Resulullah s.a.v şöyle buyurur.


“ Sizin için korktuğum şeylerin en korkuncu şu iki şeydir; uzun emel ve nefsin arzularına uymak. Uzun emel, insana ahireti unutturur. Nefsin arzularına uymak ise, haktan saptırır. “ 373


Sahabe-i kiramdan Ebu'd Derda r.a, Humus şehrini şereflendirdikten sonra şehir halkına şöyle seslendi:

Ey insanlar! Sizler hiç haya etmez misiniz? İçinde oturamayacağınız binalar yapmaktasınız! Asla erişemeyeceğiniz emeller peşindesiniz! Yiyip bitiremeyeceğiniz dünya mallarını toplamaktasınız! Sizden önce yaşayan kavimler, sizin yaptıklarınızdan daha sağlam binalar yaptılar! Daha fazla servet biriktirdiler! Sizden daha uzun emeller beslediler! Fakat nihayetinde asıl meskenleri kabir, kurdukları uzun emelleri aldanma ve bitiktirdikleri servetleri hep ziyan oldu!

Hz.Ali k.v, Hz.Ömer r.a'a der:

“ Eğer iki dostuna (Resulullah s.a.v ve Ebu Bekir r.a) kavuşmak istiyorsan; elbisen yamalı ve ayakkabın tamirli olmalı, uzun emeli terk etmeli ve doyasıya yememelisin! “

Mücahid r.a şöyle der: “ Abdullah b.Ömer r.a bana şöyle dedi:

Sabaha eriştiğin vakit akşama erişmeyi,akşama eriştiğin vakit de sabaha erişmeyi düşünme! Hayatında ölümün için, sağlığında hastalığın için gerekli hazırlıkları yap, tedbir al! Çünkü yarın başına ne geleceğini bilemezsin! “


Resul-i Ekrem s.a.v. Şöyle buyurur:

“ Bu ümmetin başında gelenlerinin kurtuluşu; zühd ve yakin iledir. Sonrakilerin felaketi ise; cimrilik ve uzun emel iledir! “ 376


İbnu Abbas r.a nakleder: “Resulullah s.a.v. Su kaynağına yakın bir yerde abdest bozar, su ile temizlenmeden önce taş-toprak ile taharetlenirdi. Ben kendisine dedim ki:

Ey Allah'ın Rasulü! Su kaynağına yakınsınız, su ile taharetlenmeden önce taş ve toprak ile temizlenmeye ne gerek var?

Buyurdular ki:
“ Nereden bilebilirim ki, belki suya varmadan ruhum kabz olunur! “ 379

Rivayet edildiğine göre ; “Resulullah s.a.v eline üç çubuk aldı. Bunlardan birini önüne dikti, ikincisini yanına sapladı ve üçüncüsünü de uzağa attı. Sonra sahabe-i kirama sordu:

- Bunların ne olduğunu biliyor musunuz?

- Doğrusu Allah ve Resulü bilir!

Şu önümdeki insandır,yanındaki ise onun eceli! Şu uzakta duran ise insanın uzun vadeli emellerini temsil ediyor. İnsan o emellerin peşinde koşup yakalamaya çalışırken, onları yakalayamadan ecel gelir onu yakalar! “ 380


Kaynaklar:

373 : el-Beyhaki, Şu'abu'l-İman, 8/370
;İbnu Adiy, el-Kamil, 5/185
376: Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, ez-Zühd, s. 10; el- Beyhaki, Şu'abu'l-İman, 7/345; el-Hatib el-Bağdadi, Tarihu Bağdad, 7/186; el-Mizzi, Tehzibü'l Kemal, 5/106; Elbani, Sahihu'l-Cami,3845
379: Ahmed b. Hanbel, el-Müsned,2609; Taberani, 12/238
380: Iraki, Tahricu Ahadisi'l- İhya'da bu hadis-i şerifi İmam Ahmed'in (10748), İbnu Ebi'd Dünya'nın Kasru'l-Emel'de ve Abdullah b. el-Mübarek'in Zühd'de rivayet ettiğini belirtir.