![]() |
AKİT'in Hafızalardan Silinmeyen Habercilik Başarıları..
Sevgili arkadaşlar bundan böyle bu bölümde Vakit gazetesinin hafızalardan silinmeyen, habercilik başarılarını paylaşacağız inşallah..Ülkemizde gizli kalan bir çok haberin ortaya çıkmasını sağlayan haberlerin alıntılarını bulacağınız bu bölümde katkılarınızı bekliyoruz..
Ayrıca bu fikrin çıkmasında fikir birliği yaptığımız Faruk ARSLAN kardeşimede haseten teşekkürlerimi sunarım...sorumluluğun büyük bölümünü üstleneceğine eminim çünkü ;1 |
Vakit, Doğan'ı işte böyle gönderdi
http://img24.imageshack.us/img24/4638/resim709361.jpg
8 Mayıs 2009 Aydın Doğan'ın, Yahudi ortağı Axel Springer'a yaptığı hisse satışındaki usulsüzlük nedeniyle savcılığa ifade verdiği öğrenildi. Doğan'ın, hisse satışının yapıldığı tarihlerle ilgili yalan beyanda bulunarak kamuoyunu yanıltmaya çalışmasını belgeleriyle birlikte ilk defa Vakit ortaya çıkarmıştı. İŞTE DOĞAN'IN TÜM TEZLERİNİ ÇÜRÜTEN O BELGELER Vakit, Maliye Bakanlığı, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ve Doğan'ın kendi yönetim kurulu kararlarının yer aldığı belgeleri kamuoyuna sunarak, şirketleri hakkında verilen usulsüzlük cezalarını “siyasi baskı” olarak yutturmaya çalışan Aydın Doğan'ın foyasını ortaya çıkartmıştı. Doğan'ın savcılığa verdiği ifadede, “Şirketteki tüm muhasebe işlemlerini bilmem mümkün değil” diyerek kendini savunduğu öğrenildi. UZMANLAR SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMUŞTU Maliye Bakanlığı Gelirler Kontrolörlüğü'nün suç duyurusuna gerekçe olan raporu Halkalı Vergi Dairesi müfettişleri tarafından hazırlandı. Doğan Holding'in yüzde 25 hissesinin Axel Springer'e satışıyla ilgili raporda, satışın 22 Aralık 2006'da duyurulduğu, ancak paranın 2 Ocak 2007'de Aydın Doğan'ın hesabına geçtiği bilgisi yer aldı. Tarihlerle oynama yapıldığını belirten uzmanlar, Doğan Yayın Holding yöneticilerinin, hisse satışlarının devriyle ilgili muhasebe kayıtlarında hile yaparak vergi kaçırdığını tespit ederek suç duyurusunda bulunmuştu. VAKİT, DOĞAN'IN FOYASINI BELGELERİYLE ORTAYA ÇIKARTMIŞTI Yahudi medya devi Axel'e hisse satışında usulsüzlük yaparak vergi kaçırdığı gerekçesiyle şirketlerinin yüksek miktarda cezalara çarptırılması üzerine Aydın Doğan, Maliye Bakanlığı'nın kendilerine siyasi baskı uygulamak için ceza kestiğini öne sürerek kamuoyunu yanıltmaya çalışmıştı. Vakit, 2 Şubat'ta yayınladığı “İşte Doğan'ın yalanı” başlıklı belgeli haberiyle, Aydın Doğan'ın Axel'e hisse satış tarihiyle ilgili kamuoyuna yalan söylediğini ortaya çıkartmıştı. Vakit'in yayınladığı belgelerle yalanı ortaya çıkan Doğan Yayın Holding A.Ş.'ye bağlı ortaklığı olan Doğan TV Holding A.Ş, sermayesinin % 25'ini temsil eden 90.854.185 adet hisseyi Alman Axel Springer firmasına 584.183.826 YTL'ye satmıştı. Doğan Grubu, bu satışın 2007'de yapıldığını ve vergilendirilmesinin 2007 hesapları üzerinden yapılması gerektiğini belirtmişti. Oysa denetçiler, satışın 2006'da gerçekleştiğini ortaya çıkardılar. |
Bu bölümde habervaktim'den de paylaşımlar yapabilirmiyiz...
|
Aslında direkt olarak Vakit'le bağlantılı değil Habervaktim..
Ama Vakit gazetesinde de yayınlanacak yada yayınlanmış haberlerini koyabiliriz.. Mesela bu Mehmetçiğe bunu da yaptılar haberi kesinlikle Vakit'in statüsünde görülebilecek türden.. Hatta "Vakit haberi" diyebiliriz.. Öylesi haberleri de alalım bence.. Yani Habervaktim'de "kısmen" dahil olsun.. Daha doğrusu Vakit Ailesi diyelim biz buna. Yola Devam (; |
Alıntı:
Ben Kılıçdaroğlu nun pkklı kişilerle yaptığı görüşmeyi koyacaktım... :güzel: Benden duyup hemen koyma kınarım seni... :w: ;D |
Sinan Aygün de Masonmuş! Ergenekon sanıklarının masonik bağlantıları, her fırsatta gözler önüne serdiğimiz ‘kökü dışarıda Ergenekon' gerçeğini ortaya koydu. Ergenekon Terör Örgütü isimli yapılanmanın, kökü dışarıda masonlarla olan ilişkisine bir delil daha ortaya çıktı. Her fırsatta milliyetçilikten ve muhafazakarlıktan dem vuran, kendisini Anadolu çocuğu olarak niteleyen Ergenekon sanığı ATO Başkanı Sinan Aygün'ün, kökü dışarıda Hür ve Kabul Edilmiş Mason cemiyetine üye olduğu, yapılan üst aramasında loca kimliğinin çıktığı, Aygün'ün emniyet sorgusunda bunu kabul ederek kamuoyunda buranın çok gizli bir birim olmasından etkilenerek mason olmaya karar verdiğini beyan ettiği öğrenildi. |
