![]() |
Türkiye Hangi Demokratik Sistemle Yönetilmeli?
Arkadaşlar, yeni anket konumuz demokratik yönetim sistemleri... Siz, Türkiye'nin hangi demokratik sistemle yönetilmesinden yanasınız? Ankete oy kullanarak ve yorumlarda bulunarak görüşlerinizi belirtebilirsiniz.
|
Başbakanımızla şuanki sistemle de Başkanlık sistemi ile de çok güzel yönetilir.
|
Başkanlık sistemi uygulanabilirse iyidir.Tabi ondan önce bir alt yapı sistem olmalı...
|
HALA DEMOKRATİK SİSTEMLERDEN BAHSEDİYORSUNUZ.YAHU KUR'AN ANAYASASI (ŞERİAT DEVLETİ) NE OLACAK?BU NİYE TEKLİF EDİLMİYOR?.YAZIKLAR OLSUN BU MÜSLÜMANLARA!
ELİN GAVURLARININ LİDERLERİ VAR BİZİM BİR DİNİ LİDERİMİZ YOK,NEDEN? HİLAFET MAKAMI OLMADIKÇA VALLAHİ AZİMÜŞSAN, HANGİ DEMOKRATİK SİSTEM GETİRİRSENİZ GETİRİN HİÇBİR ZAMAN BU DÜNYA MÜSLÜMANLARINA HUZUR VE BARIŞ GELMEYECEKTİR.İTİRAZI OLAN VARSA HODRİ MEYDAN DİYORUM.. Gavurların bize kakaladığı demokrasi sistemleri müslümanlara uygun değildir.Artık bu kabuklarınızdan çıkın paramparça yapın onları.Yek vücud birlik ve beraberlik içinde olalım.İslam Birleşmiş Milletler topluluğu, İslam Ortak Pazarı,İslam Ekonomi İşbirliği, İslam Askeri Pakt, İslam Ortak Para Birimi gibi kurum ve kuruluşlar kurulmadığı müddete küffar millet ve ordularına karşı yine cılız kalacak ve mağlup olacaksınız.İşte size alternatif bir proje sundum.İtirazı olan var mı? Demokrasi ve diğer tağuti sistemler hep aldatmacadır.Bunlar şeytani yollardır.Gavurlar zaten bunlarla yönetilmektedir.Sizler de bunlara ortak oluyorsunuz.İslam ülkeleri vahim vaziyettedir.Onları lider ülke olarak kurtarmaya çalışalım..Tek yolumuz hilafet ve İslam nizam yoludur. |
Alıntı:
NİSA SURESİ-76.İman edenler, Allah yolunda savaşırlar. İnkâr edenler de tâğût yolunda savaşırlar. O hâlde, siz şeytanın dostlarına karşı savaşın. Şüphesiz şeytanın hilesi zayıftır. İtirazınız var mı?Başka yollara düşmeyin.Zira Tağuti sistemleri ortaya çıkaran siyonist köpekleridir.Onlar ise İslam düşmanlarıdır.Öyleyse yolunuzu iyi seçin yoksa sizde zalimlerden olursunuz.İzmlerle bir yere varılmaz.Bunların hepsi batıl ve şeytani yollardır. Eğer başka yollara düşerseniz aşağıdaki ayete tabi olursunuz. HUD SURESİ-113.Sakın zulmedenlere meyletmeyin, yoksa size de ateş dokunur. Sizin Allah'tan başka yardımcılarınız yoktur. Sonra yardım da göremezsiniz. Not: Biz tebliğimizi yapıyoruz.Dileyen kendisine bir yol edinir.Allah kendi yolunda olanlardan razı olur.Küffarın hoşuna giden yollarda müslümanın işi yoktur. |
Alıntı:
Yönetim sisteminden bahsediyoruz arkadaşım; hukuk sisteminden değil. Elbetteki ben de İslam şeriatının hükümleriyle hükmedilmesinden yanayım. Alıntı:
|
Alıntı:
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Alıntı:
Kur'an şeriatına göre aynen dediğim gibi hilafet makamı babadan oğula geçmez.Osmanlı'da bu sadece sultanlığın babadan oğula geçmesi olmuştur.Lakin hilafet yine onlarda kalmıştır.Şimdi ki zamanımızda bunu uygulamak mümkün değildir.Asıl olan tüm İslam ülkeleri bir araya gelerek bir şura oluşturulup hilafet makamına en layık olan, iç ve dış siyaseti iyi bilen bir İslam alimini getirmek vacip olmuştur.Lakin şimdilik müslümanların birbirleriyle kavgalı olmasından ötürü bu bir türlü gerçekleşememektedir.İnşaallah bu da yakın yıllarda gerçekleşeceğine inanıyoruz. Şeriat devletinin kurulmasına gelince, henüz bu ülkemizin insanları buna hazır değildir.En az 20 yıla ihtiyaç vardır.Temeller ona göre sağlam atılmalıdır.Öncelikle laik sistem tamamen ortadan kaldırılmalı daha sonra ekonomi son raddine kadar düzeltilmeli, aç arık kimse bırakılmamamalı ondan sonra anayasa sil baştan İslam'a göre değiştirilmelidir.Gerekirse bunları gerçekleştirmek için referanduma gidilmelidir.Yalnız, bu ülkeye şeriat getirilmeye çalışılsa da küffar ordusu ve siyonistler bundan rahatsız olacaktır.ÖNEMLİ OLAN,İSLAM ÜLKELERİYLE İŞBİRLİĞİ YAPIP ÖNÜMÜZ AÇILMALIDIR.AKSİ TAKDİRDE BÜTÜN BU ÇALIŞMALAR HEBA OLUP GİDER.BUNLAR ÇOK ZOR OLAN MESELELERDİR. İslam'ın önerdiği yönetim modeli Kur'an şeriatıdır.4 ehli sünnet mezhebe göre, yerine göre kanun maddeleri bir bir anayasaya eklenmelidir.Maslahat-ı ameliyye ile bu pekiştirilmelidir.Bunların gerçekleşmesi hayli zaman alacağını da unutulmamalıdır. |
Demokratik bir başkanlık sistemini destekliyorum...
