazı evliyalar tarafından. Fatih Sultan Mehmet neye binaen kardeş katlini vacip kılmıştır ?
Arkadaşlar bildiğiniz üzere Osmanlı'da bu tür olaylar olmuştur ve en büyüğü 3. Mehmed'in 19 kardeşini öldürtmesidir. Bunu da dedesinin verdiği hükümlere dayanarak yaptığı söylenilmektedir.. Ben Sorularla İslamiyet , Kuran-ı Kerim'de ki kardeş katli ile ilgili ayetler vesaire biraz araştırma yapmaya çalıştım ama tam manasıyla zihnimizde ve kalbimizde oturacak bir cevap bulamadım sizlerinde yorumlarını bekliyorum kardeşler , abiler. Arkadaşlar bugün biraz çok konu açtım ama kusura bakmayın :) |
|
Kardeşim ben Kadir hocanın videosunuda dinledim şimdi Fatih Sultan Mehmet hanın söylemiş olduğu ;
'' Ve her kimesneye evlâdımdan saltanat müyesser ola,karındaşların Nizâm-ı Âlem için katl etmek münasiptir.Ekser ûlema dahi tecviz etmiştir.Anınla amil olalar.'' Buna lafımız yok , karşı koyan , baş kaldıran elbette bu mantıklı geliyor fakat 2 aylık bir bebek ne mantıkla öldürülmüştür ben bunu soruyorum ? |
Sağolasın..
Bende bu meseleye yanlış olarak bakıyordum yani Kadir hocanın söylediğnie göre bu 19 kardeşini katleden ve ondan önce 5 kardeşini öldüren padişahlar ; doğru olan bir şeyi yanlış olarak tatbik etmişlerdir. Fatih'in uygulanmasını istediği ile bu yapılanlar yanlıştır teşekkürler. Başka yorumlar varsa bekleriz beyler herkesin katılmasını isteriz. |
bunun sebebi şimdi 19-20 kişi oldu.belkide buyuk bir taht kavgası önlenmiş oldu.bir devletin geleceği ve binlerce insanların güvenliği canlı malı o 19 kişiden daha önemli değilmi.Belkide o 19 kişi ölmeseydi Osmanlı yükselme devrine geçemeyecekti.Belkide yok olacaktı
|
Bu konu bir ara benim de merak ettiğim bir konuydu. Öncelikle hata yapmamak için iki şeyi çok iyi bilmek gerekir.
Birincisi; Fatih Sultan Mehmed'in, peygamber efendimizin övgüsüne mazhar olmuş bir kişi olduğu. Eğer kardeş katli uygulamasını gerçekten bir katliam olarak düşünürseniz, hataların en büyüğünü yaparsınız. Peygamberimizin, nasıl bir katili öveceği düşünülebilir? Haşa! Zaten kimsenin böyle bir düşünce içinde olacağını zannetmem. İkincisi söz konusu Osmanlı. Türkiye değil. Günümüzle karıştırmamak gerekiyor. Ülkeyi padişah tek başına yönetiyor. Ülkenin kaderi padişahın ellerinde. Eğer saltanat makamında bir boşluk olursa, bu durumdan bütün ülke, bütün insanlar etkilenir. Hatta bu vatanın yok olmasına sebep olabilir. Saltanatlık makamı bu kadar hassas bir makam. Fetret devrinde Osmanlı'nın yok olma tehlikesi yaşadığını unutmayın. Bu nedenle vatanın bekası için saltanat makamının güçlü olması, bunun için de taht kavgalarının yaşanmaması gerekir. Eğer kardeşler arasında bir taht kavgası varsa ve tahta geçen padişah, kardeşi tarafından tehdit ediliyorsa, bu tehdit padişahı değil vatanı tehdit etmektir. Konuya işte bu pencereden bakmak lazım. Vatanın bütünlüğünü tehdit edenin şeriat kurallarına göre cezası idamdır. Fatih'in emri gerçekte bir kardeş katli değil, vatanın bütünlüğünü tehdit eden gücün yok edilmesi emridir. |
Alıntı:
Kundakta ki bebeğin ne suçu var bunda ?? Kim bir insanı (suçsuz yere) öldürürse, sanki bütün insanları öldürmüş gibidir. Kim de suçsuz bir insanı ölümden kurtarırsa, sanki bütün insanları ölümden kurtarmış gibidir!.." (Maide, 32) Cenin anne karnına düştüğünden itibaren insan , yaşayan bir canlı olarak sayılır değil mi ? 2 aylık bir bebeğin ne gibi bir suçu olabilir ? Fatih Sultan Mehmet'in vurguladığı kardeş katli ile bu 19-20 kişi diye kolayca telaffuz ettiğin insanların ölmesi arasında bir bağlantı kuramıyorum kusura bakma. |