Kılıçdaroğlu'nun PKK’lıyla görüşmesi kayıtlara geçti Habervaktim, CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu'nun geçtiğimiz yıl Almanya'da PKK terör örgütü yetkilisi Mustafa Günel ile görüştüğüne dair şok belgeye ulaştı. Kılıçdaroğlu'nun PKK'lıyla görüşmesi kayıtlara geçti. Habervaktim, CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu'nun geçtiğimiz yıl Almanya'da PKK terör örgütü yetkilisi Mustafa Günel ile görüştüğüne dair şok belgeye ulaştı. CHP İstanbul Milletvekili ve 29 Mart'taki yerel seçimlerde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Kemal Kılıçdaroğlu, 9 Eylül 2008'de Almanya'da bulunduğu sırada PKK'lı Mustafa Günel ile görüştüğü polisin dinlemesi sonucu ortaya çıktı. Uyuşturucu ticareti nedeniyle Alman polisi tarafından fiziki ve teknik takipte bulunan Günel'in telefonda konuştuğu Kılıçdaroğlu arasındaki samimi diyaloglar dikkat çekiyor. CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu'nun geçtiğimiz yıl Almanya'dayken PKK terör örgütü üyesi ve uyuşturucu ticareti nedeniyle Alman Polisi tarafından teknik ve fiziki takipte bulunan Mustafa Günel ile görüştüğü telefon kayıtlarını 1986-1997 yılları arasında Alman Emniyeti'nde görev yapmış bir isim olan Araştırmacı Yazar Talip Doğan Karlıbel, habervaktim.com'a açıkladı. TEKNİK TAKİP SONUCU ORTAYA ÇIKTI Habervaktim'in ulaştığı telefon kayıtlarına göre, CHP İstanbul Milletvekili ve 29 Mart'taki yerel seçimlerde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Kemal Kılıçdaroğlu, 9 Eylül 2008'de Almanya'da bulunduğu sırada PKK'lı Mustafa Günel ile görüştüğü polisin dinlemesi sonucu ortaya çıktı. Uyuşturucu ticareti nedeniyle Alman polisi tarafından fiziki ve teknik takipte bulunan Güne'in telefonda konuştuğu Kılıçdaroğlu arasındaki samimi diyaloglar dikkat çekiyor. BAŞKOMİSERİN ŞEHİT EDİLMESİ OLAYINA KARIŞTI Daha önce Alman istihbaratında çalışmış olan Talip Doğan Karlıbel'in, Kılıçdaroğlu hakkındaki suç duyurusundan sonra harekete geçen savcılar, Almanya ile irtibata geçerek, Kılıçdaroğlu'nun PKK'lılarla görüşüp görüşmediğini araştırdı. Savcıların Almanya'dan aldıkları bilgiler ışığında CHP'li Kılıçdaroğlu'nun 1980 yılında Bakırköy'de Başkomiser Osman Tekin'in şehit edilmesi olayına karışan PKK üyesi Mustafa Günel ile telefonla görüştüğü tespit edildi. UYUŞTURCU TİCARETİNDEN GELEN TEKNİK TAKİP ELE VERDİ Frankfurt Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şubesi'nin PKK'lı Mustafa Günel'i 6 ay teknik ve fiziki takibe alması sonucu ortaya çıkan telefon görüşmesinde, PKK'lı Günel, Kemal Kılıçdaroğlu'na ‘Kemal abi' diye hitap ediyor. Adalarıyla birlikte büyük miktarda uyuşturucu ticareti yaptıkları gerekçesiyle teknik takibe alınan Günel'in Kılıçdaroğlu'yla gerçekleştirilen telefon görüşmesi de bu takip sonucu ortaya çıktı. KALDIĞI OTELDE PARMAK İZİ VE DNA TESTİ YAPILMIŞ Kılıçdaroğlu'nun kaldığı otel odasında parmak izleri ve DNA testi olay yeri inceleme ekipleri tarafından kayıt altına alındığına dair roporda şöyle deniliyor: 09.09.2008 tarihinde teknik takibe takılan Mustafa Günel adlı şahıs, Öncelikli olarak ismini belirleyemediğiz kişiyle birçok kez telefon görüşmesi yapmıştır. Yaptığımız araştırmalarda cep telefonunda aradığımız sabit numaranın bir otel nosu olduğu tespit edilmiştir. Otel müdüriyetiyle irtibata geçilerek, bu şahsın kimlik numaraları alınmıştır. Kimlik bilgilerinden yaptığımız araştırmalar üzerine bu şahsın isminin Kemal Kılıçdaroğlu olduğunu 08.09.2008 tarihinde Almanya'ya giriş yaptığı tespit edilmiştir. Şahıs 11. 09. 2008 tarihin de otelden çıkış yaptıktan sonra otel odasında parmak izleri ve DNA testi olay yeri inceleme ekiplerimiz tarafından alınmıştır. DNA bankasındaki ana bilgisayara bu bilgiler aktarılmıştır. Bu şahısın Almanya'ya giriş çıkışlarıyla ilgili daha detaylı bilgilerin ileriki zamanda Frankfurt narkotik şubeye verilecektir. 09.09.2008 tarihinde Mustafa Günel'le yapılan bilgiler Frankfurt Narkotik Şubesine ekli dosyada mevcuttur. Mustafa Günel, 09.09.2008 tarihinde 5 ayrı görüşme yapmıştır. Tüm görüşmeler aşağıda listelenmiş şeklide ilgili Frankurt Narkotik Şubesine gönderilmesine: 1. TÜ 12134 2. TÜ 12136 3. TÜ 12142 4. TÜ 12149 5. TÜ 12151 DOKUNULMAZLIĞI KALDIRILABİLİR Öte yandan Üsküdar Cumhuriyet Savcılığı'nın Kemal Kılıçdaroğlu'nun PKK'lılarla yaptığı görüşme dosyasını Meclis'e göndereceği ve dokunulmazlığının kaldırılmasını isteyeceği bildirildi. Akrabası İbrahim Karabulut'un PKK'nın Hamburg sorumlusu olduğu Kılıçdaroğlu, daha önceki açıklamalarında “Almanya'dayken PKK üyesi hiçbir kimseyle görüşmedim” demişti. İşte CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu ile PKK'lı Mustafa Günel arasında geçen telefon konuşması: Kayıt Saati : 07.15 Kayıtta adı geçen kişiler ZP 1 MUSTAFA GÜNEL ZP 2 KEMAL KILIÇDAROĞLU ZP .1 : Kemal abi hoş geldiniz Frankfurtta. ZP. 2 : Mustafacım nasılsın sesini duyduğuma memnun oldum ne var ne yok İbrahim de gel dimi. ? ZP. 1 : Yok o öğleden sonra gelecek saat 14.00 de doğru burada olur. Abi nerde buluşalım seninle bu gün. ? Ali abi de yanındamı. ? ZP. 2 : Evet o da herhalde kalkmıştır. Sabah mahkemeye gideceğiz sizde isterseniz oraya gelin oradan birlikte beni gezdirirsiniz Frankfurtta. ZP. 1 : Tama abi ben Tren İstasyonun da ki City Otel deyim bir kahvaltı yapayım ben de direkt adliyeye gelirim İbrahimin cep telefonu kapalı her halde kendisi daha yoldadır. Açılır açılmaz ona da söylerim, o da direkt adliyeye gelsin. ZP. 2 : Tamam ben de bir duş alayım kahvaltımı yapıp hemen çıkmamız lazım mahkemede basın mensupları olacak, onlarla bir araya gelip müşterek duruşma salonuna gireceğiz. ZP. 1 : Tamam Kemal abi görüşürüz. ZP. 2 : Tamam Mustafa kendine iyi bak , Görüşmek üzere. |
İşte M.Kemal istismarının şahı!