|
Alıntı:
ÖNCELİKLE, GİTTİĞİNİZ YOLU HELE BİR ARAŞTIRIP SORGULAYIN BAKALIM KÖKÜ NEREDEN GELİYOR?ŞÜPHESİZ Kİ BUNUN KÖKÜ VE ANASI SİYONİZM'DİR.BU SİSTEMLERLE MÜSLÜMANLARA YÖN VERİLMEKTEDİR.OYSA KUR'AN YOLU BUNLARA TAMAMEN ZITTIR.DEVİR NE OLURSA OLSUN, AŞAĞIDA Kİ SURE KIYAMETE KADAR GEÇERLİDİR. ASR SURESİ-1.Asra yemin ederim ki;2-Muhakkak ki insan gerçekten ziyan içindedir. 3-Bundan ancak iman edip iyi ameller işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler ve sabrı tavsiye edenler müstesnadır. Evet,Cenab-ı Hak'kın bu surede ne mesaj verdiğini derinlemesine tefekkür etmelidir.Başka bunun alternatifi de yoktur.Biz tebliğimizi devamlı yapmaktayız.Hesap sorucu olan Allah'tır. |
Alıntı:
"Şeriat gelsin" diyebilirsiniz ancak "Devlet tamamen din ekseninde yöneltilsin" diyemezsiniz. Bunu yapmaya başladığınız anda ülkeyi çağın gerisine götürür Ve ne dine nede ülkeye bir katkıda bulunamazsınız. Türkiye'de gayrimüslimler ve Aleviler de var, onlara din anlayışını mı dayatacaksınız? Siz demokrasinin ne olduğunu bilir misiniz? Hele onun tarifini yapın bana. Demokrasi dinin adaletinden çıkmıştır Her ne kadar birileri çarpık bir biçimde savunsada. Son olarak: Bize dinimizi öğretmeye kalkmayın.. Selametle... |
MEÇHUL ADAM bu boş gevezelikleri bırakmalısın artık.
Gavurlar bilmem neler Kro işi Müslüman tipleri Dünya , demokrasi meşveret İslam var diye yok olmak zorunda değil. Şimdiye kadar CİHAT EMİRİ ilan edip rahmetli Hocanızı bu KÜFÜR düzeni içinde Başbakan yapabilmek için kapı kapı oy dilenmediniz mi? Bırak bu ayakçılığı yani.. Çocukça şeyler yazmak yerine seviyeli ve içi dolu şeyler yazın da ..okuyan bir şeyler öğrensin.. ... Konuya gelince Başkanlık sistemi kulağa hoş geliyor ama Türkiyenin yapısına uygun mu? Başkanlık sisteminde Eyaletler ve yerel yönetimlerin önemli yasal güçleri vardır Ve bizim MALUM YEREL bölgemiz bu konuda hiç de vatansever davranmıyor. |
Alıntı:
Tarihte ne zaman böyle olmuş? Sorduğum soruya cevap değil söylediğin. İslam ümmeti yüzyıllar boyunca dalaletle mi yönetildi? Mademki cevabı sen vermiyorsun ben vereyim öyleyse. Hayır, İslam ümmetinin yüzyıllar boyunca babadan oğula geçen sultanlıklarla yönetilmesi dalalet olmadığı gibi, günümüzde ise ümmetin önemli bir bölümünün demokratik sistemlerle yönetiliyor olması da dalalet değildir. Alıntı:
İslam'da yönetim Müslümanların hür iradesine bırakılmıştır. Bunun aksini iddia ediyorsan İslam'ın yönetim şekline dair 1 ayet-i kerime ya da 1 hadis-i şerif göstermen gerekir; ama gösteremezsin. Çünkü Kur'an-ı Kerim'de yönetimin şeklinin ne olacağı hakkında açık bir ayet yoktur ve Allah Resulü vefatından önce kendisinden sonra yönetimin nasıl belirleneceğine dair bir vasiyette bulumamış, yönetimin nasıl belirleneceğini ümmetin iradesine bırakmıştır. |
Alıntı:
VAY SENİN GİBİ MÜSLÜMANAYAHU!. OSMANLI ZAMANINDA GAYRİMÜSLİMLER YOK MUYDU? ONLARIN HAKLARI VERİLMİYOR MUYDU?.SEN NE SAYIKLIYORSUN.BEN SANA ŞİMDİ DEMOKRASİ DERSİ VEREYİM DE İSLAM'LA ARASINDA Kİ FARKLARI BİR GÖR HELE!.. SEN TAĞUTİ SİSTEMLERİNDEN RAZI OLMUŞSUN.İ PISIRIK, KORKAKLIK ACİZLİK BİR MÜSLÜMANA YAKIŞMAZ. .KENDİ DİNİN HUKUK VE DÜZENİNİ SAVUNAMAYAN BİR MÜSLÜMAN EZİLMEYE, SÖMÜRÜLMEYE, YOZLAŞTIRILMAYA MAHKUMDUR. DEMOKRASİ GAVURLARDAN ALINAN BİR SİSTEMDİR.KUR'AN ANAYASASINI ÖĞRENİN .SEN DİNİNİ GERÇEK ANLAMDA BİLSEYDİN BÖYLE KONUŞMAZDIN.YAZIKLAR OLSUN SİZİN GİBİ MÜSLÜMANLARA!. .ILIMLI MÜSLÜMAN, ILIMLI İSLAM OLMAZ..SİZ BUNLARI İSTİYORSUNUZ.DAHA ŞERİATIN TOPLUMA KAZANDIRDIKLARINI BİLSEYDİNİZ BU ŞEKİLDE KONUŞMAZDINIZ.SENİN BİLDİĞİN İSLAM, CAMİİDEN DIŞARI ÇIKMAYAN İSLAM'DIR. MUHKEM AYETLERİNİ NE YAPACAKSINIZ PEKİ?..ONLARI ÇÖPE Mİ ATACAKSINIZ?.VALLAHİ AZİMÜŞSAN; SİTTİN SENE BU ÜLKE DEMOKRASİ İLE YÖNETİLSE İSLAMIN GETİRDİĞİ VE KAZANDIRDIĞI HAK VE HUKUK DÜZENİNİN ZERRESİ OLAMAZ.YARİN RUZ-İ MAHŞERDE MÜSLÜMANLAR DEMOKRASİ İLE DEĞİL, KUR'AN AHKAMIYLA (HÜKÜMLERİYLE) YARGILANACAKTIR.İŞTE SİZİN BİLMEDİĞİNİZ İSLAM'IN YÖNÜ BUDUR. EY SİYONİSTLERİN ÖNÜNE SUNDUĞU, TAĞUTUN BİR YOLU OLAN DEMOKRASİ HAVARİLERİ!.SİZ İSLAM'IN NERESİNDESİNİZ?. YAHU BENİ YİNE KIZDIRDINIZ.BEN SİZE İSLAM YÖNETİM ŞEKLİ VE HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ ANLATMAYA ÇALIŞIYORUM SEN İSE TAĞUTU BANA KAKALAMAYA ÇALIŞIYORSUN. SÖYLER MİSİN BANA!. DEMOKRASİ Mİ ÜSTÜNDÜR YOKSA İSLAM HUKUKU VEYA SİSTEMİ Mİ?.MADEM ÖYLE, BEN DE SANA DEMOKRASİ İLE İSLAM ARASINDA Kİ FARKI ANLATAYIM DA VİCDANIN BAKALIM NE DİYECEK?. İSLAM VE DEMOKRASİ ARASINDAKİ 33 FARK! 1- İslam’ın kaynağı Kuran ve sünnettir. Demokrasinin kaynağı ise halktır. 2- İslam da belirleyici ve ölçü kuran ve sünnettir. Demokraside ise çoğunluktur. 3- İslam Hakkın yani bütün kainatın sahibinin koyduğu kanun ve yasalardan ibarettir. Demokrasi ise halkın kendi istek ve arzusuna göre koyduğu kanun ve yasalardır. 4- İslam da görev istenmez verilir. Demokraside ise görevler istenerek alınır. 