Alıntı:
Bende bunu kastetmiştim , dayanak noktası mantıklı ve insanın aklına uygun geliyor. Fakat.. Fatih'in torununun yaptığı bir nevi katliam oluyor. |
Devleti iç karışıklıklar dan bölünme,parçalanma ve en nihayetin de yıkılma tehlikesin den korumak için fetva verilmiştir..
Makam sevdası yalnızca günümüzün hastalığı değil ne yazık ki o yıllar da tek bir lider olup şimdiki gibi çok partili sistemler olmadığı için iktidar da gözü olan ancak savaşarak bunu elde edebilir en büyük sorun da Padişahın kendi kardeşleri... |
Alıntı:
Fatih Sultan Muhammed Han'ın peygamber övgüsüne mazhar olduğunun yalan olduğunu tarih profesörlerinin hepsi söylüyor. Bu hadisi bende biraz araştırdım sordum soruşturdum uydurma olduğunu söylediler. Kardeş katliamının bence gerekçesi olamaz. Yani benim vicdanım kabul etmez. Rabbim Sultan Fatih Han'ın günahlarını affetsin. Çünkü İslama büyük hizmetleri olan bir padişahtı. |
Alıntı:
birde tartışılan Peygamber Efendimizin övgösüne mazhar olan birisi ise |
Bir yerden kardeş katline ilişkin yazılı emrin bulunmadığını duymuştum ???
|
Blur kardeşim, bebek üzerinden hak idda edenleri engellemek adına yapılmıştır, sonuçta kundaktaki bebek kundakta olsa bile şehzadedir ve hak sahibidir, darbeci zihniyete malzeme vermemek adına yapılmış olabilir...
|
fatihin kardeş katli vaciptir kanunnamesi sahte çıktı..
|
Alıntı:
Bu hadisin gerçek olmadığı, daha İstanbul fethedilmeden söyleniyordu. Amaç, İstanbul'a olan Müslüman saldırılarının önünü kesmekti. Bugünkü amaç ise Peygamberimizin geleceği apaçık gösteren bir hadisini yok etmek, Osmanlı'nın, Fatih'in şerefine leke sürmektir. Şu konuyu okumanı tavsiye ederim; http://www.milligazete.com.tr/makale...rdu-164915.htm Bu arada padişahlar haşa peygamber değildir. Ülkenin tek gücü. Mutlaka küçük ve büyük hatalar yapmış olabilirler. Fatih'in fermanını yanlış yorumlamış olabilirler. Bunun hesabını Hak katında vereceklerdir. Belki biz o dönemde öyle büyük bir gücü elimizde tutuyor olsaydık, bizler de mutlaka hatalar yapardık. Bugün sıradan diyebileceğimiz insanlar olarak hatalar yapmıyor muyuz? Bunu şu nedenle yazıyorum. Ergen olmamış bir çocuğu, bir bebeği öldürmek asla hoş görülemez. O bebek ister saltanat varisi olsun, isterse firevun bebeği. Ergen olmayan herkes Hak katında Müslüman ve masumdur. Ona karşı bir ölüm hükmü uygulanamaz. Hz. Muhammed (s.a.v.) gibi bir peygamberin ümmeti bunu yapmamalı. |
Alıntı:
ayrıca ben büyüklere sordum onlarda o rivayetin çok şüpheli olduğu görüşünde. diğer yazdıklarının hepsine katılıyorum abi. :güzel: |
Alıntı:
|
Alıntı:
Fatih Sultan Mehmed hanın vacip kıldığı şey ise bence doğrudur yani mantığada ters değil çünkü devlet-i erkan'a baş kaldıran bir kimse kardeşin bile olsa onu öldürmek.. Saçma gelmiyor fakat bazı padişahlar bu kanunnameyi kötüye kullanmış sanırım. |
Alıntı:
her devirde itibar edilen hadisleri son yüzyılda bir kaç fırlama çıkıp inkar eder ya o beni bitiriyor işte.. |
ula ananız babanız izin verse kıskançlıktan doğrardınız hepiniz kardeşlerinizi :D
|
Kardes katli meselesine Misiroglu üstad güzel aciklama yapmis.
