Siyaset Forum - Nerde din düşmanı ayyaş varsa "Fazıl" Say...

http://www.habervaktim.com/resim/resim268865_1.jpg?t=

Halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama” suçlamasıyla 1.5 yıla kadar hapis cezası talebiyle ilk kez hakim karşısına çıkan Fazıl Say'a malum çevrelerden destek yağıyor... Nerede bir sarhoş ve İslam karşıtı varsa hepsinin koro halinde "Beni de Fazıl Say" demeleri dikkat çekiyor...

CHP'nın kaybettiği her seçim sonrasında Türkiye'yi terk edeceğini söylediği halde bir türlü gitmeyen Fazıl Say, küfür ve hakaretten yargılandığı davada hakim karşısına çıktı. Say'ın avukatları duruşma salonunda, CHP'liler ve malum kesim ise adliye önünde terör isterdi. Sosyal medyada dini değerlerle dalga geçip küfür ettiği için duyarlı vatandaşlar tarafından hakkında suç duyurusunda bulunan Fazıl Say'ın yargılanmasına başlandı. İstanbul 19. Sulh Ceza Mahkemesi'nce görülen davanın ilk duruşmasına, sanık Fazıl Say ve müştekiler Emre Bukağılı, Turan Gümüş ve Orkun Şimşek ile tarafların avukatları katıldı. Öte yandan Say'ın avukatları arasında KCK ve DHKP-C davası sanıklarının müdafii Taylan Tanay'ın da olduğu öğrenildi.

KÜFÜRBAZ, HÂKİM KARŞISINDA

“Halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama” suçlamasıyla 1.5 yıla kadar hapis cezası talebiyle ilk kez hakim karşısına çıkan Fazıl Say kimlik tespitinde müzisyen olduğunu belirterek, gelirinin belirsiz olduğunu söyledi. İddianamenin okunmasının ardından savunmasını yapan Say, “Hakkımdaki suçlamaları reddediyorum. Beraatime karar verilmesini istiyorum” dedi.

Müşteki Ali Emre Bukağılı ise sanığın hakaret ve sövmeye varan ifadeler kullandığını vurguladı. Kendisine sataşmalar olduğunu iddia eden Bukağılı duruşmanın gizli yapılmasını istedi. Say'ın yazdığı ifadeleri okuduğunda incindiğini belirten müşteki Turan Gümüş, “Daha sonra haberleri okuduğumda kavga havası olduğu kanaatine vardım” dedi. Müşteki Orkun Şimşek, söz konusu ifadelerin ifade özgürlüğü ile açıklanamayacağını söyledi.
Müşteki Bukağılı'nın avukatı Ayfer Bayerden, salonda Say'ın yazdığı dava konusu ifadeleri okuyarak, “Bu sözler üç büyük dinin benimsediği dini değerleri alenen aşağılamaktır. Bu sebeple şikayetçiyiz” diye konuştu.

MAHKEME SALONUNDA ŞOV YAPMAYA KALKTILAR

Fazıl Say'ın avukatları ve destek için gelen bir grup sık sık müştekilere sataşarak duruşma düzenini bozdu. Müştekilerin sözünü kesip sataşan gruba davanın hakimi Hulusi Pur'un tepki göstermemesi dikkat çekti. Müştekilerin müdahillik taleplerinin reddedilmesini isteyen Say'ın avukatları, müvekkillerinin beraatını talep etti.
Kararını açıklayan mahkeme, Bukağılı ve Şimşek'in müdahillik taleplerini kabul etti. Mahkeme, söz konusu ifadelerin yazıldığı tarihte müştekilerin sosyal paylaşım sitesinde Say'ın takipçisi olup olmadıkları yönünde belge sunmalarını kararlaştırdı. Say'ın duruşmadan bağışık tutulmasına karar veren mahkeme, duruşmayı erteledi. Ardından Fazıl Say, adliye güvenliğinden sorumlu özel güvenlik görevlileri eşliğinde adliye otoparkına götürüldü. Say buradan aracına binerek adliyeden ayrıldı.

MALUM YÜZLER YİNE SAHNEDEYDİ

Öte yandan Say'a destek vermek için Adliye önünde toplanan grup AK Parti Hükümeti aleyhine slogan attı. CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kağan Salıcı, Tarık Akan, Rutkay Aziz, Bülent Kayabaş ve Selçuk Yöntem'in de bulunduğu çok sayıda kişi adliye önünde toplanıp, “Fazıl Say yalnız değildir”, “Özgür sanat özgür dünya”, “AKP sanatçıyı rahat bırak” yazılı pankart ve dövizler taşıdı.

“DİNİ DEĞERLERE KÜFÜR
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ DEĞİLDİR”

Davayı açan duyarlı vatandaş Ali Emir Bukağılı duruşma sonrası şöyle konuştu:
“Duruşma salonda bizleri nasıl taciz ettiklerini gördünüz. Bu tarz eylemler de açıkça provokasyon olduğu belli. Ayrıca mahkemeye de baskı amacını taşıyor. İfade özgürlüğünden dem vurup savunma yapan sanık tarafı, müştekileri duruşmada konuşturmayıp sürekli sözlerini kestiler, gürültü yaptılar. Sırf bu sebepten müşteki ve müşteki avukatları birkaç kez kapalı oturum talebinde bulundu. Ağza alınmayacak sözleri dini değerlere, inançlı insanlara yöneltmek kimsenin haddine değildir. Dini değerlere saldırı kanunlarımızca korunmuştur, bu konuda suç işleyen sonucuna da katlanmalıdır. Hele ki twitter gibi milyonlarca kişiye anında ulaşılabilen bir sosyal paylaşım sitesinden böyle hakaretlerin sarf edilmesinin hiçbir açıklaması olamaz. Bir de birileri ifade özgürlüğünden bahsediyor, ortada ifade yok ki ifade özgürlüğü olsun, ortada hakaret, küfür var, bunların internetten yayılması hadisesi var. O yüzden kimse olayı çarpıtmasın. Herkes dürüst olsun. Sanki sadece Ömer Hayyam'ın bir dizesi yazılmış gibi haberler çıkıyor, bir kere o dizenin Ömer Hayyam'a ait olmadığını Murat Bardakçı açıkladı. Ayrıca bu dizenin yanında iddianameden de görüleceği üzere 5-10 ayrı cümlede küfür ve hakaretler var, bunlara birileri hiç değinmiyor. Oysa esas suç unsurları bu cümleler. Bu kişi bir şekilde bu tip çıkışlarla kendini gündeme getirtiyor. Ama seçilen yöntem hem çok çirkin, hem de hukuka aykırı.”

Habervaktim