5- İslam da halifeyi Ehlil-Hal ve Şeriat-ı Garrayı çok iyi bilen ve yaşayan veya önceki Halifenin tavsiye ettiği kişi veya kişiler içinden seçilir. Demokraside ise yöneticiyi, seçim vasıtası ile halk seçer. 6- İslam’ın geliş kaynağı, bizleri yaratan tarafından, Dünya ve Ahiret kurtuluşumuzu sağlamak için Cibril vasıtası ile göndermiş olduğu vahiydir. Demokrasi ise Yunanlılardan bizlere gelmiş olan bir sistemdir. 7- İslam da, İnsanlara yapılan muamele Müslüman olup olmadığına göredir. Demokraside ise herkes aynı eşittir. 8- İslam da sorumluluk, Rabbe karşı ve ayrıca İslam’ın helal ve haramlar karşısında yani İslam yasaları karşısında sorumluluk vardır. Demokraside ise sadece kanunlara karşı sorumluluk vardır.Haram ve helal sorumluluğu yoktur. 9- İslam da hürriyet anlayışı(Akide, Fikir, Yaşantı) sadece Rabbin koyduğu ve belirlediği sınırlar dahilindedir. Demokraside ise yasalar çiğnenmediği müddetçe sınırsızdır. 10- İslam da partiler ve onların ortaya atmış olduğu veya savunduğu planlar, projeler, yeni kanun tasarıları ve düşünceler yoktur, İslam toplumu yek vücut birdir aralarında farklı dine, ideolojiye, fikre veya anlayışa sahip olan yoktur. Bu nedenledir ki İslam’da partilerde yoktur çünkü herkes ilahi kanunlara uymak mecburiyetindedir. Demokraside ise Yönetime talip birçok partiler ve gruplar vardır. Ve bu partilerin her birinin ortaya atmış olduğu veya savunduğu planlar, projeler, yeni kanun tasarıları ve düşünceler vardır. Ayrıca bu partiler her zaman birbirleri ile çekişirler ve karalarlar ve eksik ve ayıplarını ortaya çıkartırlar, deşifre ederek halkın gözünden düşürürler.Demokraside menfi siyaset vardır.İslam'da ise müsbet siyaset vardır. 11- İslam da hiç kimse İslam dininden çıkamaz eğer İslam dininden çıkarsa öldürülür. Demokraside ise yaşamış olduğu Devletin kanunlarına uyduğu müddetçe herkes din seçme konusunda hürdür, istediği dini veya dinsizliği seçebilir. 12- İslam da Müslüman olmayanlara has (cizye, şahitlik, dinini izhar etmeme v.s) uygulamalar vardır. Demokraside ise kanunlar karşısında Müslüman olan veya olmayan herkes eşittir. 13- İslam da kadının şahitlik yapabileceği konular belli ve sınırlıdır. Demokraside ise kadın her konuda şahitlik yapabilir. 14- İslam da kadın genel yönetici olamaz. Demokraside ise kadın genel yönetimin başına geçebilir. 15- İslam da Gayrimüslim asla yönetici olamaz. Demokraside ise Müslüman olmayan bir kişide yönetici olabilir. 16- İslam ve Demokrasi arasında kanunlar konusunda sayamayacağımız kadar farklılık vardır.İslam da birçok yasak olan zina, faiz, içki,kumar, iffetli kadınlara iftira atma gibi ve birçok şeyi haram ve yasak kılmıştır. Demokraside ise hürriyet ve özgürlük anlayışı hakim olduğu için bu tür şeylerin çoğu serbest veya basit ve laçka cezaları vardır. 17- İslam, İnsanların arasını açabilecek veya nefsi hastalıklara yol açabilecek, toplumun arasını açacak (Gıybet, süi-zan v.s)bazı şeyleri de yasaklamıştır. Demokraside ise beşeri akıl ile üretildiği için bu tür hassas ve ince manevi yasaklar yoktur. 18- İslam da cezalar dünyevi ve uhrevidir. Bu nedenle insanlar yasakları çiğnemede daha çekingen ve korku içindedirler. Demokraside ise cezalar sadece dünyevidir. Bu nedenle birçok insan bu beşeri kanunları çiğneme konusunda cesaretli ve cüretkardır.Zengin olan hapise girmez girse de uzun süre kalmaz çünkü rüşvet yedirir..Bütün suçlar kendisini savunamayan garibana yüklenir. 19- İslam da cezalar caydırıcılığı ve kökten çözüme gitmeyi hedefler. Demokraside ise cezalar basit ve caydırıcı olmadığı için her gün binlerce suç işlenir önü alınamaz. 20- İslam insanların beş ana unsurunu (Din, Can, Mal, Irz, Akıl) korumayı hedeflemektedir. Demokrasi ise Din ve nesil gibi kavramları korumayı hedeflemez. 21- İslam da yönetici İslam dan çıkarsa yani din değiştirirse Müslümanlar güç hazırlayarak bu kafirin yerine Müslüman bir yöneticiyi getirmeleri vaciptir. Demokraside ise yönetici ne olursa öyle ki dinini değiştirse dahi fark etmez. 22- İslam da Yöneticinin, belli bir müddeti yoktur kendisi delilik gibi, görevini yerine getiremeyecek müzmin bir hastalık veya irtidad gibi durumlar olmadığı müddetçe lider olarak kalır.Belirli bir süresi yoktur. Demokraside ise yöneticiler kanunlarındaki belirtilmiş mevcut müddetler için seçilirler.Daha sonra müddetleri bittikten sonra tekrar seçim yapılır. 23- İslam kanunlarının hükümleri ve yasaları ilahi olduğu için asla değişmez. Demokrasi ise, kıt ve dar olan İnsan aklının ürünü olduğu ve ileriyi göremediği aynı zamanda bütün insanların maslahatını gözetip kavrayamadığı için her bir yönetim veya parti değiştiğinde onlarca kanun değişikliğine gidilir ve yeni kanunlar çıkartılır. 24- İslam, küfrü ve Tağutu inkarı, ondan beri olmayı, buğz etmeyi, savaş açmayı ve onun ortadan kaldırılması ve Allah’ın dininin hakim kılınması için hazırlık yapmayı emreder. Demokrasi ise Yunan kafirlerinin ortaya atmış olduğu zatında küfür olan bir sistemdir. Bu nedenle böyle bir şey söz konusu değildir. 