Bununla yetinmeyenlere Prof. Dr. Ahmet Akgündüz hocamizin " Bilinmeyen Osmanli " adli eserini tavsiye ederim....Umarim doyurucu olacaktir. Istanbul'un Fethi hakkinda hadis yoktur'a, Esref kardesin verdigi cevap yeterde artar bile... Niye illede Konstantiniyye...? Ebu Eyyüb ( R.A.) o yasina ragmen islam ordusuyla neden bu kusatmaya istirak etti ? ...... |
Alıntı:
hadis işinin cılkını çıkartan bu din mafyalarıdır. Her bulduğuna hadis diyen peygamberimize iftira atıp onun söylemediğini söylemiş gibi yapanlar cehennemde koltuklarını hazırlıyorlar. onun için oldukça hassasız ve din mafyalarına meydanı bırakmayız. |
Öncelikle şunu söylemek istiyorum ki Fatih, Türk ve Osmanlı tarihinin en büyük insanlarından biridir ve aldığı kararlar, çıkardığı kanunlar ve yaptığı seferlerle Osmanlı'yı bir İmparatorluğa çevirmeyi başarmıştır. Şu da vardır ki, İstanbul'u fethederek orayı bir İslam kenti yapmasıyla Hz. Muhammed'in övgüsünü alabilmiş bir şahsiyettir.
Şunu belirtmek istiyorum ki, tarihe 21. yüzyıl zihniyetiyle bakarsak çok büyük bir hata yapmış oluruz. Kardeş katli konusunda duygusal bir duruş sergilemek yanlıştır. O dönem için bu gayet tabi bir uygulamaydı. Eski Türk devletlerine bakarsanız iki liderlikten dolayı devamlı bölünmüş, birlik sağlayamamış ve uzun soluklu medeniyetler oluşturamamışlardır. İşte bu yüzden, imparatorluğun birliğinin bozulmaması ve bütünlüğünün korunması açısından kardeş katli olması ve devletin tek bir varise sahip olması çok önemli ve o dönem için oldukça yararlıdır. Devletin başına yaşça büyük ve olgun olan kişinin çıkması yerine askerin ve bürokrasinin gönlünü kazanmış ve iyi mücadele eden, nitelikli birinin çıkması daha makuldur. Kardeş katlini ve şehzadelerin sancakbeyliği yapmasını yasaklayan I. Ahmet'in Osmanlı'yı ne kadar büyük bir felakete sürüklediğide aşikardır. Yani şunu söylemek istiyorum ki, kardeş katline 21. yüzyıl zihniyetiyle duygusal olarak bakmamak gerekiyor. Devletin bekası açısından bu çok önemliydi, ve yıllarca devleti ayakta tutan sistemde buydu aslında. Bunun önüne geçmek isteyen padişah I. Ahmet'in yaptığı uygulamanında devleti ne kadar geriye götürdüğü ortadadır. |
Alıntı:
|
evet doğru cebaril elini uzatıyor perdeyi açıyor vahyide peygamber yazıyor
sonra tek vuruşta 100 sevap çift vuruşta 50 sevap ne kadar salavat o kadar huri haklısın :hihi2: |
ergenler konuyu saptırmayın....