http://img4.imageshack.us/img4/1740/22328035.png
Baz'a Atatürk'ü kalkan yapmışlar: Mersin'in merkez ilçelerinden Mezitli'de bulunan sanat evinin çatısına kurulan baz istasyonunun, Atatürk posterleri ile kamufule edildiği belirlendi. Fırtınada poster düşünce, Atatürk posterleri ile baz istasyonunun gizlendiği ortaya çıktı. Binanın sahibi ise CHP'li Mezitli Belediyesi. Mersin'de Atatatürk'ün rantçılar tarafından nasıl malzeme yapıldığı ilginç bir olayla kanıtlandı.Mersin merkez ilçelerinden Mezitli'de belediyeye ait sanat evinin çatısında bulunan baz istasyonun Atatürk posterleri ile kamufule edildiği belirlendi. Dört tarafı Atatürk posterleriyle kapatılan bir GSM operatörüne ait baz istasyonunun maskesini, çıkan şiddetli fırtına düşürdü. Fırtına Atatürk posterinin bir cephesini düşürünce, Atatürk posteri ile baz istasyonunun gizlendiği gün yüzüne çıktı. Sanat evi binasının CHP'li Mezitli Belediyesi'nin olduğu belirlendi. SENELERDİR BİZİ KANDIRMIŞLAR Mezitli semt sakinleri Atatürk posterleri arasında bulunan baz istasyonunu görünce şok oldu. Yaşanan olaya büyük tepki gösteren vatandaşlar; “Biz onu sadece Atatürk resmi zannediyorduk. Baz istasyonu olduğunu bilseydik tepkimizi gösterirdik, meğer senelerdir orda bir baz istasyonu varmış. Fırtına olup da posterlerden birinin düşmesinden sonra baz istasyonunu gördük. Yerleşim yerinin ortasında böyle bir baz istasyonunu istemiyoruz” dediler. Mezitliler şaşkınlıklarını şu cümlelerle dile getirdiler: “Buna kim, nasıl izin vermiş bilmiyoruz. Meğer bizim çocuklarımız orda senelerdir baz istasyonunun altında kurs alıyorlarmış. Bazı aileler çocuklarını kurstan aldı.. Meğer Atatürk posterleri neyi örtüyormuş” ifadelerini kullandılar. Başkan da yeni öğrenmiş! Mezitli'nin CHP'li Belediye Başkanı Uğur Yıldırım ise konu ile ilgili Vakit'e şunları söyledi: Baz istasyonu benden önceki arkadaşım tarafımdan bir GSM operatörü ile yapılan protokol sonucu oraya konulmuş. Atatürk posterlerinin altında baz istasyonu olduğunu şahsen ben bilmiyordum. Fırtına sonrası ortaya çıkan manzaradan çok rahatsız oldum. Hemen arkadaşlara talimat verip kaldırılmasını istedim. Baz istasyonun kim, nasıl koymuş, nasıl bir protokol yapılmış onu araştırıyoruz” dedi. / VAKİT |
İyiki Türkiyemde bunlar azgın bir azınlık ;)
Ya çoğunluk olsalardı ??? Şükür yarabbi Şükürler Olsun ..:gül: Yetkili Notu: Herkes başkalarının değer bildiğine ithamla yada gâlizce saldıramayacağını bilecek/ öğrenecek. İyi niyetli mesajlarınız için TEŞEKKÜR EDERİZ!. |
Yaptıkları her üi böyle zaten istisnalar hariç %90 atatürkü böyle kullanan kesim bu yüzden halkın genelinde itibarını düşürüyorlar 80 küsür senedir bu asalaklar bu işleri yapmışlar baz istasyonu daha yaptıklarının en hafifi......
|
Akşam Gazetesi'nden yalan haberciliğe devam!
