New York'ta Beş Minare
 

http://i1010.hizliresim.com/2010/10/30/837.jpg

Yapım:
2010, 2011 ~ ABD, Türkiye

Tür:
Aksiyon, Casusluk, Dram, Macera, Polisiye, Politik

Yönetmen:
Mahsun Kırmızıgül

Oyuncular:
Haluk Bilginer, Engin Altan Düzyatan, Ali Sürmeli, Danny Glover, Mahsun Kırmızıgül, Onur Ünsal, Erkan Petekkaya, Salih Kalyon, Robert Patrick, Zafer Ergin, Hüseyin Avni Danyal, Gina Gershon, Mustafa Sandal, Murat Ünalmış, Eşref Kolçak, Suna Selen, Yüksel Arıcı, Emma Walton, Scott William Winters, Bob Ari, Ernest Rayford, Hisam Tawfıq, James Chen, Justine Cotsonas, Ümit Okur, Ali Güney, Laine Rettmer, Michael Olajide Jr, Ryan Silverman, S Novym Godom, Papa! (2004), Sharrieff Pugh

Senaryo:
Mahsun Kırmızıgül

Yapımcı:
Murat Tokat

Görüntü Yönetmeni:
James Gucciardo

Müzik:
Mahsun Kırmızıgül, Yıldıray Gürgen, Tevfik Akbaşlı

Filmin Websitesi:
www.newyorktabesminare.com

Süre:
1 saat 50 dk

Gösterim Tarihi:
05 Kasım 2010 (Türkiye)


Filmin Özeti

Kırmızı bültenle aranan ve ismi fenomene dönüşen radikal dinci bir örgütün lideri Deccal kod adlı suçlunun Amerika’da yakalandığı bilgisi gelir. Teşkilatın en başarılı iki polisi Amerika’ya suçluyu teslim almaya giderler. Bundan sonrası kolay gibi görünür ama hiçbir şey göründüğü gibi değildir. İstanbul, New York, Bitlis üçgeninde geçen hikaye, yakın dönemin Türkiye’sini sorgularken, 11 Eylül sonrası Amerika ve dünyanın İslam ile olan paranoyasının altını çizecektir.



http://i1010.hizliresim.com/2010/10/30/838.jpg

Ula bu filmdede 'dinci örgüt' öne çıktı ya ne diyeyim.
Bakalım filmde ne anlatılıyor ama yamuk bir durum varsa vay muhsunun haline,kendisini öyle bir düşürür ki.
Her b..a dinci örgüt.
Bizim şerefsiz sinemacılar hep böyle,illa dini kötüleyecek illa inancı sorgulayacak illa bir yerden mandik atıp insanların kafasını bulandıracak.

Deli gibi film izleyen biriyim ve her filmde tüm yabancı filmlerde herkes dindar,dindar olan ne horlanıyor ne de kötü davranılıyor ne de kötüleniyor.
Tüm filmlerde illa ki haça, incile,kiliseye yer verilir.Bu eroin satıcısı da olsa boynunda haç vardır duasını eder,bir fahişede olsa duasını eder,her filmde bu kesin var.
Birbiriyle mücadele eden 2 mafya grubunun da,birbirine rakip 2 futbol klübünün de ortak tek noktası dinlerine bağlı olduğudur.
Hapisteki lavuk yasak olan bir şeyi yapıyorsa ve incili okuyorsa,bu yasak şeyi müdür görmezlikten gelir sırf adam hristiyan diye.Günah işleyecekleri zamanda dua ederler.
Tuvalatte bile illa ki eline haçı alır.

Kızın içine şeytan kaçar,bunu gelir bir papaz çıkarır veya bu işle meşgul elinde haç'ı bırakmayan bir adam.

Bizde ise üfürükçü hoca konu alınır alay ederler kötülerler hocaları.

Ama bizimkiler illa vuracak,illa kötüleyecek,illa dokunduracaklar bir yerden.
Ya saçma sapan korku filmleri yaparlar cin gelir kadına tecavüz eder,ya komedi filmi yapcam diye toplarlar bir grup genci cıbıldak cıbıldak ekrana getiriler,ya da dini kötülerler,baktılar olmadı hadi dram yapalım.

Amerikanın gençlik filmlerini örnek alıp seviyelerini düşüren ahmaklar,keşke amerika filmlerinin dinine bağlılığını da örnek alsalar.

Eşkiya,Işıklar Sönmesin,Gora,Nefes, gittiğim Türk filmleri,bu kadar.
Sinemalara bedava gittiğim zamanlarda bile gitmezdim Türk filmlerine.
Sonra da ağlıyorlar 'gişe yok' diye.Öl ulan ;D

Hüdaverdi yorumlarına katılmamak elde değil iznin olmadan 2 kelimeyi düzelttim sadece arkadaşım:)
Tğrk sinemaları genel de özenti oluyor ne yazık ki.Bizimkiler özünü yansıtmaktan nedense korkuyor.Hep amerikan seneryoları gençleri ya kötü yola sevk ederler yada kötü alışkanlıklara. Örnek olarak görülecek filmlerin sayısı çok az ne yazık ki.
Mahsun KIRMIZIGÜL'ü pek sevmem beyaz meleği izlemiştim kadro iyidi fena bir film değildi.New York da 5 minarenin de kadrosu baya geniş ama önemli olan içeriği tabi ki. Amerika için değil,bizler için bu filmin katkısı ne olacak ilerleyen günlerde göreceğiz.

Mahsun Kırmızıgül'ün iki filmini de izledim. İkisi de güzeldi. Özellikle ikinci filmi 'Güneşi Gördüm' çok daha iyiydi. Bu filmini de merakla bekliyorum. Çıkınca inşallah izleyeceğim..