konu içerisinde eşref gerekli olan tüm açıklamayı yapmış... bu konuya kardeş katli olarak değil, vatana ihanetin suçu olarak bakmak gerekiyor... bakınız tarih kitaplarına bütün şehzadeler dışardan yardım alıp birbirlerini kırmaya başlıyor... müslüman müslümanla savaşıyor... Fatih bunun önüne geçmiştir.... |
Her Osmanlı Padişahı niye İstanbulu feth etmeye can atmıştır..? Bu müjdeli hadise nail olabilmek için..
O tarih profesörlerine göre Fatih Sultan Mehmet içki de içiyordu yaşlı başına rağmen İstanbulun fetih müjdesine nail olmak için İstanbul muhasarasına gelen Eyüp Sultan bu işte profesöre gerek bırakmıyor :) Çok ilginçtir bu hadisi Yaşar Nuri bile "Zayıf rivayet ama doğru çıktı ne yapalım şimdi..!?" diye tastikler.. Pek çok üniversite profesörü evrimi de destekler ne olacak şimdi adamlar insanlık tarihin'in milyonlarca yıla dayandığına dair delil getiriyor İslama göre ise en fazla 10-15 bin yıldır ne yani şimdi bu profesöre mi inanacağım ben..? Ya Din uydurma bizi asırlarca kandırmışlar yahut bunlar şarlatan veya emekleme aşamasında ki bilimin her evresin de gördüğümüz yanılsamalar ile adam bin yıllık fosili bir milyonla çarpıyor :) |
Benimde bir türlü kabul edemediğim ancak merak ettiğim bir konu
Hanedanlık aile fertleri arasından olunca tek güç olarak kardeş katli vacip deniliyorda kafama takılan neden padişahlık makamının getirisi olarak bakmıyoruz...yani dünyaya hükmetmiş cihan devleti olmuşuz tamamda padişahın başa gelme usulünde sorun olamaz mı..peygamberimiz ve 4 halife devrinde neden babadan oğula yada yönetimi taslim etme gibi bir durum yoktu.. |
adam çıkıp kahvehane itikatı ile yaklaşırsa olaya;hadiste inkar eder,ayette inkar eder.yapacak birşey yok.
|
Furkanca Bakış dostum senin için bi araştırma yaptım ;
Tedvin, lügat olarak cem edip kitap hâline koymak mânasına gelir. Bir hadîs ıstılahı olarak, hadîslerin resmen yazılıp kitap haline konması demektir. Hadîslerin yazılması, ferdi ve hususî olarak Resûlullah (aleyhissalâtu vesselam) devrinde başlamış bir faaliyettir. Hatta bizzat RASÜLULLAH (aleyhissalâtu vesselam) tarafından pek çok yazılı vesîka bırakılmıştır ve hepsine de "sünnet" denilmektedir. TEDVİN NASIL BAŞLADI? Tedvîn işi, Emevi halifelerinden Ömer İbnu Abdilaziz'le başlar. Dindarlığı ve Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın sünnetine düşkünlüğü ile meşhur olan Ömer İbnu Abdilaziz (rahimehulllah), sünneti bilen Ashab neslinin, arkadan da büyük alimlerin çeşitli sebeplerle birer birer hayattan çekilmelerini görerek hadîsin kaybolacağından endişe eder. Tehlikeyi önlemek için her tarafdaki mevcut âlimleri hadîslerin yazılması işine sevk etmeyi düşünür. Bu maksatla, halife sıfatıyla valilere emirler, tamimler gönderir. Ömer İbnu Abdilaziz'in gönderdiği bu mektuplardan bir tanesinin metni Buhârî'de mevcuttur. Bu, Medine valisi Ebu Bekr İbnu Hazm'a gönderilen mektuptur: “Beldende Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselam) 'le ilgili rivayetleri araştır, topla ve yaz. Ben ilmin (hadîslerin) yok olmasından ve âlimlerin tükenmesinden korkuyorum. Bu iş yapılırken sâdece Resûlullah (aleyhissalâtu vesselam)'in sünneti kabul edilsin. Âlimler mescid gibi herkese açık ve malum yerlerde oturup tedrisatta bulunarak ilmi yaysınlar, bilmeyenlere öğretsinler. Zira ilim gizli kalmadıkça yok olmaz.'' Tedvin peygamber efendimiz döneminde tutulmaya başlanmış ve adeta bir ansiklopedi gibi sonra ki gelen nesillere ışık tutmuştur yani bahsettiğin gibi hadis gerçek olmasa arkadaşların dediği gibi o kadar padişahımız neden istanbul'u fethetmek için uğraşsın.. Eyüp Sultan hazretlerinin kabri İslamiyet'te 3 yada 4. kutsal mekan olarak kabul edilmekte , böyle büyük bir zat şimdi istanbul'a o hasta haliyle boşuna mı gelmiştir.. |
Alıntı:
Hedef Konstantiniyye. Yalnizca Osmanli degil...Sahabe döneminden baslayarak Fatih'e kadar , sayisizca Islam akinlarinin baslica hedefi Istanbuldur. |
Alıntı:
Fatih Sultan Mehmet, benim en çok değer verdiğim liderlerden birisidir lakin o da bir insandır. Dolayısı ile hata yapması çok normaldir yani her tercihinde hata ihtimali vardır. Peygamberlerde bile sürçme olmuş ve ALLAH tarafından düzeltilmişler. Belki örnek olarak yaşanılmış o olaylar. Neticede her insan için hata durumu oluyor. Fatih Sultan Mehmet'in o kararı da hatalı olabilir. Bence hatalıdır. İSLAM düşmanlıklarının uzantısı olarak Osmanlı'ya düşman olanların saldırıları da, İSLAM dostluklarının uzantısı olarak Osmanlı'ya dost olanların savunmaları da bilimsel olmuyor. Birinci grup zaten önemli değil. İkinci grup da şartları anlatarak, haklı çıkartmak istediği kişiyi kötünün iyisi mantığı ile aklamaya çalışabiliyorlar. Yani yaptığının kötü olduğunu ama daha kötüyü engellediğini söylüyorlar. Biz müslümanız. Bizim kitabımız KUR'AN. KUR'AN şartlara uymaz, şartları kendisine uydurur. Yani neden o şartlara göre kendimizi sınırlıyoruz. Tabii ki dünyada bir süreç var. Bir anda şimdiki seçim sistemine geçilemezdi ama Gönülden hanımın ifade ettiği gibi sistem farklılaştırılabilirdi ki o dönemden çok daha önceleri bile daha başarılı sistemler kurulabilmişti. Peygamber Efendimiz dönemi de onlardan birisidir. Benim naçizane kanaatim, kardeş katlinin her türlü kıtal gibi KUR'AN'a uygun olmadığıdır. Fatih Sultan Mehmet'i çok seviyoruz ve o çok sevmemiz de kendisinin İSLAM'a hizmetlerinden dolayıdır yani biz asıl İSLAM'ı çok seviyoruz... |
Aslında bu konu kafamı kurcaladığı için sordum...yani her yönetim şekli için bir fetva vermek doğrumudur...mesela bugünkü yönetim şekillerinden biri kendi sistemi için fetva verbilir mi..
|
Bence olamaz çünkü muhtemelen her yönetim kendisini haklı gösterir.
|
istanbulun fethi ile ilgili hadis sahih değildir demek cür'et ister...
