9-10 yaşlarında iken mitinglere gider, başımıza üzerinde Arapça; "Lâ ilahe illallah" yazan bandajlardan takar, siyasetten anlamayacak yaşta olmamıza rahmen feyz ile bayrak sallardık. O dönemler çatı birdi, siyasi iradede tecelli etmesi lazım yegane oluşumdu, ülkede muhafazakâr çizgide bu sayede yürüyordu.

Muhterem Erbakan Türkiye'ye '80 sonrası kaybettiği manevi havayı siyaset ile kazandıran faktörlerden biridir, Kıbrıs hususunda ki becerisi ve diğer hamleleri takdire şayandır. Eee o dönemlerde (İTÜ'yü) üniversiteyi 4.00 ile bitirmek her babayiğidin harcı değildir. Velhasıl bu oluşum sıklaşarak Refah Partisi adı altında zirve dönemini yaşadı, o dönemde yetişen siyasetçiler ülkemizi başarıyla yönetmekteler şu an, bunlarda emeği geçen biri her insanda olan (siyasette daha fazla olan) yanlışlar da olsa yaşarken dahi yâd edilmeye layıktır.

Milli Selamet Partisi, Refah Partisi ardından Fazilet Partisi. İşte bu noktada nokta konulmuştur. Bazı çevrelerce bunca açılıp/kapanma Dep, Hadep, Dehap gibi bir kapanış sergüzeşti ile benzetilmeye başlanmıştır. Bunun milli görüşe ne denli zararı olduğu ortadadır. Milli görüş bir sistem değil, bir ufuktur. Bunun adı ne bir siyasi parti ile, ne bir birim ne de kurum ile konulamaz. Nasıl ki Müslümanlığı bir parti, halkçılığı öteki parti, ırkçılığı falanca parti üstlenemiyorsa milli görüşte üstlenemez. Bu anlamda şu an Saadet Partisi masal kitaplarının ön sözleri misalî sadece tartışmaların, haberlerde adı kısaca geçilen partilerin, bir sansasyon olmadıkça adı dillenmeyen oluşumun adı olmuştur. Tek hedeflerinde; kendi görüşlerine göre giden oylarının tamamını alan Ak Parti yer almaktadır. Eskiden inançsızlığa savaş açan bir görüşün, Ak Parti'ye cephe alması onların kaleleri sayılan Konya'da dahi Ak Parti'ye ilgi/alakayı artırmıştır.

(2002 seçimleri, Konya; Ak Parti %54.94, SP %4.78)

Hâlâ buna devam edilmesi ne kazandırır manidâr, Necmettin Hocamızı, Recai Hocamızı ve diğer bu işe gönül vermiş herkesi seviyoruz. Biz üvey evlat değiliz, sizler de değilsiniz. Bizim evlerimizde hâlâ aynı melodiler çalmakta, aynı iştahla manevi meyvaları tüketmekteyiz. Fakat üzülmekteyiz, Recep Tayyip Erdoğan gibi birini karalamanıza üzülüyoruz, Necip Fazıl Kısakürek'in, Necmettin Erbekan'ın talebelerini karalamanıza üzülüyoruz. İzmir gibi bir meydanda 150 bin kişiyi "Camiler kışlamız" dediği için hapis yatan bir adam topluyor, İzmir yani solun kalesi.. Biraz da iftihar edin, gerçekten birşeyler için uğraşıyor deyin. O vakit bizim için zaten önemli olan Necmettin Erbekan ve milli görüş saygınlığını kazanacaktır.

Allah razı olsun en sonunda en güzel yorumu yazdın.

güzel kardesim,cok güzel yazmissin, ama hala karalamaktasiniz diyorsun, görmüyormusun burada yazilanlari, ben hicbir yerde ak partiyi karalamadim elhamdülillah ama burada Saadet partisi ve Necmettin Erbakan hocamizi yerden yere vuruyorlar. bizde buna üzülüyoruz, ve kendileri yaptigi halde bizi öne sürenlere üzülüyoruz...biz hala ayni yoldayiz, hicbir degisiklik olmadan ayni davamizda yol aliyoruz...Tayyip Erdogan Milli Görüs gömlegini cikartti...ama bisey demiyoruz...Hocamiz diyor, onu sevdigi icin, bir büyügü, bir hocasi olarak uyariyor onu...

tabiiki birbirimizi sevecegiz...hepimiz müslümaniz...elhamdülillah...ama böyle olmaz...siz bize, biz size...sadece birbirimizi yemekle ugrasiyoruz baska birsey yok...Rabbim hepimizin yolunu acik etsin...