http://www.yalanhaberinmerkezi.com/r...0080318_14.jpg 28 Şubat sürecinde halktan büyük ilgi gören kasetleri medya tarafından makaslanıp montajlanarak hakkında soruşturma açılmasına sebep olunan İmdat Kaya, 7 Nisan 2004 tarihinden bu yana Türkiye'de yaşıyor. / Vakit 4 Ekim 2007 |
Kendini asma, cevap ver! Eşinin sık sık Brezilya'ya gittiği iddialarının ETÖ iddianamesine girmesinin ardından TV ekranlarından “Evlendikten sonra biri çıkıp karımın tek başına yurt dışına çıktığını ispat ederse intihar ederim” diyen Uğur Dündar'a; eşinin kendisi yanında olmadan defalarca yurtdışına gittiği yönündeki tarihleri sorduk... Dündar, detaylı açıklama yapmak yerine, asistanı aracılığı ile kaçamak cevaplar verdi. Ergenekon soruşturmasına yönelik 2. iddianamede karısının Brezilya'ya gittiğine dair iddiaların yer alması üzerine sunuculuk yaptığı televizyonda savcıları eleştirip “Evlendikten sonra biri çıkıp karımın tek başına yurt dışına çıktığını ispat ederse intihar ederim” diyerek şov yapan Uğur Dündar'ın doğru söylemediği belirlendi. Uğur Dündar'ın manken eşi Yasemin Baradan (Jasmin Mroz)'ın yanında Uğur Dündar olmadan defalarca yurt dışına çıktığı belirlendi. 66 yaşında olan Uğur Dündar, kendisinden 28 yaş küçük olan 1971 doğumlu eşi Yasemin Baradan ile ilgili bazı iddiaların yer alması üzerine haber sunduğu televizyon kanalında Ergenekon iddianamesini hazırlayan savcılara ateş püskürmüş ve “Biri evlendikten sonra karımın tek başına yurt dışına çıktığını ispat ederse intihar ederim” demişti. Yasemin Baradan'ın, Uğur Dündar ile 30 Ekim 1993 tarihinde evlendikten sonra, yanında Dündar olmadan defalarca yurt dışına çıktığı belirlendi. Vakit'in ele geçirdiği belgelere göre Yasemin Baradan, Uğur Dündar ile evlendikten sonra 031538 ve 760065 nolu pasaportlar ile birçok defa yanında Uğur Dündar olmadan yurt dışına çıktı. YASEMİN BARADAN'IN DÜNDAR OLMADAN YURT DIŞINA ÇIKTIĞI TARİHLER Vakit'in ortaya çıkardığı bilgilere göre Yasemin Baradan ile Uğur Dündar'ın, evlendikten sonra ilk yurt dışı seyahatlerini 22 Aralık 1993 tarihinde beraber yaptığı görülüyor. Uğur Dündar'la evlendikten sonra Yasemin Baradan'ın yanında kocası olmadan yurt dışına yaptığı ilk seyahatin ise 31 Ağustos 1995 tarihinde gerçekleştiği görülüyor. BARADAN'LA İLGİLİ İDDİALAR ERGENEKON'A BÖYLE YANSIMIŞTI Bilindiği gibi 2. Ergenekon iddianamesinde İlhami Yangın isimli şahıstan Akşam Gazetesi yazarı Gülay Kömürcü'ye gönderilen, Kömürcü'den de Turhan Çömez'e aksettirilen bir elektronik postada Uğur Dündar ile eşi hakkında bazı iddialar yer almıştı. Gülay Kömürcü'ye gönderilen mailde Uğur Dündar'ın eşi Yasemin Baradan'ın sık sık Brezilya'ya gittiği ve birtakım fotoğraflar olduğu öne sürüldü. İŞTE DÜNDAR'IN CANLI YAYINDAKİ O SÖZLERİ Bu bilgilerin iddianamede yer alması üzerine ise Uğur Dündar canlı yayında savcıları sert bir dille eleştirmiş, “Benim eşim evlendikten sonra hiçbir zaman tek başına yurt dışına çıkmadığı gibi hayatında Brezilya'ya gitmedi. Evliliğimiz döneminde Brezilya'ya gittiğini biri çıksın ispat etsin. Ben şu dakikada görevimi bırakacağım. Hatta intihar bile ederim. Bu namus meselesi” ifadelerini kullanmıştı. YASEMİN HANIM LATİN AMERİKA HAYRANIYMIŞ Canlı yayında eşinin tek başına yurt dışına çıkmadığını iddia eden Uğur Dündar, eşi ve ailesiyle ilgili 13.06.2004 tarihli Hürriyet'te Ayşe Arman'a verdiği bir röportajda eşinin Latin Amerika kültürüne olan ilgi ve sevgisini dile getirmişti. DÜNDAR CEVAP VERMEDİ, YERİNE ASİSTANI KONUŞTU Sorularımıza cevap vermeyen Uğur Dündar, kim olduğu tarafımızca bilinmeyen ve asistanı olduğunu iddia eden Türkan Aydınlı aracılığı ile sorularımıza cevaben yolladığı metinde şu satırlara yer verdi: “Anlaşılan birileri sizi fena halde işletiyor! Ben Sayın Uğur Dündar'a 1992 yılından bu yana asistanlık yapmaktayım. Yasemin hanım'ın yurt dışına çıkışlarında -bir zorunluluk olmamakla birlikte- yanında mutlaka eşi veya annesi, ya da çok yakın bir akrabası bulunmuştur. Yakın akrabalarının soyadları tutmadığı için, güvendiğiniz kaynaklar(!) bu gerçeği görememişler! Haberinizi yanlış bilgiler üzerine oluşturduğunuzu bir kez daha belirterek uyarıyor, aile namus ve şerefine iftirada ısrar edilmesi halinde sayın Uğur Dündar'ın her türlü yasal girişimde bulunacağını bilmenizi rica ediyoruz.” İşte Yasemin Baradan'ın yanında kocası Uğur Dündar olmadan yurt dışına çıkış yaptığı seyahatlerin tarihleri: Çıkış: Giriş: Havaalanı: 31.8.1995 19.11.1995 Atatürk Havaalanı 09.03.1997 11.03.1997 Atatürk Havaalanı 27.03.1997 31.03.1997 Atatürk Havaalanı 27.11.1997 01.12.1997 Atatürk Havaalanı 14.01.1998 13.03.1998 Atatürk Havaalanı 21.06.1998 02.07.1998 Atatürk Havaalanı 27.08.1998 29.08.1998 Atatürk Havaalanı 30.09.1998 02.10.1998 Atatürk Havaalanı 12.04.1999 25.04.1999 Atatürk Havaalanı 03.01.2004 24.04.2005 Atatürk Havaalanı 07.03.2006 16.04.2006 Atatürk Havaalanı 26.04.2007 05.09.2007 Atatürk Havaalanı 10.01.2009 12.01.2009 Atatürk Havaalanı http://resim.samanyoluhaber.com/resi...ar_cizelge.jpg VAKİT |
VAKİT'TEN AYDIN DOĞAN'A :http://img4.imageshack.us/img4/4659/...rnocu23oca.jpg Gazetemizi `din istismarcısı´ olarak suçlayan Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Doğan `porno yayın yapmak´tan mahkum olmuştu./ VAKİT 23 Ocak 2008 Perşembe |
SEV de mason kuruluşu çıktı!
SEV de mason kuruluşu çıktı!http://www.habervaktim.com/resim/resim72127_2.jpg Ergenekon davası kapsamında aranan ve ABD'de olduğu belirlenen Çağdaş Eğitim Vakfı (ÇEV) Başkanı Gülsever Yaşer ile tutuksuz sanık emekli Orgeneral Şener Eruygur'un mütevelli heyetinde bulunduğu Sağlık ve Eğitim Vakfı (SEV), Türkiye Büyük Locası kayıtlarında “Loca kuruluşu” olarak geçiyor. SEV, Ergenekon iddianamesinde de ADD, ÇYDD ve ÇEV ile birlikte eylem birliği içinde gösteriliyor. Daha önce de SEV, ÇYDD ve ÇEV'in Dünya Kiliseler Birliği'nden yüklü miktarda maddi yardım gördükleri ve Protestan misyonerliği ile olan ilişkileri MİT raporuyla ortaya çıktı. FİNANSÖR MASON LOCALARI |
Sahte profesör!