25- İslam da Halife Müslüman olduğu müddetçe, Müslümanların ona itaat etmesi farzdır. Demokraside ise halkın yöneticiye itaat etmesi gibi bir şey söz konusu değildir.. 26- İslam da halife Allah’ın kanunlarını tatbik ettiği ve bu kanunları değiştirmediği veya başka kanunlar koymadığı ve Allah’ın hudutlarını koruduğu müddetçe halk buna itaat eder ve eleştiremez veya protesto edemez.. Demokraside ise halk yöneticiyi beğenmediği ve icraatlarını doğru bulmadığı durumda eleştirebilir veya protesto edebilir. 27- İslam da Allah’ın dini, kanunları tam ve eksiksizdir bu nedenle yeni kanun ve yasalar çıkarmak için meclis veya parlamento diye bir şey yoktur.Gerektiğinde Halife etrafındaki Alimler ile istişare edebilir. Ayrıca bu istişare, Halifeyi bağlayıcılığı yoktur. Demokraside ise genel olarak yönetimler değiştikçe kanunlarda değişikliğe uğrar ve bunun içinde parlamentoya ve meclise ihtiyaç duyulur. 28- İslam da bir kimseye görev verilmesi konusunda adam ayırtma veya belli bir ideolojiye ve fikre sahip olması gözetilmez. O göreve en uygun olan kimse, o göreve getirilir. Demokraside ise hangi parti iktidarda ise o parti mensupları veya o partinin ideolojisine sahip insanlar üst makamlara veya görevlere atanırlar. Böylece ehil olmayanlar makam ve mevkii sahibi olurlar ve büyük haksızlıklar ve zulümler zuhur eder. 29- İslam da ceza kanunları ve medeni kanunlar ve diğer kanun ve yasalar tamamen ilahi yani, ilmi ile olmuşu, olacağı, nasıl ve ne zaman olacağı, nerde neyin olacağını ilmiyle kuşatmış ve her şeyi bilen rabbimiz tarafından konulmuştur ve dolayısıyla adilanedir. Bu nedenle hakim karşısına gelen davalar çok kısa bir süre içinde sonuca bağlanır. Demokrasi ise, aciz ve duygusal heva ve hevese, kısa kıt bir ilme sahip olan insanlar tarafından konulduğu için bazen bir birine ters ve zıt olan veya adil olmayan birçok kanunlar içermektedir nitekim bir davanın çözümü, icraatları ve resmi işlemleri nedeniyle senelerce sürebilmekte ve hatta bazen zaman aşımı gibi bir saçma kanunla dava düşebilmektedir. 30- İslam toplumunun bir biri ile kaynaşması ve yardımlaşması, birbirlerini sevmeleri kardeş olmaları, İslam da ki El-Vela ve El-bera (Allah için sevmek ve Allah için buğuz etmek) ile gerçekleşir. Demokraside ise sosyal bir dayanışma kaynağı yoktur ancak bu tür aktiviteler sivil dayanışma dernekleri veya örgütler tarafından genel olarak maddi bir sebep veya çıkara dayalı bir şekilde gerçekleşir. Asla manevi bir güç ve dayanak yoktur. 31-İslam da Ümmet anlayışı vardır. bunun içindir ki toplum içindeki azınlıklar veya farklı milletlere mensub olan insanlara devletin yaklaşımı eşittir.Kimsenin kimseye veya bir milletin diğer millete üstünlüğü söz konusu değildir.Üstünlük takva iledir. Demokraside ise milliyetçilik, ırkçılık, devletçilik, ulusalcılık gibi bir çok cahilliye kavramları ve düşünceleri mevcuttur. Dolayısıyla farklı ırk veya milletlere mensup olan azınlıklara veya topluluklara çoğu zaman haksızlık ve kötü muamele yapılması söz konusudur. 32-İslam da hakimiyet kayıtsız şartsız Allah’ındır. Aksini iddia eden kafir olur. Demokraside ise hakimiyet kayıtsız şartsız Milletindir. 33- İslam da, Rab yani kanun koyucu ve yasa çıkartıcı bir olan Allah tır. Demokraside ise birçok Rabler yani kanun koyucu ilahlar vardır. Mesela T.C de 550 tanedir.Dilerlerse değiştirebilirler halkı tahakkümü altına alırlar. Ya Rabbi, bizlere hidayet et, hakkı Hak, batılıda batıl göster, bizleri imanımızda sabit kıl!. Tağutu red edip İman üzerine son nefesimizi vermeyi bizlere nasip et. (Amin) |
Bir ton yazı paylaşmışsınız.
Benim burda uzun uzadıya tartışacak ve okuyacak vaktim yok. Görüşlerinize saygı duyuyorum ancak özetle paylaşırsanız cevap veririz, |
Alıntı:
Herşey gelip geçicidir.Beşeri sistemler değiştirilir veya kaldırılır ama asla Allah'ın hükümleri değiştirilemez ve kaldırılamaz.Allah'ın razı olmadığı bütün sistemler batıldır, şeytani yollardır.Bir müslümanın o batıl ve şeytani yollarda medet, huzur, barış ve bereket araması düşünülemez.Zira ben sizleri bu derin gafletten uyandırmaya çalışıyorum.Oysa siz uyumaya devam etmek istiyorsunuz.Böyle Allah'ın muhkem ayetlerine karşı vurdum duymazlık Allah'ın hangi rızasına uygundur ki? Kısa ve öz olarak size şunu demek istiyorum. Varın siz insanların kendi kafalarına göre uydurdukları sistemleri arka tarafa atın ve İslam hukuk düzeni veya kısacası İslam yönetim düzenini destekleyin.Yukarıda ki mesajımda dediğim gibi Allah bizi mahşer gününde demokrasi veya laiklik kanunlarıyla değil Kur'an şeriatı ile yargılayacaktır.Artık bunu iyice tefekkür etmenizi arzuluyorum. Saygılarımla, Allah'a emanet olunuz... |
dunyada sadece yönetim sistemi demokrasimi neden demokratik siztem 100 yıldır bu sistemle yonetiliyoz kafamızı kumdan cıkaramadık osmanlı 750 yıl civarı kendine has bir yonetim buldu bizde bulabiliriz yada hayırlısı allahtan ne diyelim???