karalamanın alasını saadet partililer yapıyor.yorumlara bakarsan,kimin karaladığını görürsün.
oysa ki biz sizi diğer partiler kadar düşman görmüyoruz.'keşke chpnin yerinde muhalefette saadet olsaydı ' diye düşünüyoruz(bu sözlerim,yine de Erbakan'ı sevmediğim gerçeğini değiştirmez )
Rabbim,doğru yolda olan herkesin yolunu açık etsin

yorumlara bakiyorum ve Erbakan Hocama söylenen saygisiz sözleri görüyorum, bunlar yazildikca bizde bos duramayiz elbet. Hocamizi herkes sevmek zorunda degil, ama biz hepimiz Müslüman oldugumuz icin Recep Tayyip Erdogani sevmedigimizi söylemiyoruz, (en azindan saygidan). eger siz bizi düsman olarak görmüyorsaniz biz sizi neden görelim? tabiiki bizde sizi düsman olarak görmüyoruz...ama gercek su ki, ayni yoldayken ayrilanlar siz oldunuz...Amin, Rabbim hak icin bütün calisan Müslüman kardeslerimizin yolunu acik etsin...
(söylediklerimi sakin yanlis algilamayin, amacim asla kimseyi karalamak veyahutta kücümsemek degildir)

en sonunda siz ve biz olayına girdik helal olsun burdaki herkese ne diyim.ama ben hiç bir şekilde ayırt etmiyorum.saadet partililerde ak partililerde hepsi benim kardeşimdir.zamanında aynı sahada koşturduk.şimdi ayrıldık.inşallah ilerde tekrar beraber oluruz

erbakan doğru birisi olsaydı başta sayın recep tayyip erdoğan abdullah gül bülent arınç abdüllaitf şener gibi doğru insanlar yanından ayrılmazdı. herneyse birgün gerçekler ortaya çıkınca sayın erbakanın ne olduğunu göreceğiz. ayrıca cennet gülü isimli arkadaş demişki müslüman müslümana nefret etmez acaba nefretini dışarı akstettiren şuan benmiyim yoksa her mitinginde erdoğanı israilin adamı olmakla suçlayan erbakanmı!

http://www.mustafatasar.gen.tr/yayin...cegi/yanar.htm

http://www.mustafatasar.gen.tr/yayin...cegi/refah.htm

http://www.mustafatasar.gen.tr/yayin...i/refahimf.htm

http://www.mustafatasar.gen.tr/yayin...i/rpozeltv.htm

http://www.mustafatasar.gen.tr/yayin...cegi/tatil.htm

http://www.mustafatasar.gen.tr/yayin...rcegi/spor.htm

http://www.mustafatasar.gen.tr/yayin...i/ayasofya.htm

http://www.mustafatasar.gen.tr/yayin...cegi/dokun.htm

Kişisel görüşler genelden her daim feragat eyler, nasıl ki ben hiç bir yazımda Erbakan Hocama ithamda bulunmuyorsam, Saadet Parti'li bir arkadaşımız da R. Tayyip Erdoğan'a ithamda bulunmaz, eski günlerini yâd eder. Benim Anadolu Gençlik üyesi, Ak Parti nice dostum var. Ben de katılırım Anadolu Gençlik'in çoğu faaliyet ve gecesine, bunla da övünürüm, hatta kıskanırım ne güzel coştuklarında bir işaretleri var bizim parti bundan yoksun keşke benzeri bir el hareketimiz olsa diye düşünürüm. Benim gibi düşünen ama gönlünde Saadet Partisi yatan kimselerde var. Benim ithamların SP'ye gönül verip Ak Parti'yi çekiştirenlerdir, aynı şeyi yapan Ak Parti'liler bir o kadar rezildirler gözümde.

Siyasi eleştiri başkadır, Ak Parti'yi ekonomik, sosyal, liderlik vasfı, icraatler yönünden eleştirebilirler, SP'yi de aynı sebeplerle eleştirmek çok normaldir. Fakat iş eleştiriden, karalamaya geçerse taa İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının ilk gününden beri gönül verdiğim, okuduğu (camiler kışlamız) şiir yüzünden hapse girdiği gün saatlerce ağladığım, çıktığında kendim çıkmış gibi sevindiğim, hapise girdiği halde başbakanlığa yükselişiyle övündüğüm, hiç bir başbakana nasip olmayan atılımlarıyla gurur duyduğum Recep Tayyip Erdoğan'ı savunmayı vazife bilirim.

Siyaset inanç değildir ki tek parti ile olsun, bakınız sağda nice parti, solda nice parti var. Muhafazakâr anlamda (şu iş aş baş'çı BTP'i saymazsak) sadece Ak Parti ve Saadet Partisi vardır.

Necmettin Erbakan hocayı sevmeyenler, üzerine çamur atanlar olabilir, lakin bu kişisel zihniyetin ürünüdür. Bu partinin 3 kurmayı bir gün olsun çıkıp Milli Görüş'e laf söylerse o zaman bu parti görüşü olur. İstisnalara takılmayalım muhterem kardeşim. R. Tayyip Erdoğan milli görüş gömleğini çıkardı, evet çıkardı, çıkarmasa idi başbakan olamaz, bunca icraate adım atamazdı. Milli görüş gömleği hakikî Müslüman bir siyasetçi için gerekli değildir, dünyada bir çok Müslüman ülke bu gömleği giymeyenler tarafından adaletli biçimde yönetilmektedir. O insanın kalbi hâlâ aynı istikamettedir, siz kabul etsenizde etmesenizde.

Allah (c.c.) iki partiye de güzellikler nasip etsin, keşke BBP ile birleşseydi SP o vakit bir umut parlemento yolu bile görünebilirdi, kısmet diyelim önde gidene sahip çıkalım..

Konu nezdinde Erbakan Hoca'yı ya da R. Tayyip Erdoğan'ı karalamaya çalışanları esefle kınıyorum. Ak Parti ahlâkına yakışı kalmayan hareketlerdir bunlar, bizim paçamızda olanlar onlar değil CHP ve MHP'dir, sağduyulu olalım lütfen.