Ahmet bin hanbelin müsned adlı hadis kitabında bile var bu hadis... düşün ahmed bin hanbel hicretin 164.yılında doğmuş bir alim yani o çağda birisi bu hadisi uyduracak hicri 857 de istanbul feth edilecek... vallahi uyduran (haşa) ne uydurmuş derler ya... |
Alıntı:
Demek ki Konstantin şehri için Peygamberimiz ne büyük bir söz etmiş ki, ne büyük bir lütufta bulunmuş ki, Eyüp Sultan Hazretleri o kutsal toprakları bırakıp büyük bir şevkle İstanbul'a gelmiş, buraya defnedilmiş. Alıntı:
Aslında Osmanlı'nın gönlü de kardeş katlinden yana değildi. Daha insani bir çözüm aradılar. Muhteşem isimli kardeşimizin de dediği gibi daha sonra büyük kardeş padişah olsun, kan akmasın diye düşünüldü. Fakat bunun da faydası değil, devlete zararı oldu. Yine küçük kardeşler büyük kardeşi öldürme planları yaptılar. Tahta daha az donanımlı kardeşler geçmeye başladı. En büyük kardeş tahta geçmeden önce sürekli öldürüleceğim korkusu yaşadı. |
Alıntı:
Eğer bu uygulamayı hata kabul edersek, bu Fatih için çok ağır bir hata olur. Çünkü dinimize göre en büyük suçlardan biridir masum bir insanı öldürmek. Öyle ki masum bir insanı öldürmek, bütün bir insanlığı öldürmek gibidir. Eğer Fatih, masum bir insanın katlini isteseydi, bütün bir insanlığı öldürmüş gibi olurdu. Büyük bir katil olurdu. Bu affedilebilir, hoş görülebilir, basit bir suç değil. Peygamberimiz muhakkak o sözü söylerken, İstanbul'u kimin fethedeceğini biliyordu. Fatih'i biliyordu. Kimi övdüğünü biliyordu. Ben Peygamberimizin, masumların katlini verecek bir insanı, bir katili öveceğine asla ihtimal dahi vermem. Böyle bir düşünce aklımın ucuna dahi gelse, tövbe ederim. Eğer söz konusu başka bir padişah olsaydı, hata mıydı değil miydi diye düşünülebilir. Fakat Fatih kanunnamesinin tamamen iyi niyetli, tamamen devlet bekası için yazıldığından zerre şüphem yoktur. |
Benim de o kanunnamenin tamamen iyi niyetle yazıldığından, devletin sağlığı için yazıldığından şüphem yok.
Bence de Fatih Sultan Mehmet tarihin en büyül liderlerindendir. Ben sadece iyi niyetle kötü karar olduğunu düşünüyorum. Mesela doktorsunuz. Kritik durumda bir hasta var. İki de alternatifiniz var. Zaman sınırlı. Detaylı analiz yapmadan birisini seçmeniz gerekiyor. Siz iyi niyetle seçiminizi yapıyorsunuz ama hastanın ölümüne sebep oluyorsunuz. Katil olmazsınız. Muhtemelen kaza ile ölüme sebebiyet verme durumuna da düşmezsiniz. İşte ben olayı o şekilde yorumluyorum. |
Alıntı:
Herkesin bildiği ve dünden bugüne hep bir ağızdan söylediği şeylerin çoğu yanlış. Fakat bir iki kendine hoca veya profesör diyen kişilerin söyledikleri mi doğru? Biz bunca doğruyu bırakıp onların sözüne mi itibar edelim? Bu kadar insan bunları yanlıs biliyor da onlar mı doğru biliyor? Allah (C.C) evvela bizlerin günahını affetsin. O evliya diyebileceğimiz kişilerin varsa günahı zaten inşaAllah affedilir O'nun tarafından.Bu yuzden O yüce insanların günahıyla değil de kendi günahımız ile ilgilenip bunun için dua edersek daha iyi olur. |
Alıntı:
|
All times are GMT +3. The time now is 15:53. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Siyaset Forum 2007-2025