|
Alıntı:
|
Türkiye'nin parlamenter sistemle yönetilmesinden yanayım. Başkanlık sistemi macerasına hiç gerek yoktur. Mevcut parlamenter sistemimiz içindeki bazı eksiklikler, yapılacak yasal ve anayasal değişikliklerle giderilebilir.
|
Alıntı:
Sizi Allah'a havale ediyoruz.Hoşça kal!. |
Alıntı:
Alıntı:
Kafamın boş olduğu, taassup içinde olduğum ve Kur'an nizamını arka plâna attığım biçimindeki sözleriniz de yalan ve iftiradır. Hakkımda üç yalan ve iftirayı iki cümle içinde söylüyorsunuz. Allahıma şükürler olsun ki; akıl, şuur ve izana sahibim. Eğer AK Parti Forum'da yazmış olduğum mesajlarımı dikkatlice okur ve yazdıklarım üzerinde düşünürseniz; akıl, şuur ve izan sahibi olduğumu anlayacaksınızdır inşaallah. Selametle... |
Başkanlık Sistemi bence...
|
parlamento
|
Parlementer sistem tabi ki de
|
Başkanlık tabikide
|
Tayyip bey, çoktaan başkanlık sistemini kurdu bile...Lakin, millet hâlâ bundan bir şey anlayamadı.
Bundan böyle, cumhurbaşkanlığının bünyesinde bütün bakanlar kurulunu denetleyecek başkanlık yani sizin anlayacağınız senato üyeliği kuruldu.Buna göre, bir kukla hükümeti yani başbakanlık olacak.Esas itibari ile Tayyip bey, hükümeti hem dışarıdan hemde içeriden yönetmiş olacak.Bunun akabinde monarşi bir düzenin ilk adımları atılmış oldu.Bundan sonra ki gelişmeleri hep birlikte göreceğiz. |
Adil bir yönetim olursa monarşi düzenine de razıyız.Yeter ki bu hak ve hukuk içinde olursa buna itiraz etmeyiz.İnşaallah benim düşündüğüm gibi olur..
|
İslam coğrafya'sının büyük bir kısmı başkanlık sistemi ile yönetiliyordu.Hepsi de güme gitti.Libya, Tunus, Irak, Afganistan, Suriye, Yemen, Mısır vs.Bakın bakalım bunlardan hangisi bugün dimdik ayaktadır?...Başkanlık sisteminde senato üyeliği vardır.Bunlar İsrail ile dolaylı yönden temas halindedir.Genelde mason veya gizli yahudilerdendir.Senato üyeliği, devlet başkanını dilerlerse görevden alırlar.Tıpkı senato üyeliği biz de AB parlamentosu gibi olacak.Lakin bu sistem Türkiye'ye uygun değildir.Başka alternatifler aranmalıdır.Hilafet desek kimse buna yanaşmaz.Madem demokratik bir sistem ile yönetileceksek en iyisi, İngiltere'de ki seçim gibi % 40 oy alan bir parti meclise seçilen milletvekilleriyle beraber tamamen girsin isteriz.Bu da partilerin meclisdışı kalmasına neden olur ama yek vücud bir yerde blok olabilirler.Bunlar gündeme getirilebilir. Tayyip aslında monarşi düzeni getirmek istiyor ama millete bunu açıkça söyleyemiyor.Unutmayınız ki siyonistler her hangi bir devletin başkanı eğer onlara muhalefet ederse bi şekilde kancayı takıp koltuğundan edebiliyorlar.Ülkesini de kaos, krize götürebiliyorlar.Devletlerin yönetim biçimi her zaman siyonizme göre şekil alır.Nitekim Osmanlı'dan sonra bu ülkemizde uygulatılmıştır.Ancak Erbakan'ın siyonizmle ilgili sözleri ve muhalefet etmesi onları rahatsız ettikleri için, onu postmodern darbe ile alaşağı etmişlerdir.Sizler boşuna başkanlık sisteminden medet ummayın.Bunlar ALİ CENGİZ OYUNLAR'ıdır.İşte size siyonizmin tuzaklarından bir uyarı vermiş oldum..Bundan sonra ki gelişmeleri takip edin.. Tayyip, (yanılmıyorsam) Cumhurbaşkanı olmadan evvel c.başkanlığı bünyesine 6-7 başkan (SENATO ÜYELİĞİ) atamıştır.Ne demektir bu?Bilen var mı?..Bunlar şu anda ne ile meşguldürler?.Yoksa şimdiden başkanlık sisteminde görev alacak olan bunlar; başbakanlığı ve bakanlar kurulunu denetletmek için mi oraya tayin edildiler.?Bunları hele bir sorgulayın bakalım altından neler çıkacak? |
Başkanlık sisteminin sınırları iyi çizilmesi gerekir, belki bugün için sorun olmaz ama gelecekte bir muktedir gelip de Başkanlık Sisteminden farklı şekilde faydalanabilir. Başkanlık sistemi Kuvvetler Ayrılığının en iyi uygulandığı, Yürütmenin Yasama üstünde baskın gücünün kısıtlandığı en demokratik sistem diyebiliriz. Ama hangi Başkanlık sistemi ? Abd'deki Başkanlık sistemi ise, oldukça demokratik diyebiliriz.