Sahte profesör! Laikçi kesimin ve kartel medyasının ‘profesör' diye lanse ettiği, "türban Sümerlerde fahişeler takardı" diyen Muazzez İlmiye Çığ'ın değil profesör, doktor bile olmadığı ortaya çıktı. Vakit'e itirafta bulunan Çığ, “Ben profesör değilim. Bana zorla bu unvanı takıyorlar. Ben müzede uzman olarak çalıştım” dedi. Masonlar Locası tarafından inançlı kesimlere ve özellikle başörtülülere yönelik bir hakaret ve iftira kampanyası amaçlı bir “proje” olarak devreye sokulan Muazzez İlmiye Çığ olayının gerçek yüzü aralanmaya başlandı. Masonlar Locası'nda verdiği derslerde “Sümerolog Profesör” olarak takdim edilen ve daha sonra laikçi kesim ve kartel medyası tarafından kamuoyuna bu sıfatla lanse edilen Çığ'ın değil profesör, doktor bile olmadığı, Sümeroloji bölümünün kapısından dahi geçmediği ortaya çıkarken, ülkenin gerçek Sümerologları bu duruma isyan ediyor. |
İşte Peşkeş, İşte CHPhttp://www.habervaktim.com/resim/resim74531_2.jpg Türkiye-Suriye sınırındaki mayınlı arazinin temizlenmesi konusundaki tartışmalar devam ediyor. Mayınlı arazilerin temizlenmesi konusunda; “Bu toprakları İsrail'e peşkeş çekmeye niyetliyseniz referanduma gidelim” diye feryat eden CHP lideri Deniz Baykal'ın, 1996 yılında Türkiye'nin İsrail ile zoraki işbirliğine gitmesi için yapılan askeri eğitim ve işbirliği anlaşmasına göz yumduğu ortaya çıktı. / VAKİT 4 Haziran '09 http://img200.imageshack.us/img200/1...aziran09va.jpg |
O komutandan AK Parti'ye ağır hakaretler Daha önce kızının evini askerlere taşıtan, köpeğine emir eri görevlendiren Tümamiral Cem Gürdeniz'den şok sözler... http://www.habervaktim.com/resim/resim76652_2.jpg Anaların babaların evladını vatanı korumaları için gönderdiği asker ocağında süs köpeğine bakıcı yapan, kızının evini askerî araç kullanarak erlere taşıtan Tümamiral Ramazan Cem Gürdeniz'den inciler: - Ben bir Cem Gürdeniz'im, Ben bir markayım, ben bir amiral değilim; Kimsenin masasına meze olamam. - Zannediyorlar ki amiraller çok bilgili, onları kültürsüz guruplarıyla baş başa bırakıyorum. Deniz Kuvvetleri benim şanımı kullanıyor. - Herifler beni yere atıp fırlattı bunu kabul edemem, Gemilerimi neden vermediniz. - Halk yaptığı hatayı anlayacak yüzde 46'lık aptal kesim ne yaptığını görecek. Türk halkı karaktersiz ki, siz ne diyorum en büyük sorun İslamizasyon, al işte islamize ettiler. Bunlar tek şeyden anlarlar devrim. Ama şu ibne AKP mahfetti. İLGİLİ HABER: MEHMET ÇİĞE BUNU DA YAPTIRDILAR |
Aydın Doğan'ı bitiren belge!http://habervaktim.com/resim/resim75189_2.jpg Vakit'in ele geçirdiği 3 Nisan 2009 tarihli belgede, Alman ortağı Axel Springer'e hisse satışında hile yaparak vergi kaçırdığı için 1 milyar TL ceza kesilen Doğan Grubu için, “Deniz Feneri e.V davasında bizim lehimize haberler yayınlamıştır ve kendileriyle her zaman işbirliği yapma konusunda güvenebileceğimizi göstermiştir” ifadelerine yer veriliyor. http://habervaktim.com/galeri/resimler/7735283440.jpg/ Vakit 9 Haziran 2009 |
Küçük Paşa'ya Nazi yardımı
Küçük Paşa'ya Nazi yardımıhttp://www.habervaktim.com/resim/resim80647_2.jpg Vakit, Ergenekon savcılarının Alman resmi makamlarından talep ettiği ve 3. iddianameye de giren ırkçı Alman DVU Partisi lideri Gerhard Frey'in Almanya'daki Azerbaycan Alman Dostluk Derneği üzerinden Ergenekon tutuklusu emekli Tuğgeneral Veli Küçük'e gönderdiği paraların dekontunu ele geçirdi. Dekontlarda, DVU Partisi lideri Gerhard Frey'in Almanya'daki Ergenekoncu oluşumun ismi olan Azerbaycan-Alman Dostluk Derneği üzerinden Veli Küçük'e, 2, 17 ve 25 Şubat 2004 tarihlerinde sırasıyla 4 bin 500, 8 bin ve 7 bin 600 Avro para gönderdiği belirlendi./ VAKİT 24 Temmuz 2009 |
Yönetim Kurulu Başkanlığını Mustafa Akaydın'ın yaptığı Antalya Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı finans şirketi olan ALDAŞ'ın, yönetim ve personel kadrosuna yandaşlar dolduruldu. Daha önceki dönemde 20 olan ALDAŞ personel sayısı 40'a çıkarılarak yandaşlar oraya yerleştirildi Antalya'nın altyapı problemlerine idari ve teknik çözümler bulmak amacıyla belediye şirketi olarak kurulan ve yönetim kurulu başkanlığını ÜAK eski Başkanı Mustafa Akaydın'ın yaptığı ALDAŞ'ta, son günlerde yönetim ve personel kadrosunda ilginç gelişmelerin yaşandığı öğrenildi. Üniversiteler Arası Kurul (ÜAK) Başkanı iken, Cumhurbaşkanlığı, YÖK Başkanlığı seçimleri ve özgürlüklerin önünü açan kanun değişikliği süreçlerinde rektörleri sık sık toplayıp, “Türkiye laiktir laik kalacak” sloganları attırarak birçok provokasyona ev sahipliği yapan Akdeniz Üniversitesi eski Rektörü Mustafa Akaydın başta Akdeniz Üniversitesi'nden olmak üzere 32 arkadaşını, CHP Antalya İl Başkanı'nın kızını, SHP eski İl Başkanını ve daha pek çok CHP sempatizanını belediyede göreve getirdiğini itiraf etmişti. AKAYDIN DÖNEMİNDE PERSONEL SAYISI İKİ KATINA ÇIKTI Akaydın şimdi de Antalya Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı, Dünya Bankası'ndan kredi alınması maksadıyla müşavir firma olarak kurulan ALDAŞ'ta Menderes Türel'in yönetim kurulu başkanı olduğu dönemde 20 civarında olan personel sayısını 40'a yükselttiği kaydedildi. GELİR GELMEZ VEKİL OLAN GENEL MÜDÜRÜ ASİL YAPMIŞ Akdeniz Üniversitesi eski Rektörü Mustafa Akaydın, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı olduktan hemen sonra Akdeniz Üniversitesi'nden 32 arkadaşını göreve başlatarak dikkatleri üzerine çekmişti. Akaydın göreve gelince ilk icraat olarak içme suyuna yüzde 10 zam yaparak eleştirilere muhatap olmuştu. Akaydın CHP'li üyeler tarafından ALDAŞ Yönetim Kurulu Başkanlığına seçildikten sonra Menderes Türel döneminde ALDAŞ genel müdürlüğünü vekaleten yürüten Kıvanç Bülent Kuzay'ı asaleten atadığı belirlendi. GENEL MÜDÜR YEŞİM KUZAY'IN OĞLU Ömer Lütfü Topal'ın sekreteri Yeşim Kuzay'ın oğlu olan Kıvanç Bülent Kuzay'ın memurluk kadrosunda henüz on yılını doldurmadan asaleten genel müdürlük görevine getirilmesinin ALDAŞ yönetim kurulu içerisinde bazı üyelerce tartışma konusu yapıldığı kaydedildi. FİNANS SEKTÖRÜNE ARKEOLOG PERSONEL Daha çok finans sektörü olarak bilinen ALDAŞ'a Arap Dili ve Edebiyatı mezunundan tutun da arkeoloğa kadar çok sayıda CHP sempatizanı yeni kadro alımı yapılmasının tepkiyle karşılandığı öğrenildi. GENEL MÜDÜR İDDİALARI DOĞRULADI Diğer taraftan konu ile ilgili gazetemize açıklama yapan ALDAŞ Genel Müdürü Kıvanç Bülent Kuzay; yeni kadro istihdamıyla birlikte ALDAŞ'ın personel sayısının 37'ye ulaştığını doğruladı. Genel müdürlüğe birkaç ay evvel asaleten atandığını da doğrulayan Kuzay, “Ben şimdi görevi asaleten yürütüyorum. Birkaç ay önce atandım. Burası belediyeye bağlı bir mühendislik firması, siyasi bir makam veya merci değil. Biz mühendislik yapıyoruz. Proje çalışıyoruz. O yüzden bu aralar çok popüler konular bu konular. Bu mecraya çekilmemeliydi” dedi. “AKAYDIN YÖNETİM KURULU BAŞKANIMIZ” Kuzay; Başkan Akaydın'ın kadro istihdamında kendilerine tavsiye ve önerisinin olup olmadığına dair sorumuz karşısında ise gülerek: “Sayın Mustafa Akaydın Yönetim Kurulu Başkanımız. Biz sadece büyükşehir belediyesinin bir şirketi değiliz. Bizim ortaklarımız arasında AKP'li belediyeler de var. Örneğin Hakan Tütüncü yönetim kurulu üyemiz. Biz sadece Antalya'da değil, daha önce Denizli ve Muğla Belediyelerine de hizmet verdik. Bunu hiçbir zaman siyasi parti farkı gözetmeksizin dün de çalıştık, bugün de. Önceki gün Gaziantep'deydim oranın belediyesi de biliyorsunuz AKP'li. Onlarla da görüşmelerimiz devam ediyor. Belediyelere hizmet eden şirketlere bir önyargı oluyor ama burası öyle bir yer değil.” CHP ZİHNİYETİ DEĞİŞMİYOR Öte yandan Mehmet Moğultay Adalet Bakanı olduğu dönemde, bakanlıkta kadrolaştığını itiraf ederek, soranlara ‘elbette kendi adamlarımı yerleştireceğim' demişti. Vakit |
Antalya'da Düden Parkı işletmeciliğini 2008 yılında ihaleyle 5 yıllığına kiralayan Abdurrahman Bozdaş'ın başına gelmedik kalmadı. Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin CHP'ye geçmesiyle birlikte parkın işletmesini CHP'liler geri istedi. Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, parkın elektriğini, suyunu kestirdi. Antalya son günlerde, CHP'li Belediye Başkanı Mustafa Akaydın'ın Düden Parkı işletmecisi Abdurrahman Bozdaş'ın üstüne adeta bir “akbaba” gibi çökmesini ve ardından gelişen olayları konuşuyor. Abdurrahman Bozdaş, 2008 yılında ihaleyle Düden Parkı'nı 5 yıllığına kiraladı. Bozdaş; denize sıfır, falezlerin üzerindeki dev parkta birçok işletmeyi de sözleşme gereği çeşitli kişilere kiraya verdi. CHP'NİN KADROLAŞMASI DÜDEN'DE PATLAK VERDİ Ancak 29 Mart yerel seçimlerini Antalya'da CHP kazandı. Yeni Belediye Başkanı Mustafa Akaydın hemen CHP'li kadrolaşmaya gitti. Ancak hızlı kadrolaşma, Düden Parkı olayı ile patlak verdi. Kepez Belediyesi'nin CHP'li Meclis Üyesi Serdar Civan Tanrıkulu ve Ekdağ Yönetim Kurulu Başkanı CHP'li Yakup Ocak, Mayıs ayı sonundaki bir görüşmede Abdurrahman Bozdaş'tan parkı boşaltmasını istedi. ARSIZLIĞIN BU KADARI! Bozdaş sözleşmesi olduğu için parkı boşaltmayınca seçimlerden hemen sonra belediye, parkın elektrik ve suyunu kestirdi. Ancak Bozdaş'ın yine direnci kırılamayınca parkın yüzde 60'ının işletme hakkı istendi. Bunu da reddeden Bozdaş, kendisinden rüşvet istendiğini söylüyor. Rüşvet talebini gizli kamera ile görüntüleyen Boztaş, görüntüleri basına dağıtınca, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, Yakup Ocak'ın istifasını istedi. Serdar Civan Tanrıkulu ise meclis üyeliğinden ve partiden istifa ettirildi. Haklarında belediyede de iç soruşturma açıldı. Daha sonrada savcılık soruşturma açtı ve rüşvet isteyen isimler tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Dava