Ben Parlamenter sistemden yanayım. |
Alıntı:
Ayrıca İslam hukuku ile bir Türkiye yaratmak demek, sizin gibi inanan inanmayan insanlara kendi inancın ve sistemini dayatmaktan başka birşey değil. Hukuk devleti ve İslam hükümleri zaten yeterince paralel, isminin ne olduğundan çok uygulamanın ne olduğu önemli. Gerçek adaleti, gerçek düzeni gerçek eşitliği sağlayacak kadrolar ve sistemi oturtmadıktan sonra adı İslam hukuku olsa ne olacak ki? Terör olsun, hırsızlık olsun, tecavüz olsun... bunlar Hukuk Devletinin eksikliği nedeniyle mi oluyor sanıyorsunuz. İslam Hukuku olsa bunlar olmayacak mı. Yine olacak hiçbirşey değişmez. İslam hukukunu şekil olarak değil, yaşatarak içselleştirin. |
Alıntı:
Alıntı:
Türkiye hukuk devleti olmaktan çıkıp guguk devleti olmuştur.Kanunlar hep AB kriterlerine göre şekil almıştır.AB KRİTERLERİNE GÖRE BU MÜSLÜMAN TOPLUMLARI YÖNETMEK KÜFÜRDÜR MÜSLÜMANIN ANAYASASI ŞERİAT OLMALIDIR. Osmanlı'da Hukuk sistemi olarak; Şeri/şeriat hukukunu uygulamakla birlikte Örfi/Töre-Gelenek hukukunu da kullanmıştır. Şer-i kuralları MÜFTÜLER, Örfi kuralları genellikle Kanunname ve Ferman şeklinde Padişahlar (padişah iradesi ile) hayata geçirmişlerdir. İslam hukukunu müctehid alimler vasıtasıyla gerçekleştirilir.Demokrasi, laiklikle İslam bağdaşmaz.Eğer derseniz ki "Demokrasi İslam hukukundan üstündür" diye algılarsanız İslam dairesinden çıkmış olursunuz.İslam hukuku kağıt üzerinde olmaz. Osmanlı'da genel olarak hukuk kuralları aşağıda ki gruplamalara göre uygulanmaktaydı. 1) Müslümanlara uygulanan hukuk kuralları; Şer-i ve Örfi. Şer-i kurallar Mezheplere göre (Hanefi/Sünni Fıkhı, Şafi-i Fıkhı, Maliki Fıkhı ve Hanbeli Fıkhı) farklılık göstermekte. 2) Gayrimüslimlere uygulanan kuralları ise kendi dinlerinin ve mezheplerinin şer-i kuralları ile Örfi kurallar, “Fatih İstanbul’u aldığı zaman İstanbul, Kayseri, Kudüs ve Ermeni Patriklerini makamlarında bırakmış, onlara kendi aralarındaki hukuk davalarına bakmaları ayrıcalığını vermiştir. Yahudilerin de o tarihlerde özel bir adli örgütleri olduğu anlaşılmaktadır.” (CK: Sy 15) 3) Ecnebi/Yabancı uyruklulara ise kendi ülke kanunları hükümleri uygulanmakta idi., Müslümanlarla Ecnebiler arası uyuşmazlıklarda güçler dengesi gözetilerek kural uygulanır. 4) Müslimlerle, Gayrimüslimler arasındaki sorunlarda genellikle Müslimlere ait kurallar uygulanır. Şeri, yani şeriat hukukunun temel kaynağını FIKIH/Sünnet, fetvalar oluşturmakta. FETVALAR FAKİH’ler, İlmiye sınıfından ŞERİAT ve FIKIH uzmanları MÜFTÜ’ler tarafından “…sorulan bir müşkül hakkındaki cevap” olarak ortaya çıkmakta. En büyük Müftü Şeyhülislam, Ulemanın başı. Ulema/Alimler; hem din hem de adalet hizmetlerini yürüten sınıfdı. Evet,Gayri müslimlere uygulanacak kanunlar elbette ki bununla sınırlı değildir.Hiçbir zaman başka dinlere mahsus teba mağdur edilmemekte ve adalet ona göre işlemektedir.Osmanlı bunu yapmıştır. |
Ya arkadaşım şu Kuran'ı Kerim'i düz mantık algılamayı bırakın artık, Zina yapana 100 sopa mı vuralım? Sen eşitliği adaleti vicdan din özgürlüğünü sağlayabilirsen zaten Kur'an'ın hükümlerini devlet olarak sağlamış olursun. HİÇBİR KANUN UYGULANDIĞI İÇİN DÜZEN SAĞLANMAYACAĞI GİBİ, HİÇBİR DÜZENDE KANUN İLE SAĞLANAMAZ. Yineliyorum, bizim sorunumuz işte o bahsettiğin GUGUK DEVLETİ sorunudur. Yani sen İslam Hukuk'u getirsende, Yargılayan Yöneten İdare eden Hüküm Veren düzgün, eşitlikten yana, adil ve tarafsız olmayan kişiler olmadıkça HÜKÜM ister Hukuki Kanun olsun, İster İslam Hukukuna göre Ayet olsun hiç farketmez. Hükmü verenin Hukuku olur.
Yapılması gereken akılcı bir Anayasadır öncelikle, Devletin iç denetim yollarının oluşturulması daha akılcı olmalı. Şöyle bir mantık olamaz yani, X mevkisindekiler Y'yi seçiyor, bu seçilen Y'ler X'i denetliyor. Böyle aptalca bir şey olamaz. Adam kendisini garantiye almak için Y mevkisine kendi yandaşlarını seçip, X mevkisini babasının çiftliği gibi kullanıyor. Anayasımızı, İdare Hukuku sistemimizi incelerseniz böyle şeyler çok var. YASAMA-YÜRÜTME-YARGI arasında KUVVETLER AYRILIĞI'NIN K'si bile YOK. Ancak görülen o ki Yargı tamamen bağımsız olsa, Yürütmeyi takmayıp önüne gelen yürütmeyi içeri alacak, millet iradesine saygısı olmayacak. Öteki taraftan, yargı yürütmenin boyunduruğu altında kaldığı sürece gerçek yargılamalar yapılamayacak, yürütme istediği gibi çalıp oynayacak. Burda Hangi sistem gelirse gelsin, Başkanlık dahil sorun çözülmez. TOPLUMSAL YOZLAŞMA HAT SAFHADA. BİREYCİLİK, MENFAATÇİLİK, ÇIKARCILIK toplumda tavan yapmış durumda. Ülke'nin %99'u sadece nufüs kağıdı üstünde Müslüman. Uygulamaya gelince, yalan işgüzarlık, dolandırıcılık, hile her türlü pislik var ne ararsan. Herkes kendi cebini doldurma peşinde. Ülke sevdası adına yoluna koyulanda etrafında bu kadar çıkarcı menfaatçiyi görünce, bir noktada bıkıyor oda ben aptalmıyım ya diyip diğerlerine uyuyor. Bunlar Türkiye Gerçekleri. Bunlar kuralla kanunla düzelmez. BUNLAR EĞİTİMLE düzelir. ADAM GİBİ EĞİTİMLE. İlkokul 1.sınıftan itibaren AHLAK MİLLİ BİLİNÇ VE KÜLTÜR dersleri getirilmeli 2.sınıftan itibaren Bu derslere TOPLUM OLMA BİLİNCİ HAKLAR,ÖZGÜRLÜKLER ve SINIRLARI getirilmeli İlkokul 5.sınıftan itibaren de HUKUK, İNSAN AHLAKLARI, DİN ÖĞRETİSİ ve AHLAK BİLGİSİ dersleri devreye girmeli. Öğrencinin eğitiminde ilk 5 yıl başarılı olmak sınavlar ile değil, Davranış ve Ahlakına göre şekillendirilmeli, böylece ilk 5 yıl çocuk bunu bir ÖZ DİSİPLİN HALİNE GETİRMELİ. Türk Milleti, öz benlik ve kimliğini yitiriyor. Biz Milli Birlik ve Bütünlüğümüzü kaybederek sadece İslam ile ayakta kalabilecek bir millet değiliz. Ak Parti'yi en çok eleştirdiğim nokta budur. Bizim toplum olarak diri ve ayakta kalabilmemizin temel direklerinden biriside İslam gibi Türklük'tür. Avrupa'ya gitme fırsatı bulursanız gidip görün, Müslüman diyince genel olarak Türk diyorlar. Yani Tüm Müslümanları nerdeyse Türk sanacaklar. Ve bu algı son 5-6 yılda inanılmaz yıkıldı. Artık Müslüman diyince Işıd, Orta Doğu, Arabistan bir sürü şey diyorlar ama Türk o kadar ağızdan çıkan cevaplardan değil. İnanın 6-7 sene önce Müslüman diyince aklına gelen ilk şey nedir diye sorulduğunda cevapların %50-60'ı Türk tü. En az 3 çocuk yapın, ve en az 3 tane Milli Kimliğini, Tarihini, Bilincini, Dini görev ve amaçlarını bilen çocuk yetiştirin bu ülkeye. Devletimizde Milli Eğitim çökmüştür. Yetişen nesillerin hali ortada. |
Hiçkimse ve hiçbir düşünce, zorla ve çoğunluk olsa bile başka insanlar üzerinde hakimiyet kuramaz. Uygulanacak Kanun ve Hukuk , Evrensel Hukuk Sistemi olmalıdır.
İslam Hukuku ve Yargılama Usulü demek İslam Devleti demek, Aynen dediğin gibi Laiklik olmaması demek. Laiklik, bir Hristiyanın bir Ateistin , İslam Hukuna göre yargılanmasının önüne geçer, aynı şekilde bir Müslüman'ın farklı Dini hükümlere göre yargılanmasının da önüne geçer. Osmanlı Devleti'ndeki ahlaki çöküntü , Osmanlı Devletindeki Saray'ın gereksiz harcamaları, Anadolu halkı ile İstanbul arasındaki dağlar kadar olan fark. Hepsi ama hepsi Türkiye ile aynı. O zaman bahsettiğin hükümler vardı hiçbirşey değişmiş değil. Toplum aynı toplum millet aynı millet. Sabahtan akşama kadar dini anlatsanda, sabah akşam hukuk anlatsanda olmaz. Küçük yaştan bunu öz disiplin haline getireceksin. Çocuk bir amaç için yaşayacak. Bireysel menfaatleri düşünerek değil, Milli menfaatleri düşünerek büyüyecek. 2009,2010,2011,2014,CB Seçimi ve 2015 Tam 6 kez Ak Parti'ye oy verdim. Ancak bu Çözüm ve Bölünme süreci devam eder ise, Milli Eğitim adına artık bir irade konmaz ise, İmam Hatip mantığı ile bir nesil yaratılacağı düşünülmeye devam edilecekse, ilk seçimde oyumu Mhp'ye vereceğim artık. |
Senin Osmanlı'da uygulamasını saydığın hükümler, Laiklik'in temelidir zaten.
|
Alıntı:
Beşeri sistemleri bana savunmayın!..Allah'tan başka hüküm sahibi kim vardır?O'NUN KOYDUĞU KUR'AN NİZAMINA TESLİM OLMAYAN DİNDEN ÇIKAR.Gerisi lagalugadır. ALLAH HEM YARATICI HEM DE KANUN KOYUCUDUR.ONUN KOYDUĞU KANUNLARI HAFİFE ALMAK İNSANI KÜFRE GÖTÜRÜR.SİZLERİ LAİKLİK VE DEMOKRASİ DEĞİL, KUR'AN NİZAMINI YAŞAMAK VE YAŞATMAKLA ANCAK CENNETE GÖTÜRÜR. |
1.Kuran'da nerde yazıyor acaba, bir devlet sistemi ? Ayet verde, Kur'an'ı Kerim'de yaratılan devlet modelini okuyalım analiz edelim. Yoksa sende birşey bilmeden içi boş mu savunuyorsun. Bak buraya 100 tane ayeti yapıştırma. Devlet sistemini anlatan ayetleri koy madem görelim. Şeriat'tan kafandaki beklenti ile Kur'an'ı okuyup görsen gerçekler çok farklı sonra hayal kırıklığına uğrama.
2.Kemalist değilim. Kemalistlik ile Atatürkçülük arasında dağlar kadar fark var. Kemalizm gerçekte hiç var olmayan uydurma bir şey. Atatürk öldükten sonra uydurulmuş bir Atatürk = Kemalizm Atatürkçü olmak ise her Türk ferdinin milli borcu. 3.Eşitliği, Adaleti, Tarafsız bir Yargılama Usulü ve Yargılayacak kadroları yetiştirmeden. Dünyanın en düzgün sistemini de getirsen, Kur'an'ın hükümlerini de getirsen hiçbirşey olmaz. Bunu kafana sok. 4. Hiçbir insann Laiklik tarafı olduğu için, Devletin Laik olmasını desteklediği için Allah tarafından cezalandırılmayacak sen merak etme. Böyle insanları korkutmaya çalışarak bir yere varamazsın. Bu millet aptal değil. 5. Kur'an'ı Kerim deki her hükmü olduğu gibi okursan düşünmezsen bundan çıkardığın saçmalıklar seni bağlar, toplumu bağlamaz. Kur'an'ı şekilci mantıkta bakarsan Orta Çağ'a dönersin, uygulanan cezalardan tut bahsedilen fiil ve eylemler dönemsellik kavramı düşünüldüğünde 1000 yıl evvel örneklemler ile kurgulandığı için senin gibi kıt düşüncelerin bunu günümüze uyarlayıp algılaması evveliyetle zor tabi. 6.Güzel dinimizi kendine siper edip, iğrenç fikirlerini de Kur'an mış gibi millete yutturmaya çalışma. Bu bahsettiğin günahlardan daha günah. 7. Türkiye toplumu içinde farklı dinsel ve etniksel gruplar yaşar. Bu toplumların, dini,meshebi, ırki veya milliyetinin güvencesi Laikliktir. |
Laiklik, ile toplumda farklı dinsel,etnik gruplara karşı kanunlarda ve uygulamalarda herhangi bir dinin ve inancın referans olarak alınmaması ile eşit davranmış olursun.
Kur'an'ı Kerim'de öyle senin bahsettiğin gibi detaylı bir devet sistemi tasviri de yoktur. Senin bahsettiğin gibi Kur'an'ı model alıp da yaratılmaya çalışılacak devlet modeli aslında tamamiyle gelenek ve göreneklere dayanacak ve sadece birilerinin bir takım insanların düşüncesine kanaatine göre şekillenecek. İçini de rahat tut. Bizim yanlışımız varsa bundan sen değil biz yargılanırız. "Kim doğru yola gelirse kendisi için gelmiş, kim doğru yoldan saparsa, kendi aleyhine sapmış olur. Kimse, kimsenin günahını çekmez" Isra/25 |
Kur'an'ı Kerim'in artık bugün için kesinlikle orta zekalı bir insan ancak anlayabilecek seviyede olduğunu düşünüyorum. Altı kurtarmaz. Çünkü Kur'an'ı Kerim'in bana göre son 300-400 yıldır çok boşlandığını, asıl içeriğinden kopulduğunu ve şekilci bir hale bürünüldüğünden Kur'an bilinci ve kültürü insanlardan nerdeyse tamamen gitti. Etrafta Kur'an'ı Kerim'e mantığı ile ve içeriği ile hakim kimseler kalmadı.
Öyle ki, bazı hocalar var Tv'lere çıkıyor mesela çıkıp diyor ki işte bir Hristiyan'ın asla cennete gitme şansı yok, mümkün değil, "Hak din Kur'an'dır gerisi yalandır" tarzı cümleleri kuruyor. Kim olduğunu dini hocaları dinleyen anlamıştır. Yahu kardeşim hiç mi Kur'an okumadın, İlk başlarını okuyaydın bari demek Kur'an'a hiç başlamamış olmalısın bunu demek için. "Müminler, Yahudiler, Hıristiyanlar ve Sabiilerden kim Allah'a ve ahiret gününe inanır ve iyi hareketlerde bulunursa onların Rableri katında elbette mükafatları olacaktır. Onlara bir korku da yoktur. Onlar mahzun da olmayacaklardır." Bakara/62 Kur'an'ın yıllarca bana göre içerik anlamında boşlanmış olması, kulaktan dolma bilgiler ile İslamiyet toplum içinde uygulanmış, kimse kendi açıp okumamış, Cami hocasına yada etrafında dini olarak örnek gördüğü kişiyi örnek alarak dini yaşamıştır. Bu böyle süregelip gitmiştir bizim toplumumuzda artık son 300 yılda bu kulaktan dolma bilgiler o kadar saçmalamaya başlamış o kadar aptal noktalara ulaşmıştır ki. Kur'an'ın tam zıttı düşünceler , Kur'an mış gibi millete kakalanmaya başlanmıştır. Kur'an'ın din ve vicdan özgürlüğü verdiği yer, Kur'an'ın hiçkimseye baskı yapmayın, hiçkimseye zorla Müslüman olması içi baskı yapmayın, biz zaten istesek hepinizi tek 1 millet tek bir ümmet yapardık demesine rağmen. Hala kendi bacağından asılacağını anlayamamış Laiklik çok farklı birşey söylüyormuşcasına düşman olanlar var. |
Kur'an'ı Kerim ve İslamiyet sadece İBADET etmek değildir. Malesef ve Malesef bir grup insanımız bizim Kur'an'ı ve İslam'ı İBADET etmek sanıyor. Muhafazakar bir ailede doğuyor bizim gibi, Kur'an Kursuna gidiyor 5-6 sure,dua ezberliyor, namaz kılmayı öğreniyor bitti. Burdan sonrası yok. Yahu kardeşim İslamiyet bu değilki. İslamiyet bir Kültür, İslamiyet bir zenginlik , İslamiyet bir yaşam biçimi, İslamiyet'i hangi Batılı bir ülkeye versen, bizim yaptığımız kadar daraltamaz bu kadar küçültemezdi.
Çok sık şehir değiştiriyorum malesef ve geçen hafta İstanbul'a gittim. Ak Partimizin de çok güçlü olduğu bir yerdir Esenler'e indim,Neyse saat sabah 11, muhtemelen okuldan gelen kızlar var ve bazı amcalarımız abilerimiz işi gücu bırakmış, kahvede boş boş dururken , çocukların gençlerin yoldan çıktığından bahsediyor. Yahu be kardeşim, insan önce kendisine bakacak bu hayatta. Önce birey olarak İslamiyeti sen ne kadar uyguluyorsun. Orda kahvede oturacağına git, halk için millet için bir gönüllü çalışmada yer al, birine bir katkın olsun . Şekilcilik diyorum ya, kendisi İslamiyet'in içeriği hakkında tek fikre sahip değil (İBADETLER DIŞINDA) okuldan gelen çocukların yoldan çıktığını iddia ediyor ama. Bunlar neden böyle? Bir tip insan modeli var. Ben İslam'ın içinden İBADETLERİ alayım, bunları yapayım ohh tamam cenneti garantilerim bu sayede. EEE gerisi nolcak? Gerisini boşver işte İbadetimi yapıyorum hepsini, bunları yapmayan düşünsün. Ya kardeşim Kur'an bir BÜTÜNDÜR. Kur'an'da Allah kimseye 5 vakit namaz kıldın diye cennet'i vaat etmiyor. Öyle bir dünya yok ama bizim amcalarımıza göre toplumumuza göre var. Kur'an'ı böyle sadece İbadetler ile kısıtlayan bir kişi ne yapacak elbette. Başka insanların yaşam tarzına da karışır, başkalarının hayatına müdahele de eder. Lafta atar, hatta bunlara baskı bile yapar. Neden? Kendi zihniyetini Kur'an sanıyor çünkü adam, Kur'an'ı bilmiyor ki. İnşallah bir gün bu devllete iyi bir noktaya geleceğim ve adam gibi bir Milli Eğitim kurulduğunda bu millete Kur'an'ı Kerimin gerçek içereğini, Şekilcilik değil Uygulamada öğretilmiş, bilen bir nesil yetişecek. (İmam Hatip'ler normal okullardan daha iyidir. Normal devlet okulları Eğitim konusunda Orta Çağ'dan bile geride.) |
All times are GMT +3. The time now is 09:48. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Siyaset Forum 2007-2025