önümüzdeki günlerde görülecek. DİRENCİ KIRILMAYA ÇALIŞILDI Bu süreçte belediye bir adım atarak parkın sadece aydınlatma direklerine elektrik sağladı. Böylece park karanlıktan kurtuldu. Fakat parkta bulunan kafe, restoran, otopark ve işletmeler elektriksiz kaldı. Ücretli otopark halka açtırıldı. İşletmeci Bozdaş, yaşanan bu olaylardan maddi ve manevi büyük zarara uğradı. Boş büfeler elektrik olmadığı için kiralanamadı. Her geçen gün direnci kırılmaya çalışılan Bozdaş, bunun üzerine hukuk mücadelesi başlattı. “DAVAMDAN ASLA VAZGEÇMEM” Abdurrahman Bozdaş, yaşanan bu olaylardan sonra, kendisini parktan çıkarmak için parkın elektrik ve suyunu kestiren, paralı otoparkını halka açtıran CHP'li Büyükşehir Belediyesi'ne savaş açtı. Gerekirse AİHM'e bile gideceğini söyleyen Bozdaş, parka gelen turistlere parktaki sorunu yabancı dillerde anlatan afiş ve el ilanları dağıtacaklarını söyledi. Bozdaş, “Bu pankartları parkın görünür yerlerine asacağız ve el ilanı olarak parka gelen tüm turistlere elden dağıtacağız. Elektrik ve suyum açılmadan yapılan soruşturmanın hiçbir anlamı yok. Konunun peşini bırakmayacağım. 7 Temmuz günü müfettişler geldi. Parkın tamamını gezdiler. Kiracılarla görüştüler. Bütün hukuksuzluğu ve yapılan yanlışları fotoğrafladılar. Bu konuyu sonuna kadar götüreceğim. Bütün hukuk yollarını sonuna kadar kullanacağım” dedi. Vakit |
http://www.habervaktim.com/resim/resim80246_1.jpg Tolon turp gibi! Ergenekon terör örgütü yöneticisi olduğu iddiasıyla yargılanan ancak, 7 ay tutuklu kaldıktan sonra sağlık sorunları gerekçesiyle tahliye edilen emekli Orgeneral Hurşit Tolon, dün Silivri'de başlayan ikinci Ergenekon davasının duruşmasına katıldı. Duruşmaya gelişi sırasında Vakit muhabirlerinin sorularıyla karşılaşan Hurşit Tolan, sağlık durumunun gayet iyi olduğunu itiraf etti. Tutuklandıktan sonra sağlık gerekçesiyle GATA'dan tahliye edilen Hurşit Tolon'un, muhabirimizin; “Sağlık durumunuz iyi mi?” sorusuna, “Duruşmada konuşacağım, sağlık durumum sizinde gördüğünüz gibi gayet iyi” diye cevap verdi. Tolon muhabirimizin; “GATA'ya tedavi amaçlı gidiyor musunuz” sorusuna ise “Ara sıra GATA'ya gidiyorum” diye cevapladı. Hurşit Tolon'un gözaltına alınmadan önce sağlıklı olması, tutuklandıktan sonra rahatsızlanması ve tahliye olmasının ardından yeniden iyileşmesi ‘bu nasıl hastalık Tolon'un sağlık durumu da açıklansın' şeklinde yorumlandı. GATAKULLİ İLE TAHLİYE OLMUŞTU Dün Silivri'de başlayan ikinci Ergenekon davasının ilk duruşmasına katılan emekli Orgeneral Hurşit Tolon, 1 Temmuz 2008'de gözaltına alındıktan sonra 6 Temmuz 2008 tarihinde tutuklanarak Metris Cezaevi'ne konuldu. Bir süre Metris Cezaevi'nde kalan Tolon, daha sonra Kocaeli Kandıra F Tipi Cezaevi'ne nakledilmişti. Tolon, Kandıra F Tipi Cezaevi'nde kaldığı sırada Genelkurmay Başkanlığı'nın temsilcisi iki komutan tarafından ziyaret edilmişti. Hurşit Tolon; 24 Eylül'de rahatsızlanarak Kocaeli Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Avukatları tahliyesini istedi. Savcılık reddetti. Bunun üzerine mahkeme, Tolon'un Adli Tıp Kurumu'na sevkine karar verdi. Kurum, kilo kaybının strese bağlı olduğunu belirterek, herhangi bir hastalık teşhisi koymadı. Hatta ‘Aspirin kullanmasına dahi gerek yoktur' diyerek geri gönderdi. Bunun üzerine mahkeme, tahliye talebini reddetti. Ancak avukatlarının mücadelesi sürdü. Hakkında “Aspirine bile ihtiyacı yok” raporu verilen emekli Org. Hurşit Tolon, 23 Ocak 2009 tarihinde Haydarpaşa'daki GATA'ya kaldırıldı. “Ergenekon'un hülle merkezi” olarak nitelendirilen GATA'daki doktorların verdiği raporlar doğrultusunda Hurşit Tolon hakkında tahliye kararı verildi. Sürpriz bir kararla tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilen Tolon'un bir süre tutuklu kaldığı Silivri Cezaevi'nin hasta tutuklularını gönderdiği Silivri Devlet Hastanesi'nin sevk zincirinde GATA bulunmamasına rağmen, GATA'ya kaldırılmıştı. Tolon hakkında verilen tahliye kararında, GATA'dan alınan sağlık raporu etkili oldu. Silivri Devlet Hastanesi'nde Uzman Dr. Ali Ulvi Yılmaz, “Tutuklular ilk olarak hastaneye gelirler. İlgili branşa giderler, eğer sorunu çözemezsek, sevk zinciri içinde bulunduğumuz hastaneye bu yönlendirmeyi yaparız. Ama GATA'ya normalde bizim hastanemizden sevk olmaz. Sevk zincirimizde de yok” demişti. Vakit |
Hangisi doğru?http://www.habervaktim.com/resim/resim58795_2.jpg Doğan Yayın Holding CEO'su Soner Gedik düzenlediği basın toplantısında, Maliye Bakanlığı'nın Holding'e kestiği 826 milyon liralık vergi cezasına konu işlemler hakkında bilgi verdi. http://habervaktim.com/galeri/resimler/3795042335.jpg(VAKİT) 21 Şubat 2009 |
Faruk çok tembelsin.. Vakit'in bu kadarmı haberi var.. Hergün bir bomba objektif haberi var
|
Öyle de Vakit'in hızına yetişmek ne mümkün?..
"Allah yürü yâ kulum demiş" bizde peşlerindeyiz de, şimdikilerden ziyade şöyle biraz geçmişte kalmışları nakletmeyeydi çabam.. Herbirini toplarız inşallah bu başlıkta, tek başıma kovalamam için 7 gün 24 saatimi ayırmam lazım, o da yetmez.. (: |
O rektöre tacizden sınırdışıhttp://www.habervaktim.com/resim/resim83144_2.jpg Türk-Kırgız ilişkilerini geliştirmek için 1995 yılında kurulan Manas Üniversitesi'ne Ahmet Necdet Sezer döneminde atanan Rektör Uğur Oral, emrinde çalışan bayan sekreterleri taciz ettiği gerekçesiyle hakkında başlatılan soruşturma sonucunda ülkeden polis zoruyla çıkarıldı. Oral hakkında hazırlanan polis raporunda üniversitede çalışan bayan personele yönelik ahlak dışı davranışlarının tespit edildiği belirtildi./ VAKİT 15 Ağustos 2009 |
İstanbul Baro Başkanı Aydın, makale hırsızı!http://www.habervaktim.com/resim/resim83147_2.jpg Katsayı uygulamasına tepki gösteren ve eşitlik için yapılan düzenlemeyi Danıştay'a götüren İstanbul Baro Başkanı Muammer Aydın'ın, baroya bağlı avukatlar Aynur Tuncel ve Volkan Gültekin'e ait 3 sayfalık makaleyi kendi imzası ile yayınlattığı ortaya çıktı./ VAKİT 15 Ağustos 2009 |
Ramazan dincileri!http://www.habervaktim.com/resim/resim83477_2.jpg Yıl içinde Müslümanlara her türlü iftirayı atan, ‘İrtica her yerde', ‘Okulun çatısında namaz', ‘Bu kadarı da olmaz, hacılar havaalanındaki mayo resimlerinden rahatsız oldular' başlıklarıyla sözde haberler yapan kartel medyası, Ramazan ile birlikte yeniden kabuk değiştirdi./ VAKİT 18 Ağustos 2009
|
Benim arşivimde BİİİİİR SÜRÜÜÜÜ Vakit'te çıkan bomba haberler var. Bu cephaneliği inşaallah bir sponsor bulabilirsem yeniden toplu halde patlatacağız, dua edin :)
|
http://www.habervaktim.com/resim/res...jpg?r=63244645
28 Şubat'ın mimarlarından olan BÇG Başkanı Emekli Oramiral Güven Erkaya'nın Alkent'teki 2. lüks dairesi de ortaya çıktı. Etiler'de toplam değeri 3.5 milyon doları bulan 2 daire sahibi olan Erkaya'nın, bu daireleri ‘hangi para ile nasıl aldığı' merak ediliyor. / VAKİT 22 Ağustos 2009 |
Vergisiz lüks hayat. YE İÇ KEYFİNE BAK!http://img14.imageshack.us/img14/9024/resim840951.jpg Deniz Kuvvetleri eski Komutanı Oramiral Güven Erkaya'nın oğlu Ömer Argun Erkaya, 1868 Restoran Cafeterya ve Gıda İşl.Tic.Ltd.Şti. adlı şirketi için 2006, 2007 ve 2008 yıllarında hiç vergi beyanında bulunmamış./ VAKİT 23 Ağustos 2009 |
Ankaralıları Allah korumuşhttp://img43.imageshack.us/img43/1693/resim840901.jpg 3. Ergenekon iddianamesi ek delil klasörlerinden çıkan belgeler, vatansever olduklarını iddia eden Ergenekon sanıklarının Ankara'da bir alışveriş merkezinde bomba patlatıp sivil vatandaşların canına kıyarak kaos çıkarmaya çalıştığını gösteriyor./ VAKİT 23 Ağustos 2009 |
Baykal Yahudi bursuyla okumuş!http://image.haber7.com/haber/haber7/photos/69679.jpg Vakit, Başbakan Erdoğan’ın ABD´de okuyan çocuklarını her fırsatta tartışma konusu yapan ve burslu okumalarına laf eden CHP lideri Deniz Baykal´ın, şu ana kadar hiç bilinmeyen bir yönü ortaya çıkardı./ Vakit 15 Temmuz 2007 |
'Ana Muhalefet Holding'http://img269.imageshack.us/img269/3903/resim842141.jpg Siyasetini gerilim politikası üzerine oturtan ve bu haliyle her seçimde düşüş yaşayan CHP, yüzde 28'ine ortak olduğu İş Bankası ile faizcilikten büyük paralar kazanıyor. İş Bankası'nın 2009 İkinci Çeyrek Raporu'nda yer alan bilgilere göre CHP faiz işlemlerinden büyük paralar kazandı. / VAKİT 24 Ağustos 2009 |
Süper
Beyler Vakit bu şakası olmaz Bir daktioları dahi olsa onlara yeter |
Alıntı:
Aynı şekilde Doğu Perinçek'te onların bursuyla okumuş. Onu niye koymuyorsun, bu nasıl Vakit okumak böyle, Vakit'in senin gibiler yüzünden değerini bilemiyorlar :) |
CHP İŞ'ini bilirhttp://img9.imageshack.us/img9/8354/resim843241.jpg İş Bankası ortaklığı ile dünyada hiçbir örneği olmayan siyasi bir parti konumundaki CHP, bankanın iştiraklerinden dolayı da tuhaf bir mali yapıya sahip bulunuyor./ VAKİT 25 Ağustos 2009 |
MEHMET ALİ BİRAND ve MİT - U. Mumcu Suikasti ve MOSSADhttp://images.cafesiyaset.com/photos/207787355.jpg Veli Küçük'ün evinde 'çok gizli' kaşeli bir belge çıktı. Eski MİT Müsteşarı Sönmez Köksal imzalı belgede çok önemli bilgiler yer alıyor? Bilgiye göre, Uğur Mumcu ve M.Ali Birand/ Vakit 11 Nisan 2008 |
Kılıçdaroğlu bu dosyayı da açıklayacak mı!http://img35.imageshack.us/img35/8730/resim843621.jpg / VAKİT 25 Ağustos 2009 |
Axel'in İsrailciliği Almanya'yı da vurmuş!http://img35.imageshack.us/img35/924/resim843731.jpg
/ Habervaktim 25 Ağustos 2009 |
All times are GMT +3. The time now is 21:11. |
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Siyaset Forum 2007-2025